Türkçü Turancı Otağ

GENEL KONULAR OTAĞI => GÜNCEL => Konuyu başlatan: avar-hun - 29 Aralık 2011

Başlık: ŞIRNAK ULUDERE HADİSESİ ÜZERİNE..
Gönderen: avar-hun - 29 Aralık 2011
Irak sınırında ( Şırnak-Uludere de) teröristlerin sızma ve mayınlama yaptığı bölgede  kaçakçılık yapan 35 kürt , TÜRK HAVA KUVVETLERİ tarafından imha edilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti Ordusu, "TÜRK ORDUSU" bu kadar yıpratmalara, tutuklamalara ve psikolojik harekâtlara rağmen görevini başarıyla sürdürmektedir ve sürdürecektir.

TÜRK ORDUSUNUN son bir kaç yıldır, binbir türlü emek ve tecrübeyle yetişmiş en iyi komutanlarını haksızca ve hukuksuzca tutuklayarak, yıllardır kan kusturan yobaz ve bölücü zihniyetin kontrolü altında bulunan bir kısım basın yayın organları bütün gücü ile bu  35 kişinin "sigara kaçakçısı" olduklarını "terörist" olmadıklarını, bunu geçim için yaptıklarını v.s.v.s. gibi aptallık ötesi yoğun propaganda yapmaktalar. Elinizi vicdanınıza koyun ve şöyle bir Düşünün;  Bir ülkenin orudusu yaklaşık  on beş, yirmi yıldır asla güvenli olmayan, sürekli askerlerinin mayınlı tuzaklara düşürüldüğü, pusu kurulduğu bir sınır bölgesi düşünün ve bu sınır bölgesinde hiç bir şey olmamış gibi kendi özel arazisinde dolaşır gibi dolaşmak isteyen, ne sınır, ne hudut tanımayan, sınırı istediği gibi geçip sonrada geri gelmek isteyen ve ne halt yediği belli olmayan bir topluluk insansız uçaklar tarafından tespit ediliyor ve imha ediliyor. Ondan sonrada bu bir kısım basın topyekün bir linç kampanyası başlatıyor : İHMAL, KATLİAM, ACIMASIZLIK, KÖYLÜLER VURULDU...

Bu satırlardan bu gafillere seslenmek istiyorum. Siz daha acımasızlık nedir, katliam nasıl olur bilmiyorsunuz. Şu anda bu coğrafyada , bu bölgede bizim yerimizde hakim güç TÜRKİYE değilde amerikalılar, çin yada başka bir ülke olsaydı ve bizim yıllardır yaşadığımız teröre muhatap olsalardı, sadece elinde silah olan teröristler değil , teröristlerin hiç suç işlememiş olan şehirdeki aileleri ve akrabaları ile birlikte imha edilirlerdi. Örnek mi istediniz : Irak : Son 15 yılda 1 milyon kişi.     Afganistan : Son 20 yılda 2 milyon kişi.  Örnekleri çoğaltabiliriz ki bu bölgelerdeki insanlar kendi öz vatanlarında imha edilmişlerdir. Kaldı ki TÜRK ORDUSU nun yaptığı "saldırı" değil sadece "savunma" ve "tedbir" amaçlıdır. Sonuç itibariyle TÜRK ORDUSU görevini başarıyla yerine getirmiştir. Son zamanlarda icra ettiği kış operasyonları ve teröristlere verdirdiği kayıplar oldukça başarılı ve göz doldurucudur. Ordu bu kış, bahara kadar bu şekilde giderse örgüt bu bahar ve yaz aylarında eylem yapamayacak ve her bahar - yaz aylarında yaptığı gibi onlarca askeri şehit edemeyecek aksine kendileri leş gibi gebereceklerdir.
Başlık: Ynt: ŞIRNAK ULUDERE HADİSESİ ÜZERİNE..
Gönderen: TARDU KAĞAN - 29 Aralık 2011
Eee nedemişler?
Kırk gün gezeren kırda,bir gün rastlarsın kurda.
Başlık: Ynt: ŞIRNAK ULUDERE HADİSESİ ÜZERİNE..
Gönderen: avar-hun - 29 Aralık 2011
Evet, kısa ve öz biçimde çok güzel açıklamış Tardu beğ..
Başlık: Ynt: ŞIRNAK ULUDERE HADİSESİ ÜZERİNE..
Gönderen: avar-hun - 29 Aralık 2011
Bu arada Kılıçdaroğlunun açıklaması : "Genelkurmayın açıklaması bizi ilgilendirmiyor". Son derece terbiye dışı bir açıklama. Chp, Akp, v.s.v.s....Aynı pisliğin farklı kokuları bunlar galiba...:))
Başlık: Ynt: ŞIRNAK ULUDERE HADİSESİ ÜZERİNE..
Gönderen: TÜRK-KAN - 30 Aralık 2011
GENELKURMAY BAŞKANLIĞI'NIN AÇIKLAMASI

http://www.tsk.tr/10_ARSIV/10_1_Basin_Yayin_Faaliyetleri/10_1_Basin_Aciklamalari/2011/BA_33.htm
TARIH   : 29 Aralık 2011
SAAT    : 11:45
NO        : BA - 33 / 11 1.   Türk Silahlı Kuvvetlerinin sınır ötesi harekatı, TBMM tarafından 17 Ekim 2007 tarihinde kendisine verilen ve birer yıllık sürelerle yenilenen yetki gereği sürdürülmektedir.
2.   Terör örgütü elebaşılarının son dönemde verdikleri kayıplar için gruplara misilleme talimatı verdikleri ve bu doğrultuda özellikle sınır ötesinde Sinat-Haftanin’e takviye maksadıyla çok sayıda terörist gönderildiği bilgisi alınmıştır.
3.   Çeşitli kaynaklardan alınan istihbarat ve yapılan teknik analizler sonucunda, içlerinde örgüt elebaşılarının da bulunduğu terörist grupların bölgede bir araya geldikleri ve sınır hattındaki karakol ve üs bölgelerimize yönelik saldırı hazırlığı içinde oldukları anlaşılmış ve ilgili birlikler ikaz edilmiştir.
4.   Geçmişte bölücü terör örgütü tarafından gerçekleştirilen saldırılarda, teröristlerin, kullandığı ağır silah, cephane ve patlayıcıları yük hayvanları ile Irak’tan getirerek sınırdan içeri soktukları, teslim olan terörist ifadelerinden bilinmektedir.
5.   Bölücü terör örgütü mensuplarının, Irak Kuzeyinden gelerek hududumuza yakın karakol ve üs bölgelerimize eylem yapacağına dair istihbaratın artması üzerine, keşif ve gözetleme gayretleri sınır boylarında artırılmıştır. Bu kapsamda, 28 Aralık 2011 günü saat 18.39’da, Irak sınırları içinde hududumuza doğru bir grubun hareket halinde olduğu İnsansız Hava Aracı görüntüleri ile tespit edilmiştir.
6.   Grubun tespit edildiği bölgenin teröristler tarafından sıkça kullanılan bir yer olması ve geceleyin hududumuza doğru bir hareketin tespit edilmesi üzerine hava kuvvetleri uçakları ile ateş altına alınması gerektiği değerlendirilmiş ve saat 21.37-22.24 arasında hedef ateş altına alınmıştır.
7.   Olayın meydana geldiği yer, bölücü terör örgütünün ana kamplarının konuşlu olduğu, sivil yerleşim bulunmayan, Irak kuzeyindeki Sinat-Haftanin bölgesidir.
8.   Olay hakkında idari ve adli inceleme ve işlemler devam etmektedir.
      Kamuoyuna saygı ile duyurulur.
Başlık: Ynt: ŞIRNAK ULUDERE HADİSESİ ÜZERİNE..
Gönderen: YALNIZKURTKARAGÜLLE - 30 Aralık 2011
SEHVEN DE OLSA GENELKURMAY BU DEFA İYİ İŞ ÇIKARDI

Vatan sınırları namustur.
Türk Ordusu'nun asli görevi de budur.
Devlet olmanın gereği de budur.
Sınırlarımız 30 yıldır yol geçen hanına dönmüştü.
Kapı'dan değil bacadan girenin haddi hesabı yoktu.
İster terörist, ister kaçakçı kim olursa olsun ders verilmesi gerekiyordu.
Gereken ders verilmiştir.
Kapı'dan değil bacadan girecekler artık düşünmek zorundadır.

Baca'nın sonu cehennemdir.

İbret-i alem için ölenlerin hiç bir kıymet-i harbiyyesi yoktur.

Türkiye'de herşeye rağmen bir DEVLET olduğu hatırlanmıştır.

Devlet-i ebed-i müddet.