Türkçü Turancı Otağ
GENEL KONULAR OTAĞI => GÜNCEL => Konuyu başlatan: BASKURT - 22 Temmuz 2007
-
ARAP KÜRT PARTİSİ TEK BAŞINA İKTİDARLIĞA YÜRÜYOR, YÜCE TÜRK MİLLETİNİN BAŞI SAĞOLSUN.!!
-
Gün olur ki mertliğin uğrar kahpe bir hınca;
Namert bir el arkandan seni vurur kadınca;
Bir gün sabrın tükenir... Silahını kapınca
Haykırarak çıkarsın yurdunun dağlarına...
Söylenmesi gerekeni Atsız Atam söylemiş .
Başkaca bir sözüm yok.
TTK.
-
İçimden bir his erken seçim olacak diyor.Bence 2-3 yol içinde yeniden seçim olur.
Çıkan sonuç gerçekten içler acısı.
-
Korkutuğumuz başımıza geldi,halkımız çok bilinç siz.
-
Çoğu bizden değil zaten !!!
-
cümleten gecmis olsun.
Her toplum kendi hakettiği biçimde yönetilir
-
BaşBuğ Bozkurt Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ve Uluğ Bilge Atsız Atamızın izinde hainler ile yılmadan sonuna kadar savaşacağız!
BÜYÜK TÜRK IRKI SAĞOLSUN!
İtin sahibi varsa,Kurt'un Tanrısı var!
-
İğdirhan anda gereken iletiyi iletmiş,o yemin törenini izlemek bile istemiyorum.
-
AKP`ye oy veren adam, camiye gittiğinden dolayı AKP`ye oy verdiğini söylüyorsa bu halkın büyük ölçüde bir eğitm sorunu var demektir.AKP`ye oy verenlerin yarısı cahil yarısı vatan haini diye düşünüyorum.
-
büyük geçmiş olsun hepimize, bu ülkede Türk kalmamış, Türklük bilinci yitip gitmiş, Atatürk'ün kemikleri sızlıyordur... Atam sandığın kadar zeki değilmişiz senden silah arkadaşlarından bu ülke için şehit olanlardan özür diliyoruz...
-
Topraklarımızı satan,Askerlerimize Kurşun sıkan Teröristleri destekleyen,Çiftçiye küfür eden,Fakiri daha fakir Zengini daha zengi yapan,
Bütün akrabalarını,Bütün milletvekillerini zengin eden,Kürtler ile koalisyon yapan Bir insan nasıl olurda,Biz Türklerin yaŞadığı Toprakların Başbakanı olur.!
-
Bu millet buna layikmis demekki!Tanri´nin parmagi yokki gözümüzü cikartsin.O kadar cirpindigimiz bosuna gitti ve yalanla dolan iktidar oldu.
-
Bize bizden başkasından hayır yok.
Herkes elini taşın altına koysun;İlterişe katılsın ve bir yada iki sonraki seçim için iktidar yolunda yürüyelim..
Tek çözüm için İlterişte buluşsun herkes!
-
Yeni Üye Oldum ve Bu Yazıyı Paylaşmak İstiyorum:
Atatürk diyor ki:
"Bizi yanlış yola sevk eden habisler (kötü, alçak ve soysuzlar) bilirsiniz ki, çoğu zaman din perdesine bürünmüşler, saf ve temiz halkımızı hep şeriat sözleriyle aldatmışlardır. Binbir türlü siyasi ve kişisel amaç ve çıkar sağlamak için dinimizi vasıta olarak kullanmışlardır."
"Milli benliğini bilmeyen milletler, başka milletlere yem olurlar. (1923)"
İşte Yüce Atamızın,Yıllar Önce Söylediği;Sanki Geleceği Görür Gibi Sarf Ettiği Bu Söz Gerçek
Oldu...Ne Yazık ki Ülkemiz İçin Büyük Kayıp.
Genel Seçimler Yapıldı.Büyük Çoğunluk Adalet ve Kalkınma Partisini,Bilmeden ya da Dayattırarak Türkiye Cumhuriyetine Aday Yaptı (!).
Değişen Ne Oldu Biliyor Musunuz?
Halk Mı?Hayır...
Hazine Bütçesi?Hayır...
Koyunluk Seçme?Hayır....
Peki Değişen Ne?
Değişen Türkiye,Başımızdaki Çobanın Ne Yapmak İstediği,Türkiye'yi İçten Feth Ettiğinin Garantisi...
Neyse Dostlar;Bilinir ki "İnsanları Doğru Bildiğinden Ayıramazsınız".
Son Olarakta:
Gazi, çiftliğinde dolaşıp hava alırken oldukça yaşlı bir kadına rastladı.
Atatürk attan inerek bu ihtiyar kadının yanına sokuldu.
- Merhaba nine.
Kadın Ata'nın yüzüne bakarak hafif bir sesle;
- Merhaba dedi.
- Nereden gelip nereye gidiyorsun?
Kadın şöyle bir duralayıp,
- Neden sordun ki, dedi. Buraların saabısı mısın? Yoksa bekçisi mi?
Paşa gülümsedi.
- Ne sahibiyim ne de bekçisiyim nine. Bu topraklar Türk milletinin malıdır.
Buranın bekçisi de Türk milletinin kendisidir. Şimdi nereden gelip nereye
gittiğini söyleyecek misin?
Kadın başını salladı.
- Tabii söyleyeceğim, ben Sincan'ın köylerindenim bey, otun güç bittiği,
atın geç yetişdiği, kavruk köylerinden birindeyim. Bizim muhtar bana bilet
aldı trene bindirdi, kodum Angara'ya geldim.
- Muhtar niçin Ankara'ya gönderdi seni?
- Gazi Paşamızı görmem için. Başını pek ağrıttım da... Benim iki oğlum
gavur harbinde şehit düştü. Memleketi gavurdan kurtaran kişiyi bir kez
görmeden ölmeyeyim diye hep dua ettim durdum. Rüyalarıma girdi Gazi Paşa.
Ben de gün demeyip mıhtara anlatınca, o da bana bilet alıverip saldı
Angaraya, giceleyin geldimdi. Yolu neyi de bilemediğimden işte ağşamdan
belli böyle kendimi ordan oraya vurup duruyom bey.
- Senin Gazi Paşa'dan başka bir isteğin var mı?
Kadını birden yüzü sertleşti.
- Tövbe de bey, tövbe de! Daha ne isteyebilirim ki... O bizim
Vatanımızı gurtardı. Bizi düşmanın elinden kurtardı.
Şehitlerimizin mezarlarını onlara çiğnetmedi daha ne isteyebilirim ondan?
Onun sayesinde şimdi istediğimiz gibi yaşıyoruz. Şunun bunun gavur dölünün
köpeği olmaktan onun sayesinde kurtulmadık mı? Buralara bir defa yüzünü
görmek, ona sağol paşam! demek için düştüm. Onu görmeden ölürsem gözlerim
açık gidecek. Sen efendi bir adama benziyon, bana bir yardım ediver de
Gazi Paşayı bulacağım yeri deyiver.
Atatürk'ün gözleri dolu dolu olmuştu, çok duygulandığı her halinden belliydi.
Bana dönerek,
- Görüyorsun ya Gökçen, işte bu bizim insanımızdır... Benim köylüm, benim
vefalı Türk anamdır bu.
Attan indim. Yaşlı kadının elini tuttum
- Anacığım dedim, sen gökte aradığını yerde buldun, rüyalarını süsleyen, seni
buralara kadar koşturan Gazi Paşa yani Atatürk işte karşında duruyor.
Köylü kadın bu sözleri duyunca şaşkına döndü. Elindeki değneği yere
fırlatıp, Atatürk'ün ellerine sarıldı. Görülecek bir manzaraydı bu.
İkisi de ağlıyordu. İki Türk insanı biri kurtarıcı, biri kurtarılan, ana-oğul
gibi sarmaş dolaş ağlıyorlardı. Yaşlı kadın belki on defa öptü atanın
ellerini. Ata da onun ellerini öptü. Sonra heybesinden küçük bir paket
çıkarttı. Daha doğrusu beze sarılmış bir köy peyniri. Bunu Atatürk'e
uzattı;
- Tek ineğimim sütünden kendi ellerimle yaptım Gazi Paşa, bunu sana hediye
getirdim. Seversen gene yapıp getiririm.
Paşa hemen orada bezi açıp peyniri yedi. Çok beğendiğini söyledi. Sonra birlikte köşke kadar gittik.
Oradakilere şu emri verdi;
"Bu anamızı alın burada iki gün konuk edin. ( "Ananı da al git" diyenler var artık zamanımızda )
Sonra köyüne götürün. Giderken de kendisine üç inek verin benim armağanım olsun."
-
Çok şey bitti.......
Evet yanlış okumadınız çok şey bitti.Artık devşirme ve anti laik,milli ve milliyetçi politika ve siyaset,bununla beraber millet olma anlayışı bitti.Artık sokaklarda 30000 kişinin katili için çok yaşa diye bağıranlar daha az gırtlak yoracak...TBMM çatısı altında federasyon çığlıkları atarak hergün biraz daha güçlenecekler.Akp ile birleşip anayasayı bile değiştirecekler.Kahpe kurşunlarla şehit olan yiğitlerimiz en ağır beddualarla bizleri anacak...ya bu duruma alet olan mesele dindarlık ve öbür dünya yatırmı olunca tüm bildiğini unutan zavallılar sürüsü?Yarın hesap günü nasıl çıkacaksınız şehit evlatlarınızın karşısına?Emperyalizm tehlikesini göğsünü siper edip can veren Seyit Onbaşıların,Anafartalar aslanlarının,Yahya Çavuşların karşısında başınızı nasıl dik tutacaksınız?Adını duyduğunuzda elinizin ayağınızın birbirine dolaştığı 'Allah' size sormayacakmı ortadoğuda binlerce insanı katleden,her defasında inanç dünyanızı yok etmek için savaş naraları atan,seferler düzenleyen hristiyan ve siyonist güçlerle elbirliği yapan bu insanlara neden arka çıkıp adam saydığınızı?
Siz;en mukaddes duyguların bile içini boşaltıp,siyasi ve politik malzeme yapan şeytanları idol yapan zavallılar...
Size bakınca yıllarca arkasından kötü konuştuğum Aziz Nesin'e ne kadar haksızlık yaptığımı anladım.Siz gerçekten de doğmamış bebeklerinizi emperyalistlere uşak yapmağa mahkum olmuş,zavallı aptallarsınız!
Onca şehidin kanı burnunuzdan gelsin.Siz bugünleri rahatça göresiniz diye kan akıtmış yüzbinlerce istiklal şehidinin hakkı haram olsun size!
Siz ancak bu kadarını hakediyorsunuz.Topunuzu albız alsın!
-
Oy Veren Şerefsizler Şerefinize Sahip Çıkın Bunlar Parti Değil...
Yüce Türk Milletini Parçalama Senaryosu Birliğidir...
-
Oy Veren Şerefsizler Şerefinize Sahip Çıkın Bunlar Parti Değil...
Yüce Türk Milletini Parçalama Senaryosu Birliğidir...
Dediğine katılıyorum ama şu da varki halka bir alternatif sunulmadı.
-
Oy Veren Şerefsizler Şerefinize Sahip Çıkın Bunlar Parti Değil...
Yüce Türk Milletini Parçalama Senaryosu Birliğidir...
Dediğine katılıyorum ama şu da varki halka bir alternatif sunulmadı.
Evet, öyle bir durum içerisindeydik ki yukari tükürsen biyik, assagi tükürsen sakal misali. Her ne kadar hosnut olmadigim bir sonuç çiktiysa da, her iste bir hayir vardir diye inaniyorum. Bu durum bizlerin daha derinden davamiza baglanip, elimizi tasin altina koymamiza yardim edececektir. Bir dava sadece etkin insanlarla amacina ulasir.
TTK
-
Arkadaşlar !
Bir durun bakalım.
Bu yılgınlık ,bu karamsarlık ,bu psikolojik mağlubiyet niye ?
Meselelere ,başkalarının belirlediği gündem ve perspektiften bakmayacağız ,herhalde.
Bizim Türk Devletine ve Büyük Türk Irkına bakış perspektifimize bir şey olmuş değil.
O ruh ;taptaze ve daha da keskinleşmiş olarak ,yerinde duruyor ,çok şükür.
Geçerli olan siyasi işleyişin bütün sonuçları zaten ,Türkçüleri tatmin etmeyecekti..
Seçimlerden CHP ve MHP daha başarılı çıkıp ,akp düşşeydi sanki bizim için bir şeyler yerine oturmuş mu olacaktı ?
Elbetteki olmayacaktı.
Bu sonuç bizim açımızdan ,yalnızca mücadele biçiminde bir kaç ufak rötuş yapmayı gerektirecek ,belki mücadele şartları biraz daha ağırlaşacak ,o kadar!!!
Biz zaten bu uğurda ,canımızı ve kanımızı ,ortaya koymuş insanlar değilmiyiz ?
Unutmayınız ki en tesirli silah ,gerektiğinde canını feda edebilecek neferlerdir.
Çok şükür bu ruh ve iman Türkçülerin mayasında yaradılışdan var .
Dipdiri ,taptaze ve çelikleşmiş bir iradeyle ,hemde...
Türkçü kadrolar ; "damarlarındaki asil kanın" gücüyle ,her karanlığı aydınlığa ,her zorluğu kolaylığa çevirecek seçkinler ordusudur.
Unutmayalım ki ,sancısız doğumlar olmaz.
En kutlu doğumların hemen evvelinde ,büyük sancılar vardır.
Ve gecenin en karanlık anı ,gün doğumunun hemen öncesindeki ,vakittir.
Bakın Uluğ Bilge Atsız Ata neler söylüyor :
Iztırap çek inleme... Ses çıkarmadan aşın.
Bir damlacık aksa da bir acizdir göz yaşın;
Yarı yolda ölse de en yürekten yoldaşın,
Tek başına dileğe doğru at salmalısın.
Dilerim ;demek istediklerimi ,anlatabilmişimdir..
Çözüm ;İLETRİŞ'te kenetlenmek ,büyümek ve yurt çapında örgütlenmektir.
Sonbaharda yapacağımız İLTERİŞ TÜRKÇÜLER KURULTAYI 'nda görüşmek dileğiyle....
TTK.
-
Arkadaşlar !
Bir durun bakalım.
Bu yılgınlık ,bu karamsarlık ,bu psikolojik mağlubiyet niye ?
Meselelere ,başkalarının belirlediği gündem ve perspektiften bakmayacağız ,herhalde.
Bizim Türk Devletine ve Büyük Türk Irkına bakış perspektifimize bir şey olmuş değil.
O ruh ;taptaze ve daha da keskinleşmiş olarak ,yerinde duruyor ,çok şükür.
Geçerli olan siyasi işleyişin bütün sonuçları zaten ,Türkçüleri tatmin etmeyecekti..
Seçimlerden CHP ve MHP daha başarılı çıkıp ,akp düşşeydi sanki bizim için bir şeyler yerine oturmuşmu olacaktı ?
Elbetteki olmayacaktı.
Bu sonuç bizim açımızdan ,yalnızca mücadele biçiminde bir kaç ufak rotuş yapmayı gerektirecek ,belki mücadele şartları biraz daha ağırlaşacak ,o kadar!!!
Biz zaten bu uğurda ,canımızı ve kanımızı ,ortaya koymuş insanlar değilmiyiz ?
Unutmayınız ki en tesirli silah ,gerektiğinde canını feda edebilecek neferlerdir.
Çok şükür bu ruh ve iman Türkçülerin mayasında yaradılışdan var .
Dipdiri ,taptaze ve çelikleşmiş bir iradeyle ,hemde...
Türkçü kadrolar ; "damarlarındaki asil kanın" gücüyle ,her karanlığı aydınlığa ,her zorluğu kolaylığa çevirecek seçkinler ordusudur.
Unutmayalım ki ,sancısız doğumlar olmaz.
En kutlu doğumların hemen evvelinde ,büyük sancılar vardır.
Ve gecenin en karanlık anı ,gün doğumunun hemen öncesindeki ,vakittir.
Bakın Uluğ Bilge Atsız Ata neler söylüyor :
Iztırap çek inleme... Ses çıkarmadan aşın.
Bir damlacık aksa da bir acizdir göz yaşın;
Yarı yolda ölse de en yürekten yoldaşın,
Tek başına dileğe doğru at salmalısın.
Dilerim ;demek istediklerimi ,anlatabilmişimdir..
Çözüm ;İLETRİŞ'te kenetlenmek ,büyümek ve yurt çapında örgütlenmektir.
Sonbaharda yapacağımız İLTERİŞ TÜRKÇÜLER KURULTAYI 'nda görüşmek dileğiyle....
TTK.
Gerçekten çok güzel anlattınız durumumuzu.Kendi adıma teşekkür ederim
-
Stalin’in Tavuğu – YORUMSUZ !!!
Stalin en sadist cinayetlerini planladığı çalışma odasına yakın dostlarını toplamış sohbet ediyordu.
Votka şişelerinin biri gidip, diğeri geliyordu. Kafalar iyice dumanlanmıştı.
Stalin kan çanağına dönmüş gözlerini etrafında dalkavukluk yarısına girmiş adamlarına çevirerek sordu:
- Saçını ihtilalde, halk içinde, devlet yönetiminde, bürokraside ağartmış dostlarım...
Söyleyin bakalım halkın yönetime bas eğmesi, kayıtsız şartsız itaat etmesi için yöneticiler ne yapmalı, nasıl davranmalıdır?
Her dumanlı kafadan bir ses çifti..Kimisi adaletten, haktan söz etti..
Kimisi demokrasiden....
Kimisi sürgünden, sehpadan, hapisten...
Kitlesel cinayetlerin deha çapındaki katili Stalin, beğenmedi adamlarının izahatlarını...
Bir kadeh daha votka çekerek söyle dedi:
- Yönetimi eline geçiren hükümdarın Tanrıdan pek farkı yoktur! Halkın karsınızda baş eğip durması için ne yapmanız gerektiğini durun da şu beyinsiz kafalarınıza çivi gibi çakayım...
Hemen hizmetçileri çağırıp emretti.
- Çabuk bana bir tavuk getirin...
Aceleyle bir tavuk kapıp getirdi adamları...
Stalin, kafaları iyice dumanlanmış adamlarının gözleri önünde başladı canlı canlı tüylerini yolmaya tavuğun,...
Bütün tüyleri yolunup cascavlak kalan tavuğu odanın ortasına salıverdi, lider...
- Simdi izleyin bakalım nereye gidecek bu şaşkın tavuk...
Zavallı tavuk bu azaptan kaçıp kurtulayım diye aralık kapıdan dışarı canini atayım diyor, soğuktan tir tir titriyor...Masaların altına giriyor, köseli masa ayakları canini yakıyor...Duvar diplerine koşuyor teleksiz, tüysüz kanatları yara bere içinde kalıyor...Şömineye yaklaşıyor tüysüz derisi kavruluyor...
Çaresiz, tüylerini yolan Stalin'in bacakları arasına saklanıp, sığınıyor...
O zaman Stalin, cebinden bir avuç yem çıkarıp önüne tane tane atıveriyor yolunmuş tavuğun...Yemlenen tavuk, Stalin nereye yönelse pesinden koşuveriyor..
Ağızları bir karış açık kalan dostlarına bakıp, pos bıyıklarının atından gülerek söyle diyor Stalin:
- Gördünüz mü, Halk dediğiniz topluluk bu tavuk gibidir.Tüylerini yolup al ve serbest bırak... O zaman yönetmek kolay olur...
Stalin'in sofra dostları hayretler içinde kalıp " Vay anasını birader...Adamdaki akıla bak..." diye başlarını salladılar...
Bu gerçekten olmuş mu, yoksa uydurulmuş bir öykü mü bilmem. Ancak "Stalin'in Tavuğu" diye bir tabir var...
Bu tabire uyan nice halk, nice yönetici görmedik mi biz de su kısacık hayatımızda...
Hele de, tüylerimiz yolundukça AB, ABD ve Sosyalist liderlerin ve din bağnazlarının, bölücülerin bacakları arasına girip, ara sıra önümüze serpiştirdikleri yemlerin pesinden koşanları gördükçe...
Aklıma hep bu hikaye geliyor!!!
TTK.
-
Bu iletim ;Satlin'in Tavuğu öyküsüne ,güncel durum karşısında ,bir açıklama olsun.
Hepimizin hatırlayacağı gibi Uzan Grubuna devlet el kayduğunda ,banka mağdurları ,önceleri banka şubeleri önünde toplanıp haklarını arıyordu.
Daha sonra bu mağdurlar topluluğu daha derli toplu eylemler gerçekleştirip ,mitinğ vari gösteriler bile yapmaya başlamıştı.
Ve hatta dernekler kurmuşlardı ...
Kurnaz Uzan grubunun etkili propoğandalarıyla ,bu mağdurlar ordusu bir anda ,kendilerini dolandıranların Uzan grubu olduğunu unutup ,devleti suçlayarak ,alacaklarını devletten talep etmeye başlamışlardı.
Ne acıdır ki bu mağdurlar topluluğundan epeyce bir insan ,hak aramak uğrundaki mücadelelerini Uzan'ın partisinde yöneticilik yaparak aramak yolunu bile seçtiler.
Kendilerini yolan Uzanlar olmasına rağmen ,onların ayakları arasına girdiler...
İşte bu davranış biçimi de ,tipik bir Stalin Tavuğu psikolojisinden ,öteye bir şey değildi.
Aynısını ;akp de başka versiyonlarla ,yapıyor...
Velhasıl ;
Yolunacak tavuklar olduktan sonra ,her zaman bir Stalin çıkıyor...
Şimdi bir soru :
Suçlu Stalin mi ? Yoksa ;yolunan ,tavuk mu ?
TTK.
-
Stalin’in Tavuğu – YORUMSUZ !!!
Stalin en sadist cinayetlerini planladığı çalışma odasına yakın dostlarını toplamış sohbet ediyordu.
Votka şişelerinin biri gidip, diğeri geliyordu. Kafalar iyice dumanlanmıştı.
Stalin kan çanağına dönmüş gözlerini etrafında dalkavukluk yarısına girmiş adamlarına çevirerek sordu:
- Saçını ihtilalde, halk içinde, devlet yönetiminde, bürokraside ağartmış dostlarım...
Söyleyin bakalım halkın yönetime bas eğmesi, kayıtsız şartsız itaat etmesi için yöneticiler ne yapmalı, nasıl davranmalıdır?
Her dumanlı kafadan bir ses çifti..Kimisi adaletten, haktan söz etti..
Kimisi demokrasiden....
Kimisi sürgünden, sehpadan, hapisten...
Kitlesel cinayetlerin deha çapındaki katili Stalin, beğenmedi adamlarının izahatlarını...
Bir kadeh daha votka çekerek söyle dedi:
- Yönetimi eline geçiren hükümdarın Tanrıdan pek farkı yoktur! Halkın karsınızda baş eğip durması için ne yapmanız gerektiğini durun da şu beyinsiz kafalarınıza çivi gibi çakayım...
Hemen hizmetçileri çağırıp emretti.
- Çabuk bana bir tavuk getirin...
Aceleyle bir tavuk kapıp getirdi adamları...
Stalin, kafaları iyice dumanlanmış adamlarının gözleri önünde başladı canlı canlı tüylerini yolmaya tavuğun,...
Bütün tüyleri yolunup cascavlak kalan tavuğu odanın ortasına salıverdi, lider...
- Simdi izleyin bakalım nereye gidecek bu şaşkın tavuk...
Zavallı tavuk bu azaptan kaçıp kurtulayım diye aralık kapıdan dışarı canini atayım diyor, soğuktan tir tir titriyor...Masaların altına giriyor, köseli masa ayakları canini yakıyor...Duvar diplerine koşuyor teleksiz, tüysüz kanatları yara bere içinde kalıyor...Şömineye yaklaşıyor tüysüz derisi kavruluyor...
Çaresiz, tüylerini yolan Stalin'in bacakları arasına saklanıp, sığınıyor...
O zaman Stalin, cebinden bir avuç yem çıkarıp önüne tane tane atıveriyor yolunmuş tavuğun...Yemlenen tavuk, Stalin nereye yönelse pesinden koşuveriyor..
Ağızları bir karış açık kalan dostlarına bakıp, pos bıyıklarının atından gülerek söyle diyor Stalin:
- Gördünüz mü, Halk dediğiniz topluluk bu tavuk gibidir.Tüylerini yolup al ve serbest bırak... O zaman yönetmek kolay olur...
Stalin'in sofra dostları hayretler içinde kalıp " Vay anasını birader...Adamdaki akıla bak..." diye baslarını salladılar...
Bu gerçekten olmuş mu, yoksa uydurulmuş bir öykü mü bilmem. Ancak "Stalin'in Tavuğu" diye bir tabir var...
Bu tabire uyan nice halk, nice yönetici görmedik mi biz de su kısacık hayatımızda...
Hele de, tüylerimiz yolundukça AB, ABD ve Sosyalist liderlerin ve din bağnazlarının, bölücülerin bacakları arasına girip, ara sıra önümüze serpiştirdikleri yemlerin pesinden koşanları gördükçe...
Aklıma hep bu hikaye geliyor!!!
TTK.
Söyleyecek birşey bulamıyorum.Olayı bu kadar güzel anlatmanın başka yolu olmasa gerek.Ellerine sağlık
-
Sayın igdirhan ağa beğ,yazınızla kah moral kah destek çıktınız.Ve açıklık getirdiniz.
Esenler ola!
-
........
-
Ben TÜRK üm diyemiyen gürcü bir çakalın eline bıraktık kendimizi
TANRI TÜRK'Ü ASIL ŞİMDİ KORUSUN
SAYGILAR
-
Sen Kendini düzeltmezsen ,birileri seni düzeltir (!!!)
Hikaye bu ya ;
Memleketin birinde çok zalim bir yönetici varmış .
Zalimlikte sınır tanımayan bu yönetici ,halkına daha başka nasıl zulümler edeceğini düşünürken birden aklına ;milletin ölüsüne de eziyet etmek ,fikri gelmiş.
Ve fermanını bildirmiş :
“Bundan böyle her kim öle,yıkanıp kefenlene ve dahi evinin bacasından çıkartılıp öyle defnedile”
Millet şaşkın ve tedirgin .
Ölüsünün acısına mı yansın ,yoksa en sevdiğine elleriyle eziyet ettiğine mi yansın ?
Ama yapacak bir şeyde yok .
Ferman büyük yerden.
Denildiği de gibi olmuş….
…………………..
…………………………….
Günün birinde bu zalim yönetici ecel yatağında yatmakta. Yerine geçecek çocuğuna demiş ki :
“Bak bre oğul !Ben bu millete çok eziyet ettim ,birazdan öleceğim galiba.
Herkes benim arkamdan lanetler yağdıracak.
Yaptıklarımdan pişmanım ama ,artık çok geç .
Bana ;ne yap et ,rahmet okut .
Sana vasiyetim budur.”
Oğlan ,babasına ,der ki :
“Baba sen gönül huzuru içinde ölmene bak.
Ben de senin oğlunsam eğer ,sana ,rahmet okutturmazsam bana yuh olsun !!!“
Ve baba ölür ,zulüm tahtına ,oğlu oturur…
Oğul ilk fermanını bildirmek üzere halkı bir meydana toplayıp derki:
“Ey halkım ! Bildiğiniz gibi babam ölmüş ve O’nun devri kapanmıştır.
Şimdi ben yeni hükümdarınız olarak yönetim biçimimi açıklayacağım.”
Bu sözler ;bin türlü türlü vergi ve cezalardan bezgin halkta bir umut ışığı olup ,herkes içinden tatlı hayaller kurmaya başlamış
Yeni hükümdar devam eder :
“Babamın zamanında ki bütün vergiler ,kanunlar ,fermanlar olduğu gibi geçerlidir. Sadece cenaze işleriyle ilgili hususta ,ufak bir değişiklik yapıyorum ,o kadar”
Halk derin bir nefes alıp :
“Oh be cenazelerimize ellerimizle işkence yapmaktan olsun kurtulacağız .Buna da şükür”
diye içlerinden geçirirken , fermanın devamı açıklanır :
“Biliyorsunuz ki babamın zamanında cenazeler yıkanıp kefenlenip bacadan çıkartılarak defnediliyordu. Şimdi de aynen devam edecek ama ,bacadan çıkartmadan önce ,cenazelerinizin k_ _ _ na kazık çakıp öylece bacadan çıkartıp ,defnedeceksiniz…”
Millette çıt yok .
Tam bir şok !!!
Sadece içlerinden :
”Ya hu biz ne nankör adamlarmışız. Rahmetli hükümdarın kadrini ,kıymetini bilemedik ,O’na zalim deyip dururduk.
Asıl zalim bu yeni hükümdarmış meğer.
Merhum padişahımıza Allah gani gani rahmet eylesin ,mekanı firdevs cenneti olsun”
Sözleri geçmiş….
Anlaşılacağı üzere ,oğul babasına ,rahmet okutmuş . Hem de en âlâsından…
Ve halk suçu hep başkalarında aramaya devam ederek ,kendilerini sorgulayıp ,düzeltmenin yolunu düşünmemişler bile…
Onun içindir ki ,öncekiler hep rahmetle anılıyor…
..................................
............................................
Gelelim günümüze .
Bu Türk Milletinin kaderi değildir.
Türk Milleti ;Tanrı’nın kendilerine büyük bir lütuf olarak verdiği Atatürk’üne gereğince sahip çıkıp ,yolundan izinden gitmediği için ,sürekli birilerine rahmet ,birilerine lanetler okumaya devam etmektedir.
Ve durum sadece ve sadece bundan ibarettir.
Ötesi laf kalabalığından başka bir şey değildir…
Şimdi görevlerinin bilincinde olan Türk çocuklarına ,düne göre ,daha büyük görev ve sorumluluklar düşmektedir.
Bu görev ve sorumlulukların üstesinden geleceğimize dair inancım tamdır.
Onun için her iletinin içerisinde İLTERİŞ ,İLTERİŞ deyip durmaktayız…
TTK.
-
Çözüm ;İLTERİŞ'te kenetlenmek ,büyümek ve yurt çapında örgütlenmektir.
Sonbaharda yapacağımız İLTERİŞ TÜRKÇÜLER KURULTAYI 'nda görüşmek dileğiyle....
TTK.
Her paragrafın içinde aynı kelimeleri tekrarlıyoruz..
Çözüm İlterişte toplanmaktır..
-
Seçim sonuçları bizleri ziyadesiyle üzdü. O yüzden fazla kelam etmeye gerek yok.
Her Millet; kendini layık gördüğü şekilde, layık gördüğü kişilerle yönetilir. Ancak bu ilelebed böyle sürecek diye de bir kaide yoktur. Bunu değiştirecek olan da şu, bu ya da başkası değil, Bizleriz.
Bizlerin yapması gereken ise; bu sonuca fazla aldırmadan çalışmalarımıza devam etmek, Iğdırhan Ağabeyimizin ve Kök-Börü Andamında belirttiği gibi:
Çözüm ;İLTERİŞ'te kenetlenmek ,büyümek ve yurt çapında örgütlenmektir.
Sonbaharda yapacağımız İLTERİŞ TürkÇÜLER KURULTAYI 'nda görüşmek dileğiyle....
TTK.
Her paragrafın içinde aynı kelimeleri tekrarlıyoruz..
Çözüm İlterişte toplanmaktır..
hareket etmektir.
-
Çözüm ;İLTERİŞ'te kenetlenmek ,büyümek ve yurt çapında örgütlenmektir.
Sonbaharda yapacağımız İLTERİŞ TÜRKÇÜLER KURULTAYI 'nda görüşmek dileğiyle....
TTK.
Her paragrafın içinde aynı kelimeleri tekrarlıyoruz..
Çözüm İlterişte toplanmaktır..
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. Otağı bir süredir takip etmeme rağmen bir ileti eklemek bugüne nasip oldu.
Başta bütün Türkçüler olmak üzere yüce Türk milletine geçmiş olsun. Seçim sonuçlarıyla beraber ne yazık ki, Türkiye'nin ne kadar zor bir dönemece girdiğini; zihinlerin ne kadar gerilediğini, özellikle de genç kesiminin cahil ve gafil olduğunu üzülerek görüyoruz. Türkçülere bundan sonra daha da büyük ve zor görev düşmektedir.
Gerçek Türk milliyetçilerinin, Türkçülerin varlığı bizi ümitlendiriyor. Evet, bundan sonra Bozkurtların, yani Sizlerin, artık topyekun bir halde mücadele etmenizi bekliyoruz.
Tanrı yardımcınız olsun!
TTK
-
Irkdaşlarım; artık bizim özeleştiri yapmamızın zamanı gelmedi mi? Acaba ülkemizin bu durumlara gelmesinde bizim suçumuz yok mu?
-
Hala daha sinirliyim ama affınıza sığınarak şu resmi sizlere göstermek istiyorum.Ben de seçimden sonra gördüm;
http://resim11.kucukresim.com/uploads/f55113a56f.jpg
-
... (tahta) bilgisiz kağan oturmuştur, kötü kağan oturmuştur. buyruku da bilgisizmiş tabiî, kötü imiş tabiî. beyleri, milleti ahenksiz olduğu için, aldatıcı olduğu için, çin milleti hilekâr ve sahtekâr olduğu için, küçük kardeş ve büyük kardeşi birbirine düşürdüğü için, bey ve milleti karşılıklı çekiştirttiği için, Türk milleti il yaptığı ilini elden çıkarmış, kağan yaptığı kağanını kaybedi vermiş. çin milletine beylik erkek evlâdını kul kıldı, hanımlık kız evlâdını cariye kıldı. Türk beyler Türk adını bıraktı. çinli beyler çin adını tutarak, çin kağanına itaat etmiş.
yukarıda Bilge Kağan'ın ölümsüz sözleri var ve hepiniz bunu çok iyi biliyorsunuz. buradaki "bilgisiz, kötü kağan"; "buyruğu da bilgisizmiş ve kötü imiş"; "beyleri milleti ahenksiz olduğu için, aldatıcı olduğu için" ve "çin milleti hilekâr ve sahtekâr olduğu için" sözlerinin derin anlamlarını tam da şu anda daha da fazlasıyla anlamaktayız. amerika ve avrupa istedi, başımızdaki "kötü" yönetici aldattı ve milleti karşılıklı çekiştirttiği için fırsatı "yine" kullandı, sonuç ırkımız adına büyük bir hüsran oldu.
"çin milletine beylik erkek evlâdını kul kıldı, hanımlık kız evlâdını cariye kıldı. Türk beyler Türk adını bıraktı. çinli beyler çin adını tutarak, çin kağanına itaat etmiş." diyor ya büyük kağan Bilge, işte buradaki çin yerine şimdi gizli amerikan isimleri ve pasaportları almış sözde dinci yöneticiler, oğullarımızın kızlarımızın geleceğini altın tasta şimdi bu efendilerine daha da iştahla ve şımarıklıkla sunacaklar...
saygıdeğer andalar çoğunuzu yılgın gördüm. doğrusu bende ilk sonuçlar gelmeye başladığında bir süre şaşkınlık ve umutsuzluk durağına uğradım. ancak bu sonuç, Türk ırkına sevdalıların hançeresini yırtarak anlattıklarının ne kadar da haklı olduğunun belgesi, göstergesidir. ihanet artık illegal olmaktan çıkmış, legal hale gelmiştir. bu noktada bizler elbette özeleştiri de yapacağız ama öncelikle daha planlı ve daha akılcı bir yol haritası çıkartmalıyız. bir tek insan kaybetmeye, gözü yıldığı için bu ihanet seline teslim olan gencecik Türksoyluları yitirmeye lüksümüz yok. bu dincilerin nasıl planlı ve programlı bir sistemle, tek tek insan kazanarak fazilet partisi döneminden bu yana palazlandıklarını biliyoruz. bizler artık daha inançlı ve planlı olmalı, bu mücadelenin bayrağını açmalıyız. ya sinip evden işe, işten eve giden ve boğazına takılan çığlıkla yaşlanıp ölen birer sayı olacağız, ya da ismimizin, damarlarımızda taşıdığımız kanımızın karşılığını vereceğiz. karar sizin...
Türk savaşçıdır...ben pes etmiyorum değerli andalar...
-
Toplumun %50'si halinden memnun ise yapılacak birşey yok..
Artık kimsenin sokağa çıkıp şikayet edecek ağlıyacak zırlayacak yüzüde yok..
Birde köylüye çiftçiye destekten söz ediyorduk.. Bırakın yaa.. Onlara yeter 5 yılda bir 25 liralık alışveriş çeki ile 3 torba kömür.. Yada kentli işsizlere fakirlere.. Nelerine yetmiyor 3 torba kömürle 25 liralık çek..
Demekki kentlimiz çiftçimiz halinden memnun AB çiftcimizin dikdiği ürünlerine kota değil.. Ürün dikmelerini yasaklasın.. Belki daha memnun olurlar..
Demekki kentlimiz arap ve avrupalı abd'li patronların elinde çalışmaktanda memnun.. Satılmadımı her varlığımız burada çalışanlardan bahsediyorum..
Herkez memnunsa dediğim gibi yapılacak birşey yok.. 1-2 yıl sonra aşırı boçlanmadan ekonomi çevrilemez duruma düştüğünde.. Ülke satışlardan ve borçlanmadan atlatılamayacak krize girdiğinde ağlayanlara bir tekmede siz atın..
Yapacağınız tek şey kriz gününe kadar.. Mümkün olduğunca yabancı paraya ve altına yatırım yapmak olacaktır.. Kriz günü bankada YTL ile yakalanırsanız vay halinize..
Çünkü mantıklı düşünen bir insan bu iktidarın ekonomi anlayışının sonunun duvara toslamak olduğunu biliyordur..
Birde doğuda çıkan pkk partisi ve akp paylaşımından bahsetmek istiyorum..
Bana yazıklar olsun.. Ben hayvanın eşşeğin öküzün aptalın geri zekalının biriyim..
Hala yanıyorum aptallığıma.. Ben ne salakmışımki yıllarca TÜRK kürt kardeştir bizi bölen kalleştir.. Sloganı attım..
Yaşın 37 olunca uyandım.. 37 yıl kürdofillik mikrobunu bana bulaştıranların sonu cehennem olsun..
-
Arkadaşlar !
Bir durun bakalım.
Bu yılgınlık ,bu karamsarlık ,bu psikolojik mağlubiyet niye ?
Meselelere ,başkalarının belirlediği gündem ve perspektiften bakmayacağız ,herhalde.
Bizim Türk Devletine ve Büyük Türk Irkına bakış perspektifimize bir şey olmuş değil.
O ruh ;taptaze ve daha da keskinleşmiş olarak ,yerinde duruyor ,çok şükür.
Geçerli olan siyasi işleyişin bütün sonuçları zaten ,Türkçüleri tatmin etmeyecekti..
Seçimlerden CHP ve MHP daha başarılı çıkıp ,akp düşşeydi sanki bizim için bir şeyler yerine oturmuş mu olacaktı ?
Elbetteki olmayacaktı.
Bu sonuç bizim açımızdan ,yalnızca mücadele biçiminde bir kaç ufak rötuş yapmayı gerektirecek ,belki mücadele şartları biraz daha ağırlaşacak ,o kadar!!!
Biz zaten bu uğurda ,canımızı ve kanımızı ,ortaya koymuş insanlar değilmiyiz ?
Unutmayınız ki en tesirli silah ,gerektiğinde canını feda edebilecek neferlerdir.
Çok şükür bu ruh ve iman Türkçülerin mayasında yaradılışdan var .
Dipdiri ,taptaze ve çelikleşmiş bir iradeyle ,hemde...
Türkçü kadrolar ; "damarlarındaki asil kanın" gücüyle ,her karanlığı aydınlığa ,her zorluğu kolaylığa çevirecek seçkinler ordusudur.
Unutmayalım ki ,sancısız doğumlar olmaz.
En kutlu doğumların hemen evvelinde ,büyük sancılar vardır.
Ve gecenin en karanlık anı ,gün doğumunun hemen öncesindeki ,vakittir.
Bakın Uluğ Bilge Atsız Ata neler söylüyor :
Iztırap çek inleme... Ses çıkarmadan aşın.
Bir damlacık aksa da bir acizdir göz yaşın;
Yarı yolda ölse de en yürekten yoldaşın,
Tek başına dileğe doğru at salmalısın.
Dilerim ;demek istediklerimi ,anlatabilmişimdir..
Çözüm ;İLETRİŞ'te kenetlenmek ,büyümek ve yurt çapında örgütlenmektir.
Sonbaharda yapacağımız İLTERİŞ TÜRKÇÜLER KURULTAYI 'nda görüşmek dileğiyle....
TTK.
İlteriş olarak düşündüklerimizi igdirhan ağabey-ne bir eksik ne bir fazla- tam olarak açıklamış..
-
Evet kısa ve net İgdirhan ağa beğ,açıklamıştır.
-
Milletimiz olanları gördüğü halde hâlâ "akp"'ye oy veriyorsa, bunun suçunu biraz da kendimizde aramamız gerek. Kürtlere verilen haklar aldı başını gidiyor. v.sss Zaten hep bildiklerimiz. Demek ki oy veren zihniyet bir şekilde bunlardan prim sağlıyor. Hakettiği şekilde yönetilmesine izin veriyor.
İlteriş işte bunun için önemli. Belki hemen değil ama, en azından yakın zamanda çok şey değişecektir.
-
IRKDAŞLAR BU HERİF KADAR KAYPAK GÖRMEDİM,BU HERİF TEK MİLLET TEK DEVLET DİYOR,ARDINDAN DTP İLE BİRLİKTE OLMAYA ÇALIŞIYOR,DOĞUDA MİTİNGLERDE 36 ETNİK GRUPTAN BAHS EDİYOR,ŞEHİRDEKİ ÜLKÜCÜLERİ DAĞDAKİ TERÖRİSTLERLE BİR TUTUYOR,BUNA RAĞMEN BU HERİF BAŞTA ALLAH MİLLETİN YARDIMCISI OLSUN,UYDUK TAYYİP İMAMA
-
Evet, vatanımız ve yüce Türk Milleti için kötü bir sonuc. akp denilen partiye oy verenin zihniyetini anlamak çok zor!
Fakat pes etmek yok! Gün gelecek Vatanımızı satmaya kalkan soysuzlara hesap sorulacaktir, bundan kesin eminim!
Esenlikler
-
merhaba kandaşlarım,
22 temmuz seçimlerinin şokunu bir türlü üstümden atamadım.
HERKES YALANCIYMIŞ
demekki bizim gibi düşünenler çok azınlıkmış,
demekki
şehitlerimizin akan kanları analarımızın acıları, eşlerinin çocuklarının babasız kalması önemli değilmiş,
demekki vatanınımızın fabrikları,, toprağı önemli değilmiş,
demekki köylü zenginmiş,
demekki gençler işsiz değilmiş,
demekki işadamının esnafın durumu iyiymiş,
demekki bir kaç çapulcunun sözleri önemli değilmiş,
demekki kürdistanın kurulması önemli değilmiş,
demekki ülkenin pazarlanması satılması önemli değilmiş,
demekki 2 kişiden birinin durumu iyiymiş,
biz bu şekilde yönetilmeye layıkmışız