GDO gündemimize bir girdi, pir girdi.
Biz sanıyoruz ki, sadece mısırda, soyada kanolada var, öyle sanıyorduk. Son yapılan tahlil ve analizlerde KAŞAR'da da GDO olduğu belirlendi. Hele eski KAŞAR'lardaki GDO'nun çoktan uç boyutlara ulaştığı ve bunların Genetiklerinin tamamen değiştiği, kendi özgenetiklerini kaybettikleri, tamamen farklı bir nesneye dönüştükleri de anlaşıldı...
İşte belli başlı bilinen ve genetiği her an değişen organizmaların en başlıca eski KAŞAR'ları aşağıda görülüyor. Belirli markaları yok ama "çabuk karakter değiştirebilme özelliği olan" diyerek de bulunabiliyormuş.. Bunlardan alınması, hatta bakılması bile insan neslinde onulmaz yaralar açıyor, stresler oluşturuyor. Zaten her markette de kabul görmüyorlarmış..
Gerisi size kalmış...
Yorumsuz olarak sunuyorum. Hepimiz tanıyoruz...
Her ikisinin içeriği de ambalajları gibi. Kirli. Şimdi de ana dilde eğitim, kürt federe devleti kurulsun, askerlik tasfiye edilsin, her şey para ile olsun, istiklal marşı kaldırılsın, bayrak törenleri iptal edilsin, jandarmaya gerek yok deme cüretsizliğini gösteriyorlar.
Son önerileri çıldırtacak cinsten .. Genelkurmay Başkanılığı lağvedilsin, aynı RTÜK (Radyo televizyon Üst Kurulu), EPDK (Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu ) , Şeker Kurumu gibi Savunma Düzenleme Kurumu oluşturulsun, başına başbakan bir müsteşar atasın, başbakana bağlı olsun, Jandarma tasfiye olsun, diğer bütün komutanlıklar bu başkana bağlı olsun.
Herkesi kendileri gibi sanıyorlar galiba.. Akla eski bir atasözü geliyor; eceli gelen... Cami duvarı gibi...
Yasemin Çongar Taraf Gazetesi genel yayın müdürü
Kocası kayıtlı CIA ajanı. Şimdiki kartviziti ABD.'li küresel emniyet mensubu.
Küresel iş adamı Yahudi Sami Ofer 'in sermayesi ile Türk karşıtı küresel Taraf gazetesini kuran ortağı ve küresel başyazarı.. Aile kökeni ermeniye dayanıyormuş.. Kocası ile tanışması şaibeli.
Evlenme planı aşk gibi değil, akit gibi, karşılığında ne aldığı bilinmiyor.
Nedense bütün kritik, çok gizli, Türk askerine hakaret eden uydurma haberler, tutuklama kararları, iftira başlangıçları, ev baskınları, aramalar, sahte mahkeme kararları " ilk " ondan duyuruluyor.
Kocasının Müneccim şirketinde çalışma özelliğinden olsa gerek ....
Menemen 'de Kubilay Asteğmenin başını testereyle kesip şeriat bayrağının tepesine takan sapık katilin torununa suikast uydurması ile giriş zemini yaratılan Kozmik odada ele geçirdikleri devlete ve orduya ait çok gizli ulusal bilgilerin de, yakında ABD 'deki gazetelerde yazı serisi olarak çıkacağı söyleniyor.
Türk, T.C., Devlet, Atatürk, Millet, Bayrak ,Ordu, Silahlı Kuvvetler gibi kavramlar duyunca hemen küf yapıyor.. nefret ediyor... çıldırıyor.. Ona göre aşırı yağışların sebebi Silahlı Kuvvetler , dolardaki artışın sebebi Atatürk , kayıp çocukların artma nedeni İstiklal Marşı, trafik kazalarının nedeni Genelkurmay, küresel ısınmanın nedeni Türk bayrağının kırmızı olması, hava kirliliğinin nedeni Anıtkabir, kanser vakalarının artma nedeni kürtçe eğitimin olmaması, iflasların nedeni Albaylar imiş......
Sevan Nişanyan, taraf gazetesi yazarı. Televizyonlarda ermenistanın üstünlüğü, Türklerin ermenilere katliam yaptığı , Erzurum 'dan doğusunun Ermenistana ait olduğu gibi boş konularda sık sık hararetle anlatan malum zat....
Çandarlı Halil'in soyundan geldiğini iddia ediyor ama dedesinin ajanlığı bilinmiyordu. Güneydoğuyu verin, Ağrı'yı verin diyenlerin başı... tarif edilen şeyleri söylediği için her ay hesabına yurtdışından düzenli , çok yüksek maaşlar havale edildiği belirtiliyor...Futbolun " f " sinden anlamaz, feneri çok iyi kullanıyor. Kendisini sanki normal bir gazeteci, iyi bir vatandaşmış gibi göstermek için maç yorumuna da çıkıyor. Aslında fenerli de değilmiş. Hep kirli planlar ve kurnazca taktik. Onun yüzünden fener tv. deki katıldığı proğram çıkınca herkesin çişi geliyormuş. Proğramı sadece ürologlar destekliyorlarmış.
Artık birşeyler yapmalı,
Koyun gibi tıpış tıpış sürüye katılmamalı....
Alacağımız gazeteyi doğru ve isabetli seçmeliyiz..
O gazetelere ve düşüncelerine reklam yoluyla destek veren firmaları ve ürünlerini iyi değerlendirmeli, evimize sokarken sorgulamalıyız :
"
Normal mi yapıyorum, yoksa dolaylı olarak Vatanıma ihanet mi ediyorum ? " diye .
Bu tür kirli gazeteleri alan kişilerle seviyeli olmak , çok samimi olmamak, tartışmalarına katılmamak , görüş vermemek yerinde olabilir..
İşyerlerine o gazeteyi alıp Devletimize, Atatürk 'e ve Ordumuza hakaret içeren başlıklar göze çarpsın diye uluorta sehpalarında teşhir eden otel, kafe, avukat, berber, kasap, muhasebeci, lokanta, muayenehane, eczane gibi işyerlerini tercih etmek de bana ters geliyor.Daha da önemli ve haini bütün okulların kantinlerinde mutlaka ve onlarca var...Masaların, sehpaların üzerlerinde.. Kim alıyor, parasını kim karşılıyor ? Niçin ?
Kamu yararına mı, yoksa güzel ülkemizin zararına mı ?
Hatta gazete satış raflarında en üst sıraya bunları koyan gazete büfeleri çoğunlukta.
Ayrı bir avantaj bile verebilirler. Bir mesaj vermek istiyorlar. "
Yoldan geçen bile görsün, zihinlerinde kalsın " diye .....
Dikkat edin, sinsice Yeniçağ , Cumhuriyet, Sözcü, Vatan gazetelerini ise görünür yere koymuyorlar..Sorunca içeriden veriyorlar, isteksizce..
Bu sinsice planlara karşı bir şeyler yapmalı.....
Kaplumbağa gibi kabuğumuza mı çekilelim....
Anızda tarla yakılınca onlar da kabuklarına çekilirlermiş...
Nesilleri tükenenler listesine girdi...
Bizim okuduğumuz , şimdi AB uyum paketiyle zararlı ve gereksiz görülüp kaldırılan "
Yurttaşlık Bilgisi " diye bir dersimiz vardı....
Birşeyler yapmalı...O kağıt parçaları , yağmurda ıslak yerlere koyup suyu çektirmeye, klozetin yanında çöpe koymaya yarar ancak..
İş işten geçmeden.......
Türk düşmanı- ermeni hayranı, AB-D uşağı olmayan, yarım paket makarna, bir torba kömüre satın alınamayan dostlara.
Tanrı Türkü ve Türk yurtlarını korusun.
Kaynak: Yukarıdaki yazı bir dostum tarafından gönderilen e postadır.