Türkçü Turancı Otağ
GENEL KONULAR OTAĞI => GÜNCEL => Konuyu başlatan: AlpTürk Bozkurt - 11 Haziran 2008
-
Türk kızı, İslam dersin, iman dersin, din dersin
Şeriat gelse eğer ne olur düşündün mü?
Sonunu düşünmeden şer’i düzen istersin
Şeriat gelse eğer ne olur düşündün mü?
Bilseniz başınıza daha neler gelecek
Ben Türk’üm diyen her kız bunları belleyecek
Doğru nedir yanlış ne, her bir şeyi bilecek
Şeriat gelse eğer ne olur düşündün mü?
Düşünmedin elbette biliyorum ki körsün
Bıraktın, baban, kocan, başına çorap örsün
Aklı olan düşünsün bütün gerçeği görsün
Şeriat gelse eğer ne olur düşündün mü?
Türbanı sana takan, yarın ahkam kesecek
Allah’ın emri deyip, gürleyecek esecek
Seni var ya saçından yerlerde sürüyecek
Şeriat gelse eğer ne olur düşündün mü?
Çünkü şer-i sistemde kadın dövmek mübahtır
Hak edeni dövmemek, haşa büyük günahtır
Ne diyeyim size de tüm bunlar müstehaktır
Şeriat gelse eğer ne olur düşündün mü?
Ellerin, ayakların, yüzün haram olacak
Saçların, kulakların, gözün haram olacak
Konuşmak istesen de sözün haram olacak
Şeriat gelse eğer ne olur düşündün mü?
Belki bir gün gelirde bir erkeği seversin
O da seni severse muradına erersin
Başlığın ödenmeden biraz zor evlenirsin
Şeriat gelse eğer ne olur düşündün mü?
İki çocuğun olsa, biri kız biri erkek
Mirasından erkeğe iki kat vermen gerek
Tabi bu ,babandan da yarım hak almak demek
Şeriat gelse eğer ne olur düşündün mü?
Kocan senin üstüne üç kuma getirecek
Kanunlar da elbette adama hak verecek
Adam da sizi her gün sırasıyla görecek
Şeriat gelse eğer ne olur düşündün mü?
İki kadın şahitse, bir erkek sayılacak
İki söylenen gerçek, bir gerçek sayılacak
Tabi karşı tarafta bu işe bayılacak
Şeriat gelse eğer ne olur düşündün mü?
Mahkemede yarımsın, hak hukuk da yarımsın
Küçüksen de yarımsın, büyüksen de yarımsın
Oysa sen Türk kadını, bütün yoğum varımsın
Şeriat gelse eğer ne olur düşündün mü?
Şimdi türbanı bile modaya uydurdunuz
Çeşit, çeşit, rengarenk, başlara giydirdiniz
Her ortamda türbanı, gündeme koydurdunuz
Şeriat gelse eğer ne olur düşündün mü?
O rengarenk türbanlar siyaha bürünecek
Tüm kadınlar meydan da çarşafla görünecek
Sakallılar tespihle, şöyle bir gerinecek
Şeriat gelse eğer ne olur düşündün mü?
Seçme hakkın bile yok, seçilmek şöyle dursun
Kadının temel hakkı, her yıl çocuk doğursun
Çalışmaktan size ne, kadın evde otursun
Şeriat gelse eğer ne olur düşündün mü?
Sen yüce Türk katunu, başımızın tacısın
Sevgilisin sen bize, anasın sen bacısın
Bütün bu şeraitin inan tek ilacısın
Şeriat gelse eğer ne olur düşündün mü?
Esenlikler soydaşlarım
-
Kandaşım , kalemine yüreğine sağlık.Çok başarılı bir şiir.
-
Daha iyisi olmazdi, kalemine beynine saglik degerli kandasim.T.T.K.
-
Irkdaşımı kutluyorum...
TTK---Türkiye Cumhuriyeti EBEDIYEN Atatürk'çü hukuk yapısını koruyacaktır.Temennimiz asil Türk halkı ve Türk Silahlı Kuvvetlerimizdir.
-
Teşekkürler anda, kaleminin ürettiği yazıtların devamı dileğiyle.
-
Bunların inancını da, şeriatını da...
Tövbe tövbeee...
Tanrı sonumuzu hayır etsin.
-
Ben bazen Çok kızıyorum,Türk kızlarımızın Türk'le değilde Arap ve Kürtlerle evlenmelerine v.b..
Bütün Genç Türk kızlarımızın bilinçlendirilmesi lazım..
EY TÜRK KIZI IRKINI SEV!
-
"Ey Türk kadını ve erkeği! Türklük için bir çocuk daha yap. Çünkü sen azalıyorsun, hainler, kapkaççılar, uyuşturucu satıcıları çoğalıyor. Biz Arap ve Batı kültürü arasında sıkışan Türk insanına kendisini sevmeyi öğretecek tek yolun ta kendisiyiz. Biz Kürt ve Çingene çetelerine ve yobazlara hak ettiği cevabı verecek Türk Irkçılarıyız!" ATSIZ
TÜRK IRKI SAĞOLSUN!! esenlikler....
-
Soyadaşlarım,
Beğenileriniz için hepinize teşekkür ederim,
Esenlikler
TTK
-
Şiirin altında isim olmadığı için şiirin size ait olduğuna kanaat getirdim.Mükemmel bir şiir.Bütün gerçekler olanca açıklığıyla yazılmış.Tebrikler.
-
Tamamen doğru tespitlere sahip bir şiir yazmışsınız kutlarım. Sanatsal açıdan da oldukça başarılı. Bu bana ve diğer tüm Türk kızlarına bir öğüt niteliğinde olmuş, arkadaşlarımla da paylaşacağım bu şiirinizi, elinize sağlık. :idea:
-
Herkese esenlikler diliyorum,
önce kendimi tanıtmak istiyorum: Kendim ilahiyat mezunuyum ve hala bu alanda da devam ediyorum. Aynı zamanda Türk Irkçısı olmamakla birlikte Türk olduğum için her zaman onur ve gurur duydum ve ebediyete kadar da duyacağım.
Aslında Irkçılık hariç hemen hemen her konuda aynı fikirdeyiz.
Ama, artık böyle konuları gördükçe dayanamıyorum. Hani insan bilmediği şeyin düşmanı olurmuş ya, bu da aynen öyle. Daha şeriatın ne olduğunu bilmiyorsunuz, ama şeriat hakkında ahkam kesip duruyorsunuz.
Birisi de "bunların inancına da" demiş. O kişiyi de kınıyorum, Tanrım ıslah etsin. Yüce Türk Milleti'nin %90 belki daha da fazla İslam'a gönül vermiş, hatta hemen hemen bütün Türk Boyları ardı ardına İslam'a geçmiş, ama ne yazık ki burda
Türklerin Ata Dini haline gelmiş olan İslam'a sürekli bir saldırı var. Tabii İslam'ın ne olduğunu bilmeyince ona düşmanlık duymak, kin beslemek daha kolay. Bulmuşsunuz kendinize göre bir günah keçisi, yüklenin, öyle değil mi?
Aranızda ortak düşmanı belirlemişsiniz zaten. Hedef Türkleri birleştirmek, Türklüğe vurgu yapmak yerine, din düşmanlığı moda olmuş.
Gelelim şeriat meselesine: O şiirde geçen konulardan bazıları nerdeyse birebir Kur'ân'da geçmekte. Ayrıca birçok yazdığınız şey gerçekle yakından uzaktan alakası yok.
Kaldı ki bu şiir resmen böylelikle Kur'an'a hakarettir ki, tebrik ediyorum sizleri, Türkleri birbirine düşürmekte çok başarılı olursunuz.
Yine kaldı ki, acaba şeriat evrensel midir? Yoksa bir milletin örf ve adetine göre şekillenmesi gereken, sürekli yenilenmesi gereken bir yol mudur?
Türklerin neden Şafii, Maliki, Hanbeli değil de Hanefiliği seçmeleri de tesadüf değildir. İlgilenenlere duyurum: Ebu Hanife'nin şeriat, Islam Hukuk anlayışına bir göz atın anlayacaksınız.
Ama tabi düşmanlık duymak daha kolay, o yüzden siz düşmanlık duymaya devam edin...
-
Oncelikle siir mukemmel yazilmis, uzun sure evvel okumustum ama "Yalniz" takma adli kisi bu basliga yazinca tekrar okumama vesile oldu bu guzel siiri.
Yalniz takma adli kardes, ben ilahiyatci degilim, sen ilahiyat mezunuymussun.
Fakat ben islam dinini epey bilirim, cunku ailem samimi muslumandir, evet ehli sunnet vel cemaat hanefidirler.
Ben ulkucu kokenliyim, Turk-islam ekolunu de iyi bilirim.
Simdi islam diyince gunumuzde, benim sorasim geliyor hangi islam diye?
Yok demeyesin ki nasil yani, hangi islam. Islam birdir demeyesin.
Edip Yuksel'in, Yasar Nuri'nin islami mi, hani hadisi sunneti kaldirip atan.
Yoksa yurdumda degisik tekkelerle varolup, belli bir sermayeyi yurt-ici ve yurtdisinca elinde donderip, dunyanin buyuk guclerinin
belli projelerine hizmet eden islam mi? Yoksa batini ekolleri mi, sia mi? hangi islam?
Halidi Bagdadi gibi kurtceyi resmi dil yapan halidiyye, kurdistancilik oynayan Naksibendiyye islami mi yoksa?
Sufilerin islami mi yoksa islam? Vahdet'i vucut mu? Bayazit Bistam'i mi, Allah'ta yok olma ekolu mu?
Borkluce Mustafa mi yoksa, benim neyim varsa senindir, senin neyin varsa da benimdir, sadece avratlarimiz haric diyen ekol mu?
Turkluge kin guden cemaatler mi islam yoksa?
Cuneyt Bagdadi'nin dedigi gibi mi yoksa;
"ihlas Allah ile kul arasinda bir sır, melekler bilmez ki neyi yazsin....
iman Allah'la kul arasinda bir sur, seytan onu bilmezki neyi bozsun..."
Islam Allah'in varligina birligine inanmaksa bende islamim.
Hayatim boyunca yaraticinin varligindan ve birliginden hic suphe etmedim.
Varolmus Turk devletleri arasinda, kendinden onceki ve kendi donemindeki Turk devletlerinin eksiklerini asgariye indirme gayretini gordugum,
bircok yonden mukemmeliyeti hedefledigini sezdigim Osmanli devletini bile islam yikmistir dersem, cok mu ilginc bir tez olur sence?
Ahilikle, sufi bazi ekollerle yola cikis, sonra halvetiyye ile yukselmenin dorugu, ve nihayetinde benim tabirimle kahpe Naksibendiyye oyunlari ile yikilis...
Irkcilik Allah'in varligi ve birligi kadar haktir, hatta Allah'in emridir desek daha dogru olur.
Oku Bakara suresi 47. ve 122. ayeti, Casiye Suresi 16. ayeti, Duhan Suresi 32. ayeti ve irkcilik gor ;)
Ha sen sey diyeceksindir, peygamberin veda hutbesinde "kavmiyetcilik guden bizden degildir" sozu diyeceksin.
Kavmiyetcilik = milliyetcilik veya irkcilik degil.
Kavmiyetcilik = akrabacilik, hemsericilik, ki zaten biz bunlari mikro milliyetcilik olarak ifade edip, zararli buldugumuzu herdaim ifade ederiz.
Turk Milliyetciligi mikro milliyetcilikten 3 fayda gorduyse, 300 zarar gormustur, bunu Turkculerden daha iyi kim bilebilir!
Turk Milliyetcisi isen eger, samimi isen eger, Turk Milliyetciliginin islamla ters duser bir yonu olmadigini savunmani, bu yonuyle tanitmani beklerdim.
Daha dogrusu belki de hepimiz beklerdik, ki iyi niyet intibasi olusaydi senin hakkinda.
Ben bir Turkle konusurken, ben inanc olarak musluman degilim derse, onun inancinin ne oldugunu eger gizli degilse ogrenmek isterim.
Onyargili olmam, olamam, olamayiz. Fakat aklimin bir ucunda bu iste bir is olabilecegi ihtimalini de bulundururum.
Eger zaten ben Tengriciyim, samanistim, Goktanri'ciyim derse, bilirim ki aileden buyuk ihtimalle muslumandir ve sonradan Tengrici olmustur.
Baska bir semavi din soylerse, nereli olduguna gore hemen kafamda bir sekil belirir, o anlatmadan mevzuyu anlarim cogu zaman.
Sonuc olarak bugunku yansimalari ve yasatilmalari ile, gerek ehli sunnet ekolleri (tum cemaatler ve tarikatlar ve mezhepleriyle) gerekse sia, batiniyye, harici, sufi artik her ne adla adlandiriyorsan bu ekollerin tamami malesef "Turk Milliyetciligi"ni eger kullanmak maksadi gutmuyorsa, muhakkak bir yerlerde "Turk Milliyetciligi"ne dusmanlik guduyordur. Bu benim vardigim sonuc.
Epey icimi doktum ben firsattan istifade.
Esenlikler.
-
4_hilal adlı kardeşim,
bu Milletin İslam anlayışı ile sorunu var, İslam ile değil dersen eyvallah derim. O senin saydıkların çeşitli İslam anlayışları, daha doğrusu kişilerin İslamı anlayış biçimleri.
Ayrıca yine o senin saydıkların halk bazında olan İslam anlayışları ki zaten onlara ben de karşıyım.
Gelelim tekrar şiire: eğer sen direk olarak şeriate hakaret edersen bunu aynı zamanda bütün gelmiş geçmiş Türk Müslümanlara hakaret olarak sayarım ki öyle zaten.
Bu şekilde şeriat "anlayışına" karşıyım dersen yine eyvallah derim, anlarım, ki ilahiyatçıların büyük bir bölümü veya azımsanmayacak kadar bir bölümü bu şekilde bir şeriat anlayışına karşı zaten.
Ama siz o şiirde bahsedilen şeriatı bağlamından koparıp hakarete varacak şekilde eleştirirseniz bu zaten sizin Islam hakkında bilgisizliğini ortaya koymuş olur.
Yanlış anlamayın sakın, bunu genel olarak söylüyorum, gözlemlerime dayalı olarak: Ne yazık ki bir çok Türkçü kardeşim İslam dinini bildiğini sanıp olayları her türlü bağlamından koparıp eleştirmektedir, hatta hakaret etmektedir. O sizin ırkçılık ile ilgili verdiğiniz ayetin ırkçılık ile yakından uzaktan alakası yok. Ayetleri bağlamından koparmadan okursanız anlarsınız. Bu konuya fazla değinmek istemiyorum.
Yine bir çok Türkçü kardeşim İslam dinini aslında halk bazında bilmektedir, ama bunun bir de bilimsel/akademik yönü var ki, eğer bu açıdan bakıp bu doğrultuda İslam'a yaklaşırsanız zevk alırsınız.
Evet ben Türk Milliyetçisiyim, ve bununla gurur ve onur duyuyorum, ama dediğim gibi ırkçı değilim. "Türk Milliyetçiliğinin İslam'la ters düşer yanı olmadığını savunmanı beklerdim" derken tam olarak neyi kast ediyorsunuz? Dediğim gibi sorun İslam değil, İslamı anlayış şeklimiz. Elbette İslamiyetin Türk Milliyetçiliği ters düşer bir yönü yok. Yani bu konuda ne dememi beklyorsunuz tam anlayamadım.
-
Ben siirde ozellikle bakara suresinden kadin haklari ile ilgili olan elestirilerden baska, Kuran'a senin deyiminle hakaret sayilabilecek, rencide, elestiri, kritize sayilabilecek birsey
goremedim. Osman Ocal abinin kulaklari cinlasin, 14'lu hece sistemini de guzel kullanmis derdi galiba bu siir icin. Yani her kim yazmis ise, gercekten cagdas Turk edebiyatinin stiline riayet etmis. Kafiyeler uyaklar yer yer cok guzel, yer yer az guzel ama mana ve icerik olarak gayet basarili.
Hersey bir yana, seriat gelince siirde yazanlar olmayacak mi? Dogru soylememis mi yani?
Evet ben Türk Milliyetçisiyim, ve bununla gurur ve onur duyuyorum, ama dediğim gibi ırkçı değilim. "Türk Milliyetçiliğinin İslam'la ters düşer yanı olmadığını savunmanı beklerdim" derken tam olarak neyi kast ediyorsunuz? Dediğim gibi sorun İslam değil, İslamı anlayış şeklimiz. Elbette İslamiyetin Türk Milliyetçiliği ters düşer bir yönü yok. Yani bu konuda ne dememi beklyorsunuz tam anlayamadım.
Milliyetciyim ama irkci degilim demek, ya milliyetciligi bilmemek, ya irkciligi bilmemek, ya da her ikisini de bilmemek derim bende. Bunu laf kalabaligi, kelime oyunu yapmak icin degil, aynen senin sorun islam degil, islam dinini anlyis seklimiz dedigin gibi, bende sorun Turk Milliyetciligi degil, sorun Turk Irkciligi degil, sorun bunu algilayis seklimiz derim. Bir seye aidiyet hissi, o kendini ait hissettigin seyin "ozel" oldugu manasini vermektir, o aidiyet duydugun seyin ozel olduguna inanmaktir.
Turk Milliyetcisi olmak, Turklerin digger milletlerden ozel olduguna inanmayi gerektirir, bu zaten bizim "Turk Irkciligi" ile vurguladigimiz ana temeldir.
Turk soyundan olmak, baska soylara mensup olmaktan ozeldir. Irkcilik kurtleri sabun yapmak degildir, zira sabun gunluk yasamimizda herdaim el altindadir.
Ben kurtlerin el altimizda olmasini sahsen istemem, sabun sekliyle dahi istemem. :D
Irkcilik kelimesini yanlis anladigini dusunuyorum, irkcilik soyu baz alma manasinda milliyetciliktir.
Turk Milliyetciligi kulturden, orflerden, ananelerden yani harstan vazgecmez, lakin etnik kokeni ana kriter olarak one alir.
-Soy olarak Turk olup, Turk kulturune baglilik gosteren herkes bizdendir Turk Irkciligina gore.
-Soy olarak Turk olmayan, kultur olarak Turklesmis olanda bence bizdendir, onu gebertelim hissi uyanmaz ama yine de soyu bozuktur, bu hafizamizdan cikmaz.
-Soy olarak Turk olup, Turk gibi davranmayan, Turk gibi yasamayan ise, soyca Turktur ama onun ruhu bozuktur, o Turklesmis olandan daha buyuk yanlistadir.
Boyle bir kisiyi kazanma umidi vardir gibi durur, soyu Turk'tur neticede ama, ben umut baglamam sahsen.
Bu orneklerle soyledigim bakis acisi, akla, mantiga uygundur ve ikinci madde eminim senin hosuna gitmistir. Araya 2 cecen, 3 cerkes, 4 gurcu, 5 kurt, 6 bosnak, 3-5 arnavut,
birkac laz ve arapusagi sokusturma kapisi acilmistir ne de olsa :)
Velhasili kelam, benim anladigim kadariyla senin bakis acinda ya Turklerin ille musluman olmasi fikri yatiyor, yahutta kultur milliyetciligi agir basan bir bakis acin var.
Yaniliyor muyum!?
Turk Irkciligi muhtevasinda kulturde cok onemli bir yere sahiptir, Atsiz ata ve bircok Turk buyugunde de bunu yer yer gorebiliriz.
Turk Irkciliginin islamla bir sorunu da yok, lakin Atsiz atamizin dedigi gibi; "Bugün Türkiye'de Türklüğe ve dolayısı ile Türk bayrağına düşman üç zümre vardır; Moskofçular, kürtçüler ve Siyasi Ümmetçiler" diyor ya hani, hah iste bu siyasi ummetciler ve onlarin her cemaati bircok ekolu control etmeleri ve Turkluge ve Turkiyeye yaptiklari asikarane ve gizli dusmanliklari en iyi sezenler de Turkculer oldugu icin, bugun Turkiye'de islam kullanilarak Turkluge gudulen bir dusmanlik oldugu icin, Turklugun eski buyuk guclu gunlerine donme arzusu yattigi icindirki, bu yuzden Turkcu cevrelerde islama ciddi tepki ve tavir alanlar vardir. Yoksa kuru kuru islam dusmanligi degildir.
Bir gercek daha var, ki eminim bu konuda hemfikirizdir, o da zaman zaman birilerinin mezhepcilik yapmak, nifak sokmak icin veyahutta siyasi bir ideolojiyi empoze etmek icin, kendisine Turkcu pozu verip aramiza sizmasidir.
Bir Turk'un Turk Birligini istemesinden daha dogal ne olabilir!
Buyuk Ermenistanci, Buyuk israilci, Buyuk Pers imparatorlugunu isteyecek hali yok.
Turkculer baska soylarinda kendi soyculugunu yapmasini dogal karsilar, bunu kabul eder. Bu yuzdendir ki, baska soydan oldugu bilincine sahip birinin Turklesmis dahi olsa,
asla tamamen bizden olmayacagini hicbirzaman unutmaz. Kan ceker, bak sen ilahiyatcisin, Allah insani nasil yarattigini anlatir, camur der, balcik der, toprak der, kum der, kan pihtisi der ama "kan" denilen maddeyi nasil yarattigini anlatmaz. Kutlu bir maddedir, Tanri'nin muhru ile muhurlenmis, yapay olarak uretilemeyen, bir insane iste o aidiyeti hissettiren maddedir bence kan. Turk kani farklidir, ozeldir bizim icin. Ermeni icinde muhakkak ermeni kani ozeldir.
Irkciliktan korkma, birilerinin dedigi gibi renk irkcisi degiliz, bilimin bahsettigi renk irki degil Turk Irki.
Turk Irki ile kastedilen sey, Turk soyundan olanlardir. Turk Budun dedigimiz, Turk Boylarinin toplamidir yani.
Hani 2 ana kol olarak ele aldigimiz, Oguzlar (Turkmenler, Yorukler) ve Kipcaklar (genel olarak cekik gozlu diye ifade ettigimiz Turk boylarinin genel ismi diyebilecegimiz gurup).
Zaman zaman bizde bu konuda fikir ayriliklarina dusuyoruz Turkculer olarak, mesela ben Mogollar diye bir soyun varligini dahi Kabul etmeyip, onlarin Turk oldugunu savunanlardanim. Tunguzlarin en az benim kadar Turk olduguna inanirim. Bir baska Turkcu bana karsi cikabilir bu konuda.
Yani senin gibi bizi bir yonden tasvip eden ama diger yandan bocalamada kalan (sende dini mevzulardan dolayi) Turkleri ben anlayabiliyorum, cunku biz Turkculugun icini ya tam dolduramadik, iyi anlatamadik, yahutta o kadar cok doldurduk ki, icine konulmamasi gereken seyleri de koyduk, hafiften sulandirdik tabiri caizse.
Yine icimi doktum biraz biraz, ne var ne yok dokuluyorum, zaten Otag biraz sessiz, iyi ki geldin biraz tartisma konusu yaratalim.
Gonul isterdi Irak'ta Turklerin basina gelen olaylara cok kizdigindan, artik kendini tutamadigindan, Turk irkcisi olmak geregini hissettiginden dolayi buraya gelmis olmandi ama
her halukarda hosgeldin diyelim.
-
Dediğim gibi sorun Islamı anlayış şeklimizde. Şiirde yazılan şekilde anlayanlar da var ne yazık ki, ama işte bu İslam'ın kendisi değil. Bir kaç hadsiz İslamı bu şekilde yaşadığı için İslam'ın da o şekilde olduğu anlamına gelmez, bunu anlatmaya çalışıyorum. Kaldı ki şiirde bir de alaycı bir uslüp varken dokunuyor insana.
Eğer milliyetçilik ile ırkçılık sizin için aynı şeyi ifade ediyorsa, doğrudur, o zaman yanlış anlamışım. Ama şimdiye kadar bir çok Türkçü Otağlarını takip ettim, herkes ırkçılık hakkında farklı farklı şeyler söyledi.
Eğer Türk Irkçılığı, sırf Türk olması bakımından kendisini diğer milletlerden üstün görüp diğer milletleri de sırf Türk olmadıkları için aşağılıyorsa o zaman ben ırkçı değilim.
Ben Türk olduğum için gurur ve onur duymam karakterli, dürüst, cesaretli bir millet olduğumuz içindir, her zaman zalimin değil mazlumun yanında olduğumuz için, hiç bir etnik köken gözetmeden, yani sırf mazlum olduğu için. Aksi takdirde İsrail'den, Amerika'dan vs. farkımız kalır mı?
Benim Türk olduğum için gurur ve onur duymam geçmişte Atilla'ların, Bilge Kağan'ların, Kürşad'ların vs. cesaretleridir, haksızlığa adaletsizliğe karşı savaşmalarıdır.
Dolayısıyla benim için Türklük, böyle kişilerin verdiği çaba, uğraş, dürüstlük, mertlik vs Türklüğe yükledikleri anlamdır.
Ben de böyle bir Milletin evladı olduğum için onur ve gurur duyuyorum. Dolayısıyla Türklük kendi başına üstün bır ırk değildir, ama tarihteki kahramanlarımız sayesinde Türklüğe ayrı bir anlam katmışlardır. İşte bu yüzden Türk olanı seviyorum. Umarım anlatabilmişimdir.
Türklerin illa Müslüman olması gerekmiyor elbette benim için. Evet kültür milliyetçiliğine önem veririm, ama kişinin soyuna da merak duyarım, ve o kişi Türk'se ayrı bir sevinirim içten.
Zaten arkadaşlar arasında adım faşiste çıktı. Yani beni aşırı milliyetçi olarak görüyorlar.
Din konusuna gelecek olursak, hiç kimse kendi dinini kendi seçmiyor. Doğuştan gelen birşey, anne-baba neyse çocuk da o dine mensup oluyor.
Ama, bir kişi doğuştan Müslüman olup da, sonradan dinden çıkmak isterse, işte bundan hazetmem. Çünkü İslamiyet aynı zamanda Türk Kültürü'nün de bir parçası haline gelmiştir
ve İslamı red ederse Kültürüne ihanet etmiş olur benim için.
Senin de söylediğin gibi Türklüğe düşman olan benim de düşmanımdır. Buna elbette cemaatlar tarikatlar vs dahildir. Ama İslam'a saldırmak da neyin nesi? Düşman belliyse, git o cemaate/tarikata saldır!
Inanır mısın, aslında otağa Irak'taki yaşanan olaylar hakkında ne yazılmış diye girmiştim, sonra baktım ki otağ baya sakin bu aralar.
-
Dediğim gibi sorun Islamı anlayış şeklimizde. Şiirde yazılan şekilde anlayanlar da var ne yazık ki, ama işte bu İslam'ın kendisi değil. Bir kaç hadsiz İslamı bu şekilde yaşadığı için İslam'ın da o şekilde olduğu anlamına gelmez, bunu anlatmaya çalışıyorum. Kaldı ki şiirde bir de alaycı bir uslüp varken dokunuyor insana.
Eğer milliyetçilik ile ırkçılık sizin için aynı şeyi ifade ediyorsa, doğrudur, o zaman yanlış anlamışım. Ama şimdiye kadar bir çok Türkçü Otağlarını takip ettim, herkes ırkçılık hakkında farklı farklı şeyler söyledi.
Eğer Türk Irkçılığı, sırf Türk olması bakımından kendisini diğer milletlerden üstün görüp diğer milletleri de sırf Türk olmadıkları için aşağılıyorsa o zaman ben ırkçı değilim.
Ben Türk olduğum için gurur ve onur duymam karakterli, dürüst, cesaretli bir millet olduğumuz içindir, her zaman zalimin değil mazlumun yanında olduğumuz için, hiç bir etnik köken gözetmeden, yani sırf mazlum olduğu için. Aksi takdirde İsrail'den, Amerika'dan vs. farkımız kalır mı?
Benim Türk olduğum için gurur ve onur duymam geçmişte Atilla'ların, Bilge Kağan'ların, Kürşad'ların vs. cesaretleridir, haksızlığa adaletsizliğe karşı savaşmalarıdır.
Dolayısıyla benim için Türklük, böyle kişilerin verdiği çaba, uğraş, dürüstlük, mertlik vs Türklüğe yükledikleri anlamdır.
Ben de böyle bir Milletin evladı olduğum için onur ve gurur duyuyorum. Dolayısıyla Türklük kendi başına üstün bır ırk değildir, ama tarihteki kahramanlarımız sayesinde Türklüğe ayrı bir anlam katmışlardır. İşte bu yüzden Türk olanı seviyorum. Umarım anlatabilmişimdir.
Çünkü İslamiyet aynı zamanda Türk Kültürü'nün de bir parçası haline gelmiştir
Kirmizi ile isaretledigim yerlere hic katilmiyorum. Bir kac hadsiz olsalardi zaten sorun yoktu, bu siiri yazan kisi de bu siiri yazmazdi.
Turkiye'nin en az %30-35'ini kapsiyor. Hatta bu ucte bir oranlamaya meyletme potansiyeline sahip bir %10-15'lik kesim daha eklenebilir.
Zaten 3'te biri kafadan yanina almissan, bir ulkeyi donusume, evrime hazirlamissindir o ulkenin toplumunu.
Bu bence ciddi bir tehlike.
Ikinci kirmizi yerin tam tersini dusunuyorum, islmiyet Turk Kulturunun parcasi olsaydi, hicbir sorunumuz olmazdi, biz Turk Kulturunu islamiyetin parcasi haline getiren atalardan, devralmis bir gorev var gibi, adeta Turk Kulturunu islam adi altinda unutup, ciddi ciddi bir araplasma surecinin sancilarindan sikayetciyiz.
Turkiye'nin 3'te ikisi arapca isimlerine sahipse ama islami bizden ogrenen endonezya daha bagnaz olmasina ragmen kendi icindeki muslumanlar hala kendi kok-kulturleri geregi, kendi kulturel adlarini evlatlarina koyabiliyorsa, bu acikca gostermektedirki, islam Turk Kulturunun degil, Turk Kulturu islamin parcasi olmaya baslamis.
Modern agizla biz entegrasyona variz, acigiz. Asimilasyona degil.
Uyum saglamaya ben varim, donusmeye ve benlik yitirilmesine yokum.
Daha bircok ornek verilebilir ikinci kirmizi alinti bolumune neden katilmadigima dair.
Atilla'dan bahsediyorsun, Bilge Kagan diyorsun ki hep dunyayi Turklerin yonetmesi geregine inanan Turk Buyukleri, bu zaten basil basina bir ustunluk anlayisi ile mumkundur.
Bunun dini boyutunu yine bu andigin iki Turk buyugunde bizatihi gorebiliyoruz. Scourge of god, Tanrinin kirbaciyim diyip, Tanridan alinan bir buyrukla hareket ettigini soyleyen Atilla, kendi kendine ustunluk iddiasinda olmadigini bunu bizzat Tanri'nin soyledigini soylemis olmuyor mu?
Bilge Kagan tahta cikisini bizzat Tanrinin istedigini ve sagladigini, Atalarininda tahta Tanri tarafindan getirildigini Orkun anitlarinda bariz sekilde gormuyor muyuz.
Hani sen demistin ya, benim ilk iletimde verdigim ve Allah'in irkcilik yaptigini iddia ettigim ayetler uzaktan yakindan alakali degil demistin, mesela Duhan suresi 32.yi sen ilahiyatci gozuyle bize anlatirmisin.
Bircok mealde bu ustunlugun sadece bir donem icin oldugu ibaresi olsa dahi, genellikle tefsir gibi yorum olarak eklenmis veya parantezlik ibarelerdir diye dusunuyorum.
Ayette bir muddet veya bir donem gibi kelimeler gecmiyor. Daha ilginci o ayetlerin bazilarinda israilogullari butun alemlere ustun kilinmistir deniliyor, yani sadece dunyadaki mahlukata degil.
Aslinda Kuran'da 25-26 peygamberin zikrediliyor olmasi, esasta ise cok daha fazla peygamberin gonderilmis olmasi (Ibrahim suresi 4.ayet, Rad suresi 7.ayet ve hadis delilleri)
beni soyle dusunmeye itiyor. Kuran sadece 1 tane silsileyi anlatiyor. Anlatilan 25-26 peygamberin silsilesi.
Yani Allah size bilgi denizimden bir damla sundum demeye getiriyor.
Bu yuzden ben Ademden oncesine inaniyorum, kendi misralarimla soyle demistim bir siirimde;
Turklerden once ne vardi tam bilemesem de,
Turkten sonra varoldu, Havva ile Adem'de...
Zor konular bunlar, icinden cikilacak gibi degil...
Tanri katinda eger ibrahim suresi 4.ayet geregi Romanlara da eger peygamber geldiyse, az cingene degilmis Tanri kati. ;D Demekten kendimi alamadim.
-
Herkese esenlikler diliyorum,
önce kendimi tanıtmak istiyorum: Kendim ilahiyat mezunuyum ve hala bu alanda da devam ediyorum. Aynı zamanda Türk Irkçısı olmamakla birlikte Türk olduğum için her zaman onur ve gurur duydum ve ebediyete kadar da duyacağım.
Aslında Irkçılık hariç hemen hemen her konuda aynı fikirdeyiz.
Ama, artık böyle konuları gördükçe dayanamıyorum. Hani insan bilmediği şeyin düşmanı olurmuş ya, bu da aynen öyle. Daha şeriatın ne olduğunu bilmiyorsunuz, ama şeriat hakkında ahkam kesip duruyorsunuz.
Birisi de "bunların inancına da" demiş. O kişiyi de kınıyorum, Tanrım ıslah etsin. Yüce Türk Milleti'nin %90 belki daha da fazla İslam'a gönül vermiş, hatta hemen hemen bütün Türk Boyları ardı ardına İslam'a geçmiş, ama ne yazık ki burda
Türklerin Ata Dini haline gelmiş olan İslam'a sürekli bir saldırı var. Tabii İslam'ın ne olduğunu bilmeyince ona düşmanlık duymak, kin beslemek daha kolay. Bulmuşsunuz kendinize göre bir günah keçisi, yüklenin, öyle değil mi?
Aranızda ortak düşmanı belirlemişsiniz zaten. Hedef Türkleri birleştirmek, Türklüğe vurgu yapmak yerine, din düşmanlığı moda olmuş.
Gelelim şeriat meselesine: O şiirde geçen konulardan bazıları nerdeyse birebir Kur'ân'da geçmekte. Ayrıca birçok yazdığınız şey gerçekle yakından uzaktan alakası yok.
Kaldı ki bu şiir resmen böylelikle Kur'an'a hakarettir ki, tebrik ediyorum sizleri, Türkleri birbirine düşürmekte çok başarılı olursunuz.
Yine kaldı ki, acaba şeriat evrensel midir? Yoksa bir milletin örf ve adetine göre şekillenmesi gereken, sürekli yenilenmesi gereken bir yol mudur?
Türklerin neden Şafii, Maliki, Hanbeli değil de Hanefiliği seçmeleri de tesadüf değildir. İlgilenenlere duyurum: Ebu Hanife'nin şeriat, Islam Hukuk anlayışına bir göz atın anlayacaksınız.
Ama tabi düşmanlık duymak daha kolay, o yüzden siz düşmanlık duymaya devam edin...
Yazıma başlamadan önce demek isterim ki, ben de bir Türk Müslümanım. Bu sebeple yazdıklarımda herhangi bir art niyet aramayınız. Şimdi, birincisi, bana bu şiirde tam olarak hangi kısımların ne şekilde Kur'an'da geçtiğini söyler misiniz? İkincisi, bu geçen kısımların direkt bugün uygulanmasının doğru olup olmayacağını da kendinizce açıklar mısınız? Ben şahsen, iki kadının tanıklığının bir erkeğinkine eş olduğunu biliyorum. Ve bunun o zaman için bir açıklaması olduğuna da inanıyorum. Fakat bugün bu kuralın şeriatla inanıp inanmayan herkes üzerine uygulanmasının doğru olduğunu düşünmüyorum. Şunu unutmayınız ki İslam, bir dindir. Ve din, dogmatiktir, yani değişmez, gelişmez. Bu sebeple değişen zamanda dini doğru uygulayabilmek için yaşayan bir kültür çerçevesinde göz önüne almak gerekir ki uyarlanabilsin. Buradaki yaşayan kültür ise Türk kültürüdür. Bunu unutmayınız. Ayrıca şeriat dediğiniz şey dine aykırıdır bana kalırsa. Tanrı yasalarını koymuş ve insana uyup uymama seçeneğini sunmuştur. Eğer bunlar zorla yaptırılmak istenseydi, şüphen olmasın ki Tanrı sizlerden daha uludur, zorla yaptırırdı, şeriat denen saçmalığa gerek olmazdı. Yani sz şeriat getirmek isteyerek insanın inanıp inanmama hakkını elinden alıyorsunuz. Bence bu başta İslam dinine aykırıdır. Ve son olarak milliyetçi olup ırkçı olmadığınızı söylemişsiniz. Peki siz ne milliyetçisisiniz o halde? Türk değil de "Türkiyeli" milliyetçisi mi? Milliyetçiliğin türleri vardır ve bu türler milletin farklı çevrelerce tanımlarına göre şekillenmiştir. Biz milleti Türk soyu kabul ederiz, bizde Türkiye'de yaşayan, kaçak elektrik kullanıp bayrak indirenler, meydanda "Hepimiz Ermeniyiz!" diye bağıranlar, gururla Arap, Çerkes kökenli olduklarını söyleyip sonra da ben Türk'üm diye saçmalayanlar Türk falan değillerdir. Türklük bir soydur. Biz de bu soyu bir millet kabul ederiz, milliyetçiliğimiz de budur. Her şeyin özeti olarak, dini sorulduğunda ısrarla ben Türk Müslüman'ım diyen Hoca Ahmet Yesevi'nin şu sözünü söyleyeyim ki, şüphesiz kendisi İslam konusunda sizden daha bilgedir,: "Din seçim, Türklük kaderdir." Kaderi Tanrı yazar ve buna uymak zorundayız. Siz de bunun farkına varın, Tanrı bizim kaderimize Türk doğmayı yazdı, biz de bir dini seçtik. Bu ikisini de yaşamamak, ikisine de karşı gelmek, Tanrı'ya karşı gelmektir.
TTK
:prbay
-
tamam hadi %35i olsun, ama bu yine Islamın da onların anladığı şekilde doğru olduğu anlamına yine gelmez. Demek istediğim, daha önce de söylediğim gibi İslamiyet
şuan günah keçisi işlevi görüyor ne yazık ki. Hadi diyelim İslamı kaldırdık ve yine Türkler uzun bir aradan sonra topluca başka dini seçtiler. İşte bu sefer de bu yeni dine
yüklenecekler, yok şöyle zararlı böyle zararlı diye. Neden? Çünkü günah keçisi bulmak kolay.
Bence Türkçülerin, yani Türk Irkçıların büyük bir bölümü genel olarak din ile ilgili takıntıları/sorunları var. Genel olarak dine karşı bir nefret/kin var. Tamam, Türkçülük ilk sırada, Din de ikinci sırada gelebilir, ama bu yine dine karşı nefret/kin duymayı gerektirmez.
Ben de senin söylediğinin aksini iddia ediyorum. Lisans tezimi Şamanizm kalıntıları ile ilgili yapmıştım. Ve sonuç o kadar net ki, Türkler eski inançlarından bir çok şeyi İslama taşımıştır.
Türkler Müslüman olmasına rağmen mesela Mısır gibi Arap alfabesine geçip Arapça resmi dil olmamıştır. Türkçe her zaman hakim dil olmuştur. Ama Kuran dili Arapça olduğundan ve birçok
Müslüman bilgin de eserlerini Arapça ele aldığından Arapça'nın yeri ayrıdır Türkler arasında, ama dediğim gibi Türkler hiç bir zaman benliğini dilini kültürünü bırakmamışlardır.
Bu yüzden bir Türk Müslümanlığından bahsetmek mümkündür. Türklerin Arapça kökenli isim seçmelerinden ben de pek memnun değilim, ama bu konuda ne yazık ki bir bilinçsizlik var, kesinlikle bir art niyet yoktur.
Hala halk bazında Arapça kutsal dil olarak görülmektedir, ki evet dil olarak Arapça'nın ayrı bir güzelliği vardır her dil gibi (ama elbette Türkçe'yi hiç birşeye değişmem :D)
Ya bak değerli kardeşim, Kur'an'da ırkçılık yok ya. Sen tek tek ayetleri alırsan bin türlü anlam çıkar ortaya. Sana o Duhan ayetini anlatmam için öncelikle Kur'an'ın nasıl bir kitap olduğunu anlatmam lazım ki roman olur.
Ama ırkçılık yok ya. Birçok ayet ve hadis bunun tersini gösterirken o dediğin ayetlerden o anlamın çıkması mantıksız, ve genel olarak Islamın Ruhuna ters düşer.
Benim bildiğim o Türk kahramanları sadece gücün Tanrı'dan geldiğini vurgulamak istemişlerdir. Yani kut diyoruz ya, o işte Tanrı tarafından verilen bir güç gibi birşey. Ve bir Türk tahta çıktığı zaman Tanrı'nın vermiş olduğu kut sayesinde olduğunu söylemek istemiştir. Şimdi bunun ırkçılık ile ne alakası var ya?
-
Herkese esenlikler diliyorum,
önce kendimi tanıtmak istiyorum: Kendim ilahiyat mezunuyum ve hala bu alanda da devam ediyorum. Aynı zamanda Türk Irkçısı olmamakla birlikte Türk olduğum için her zaman onur ve gurur duydum ve ebediyete kadar da duyacağım.
Aslında Irkçılık hariç hemen hemen her konuda aynı fikirdeyiz.
Ama, artık böyle konuları gördükçe dayanamıyorum. Hani insan bilmediği şeyin düşmanı olurmuş ya, bu da aynen öyle. Daha şeriatın ne olduğunu bilmiyorsunuz, ama şeriat hakkında ahkam kesip duruyorsunuz.
Birisi de "bunların inancına da" demiş. O kişiyi de kınıyorum, Tanrım ıslah etsin. Yüce Türk Milleti'nin %90 belki daha da fazla İslam'a gönül vermiş, hatta hemen hemen bütün Türk Boyları ardı ardına İslam'a geçmiş, ama ne yazık ki burda
Türklerin Ata Dini haline gelmiş olan İslam'a sürekli bir saldırı var. Tabii İslam'ın ne olduğunu bilmeyince ona düşmanlık duymak, kin beslemek daha kolay. Bulmuşsunuz kendinize göre bir günah keçisi, yüklenin, öyle değil mi?
Aranızda ortak düşmanı belirlemişsiniz zaten. Hedef Türkleri birleştirmek, Türklüğe vurgu yapmak yerine, din düşmanlığı moda olmuş.
Gelelim şeriat meselesine: O şiirde geçen konulardan bazıları nerdeyse birebir Kur'ân'da geçmekte. Ayrıca birçok yazdığınız şey gerçekle yakından uzaktan alakası yok.
Kaldı ki bu şiir resmen böylelikle Kur'an'a hakarettir ki, tebrik ediyorum sizleri, Türkleri birbirine düşürmekte çok başarılı olursunuz.
Yine kaldı ki, acaba şeriat evrensel midir? Yoksa bir milletin örf ve adetine göre şekillenmesi gereken, sürekli yenilenmesi gereken bir yol mudur?
Türklerin neden Şafii, Maliki, Hanbeli değil de Hanefiliği seçmeleri de tesadüf değildir. İlgilenenlere duyurum: Ebu Hanife'nin şeriat, Islam Hukuk anlayışına bir göz atın anlayacaksınız.
Ama tabi düşmanlık duymak daha kolay, o yüzden siz düşmanlık duymaya devam edin...
Yazıma başlamadan önce demek isterim ki, ben de bir Türk Müslümanım. Bu sebeple yazdıklarımda herhangi bir art niyet aramayınız. Şimdi, birincisi, bana bu şiirde tam olarak hangi kısımların ne şekilde Kur'an'da geçtiğini söyler misiniz? İkincisi, bu geçen kısımların direkt bugün uygulanmasının doğru olup olmayacağını da kendinizce açıklar mısınız? Ben şahsen, iki kadının tanıklığının bir erkeğinkine eş olduğunu biliyorum. Ve bunun o zaman için bir açıklaması olduğuna da inanıyorum. Fakat bugün bu kuralın şeriatla inanıp inanmayan herkes üzerine uygulanmasının doğru olduğunu düşünmüyorum. Şunu unutmayınız ki İslam, bir dindir. Ve din, dogmatiktir, yani değişmez, gelişmez. Bu sebeple değişen zamanda dini doğru uygulayabilmek için yaşayan bir kültür çerçevesinde göz önüne almak gerekir ki uyarlanabilsin. Buradaki yaşayan kültür ise Türk kültürüdür. Bunu unutmayınız. Ayrıca şeriat dediğiniz şey dine aykırıdır bana kalırsa. Tanrı yasalarını koymuş ve insana uyup uymama seçeneğini sunmuştur. Eğer bunlar zorla yaptırılmak istenseydi, şüphen olmasın ki Tanrı sizlerden daha uludur, zorla yaptırırdı, şeriat denen saçmalığa gerek olmazdı. Yani sz şeriat getirmek isteyerek insanın inanıp inanmama hakkını elinden alıyorsunuz. Bence bu başta İslam dinine aykırıdır. Ve son olarak milliyetçi olup ırkçı olmadığınızı söylemişsiniz. Peki siz ne milliyetçisisiniz o halde? Türk değil de "Türkiyeli" milliyetçisi mi? Milliyetçiliğin türleri vardır ve bu türler milletin farklı çevrelerce tanımlarına göre şekillenmiştir. Biz milleti Türk soyu kabul ederiz, bizde Türkiye'de yaşayan, kaçak elektrik kullanıp bayrak indirenler, meydanda "Hepimiz Ermeniyiz!" diye bağıranlar, gururla Arap, Çerkes kökenli olduklarını söyleyip sonra da ben Türk'üm diye saçmalayanlar Türk falan değillerdir. Türklük bir soydur. Biz de bu soyu bir millet kabul ederiz, milliyetçiliğimiz de budur. Her şeyin özeti olarak, dini sorulduğunda ısrarla ben Türk Müslüman'ım diyen Hoca Ahmet Yesevi'nin şu sözünü söyleyeyim ki, şüphesiz kendisi İslam konusunda sizden daha bilgedir,: "Din seçim, Türklük kaderdir." Kaderi Tanrı yazar ve buna uymak zorundayız. Siz de bunun farkına varın, Tanrı bizim kaderimize Türk doğmayı yazdı, biz de bir dini seçtik. Bu ikisini de yaşamamak, ikisine de karşı gelmek, Tanrı'ya karşı gelmektir.
TTK
:prbay
Siz beni galiba yanlış anladınız, hatta hiç anlamamışsınız. Öncelikle ben bilge olduğumu hiç bir zaman iddia etmedim, sadece o yolun yolcusuyum o kadar herkes gibi.
Din dogmatik değildir kardeşim, yanlış burda başlıyor.
Din olgusu aslında üç unsurdan oluşur. İbadet, ahlak ve şeriat. İbadet ve ahlak ebediyete geçerliyken, şeriat doğar büyür sonra ölür ve bu döngü böyle devam eder.
Dolayısıyla şeriat dediğin şey aslında yine bir milletin örf ve adeti esas alınarak ortaya konulan birşeydir. İşte Ebu Hanife de böyle yapmıştır ama ne yazık ki eleştirilere maruz kalmıştır.
Şimdi o şiirde geçen şahitlik olayı diyelim: Bunun alaycı bir şekilde yazılması yanlıştır, Kuran'a hakarettir. Çünkğ geçmişte, Peygamber zamanında bu böyle uygulanmıştır, dolayısıyla sen bundan alaycı bir üslup ile bahsedersen, haşa Tanrı ile dalga geçmiş olursun. Çünkü onun öyle olmasını bizzat Tanrı istemiştir, öyle değil mi? Ama dediğim gibi bu şeriat meselesi olduğu için şeriat doğar yaşar ölür ve sonra yenisi gelmesi lazım. Dolayısıyla bugün için elbette uygulanamaz bu şahitlik olayı, çünkü dünya değişiyor, hayat değişiyor, şartlar değişiyor, insanlık olgusu değişiyor.
Dolayısıyla buna göre de yeni bir şeriat gerekir ki bunun kaynaklar arasında elbette Türk Kültürü de olması lazım.
Gelelim benim Milliyetçiliğime: Ben aslında burda ve başka Türkçü otağlarda okuduğum yorumlar yüzünden ırkçı değilim diyorum. Irkçılık ayrımcılıksa ben ırkçı değilim.
Ben geçmişte de Türk atalarımın yaptığı gibi ırk gözetmeden mazlumun yanında yer alırım. Çünkü bana göre Türklük mazlumu ezmemektir ki işte bizi diğer milletlerden ayıran en önemli
unsur da budur. Tarihte tek soykırım yapmayan tek milletiz belki de. İşte bunun için ben Türk olduğum için, Tanrı beni Türk yarattığı için gururlu ve onurluyum.
Türk tarihine baktığın zaman Türkler her zaman birbirleri ile savaşmışlardır. Ama artık uyanma zamanı geldi ve Azerin Hanım'ın da dediği gibi birleş artık Türkoğlu.
Benim milliyetçilik anlayışım böyle işte.
-
Herkese esenlikler diliyorum,
önce kendimi tanıtmak istiyorum: Kendim ilahiyat mezunuyum ve hala bu alanda da devam ediyorum. Aynı zamanda Türk Irkçısı olmamakla birlikte Türk olduğum için her zaman onur ve gurur duydum ve ebediyete kadar da duyacağım.
Aslında Irkçılık hariç hemen hemen her konuda aynı fikirdeyiz.
Ama, artık böyle konuları gördükçe dayanamıyorum. Hani insan bilmediği şeyin düşmanı olurmuş ya, bu da aynen öyle. Daha şeriatın ne olduğunu bilmiyorsunuz, ama şeriat hakkında ahkam kesip duruyorsunuz.
Birisi de "bunların inancına da" demiş. O kişiyi de kınıyorum, Tanrım ıslah etsin. Yüce Türk Milleti'nin %90 belki daha da fazla İslam'a gönül vermiş, hatta hemen hemen bütün Türk Boyları ardı ardına İslam'a geçmiş, ama ne yazık ki burda
Türklerin Ata Dini haline gelmiş olan İslam'a sürekli bir saldırı var. Tabii İslam'ın ne olduğunu bilmeyince ona düşmanlık duymak, kin beslemek daha kolay. Bulmuşsunuz kendinize göre bir günah keçisi, yüklenin, öyle değil mi?
Aranızda ortak düşmanı belirlemişsiniz zaten. Hedef Türkleri birleştirmek, Türklüğe vurgu yapmak yerine, din düşmanlığı moda olmuş.
Gelelim şeriat meselesine: O şiirde geçen konulardan bazıları nerdeyse birebir Kur'ân'da geçmekte. Ayrıca birçok yazdığınız şey gerçekle yakından uzaktan alakası yok.
Kaldı ki bu şiir resmen böylelikle Kur'an'a hakarettir ki, tebrik ediyorum sizleri, Türkleri birbirine düşürmekte çok başarılı olursunuz.
Yine kaldı ki, acaba şeriat evrensel midir? Yoksa bir milletin örf ve adetine göre şekillenmesi gereken, sürekli yenilenmesi gereken bir yol mudur?
Türklerin neden Şafii, Maliki, Hanbeli değil de Hanefiliği seçmeleri de tesadüf değildir. İlgilenenlere duyurum: Ebu Hanife'nin şeriat, Islam Hukuk anlayışına bir göz atın anlayacaksınız.
Ama tabi düşmanlık duymak daha kolay, o yüzden siz düşmanlık duymaya devam edin...
Yazıma başlamadan önce demek isterim ki, ben de bir Türk Müslümanım. Bu sebeple yazdıklarımda herhangi bir art niyet aramayınız. Şimdi, birincisi, bana bu şiirde tam olarak hangi kısımların ne şekilde Kur'an'da geçtiğini söyler misiniz? İkincisi, bu geçen kısımların direkt bugün uygulanmasının doğru olup olmayacağını da kendinizce açıklar mısınız? Ben şahsen, iki kadının tanıklığının bir erkeğinkine eş olduğunu biliyorum. Ve bunun o zaman için bir açıklaması olduğuna da inanıyorum. Fakat bugün bu kuralın şeriatla inanıp inanmayan herkes üzerine uygulanmasının doğru olduğunu düşünmüyorum. Şunu unutmayınız ki İslam, bir dindir. Ve din, dogmatiktir, yani değişmez, gelişmez. Bu sebeple değişen zamanda dini doğru uygulayabilmek için yaşayan bir kültür çerçevesinde göz önüne almak gerekir ki uyarlanabilsin. Buradaki yaşayan kültür ise Türk kültürüdür. Bunu unutmayınız. Ayrıca şeriat dediğiniz şey dine aykırıdır bana kalırsa. Tanrı yasalarını koymuş ve insana uyup uymama seçeneğini sunmuştur. Eğer bunlar zorla yaptırılmak istenseydi, şüphen olmasın ki Tanrı sizlerden daha uludur, zorla yaptırırdı, şeriat denen saçmalığa gerek olmazdı. Yani sz şeriat getirmek isteyerek insanın inanıp inanmama hakkını elinden alıyorsunuz. Bence bu başta İslam dinine aykırıdır. Ve son olarak milliyetçi olup ırkçı olmadığınızı söylemişsiniz. Peki siz ne milliyetçisisiniz o halde? Türk değil de "Türkiyeli" milliyetçisi mi? Milliyetçiliğin türleri vardır ve bu türler milletin farklı çevrelerce tanımlarına göre şekillenmiştir. Biz milleti Türk soyu kabul ederiz, bizde Türkiye'de yaşayan, kaçak elektrik kullanıp bayrak indirenler, meydanda "Hepimiz Ermeniyiz!" diye bağıranlar, gururla Arap, Çerkes kökenli olduklarını söyleyip sonra da ben Türk'üm diye saçmalayanlar Türk falan değillerdir. Türklük bir soydur. Biz de bu soyu bir millet kabul ederiz, milliyetçiliğimiz de budur. Her şeyin özeti olarak, dini sorulduğunda ısrarla ben Türk Müslüman'ım diyen Hoca Ahmet Yesevi'nin şu sözünü söyleyeyim ki, şüphesiz kendisi İslam konusunda sizden daha bilgedir,: "Din seçim, Türklük kaderdir." Kaderi Tanrı yazar ve buna uymak zorundayız. Siz de bunun farkına varın, Tanrı bizim kaderimize Türk doğmayı yazdı, biz de bir dini seçtik. Bu ikisini de yaşamamak, ikisine de karşı gelmek, Tanrı'ya karşı gelmektir.
TTK
:prbay
Siz beni galiba yanlış anladınız, hatta hiç anlamamışsınız. Öncelikle ben bilge olduğumu hiç bir zaman iddia etmedim, sadece o yolun yolcusuyum o kadar herkes gibi.
Din dogmatik değildir kardeşim, yanlış burda başlıyor.
Din olgusu aslında üç unsurdan oluşur. İbadet, ahlak ve şeriat. İbadet ve ahlak ebediyete geçerliyken, şeriat doğar büyür sonra ölür ve bu döngü böyle devam eder.
Dolayısıyla şeriat dediğin şey aslında yine bir milletin örf ve adeti esas alınarak ortaya konulan birşeydir. İşte Ebu Hanife de böyle yapmıştır ama ne yazık ki eleştirilere maruz kalmıştır.
Şimdi o şiirde geçen şahitlik olayı diyelim: Bunun alaycı bir şekilde yazılması yanlıştır, Kuran'a hakarettir. Çünkğ geçmişte, Peygamber zamanında bu böyle uygulanmıştır, dolayısıyla sen bundan alaycı bir üslup ile bahsedersen, haşa Tanrı ile dalga geçmiş olursun. Çünkü onun öyle olmasını bizzat Tanrı istemiştir, öyle değil mi? Ama dediğim gibi bu şeriat meselesi olduğu için şeriat doğar yaşar ölür ve sonra yenisi gelmesi lazım. Dolayısıyla bugün için elbette uygulanamaz bu şahitlik olayı, çünkü dünya değişiyor, hayat değişiyor, şartlar değişiyor, insanlık olgusu değişiyor.
Dolayısıyla buna göre de yeni bir şeriat gerekir ki bunun kaynaklar arasında elbette Türk Kültürü de olması lazım.
Gelelim benim Milliyetçiliğime: Ben aslında burda ve başka Türkçü otağlarda okuduğum yorumlar yüzünden ırkçı değilim diyorum. Irkçılık ayrımcılıksa ben ırkçı değilim.
Ben geçmişte de Türk atalarımın yaptığı gibi ırk gözetmeden mazlumun yanında yer alırım. Çünkü bana göre Türklük mazlumu ezmemektir ki işte bizi diğer milletlerden ayıran en önemli
unsur da budur. Tarihte tek soykırım yapmayan tek milletiz belki de. İşte bunun için ben Türk olduğum için, Tanrı beni Türk yarattığı için gururlu ve onurluyum.
Türk tarihine baktığın zaman Türkler her zaman birbirleri ile savaşmışlardır. Ama artık uyanma zamanı geldi ve Azerin Hanım'ın da dediği gibi birleş artık Türkoğlu.
Benim milliyetçilik anlayışım böyle işte.
Bakınız, dinler felsefesine göre tüm dinler dogmatiktir. Çünkü Kur'an'a hiçbir şey eklenemez ve çıkartılamaz. Eğer şeriat olgusu da Kur'an'ı aynen esas alan bir olguysa, o da dogmatiktir. Diğer türlü şeriat olmaktan çıkar zaten. İkincisi Türkler birleşsin demişsin, ama asıl Türkleri ayıran senin zihniyetin. Eğer sen dediğin gibi dini bir Türklük unsuru sayarsan, ne Müslüman olanlarla birleşebiliriz meshep farklılığından dolayı, ne de Müslüman olmayan Türklerle. Mesela Gagauzlar Türk değil şimdi sana göre. Üçüncüsü, şiirde geçen kısım, siz de kabul edersiniz ki günümüz dünyasında objektif bir biçimde kabul edilemez bir kuraldır. Bu kuralın şiirde geçmesi de gayet uygundur. Birisi şeriat getirecek de, bu ülkede benim şahitliğim bir erkeğinkinin yerine geçmeyecek öyle mi? Belki de siz kız olmadığınız için anlamıyorsunuz. Türklerde böyle bir şey söz konusu değildir. Şeriat denen şey olmamalıdır, insanlar din yaşayacaklarsa da Türklük çerçevesinde yaşamalıdırlar. Böylece Türkler arasında ayrılıklar olmaz. Ve son olarak, biz hiç zavallı bir millete soykırım yapma amacında olan Hitler kafasında insanlar değiliz. Biz sadece bize hainlik yapanlara ceza vermek istiyoruz ve bu konuda merhamet yersizdir. Çünkü düşmana merhamet vatana ihanettir. Dediğim gibi de hiçbir Türk hükumdar merhamet etmemiştir. Unutma ki mazlumun yanında yer almak için onunla aynı ırktan olmana ya da ırkını sevmemene gerek yok. Umarım yardımcı olmuştur.
-
Aybala-Kün kardeşim,
artık tartışmaya gerek kalmadı diye düşünüyorum. Siz ya yazdıklarımı okumuyorsunuz, ya da harbi yazdıklarımı anlamıyorsunuz. Bakınız, dogmatik olan ibadetler ve ahlaktır, şeriat ise (bunun içine artık el kesme cezası, şahitlik vs giriyor) doğar yaşar ve ölür diyorum, siz daha benim şahitliğim bir erkeğin yerine geçmeyecek mi diyorsunuz! Yine şeriat dediğin şey yoldur ki, bunun kaynakları arasında Türk Kültürü de var diyorum, beni sentezci ilan ediyorsunuz! Gagauzların bana göre Türk olmadıklarını mesela nerden çıkardınız Allah aşkına yaa!
Türkler yüzyıllar önce boy boy İslamı seçtikleri için Türk Kültürü'nün bir parçası haline gelmiş diyorum, ayrımcılıkla suçluyorsunuz beni! Türk Din Tarihi'ne bir göz atın isterseniz.
-
Aybala-Kün kardeşim,
artık tartışmaya gerek kalmadı diye düşünüyorum. Siz ya yazdıklarımı okumuyorsunuz, ya da harbi yazdıklarımı anlamıyorsunuz. Bakınız, dogmatik olan ibadetler ve ahlaktır, şeriat ise (bunun içine artık el kesme cezası, şahitlik vs giriyor) doğar yaşar ve ölür diyorum, siz daha benim şahitliğim bir erkeğin yerine geçmeyecek mi diyorsunuz! Yine şeriat dediğin şey yoldur ki, bunun kaynakları arasında Türk Kültürü de var diyorum, beni sentezci ilan ediyorsunuz! Gagauzların bana göre Türk olmadıklarını mesela nerden çıkardınız Allah aşkına yaa!
Türkler yüzyıllar önce boy boy İslamı seçtikleri için Türk Kültürü'nün bir parçası haline gelmiş diyorum, ayrımcılıkla suçluyorsunuz beni! Türk Din Tarihi'ne bir göz atın isterseniz.
İyi de arkadaşım siz şeriatla neyi uygulamayı düşünüyorsunuz da şeriat değişip gelişebilen bir şey oluyor Tanrı aşkına?! Şeriatta Kur'an'daki kurallar uygulanır ve Kur'an'ın kuralları değişmez işte bu kadar. Yoksa siz şeriatta kafanıza göre bu iyi bu olmaz deyip Kur'an'dan kural seçip uygulayabileceğinizi mi düşünüyorsunuz? Ya da Kur'an'dan bazı kurallar alıp onları başka kurallarla birleştirerek uygulamayı mı şeriat sanıyorsunuz? Şu an biz şeriatla mı yönetiliyoruz? Hayır. Dinle ters düşüyor mu yasalar? Hayır. Şimdi bana sizin savunduğunuz "ütopik şeriat"ın ne gibi bir şey olduğunu, ne farkı olduğunu açıklar mısınız? Ben size söyleyeyim:
"1. Şeriatı, kulları için Allah koymuştur.
2. Şeriat, dini ve dünyevi hükümlerin tamamıdır.
3. Şeriat, “din” kelimesiyle eşanlamlıdır.
4. Şeriat kavramının içinde, imani hükümlerin yanında ahlaka, ibadete ve günlük hayattaki işlere dair hükümlerin hepsi vardır.
5. Genel anlamda, her peygamberin getirdiği İlahi kanunlara da şeriat denilir.
6. Şeriat kelimesiyle, açıkça Kur'an'a, Hadise ve İcmaa dayanan hükümler kastedilmiş olur."
Ayrıca şu yazdığınızı bir de kendiniz okuyun isterseniz:
Çünkü İslamiyet aynı zamanda Türk Kültürü'nün de bir parçası haline gelmiştir
Şimdi siz sentezci değil misiniz? Gagauzlar da Türk, onların kültüründe İslam yok, o zaman onlar Türk olmuyor size göre. İslam hiçbir milleti birleştiremez, hiçbir millete mal edilemez, hiçbir milletin kültürü olamaz. İslam bir dindir, ve din Tanrı ile insan arasındadır, bunu unutmayınız.
-
Arkadaşım,
olayları o kadar basitleştirerek anlatıyorsunuz, bütün kapıları kapatıyorsunuz. Sizin bu şeriat görüşünüz, evet, Islam dünyasında da hakim olan görüş ne yazık ki. Ama sizin onlar gibi düşünmeniz, Turancı olmasanız, dinci sanırdım sizi. Siz beni anlamaya çalışmıyorsunuz, sizin anlattığınız bu şeriat görüşü ancak halk bazında rağbet gören bir görüş. Ayrıca benim anlattığım şeriat görüşü
ütopik değildir, size öyle geliyor. İlahiyat alt yapınız olmadığı için olayları biraz basit şekilde anlatıyorum.
Allah aşına, dini halk için yazılmış kitaplarda değil de, bilimselliğe hayatını adamış olan İlahiyatçılardan okuyun. İlahiyatçılar çok önemli bir kesimi zaten benim şeriat hakkında söylediklerimi söylüyor.
Tutmuşsunuz dinler felsefesine göre din dogmatiktir, Kurana birşey eklenilmez çıkarılmaz diyorsunuz. Zaten kimsenin Kurana birşey eklediği veya Kur'an'dan birşey çıkardığı yok.
Şimdi Kuran ve İslam tarihini bilmezseniz evet, ortaya sizin anlattığınız tablo çıkar.
Ben ama kısaca yine anlatayım:
Şimdi siz böyle söyleyerek Kur'an'ın tamamını evrensel sayıyorsunuz ki o zaman Kur'an'da yer alan her hüküm ve her ayet evrenseldir, ki o zaman buna göre siz Müslümanlıktan çıkmışsınızdır.
Amma, Kur'an sadece evrensel ifadeler gözeten bir kitaptır. Bazı ayetleri ise tarihsel/bağlamsal çerçevede ele almak lazım ki yoksa işin içinden çıkamazsanız.
Söz gelimi Kur'an'daki cennet tasavvurunun aynı şekilde olacağı söylenilmez, adı üstünde tasavvurdur. Ama bir cennetin olacağı muhakkaktır.
Rica ediyorum, bana camiide öğretilen bilgilerle gelmeyin. Gerçekten İslamı anlamaya çalışmak istiyorsanız, tek kaynaktan değil de, fark farklı kaynaklara bakın, şimdi reklam gibi olmasın, Ankara Okulu Yayınlarını tavsiye ederim, mesela Mustafa Öztürk'ün eserlerine bir göz atabilirsiniz.
Hala benim sentezci olduğumu iddia ediyorsunuz ya, pes doğrusu. "İslamiyet Türk Kültürü'nün bir parçası haline gelmiştir" dediğimde bu sözden nasıl sentezci olduğumuzu çıkarıyorsunuz pes.
Size göre Türklük o kadar küçük birşey mi ki? Sözgelimi şamanizm de Türk Kültürü'nün bir parçasıdır. İşte bu parçalar Türkleştirilmiştir.
Nasıl ki şamanizm sırf Türklere mahsus bir olgu değil, söz gelimi bütün Orta Asya halklarında şamanlık mevcuttu. Buna rağmen bir Buryat Şamanlığı ile Türk şamanlığı arasında dağlar kadar farklar vardır.
Şimdi soruyorum Tanrı aşkına: Bu anlattıklarımın sentezcilikle ne alakası var??? Şamanlığı kabul ediyorsunuz da, konu İslam olunca neden bu kadar sorun oluyor anlamıyorum.
Benim için Türk Türk'tür, yeter ki Türk olduğunun bilincinde olsun.
Aslında sizin anlayışınıza göre Türkler asla birleşmez. Türk Kültürü içinde farklılığı, daha doğrusu zenginliği kabul etmek istemiyorsunuz.
-
Arkadaşım,
olayları o kadar basitleştirerek anlatıyorsunuz, bütün kapıları kapatıyorsunuz. Sizin bu şeriat görüşünüz, evet, Islam dünyasında da hakim olan görüş ne yazık ki. Ama sizin onlar gibi düşünmeniz, Turancı olmasanız, dinci sanırdım sizi. Siz beni anlamaya çalışmıyorsunuz, sizin anlattığınız bu şeriat görüşü ancak halk bazında rağbet gören bir görüş. Ayrıca benim anlattığım şeriat görüşü
ütopik değildir, size öyle geliyor. İlahiyat alt yapınız olmadığı için olayları biraz basit şekilde anlatıyorum.
Allah aşına, dini halk için yazılmış kitaplarda değil de, bilimselliğe hayatını adamış olan İlahiyatçılardan okuyun. İlahiyatçılar çok önemli bir kesimi zaten benim şeriat hakkında söylediklerimi söylüyor.
Tutmuşsunuz dinler felsefesine göre din dogmatiktir, Kurana birşey eklenilmez çıkarılmaz diyorsunuz. Zaten kimsenin Kurana birşey eklediği veya Kur'an'dan birşey çıkardığı yok.
Şimdi Kuran ve İslam tarihini bilmezseniz evet, ortaya sizin anlattığınız tablo çıkar.
Ben ama kısaca yine anlatayım:
Şimdi siz böyle söyleyerek Kur'an'ın tamamını evrensel sayıyorsunuz ki o zaman Kur'an'da yer alan her hüküm ve her ayet evrenseldir, ki o zaman buna göre siz Müslümanlıktan çıkmışsınızdır.
Amma, Kur'an sadece evrensel ifadeler gözeten bir kitaptır. Bazı ayetleri ise tarihsel/bağlamsal çerçevede ele almak lazım ki yoksa işin içinden çıkamazsanız.
Söz gelimi Kur'an'daki cennet tasavvurunun aynı şekilde olacağı söylenilmez, adı üstünde tasavvurdur. Ama bir cennetin olacağı muhakkaktır.
Rica ediyorum, bana camiide öğretilen bilgilerle gelmeyin. Gerçekten İslamı anlamaya çalışmak istiyorsanız, tek kaynaktan değil de, fark farklı kaynaklara bakın, şimdi reklam gibi olmasın, Ankara Okulu Yayınlarını tavsiye ederim, mesela Mustafa Öztürk'ün eserlerine bir göz atabilirsiniz.
Hala benim sentezci olduğumu iddia ediyorsunuz ya, pes doğrusu. "İslamiyet Türk Kültürü'nün bir parçası haline gelmiştir" dediğimde bu sözden nasıl sentezci olduğumuzu çıkarıyorsunuz pes.
Size göre Türklük o kadar küçük birşey mi ki? Sözgelimi şamanizm de Türk Kültürü'nün bir parçasıdır. İşte bu parçalar Türkleştirilmiştir.
Nasıl ki şamanizm sırf Türklere mahsus bir olgu değil, söz gelimi bütün Orta Asya halklarında şamanlık mevcuttu. Buna rağmen bir Buryat Şamanlığı ile Türk şamanlığı arasında dağlar kadar farklar vardır.
Şimdi soruyorum Tanrı aşkına: Bu anlattıklarımın sentezcilikle ne alakası var??? Şamanlığı kabul ediyorsunuz da, konu İslam olunca neden bu kadar sorun oluyor anlamıyorum.
Benim için Türk Türk'tür, yeter ki Türk olduğunun bilincinde olsun.
Aslında sizin anlayışınıza göre Türkler asla birleşmez. Türk Kültürü içinde farklılığı, daha doğrusu zenginliği kabul etmek istemiyorsunuz.
Bakınız benim söylediklerim net doğrulardır bunları söylemem bunları desteklediğim anlamına gelmez bu sebeple beni bir dinci gibi görmeyiniz. Ben doğruya doğru derim ve şeriat anlayışı budur, ama şeriat anlayışını kabul etmiyorum. Tabi ki şeriat görüşüm İslam dünyasındaki görüşle aynı olacak, aynı kaynaklardan yola çıkarsan tek doğruya varırsın çünkü. Ama sizin şeriatı "sulandırarak" kabul ettirme isteğiniz, asıl beni endişelendiren şey. Ayrıca Türklerin asıl dini Tengrizm'dir, şamanizm denmesi eskiden beri gelen bir alışkanlıktır. Kaldı ki Şamanizmle Müslümanlığı aynı kefeye koyup inceleyemezsiniz. Şamanizm'de kurallar, inanışlar ve Tanrılar bile farklıdır bu sebeple bir kültürün parçası olabilir çünkü dini zaten o kültür yaratmıştır. Mesela Tengrizm'de Tanrı yalnız Türklerin Tanrısıdır. Şimdi siz böyle bir dini İslamla, aynı kefeye koyabilir misiniz? İslam buna karşın, değişmez ve evrenseldir bu yüzden bu yukarıda gördüğünüz Tengrizm'de olanların İslam'da olmasını, dolayısıyla İslam'ın Türk Kültürünün bir parçası olmasını bekleyemezsiniz. Kaldı ki bu benim İslam düşmanı olduğumu göstermez, ben de Müslümanım. İslam, yaşamımızın bir parçası olabilir ama Türk Kültürünün bir parçası olamaz. Zaten başlı başına "İslam Kültürü" denen bir kavram vardır, Türklerin katkısı olan kültür budur. O zaman Hıristiyanlık da, Musevilik de, Şamanizm de, Maniheizm de Türk kültürünün bir parçasıdır size göre? Türkleri birleştirecek düşünce, Türkleri dinine bakmaksızın Türk kabul etmektir. Türk kültüründeki farklılık dinle olmaz, dil ile, mutfak ile, coğrafya ile, mimari ile olur. Çünkü bu saydıklarımın hepsi milli olabilir: Milli dil, milli mimari... Ama milli din olmaz. Ben dini hayatımızdan çıkarıp atalım demiyorum ama genelde sizin görüşünüzdeki "İslam Türklerin kültürünün bir parçası haline gelmiştir." diyenlerin çoğu Müslüman diye gayrimüslim Türklerden önce Arapları getiriyor, ayrılık işte böyle başlıyor. En doğru olan İslam'ı hiçbir millete, kültüre mal etmemek, onu tamamen ayrıca ele almak, sadece uygularken kültüre başvurmaktır. Bunları söylerken size kızdığımı düşünmeyin bu arada. Benim mizacım böyledir, hatam varsa affedin, siz de bir şeklide benimla ortak görüşe sahip bir insansınız.
-
Bak arkadaşım,
benim birşeyi sulandırdığım falan yok. Siz sadece anlamıyorsunuz. Bu benim anlattıklarım burda kafadan rast gele uydurduğum şeyler değildir. Birçok ilahiyatçı profesör fark farklı durumları şartları vs değerlendirerek bu kanıya varmışlardır ki, sözgelimi Ankara Okulu zaten akılcı olarak bilinir.
Sizin anlattığınız net doğrular değildir. Yıllardan beri ezberlenip alışılagelmiş, akıl ve mantığın körleşmesinin doruk noktasıdır.
Şimdi burda size ne anlatsam boştur, İslam Tarihi'ni, Kur'an Tarihi'ni, Mezhepler Tarihi'ni, İslam fetihleri Tarihi, Kelam, Felsefe vb alanlarda bilgi sahibi olmanız gerekiyor ki bu konuda tartışabilelim. Aksi takdirde böyle bir sonuca varmayacağız. Çünkü bu konuları tartışmak için bir alt yapı, bir birikim gerekli ki tartışma mümkün olsun. Siz daha bunlar net doğrular deyip durun.
Bu arada ben şamanlığın din olduğunu nerde söyledim Tanrı aşkına???
Ayrıca bana kızdığını düşünmüyorum zaten, ama baya bir kızdırıyorsun beni.
-
Bak arkadaşım,
benim birşeyi sulandırdığım falan yok. Siz sadece anlamıyorsunuz. Bu benim anlattıklarım burda kafadan rast gele uydurduğum şeyler değildir. Birçok ilahiyatçı profesör fark farklı durumları şartları vs değerlendirerek bu kanıya varmışlardır ki, sözgelimi Ankara Okulu zaten akılcı olarak bilinir.
Sizin anlattığınız net doğrular değildir. Yıllardan beri ezberlenip alışılagelmiş, akıl ve mantığın körleşmesinin doruk noktasıdır.
Şimdi burda size ne anlatsam boştur, İslam Tarihi'ni, Kur'an Tarihi'ni, Mezhepler Tarihi'ni, İslam fetihleri Tarihi, Kelam, Felsefe vb alanlarda bilgi sahibi olmanız gerekiyor ki bu konuda tartışabilelim. Aksi takdirde böyle bir sonuca varmayacağız. Çünkü bu konuları tartışmak için bir alt yapı, bir birikim gerekli ki tartışma mümkün olsun. Siz daha bunlar net doğrular deyip durun.
Bu arada ben şamanlığın din olduğunu nerde söyledim Tanrı aşkına???
Ayrıca bana kızdığını düşünmüyorum zaten, ama baya bir kızdırıyorsun beni.
Madem siz çok altyapılı olduğunuzu düşünüyorsunuz ne diye hiçbir dediğime net bir açıklama getiremiyor, cevap veremiyorsunuz? Siz söyleyin bakalım sizin şeriat anlayışınız ne? Neye dayanıyor? Sorduğum soruları cevaplayın ondan sonra bana altyapın yok bunları tartışma diyebilin. Siz dediniz İslam olunca kabul etmiyorsunuz, şamanizm deynce niye kabul ediyorsunuz diye bari kendi söylediklerinizi bir gözden geçirin. Cevaplarınızı büyük bir merakla bekliyorum çünkü şu ana kadar benim, 17 yaşında bir öğrencinin, sorduğum hiçbir soruya net bir açıklama getirmiş değilsiniz bir ilahiyat öğrencisi ve gerekli altyapıya sahip bir insan olarak.
-
Cevaplarınızı büyük bir merakla bekliyorum çünkü şu ana kadar benim, 17 yaşında bir öğrencinin....
Aybala Kün kandaşım hayranlıkla okudum, takip ettim.
Aybala Kün kandaşım sen 17 yaşında böyleysen, Toroslarda Yörük çadırlarının bacaları tütmese dahi, ben bu milletten umudumu kesmem.
Umarım senin gibi kızlarımızın, senin gibi kardeşlerimizin sayıları milyonları bulur. Bahtın hep ak olsun.
-
Cevaplarınızı büyük bir merakla bekliyorum çünkü şu ana kadar benim, 17 yaşında bir öğrencinin....
Aybala Kün kandaşım hayranlıkla okudum, takip ettim.
Aybala Kün kandaşım sen 17 yaşında böyleysen, Toroslarda Yörük çadırlarının bacaları tütmese dahi, ben bu milletten umudumu kesmem.
Umarım senin gibi kızlarımızın, senin gibi kardeşlerimizin sayıları milyonları bulur. Bahtın hep ak olsun.
Çok teşekkür ederim. :trbayrak