Enver paşa'ya neden böyle bir negatiflik vardır anlamam.Bir lafdır ağızda çiğnenir durur 90.000 şehit.Donarak ölmesi.Oysa ne şehit sayısı doksan bin nede hepsi donarak öldü.Birinci dünya savaşında bir milyona yakın Türk yaşamını yitirdi.Net rakamı hatırlamıyorum fakat 1.150.000 diye bir rakam kalmış aklımda.Nasıldır ki bu kayıpların yanında gelirler gelirler 90.000 kişiyi Enver paşa'ya karşı propaganda olarak kullanırlar.Oysa liman von sanders komutasında çanakkalede 250.000 asker kaybı yaşadık.Bu savaş sonunda iki tarafında canı çok yandı.ama bizim biraz daha fazla yandı.Genç nesil, okumuş nesil kaybedildi.Bu korkunç kayıplar "sadece" ingiliz taktik ve teknoloji üstünlüğü ile açıklanmamalıdır.Enver paşa'nın yaşamı "ak" dır.Kiri yoktur.90.000 olduğu öğretilen kayıp Türk ulusunun terakkisine mani olmaz.Fakat geleceğinde yapacağı TURAN SAVAŞInda onun ne ilk nede son olmadığını bu TURAN SAVAŞI'nın "AK" bir mazisi olduğu bilinemeyecektir.Bilinmesi istenmemektedir.TURAN SAVAŞI tamamen ırk ve gönül birliğiyle yapılmıştır.Enver paşanın karalanmaya çalışılmasının yegane sebebi TURAN SAVAŞInı karalamaktır.Enver paşa'yı karalama kampanyasının kimler tarafından yapıldığını bilmemekteyim.Ama bunların hepsinin TURAN SAVAŞIMIZA karşı olduğu aşikardır.Bu bahsettiğim TURAN SAVAŞImızın düşmanlarının bir ucu 3 mayıs 1944 de Atsız bey'i yargılayanlardır.Fakat bunun kökleri nerelere gider esası nedir bilemem.Bu yararlı yazıyı ekleyen Kök börü bey'e teşekkür ederim.
Ayrıca Osmanlı'yı sevmeyenler: Siyonist Yahudiler, Ermeniler, Yunanlılar, İşbirlikçi Rumlar, Kürtçüler ve bunlara destek çıkan Rusya, İngiltere, Fransa, ABD, İtalya'dır.
Ben de Mustafa Kemal diyerek bir türlü ATATÜRK demeye dili varmayan/varamayan zümrelerin Türklüğünü Türkçülüğünü günahım kadar sevmiyorum...
Yok öyle bir saçmalık!
Osmanlı'yı günahım kadar sevmiyorum.Sayın Akçura,
Türk ırkçısı olduğunu idda eden biri de sevemez.
Sadece bir örnekle ; Enver Paşa'nın Anadolu'ya dönmemesi, Anadolu'da Milli mücadeleye girişen Atatürk'ün tek vücut olmuş bir Milletle bu mücadeleyi başarıyla sonuçlandırması bile kayda değer bir ayrıntıdır... Çünkü ne olursa olsun Enver Paşa Anadolu'da kendi saflarına büyük bir kitleyi çekebilir ve dahilinde çiftbaşlılık doğabilirdi...
Sayın Akçura,
Öncelikle Gökbörülerin Otağı, Huntürk Türk Otağına; hoşgeldiniz, esenlik getirdiniz.
Konumuza dönersek.
Çoğu konuda olduğu gibi tarih konusunda da, özel de Osmanlı, Türkçüler bir türlü orta yolu ve akl-ı selimi bulamadılar.
Osmanlıyı günahımız kadar sevmemenin gerekçesi nedir. Mesela Osmanlıyı, bütün gerçekleriyle görerek bir Türk Devleti olması hasabiyle, seven birisi Türkçü olamaz mı?
Böyle ifrat ve tefritlere düşmek Türklüğü; dününden, geçmişinden ve tarihinden kopartır.
Diyelim ki Osmanlıyı sevmemenin sebebi Türk Devleti değil inancından kaynaklanıyor. Peki, o zaman adama demezler mi Cumhuriyeti kuranlar Türkler değildir diye. Şayet Osmanlı Türk devleti değilse ondan önce kurulan Selçuklular ve Anadolu Beylikleri dediğimiz irili ufaklı onlarca devlet/devletçik (beylik) de Türk değildir.
Bu tür takıntılar Uluğ Bilge Atsız Atanın da kabul ettiği gibi Türkçülüğün kesintisiz Türk Tarihi anlayışına aykırı düşünce, tutum ve davranışlardır.
Ha şunu derseniz o zaman başka. Osmanlıyı yönetenler devleti Türk töresinin gereğince yönetmedi ve padişahlar yabancı kadınlarla evlenerek Kayıların Ertuğrul Oymağının kanının safiyetini bozdular ve vezir, sadrazam ve diğer üst düzey yöneticileri gayr-i Türk devşirmelerden atayarak gayr-i Türk bir idari yapı oluşturdular.
Bu gerekçelerle Osmanlıyı eleştirmeyi( inkâr etmeyi değil!) anlarım.
Unutmayalım ki cumhuriyet; kesintisiz Türk tarih ve devlet anlayışının doğal sonucu ve de tarihi gerçek olarak, Osmanlının bakiyesi ve devamıdır.
Değişen sadece rejimdir.
Şayet Osmanlıyı gayri-Türkler ve devşirmeler yönetiyordu diye reddeder ve Türk devleti saymazsak, mantığın işleyişi gereği, Başbuğ Atatürk tarafından Türk Irkının üstünlüğü esasına göre kurulmuş olan, Türkiye Cumhuriyeti Devletini de Türk devleti dairesinin dışına itmiş oluruz. Oluruz çünkü, Başbuğ Atatürk'ün uçmağa varmasından sonra Türkiye Cumhuriyeti Devletinin yönetimi her geçen gün gayr-i Türklerin eline geçmeye başlamış ve günümüz itibariyle yöneticilerin tamamına yakını Türk olmadıklarını bir övünç şeklinde öne çıkartanlardan teşekkül etmiştir.
Devlet başka şey, yönetim ve rejim daha başka şeydir.
TTK.
Enver Paşa-Atatürk rekabetini sürekli vurgulamak tipik bir mason taktiğidir!
Ayrıca Osmanlı'yı sevmeyenler: Siyonist Yahudiler, Ermeniler, Yunanlılar, İşbirlikçi Rumlar, Kürtçüler ve bunlara destek çıkan Rusya, İngiltere, Fransa, ABD, İtalya'dır.
Osmanlı Devleti'ni Enver Paşa yönetiyordu. (Bilindiği gibi Almanlar, Osmanlı Devleti'ne "Enverland" diyorlardı.)
Mustafa Kemal de Osmanlı subayıydı.
Osmanlı'yı sevmeyeceksiniz, Enver Paşa ve Atatürk'ü çok seveceksiniz. BU YALANDIR!
Onlar Osmanlı Devleti için savaşıyorlardı!
____________________________________
Osmanlı Devleti'ni de, Türk ordusunu da ancak biz Türkler eleştirebiliriz. (Eksiklerini, hatalarını biliyoruz...)
Mason-liboşlar, Mason-Atatürkçüler, NATO-Türkçüler uzak dursun!
Yok böyle bir saçmalık.
Enver Paşa'nın yok Turan Savaşçısı, yok Turan Orduları Başkomutanı gibi aslı astarı olmayan cafcaflı sıfatlarla ikide bir, temcit pilavı gibi, ısıtılıp ısıtılıp önümüze konulmasından artık gına geldi.
Hele bazı şark kurnazlarınca Atatürk'le gizliden gizliye yarıştırılma çabaları beni hepten çileden çıkartıyor.
Türklüğün ve Türkçülüğün onca sorunu varken, daha da ötesi Laik Cumhuriyetimizin yönetimini Türk düşmanı etnik azınlıklara kaptırmak suretiyle Türklüğün geleceği ve Türk vatanı ciddi tehlike ve tehditle muhatapken, sanki "her işi işlemiş ondan sonra da İllallah'a başlamışız" gibi gereksiz gündemler oluşturulmasının kasten ve dezenformasyon amaçlı olarak yapıldığına/yaptırıldığına inanmaktayım.
En azından ister istemez insanın aklına böyle bir ihtimal de geliyor.
Günahıyla, sevabıyla Türk Devletine hizmet etmiş varsaydığımız Türk soy ve kanından bir Türk'ü doğal olarak sever ve onca tarihi yanlış ve hatasına rağmen aleyhine bir tavır takınmaktan kaçınırken birileri adeta Enver Paşa'nın yerlerde sürünmesini, hor ve hakir hale düşürülmesini istercesine insanları tahrik ediyor.
Şayet tarihten söz edecek ve tarihi de belgeler üzerinden ele alacaksak sonuçta vicdani rahatlıkla, hakaret kastı ve niyeti olmaksızın, diyebiliriz ki Enver Paşa ne Turan Savaşçıdır ne de Turan Orduları Başkomutanıdır.
Böyle bir komutanlığı yoktur çünkü, Enver Paşanın yaşadığı zaman diliminde Turan Orduları diye bir ordu yoktur.
Türklüğün tarihi ve en azılı düşmanı olan Ruslarla gögüs göğüse vuruşurken şehit düşmesinin hatırına, yaptığı çok büyük hataları- ki bu hatalar bir Türk Devletinin yıkılması ve Türk Yurtlarının ebediyyen kaybedilmesi sonucunu doğurmuştur- görmüyor, dillendirmiyor bilakis, kendisini romantik kahramanımız mertebesine koyarak; rahmet, şükran ve saygıyla anıyoruz.
Artık birileri de bizim bu duruşumuzu bozmamıza neden olacak kaşıma ve tahriklerden geri dursun!!!
Romantik kahramanımız Enver Paşa'nın ruhu şad, durağı uçmak olsun!
Ne mutlu Türk doğup, Türk gibi yaşayana!
Saygılarımla..
Çağrıbey
enver paşa yahudi ve masondu.Osmanlıyı içerden yıkan savaşa bilerek sokan,düzenli orduları bilerek sarıkamışta soğuğa terkeden bir haindir.enver paşa olmasaydı şu an belki Osmanlı imp.luğu halen ayaktaydı.
enver paşa yahudi ve masondu.Hadi s...tir git lan alçak herif.
enver paşa olmasaydı şu an belki Osmanlı imp.luğu halen ayaktaydı.Osmanlı İmparatorluğu zaten yıkılmıştı ve varlığı sadece şekilden ibaretti.
Enver Paşa'nın yok Turan Savaşçısı, yok Turan Orduları Başkomutanı gibi aslı astarı olmayan cafcaflı sıfatlarla ikide bir, temcit pilavı gibi, ısıtılıp ısıtılıp önümüze konulmasından artık gına geldi.
Hele bazı şark kurnazlarınca Atatürk'le gizliden gizliye yarıştırılma çabaları beni hepten çileden çıkartıyor.
Türklüğün ve Türkçülüğün onca sorunu varken, daha da ötesi Laik Cumhuriyetimizin yönetimini Türk düşmanı etnik azınlıklara kaptırmak suretiyle Türklüğün geleceği ve Türk vatanı ciddi tehlike ve tehditle muhatapken, sanki "her işi işlemiş ondan sonra da İllallah'a başlamışız" gibi gereksiz gündemler oluşturulmasının kasten ve dezenformasyon amaçlı olarak yapıldığına/yaptırıldığına inanmaktayım.
En azından ister istemez insanın aklına böyle bir ihtimal de geliyor.
Günahıyla, sevabıyla Türk Devletine hizmet etmiş varsaydığımız Türk soy ve kanından bir Türk'ü doğal olarak sever ve onca tarihi yanlış ve hatasına rağmen aleyhine bir tavır takınmaktan kaçınırken birileri adeta Enver Paşa'nın yerlerde sürünmesini, hor ve hakir hale düşürülmesini istercesine insanları tahrik ediyor.
Şayet tarihten söz edecek ve tarihi de belgeler üzerinden ele alacaksak sonuçta vicdani rahatlıkla, hakaret kastı ve niyeti olmaksızın, diyebiliriz ki Enver Paşa ne Turan Savaşçıdır ne de Turan Orduları Başkomutanıdır.
Böyle bir komutanlığı yoktur çünkü, Enver Paşanın yaşadığı zaman diliminde Turan Orduları diye bir ordu yoktur.
Türklüğün tarihi ve en azılı düşmanı olan Ruslarla gögüs göğüse vuruşurken şehit düşmesinin hatırına, yaptığı çok büyük hataları- ki bu hatalar bir Türk Devletinin yıkılması ve Türk Yurtlarının ebediyyen kaybedilmesi sonucunu doğurmuştur- görmüyor, dillendirmiyor bilakis, kendisini romantik kahramanımız mertebesine koyarak; rahmet, şükran ve saygıyla anıyoruz.
Artık birileri de bizim bu duruşumuzu bozmamıza neden olacak kaşıma ve tahriklerden geri dursun!!!
Romantik kahramanımız Enver Paşa'nın ruhu şad, durağı uçmak olsun!
Ne mutlu Türk doğup, Türk gibi yaşayana!
Saygılarımla..
Çağrıbey