Türkçü Turancı Otağ
GENEL KONULAR OTAĞI => GÜNCEL => Konuyu başlatan: AtillaKaan - 30 Nisan 2006
-
ATATÜRK, ATATÜRK, ve daha bol bol ATATÜRK, duyuyorum.
Batsin Islam, batsin Din, batsin insanlik!
Gelsin solculuk, gelsin komunizm, gelsin dinsizlik ve daha cok seyler görmeye basladim bu sitede, türkcülük ile konu kalmamis burda. Ama siz biz Müslüman Türklere karsi bu kadar agzinizi aciyorsunuzda ben susacakmiyim?
Sultan VI.Mehmet Vahdettin Pasa, İşgal altındaki İstanbul'dan vatanın kurtarılmayacağını anladiginda, güvendiği kumandanları Anadolu'ya göndermek istedi. Bir gün saraya çağırdığı Mustafa Kemal'i "Paşa paşa şimdiye kadar devlete çok hizmet ettin. Bunları unutun. Asıl şimdi yapacağın hizmet hepsinden mühim olabilir. Devleti kurtarabilirsin!" sözlerinden sonra, büyük yetkilerle Anadolu'ya gönderdi.
19 Mayıs 1919 yılında Samsun'a çıkarak Millî Mücadele hareketini başlatan Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşları Anadolu'daki direniş hareketini örgütlediler. Kongreler, Kuva-yı Milliye direnişleri gerçekleştirildi. Nihayet 23 Nisan 1920'de TBMM'nin Ankara'da açılmasına karar verildi.
Türk milleti, Kurtuluş Savaşı'ndan muzaffer çıktı. Mustafa Kemal Paşa idaresinde büyük bir zafer kazanıldı. Yeni meclis saltanatın kaldırılması ve Osmanlı hanedanının Türk topraklarından çıkarılmasını istedi. Türkiye Büyük Millet Meclisi hükümeti 1 Kasım 1922'de hilafet ile saltanatın ayrıldığını ve saltanatın kaldırıldığını bir kanun ile ilan etti. Vahdettin'in adı hutbelerden kaldırıldı. İstanbul ve Anadolu basınında aleyhinde yazılar çıkmaya başladı.
Asil gercekler bunlardir,
Sevr Antlaşması'nında Osmanlı Hükümeti'nce imzalanması, Anadolu'daki millî mücadele azmini kuvvetlendirmiş, halkın İstanbul Hükümeti'nden ümitlerini kesmesine neden olmuştur. Büyük Millet Meclisi 19 Ağustos 1920 tarihli toplantısında, Sevr Antlaşması'nı imzalayan ve bunu onaylayan Şûra-yı Saltanat'ta bulunanları vatana hıyanetle itham ederek vatansız sayılmaları kararını aldı. Aynı zamanda Büyük Millet Meclisi Hükümeti bu antlaşma ile kendini hiç bir surette bağlı görmediğini de ilân etti.
Sonra Türkiye'nin kurtulusundan sonra Mustafa Kemal Pasa, her eline güc gecen insan gibi hareket yapti. Padisaha geri vermedi Devleti, ve onu kovdu Vatandan.
Ne diyeyim, ben olsam bende yapardim, onun icin Atatürke kizmiyorum. Resmen bir devletin baskani yerine gectim, ve sonra bu baskanligi kayip edecegim, ve daha sonra kim bilir ne olacagim.
En cok gicik kaptigim, Atatürk'ün Islam'a yaptiklari. Sanki hic mi bilmedi bir müslümanin baska bir Dine cevirilmesi veya dinsiz yapilmasinin imkansiz oldugunu?
-
Gelme.. Zorla kolundan tutup buraya gel diyen mi çıktı? İlla söveceksin.
-
MUSTAFA KEMAL SENİ AŞAR DOSTUM. YOK İSLAMA NE YAPMIŞMIŞ? ULAN O YÜCE TÜRK OLMASAYDI DAHA ÇOK KABUKLU PENİS YİYECEKTİ SÜLALEN BUNUN FARKINDAMISIN? İNSANI ÇILDIRTMAYIN. TÜRKLERİN BÖYLE BİR İNSANI ANLAMASI İÇİN BU TARZ MÜSİBETLER YAŞAMASIMI GEREKMEKTE? SONRASINDA OLANLAR ARTIK YENİ BİR CUMHURİYETLE TEMİZLENMESİ GEREKEN ÖĞELER OLARAK BAKMAK LAZIM. ATATÜRK'ÜN İSLAMLA UĞRAŞTI GİBİ ALGILAYANLARI ANLAMAK MÜMKÜN DEĞİL SANKİ ATAM CAMİLERİ KAPATMIŞ GİBİ. ŞAPKAYA TAKAN YOBAZLARDA VAR SANKİ EVVELKİ GİYSİ OLARAK KULLANILAN NESNE ÖZ KIYAFETİMİZ GİBİ. KİMİ SALAKLAR BUGÜN İNADINA FES GİYİYORLAR FESİN TARİHİ ÇOK EVVELMİŞ GİBİ. KISASIYLA ARKADAŞIM ATATÜRK'Ü MEVZUU YAPMAK EN AZINDAN SENİ AŞIYOR ŞU ETAPTA. TANRI TÜRK'Ü KORUSUN!
-
YA BÖYLE ŞEREFSİZLERDE BU OTAĞ'A GİRMEYE CÜRRET GÖSTERMİYORMU CİNLERİM TEPEME ÇIKIYOR!
DEFOL GİT!
-
ATASINI BİLMEYEN İT PEŞİNDEN KOŞAR BEYLER!!!
vahdettinin büyük taarruzun planlarını ingilizlere sattığı belgelerle kanıtlanmıştır,,siz daha neyi tartışıyosunuz...
-
Selam ülküdaşlarım ben bu sitede yeniyim.
İlk defa bu sayfaya girdim ve tartıştığınız konuyu ve yazılarınızı okuyunca çok üzüldüm.
Sultan Vahdeddin Han'ın vatan haini sizlerden duymak beni çok üzdü.
Sultan Vahdeddin vatan haini değil bizzat şu an yaşadığımız vatanın kurulmasında büyük payları olan biridir.
Bırakın Cemal Süreyyanın kitaplarından bu tarz önemli şeyleri okumayı
Muhterem H. Nihal ATSIZ Atanın "Türk Tarihinden Meseleler" kitabını okuyup öğle tartışalım.
Lütfen ilk, orta ve lise bilgileriyle Vahdeddini yargılamayın çünkü bize bu okullarda tarih konusunda hep yalan yanlış şeyler öğrettiler. Örneğin 2. Abdülhamid Hanın Kızıl Sultan olduğunu söyledikleri gibi
Vatan haini vahdeddin değil onun sadrazamlarıdır. Yani Mebuslar Meclidi başkanlarıdır.
BLütfen büyük sultamlarımıza ihanet etmayin....
-
VI. Mehmed: Osmanlı padişahlarının en talihsizidir. Bu yüzden kendisine hain damgası vurulmuştur. Fakat hain değil, bütün Osmanlı padişahları gibi vatanseverdir. Veliahd iken Almanya'ya gittiği zaman, batı cephesinde ateş hattı siperlerini gezmiş, herhangi bir umulmadık tehlikeye karşı başını eğmesi söylendiği zaman: Türk başı düşman karşısında eğilmez!» cevabını vermiştir.
Zeki ve otoriter bir padişahtı. İttihatçılardan nefret ediyordu. Fakat Talât Paşa'yi çok beğenirdi. «Talât Paşa, o zümre ile lekelenmiş olmasaydı bu devleti kurtarabilirdik» demiştir.
Mütarekede, Saltanat Şûrâsı'nı toplayıp, oturumu, kısa bir konuşma ile açtıktan sonra, salonu terkederken, yanında bulunan Veliahd Abdülmecid koluna girmeye mecbur olmuş ve gözlerinden yaşlar boşanan padişah: «Karı gibi ağlıyorum» demekten kendini alamamıştır.
Niçin İstanbul'u terkedip de Anadolu'daki millî hareketin başına geçmediği sorulabilir.
Sultan Vahideddin, bunu yapamazdı, İstanbul'u bıraktığı takdirde, düşmanlar bu şehri bir daha Türklere vermezlerdi. Şehzadeleri de millî hareketin başına yollayamazdı. İngilizlerin, bunu bahane ederek, kendisini atmaları ve askerî işgal altındaki İstanbul'u siyasî ve ebedî olarak işgal etmeleri de mümkündü, İstanbul'u ve hanedanı kurtarmak için baskılara katlanarak oturmuş ve Anadolu'da harekâta başlamaları için güvendiği kumandanları göndermiştir. Kâzım Karabekir Paşa'yı kabul edip de bütün ümitlerin genç paşalarda olduğunu söyledikten sonra, Anadolu'ya daha kimlerin gönderilmesini tavsiye edebileceğini sormuş; Kâzım Karabekir, Mustafa Kemal Paşa'nın adını söyleyince, bunu memnunlukla karşılamış, zaten kendi yaveri olan Mustafa Kemal Paşa'ya büyük güveni olduğu için, onu huzuruna çağırıp konuşmuş ve Anadolu'ya gidip teşkilât kurması için kendisine 40.000 altın vermiştir. Bu paranın büyük kısmı, eskiden beri beslediği yarış atlarını satmak suretiyle elde edilmiştir. Vahideddin, iyi bir binici ve aynı zamanda da fıkıh bilgini idi. Daha sonra millî harekete karşı takındığı tavırlar, hep, İngilizlerin baskısı ile olmuştur. Bunun hiçbir fiilî değeri olmadığını ve İngilizleri yatıştırmak için başka çare bulamadığını, gurbet yıllarında, büyük kızı Ulviye Sultan'a. söylemiştir.
Gurbet felâketine büyük bir metanetle dayanan VI. Mehmed, kendisini tahtından eden Mustafa Kemal Paşa aleyhinde hiçbir söz söylemediği gibi söyletmemiştir de. «Bunu ilerde tarih halledecektir!» demiştir.
Son günlerinde, Ulviye Sultan'a, artık vatana dönemeyeceğini söyledikten sonra: «Siz dönünce benim bir vatan haini olmadığımı anlatın demiştir.
VI. Mehmed'in iki yanlışı vardır: Biri Damad Ferid Paşa'yı birkaç defa sadrazamlığa getirmesidir. Bunu anlamak güçtür. Çünkü Damad Ferid'den nefret ettiği malûmdur. Onu, İngilizlerin baskısı ile sadrazam yapmış olması mümkündür.
Bu Damad Ferid Paşa, zekâsının kıtlığı ve şahsî kinlerini öne atması yüzünden devletin işlerini çıkmaza sokmuş; Sultan Vahideddin'in de felâketinı hazırlamıştır.
İkinci yanlışı İngilizlere sığınmasıdır. Hayatını tehlikede gördüğü için böyle yaptığı muhakkaktır. Hayatı . tehlikede olan insanların her çareye başvurması da tabiîdir. Fakat, Osmanoğulları gibi, yüzlerce yıldan beri ölümle kaynaşmış ve onu bir sevgili gibi bağrına basmaya alışmış bir hanedanın temsilcisi olarak Sultan Vahideddin'in ölümden korkması kendisine yakışmamıştır. Bununla beraber, bu meseleler, henüz objektif bir tarih görüşüyle incelenmediği için, bugünlük daha kesin bir hüküm verilemez. Şimdiden varacağımız sonuç şudur:
Yanlışları ne olursa olsun, Sultan Vahideddin, bir hain değildir ve olamaz da.. Çünkü o bir Osmanoğludur!
Bu sözler bizzat Nihal Atsız'a aittir.Kaynak (https://www.hunturk.net/forum/sistem.php?islem=yonlendir&url=aHR0cDovL3d3dy50dXJrZGlybGlrLmNvbS9CaWxnaW1lY2UvVHVya29sb2ppL1RhcmloL05BdHNpejAwMDIuaHRt)
Atsız Beğ'in tarih anlayışına hayran olmama rağmen şunu belirtmeliyim ki Atsız Beğ bu konuda biraz duygusal davranmıştır.Vahdettin'in hain olduğunu bizzat Başbuğ Atatürk Nutuk'unda belirtmiştir.Ayrıntılı bilgi için Hanifi Altaş'ın Vahdettin'e ilişkin makalesi okunabilir.Ayrıca sanırım Turgut Özakman'ın bu konuda hacimli bir çalışması vardı ama okumadım.
TTK
-
Ne Vahdettin Haindir , nede Atatürk !
Vahdettin Cumhuriyet icin tehlikeliydi çünkü halk saltanat ve hilafete halen bağlı idi, gönderilmesi gerekiyordu gitti. Yüce Önder Atatürk ün ise milletin geleceği açısından baska planları vardı ve burada hilafet ve saltanata yer yoktu bu yüzden vahdettine vatan haini demesi doğaldır. Vehdettininde durum ve o günün şartlarına göre ihanet eden adamı oynaması doğaldır. Ama şu açıktır ki Dönemin en büyük askeri gücüne ve ulu Önder Atatürk ten daha büyük askeri türbeye sahip Kazım Karabekir ve Fevzi Çakmak ta padişaha bağlı, Cumhuriyet kurulana kadar Salatanat için savaşmış insanlardır, hatta Cumhuriyetin kurulması ile birlikte KAzım KaraBekir ile Atatürk arasında bu nedenle fikir ayrılığı oluşmuş hatta Atatürk e İzmirde gerçekleştirilen suikastte parmağı olduğu dedikoduları çıkarılmış, İsmet İnönü tarafından rejim alehtarı olduğu gerekçesiyle kontrol altına alınması gereken 84 kişilik listenin basşında ismi verilmiştir. Şimdi Kazım Karabekir Paşa vatan hainimidir? Değildir, O sadece SAltanda ve eski devletine bağlıdır buda normaldir, Bugun Allah korusun, DEvletimizin ismi şekli değiştirilse , durum ne olursa olsun eski devlet yapısınında taraftarları olacaktır. Peki Kazım Karabekir madem Saltanata bu kadar bağlıydı nasıl olduda kendisine bağlı ordu ile beraber Atatürkün emrine girdi? Yanıt açıktır, tek emir aldığı yer olan Sultandan emir almıştır. Kimse milletimize ihanet etmemiştir? Atatürk Vahdettine hain derken muhakkak sebepleri vardı, o zaman ki konum ve milletin durumu için bu gerekli olabilir ancak su anda Vahdettinin vatan haini olması gibi bir durum söz konusu olduğunu zannetmiyorum.
Ayrıca yukarıda Osmanlı padişahlarına Türk demeyen arkadaşa cevaben yazıyorum, Türk kültüründe soy babadan geçer ve Osman oğulları Oğuz boyundan gelmektedir. Anaları Türk olmayabilir ama Bizde Türk babadan doğan Türktür.
Ve küfür edenler için söylüyorum, madem Türksünüz atalarınıza, ecdadınıza, soyunuza hatada yapsalar küfür etmek yine bir Türk e yakışmaz bunu böyle bilin.
Ecdadımızı günahıyla sevabıyla kabul edip, her türlü tartışmaya açık olmak bu otağın bekası için gereklidir. Mühim olan dışalamamız değil çözümler üretebilmemiz. Burada herkes Türk ve Ulu Önderin yolunada çizgisinede bağlıdır. Ayrıca Atatürk ün İslam a zarar veridiğini söyleyen arkadaşa hitaben; Atatürk İslama zarar vermemiştir onun diğer güç odakları tarafından başka emeller için kullanılmasını engellemeye çalışmıştır. Ne yaptıysa yüce Türk Milleti için yapmıştır. Hataları olmuştur bilemiyorum ama sonuçta insandır, Milleti için doğru olduğuna inandığı şeyi yapmıştır. Nitekim bugün , Cumhuriyetimiz güçlüdür, vatanına bağlı bizler çok çalıştıkça dahada güçlenecektir. Küfür , hakaret yerine çalışmak, iş bekliyorum . Ben vatanım için çalışıyorum. İdealim milletime faydamın dokunmasıdır. Diğer Türk kardeşlerimden de aynısı beklerim.
Saygılarımla
-
Ayrıca yukarıda Osmanlı padişahlarına Türk demeyen arkadaşa cevaben yazıyorum, Türk kültüründe soy babadan geçer ve Osman oğulları Oğuz boyundan gelmektedir. Anaları Türk olmayabilir ama Bizde Türk babadan doğan Türktür.
Soy babadan geçer ! Evet soy kütüğü uygulamasına göre öyle. Peki annesi, alman, kürd, rus, çerkes, rum, laz, arap, vs... olan biri ne oluyor? Safkan Türk mü? Tamam yorumunda katıldığım bir çok nokta vardır, lakin ilmî bir sözü sarfederken, bunu kültür ile açıklamaya çalışmak ne kadar doğru olur, orası da tartışmaya açıktır.
Hülasa, bu açıklamayla varacağımız hedef, kangal cinsi bir köpek ile kurt cinsi bir köpeğin kırmasını, kangal kabul edip kurtun üstüne salmaya benzer ki, sonuçta hüsrandır. Açıkçası, anası da, babası da, 3 göbek ötesi de Türk olmayan, Türk değildir !
Saygılarımla,
TTK
-
Değerli Albay Kandaşım,
Sanırım bir yanlışlık olacak çünkü ben bu şekilde bir üyelik iptal etmedim.
Ayrıca, küçük espiri katmakta da fayda görüyorum, ben Yavuz Sultan Selim değil Şah İsmail yanlısıyımdır.
Saygılarımla,
TTK
-
Evet, bir insanın annesi Türk değilse , saf kan Türk diyemeyiz diyenler olabilir. Ama Yine Nihal Atsız ın millet tarifinde olduğu gibi , soy tarifindede diğer millet ve ilimlerin dediğinden öte kendi milletimizin , kültürümüzün tarifi öenlidir. Örnek olarak Yahudilerde soy anadan gecerken, bizde babadan gecmektedir. Bir yahudinin anası yahudi ise kendiside yahudi olabiliyor. Ama bizda soy babadan gecer, illede bilimsel acıklama isteniyorsa, Y geninin sadece babadan geldiğine, ve nesilller geçsede sadece baba soyundan gelen Y geninin korunduğuna dikkat çekebilirim. Konu hakkında daha derin bilgi için biyoloji, üreme, mendel kanunları gibi baslıklara bakabilirsiniz.
Ecdada Türk demeden önce çok düşünmemiz çünkü eski Türk hakanlarıda Çinli kadınlarla evli idi ve cocukları (gelecekteki hakanlar) çinli analardan dünyaya gelmişti( Atsız ın Göktürkler kitabındada bu konuya değinir).
Saygılarımla
-
Değerli Albay Kandaşım,
Sanırım bir yanlışlık olacak çünkü ben bu şekilde bir üyelik iptal etmedim.
Ayrıca, küçük espiri katmakta da fayda görüyorum, ben Yavuz Sultan Selim değil Şah İsmail yanlısıyımdır.
Saygılarımla,
TTK
Bu iptali yapan HunTürk kandaşımdır.
Saygılarımla....
-
Tespit edebildiğim kadar 3 üyeliği vardı o şahsın. Atılma sebebi mezhep ayrımcılığıydı..
-
Değerli Irktaşlarım,
Yabancı kadın almak, eski Türk geleneklerine göre sadece "akbuduna" ait bir olguydu.
Şimdi bu yapılan yorumları, tarihten bir kaç olayla pekiştirebiliriz. Yıldırım Bayezıd'ın, Timur'a "kudurmuş köpek" diyerek yazdığı mektupa, Timur'un verdiği cevap çok güzeldir; "Kes sesini frenk dölü" . Kezâ Timur, dünyanın gelmiş geçmiş en büyük cihangiri ve de komutanı olarak anılmasına rağmen, hiç bir zaman HAKAN olamamıştır. Çünkü gene Türk Töresine göre, hakan olacak kişinin baba tarafından 3 göbek, anne tarafından ise 9 göbek akbudun olması şartı vardı ki, Timur anne tarafından karabudundu. Düşünün ki; dünyanın en büyük cihangiri sırf anne tarafından karabudun olduğu için hakan olamamıştı. Hatta Atatürk bile, çok büyük hayranlık duyduğu Timur'a tarih kitaplarında 20 sayfa yer ayırtmıştır ! ( tabii bu da Atatürk'ten sonra kitaplardan çıkarılmıştır. ) Devam edersek, tarihi kaynaklarda Timur'un şu sözüne de yer verilir; "Ben Osmanlı'yla savaşmadım ki. Gittim, ezdim ve geldim. "
Tüm bunların neticesinde, konunun özüne dönersek; Atatürk'ü evet saray gönderdi ama bahsedildiği gibi "git vatanı kurtar" sevdasına değildir bu. O dönem ayaklanan ermeni çetecilere karşı, dönemin belediye başkanı ve yörenin en zengin ailelerinden birinin çocuğuyken, herşeyini bırakıp ermenilere ve rumlara karşı dağa çıkan Topal Osman Ağa'yı bastırması içindir!
Rus ve İngiliz dışişlerinin baskısı artar saray üstünde. Sürekli insan haklarının ihlâlinden ve azınlıkların haklarının ezildiğinden, gasp edildiğinden şikayetle padişah üstünde baskı kurarlar. En sonunda saray, Atatürk'ü , Topal Osman'ı bastırması ve tutuklaması için Anadolu'ya gönderir. Çünkü zamanın Topal Osman Ağa'sı, topladığı Türk gençleri ile beraber, bir Türk'e saldırı olsa, karşılığında 3 ermeninin evini, takasına, teknesine zarar verilse bir Türk'ün karşılığında 3 tekne, bir Türk kadınına yanlış yapılsa, ona karşılık ta 3 rum ya da ermeni kadınını dağa kaldırırmış şehirde. Bu sadece şehirde verdiği mücaadeledir ki, dağlarda ermeni çetecilere karşı verdiği savaşları anlatmaya gerek yoktur sanırım.
Daha sonraları Trabzon Milletvekili Ali Şükrü ( Ankara Hükümeti ve Atatürk muhalifi ), Atatürk'ün Anadolu'ya gelişini şu şekilde aktarmaktadır; "O zamana kadar hiç bir sözümüzden dışarı çıkmayan Topal Osman, her ne olduysa, Mustafa Kemal oraya gelince, içeri kapandılar ve 1 saat görüştüler. Topal Osman odadan çıktığında bize düşman gibi bakıyordu. Artık Mustafa Kemal'den başkasını tanımıyor, daha da açık bir şekilde ermenilere rahat rahat saldırıyordu hem şehirde hem de dağda. "
Bu ters bakışlar, Trabzon Milletvekili Ali Şükrü ve Rıza Nur üzerinde o kadar korkutucu bir tesir yaparki, Erzurum Kongresinden Trabzon'a dönerlerken, Topal Osman'ın korkusundan,her zaman gittikleri güzergahı değiştirmek zorunda kalırlar.
Daha sonraları da Atatürk'ün, Cumhuriyet döneminde korumalığını yapan Topal Osman Ağa'yı birgün dernekte otururken başkanımız anlatmıştı. Vakti zamanında, dedesi gençliğinde Trabzon'da hapse girer. Bir süre yatar ve çıkar. Çıktığında çarşıda dolanırken, bir kahvehanede, saçı sakalı artık bembeyaz olmuş ve birbirine karışmış bir ihtiyarın yanına oturur ve sohbet etmeye başlarlar. İhtiyar, Topal Osman'ın adamlarındadır. O günleri anlatır. " Topal Osman bıyıklarını burmaya başladımı, anlardık ki kan dökülecek ! Bir gün savaştan kaçan bir genci yakaladık getirdik huzuruna. Hiç konuşmadı ve sadece bıyıklarını burmaya başladı, hepimiz anlamıştık çocuğun başına gelecekleri, çok acımıştık. Ağa tek bir cümle etti bize; BİR TÜRK SAVAŞTAN NASIL KAÇAR? BUNU AĞACA BAĞLAYIN VE KATRANLAYIN, EN AĞIR ŞEKİLDE ÖLECEK. 8 gün dayanabildi ve öldü. "
Ankara Hükümeti'nin ilk kurulduğu zamanlarda, Çerkes Ethem Yozgat ayaklanmasını bastırmıştır. Lakin bastırırkende çirkeflikleri sürmektedir çerkes'in. Paşa hakkında ileri geri konuşmakta, O'nu tanımadığını, kendisinin daha büyük olduğunu, Ankara'ya dönünce gereğini yapacağını söylemektedir etrafındakilere. Sabaha karşı Ankara'ya gelir, Paşa evinde uyumaktadır. İçeriye girer ve odaya adımını atar atmaz Mustafa Kemal ve çerkes Ethem silahlarına davranırlar aynı anda ama çerkes tetiği çekmeye cesaret edemez. Çünkü kapıda bekleyen Topal Osman faktörü vardır ve girişte öyle ters bakmıştır ki çerkese, içine can korkusu düşer ve eli titrer, tetiği çekemeden odadan çıkıp gider.
Çerkesler de yere göğe sığdıramadıkları vatan haini Ethem'lerini bile, Topal Osman'ımıza özenerek anlatırlar hayat hikayelerini. Topal Osman'ın askerlik dönemi geldiğinde, son derece varlıklı olan babası, bedel öder ve askerliği bedelli yapmasını ister. Topal Osman ise askerlik bedeli ödenmiş olmasına rağmen babasından gizlice askere gider ve gönüllü olarak Balkan Harbi'ne katılır. İşte gaziliği ve topallığı , o Balkan Harbin'den kalmadır. Çerkeslerde aynı hikayeyi kansız Ethem'leri için anlatırlar ki yunan'a sığınmış o şerefsizi, duygu sömürüleriyle Türk Milleti'nin gözünde haklı bir yere getirmek içindir. Halbuki çerkes Ethem ömrü hayatında hiç bir savaşa katılmadığı gibi, eşkiyalık yaptıktan sonra yunan ordusuna katılarak, Türk Ordusu'na kurşun sıkmış bir şerefsizdir ! Atatürk, Nutuk'ta en güzel açıklamasını yapmıştır ethem için; "KANININ ÇEKTİĞİ YERE GİTTİ ! "
İşte birçok dizi ve filmlerde izlediğiniz, o karadeniz yerel kıyafetli adamlarıyla, Paşa'nın yakın koruması olan ve Ankara'da "Papazın Bağı" olarak adlandırılan yerde öldürülen , bu Topal Osman Ağa'dır. Belki de bir çoğunuzun adını bile duymadığı, vatanın ve milletin düşmandan kurtulmasında, cumhuriyetin kurulmasında ki en büyük sebep, dünya malını mülkünü elinin tersiyle iterek kuvva olmuş, o büyük dava adamı, fedakâr ülkü neferi, Türklük sevdalısı Topal Osman Ağa !
İşte 40 senedir tartışılan mevzu budur; Başbuğ'un Anadolu'ya çıkmasındaki yegane sebep, belki de İstiklâl Harbi'nin başlamasının sebebi Topal Osman Ağa !
Ey Asil Türk Gençliği ! Demirci Mehmet Efe'leri, Topal Osman'ları, ve adını sayamadığımız nice isimsiz kahramanlarımızı, sakın ha unutmayın, unutturmayın !
Saygılarımla,
TTK
-
mezhep ayrımcılıgı yapanları gercekten atıyorsan cok ıyı ama fetullahcılarıda atıyormusun acaba cok merak ettımçCEVAP YAZARSAN COK sevınırım.
-
İstersen bir dene fettoşculuk yapmayı, o zaman gör bakalım, daha ilk mesajında gelip buraya ukala ukala yazılar yazmayı.
Ayrıca bu "osminyum" ne demek? Türkçede böyle bir sözcük olduğunu hiç sanmıyorum.
Adamın isme bak, takındığı tavra bak !
Bitlis'li kürd fettoşun yaptığı Türk düşmanlıklarından birini de sen yabancı bir isim kullanmakla yapıyorsun !
Ha fettoş, ha fettoşcu ya da senin gibi zihniyeti bozuk bir Türk. Hepsi birdir bizim için.
ÜYELİĞİN İPTAL EDİLMİŞTİR !
TTK
-
Bu arada, çok merak etmiştin, cevabını da aldın.
Yeterince sevindirebildik mi seni???
-
Değerli Albay,
Kültür olmadan Türklük nasıl olabilir ya da bunu hangi Türkçü iddia edebilir? Dikkat ederseniz otağda baştan beri en büyük mücadelelerimizden bir tanesi de Türk harsına ve kültürüne özen gösterilmesidir. Kaldı ki buna uymayanlara gösterdiğimiz tepkide ortadadır!
Gene yazımda dikkat ederseniz, Timur'un neden "hakan" olamadığını açıkladım ki; bu da bir kültür unsurundan kaynaklanmıştır. Yoksa bir insan istediği kadar genetik olarak safkan Türk olsun, Türk Töresini, örfünü, adetini, ahlakını yaşayamıyorsa, nerde kalır onun Türklüğü?
Bakın, çok ince bir nüans hatasıyla büyük bir yanlışa gidiyorsunuz hala. Soy kütüğünün babadan geçmesiyle, soy adının babadan geçmesiyle, ırkî özellikleri birbirine karıştırıyorsunuz! Kültürel bir olguya dayanarak, genetik açıklamaya kalkıyorsunuz. Bilimde, doğan çocuk ve ya hayvan yavruları vs... %50 genlerini babadan, %50 anneden alır. Ayrıca bu genlerde canlıların karakteristik özelliklerini belirler, soya çekim yani. Bunu da gene hayvanlardan bir örnek vererek açıklayayım size isterseniz. Kangallar da çobanlık yapacak yavru seçilirken, en çok dikkat edilen unsur, yavrunun annesinin ya da babasının muhakkak kurt boğmuş olmasıdır. Çünkü soyunda kurt boğmamış bir kangal asla kurt'a saldıramaz, korkar. Bu da soya çekimden bir örnektir. Halbuki soyunda bu özellikleri taşıyan bir yavru, 3 aylıkken bile kurt'un üstüne yürür. Başka bir örnek verirsek; seceresi belli olan bir yavru, şayet annesi babası eğitimli ise, doğduğu andan itibaren tüm komutları anlar ve bilir, genlerinden gelen bir yapıdır bu. Tekrardan sizin o köpeği okullara gönderip, eğitim aldırmanıza gerek yoktur.
Bu anlattıklarım birebir insanlar için geçerlidir. Her ırkın kendine has genetik yapısı vardır ki bunları da anasından babasından alır çocuk. Belli ahlaki değerler, sosyolojik yapı, karakter... hepsini soyundan alır. Atsız Ata bu konuda yahudi ve Türk çocuğunun doğuştan alıp, hiç geçmişlerini öğretmeden yetiştikleri vakit, gene kanlarındaki özellikleri taşıdığını vurgulayarak açıklamıştır. Bir Türk ne kadar iyi tüccar olursa olsun, asla bir yahudi gibi ticaret yapamaz, bir alman, ingiliz ( anglosaksonlar ) asla Türkler gibi savaşamaz, kürdün yaptığı rezillikleri, pislikleri, asla bir ispanyol yapamaz, Bir Türk asla rus gibi ahlaksız bir yaşam süremez... bunların hepsi genlerden geçer.
Bizim doğuda çok güzel bir laf vardır; sanırım inatla savunduğunuz soyun kültürle geçmesini en iyi çürütecek cümledir ki bu bir Ata sözüdür, işte kültürün hası size ; " kapına bile köpek alırken soyuna bakacaksın ! "
Şimdi çok net bir soru soracağım; babası Türk, annesi kürd olan birisi ne oluyor. Melez ve ya kırma mı yoksa safkan Türk mü?
Tek bir kelimelik cevap istiyorum sizden, buyrun bu vesile ile de Türkçülüğümüzü de sınayalım.
Saygılarımla,
TTK
-
Gelelim şu Osmanlı Padişahları meselesine,
Anladığım kadarıyla, bazı arkadaşlarımız sırf bu sebepten ötürü ilme ve bilime aykırı olarak soy ispatlamaya çalışmaktalar.
Osmanlı'da yabancı kadın ( rum, rus, çerkes... ) alınmasının bir sebebi vardı. Bellerine olan düşkünlüklerinden yapmadı bunu padişahlar!
Türk kadınının kendine has antrolopolojik ve kültürel yapısı vardır. Lider karakterlidir, yönetici vasıflıdır ve bu özellik dünya üzerinde ki hiç bir ırka nasip olmamıştır. Osmanlı'nın ilk dönemlerinde, sultanların kendilerine ait hazineleri, orduları vardı. Yönetimde birebir söz sahibi idiler. Devlet içinde oluşan bu çift başlılık sebebiyle, Osmanlı saraya yabancı kadın almıştır. Çünkü, teşbihte hata olmazmış, gayri-Türk kadınlar "et parçasından" ibarettirler. Fizikî kadınlık özelliklerinden başka bir vasıfları yoktur! Tabii bu daha sonraları Osmanlı'yı felakete sürüklemiştir ki o ayrıca tartışılacak bir konudur. Saraya gayri-Türklerin hakim olması ve Yavuz Sultan Selim'in, kürd şeyh bitlis-i'nin ağzına bakarak, Anadolu'da yüzbinlerce Kızılbaş Türkmen'i katletmesiyle başlayan süreç gibi.
Türk milleti bahsedildiği gibi ataerkil bir toplum değil, tersine anaerkil bir toplumdur. Ergenekon'dan çıkışta, dağı eriten demircinin erkek olması sebebiyle, erkeklerinde devlet yönetiminde yapabileceği işler olacağı düşünülerek, daha çok hak tanınmış ve bir nevi kadın-erkek eşitliği o dönemde başlamıştır.
Hülasa, her şeyin bir açıklaması muhakkak vardır. Körü körüne birşeyler, mesnetsizce savunulmasın arkadaşlar.
Saygılarımla,
TTK
-
Anladığım kadarıyla politik cevaplar gelmeye devam edecek.
Her halde konuştuğumuz Türkçe farklı, safkan Türk'le, Türk'ün farkını açıklarmısınız bana lütfen ?
Tamam vaz geçtim, safkanını yarım kanını katmıyorum, Türk'mü değil mi? onu cevaplayın bana. Dünya literatürüne geçecek bir laf ediyorsunuz farkındaysanız. Annesi Türk olmayan birisi, yarımını tamını bilmem nesini geçtim, nasıl Türk oluyor? Ayrıca din mi bu insanın kendi kabulüne kalıyor?
Bana daha açık konuşurmusunuz? bir tarafınızda gayri-Türklük var da onun kompleksini örtme çabasındamısınız siz? Bu kadar da açık konuşuyorum kusura bakmayın, bugüne kadar kiminle bu mevzuyu tartıştıysam, muhakkak sonunda bir ucundan gayri-Türklük çıkmıştır. Gerçekten merak ettiğim için soruyorum bunu da.
Saygılarımla,
TTK
-
Atsız Ata'nın savunmasını dikkatli okuyunuz. Bu tür sorular devamlı e-posta ilede geliyor..
3 göbekten Türk'sen Türk'sündür. Yok yüzde 50-60-70 falan yok bu olayın. Anası kürdo babası Türk'se bu melezdir. Kanı bozuktur..!!
-
Albay Irktaş,
Belki de saymadığım, vermediğim örnek kalmadı, melezlerin neden Türk olamayacağına dair.
Takmışsın kafayı, yok evlenenler ne olacak. Evlenmesinler kardeşim ! Evlenenler kaç tane ki ? Varsa illâ ben soyumu sopumu bozacağım, zürriyetim p.ç olacak diyen, buyursun yapsın almandan, kürdden çocuklarını. O yaptı diye 3 tane sıpayı biz Türk olarak kabullenmek zorunda mıyız? Hıyarın teki belinin derdine düştü de, zürriyetini kurtarmak bana mı kaldı itin?
Öyle bir şey konuşuyorsun ki sanki millet düştü gavurun kasığına, soyumuz bozuldu ! vah vah, şimdi bu enikleri ne yapacağız tasası bizi aldı. Yapmasın kardeşim yapmasın. Çok meraklısı varsa da s... olur gider yapar, yaptığı yerde de kalır !
Adam bıraktı milyonlarca Türk'ü, düştü kırmaların derdine. Yok ondan olan Türkle evlenmezse ne olurmuş, yok nerelere atacakmışız? Türklüğü, Türk Milletini kurtardık, kaldı kırmalar... Madem bu kadar kolay Türk olmak, yurtdışında yaşayan herkes bir tane yabancı kadın alsınlar, bizde Türkiye'de ne kadar çerkes,kürd,boşnak varsa alalım, bütün dünyayı Türk yapalım. Ne kadar da kolay işmiş bu böyle. Benim Atalarım asırlarca boşu boşuna 7 ceddini bilmediğinden kız alıp, kız vermemiş o zaman, kafaları basmamış senin kadar Türklüğe ya da mezarını bilmediği adamla akraba olmamışlar !
Eğer yabancı kadın almak gibide bir sıkıntın varsa da git al kardeşim al ! Gelip bize burda saçma sapan Türklük ispatlama nakaratları tekrarlama. Ne yapacakmışız soyu bozuk olanı? cehennemin dibine kadar yolları var, ona mı muhtaç kaldım milyonlarca özbeöz Türk çocuğu varken?
Elbette ki hiç birimiz aynı tornadan çıkmadık ve koyun değiliz. Hepimiz insanız ve doğal sonucudur ki muhakkak düşünce farklılıkları olacaktır. Lakin sana yaptığım onca açıklamaya rağmen, bana bir tane açıklama yapmadan, " e olanları ne yapacağız " şeklinde cevap veriyorsun.
Vallaha değerli kandaşım, şöyle yüz yüze sohbet ediyor olsaydık şayet, ne yapacağımızı çok güzel anlatırdım ama bu kadar insanın huzurunda, kandaşlarıma olan saygımdan ağzımı bozamıyorum.
Saygılarımla,
TTK
-
Bu arada sinirden, asıl soruyu cevaplamadan es geçmişim.
Değerli kandaşım, bir çocuğun geçmişin de yabancılık varsa şayet, bu her sonraki nesilde Türkle evlenmesiyle, 3 göbekte temizlenir. Bu kadar basittir. Bu kadar üzülmene gerek yok.
Saygılarımla,
TTK
-
He valla Sevgili Tanrıkutmete, ben de üzülüp duruyordum. Başka işi mi yok Allah aşkına da buna üzüleyim.
Irkçı esata vatandaşıl tanımı yapan bir devletimiz oldu diyelim. Yani vatandaşlığı sadece safkan Türk ırkdaşlarına vermeye başladı. Bu durumun devam nasıl olacak? Meleze vatandalık verilmedi. 3. göbeği nasıl takip edecek? Bu konuda da beyin fırtınaları bekliyorum şimdi. Yardımcı olursan sevinirim. Zira vatandaşlık tanımında babası Türk olan Türktür esasını uygulamak basitken bu 3. göbeğe kadar takip işi nasıl yürüyecek? Bu konuda bir görüşün var mıdır?
Sayın Albay
Affedersiniz ama Melezlerin tasası size mi düştü ?
Diyelimki Türkçü bir iktidar geldi... Irka dayalı vatandaşlık vermeye başladı. Zaten bir şahsın Gayrı Türklüğü zaten devletin fişlenmiş dosyalarında kayıtlıdır, Kayıt yok diyelim, O yörede yaşayan Türkler zaten şahıs hakkında bilgi sahibidirler ve onunla alakalı bilgiyi zaten gerekli makamlara bildirirler. Buna göre tasniflendirme yapılır. Kaldı ki TÜRK soyundan olanlarla, Türk olmayanlar arasında pek çok fiziki, antropolojik, dil, kültürel, geleneksel açıdan pek çok fark bulunmaktadır. Herkes bu ayrımı yapamayabilir, bu çok sorun teşkil etmez. Çünkü Allah'tan memlekette biz Türkçüler varız.
Babası Türk olan herkes Türk'tür gibi ilkel bir mantık zaten melezleşmeyi özendiren bir yaklaşım tarzıdır. Irkçılıkta Bunun yeri yoktur.
Farz-ı muhal (Mesela) siz diyelimki Barzani'nin, Talabani'nin ya da öcalaan'ın kızlarından(bacısı yeğeni vs de olabilir), biriyle evlendiniz. Sizin mantığınızla bu kurulacak yuvanın meyvesi Türk mü olacak ? Cevabınızı bekliyorum
saygılar
TTK
-
Albay, farkındamısın sırf yazmış olmak için, cevap vermiş olmak için konuşuyorsun. Türklüğü bıraktın şimdi de vatandaşlığa getirdin işi.
Sen herhalde bir kendini akıllı, herkesi gerizekalı zannediyorsun? Vatandaşlık tanımına bakarsak, bu ülke de, sadece gayri-müslümler azınlık, geri kalan herkes Türk zaten ! Sen tam yazamamışsın, ben daha açık belirteyim. Ayırca sadece senin melezlerin değil, bütün gayri-Türkler vatandaş olabilirler...
Beyin fırtınası mı? burda adeta ilkokul çocuğuna ders anlatıyoruz, neyin fırtınasıymış bu?
Güzel kardeşim, yaran mı var ki bu kadar gocunuyorsun melezlerden?
KARDEŞİM SANANE MELEZLERİ TÜRK İLÂN ETMEKTEN, TOHUMLARINA PARA MI SAYDIN ? ? ?
-
Türklük kanda olur genetik yapısı Türk olmayan biri ben Türküm desede Türk değildir. Atatürk genetik yapısı itibari ile bir türktür ve Türk olmasının kendisine yüklediği vatanseverlik görevini yerine getirmiştir.oysaki vahdettin genetik yapı itibari ile Türk değildir bu yüzden Türk Milletini düşmana peşkeş çekmiştir.
-
bi sorum var devlet gayri Türk birini fişler dediniz nasıl oluyor bu anlayamadım.bu konuyu biraz acarmısınız turk kan soydaş.ben şöyle düşünüyorum gen haritasına göre kimin Türk olduğu yada olmadığı ortaya çıkarılabilir daha sağlıklı olur.yani şunu diyorum soy kütüğü 20 kuşak önce kana karışmış aşağı bir ırkı açığa vuramaz.
-
ben kendimce biraz araştırdım ama ırk üzerine gen testi yapan bir adres bulamadım. ancak bu yolda bi takım çalışmalar yapıldığını düşünüyorum.eğer kalısal hastalıklara çare bulunabiliyorsa ırk tespitide yapılabilir.
-
bi sorum var devlet gayri Türk birini fişler dediniz nasıl oluyor bu anlayamadım.bu konuyu biraz acarmısınız turk kan soydaş.ben şöyle düşünüyorum gen haritasına göre kimin Türk olduğu yada olmadığı ortaya çıkarılabilir daha sağlıklı olur.yani şunu diyorum soy kütüğü 20 kuşak önce kana karışmış aşağı bir ırkı açığa vuramaz.
Sayın Kandaşım
Her Devlet kendi vatandaşları ile ilgili belli bilgilerin olduğu kayıtlara sahiptir. Buna kısaca fişleme denir. Dünyanın en özgür en demokratik ülkelerinde bile bu tarz uygulamalar mevcuttur. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'de bu hususta diğer ülkelerden ne aşağıda ne de yukarıdadır.
Eğer hatırlarsanız yaklaşık 2 yıl önce Türk Ordusuna mensup değerli bir paşamız; Türk olmayan kişilerin (çerkez, arnavut vs) fişlendiğine dair bir açıklamada bulunmuştu. Satılmış a.b, israil ve amerikan uşağı basın ortalığı ayağa kaldırarak yaygarada bulunmuştu.
Gen Araştırmaları son birkaç yılda çok ilerledi. Elbette bunlardan da faydalanmak gereklidir. Ancak bu Türkiye'de henüz yaygınlaşmadı ve bu konuda ileri düzeyde fazla uzmanlara sahip değiliz diye düşünüyorum.
saygılar
TTK
-
Arkadaşlar aslında yazılanların tamamını okumaya sabrım yetmedi. Yargıç değiliz ki bizler. Ama bazı konularda tarafsız olmak gerekir. Yani yiğidi öldür ama hakkını yeme. Mustafa Kemal gibi liderler az bulunur. Mustafa Kemal'i bize yanlış tanıttılar. Lütfen "BAŞBUĞ ATATÜRK" adlı kitabı okuyunuz orada Atatürk'ün dini hayatını ayrıntılı olarak bulacaksınız. Vahdettin dürüst bir insan olabilir ama akabul edilmelidir ki Vahdettin TBMM. Tarafından kovulmamış ve yurdu kendisi terketmiştir. Tersini iddia eden varsa kaynak göstersin. Evet saltanat kaldırıldı diyorsunuz.
TBMM. nde kararları tek kişi alamaz arkadaşlar o zaman saltanatın kaldırılması Mustafa Kemalin tek başına yaptğı bir iş değildir meclis kararıdır.
Din hakkında İsmet'in günahlarını lütfen Mustafa Kemal'e yüklemeyelim Mustafa Kemak Kur'an-ı Kerim'i Türkçe'ye çevirtmekle en büyük hizmeti yapmıştır.
1928 de Bursa Kız kolejini kapatmıştır sebebi ise o okula giden 2 Türköğrencinin Hristiyanlığı seçmesidir.
Mason localarını kapatmıştır. Ama onun ölümünün ardından İsmet bu locaları tekrara açmıştır.
Size burada Atatürk'ün din hakkındaki sözlerinden örnekler de vereceğim. Ben Vahdettini de Atatürk'ü de severim zira ikisi de Türk milletinin evladıdır ve bize utanılacak bir şey bırakmamışlardır.
Atatürk hakkında en çok tartışılan konulardan biri onun din anlayışıdır. Bazı çevreler, Atatürk'ü her zaman 'din aleyhtarı' gibi göstermeye çalışmışlardır. Mustafa Kemal'in sözlerini, izlediği yolu ve politikalarını gözden geçirdiğimizde gerçeğin hiç de bu çevrelerin iddia ettiği gibi olmadığını, aksine Atatürk'ün dinine bağlı bir insan olduğunu görürüz. Atatürk'ün dindarlığını onun en yakınlarında öğrenmek gerekir.
Atatürk'ün Dindarlığı Hakkında Ne Dediler?
Atatürk'ün manevi kızı Sabiha Gökçen Mustafa Kemal şöyle anlatıyor:
"Ata'nın elini öpmek üzere yanına girdim. İşleri ile meşguldü. Bir süre ayakta bekledim. Birden derin bir iç geçirdi. Ve "Allah" dedi. O bunu sık sık tekrarladı. Atatürk hakkında evvelce çok şeyler duymuştum. Bu tesirle olacak bir hayli şaşırdım. Onun ağzından Allah kelimesini duymak beni bir hayli şaşırtmış ve heyecanlandırmıştı. Atanın yüzüne şaşkınca bakmış olacağım ki,
-"Sen dindar mısın" diye sordu?
-"Evet dindarım" dedim. Ve bu cevabımı nasıl karşılayacağını anlamak için ürkek ürkek yüzüne baktım. Cevabım hoşuna gitmişti.
"Çok iyi, Allah, büyük bir kuvvettir. Ona inanmak lazımdır" dedi. Ve bu konuda uzun uzun izahat verdi. Ben de o zaman anladım ki, Atatürk hakkında söylenenlerin aslı yoktur. Ve Ata, bütün söylenenlerin hilafında dindar bir insandı.11
Atatürk'ün diğer manevi kızı Ülkü Şüküllüoğlu anlatıyor:
"Annemi Zübeyde Hanım büyütmüştür. Onun anneme anlattığı bir anıyı aktarayım. Atatürk, 25 Ağustos'ta Kocatepe'ye çıktığı zaman orada şöyle dua ediyor: "Allah'ım senin bana verdiğin fikir ve zeka ile ben bütün planlarımı gerçekleştirdim. Bundan sonrası artık senin mukadderatın…" O, Allah'ına inanan bir insandı. Paşa, Ramazan'da Dolmabahçe'de veya Çankaya'da olduğunda anneme "Vasfiye oruç tutuyor musun?" diye sorarmış, annem "tutuyorum" dediğinde çok memnun kalırmış. Bana hastalandığımda dua ettirirdi, kendi de ederdi. Çok iyi hatırlıyorum, tifo geçiriyordum çok üzülmüş beni kurtarması için Allah'a dua etmiş. Annesi Zübeyde hanım da çok dindarmış. Anneme daha 7 yaşındayken Kuran dersi aldırmaya başlamış. Kız kardeşi Makbule hanımın da devamlı namaz kıldığını biliyorum."12
Safiye Ayla anlatıyor:
"Annesi Zübeyde hanım da ablası Makbule hanım da çok dindar insanlardı. Namaz kılarlardı. Tam dindar bir aile ortamında yetişti. Atatürk de dindar bir insandı. Çok beğendiği Hafız Yaşar vardı. O Kuran okunurken gözlerinden yaşlar okunurdu. Hatta bütün hocaları toplayıp ayetleri okuyup izah ederek incelemeler yapardı. Bana "Allah'ın sana verdiği lütfu unutma ve bununla şımarma, mütevazi ol, daima Allah'a şükret" derdi. Kendisine "Paşam şunu yaptın, bunu yaptın" diyenlere "Bana Allah yardım etti, ben talihli bir insanım derdi." 13
Vasfi Rıza Zobu anlatıyor:
"Hz. Peygambere çok hürmet ederdi. Peygamberlerin çok sağlıklı bir muhakemeye vakıf olduğuna kaniydi. Bir gece Hz. Peygamberin askeri dehasından bahsediyordu. Orada hiç Muhammed demedi... Onun dine, fikre saygılı bir kişiliği vardı. Kuran'a da çok hürmeti vardı. Yanında üç hafız vardı. Hafız Yaşar, Hafız Hüseyin, Hafız Mehmet. Ben o hafızları, onun yanında Çankaya'da tanıdım. Saygıyla dinlerdi. Onun karşı olduğu yobazlık ve hurafelerdi." 14
Cemal Kutay anlatıyor:
"Dünyada Atatürk kadar İslam Dinini mana ve mefhumuyla kavramış ve onu aslına iade etmek için büyük kavga yapmış başka bir insan yoktur. Mustafa Kemal 1300 sene sonra Hazreti Muhammed'in ruhunu şadedecek esaslar getirmiştir. Bugün secde-i Rahmana alın koyabiliyorlarsa bu onun sayesindedir. Bugün en geçerli iki meal, Ömer Rıza Doğrul ve Ahmet Hamdi Akseki mealleridir. İkisini de Mustafa Kemal yaptırmıştır. Muhammed ismini kullananları kesinlikle affetmezdi. "O büyük insana layık olamazsa ne olacak" derdi." 15
Süreyya Koral (Kılıç Alinin eski eşi) anlatıyor:
"Laikti. Laiklik dinsizlik değildir... Kuran'ın Türkçeleştirilmesi dinin anlaşılmasına vesile olan büyük bir hizmettir. O, dinin politika aracı olarak kullanılmasına ve istismarına karşıydı ve buna hiçbir zaman izin vermedi." 16
Büyük Önder'i tanıyanların da ifade ettiği gibi, Atamız, dine ve manevi inançlarına bağlı ve saygılı bir liderdi. Atatürk'ün İslam Dinini, Kuran'ı, Peygamberimiz (sav)'i öven ve milletimizi İslam Dinini yaşamaya davet eden pek çok sözleri mevcuttur. İşte bu sözlerden bir kaçı:
" İnsanların mücadelelerinde en kuvvetli istihkam (barikat), iman dolu göğüsleridir" 17
"Din vicdan işidir. Herkes vicdanının sesini uymakta serbesttir. Biz dine saygı gösteririz. Düşünce ve düşünceye muhalif değiliz. Biz sadece din işlerini milletin işleriyle karıştırmamaya çalışıyor, kaste ve fiile dayanan taassuplar hareketlerden sakınıyoruz." 18
"Ey millet! Allah birdir. Şanı büyüktür. Allah'ın selameti, sevgisi ve hayrı üzerinize olsun. Peygamber Efendimiz hazretleri, Cenab-ı Hak tarafından insanlara dini hakikatleri duyurmaya memur ve elçi olmuştur. Koyduğu esas kanunlar cümlemizce malumdur ki, Kur'andaki anlamı açık olan ayetlerdir. İnsanlara feyz ruhu vermiş olan dinimiz son dindir. En mükemmel dindir. Çünkü dinimiz akla, mantığa, gerçeğe tamamen uyuyor ve uygun düşüyor." 19
"Din vardır ve lazımdır. Dinsiz milletlerin devamına imkan yoktur"20
"Milletimiz din ve dil gibi kuvvetli iki fazilete sahiptir. Bu faziletleri, hiçbir kuvvet milletimizin kalp ve vicdanından çekip alamamıştır ve alamaz da." 21
"Camilerin mukaddes minberleri halkın ruhi, ahlaki gıdalarına en yüksek, en verimli kaynaklardır. Minberlerden halkın anlayabileceği dille ruh ve beyne hitap edebilmekte, Müslümanların vücudu canlanır, beyni temizlenir, imanı kuvvetlenir, kalbi cesaret bulur." 22
"Ey Arkadaşlar! Tanrı birdir, büyüktür- Adalet-i ilahiye, O'nun tecellilerine bakarak diyebiliriz ki, insanlar iki sınıfta, iki devrede mütalaa olunabilir, ilk devir insanlığın çocukluk ve gençlik devridir. İkinci devir, insanligin kemal (olgunluk) devridir."24
"Ey millet! Allah birdir, şanı büyüktür. Allah'ın selameti, atıfeti ve hayrı üzerinize olsun. Peygamberimiz Efendimiz Hazretleri, Cenab-ı Hak tarafından insanlara dini hakikatleri tebliğe memur ve resul olmuştur. Koyduğu esas kanunlar cümlemizce malumdur ki Kuran'i azimüssandaki husustur. İnsanlara feyz ruhu vermiş olan dinimiz son dindir, temel dindir. Çünkü dinimiz akla mantığa hakikate tamamen uyuyor. Eğer akli mantığa, hakikate uymamış olsaydı bununla diğer ilahi ve tabi kanunlar arasında aykırılıklar olmalı gerekirdi. Çünkü bütün kanunları yapan Cenab-ı Hak'tır."25
"Din vardır ve lazımdır. Temeli çok sağlam bir dinimiz var malzemesi iyi. Fakat bina uzun asırlardır ihmale uğramış. Harçlar döküldükçe yeni harç yapıp binayi takviye etmek lüzumu hissedilmemiş. Aksine olarak birçok yabancı unsur binayı fazla hırpalamış. Bugün bu binaya dokunulamaz, tamir de edilemez. Ancak zamanla çatlaklar derinleşecek ve sağlam temeller üzerinde yeni bir bina kurmak lüzumu hasıl olacaktır."26
Atatürk'ün Hazreti Muhammed (sav) ile
İlgili Düşünceleri
Atatürk yeni Türk Devleti'ni kurarken milliyetçilik ülküsünden hareket etmiş, fakat bu milliyetçiliğin ancak imanlı, güzel ahlaklı, Müslüman Türk halkının desteği ve çabasıyla başarılı olacağını vurgulamıştır. Yaptığı birçok konuşmada İslam'ın önemine değinmiş, Milli Mücadele'ye başlarken ve milliyetçilik ateşini yakarken en büyük yardımı din adamlarından aldığını söylemiştir. Atatürk milli mücadelede Peygamber Efendimizin yüce ahlakının, mücadeleci ruhunun, en güzel örnek olduğunu sık sık tekrarlamıştır.
İşte Atatürk'ün Hazreti Muhammed (sav) ile ilgili bazı sözleri:
"O, Allah'ın birinci ve en büyük kuludur. O'nun izinde bugün milyonlarca insan yürüyor. Benim, senin adın silinir; fakat sonsuza kadar O ölümsüzdür."27
"Büyük inkılap yaratan Hazreti Muhammed'e karşı beslenilen sevgi, ancak O'nun koyduğu fikirleri, esasları korumakla tecelli edebilir.28
"Bütün dünyanın Müslümanları Allah'ın son peygamberi Hazreti Muhammed'in gösterdiği yolu takip etmeli ve verdiği talimatları tam olarak takip etmeli. Tüm Müslümanlar Hazreti Muhammed'i örnek almalı ve kendisi gibi hareket etmeli. İslamiyet'in hükümlerini olduğu gibi yerine getirmeli. Zira bu şekilde insanlar kurtulabilir ve kalkınabilir."29
Saygılar.
-
Aylarını mı geçirdin? ben de Alma-tı'da senelerimi geçirdim. Alma-tı'yı da, Kırgızistan Bişkek'i de, Astana'yı da, Şimkent'i de iyi bilirim çünkü benim bütün sülalem 44'de oralara ve Sibirya'ya sürülen Ahıska Türkleridir! ! ! Bu cevap yeterli mi senin için Albay? Bak senin baştan beri hiç yapmadığın bir şeyi yaptım ve sorulan soruyu cevapladım.
Bana daha önceki yazında çabuk öfkelendiğimi yazmışsın. Aslında beni tanıyanları şaşırtacak bir tavır sergiledim şu tartışmada ve son derece sabırlı davrandım. Çünkü tartıştığım insan, televizyonlardaki İsmail Nacar misali, söylenilen hiç bir şeyi duymuyor, hiç bir soruyu cevaplamıyor ( cevaplamadın da ) ve sadece sürekli konuşuyor. Hala da ottan, püsürükten istisnayi örnekler vererek "ama şu şöyle, ama bu böyle" diyerek boş yere tartışmayı uzatıyorsun.
Tekrar söylüyorum, tabir-i caizse bin tane misal ve örnekle açıklama yaptım sana. Anlamamakta ısrar ediyorsan senin bileceğin iştir ama ben daha fazla tartışacak değilim.
Daha önce de açıkça belirttim; tohumuna para saymadım, hiç de umurumda değil soyu bozuklar ! git ne yapıyorsan yap, almandan, rusdan, çerkesden, kürdden kız mı alıyorsun, soyunu mu bozuyorsun... o da umurumda değil ama yeterki bu mikropları içimize bulaştırma. Yoksa birgün emin ol, düşman saflarda karşı karşıya geleceğiz seninle, karşı siperlerde !
Ayrıca bir açıklama da daha bulunayım; sen şurda 20 senedir modern kitle iletişim araçlarıyla tanışıyorsun ve ahlâki yapımızın ne hale geldiği ortada ! O insanlar 70 sene rus emperyalizminde kaldıktan sonra bu haldeler ki çok fazla abartarak anlatmışsın oraları. Gerçi şimdiden tahmin edebiliyorum kimlerle beraber oturupta bu masalları, hikayeleri konuştuğunuzu. Çünkü orada sadece 2 grup vardır ve onlara biad eder Türkiye'den gidenler genel olarak; ya fettoşcular ya da pkk !
Senin de ne sebeple orada bulunduğunu, kimlerin evinde kaldığını ve ya neler yaptığını hiç bilmiyorum ama oraları anlatış tarzın ve de uslubun nedense hiç yabancı gelmedi bana !
Evet fazlasıyla sabırlı bile davrandım çünkü insanların huzurunda tartışmaktan kaçınır bir görüntü çizmek ve senin ( Türkçülere göre ) saçma soy iddianı haklı çıkarmak istemedim kimsenin gözünde. Şimdi ise sadece şüphelerimi iyice kuvvetlendirdin, bir daha ki sefere hiç bu kadar insaflı davranmayacağımı da belirteyim.
Saygılarımla,
TTK
-
Agin Irktaşım,
Sana da tek bir cümlelik cevap vereyim; ATATÜRK'ün dini inancı, ne seni, ne beni ne de kimseyi zerre kadar ilgilendirmez. Kimseye de Atatürk'ün nasıl bir dini inanç ekseninde hayatını yaşadığını ispatlamak zorunda değiliz !
O kitabın yazarları olan Yusuf ve Ali ağabeyler ile yakınen tanışırız. Hatta bir ara kitabın dağıtımında ve de tanımında yardımcı olmuştuk. Başbuğ'un dini yanının o kitaba eklenmesinin bir sebebi vardı; ilk 6 baskıdan sonra " birazda Ata'nın dini yönünü anlatın ki kitap daha çok beğenilsin, bu millet dini konuları sever " eleştirileri yüzünden , o konularda sonradan sokulmuştur o kitaba. ( ki bence son derece yanlış, yersiz ve gereksiz bir tutumdu ).
Tekrar ediyorum, Başbuğ dindar olsaydı ne olurdu, olmasaydı ne olurdu veya başka bir dine mensup olsaydı ne olacaktı? Biz kimsenin dini inancıyla uğraşmayız, Türkçüler için aslolan ırktır !
Saygılarımla,
TTK
-
tanrıkutmete soydaş doğru söylemiş.Atatürk dinsiz olsaydı onu inkarmı edicektik yada hırıstiyan olsaydı bakış açımızmı değişecekti.varsayınki Atatürk putperest değişen bi şeymi oldu. Türkiye hala Türkiye Atatürk hala en büyük kumandan.Atatürk zaten müslüman ama olmasaydıda bi şey değişmezdi.Gazi müslümanken demediklerini bırakmadılar sabetayist dediler rum dediler arnavut dediler mason dediler dinsiz dediler o malum şeriatçı ve kürtçü piçler demediklerini bırakmadılar ama her şeye rağmen biz Türküz Atatürk Başbuğumuz yurdumuz bütün cihan yaşasın Turan.
-
Atatürke laf atan arab hayrani arkadasi kiniyorum. Bedevi ruhlu kisi gitsin arab cöllerine orda yasasin. Bu nasil milliyetci olabiliyor ya yoksa beyinsel özürlülük mü var bu kisi de acaba. Bati Türkelini yabancilardan kurtaran bir basbugdur Atatürk. Neyse bu konuyu kapatiyorum. Gelelim Albay beyin melezlik konusuna , yahu sen evlenmezsen baska bir irkin bireyi ile karisma olmaz. Türklerde karisma en asagi düzeyde olmustur. Nitekim bununla ilgili Atatürk ün emri ile yapilmis onca arastirma var. Türklerin beyaz irk tan brakifesal kafatasina sahip oldugu belgelenmistir. Sen eger o kadar merakliysan melezlesmeye gidersen evlenirsin bir baska irktan insanla olur biter. Bu yazi ile bana irkci kafatasci söylemleri ile cevap verilirse bunlari iftira olarak görmedigimi belirtirim. Nitekim irk kafatasi bilimsel verilerdir. Atsiz atanin cevabi gibi Irkcilik suclamasiyla karsilasirsam bunu iltifat olarak kabul ederim.
saygilarimla
-
Tonyukuk Irktaş,
Burada kimse sana o şekilde bir söylemde bulunamaz çünkü bu otağ zaten Türkçülerin, Irkçıların otağı.
Albay arkadaşla uzun uzun, sabırla tartıştım. Şayet bunu yapmadan direk bir tepki koysaydım ortaya, o takdirde tartışmadan kaçarak, onun söylemlerini insanların nazarında haklı çıkarmış olacaktım.
Bu vesile ile de hoşgeldin anda.
Saygılarımla,
TTK
-
Başlık altındaki iletiler çok önemli fakat Albay adlı üyenin iletilerini göremiyorum...!!!!!!!!!!!İletileri silinmiş olmalı...!!!!!
-
BU KONU ÇOK ÖNEMLİ BENCEDE.ALBAY ADLI ÜYENİN NE YAZDIĞINI BİLMEK İSTERİZ
-
Merhabalar;
Tanrıkutmete ırkdaşımın bahsettiği konu bu başlık altında geçmemişti. Bizim tartıştığımız konu melezlik hakkındaki görüşlerimizdi. Yani Vahdettin Atatürk'e ihanet etti mi konusu ile alakalı değildi. Irkdaşım konusu geçince atıfda bulunmuş.
Melezlik hakkında düşüncelerimizde ve vatandaşlık tanımında ben şunu savunuyordum:
Vatandaşlık tanımı yeniden düzenlenirken, melezlerden babası Türk olanlara Türk vatandaşlığı verilmeli ve Türk kabul edilmeli. Tabiki melze melezdir. Ancak babası Türk olanlara da vatandaşlık verilmelidir. Zira Türk toplumu babaerkil bir ırktır. Birçok padişahın annesi de Türk değildir. Bu padişahlara bunlar Türk değildi dersek Türkün 600 yıl boyunca boyunduruk altında yaşadığını da kabul etmiş oluruz nitekim. Daha başka tezlerle bu görüşümü savunmuştum.
Değerli ırkdaşım ise Türk olmanın ve vatandaşlık almanın yegane koşulu olarak hem anne hem de babanın Türk ırkından olması gerektiğini savunuyordu. Zira benim söylediğim esasların yabancılarla evlenmeyi teşvik edeceğini ve ırkın ariliğinin bozulacağını düşünüyordu.
Başka bir başlık altında baya uzunca bir tartışmıştık. Konu buydu.
-
Albay Kandaş,
Değerli Irkdaşımız diye söz ediyorsunuz..Teşekkür ederiz..Kendisi Türkçü Teşkilatlanmanın önde gelen isimlerindendir....
Türkçü düşüncede;Anne ve Babanın Türk asıllı olmasından doğan çocuğun Türk olması ANA ŞARTTIR..Melezlik durumunda ise şayet 3 kuşak boyu kişi saf Türk ile evlenirse neticede Genetik sıfırlanıp Türkleşir...
Osmanlı Hanedanında ise Soyu melez olanlar Ata olarak kabul edilmez...Türklüğe verdiği hizmetler dolayısı ile GRİ BÖLGEDE YER ALIRLAR..Bu bölgedekiler sadece TÜRKLÜĞE ÜSTÜN HİZMETTE BULUNANLARDIR...
Türkçü olarak Brezilyalı futbolcuyu Milli Takımımızda oynuyor diye T.C.Devleti vatandaşı olmasına rağmen ;Soy olarak Türk olmaması sebebi ile kabul etmiyoruz..Kaldıki böyle birşey teşvik edilemez...
Türk Genetiği kaliteli olduğundan;yabancılarla evlenmek suretiyle derhal bozulabilmektedir..Atsız Atanın konu ile ilgili makalelerinde de bu net olarak açıklanmıştır...
Açıklama getirdiniz...Çok teşekkür ederim...
-
Osmanlı padişahlarının anaları..
1- I.murat'in annesi bizanslı horofira yani nilüfer hatun.
2- yıldırım bayezid'in annesi bulgar marya yani gülçiçek hatun.
3- çelebi mehmet'in annesi bulgar olga hatun.
4- II.murat'ın annesi veronika.
5- fatih sultan'ın annesi sırp despina yani hüma hatun.
6- II.bayezid'in annesi kornelya.
7- yavuz selim'in annesi; ayşe takma adlı pontuslu bir rum.
8 -kanuninin annesi; polonya yahudisi helga yani hafza sultan.
9- II.selim 'in annesi yahudi kızı roksalan yani hürrem sultan.
10-III.murat 'ın annesi yahudi raşel yani nurbanu sultan.
11-III.mehmet'in annesi venedikli bafo yani safiye sultan.
12-I.ahmet'in annesi yunan helen yani handan sultan.
13-genç osman'ın annesi sırp evdoksiya yani mahfiruz sultan.
14-IV.murat'ın annesi sırp anastasya yani mahpeyker sultan.
15-IV. mehmet'in annesi rus nadya yani turhan sultan.
16-II.süleyman'ın annesi sırp katrin yani dilaşüb hatun.
17-II.ahmet'in annesi polonya yahudisi eva yani hatice sultan.
18-II.mustafa'nın annesi rum evemia yani emetullah sultan.
19-III.ahmet'in annesi de aynı yani ii.mustafa ile aynı anneden.
20-I.mahmut'un annesi aleksandra yani saliha sultan.
21-II.osman'ın annesi sırp mari yani şehsüvar sultan.
22-III.mustafa'nın annesi fransız janet yani mihrişah sultan.
23-I.abdülhamit 'in annesi fransız ida yani şermi sultan.
24-III.selim'in annesi cenevizli agnes yani mihrişah sultan.
25-IV.mustafa'nın annesi bulgar sonya yani sineperver sultan.
26-II.mahmut'un annesi fransız rivery yani nakşidil sultan.
27-I.abdülmecit'in annesi rus yahudisi suzi yani bezm-i alem valide sultan.
28-abdülaziz'in annesi roman besime yani pertevniyal sultan.
29-V.murat'in annesi fransız vilma yani şevkefza sultan.
30-II.abdülhamit 'in annesi ermeni virjin yani tirimüjgan sultan.
31-mehmet reşat'ın annesi arnavut sofi yani gülcemal sultan.
32-mehmet vahdettin'in annesi çerkes henriet yani gülistan sultan .
--------------------------------------------------------------------------------
sayın albay şimdi söyleyin kimi nasıl TÜRK sayalım
-
Albay Kandaş,
Değerli Irkdaşımız diye söz ediyorsunuz..Teşekkür ederiz..Kendisi Türkçü Teşkilatlanmanın önde gelen isimlerindendir....
Türkçü düşüncede;Anne ve Babanın Türk asıllı olmasından doğan çocuğun Türk olması ANA ŞARTTIR..Melezlik durumunda ise şayet 3 kuşak boyu kişi saf Türk ile evlenirse neticede Genetik sıfırlanıp Türkleşir...
Osmanlı Hanedanında ise Soyu melez olanlar Ata olarak kabul edilmez...Türklüğe verdiği hizmetler dolayısı ile GRİ BÖLGEDE YER ALIRLAR..Bu bölgedekiler sadece TÜRKLÜĞE ÜSTÜN HİZMETTE BULUNANLARDIR...
Türkçü olarak Brezilyalı futbolcuyu Milli Takımımızda oynuyor diye T.C.Devleti vatandaşı olmasına rağmen ;Soy olarak Türk olmaması sebebi ile kabul etmiyoruz..Kaldıki böyle birşey teşvik edilemez...
Türk Genetiği kaliteli olduğundan;yabancılarla evlenmek suretiyle derhal bozulabilmektedir..Atsız Atanın konu ile ilgili makalelerinde de bu net olarak açıklanmıştır...
Açıklama getirdiniz...Çok teşekkür ederim...
Kandaşım,
Bunu kabul ediyorum. Melez melezdir. Türk Türktür. Irksal olarak baktığımızda bunun tartışılacak bir yanı bile yok. Haklısınız. Benim derdim ırk olark melezin Türk olup olmadığı konusunda değil vatandaşlık konusundadır. Soruyu şöyle sorayım o halde? Gri bölgedekilere Türk vatndaşlığı verilmeli mi verilmemeli midir? Ayrı düşündüğüm tek nokta budur: Zira 3 kuşak sonra gemetik olarak da olsa Türkleşme potansiyeli varsa bir kimsenin, o kişi vatandaşlık alma ve Türkiyede yaşama hakkına da sahip olmalıdır ve ırkımız o kişinin potansiyellerinden de yararlanmalıdır diyorum. Gri bölgedeki birçok kimseden ulusumuz büyük faydalar da görmüştür. Bunları tartışırken son derece de objektifim. Annem de, babam da, eşim de öz be öz Türk ırkındandır. Yani konunun benim durumla uzaktan yakından bir alakası da yoktur. Bunu da tekrar belirtmek isterim. Yani vatandaşlık kanunu nasıl olmalıdır? Benim cevabım bu soruyadır.. Türk ırkı, Türk vatandaşlığı, Alman ırkı Alman vatandaşlığı hep farklı konulardır biliyorsunuz.
-
ELBETTE TÜRKLÜĞE HİZMET EDENE (GRİ BÖLGE DAHİLİNDE) SAHİP ÇIKIYORUZ.ELBETTE OSMANLI TÜRK DEVLETİDİR.HİZMETİ GEÇENLERE SAHİP ÇIKARIZ.AMA O KADAR.DURUM VAZİYRT ORTADA İKEN HALA O GENLERDE TÜRKLÜKTEN EMARE ARAMAYINIZ.LÜTFEN.SAYGILARIMLA.
-
Bayındır Soydaşım;
''II.bayezid'in annesi kornelya.'' diye yazmışsınız.Bu doğru değildir.Fatih'in eşi yani II.Bayezid'in annesi Dulkadiroğulları Beyliği'nden ''Sitti Hatun''dur.
Ki II.Bayezid bir Bektaşi dedesidir.Bilindiği üzere Bektaşilik Türkmenlere özgü bir tarikattır. Ve Dedelik makamı gibi bir makama soyu kırık bir kimse oturamaz.
-
BEKTAŞİLİK AYNI ZAMANDA YENİÇERİ DEVŞİRMELERİNİNDE TARİKATI OLARAK BENİMSENMİŞTİ ANDA.ONLARDAMI TÜRKMENDİR.SAYGILARIMLA
-
Burada kastettiğim olay ''Dedelik'' makamına devşirmelerin getirilmeyişidir.Bu tarikata dadanan kırma yeniçeri bozmaları değil!
Saygılarımla..
TTK
-
ELBETTE TÜRKLÜĞE HİZMET EDENE (GRİ BÖLGE DAHİLİNDE) SAHİP ÇIKIYORUZ.ELBETTE OSMANLI TÜRK DEVLETİDİR.HİZMETİ GEÇENLERE SAHİP ÇIKARIZ.AMA O KADAR.DURUM VAZİYRT ORTADA İKEN HALA O GENLERDE TÜRKLÜKTEN EMARE ARAMAYINIZ.LÜTFEN.SAYGILARIMLA.
Bayındır ırkdaşım;
Anlayamadığınızı daha doğrusu anlamak için hiç çaba sarfetmeden sadece kendi görüşünüze konsantre olduğunuzu görüyorum. Ben ne diyorum siz ne cevap veriyorsunuz? Neyse andam.. Mühim değil.. Uzatmayalım.. Doğrudur. Sen haklısındır..Oldu mu?
-
Albay Anda,
Sen,ben,siz yok tek yürek olarak biz varız Türkçü olarak.
Bu ; Rehber olarak Atsız Ata'yı kabul eden Türkçülerin görüşüdür...
Saygılarımla
-
padişahların anaları hakkında çok şey yazılıp çizilebilir.hatta kasıtlı amaçlarla onlar hakkında doğru olmayan şeyler de iddia edilebilir.Türkler Tanrı soyludur.Anaları rum da olsa araya çerkez de karışsa onları melez saymak bence doğru olmaz.kaldı ki bunları iddiadan ötede bir yerde değerlendirmek bence yanlış olur.
Allah Türk'ü korusun.
-
padişahların anaları hakkında çok şey yazılıp çizilebilir.hatta kasıtlı amaçlarla onlar hakkında doğru olmayan şeyler de iddia edilebilir.Türkler Tanrı soyludur.Anaları rum da olsa araya çerkez de karışsa onları melez saymak bence doğru olmaz.kaldı ki bunları iddiadan ötede bir yerde değerlendirmek bence yanlış olur.
Allah Türk'ü korusun.
Bunlar sadece sizce doğru olmamakla kalır...Atsız Ata'nın makalelerinde net olarak açıklanmıştır...
SON CÜMLENİZ TürkÇÜLER DEĞİL,BAŞKA DÜŞÜNCEDE OLANLAR TARAFINDAN KULLANILIR ....
-
Çin İmparatorunun istediği Katun'u, kendi tarafından veren Tanrıkut Mete; aynı imparator, ülkesinden çok; ama çok ufak bir toprak parçası istediği için bunu kutsalına hakaret sayıp savaşa girişmiş ve hak ettiği cevabı vermiştir Çinlilere.
Ama gelelim Vahdettin'e...
Neymiş, Başbuğ ATATÜRK'ü Anadolu'yu örgütleyip kurtarması için o göndermişMİŞ. Bu olay ATATÜRK ve Türklük düşmanlarının uydurmasından başka bir anlam ifade etmiyor. O Vahdettin ki, ülkesinin başkentinin limanına demir atıp işgale girişen yabancı güçlere mertçe karşı koyabiliysedi, hatta şehitliğe ulaşabilseydi, and olsun büyük bir kahraman olarak anılabilecekti. Ama o kanına bulaşmış olan zehirin gereklerini yerine getirip suskunluğu, Türkün karakterine %100 ters olan ALÇAKLIĞI yapmıştır. Ve hakettiğini de yabancı topraklarda son nefesini vererek görmüştür...
-
AKP nin yeni becerisi. Ders kitapları değiştirildi. Hem de tam biz bu konuyu tartışırken
ESKİ KİTAP
Tekke ve zaviyeler bilime ve laik yaşama aykırı, çağdışı kurumlar ve birer sömürü merkezleri durumuna geldikleri için kapatıldı
YENİ KİTAP
İslam dini ile bağdaşmayan inançlar ve adetler ortaya çıktığı için kapatıldı
ESKİ KİTAP
Şeyh Sait ve Derviş Mehmet'in birer tarikat mensubudur
YENİ KİTAP
BU BİLGİ ÇIKARILDI
ESKİ KİTAP
Vahdettin ile Damat Ferit İngilizlerle işbirliği yaptı
YENİ KİTAP
Vahdettin yapmadı, Damat Ferit yaptı
ESKİ KİTAP
Atatürk'ün Samsun'a çıkışı konusunda Atatürk'ün Padişah Vahdettin hakkındaki sözleri yer alıyordu.
YENİ KİTAP
Atatürk’le Vahdettin arasında bir uyum olduğu yazıldı
ESKİ KİTAP
Padişah Vahdettin İngiltere'ye sığındı
YENİ KİTAP
Padişah Vahdettin Malta'ya gitti
-
Haklısın Albay Anda,
Tarihimizi Osmanlıcı yönde değiştirmek istiyorlar...
Okullarda bile tarih kitabını milli tarih diye değiştirmeye çalışıyorlar..
TRT Osmanlıcılığı şırınga etmeye çalışan garip garip yayınlar yapıyor...
Yazacak çok şey var ama sayfalar yetmez...
-
Dilimizi,Tarihimizi değiştiriyorlar.Sıra nereye geldi.Bayrağımıza,sınırlarımıza,kimliğimizemi?
-
kimse mustafa kemali suçlayamaz.TTK
-
Mantıklı bir şekilde düşündüğümüz zaman;Osmanlıcı tarafa göre Gazi Paşa'yı Vahdettin gönderdi ve o başka şeyler yaptı(Tıpkı o günlerin İngiliz diplomatlarının düşündüğü gibi)...
Bize göre ise durum bundan farklıdır.Şu da bir gerçektir ki;Gazi Paşa o şartlar altında Hariciye Nazırlığı'nın kendine verilmesini istemişti.Fakat bu reddedildi.Ki Paşa hepimizin bildiği üzere 31 Mart 1909'da (13 Nisan 1909'a tekabül ediyor olmalı)Hareket Ordusu'nun kurmayı subayı idi.Ordu'da efsane bir kumandandı.Peki bu reddedişte Vahdettin'e ilham veren 31 Mart Vak'ası olabilir mi?Abdülhamit Han'ın başına gelenlerin kendi başına da geleceğini mi düşünmüştü?Vahdettin'de son dönemin diğer şehzadelerinde görülen vesvese, akli dengesizlik gibi v.s şeyler olamaz mı?Her neyse konu başka..
Ancaak...Bu konunun başka bir yönü de var.Gazi Paşa'nın öteden beri Anadolu'ya geçmek istediği aşikardı.
Paşa Anadolu'ya dönemin Dahiliye Nazırı'nın aracılığı ile geçmişti.Yakın dönem tarihçilerinin yazdıkları ile sabittir ki;
Paşa öteden beri Ali Fuat Paşa gibi arkadaşları ile memleketin geleceğine dair istişarelerde bulunmaktadır.
O zaman ortaya çıkan sonuç şudur;Vahdettin'in Gazi Paşa'ya her ne kadar güvense de ondan şüphe ettiğinin bir göstergesidir.Biliyoruz ki Paşa aynı zamanda Vahdettin ile Almanya seyahati yapacak kadar yakındı.Yani Saray'ın gözünde Paşa ''yaramaz bir çocuk'' gibi idi.
Bu kadar şey yazdık artık sonuca varalım;Vahdettin'in Paşa ile olan yakınlığı dolayısı ile kısmen göz yummuş olabileceği sonucunun yanında bir de İngiliz yetkililerden çekindiği de açıktır.Artı bunun yanına yukarıda saydığımız etkenleri saydığımız zaman;Paşa herkesin bildiği üzre davasında haklıdır.Vahdettin ihanet edilen bir padişah değil;aksine kısmende olsa ihanetin içindedir.
TTK.
-
Konuyu açan arkadaşım hayırdır.......?
-
TeknikTürk,
Otağ düzenini bozmaktan ve argo kelimerler kullanmaktan dolayı üyeliğiniz iptal edilmiştir.
Konunda bu kadar uzaması fazla.