Gönderen Konu: Bulgaristan'da Türk gazetesi  (Okunma sayısı 113456 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Atsızcı Türk

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 302
Ynt: Bulgaristan'da Türk gazetesi
« Yanıtla #40 : 13 Ocak 2013 »
(2) YORUMLARIN DEVAMI

15. yorum:
Vatan Millet Sakarya takılan arkadaşlar, akıl vermeyi dedem de biliyordu. Gelip bulgarlara beraber Bulgaristan'da çalışmayı deneseniz ya, görelim nasıl Türkçülük taslayacaksınız? DPS hükümette değil, türklerin durumu kötü. DPS hükümetteydi- bulgarların gıkı çıkmıyordu. Bunların hepsini görmeyen öküzler, bilgisayar başında kafa çekip erkeklik taslayacağınıza, gelip te biraz teklif ettiklerinizi ve beğenmediklerinizi bir düzeltseniz de, görsek. Anladık HÖH beceriksiz, beyenmediniz -hadi sizi görelim.

16. yorum:
Hangi suçtan bahsediyorsunuz Ahmet Hüseyin Bey? Ne güzel de nitelendirmişsiniz, "tüm suç" diye tarif eederek.
Demek işlenmiş,işlenen bir suç var ortada.Siz Hak ve Özgürlük Hareketi'nin milletvekilisiniz... Anlatın o suçu,samimi olunuz...Çünkü yarın yine KAPILARIÇALACAKSINIZ,meydanlara ineceksiniz, yine bir yerlerde bir takım gizli güçlerle ittifak edip,bir Türk- Bulgar gerginliği tezgahlayarak,bakın biz sizin kurtarıcılarınız diyerek, oy avına çıkacaksınız...Yalan dolan bilmeyen,saf yürekli,çalışkan Bulgaristan Türkü'nün, sadece onun değil Türkiye Cumhuriyeti'ndeki hemşerilerinizin,göçmen derneklerinin de sizlere destek olmasını talep edeceksinin ve uzuuun uzun vaatlerde bulunacaksınız...Yetmedi,şeytanın işi yok ya,şayet bir nasipsizlik sonucu HÖH beklediği oyları alamazsa,daha şimdiden cevabınız hazırdır herhalde . "TÜM SUç HÖH'ün" olmayacak tabii...Korman İsmailov ile Kasım Dal oylarımızı böldüler diye yaygara koparacaksınız değil mi? Tavşana kaç,tazıya tut misali,eski ve bilinen komünist oyunlar bunlar...Ama öyle veya böyle ortada bir suç var ve sizler, HöH milletvekilleri, Bulgaristan Türkleri'nin sosyal ve kültürel hakları üzerinde 1990'lardan beri affedilmiyecek suçlar işlenilirdiğini çok iyibiliyorsunuz...

17. yorum:
Sevgili dostlar fikirlerinize katılıyorum ama somut bir öneriler vermeniz daha doğru olur buralara ne yazsak ne söylesek bu Jivkov uşakları için hiç bir anlamı yok onlar yüzlerine eşesen yağmur yağıyor diyecekler ve babaları Jivkov'dan aldıkları emri B planın uygulamaya devam edecekler bakın önümüzde bu sene seçimler olacak bu çok önemli işte devrimi orada YAPMALIYIZ.Hepinizi insanlık namına yeni kurulan Hürriyet ve Şeref partisine davet ediyorum. Sevgili HÖH deki temiz kardeşlerim komunist rejimin ajanları ve muhbirleri olmayan kardeşlerim,Belediye Başkanları,Parti başkanları , İl ve ilçe başkanları,köy muhtarları,asil üyeler.Sizler toplumun içindesiniz insanımızın ne halde olduğunu biliyorsunuz bunun tek sebebi baştaki komunist ajanları ve ekipleri onlar çok değil toplasanız 100 kişi olmaz ama 23 yıl verdikleri zararı biliyorsunuz. Birazcık insanlık yok mu,içinizde birazcık merhamet yok mu,damarınızda bir damla Türk kanı yok mu, bu satılmışlardan bu kadar mı çok korkuyorsunuz hiç sizde Allah inancı sevgisi yok mu , bir gün Allah huzurunda hesap verme korkusu yok mu???İnanın çok zor değil top yekün istifa ediyorsunuz DPS'den top yekün Hürriyet ve Şeref partisine katılıyorsunuz işte o zaman devrim gerçekleşeçek ve DPS ' sadece satılmış ajanlar kalacak .Davamız birliğimiz burada birleşmeli .ZAMANI GELMİŞTİR GAZANIZ MÜBAREK OLSUN CESUR YÜREKLER

18. yorum:
Önemli olan Türk ırkına hizmet etmek, HÖH'e oy vermek değil.

19. yorum:
Yahu dostum seçimle devrim mi yapılır Bulgaristan'da. Seçimle devrim yapacak kadar Türk yok. Seçimler oya bakar. 7.364.570 nüfuslu Bulgaristan'da sadece 747 000 Türk yaşar. Bu %9.4 eder. 18'i dolduramayanları bir kenara bırakırsak 600 bine yakın Türk oy kullanabilecek. Bu da oyların %12-15'idir. 1991'de HÖH (DPS) %7.55 oy almıştır, ama 100 binden fazla Türk çocuğu Türkçe okuyordu. 2009'da %14 oy aldı. Ama Türkçe okuyanlar 8 bıne düştü. Bu kadar oy bile Bulgaristan'ı Türkleştirmeye yetmez. Seçimler, sayılar boş lâf, HÖH'ün (DPS) öyle bir amacı yok. Bunu üzülerek söylüyorum.

Bu yüzden de birçok Bulgaristan Türkü öteki partlere geçti. Öteki partilere geçen Türklerin milli bilinci HÖH tabanındaki Türkler kadar sağlamdır, çoğunun. Bulgaristan Türklerini HÖH birleştirmiyor. Bulgaristan Türklerini Türk olma bilinci birleştiriyor.

Türk milletine bir faydamız dokunsun diyorsak çocuklarını Türklük bilinciyle yetiştirmeliyiz. Türkçülüğü öğreten yazılar okutmalıyız, belgeseller izletmeliyiz. Türklük adına fedakarlarlık yapamıyorsak hepsi boş lâf, prakikte bu lâfların hiçbir anlamı yok.

20. yorum:
Ahmet Hüseyin'e sormak gerek "Ulusum Ulusların En Büyüğüdür, Türk oğlu Türk'üm Ben" diyebilir mi filden yapılan 2:22 dakikalık alıntıdaki gibi. "Yüce Başbuğumuz Atilla'nın savaşçısıyım ben" mi der yoksa "Ulu yoldaş Todor Jivkov'un savaşçısıyım" mı der hahahahahahahaha

https://www.youtube.com/watch?v=sNk8qK_aCsI

Bence Ahmet Hüseyin de, Oya Aydoğan gibi cılız sesle diyebilir:

https://www.youtube.com/watch?v=AX8qdQbDPuI

21. yorum:
Lütfen arkadaşlar bilinçsizce farkına varmadan da olsa kısaltmak amacıyla "T. C." yazmayalım. Sadece Türkiye'de yaşayıp da Türkiye'den nefret eden azınlıklar bir de kürtler. "Türkiye" ya da "Türkiye Cumhuriyeti" demekten nefret ederler. Bazı cahil argolu konuşan sokak soytarıları da "T.C." Hele PKK'lılar sadece "T.C."

Türkiye bütün Türklerin Mekke'si, Kabe'sidir. İnsan hiç bilerek kendi Kaabe'sine hakaret eder mi "T.C." bu sadece kürtlere yakışır. Bulgaristan'da yaşayan Türklere Bulgarlar zulmettiğinde şimdiye kadar kime sığındık? Tabii ki Türkiye'ye. Sadece Bulgaristan Türkleri değil. Batı Trakya (Yunanistan) Türkleri, Makedonya Türkleri, Kosova Türkleri, Romanya Türkleri, Ahıska (Gürcistan) Türkleri, Türkmeneli (Kuzey Irak) Türkleri, Suriye (Halep) Türklerii Güney Azerbaycan (İran) Türkleri, Doğu Türkistan'daki Uygur Türkleri zulme uğradığında Türkiye Cumhuriyeti'ne sığınır.

Orta Asya'da bağımsızlığına kavuşan Türk Cumhuriyetleri (Kazakistan, Kırgızistan, Türkmenistan, Özbekistan) Türkleri de zulme uğradığında Türkiye Cumhuriyeti'ne sığınırdı. Kırım'da özerklik kazanan Kırım Tatar Türkleri de rus zulmüne uğradığında Türkiye Cumhuriyeti'ne sığınır. Tataristan, Başkurtistan, Altay, Yakut (Saha), Çuvaş, Karaçay, Balkar, Kumuk, Oyrat, Tuva Türkleri de Rus zulmüne uğradığında Türkiye Cumhuriyeti'ne sığınır. Bu yüzden de Türkiye Cumhiyeti bütün Türklerin Mekke'si, Kaabe'sidir.

22. yorum:
Ahmet bey, son 23 yılda hiçbirşey kendiliğinden olmadı. Biz Rodoplular arasından herhangi birimiz kimseyi kötülemek, gözden düşürmek için özel çaba harcamadık. Bugün mitinglerde baş konuşmacı olanlar SDS saflarında bocalardan ön sıralardaydık. Bugün tenkitte bulunanlar gözle görülen ve dikkati çeken, suyu bulandıran olaylarla ilgili fikir beyan ediyor. Ayağınızı denk alın diyorlar! HÖH'ü yaratan, doğuran ve yücelten halkımızdır. İnsanımızın gördüğü zülümdür! Halkımızın birlik ve beraberliğini ezilen halkımızın direnci yaratmıştır. Sen, Önal Lütfi, Ahmet Doğan değil. Bunu artık anlayın lütfen. Ne senin ne de A.Doğan'ın özel gayretiyle "stratejik düşüncelerinizle" bugüne kadar hiçbirşey olmamıştır. Merssedec arabalardan indirilenlerin ayakkabıları çamur, elbiselerine kirli su sıçrıyor ve feryat koparıyorsunuz. Bu suyu sıçratan halkımızın vijdanıdır. Anlıyorum, ağırınıza gidiyor. Ama siz de umut sömürüsü yapmaya devam ediyorsunuz. Ard arda balon salarak insanımızı avunduruyorsunuz. Yaptığınız iş budur.
Elinde balta ve testere HÖH ağıcını aklına geldikçe budayan A. Doğan yalnız seni değil, pekçok başka arkadaşı da "işe yaramaz" "kuru dal" misali kesip attı. Onun yok etme taktiğinde kesilern dalların bazılarını ateşte yakmamak da var. Biliyor5 ki halkın gözü önünde kurumak ve yok olmak can çekişerek olur ve bunu başkaldıranları uslandırmak, gözdağı vermek için kullanıyor. Etrafına baksana, yol boyu kesilmiş ve sızlayan dal dolu. Hepsinin içi yanıyor. Politik olarak can çekişmek zor iştir.
Biz sızlamıyanlardanız. Sen 3 yılda kuruyamadın ve sızlamaya, yakınmaya devam ediyorsun. Bunun böyle olacağı önceden belliydi. A. Doğan sana 5 santimlik değer verseydi, iyi bir işe yerleştiridi ve olay biterdi. Ama bunu da yapmadı. Ayrılırken ne konuştunuz da umudun sönmedi bilmiyorum. Ama kesilip yere düşen dal yeniden aynı ağaca aşılanamaz...
HÖH yönetiminde bulundun, milletvekiliydin, halk seninle birçok şeyi paylaştı, partinin demokratikleşmesi, bir ilkeler partisi olması ve ayır buyur, horla körle, ez çiğne, yok et, bizden olmayana hayat vermeyiz makinasını neden kırmadınız???? Bu konuda ne yapıldı? Öneri sundunuz mu?
Senin "insan hakları" konularında bazı konuşmalarını dinledim. Seminerlerinde eksik olan bir öz vardı,
1. İnsan haklarını biz "insan hakları olduğunu" bilmeyenlerden önce biliyorduk. Sen boızacıya boza satmaya çalıştın...
2. Bundan 230 yıl önce Tom Cefferson'ın ABD'de kale aldığı ve daha sonraki tüm İnsan Hakları Bildirilerinin esasını oluşturan BEYANNAMEde şöyle bir cumle var: "Mutlu olmak için mücadele etmek her insanın hakkıdır!" Ahmet Doğan'ın seçip kilitlediği grub, ki sen debun içindeydin, bizim yalnız ekmeğimize, işimize saldırmakla kalmadılar, m u t l u olmamıza da engel oldular. Yıllarca yol kestiler. Milletvekili iken Sofya sokaklarında yürürken hiç kimseye selam vermediğini hatırla. Yukardan baktınız. Biri ahır olan 2 odali evden geldiğinizi onuttunuz...
Sen bu yolda bucalayarak geldin, şimdi millet geveliyor, iki daire, iki karı, dört metres, kızı İstanbul Başkonsolosluğunda diplomat...Bunlar nasıl oldu. Sana bu nimetler neden verildi. Öz halkına hizmet etmen için mi? Yüksa öz halkkına yüz çevirmen için mi? Hepiniz yarasasınız? Gece hörüyor, gündüz körsünüz ve işte şimdi kesilmiş bir dal gibi kururken canınız acılar ve yakınıyorsunuz... Kımseye mutluluk veremediğiniz için mutlu olamıyorsunuz... Umut sömürmek mutluluk değildir ve olamaz...
Yazında adlarını sraladığın temsilcilerimizin Bakan ve Bakan yardımcısı olması çok iyi oldu, ama lütfen göstersene, hangi fidanları diktiler, diktiniz ve bu fidanlar bugün meyve veriyor mu, yoksa maaş alıp geçiştirdiler mi? Gerçekçi olalım lütfen...
Ülkemizde üretim ilişkilerinin değiştirilmesi gerek. Akmek teknesini değiştirerek yenilememiz lazım. Bu konuda düşünelim...Selam ederim.

23. yorum:
Madem işsizlik var bize iş verin
madem türklükle kafayı bozdunuz bizi Türkiye ye aldırın
madem yolsuzluk var gelip dayansana hükümete ezme benim akrabamı desen ya
bulgarlaristan gelip çalışsana
yaşasana göreyim
kendinize bir rol biçmişiniz türklük üzerinde suçluyorsunuz
se Türk değilmisin gel düzelt durumu ordan çok laga luga yapıyorsun
yolumuz gene turkıye yollarına düşecekmiş
düşmesinmi ?
sen nasıl orda bir işyerinde kürtlerle başka milletlerle yaşamak zorunda çalışmak zorundaysan
bizde bulgarlarla herkezle geçinmek zorundayız
bizim turk kımliğimiz varsa onlarında bulgar kimliği milliyetçiliği var
sizi dınleyelim de savaş çıksın kimse karışmasın yalnız kalalım gebersinler bizi
sizde türkiyeden soykırım soykırım diye köşe yazıları yazarsınız
Turkçe okuma seyretme konuşma denmiyorki
gitsinler derslerine kafalarına vuranmı var sanki
aaaaaa

24. yorum:
anlayamıyorum sizin konuşmalarınızı ne dersiniz kendiniz kendinizden başka kimse anlamıyo
iş ver bize
iş bul
boş laf yapma

25. yorum:
pin (bin) arabaya gel düzelt meseleri çok millet seversinya düzelte görelim sana kahraman diyebilelim görelim bakalım yaılarını gerçek hayata uygulyabiliyor musun
aaaaa

26. yorum:
Bir arkadaş "Rodoplular" yazmış, "Rodoplu" milleti diye bir şey yok. Biz Türk oğlu Türküz. Rodop Dağları bölgesinde yaşayanlara Rodoplu diyorsan. O bölgede bulgar da yaşar, pomak da. Onlar HÖH'e oy vermez. HÖH'tekiler Türk soylu diye nefret ederler. "Kırcaali bölgesinde yaşayan Türkler" demen daha doğru olur.

HÖH'ün tek derdi mecliste kalmak. Türklerin gelişmesi, ilerlemesi için hiçbir şey yapmıyor. Türkçü bilinci yaymak adına da en ufak bir çabasını görmedim. Bulgaristan'da tutulacak iki yol vardır: (1) canla yürekle Türk ırkına hizmet etmek; (2) Bulgarlara sevimli görünmek.

HÖH Bulgarlara sevimli görünmek için Türklüğünden vazgeçmeye bile hazır.

27. yorum:
Keşke aklını Türklükle bozsalar. Türk kelimesi başlı başına bir değer, bir kutsallıktır. (Bu arada Türkçede millet adları büyük harfle yazılır).
Ne yazık ki bu HÖH'lüler Türklüğe sahip çıkmıyor. Aklını Bulgar yalakalığıyla bozmuşlar. Kafayı Türklükle bozsaydılar tek derdi Türk ırkına hizmet etmek olacaktı. Onların tek derdi memur koltuklarına oturmak, televizyonlara çıkmak, cebe para atmak, "uçak aldık", "bakan olduk", "iyi Bulgarca konuşuyoruz" diye hava atmak. Bu yüzden de biz Türk soylular onları itici buluyoruz.

Türkiye'ye gitmemize gerek yok. Bulgaristan Türklerinin iki vatanı vardır: biri Türkiye, diğeri de Bulgaristan. Örneğin bütün Bulgaristan Türklerine Türk vatandaşlığı verilebilir. Sadece Bulgaristan Türklerine değil, bütün Türkiye dışında yaşayan Türklere Türk vatandaşlığı verilmeli.

28. yorum:
SN AHMED HUSEIN GISENE KENDINI ARDAYA ATTA BALI BIR FAYDANI GORELIM BU GAZETENIN OZGUR YAYIN ANLAYISHI DPSde MI

29. yorum:
SN AHMED HUSEIN GISENE KENDINI ARDAYA ATTA BALI BIR FAYDANI GORELIM BU GAZETENIN OZGUR YAYIN ANLAYISHI DPSde MI

30. yorum:
Bir adsız şöyle bir yorum yazmış "Vatan Millet Sakarya takılan arkadaşlar, akıl vermeyi dedem de biliyordu. Gelip bulgarlara beraber Bulgaristan'da çalışmayı deneseniz ya, görelim nasıl Türkçülük taslayacaksınız? DPS hükümette değil, türklerin durumu kötü. DPS hükümetteydi- bulgarların gıkı çıkmıyordu."

CEVAP: Anlaşılan "Vatan Millet Sakarya" sözlerinden rahatsız oluyorsun. Belki de senin milli kimliğin "internet kullanıcısı", "mağza tüketicisi", "müşteri" ya da "HÖH üyesi" hahahahaa, bizim milli kimliğimiz ise "TÜRKTÜR".

Tamam kabul ediyorum, biz Bulgaristan Türkleri zamanında çok ezildik, bizi Türklükten, Türkiye'den, Türkçülükten soğutmak için beyinleri yıkadılar, sadece boğazını, rahatını düşünen, korkak bir nesil yarattılar. Milli idealden uzak nesiller yetiştirdiler. Bunları da ancak cesurca konuşarak aşabiliriz. Bu da birden olmaz, yavaş yavaş olur.

Bulgarlar arasında Türkçülük yapmak zor ya da imkansız diyelim. Peki ya sen hiç Türkçü bilince sahip ya da Türkçü eser okuyan, Bulgarların yanında Türkçe konuşmaya çekinmeyen bir HÖH'lü gördün mü?

Sen hiç Türklüğü canından çok seven HÖH'lü gördün mü?

Diğer arkadaşları bilmem, ama ben sarhoş kafayla yorum yazmam. Senin için HÖH mü daha önemli Türklük mü? TÜRKLÜK söz konusu olunca her şey feda edilebilir. Altını çizerek söylüyorum, istisnasız HER ŞEY. Ulu Başbuğumuz ATATÜRK ne demiştir "Mevzubahis vatansa gerisi teferruattır.", "Varlığımız Türk varlığına armağan olsun."

Peki ya Bulgarlar yokken Atatürk'ün bu sözlerini okur mu kendi aralarında (onu bile yapmazlar), bunları bile araştırıp öğrenme zahmetine katlanmazsınız:

http://www.nihal-atsiz.com/yazi/ulu-onder-ataturkten-turkcu-sozler.html

31. yorum:
HÖH'e Türk soylu vatandaşlar Türk kanı taşıyor diye veriyor (başka partiye üye olmayanlar). Ama HÖH enternasyonalizmle, liberalizmle zehirliyor Türk soyluları. Bir tek HÖH'lü en azından evde bile sitelerden Türkçü yazı okumaz, Türkçü sitelere üye olmaz.

32. yorum:
Bizim için Türk varlığı mı daha önemli HÖH'ün alacağı 3-5 oy mu?

33. yorum:
HÖH-TÜRK
arkadaslar bunlar dağlar kadar ayrı bir birinde
kaç Tükr var bir bakın
karısı, kocası, v.s.y.
YA TÜRKLER KÖYLERDE OY VERENLER
HALA NEYİ TARTISIYORSUNUZ
HÖH VE BSP - TÜRK DÜŞMANLARI, YOK EDENLER
NEYİ TÜRKLÜĞÜ YOK EDENLER

34. yorum:
Ben daha alkıbaşında bir yorum yazacağım: Diyelim ki (Bulgar Sosyalist Partisi) BSP'de çoğunluğu Bulgarlar oluşturuyor, bu yüzden de Türkçü olması imkansız, üstelik Bulgaristan'da liberal parti geçiniyor. Peki ya çoğunluğu Türklerden oluşan HÖH ne yapıyor. O niye Bulgarlara sevimli görünmek için liberal geçiniyor. O zaman BSP'den ne farkı var? GERB'den ne farkı var? Edirne'den talimat gelmeseydi General Vasil Delov'u Kırcaali'nin fahri hemşehrisi lan edecekti. Başbakan Boyko Borisov da Türkiye'de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la görüştükten sonra BNT'de Türkçe haberleri kaldırmaktan vazgeçti.

Her şey Türkiye'den gelen talimatla oluyorsa bizim HÖH, BSP, GERB arasında seçim yapmamızın ne anlamı var. Üstelik 23 senedir hep meclisteydiler, ama ana dilimiz Türkçenin gelişmesi için hiçbir şey yapmadılar. Hele Bulgarların karşısında "biz Türkler" demeye çekinirler. Sevgiyle bir Türkçe yazı, kitap okumazlar.

Bence herkes kendi kendine şu soruyu sormalı: biz Türklüğümüzü mü daha çok seviyoruz, HÖH'ü mü? Elbette TÜRKLÜĞÜMÜZÜ.

35. yorum:
“Gelip bulgarlara beraber Bulgaristan'da çalışmayı deneseniz ya, görelim nasıl Türkçülük taslayacaksınız?” Nerden biliyorsun benim Bulgarlar arasında Türkçülük "taslamadığımı" ya da hayatı Bulgaristan'da geçmiş birisi olmadığımı. Ne mi oluyor, hoşuna gitmese de katlanıyorlar. Bunu ancak Bulgarların arasında "TÜRKÜM" demeye çekinen, cesaretine güvenemeyenler yazabilir. Sen fabrikada çalışıyorsan orada Türklüğüne, Türkçülüğüne bakmazlar, çalışmana bakarlar. Zaten ister torpille, ister torpilsiz memur olmayı başarmışsan yine işini nasıl yaptığına bakarlar, amirinle iyi anlaşıyor musun, ona bakarlar. "Türklüğümle gurur duyuyorum, Türkçüyüm" dedin diye işten atmazlar. Terör eylemi yapmıyorsan bunu duymak hoşlarına gitmese de katlanırlar. Tamam, diyelim ki Bulgar ortamında bu konuları konuşmak istemiyorsun, o zaman birkaç arkadaş bir araya geldiğinizde "Türklüğümüze ne kadar sahip çıkıyoruz, Türklüğümüze ne kadar değer veriyoruz, Türklüğümüz için ne gibi fedakarlıklar yapabiliriz" gibi konuları konuşuyor musunuz???

Ya da internet sitelerinde milli bilinci uyandıracak yorumlar yazıyor musunuz, milli bilinci uyandıracak klipler yapıyor musunuz ya da o klipleri yaymaya çalışıyor musunuz (belki okuyup da biraz olsun TÜRKLÜK, TÜRKÇÜLÜK daha fazla uyanır ümidiyle).

En azından TÜRKÇÜ sitelere, forumlara, sayfalara yönlendirdiniz mi genç nesli????

Kocaman bir HAYIR. Oysa milletimiz hala ayakta uyuyor.

Biz hep şu soruyu sormalıyız kendi kendimize: TÜRK IRKINA hizmet etmek mi daha önemli, HÖH'e 3-5 oy kazandırmak mı? Hangisi daha önemli?????

Bilmem sizi, ama bizim için TÜRK IRKININ kaderi, çıkarları, geleceği, birliği daha önemli.

36. yorum:
Türklüğü canını verecek kadar seven bir HÖH'lü varsa çıksın yazsın şuraya bakalım.

37. yorum:
Ahmet Bey gittiği yerde yaptığı konuşmalarla komünist dönemde yapılan zulümleri anlatıyor, doğruları konuşuyor, ama hala komünist zihniyetinden hala kurtulamamış. Hala "Bulgaristan Türkleri" diyemiyor, "Bulgar vatandaşları diyor, bunu demekle de kendisini esnek (gıvkav) sanıyor. Sen bu şekilde esnekliğini, diplomatlığını göstermiyorsun, Türk kimliğini arka plana attığını ya da yeterince ciddi almadığını gösteriyorsun!

Bir de savaşların iktisadi (ekonomik) sebeplerle yapıldığını söylüyor. Yani Ahmet Hüseyin'e göre her şey ekonomi. O zaman sormak gerek Ahmet Hüseyin'e "1974 yılındaki Kıbrıs Barış Harekatı'nı nasıl açıklayacaksın ekonomik sebeplerle? Rumlar, Kıbrısı Yunanistan'la birleştirmek için 1952'den 1974'e kadar on binlerce Türkü katletti, Türkiye Cumhuriyeti de bu zulümlere dayanamayıp da oradaki Türk kardeşlerini kurtarmaya karar verdi. Kıbrıs gibi zengin madeni, petrol yatağı olmayan bir ülke 80 milyonluk Türkiye'ye ne verebilir ya da ne veriyor. Rumlar Türkleri katlederken bütün dünya buna seyirci kaldı. Türkiye'nin Kıbrıs'a girmesine karşıydı, ama Türkiye bütün dünyaya aldırış etmedi, kardeşlerini kurtardı. Kıbrıs ekonomik olarak ne kazandırıyor Türkiye'ye? Hatta dünya Türk toprağı bile saymıyor. Buna rağmen operasyon düzenledi. Ahmet Hüseyin Bez, bunu nasıl açıklıyorsunuz?"

Anlaşılan sizin soydaşlık, Türk kardeşliği, milli birlik gibi kavramlardan haberiniz yok.
Komünizmde size öğretmemişler bunları!

KAYNAK: http://ajansbkose.blogspot.com/2013/01/tum-suc-hohun-mu.html

Çevrimdışı Atsızcı Türk

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 302
Ynt: Bulgaristan'da Türk gazetesi
« Yanıtla #41 : 13 Ocak 2013 »
AJANS BG MEDYA GRUBU, KIRCAALİ'DE İLK MERKEZİNİ AÇTI

Ajans Bg Medya Grubu, Kırcaali'deki ilk merkezini açtı. Açılışı Türkiye'nin Filibe Başkonsolosu Şener Cebeci ve grubun bağlı olduğu sivil toplum kuruluşu Bulgaristan Adalet Federasyonu Başkanı Sezgin Mümin yaptı. Ajans Bg, yıl sonuna kadar Razgrad, Şumnu, Rusçuk ve Sofya'da da benzer merkezler açmayı planlıyor. Medya grubunun Kırcaali merkezinde toplam 10 oda bulunuyor.

<a href="http://www.youtube.com/watch?v=36Jn5x2rV4k" target="_blank">http://www.youtube.com/watch?v=36Jn5x2rV4k</a>

KAYNAK: http://ajansbg.blogspot.com/2013/01/ajans-bg-medya-grubu-kircaalide-ilk.html

Çevrimdışı Atsızcı Türk

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 302
Ynt: Bulgaristan'da Türk gazetesi
« Yanıtla #42 : 13 Ocak 2013 »
Parlamento, Türkiye'deki eski göçmenlere vize kolaylığı teklifini kabul etmedi



HÖH'ün eski göçmenlere yönelik vize uygulamasında kolaylık sağlansın teklifi mecliste kabul edilmedi.
Parlamento, Hak ve Özgürlükler Hareketi Partisi (HÖH) tarafından sunulan ve Bulgaristan Vatanadaşlık Kanunu'nda değişiklik öngören teklifi kabul etmedi.
28 'evet', 40 'çekimser'  ve  51 'hayır' oyuyla  önceki yıllarda Bulgaristan'dan göç nedeniyle vatandaşlığını kaybetmiş ebeveynlerin çocuklarına vize uygulamasında kolaylık sağlanması yönündeki HÖH önerisi çoğunluk tarafından kabul edilmedi.
 Aynı şekilde HÖH'ün vatandaşlığını kaybetmiş eski Bulgaristan'dan göçmenlerinin vatandaşlığını tekrar geri kazanabilmeleri için yasada gerekli değişiklikler yapılması isteği de kabul görmedi.
 İlgili yasa için sözkonusu teklifi sunan HÖH milletvekili Çetin Kazak, göç nedeniyle vatandaşlığını kaybetmiş eski göçmenlerin Adalet Bakanlığı'na verecekleri bir dilekçeyle geri verilmesi gerektiğini belirtti. Milletvekili Lütvi Mestan ise mevcut yasaların ayrımcılık içerdiğini kaydederek, 'bulgar ırkından olmayan' kriterleri çerçevesinde ayrımcılığa izin verilmemesi gerektiğini vurguladı.

AJANS BG

KAYNAK: http://ajansbg.blogspot.com/2013/01/parlamento-turkiyedeki-eski-gocmenlere.html

Çevrimdışı Atsızcı Türk

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 302
Ajans Bg'ye saldırı...
« Yanıtla #43 : 19 Ocak 2013 »
Skat televizyonu, Bulgaristan'daki Türk düşmanı seçmenlerin oylarını almak için Türk gazetesi Ajans Bg'ye karşı propaganda yapıp onu hedef gösterir. Bu aşağıdaki haberden de etkilenip de gaza gelen Türk düşmanları Ajans Bg'nin arabasının lâstiğini patlatmış. O haberde Türk gazetesinin açılış törenini bile "provokasyon" diye tanıtıyorlar Türk düşmanı Bulgarlara. Bunun sonucu da böyle bir saldırı gerçekleşti.

Ajans Bg'ye saldırı...



Ajans Bg'ye ait hızmet aracının lastikleri başkent Sofya'da kimliği belirsiz şahıs veya şahıslar tarafından patlatıldı. Bıçakla kesildiği tespit edilen Ajans Bg aracına başka herhangi bir zarar verilmedi. Ajans Bg, yetkilileri, polise başvurarak olayla ilgili soruşturma başlatılmasını istedi.

'AJANS BG' HEDEF GÖSTERİLİYOR
Skat Televizyonu, Ajans Bg'yi hedef göstermeye devam ediyor.

<a href="http://www.youtube.com/watch?v=FNKTw_I2Yvo" target="_blank">http://www.youtube.com/watch?v=FNKTw_I2Yvo</a>

YORUMLAR:

1. yorum:
oh iyi olmuş gördüğüm ilk yerde bende saldırcam tahir aganın klibini az önce izledim
utanmıyormusun gelmedi demeye lan
niye konuyu sapıyon çarpıyon
hani sen dürüst tarafsız şefaf tın

2. yorum:
Türk düşmanı parti ile kesimler, seçmenlerini elinde tutmak için Türk düşmanı, kışkırtıcı propagandalar yapar. Ruhunda Türk düşmanlığı barındıran Bulgarlar da çok kolay gaza gelir. Hemen galeyana getirilirler. Bütün mesela bu.

3. yorum:
Buna sevinen adsıza sormalı "sen Ajans Bg'den ne zarar gördün?"

4. yorum:
mümin Mutlu
Ocak 18, 2013

Ulan geri kafalı herif, adam sizler için neler yapıyor sen ilk gördüğüm yerde saldıracam diyorsun.iyilik yap denize at balık bilmezse halik bilir.Yazık bu geri kafalı düşüncelerle bu ülke nerelere gidecek acaba.Acıyorum sadece.Burada ajans bg ' ye geçmiş olsun diyorum ayrıca.

5. yorum:
Göreve devam burası Bulgaristan olur böyle şeyler

KAYNAK: http://ajansbg.blogspot.com/2013/01/ajans-bgye-saldr.html

Çevrimdışı o.öcal

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 556
  • TANRI DAĞINDA, UÇMAĞA VARDI...
Ynt: Bulgaristan'da Türk gazetesi
« Yanıtla #44 : 19 Ocak 2013 »
Türk'e düşmanlık Bulgar'dan geldiği gibi son yanıtın ilk yorumunda anlaşılacağı üzere ( ücüncü yoruma göre sanıyorum yorum sahibi Türk) Türklük bilincini kaybetmiş bir Türk'den de gelebilir.

Ajans Bg'ye geçmiş olsun.

UÇMAĞA VARDI..!
TANRI DAĞINDA...
ATSIZ ATA OTAĞINDA, ULU ATALAR HUZURUNDA DİZ VURMAKTA!

Çevrimdışı Atsızcı Türk

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 302
Ynt: Bulgaristan'da Türk gazetesi
« Yanıtla #45 : 20 Ocak 2013 »
http://ajansbkose.blogspot.com/2013/01/tum-suc-hohun-mu.html

Yukarıda linkini verdiğim yazıya son olarak şu ilginç yorumlar yazılmış:

1. yorum:
Değerlı kardeşlerim, Mehmetçiğin ardına saklanık saçma sapan fikirler yazmak kolay. Şayet sizler BG vatandaşıysanız neden ANONİM siniz.Suçumuz BGde kalmamız. Sizler gibi kaçmış olsaydık herhalde iyi emekli mağşı alıp Sizler gibi tatlı tatlı yorum yapıp akıl verirdik.Anlayamadım Kaçanlar daha büyük TÜRK galiba. Saygılarımla Ahmed Hüsein

2. yorum:
Birileri Ahmet Hüseyin Beyle HÖH'ü savunmaya kalkmış. Bizim için HÖH mü daha değerli TÜRK SOYU mu? Elbette tartışmasız değerli TÜRK SOYU HER ŞEYDEN ÖNEMLİ!

3. yorum:
"Değerlı kardeşlerim, Mehmetçiğin ardına saklanık saçma sapan fikirler yazmak kolay. Şayet sizler BG vatandaşıysanız neden ANONİM siniz.Suçumuz BGde kalmamız. Sizler gibi kaçmış olsaydık herhalde iyi emekli mağşı alıp Sizler gibi tatlı tatlı yorum yapıp akıl verirdik.Anlayamadım Kaçanlar daha büyük TÜRK galiba. Saygılarımla Ahmed Hüsein"

Sayın Ahmet Hüseyin bey,
TÜRKLÜĞÜN Bulgaristan'da kalmak ya da Türkiye'ye gitmekle bir ilgisi yok. Bütün mesele milli bilincin olup olmaması. Bir insan Türkiye'de yaşayıp da soysuz Türk düşmanı da olabilir ya da tam aksine %100 katıksız Türkçü de.

Mesela bir Türk sizden hiç fayda görmeyebilir, ama sizin Türkçülük için çalıştığınızı görünce size sempati duyar. Her zaman Türklüğe, Türkçülüğe vurgu yapın! Sizin tek şansınız bu. Unutmayalım ki Türkçülüğün görevi Türklüğe hizmet etmektir.

Çevrimdışı Atsızcı Türk

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 302
Ynt: Bulgaristan'da Türk gazetesi
« Yanıtla #46 : 20 Ocak 2013 »
Türk'e düşmanlık Bulgar'dan geldiği gibi son yanıtın ilk yorumunda anlaşılacağı üzere ( ücüncü yoruma göre sanıyorum yorum sahibi Türk) Türklük bilincini kaybetmiş bir Türk'den de gelebilir.

Ajans Bg'ye geçmiş olsun.

Sayın o.öcal Kandaşım,
İnan bana Türk düşmanı Bulgar dazlakların yapmış olma ihtimali daha yüksek. Normalde dazlaklar böyle aşırıya kaçan hareketlerde bulunur. Soyca Türk de olsa bir piçin yapma ihtimali de var.

Çevrimdışı Atsızcı Türk

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 302
Bulgaristan'daki 'tolerans'
« Yanıtla #47 : 20 Ocak 2013 »
Bulgaristan'daki 'tolerans'



 Balkan Yarımadası ülkelerinden Bulgaristan, azınlıklara özellikle Türk azınlığına toleranslı, yani hoşgörülü davrandığı gerekçesiyle bazı çevreler tarafından örnek gösterilir.
Bu “tolerans”kelimesini ballandıra ballandıra kullanan partilerden birisi de Bulgaristan’da faaliyet gösteren sözde Hak ve Özgürlükler Hareketi(HÖH) partisidir.
Bilindiği gibi Balkanlar’ da yaşayan Türkler için, en önemli konulardan birisi, Türkçe eğitim konusudur…
Türk azınlıklarına karşı “toleranslı” olmayan diğer Balkan Yarımadası ülkelerindeki Türkçe eğitim konusuna bir göz atalım:
3 milyon nüfuslu Arnavutluk’ta çok az Türk yaşamasına rağmen 12 Türkçe eğitim veren okul bulunmaktadır…
2 milyon nüfuslu Makedonya’da 100 bin civarında Türk yaşamaktadır ve devlet okullarında Türkçe eğitim verilmektedir. Ayrıca Üsküp, Gostivar ve Ohri ile Stuga şehirleri arasında olmak üzere, Yahya Kemal adını taşıyan üç Türk koleji bulunmaktadır. Gostivar gibi Türklerin yoğun olarak yaşadığı bölgelerde ise, Türkçe resmi dildir…
4 milyon nüfuslu Bosna- Hersek’ de çok az Türk yaşamasına rağmen onlarca Türk okulu, hatta bir de Türk Üniversitesi bulunmaktadır.
2 milyon nüfuslu Kosova’da Priştine ‘de iki ve Prizren’de bir olmak üzere toplam üç Türk okulu vardır. Kosova’da Türkçe, resmi dillerden birisidir.
11 milyon nüfuslu ve 200 bin Türk’ün yaşadığı Yunanistan’ a gelince, Bulgaristan ile AB üyesi olduğu için daha bir özel araştırma gereği duydum. Bu konuda Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliği( BTTÖB)’ne yazı yazdım ve onlar da sağ olsunlar, 350 sayfa içeren Türkçe eğitim konusunda bir mücadele destanı göndermişler…
Her ne kadar çeşitli zorluklar çıkarılsa da, Yunanistan’da İlköğretim çağındaki Türk çocuklarının neredeyse tamamı eskiden Türk Okulları, daha sonra resmi olarak“Azınlık Okulları”na çevrilen ve sayıları yüzlerce olan okullarda eğitim almaktadır. Bu Yunanistan’daki “Azınlık Okullarında”, haftada 7 saat Türk Edebiyatı ve Dili, 3 saat Matematik, 3 saat Din, 2 saat Tabiat Bilgisi dersi, toplam 15 saat Türkçe olarak veriliyor.
Ayrıca Gümülcine’de Türkçe eğitim veren Celal Bayar Lisesi ve yine Türkçe eğitim veren İskeçe Muzaffer Salihoğlu Lisesi bulunmaktadır. Yunanistan’da Müslüman çocuklarına dini eğitim veren Medreseler de bulunmaktadır.
BTTÖB gönderdiği 350 sayfalık destanda, Yunanistan’da yaşayan Türklerin, Türkçe eğitim konusundaki mücadelerini tarih tarih belirtilmiş olup, uluslararasıantlaşmalardan doğan haklarını korumak için yaptıkları eylemleri, boykotları tek tek belgelemişler… Bu mücadeleye öncülük eden Sadık Ahmet ve diğer politikacıları da saygıyla anmaktadırlar…
Görüldüğü gibi, Yunanistan’daki Türkler, Türkçe eğitim konusundaki haklarını korumaya devam ediyor…
Şimdi“toleranslı” Bulgaristan’a dönelim:
8 milyonluk Bulgaristan’da, 1 milyon Türk’ün yaşamasına rağmen, Mastanlı ve Şumnu’da olmak üzere sadece dini eğitim veren iki İmam Hatip Lisesi bulunmaktadır. Türkçe laik eğitim veren hiçbir okul bulunmamaktadır. İlköğretim çağındaki çocuklar için, Türkçe seçmeli ders olsa da, bu konuda çeşitli zorluklar çıkartılmaktadır. 1992 yılında Türkçe eğitim gören çocuk sayısı 100 bin civarındayken, bu sayı 2013 yılında 8 binlere inmiştir. Üstelik 1992 yılından beri Türkçe ders kitaplarıbasılmamaktadır…
Birkaç gün sonra Bulgaristan’daki Türk seçmenlerinin oy verdiği sözde HÖH’ün Olağan Kongresi vardır…
Bu sözde HÖH’ün 2006 yılındaki Kongresine delege olarak, 2010 yılındaki Kongresine ise misafir olarak katıldım. Bu Kongrelerde konuşmacıların hiçbirisi, Türkçe eğitim konusuna değinmemiştir. 2006 yılındaki Kongrede partinin çevresinde “çember”oluşturan şirketler önemli konuydu; 2010 Kongresinde ise, yeni kurulan hükümetin acemiliği söz konusuydu… Türkçe eğitim, konu dahi edilmemişti… Fakat tüm konuşmacılar sözlerini “toleranslı olun”, yani “hoşgörülü olun” sözleriyle bitirdiler…
Görüldüğü gibi sözde HÖH, Türkçe eğitim konusuna hiç değinmeyerek “hoşgörüsünü” göstermiştir!
Birkaç yıl önce sözde HÖH’ün kendi Kırcaali gençlik kolları yöneticisinin evine polis tarafından gece baskın yapılmış, tüm aile dövülerek tartaklanmış; sözde HÖH bu konuda, parlamento da İçişleri Bakanına soru önergesi vermiş, fakat alaylı bir cevap aldıktan sonra, bunu sineye çekerek “hoşgörülü” davranır…
Yine birkaç yıl önce Sofya camisinde ibadet edenler, ATAKA (SALDIRI) partisi yandaşlarıtarafınca dövülmüş; sözde HÖH bunu da parlamentoya taşıyarak İçişleri Bakanına soru önergesi sunmuş, fakat yine alaylı bir cevap aldıktan sonra, bunu da sineye çekerek “hoşgörüsünü” elden bırakmaz…
Bulgaristan’da VMRO, ATAKA (SALDIRI) gibi partiler Türklere karşı aşağılayıcı mitingler düzenlerler; sözde HÖH, bunlara karşı mitingler düzenlemez, “hoşgörülü”davranır, sesini çıkartmaz…
Bulgaristan’da Türklere karşı toplumu kışkırtan ve Türkleri aşağılayan SKAT tv gibi televizyon kanalı yayın yaparken; sözde HÖH, “hoşgörüsünden” dolayı susar…
Sözde HÖH’ün hakkınıda yemeyelim; sözde HÖH, Sesil Duran ve Kibariye’li seçim mitingleri düzenler…
Sözde HÖH açısından… Yaşasın tolerans!
Eskide olduğu gibi, 19 Ocak’ta Sofya’daki NDK'ın (Ulusal Kültür Sarayı) son katındaki 3. salonda yapılacak sözde HÖH’ün Kongresine gideceğiz; kimimiz delege olarak, kimimiz misafir olarak. Bulgaristan’daki delegeler dışında, Türkiye’deki iktidar partisinden muhakkak bir temsilci olacak, Türkiye’ deki bazı göçmen derneklerinin başkanları ve yöneticileri tahsis edilen otobüslere doluşarak Kongrede hazır bulunacaklar, kimisi delege, kimisi misafir olarak; sözde HÖH liderinin konuşmasını, daha önce yazılı olarak verilen metinden takip edecekler. Verilen arada tüm delegelere domuz etli birer sandviç ve ayran verilecek…
Daha sonra sözde HÖH’ün başkanı seçilecek, “kabul edenler”, “etmeyenler”, “çekimser kalanlar”, “oybirliğiyle kabul edilmiştir” denilecek.
Bulgaristan’daki Türklerin sorunları gündeme dahi getirilmeden sözde HÖH kongresi “tolerans”,yani “hoşgörü” ortamında bitecek…
Bu “tolerans” politikasıyla gençler Batı Avrupa’da, erkekler Sofya’daki inşaatlarda gurbette, kadınlar ise cüzi maaşla çalışmaya devam edecek…
Peki, Bulgaristan’daki Türklerin sorunları ne zaman bitecek?
Ak gömleği giyip, meydanlara dökülünce!…

YAZININ ALTINA YAPILAN YORUMLAR:

1. yorum:
Ak gomlegi giysekte, O illa kirlececek.
23 yil oldu ak gomlegi ikadikca sarardi ve iprandi.

2. yorum:
Kaleminie Eline sağlık Üstad

3. yorum:
Eğitim konusu sanırım tüm devlet ve topluluklarda en öncelikli meselelerden olmalı...Ama hoşgörü konusunun toleransları tavizkar olursa sonuçlar da yazılanları doğrular...Sanırım biz Türkiye'de yaşayanlar da bu doğruları görmezden geldikçe ve de desteklemedikçe sorunların çözümüne hakça ve özgülükçü bir hareket ivmesi kazandırmak zor...

4. yorum:
Türk düşmanlığı Bulgar kültürünün bir parçası haline gelmiş. Tarihinde, büyük edebiyat yazarlarının eserlerinde hep Türk düşmanlığı var.

http://ajansbkose.blogspot.com/2013/01/bulgaristandaki-tolerans.html

5. yorum:
Yazarın son cümlesini bazı yorumcular anlayamamış...
"Ak gömlek", kefen anlamındadır... Yani ölümü göze alıp, meydanlara dökülmek...

6. yorum:
Merhaba,
Yarun bende bu kongreye katılacağım.Katılmam beişti
ni çok mutlu etti.Fakat yazıyı okuyunca üzüldüm.Bir eğitimci olarakta Türkçenin okunmaması ve şimdiye kadar konuyu iki defa 23 senede çok üzücü.-Kosovadan bir soydaşım bizim Türkçe okumamıza hakımızı aramadığımıza güldü ve şunu dem

7. yorum:
ŞUNU demişte ;''biz kosovada ki türkler sizingibi bir milyon olsak devrim yaparız dedi''kosovada 60 bin Türk vardır.LİSELERİ BİLE VAR.Bizim neden olmasın.Lütfen gereğini yapılsın.

8. yorum:
Bu yil haric,her yil Sehitlerimizi anma torenlerinde anadilimiz Turkce egitim verilsin,bulgaristan parlementosunda sikca gundeme getirilsin diye ,diye dilimizde tuyler bitti.Turkce egitim problemimizi ,sectigimiz avrupa parlemento calismalari icin vekillerimize anadilinde egitim meshelemizi orada gundem yaratmalarini ,defalarca soylememize ragmen.hosgoruyu bahane ederek hep sustular.BUyil secimler olacagi icindir ki oy avciligi niyetlerinde dolayi ikide bir dps millet vekilleri anadilde egitim meselesini gundemde tutmalaridir.Ustat Durmus Arda kardesimize yazisindan dolayi Halkimizin,cocuklarimizin adina kendisini yurektan kutlar ve ayni dogrultuda Halkimizi aydinlatmaya devam etmesini temenni ederiz.Mestanli direniscileri,sonsuz saygilar.

KAYNAK: http://ajansbkose.blogspot.com/2013/01/bulgaristandaki-tolerans.html

Çevrimdışı Atsızcı Türk

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 302
Ynt: Bulgaristan'da Türk gazetesi
« Yanıtla #48 : 20 Ocak 2013 »
Ahmed Doğan'ın oğlu 'Vizaj'ın yaş gününe kız arkadaşıyla birlikte katıldı



Hak ve Özgürlükler Hareketi Partisi lideri Ahmed Doğan'ın oğlu Demir, modellik ajansı Vizaj'ın kuruluş yıldönümü kutlamasına kız arkadasi Gergana Malkodanska ile katıldı.
Sofya'da gazetecilik fakültesinden mezun olan ve Vizaj ajansının en güzel modellerinden biri olarak gösterilen Malkodanska, 14 yaşında modelliğe başladı. Malkodanska, 2004 yılında 'Bulgaristan'ın Süper Modeli' ünvanını kazandı.

AJANS BG

YORUMLAR:

1. yorum:
Bu HÖH'lülerin Bulgar özentisi olduğunun bir kanıtıdır. Doğan'ın oğlu demir bir Bulgar kızıyla evlenecek, çocuklarına Bulgar adı koyacak, çocukları Bulgarca konuşacak böylece Bulgarlaşmış olacak.
Biz onun ya da onun gibilerinin başında durup da akıl veremeyiz, ne yapacağına karışamayız. Ancak oğlu Bulgarlaşmaya yatkın birisinin Türklerden oy istemeye hakkı yok.
Ahmet Doğan ne biçim bir baba, oğlunu tam bir Türkçü yetiştirememiş.

2. yorum:
Ahmet Doğan'ın oğlu beni ilgilendirmez.

3. yorum:
ahmed doganda zaten bulgarlashti ki..turk halkinlan ne isi var ahmedin..demirin

4. yorum:
birde yanındaki kız bence güzel değil ölü balık gibi bakışları,yüzünde nur yok gözlerinin feri sönmüş açlıktan çok sızka
dobruca kızları nın ne eksiği var acaba Türk kızların nee eksiği var
neden Türk kızı değil
hem bu fotomodelka yemek yapamaz iş yapamaz
sadece varnaya taile gider
emel

5. yorum:
Bu resmi çektiğine göre ajans bg de ahmet doğan ailesinin davetlisiydi.

6. yorum:
Demir Türkçe bilmez zaten

7. yorum:
KISKANMAYIN LAN DAVUKLAR. INDIREMEDINIZ BOLE BIR MANITA SIMDI KISKANIYORSUNUZ.

8. yorum:
Son yorum hariç, diğerleri tamamen saçmalık ve kıskançlık göstergesi. Türkiye'dekiler ruslarla, almanlara evlenirken gavurlaşmış falan demiyorsunuz, kalkmış cahilce oğlu bulgarlaşmış ta, bilmem ne..cahil saçmalığı, hadi ordan, bir kızla çıktı diye hemen evlenecek anlamı mı çıkarıyorsunuz? yoksa amacınız illa ki saldırıp, kötülemek mi? Varsın çıksın, genç çocuk, istediği gibi eğlenir. Siz de o g...t varsa, siz de çıkın..bunun türklükle ve oyla ne alakası var...kıskançlıktan patlamayın...

9. yorum:
hani bulgarlar çok milliyetçiydi bizi sevmiyor kovuyorlardı nefret ediyorlardı.
vay vay para olunca türklerin yanında yer alıyorlar kusura bakmasın o platformda adım atan modelka biliyormu kaç Türk ailesi telef oldu
keşke doktor hemşire.hayatta bir misyonu olan biri olsaydı
boş boş model olmasaydı
daha ağır konuşacaktım ama demir in hatına ahmet doğanın hatrına susuyorum .

10. yorum:
yorumlarımı geri alıyorum özür diliyorum hakikaten 2 side çok güzel guleryuzlü maşallah
2 genç fidan allah mutluluğunuzu bozmasın

11. yorum:
Kimse yabancılarla evliliği onaylamaz. İster Türkiye'de olsun, ister Bulgaristan'da. Türklüğe nerede sahip çıkılmıyorsa biz tepki gösteririz. Artık bunları yüksek sesle eleştirme vakti yavaş yavaş geldi, gelmeli de.

Demir'in kız arkadaşına yapılan hakareti kesinlikle onaylamıyorum. Bu çok aptalca, seviyesizce. Bunun gibi en az 10 tanesini de bulabilir, bundan hiç şüphem yok. Kız güzel.

12. yorum:
Ajans Bg yalnızca haber yapmak için de gitmiş olabilir. Ahmet Doğan'ın oğluyla ilgili haber yaptı diye Ajans Bg hemen Ahmet Doğan'ın malı mı oluveriyor?

13. yorum:
Bence hakaret edenle özür dileyen aynı kişi değil. Zaten ne hakaret etmeye gerek var ne de övmeye.

"yorumlarımı geri alıyorum özür diliyorum hakikaten 2 side çok güzel guleryuzlü maşallah
2 genç fidan allah mutluluğunuzu bozmasın"

"birde yanındaki kız bence güzel değil ölü balık gibi bakışları,yüzünde nur yok gözlerinin feri sönmüş açlıktan çok sızka
dobruca kızları nın ne eksiği var acaba Türk kızların nee eksiği var
neden Türk kızı değil
hem bu fotomodelka yemek yapamaz iş yapamaz
sadece varnaya taile gider
emel"

Evet gerçekten de güler yüzlü poz vermişler.

KAYNAK: http://ajansbg.blogspot.com/2013/01/ahmed-dgann-oglu-vizajn-yas-gunune-kz.html

Çevrimdışı Atsızcı Türk

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 302
Ynt: Bulgaristan'da Türk gazetesi
« Yanıtla #49 : 22 Ocak 2013 »
Atsizci Türk kandasim Bulgaristan´daki Türklerle ilgili eklemis oldugun haberlere söyle bir göz attigimizda orda da durumlarin pek iyi gitmedigini görüyoruz.
Ayrica Türkiye basininda "Türklerin Partisi" diye lanse edilen HÖH´ünde pek Türklükle alakasinin olmadigini yine eklemis oldugun bu baslik altinda görmüs olduk.
Bir Dr.Sadik Ahmet, bir Mustafa Abdülcelim Kirimoglu, bir Rauf Denktas, bir Rasid Dostum gibi Türklerin menfaatlerini koruyan suurlu liderler cikmadikca Bulgaristan Türkleri arasindan sanirim degisen pek bir sey olmayacak gibi.
KaraTekin Kandaşım,
Şu paylâştığım linkteteki yazı bir de aşağıdaki haber ile altındaki yorumlardan da gördüğün gibi gerçekten de Türklükle bir alâkası yoktur.
Ben şu linke şu yazıyı paylâştım:

https://www.hunturk.net/forum/bulgaristanli-turk-lidere-suikast-girisimi-5891-s10.html

Ahmet Doğan 1989'a kadar DS ajanıydı. Kod adı da Sava'ydı. Zaten Türkçesi bile bir İngilizin Türkçe konuşmasına benzer. Başbakan Boyko Borisov'u gaflet uykusundan uyandırmak istemiş, yani sözde Bulgaristan'ı Türk işgaline karşı uyarmışmış. Başbakan Boyko Borisov, Erdoğan'dan yardım istiyormuş, bunun karşılığnda Türkiye, Bulgaristan'ı alacakmış. Bu da gösteriyor ki Ahmet Doğan'ın gözünde Bulgaristan'ın Türkiye'ye katılması sevinilecek bir şey değil, tam aksine son derece tehlikeli, kötü, negatif bir şey. Türk devleti ise tıpkı Osmanlı döneminde olduğu gibi önce yardım ediyor, sonra da devletini alıyor. İşte hain Ahmet Doğan'dan inciler:

Buraya kadar tamam! Kurulan korku mekanizması tıkır tıkır çalışıyor. Bu mekanizma, korku üretiyor, fakat buna rağmen kurtarıcı kahramanımız (Başbakan Boyko Borisov'u kastederek) kendisini güvende hissetmiyor. Kendisini emniyete almak isteyerek dostluk çerçevesi içinde Ankara'daki Türk meslektaşına elinden geldiğince yardıma koşması için baş vuruyor. Tabiî Ankara'daki meslektaşından olumlu yanıt geliyor. Bunu yapmam için ahlakî sebeplerim olmasına rağmen doğruluk ilkeleri açısından diğer ülkelerin başbakanlarının davranışlarını konuşmak bile istemiyorum. Yalnızca okumayı pek sevmediği için, tarihten de çakmadığı için kurtarıcı kahramanımıza (!) tarihte bunların sıkça yaşandığını hatırlatmak isterim. Bundan dolayı Balkan tarihinde benzerlerine çok raslananmış tuhaf diplomatik ilişkilere girer (Ahmet Doğan, tarihte Osmanlı sultanlarına yardım çağrısında bulunup da sonra da Türklerin hakimiyetini hakimiyetini kabul eden devlet adamlarını kastediyor)...
Diktatörler evrensel değerlerden anlamaz, ama mikrofon, kamera ve güç kullanmak; işte buna benzer şeylerden bizden daha iyi anlarlar. Ticaretini elinden alırlar, senin de onlara teşekkür etmeni isterler, seni medyaların karşısında kötülerler, sen de aynanın karşısında kendini tanıyamaz hale gelirsin, devleti de çökertirler, fakat diktatörler bizim kurtarıcı kahramanımız (!) gibi korkaktır.

Bulgarca orijinali:
Дотук добре. Машината на страха е конструирана по “свой образ и подобие” и пусната в действие. И тя започва да произвежда необходимия за събуждането на инстинкта за оцеляване продукт – Страха. Но въпреки всичко, нашият Герой-спасител не се чувства сигурен, той иска да бъде презастрахован и затова решава в приятелски порядък да се обърне към турския си колега от Анкара да му се притече на помощ с каквото може. И естествено колегата му от Анкара откликва положително…
Не искам да коментирам поведението на чужди премиери от коректност, въпреки че имам морални основания за това.
Искам само да припомня на нашия Герой-спасител, тъй като не обича да чете и хабер си няма от История, че няма нищо ново под слънцето на Историята. Затова той вероятно не знае, че така влиза в странни отношения, които имат аналогични модели в историята на Балканите…
Диктаторите не разбират от базови ценности, но те по-добре от нас усещат микрофоните, камерите и силовите инструменти и всичко, което е принуда и рекет.  Могат да ти вземат бизнеса и ти трябва да благодариш, могат да те компрометират в медиите и ти да не се познаеш в огледалото, могат да фалират държавата, но диктаторите като „нашия спасител" са страхливи.

****************************************

Şu habere bakın, bir de altındaki yorumlara:

Ahmet Doğan: 'Borisov ile Erdoğan'ın iyi ilişkiler içinde olması tuhaf'



Ahmet Doğan, Hak ve Özgürlükler Hareketi Partisinin dünkü 8. Olağan Ulusal Kurultayı'nda kendisine karşı girişilen silahlı saldırı nedeniyle okuyamadığı raporunda Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov ile Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın iyi ilişkiler içinde olmasını 'tuhaf' olarak değerlendiriyor. Doğan raporunda, ahlaki gerekçeleri olmasına rağmen yabancı başbakanların davranışlarını yorumlamak istemediğini belirterek, 'Kahraman-Kurtarıcımız' olarak adlandırdığı Boyko Borisov'un böylece tuhaf ilişkiler içine girdiğini kaydediyor.
İşte Doğan'ın raporunda Boyko Borisov ile Recep Tayyip Erdoğan'a ayırdığı kısım:

' Ülkenin siyasi zümresinin bir kısmı olarak nelere izin verdiğini algıladığın zaman, rasyonel bir izahat aramak yerine, daha çok şaşırıyorsun. Çünkü neler olduğunu yavaş yavaş anlamaya başlıyorsun. Basının ve toplumun bir maçonun Kahraman-kurtarıcı (Başbakan Boyko Borisov'u kastediyor)olarak davranışlarına nasıl tepki gösterdiğini görerek canın sıkılıyor, için daralıyor…. Ancak siyasi eylemsizlikten dolayı suçluluk duygusu seni teskin etmiyor, daha deruni ve dikey olarak seni taciz ediyor….
Demokrasinin imkanlar yelpazesini bir kez daha yaşadıktan sonra ve genel suç içerisindeki kendi üzerine düşen ve Diktatörlük olasılığını bir gerçeğe dönüştüren payı idrak edince , artık bunun Demokrasinin en önemli dersi olduğuna, ancak bir kez daha tekrarlanmaması gerektiğine kanaat getirmeye hazırsın. Zira bu derste sınıfta olmayan bir siyasetçi Demokrasinin bedelini bilemez. Böyle bir siyasetçi rutinin ve ataletin kurbanı olmuştur …
Müthiş bir ders. Tekrarı olmayan, hatta dramatik. Diktatörler temel değerlerden, siyasi amaç belirlemeden ve ülkenin kalkınmasına dair stratejilerden anlamaz. Ancak onlar İktidar sisteminin insiyaki gücünü ve aletlerini bizden daha iyi hissediyor. Özellikle mikrofonu, kamerayı ve güç aletlerini. Ve zorlama ve şantaj için işe yarayacak her şey.
İşini elinden alabilirler, ancak sen kendini müteşekkir hissetmelisin. flasını sağlayabilirler ancak sen susmak ve korkmak zorundasın. Çünkü ardından çok daha kötüsü de gelebilir. Basını kullanarak sana öyle bir komplo hazırlayabilirler ki, aynaya bakarak kendini tanıyamazsın. Devleti de iflasa sürükleyebilirler, yeter ki bu iflas kendilerinin hayatta kalmalarını ve güvenliklerini garanti etsin. Ancak diktatörler, aynen bizim Kahraman-kurtarıcımız gibi tuhaf insanlardır. Kamera karşısında ne kadar da kurumlu ve terbiyesiz olsalar da, aynı derecede zamanın gelecek yönünde kararsız ve korkaktırlar. Bunun için Hayatta kalabilme onların son derece ilgisini çekiyor. Hatta onu devletin ve toplumun siyasi stratejisine dönüştürüyorlar. Kahramanımız-Kurtarıcımızın temel seçim numarasının herhangi bir program veya Bulgaristan’ın kalkınmasına dair model değil, “Bulgarların hayatta kalabilme insiyakinin uyandırılması” olması tesadüf eseri değildir. Tabi bu telkin mecburen sanal Türk tehdidi ve Osmanlı’nın Balkanlar’daki kültürel mirasının ürünü olarak HÖH ile alakalandırılmaktadır.
Buraya kadar iyi. Korku makinası “kendine özgü eşkal ve görünüme” göre yapılandırılmış ve hareket ettirilmiştir. Ve makina hayatta kalabilme insiyakinin uyandırılması için gerekli ürün olan Korku’yu üretmeye başlıyor. Ancak her şeye rağmen, bizim Kahramanımız-Kurtarıcımız kendini güvenli hissetmiyor, ikinci bir sigorta yapmak istiyor ve bundan dolayı dostane bir şekilde Ankara’daki Türk meslektaşına hitap ederek elinden gelen her şeyle kendisine yardımcı olmasını istemeye karar veriyor. Ve tabi Ankara’daki meslektaşı olumlu cevap veriyor …
Ahlaki gerekçelerim olmasına rağmen dürüstlük nedeniyle yabancı başbakanların davranışlarını yorumlamak istemiyorum. Sadece okumayı sevmediği için Tarihten hiç haberi olmayan bizim Kahramanımız-Kurtarıcımıza hatırlatmak istiyorum, ki Tarihin güneşi altında yeni hiçbir şey yok. Bunun için kendisi muhtemelen bilmiyor ki bu şekilde, Balkanlar tarihinde muadil modelleri olan tuhaf ilişkilere giriyor…  Diktatörlerin mutlak iktidara olan hırsları sınırsızdır. Onlar genelde seyircilerin beğenisini kazanabilmek için gösterişli ihtimamla başlıyor. Zirvelerine popülizm ve Adalet konusunda demagojiyle ulaşıyor. Ve sonunda kendilerinin yarattığı aynı iktidar makinasının kurbanı oluyorlar.'


O HABARİN ALTINA YAZILAN YORUMLAR:

1. yorum:
DOGAN BIR TÜRK DUSMANIDIR VE BUNUN ICINDE YETISTIRILMISTIR.

2. yorum:
Erdoganla Boyko nun iyi iliski icinde omasi tuhafmis , asil tuhaf olan bizim yillardir sorgulamadan hoh'e oy vermemiz!!!!!

3. yorum:
Ahmet Doğan bir Bulgar milliyetçisi gibi konuşmuş. Normalde Türk düşmanı Bulgarlar Erdoğan'la Borisov'un yakınlaşmasında rahatsız olur, çünkü Türkiye daha güçlü olduğu için Bulgaristan'ın taviz vermesinden rahatsız olurlar.
Ahmet Doğan bir Türkse niye Bulgaristan'ın taviz vermesinden rahatsız oluyor ki. Boyko Borisov, Recep Tayyip Erdoğan'la görüşmeseydi BNT'deki 10 dakikalık Türkçe haberler kapatılacaktı.

Erdoğan'la Boyko'nun güzel ilişkileri sayesinde Yambol'daki uyduruk ermeni soykırımı kararı iptal edildi. Ahmet Doğan, bunlardan rahatsız mı oluyor?

4. yorum:
Türkiye'nin yarısı Erdoğan'a oy verirken yarısı da nefret eder Erdoğan'dan. Erdoğan'ın yüz kızartıcı uygulamaları olmuştur. Örneğin kürt açılımı gibi kürtçü uygulamaları, Cumhuriyet bayramlarını yasaklamaları, okullardan Atatürk'ün andını kaldırmak gibi hainliğe varacak uygulamaları boldur. Fakat Bulgaristan'da Kırcaali gibi Türklerin yoğun yaşadığı şehirleri ziyaret ederek Türklere destek çıkarak Türk ırkına hizmet eder. BNT'deki 10 dakikalık Türkçe haberlerin kalması, Erdoğan'ın Başbakan Boyko Borisov'la yaptığı görüşmeye borçludur.
Erdoğan ile Boyko Borisov iyi ilişkiler içinde olmasaydı, Bulgaristan Türkleri daha büyük siyasî baskılara maruz kalacaktı. Bunları görmeyen ya akıl hastasıdır ya da Türk düşmanı.

KAYNAK: http://ajansbg.blogspot.com/2013/01/ahmet-dogan-borisov-ile-erdogann-iyi.html