Türkçü Turancı Otağ
GENEL KONULAR OTAĞI => GÜNCEL => Konuyu başlatan: Atsızcı Türk - 06 Aralık 2012
-
Bulgaristan'da yaşayan ya da Bulgarları tanıyan herkes bilir nasıl ayılı Türk düşmanı olduklarını. Okullarda edebiyat kitaplarında, tarih kitaplarında hep "Türkler bizi asmış, kesmiş, kadınlarımıya tecavüz etmiş, çocuklarımızı zorla alıp yeni çeri ocaklarına götürmüş" gibi Türk düşmanı propagandalar yaparlar. Osmanlı-Rus Harbi'nde, Balkan Savaşı'nda Türklere yapılan zulümleri, katliamları hep gizlerler. Bu iki savaşı da kurtuluş savaşı diye okuturlar okullarda. Bu savaşı kahramanlıkmış gibi anlatan resiler yaparlar, şiirler yazarlar. İşte Balkan Savaşı'nda Türk bayrağını nasıl çiğnediğini anlatan bir resim:
(http://prikachi.com/images/629/5573629J.jpg)
-
Kahpe Bulgarlar o derece Türk dümanıdır ki bunu gerçek hayatta gösteremedikleri için forumlarda, sitelerde Türklere hakaret ederler. Ulu başbuğumuz Mustafa Kemal Atatürk'e bile saldırıyor piçler:
http://www.youtube.com/watch?v=bAjSWp-GW00
-
Bunlar da Makedonya'daki Bulgar çetelerinin bayrakları:
(http://1.bp.blogspot.com/-oZ3afSRrZz8/UDzOzxS0I5I/AAAAAAAAA5w/j9izb-SssMA/s1600/9a+veleshka.jpg)
(http://4.bp.blogspot.com/-wiPTRtWJuFE/UDzL2moyV1I/AAAAAAAAA4A/_TYitU5dGck/s1600/5a+odrinska+back.jpg)
Kırık hilali çiğniyor:
(http://4.bp.blogspot.com/-6uqq1QHxKvw/UDzL00XGmFI/AAAAAAAAA30/pL1iG8wJZMs/s1600/4a+bitolska+back.jpg)
-
"Мразя" (telaffuzu: Mrazya), (Türkçeye tercümesi: Nefret ediyorum) adlı sitede ( http://mrazia.com/ ) bir başlık atılmıştır, başlık şöyledir: Мразя Турция и турските сериали (telaffuzu: Mrazya Turtsiya i turskite serali) (Türkçeye tercümesi: Türkiye ile Türk dizilerinden nefret edyorum). O başlığın altına yüzlerini gizleyerek Türk bayrağını çiğneyen bir resim koymuşlardır:
(http://mrazia.com/i/th/th_179.png)
Bir de "Nefret Bulgarlarda en güçlü histir (Мразя Най-силното чувство у българина!)"
Resmin altındaki yazıda ise "adi Türkler" dye hakaret etmişlerdir, Ulusal televizyonda 10 dakka Türkçe yayından (haberlerden) bile rahatsız olduklarını yazmışlar. Böyle bir şey dünyanın hiçbir yerinde yokmuş (Anlaşılan TRT şeşteki 7 gün 24 saat hiç durmadan yayın yapıldığını bilmiyorlar). Sözde Bulgarların azınlıkta olduğu bölgelerde yüzsüz, utanmaz Türkler ezermiş, aşağlarmış, sövermiş (böyle yalanlarlarla Bulgarları Türklere karşı kışkırtmaya çalışırlar). Fakat medyada, komuoyunda bunları konuşmaya cesaret edemezmiş Bulgarlar, çünkü ailelernn başına bir şey gelecek diye korkarlarmış. Türkiye'den bilinçlice nefret edyorlarmış. Bu faydalı bir şeymiş. Türk dizilerinin amacı Bulgaristan'ı Türkleştirmekmiş. İşte yazıların Bulgarca orijinali:
Замисли се трябва да ли да се допуска такава наглост от шибаните турци В БЪЛГАРИЯ?КЪДЕ ПО СВЕТА ИМА ПО НАЦИОНАЛНАТА ТЕЛЕВИЗИЯ ИМА НОВИНИ НА ДРУГ ЕЗИК СПЕЦИАЛНО ЗА НЯКАКВО СИ МАЛЦИНСТВО?ДА ТИ КАЖА ЛИ?НИКЪДЕЕЕ; Българите в смесените райони са подтискани, псувани и тормозени от наглите турци, но това се не достига публичност заради страха на българите за семействата си.МРАЗИТЕ ТУРЦИЯЯЯ НА ВОЛЯЯЯЯ!!! ТОВА Е ПОЛЕЗНО!
А турските сапунки където заляха България за тях кво да кажем?
Това е поредния опит за турцизация на Българияя?
-
http://mrazia.com/179/Turciia-i-turskite-seriali.html
-
Bulgarca Türkiye (ТуРцИя!) bir başlık açmışlar. Orada "Bulgaristan Bulgarlarındır!!!! Türkler gitsin" yazmışlar. Hatta "Türkiye" kelmesini sansürlemişler. İşte Bulgarcası: БЪЛГАРИЯ Е ЗА БЪЛГАРИ!!! ТУРЦИТЕ ДА СИ ХОДЯТ В Т*рЦи*
(http://mrazia.com/i/th/th_368.jpg)
Bir de oylama yapılmış "evet, nefret ediyorum" diyenlerin sayısı 562, "hayır, nefret etmiyorum" diyenlerin sayısı 72. Yani Türkiye'den nefret edenlerin sayısı 562.
mrazia.com/368/TuRcIia!.html
-
"Türklerden nefret ediyorum" adlı başlık.
http://mrazia.com/388/Az-mrazia-Turcite.html
Burada ise "Ben Türkiye'den nefret edyorum, ya siz (Аз,Мразя Търция, а Вие?)" demişler.
Altına Türk bayrağını koymuşlar
(http://mrazia.com/i/th/th_367.jpg)
Bayrağın altına da şöyle yazmışlar: Не може да продължаваме така.В тази България е пълно с Турци и Цигани.България На Българите (Türkçesi: Bu böyle devam edemez. Bu Bulgaristan Türklerle çingenelerle dolu. Bulgaristan Bulgarlarındır.
444 kişi "nefret ediyorum" diye oylamış, 64 kişi de "nefret etmiyorum" diye oylamış.
http://mrazia.com/367/AzMrazia-Turciia-a-Vie%3F-.html
-
Kandaşım bende Bulgaristanda yaşayan bir Türk olarak bunların bir avuç Nazi çakması bulgar veledi olduğu gayet aşikar. Bulgarların ve pomakların genel olarak Türklere düşmanlıgı bakidir lakin heryerdede belirtmekten kaçınırlar son zamanlarda 3 bine yakın Türk şirketi kurulmuştur bulgaristanda ve artık çarklar eskisi gibi dönmüyor.
-
Söz konusu Türk'e düşmanlık olduğunda bütün milletler adeta birbirleriyle yarışırlar.
Bunun hemen hemen istisnası yoktur. Ne Alman'ın İngiliz'den, ne Fransız'ın Yunan'dan, ne Bulgar'ın Arnavut'tan, ne Arab'ın Fars'dan ..vb. hiç bir farkı yoktur. Bir kaç yüzyıldır dostumuz ve müttefikimiz(!) olan Almanların Türklere karşı besledikleri düşmanlıklar ve bu düşmanlıklarını ifade etme biçimlerinin Bulgarlardan hiç de aşağı kalır yönü yoktur.
Bizler boşuna mı: Türk'ün Türk'ten başka dostu ve kardeşi yoktur! demekteyiz.
Bu bir tarihi ve sosyolojik gerçektir.
Türk'ün Türk'ten başka dostu ve kardeşi yoktur!
Kök Tenğri Türk'ü Korusun!!!
-
Bulgarların Türk düşmanlığı ruhundaö kültüründe var. Bulgarlar gerçek hayatta bir Türke selâm verebilir. Ama internete girdiğinde sitelerde, forumlarda Türke olan içindeki nefreti kusarlar ya da gizli gizli gece yarısı camilere, stad duvarlarına, apartmanlara "Türklere ölüm!", "Türkler Bulgaristan'dan defolsun", "Türkleri sabun yapacağız" yazarlar.
Türk olmayan her milliyetçi Türklerden nefret eder. Liberal partiler satılıktır, Avrupa-Amerikan yalakası ve hayranıdır, fakat Bulgaristan ile diğer Avrupa ülkelerinde liberal partiler Türkler için daha faydalıdır, en azından Türkleri kesmeyi, doğramayı planlamazlar ya da böyle bir fırsat aramazlar. Fakat Türkiye için liberal çevreler düşmandan bile daha tehlikelidir. Çünkü o liberaller sadece "TÜRKÜM" diyene bile "faşist", "kafatasçı" der, ama kürd ırkçılarını görmezlikten gelirler.
Lberaller "barış", "kardeşlik" masallarıyla masum, saf Türkleri kandırmaya çalışırlar. "Silâhlar dinsin", "kürt sorununa barışçıl çözüm" safsatalrıyla terörist PKK'nın propagandalarını yayarlar.
Başka milletlerin biz Türklere olan düşmanlıklarını anlatmazlar, millî bilinç, milliyetçilik uyanacak diye korkarlar. Bazı saf Türk gençeri o masallara inanır.
Bulgarların Türk düşmanlığını bilmezen ya da benim dediklerime inanmayan varsa Bulgaristan'daki Ajans Bg adlı Türk gazetesinin iki haberini paylaşıyorum. Orada da göreceksiniz ki Türk düşmanları Bulgaristan'da normalde camilere saldırır. Çünkü Türk düşmanı Bulgar ırkçılarının gözünde camiler Türklüğü simgeler, bu yüzden de camilere saldırmak gerek. O iki haberin altına burada yazdığınız gibi Türkçü yorumlarınızı yazabilirsiniz yeter ki küfür, hakaret olmasın. İşte size o sözünü ettiğim iki haber:
Varna camisine çirkin saldırı
(http://1.bp.blogspot.com/-xRGJPXtkmAQ/UO0-zddoUGI/AAAAAAAARpo/_i6Pb5sz0vo/s1600/000.jpg)
Varna’daki Aziziye Camii’nin duvarlarına kimliği belirsiz kişiler ‘Türkler titreyin’, ‘Levski yaşıyor’ yazdı. Gece sprey boyayla yazıldığı bildirilen sözkonusu yazılarla birlikte caminin duvarlarına haçlar da çizildiği bildirildi. Olayla ilgili Varna polisi soruşturma başlattı. Aziziye Camii. Padişah Sultan Abdülaziz tarafından yaptırıldı.
KUNDAKLAMA GİRİŞİMİ
Geçen yılın Ocak ayında da Varna Bölge Müftülüğü’nün ofisine molotof kekteyli atılarak yakılmak istenmişti. Varna 1. Bölge Polis Merkezine haber verilmesinin ardından olay yerine gelen polisleri incelemede bulunmuştu.
AJANS BG
KAYNAK: http://ajansbg.blogspot.com/2013/01/varna-camisine-cirkin-saldr.html
Filibe Cuma Camii'nin camlarını kıranlar yakalandı
(http://3.bp.blogspot.com/-mxPGFkctUsM/UOgfDdKXC7I/AAAAAAAAQ2s/hLwsV8UOl3M/s1600/44.jpg)
Filibe polisi, dün gece Cuma Camii'sinin camlarını kıran iki gencin yakalandığını bildiridi.
Yapılan açıklamada, sarhoş oldukları açıklanan P.D.(23) ıle T.P.(22) dün gece saat 04:00 sularında caminin 3 camını kırdıkları ve olay yerinden kaçtıkları belirtildi. Belediye polisi tarafından camların kırılmasından sonra kısa bir sürede yakalanan ik isaldırganın, Filibe polisine teslim edildiği kaydedildi.
Cuma Camii
Cuma Camii (Bulgarca: Джумая джамия), Bulgaristan'ın Filibe ilinde bulunur. Hüdavendigâr Camii olarak da bilinir. Sultan I. Murad (1369-1389) dönemi yapısıdır. Cami Filibe, şehir merkezine Osmanlı İmparatorluğu'nun sembolü olacak şekilde 1363-1364 yılları arasında şehir meydanına inşa edilmiştir. Literetüre "Hüdavendigâr Camii" olarak geçmiştir. Cami 40 metreye 30 metre zemin oturumuna sahip. Bugün şehir meydanında ve Filibe tarihi yerleşiminin kuzeyinde bulunur.
AJANS BG
KAYNAK: http://ajansbg.blogspot.com/2013/01/filibe-cuma-camiinin-camlarn-kranlar.html
-
EY TÜRK,
Uyumayı bırak artık, düşmanını tanı!
Bulgarların kültüründe, edebiyatında vardır Türk düşmanlığı. Kendi kültürünü, edebiyatını inceleyen her Bulgar Türklerden nefret eder. Çünkü orada Türkler soyu sopu olmayan, insan kanı emen canavar olarak tasvir edilir.
Örneğin "Balkancı Yovo ya verdin ya verdin" adlı halk Türküsünün konusu şudur: Türkler, Balkancı Yovo'dan bacısını sterler Müslüman yapmak için (ama İslâm'a denmez Türküde, "Türk inancı"na denir) isterler. Türkler sorar Balkancı Yovo'ya Güzel Yana'yı Türk inancına veriyor musun vermiyor musun diye, Balkancı Yovo da "kellemi veririm ama Güzel Yana'yı Türk inancına vermem" der. Türkler de iki elini kesip yine aynı soruyu sorar, Balkancı Yovo yine aynı cevabı vererek bacısını vermez. Türkler Balkancı Yovo'nun iki ayağını keser. Tekrar sorarlar, Balkancı Yovo da tekrar aynı cevabı verir. Türkler de iki gözünü oyup Güzel Yana'yı ata bindirip aşağı ovadaki Tatar köyüne götürürler. Yana fısıldayarak "Elveda Yovo kardeşim" der. Balkancı Yovo da "Hadi sağlıcakla kal, seni görecek gözüm yok, sarılacak elim yok, gönderecek ayağım yok" der.
Bu dediklerime inanmayanlar Bulgarca orijinalini okuyabilir ya da Bulgaristan'da okumuş, yaşamış birisine sorabilir. (İşin daha korkunç yanı bu Türk düşmanı halk Türküsü Bulgaristan'da ortaokulda Bulgar edebiyatı kitaplarında okutulur. Ama Türkiye'de Yunanların Anadolu'da yaptıkları zülümleri anlatan konuların kaldırılmasını ister):
- Даваш ли, даваш, Балканджи Йово,
хубава Яна на турска вяра?
- Море, войводо, глава си давам,
Яна не давам на турска вяра! -
Отсякоха му и двете ръце,
та пак го питат и го разпитват:
- Даваш ли, даваш, Балканджи Йово,
хубава Яна на турска вяра?
- Море, войводо, глава си давам,
Яна не давам на турска вяра! -
Отсякоха му и двете нозе,
та пак го питат, разпитват:
- Даваш ли, даваш, Балканджи Йово,
хубава Яна на турска вяра?
- Море, войводо, глава си давам,
Яна не давам на турска вяра! -
Избодоха му и двете очи,
и го не питат, нито разпитват,
току си взеха хубава Яна,
та я качиха на бърза коня
да я откарат долу в полето,
долу полето, татарско село.
Яна Йовану тихом говори:
- Остани сбогом, брате Йоване!
- Хайде със здраве, хубава Яно!
Очи си нямам аз да те видя,
ръце си нямам да те прегърна,
нозе си нямам да те изпратя!
-
Ajda Meşeli'nin 1984-1989 yıllarında Türklere yapılan Bulgar zulmünü anlatan "Balkanlarda Türk Olmak" şiiri:
Balkanlarda Türk Olmak
*Stranca ötelerinde, sert esen bir rüzgârla geldim dünyaya...
Şanım şerefim: Türk olmak.
Suçum yine aynı: Türk olmak.
Bir başkadır Balkanlar'da Türk olmak Ey Anadolu!
Kalemim kırılır acıdan,yazmaya kalksam.
Kelimeler dayanmaz,kelimeler yetmez...
Anlatmaya kalksam.
Türklük uğruna ne destanlar yazıldı da,
Kırcaali'de,Deliorman'da,Tuna'da...
Sorsan,kimsenin haberi yoktur bunlardan.
Oysa yaşıyorlar,
Her biri,Türk'ün kalp atışlarında.
Zor günlerdi...Ey Anadolu,çok zordu yaşananlar...
Kılıç yarasından beterdi,yüreklere saplanan acılar.
Yine de dayandı hepsine Türk'ün çevik yüreği...
Ölmeyi denedi de,dili bir türlü; 'Ben Bulgarım'diyemedi.
Ne işkenceler çekti nice şanlı yürekler,bir bilsen...
Ateş üstünde yürümek mi dersin,
Kan ter içinde dövülmek mi dersin...
Yolda yürürken,bir Türkü mırıldanmışsın gönlünce...
Para cezası yemişsin.
Üstelik onların istediği gibi de giyinmemişsin...
'Adın ne? 'diye sorduklarında,
'Ben Türküm! 'diye cevap vermişsin.
Bulgar olduğunu iddia ettiklerinde de,
Şiddetle inkâr etmiş,
Ve...zindana mahkûm edilmişsin.
Ah Anadolu,bir bilsen...
Nasıl mahrum ettiler bizi ezan sesinden.
Ramazanda davul sesinden,
Bayramlarda çocukların sevincinden,
Düğünlerde bir parça musikiden,
Adımızdan,şanlı Türk adımızdan...
Nasıl da mahrum ettiler.
Konuşmamızdan tut da,kılık kıyafete kadar.
Okunan kitaplardan,dinlenen plaklara kadar.
Örf ve âdetlerden ibadetimize kadar karıştılar.
Türk olmayı,hep yasakladılar!
Çünkü korkuyorlardı Ey Anadolu,
Korkuyorlardı Türk'ün şanlı adından.
O kadar ki,
Tarihimizi bile bizden kıskandılar.
Türk,hiçbir zaman kanmadı onların yalanlarına,
Leke sürdürmedi hiç,altın tarihinin sayfalarına.
Gurur duydu hep,
Fatih Sultan'la,Mustafa Kemal Paşa'yla...
Geceler boyu bölündü uykuları,
Gâvurun yarattığı o yok yere sancıyla.
Türk, hiç yılmadı Anadolu;
Türklüğünü son nefesine kadar korudu.
O,doğduğu günden zaten biliyordu:
Şanı şerefi:Türk olmak.
Suçu yine aynı:Türk olmak.
İşte böyle Anadolu,
Bir destandır Balkanlar...
Karış karış toprağı aralasan,
Toprak anlatır sana,çekilen acılardan...
Bir haber verir,kasırga misali esen rüzgârdan...
Benim adım 'Türk! 'Anadolu,
Bir başkadır Balkanlar'da Türk olmak.
Bir başkadır Balkanlar'da suçlu olmak!
Sen bilemezsin,en asil suçtur bu,
Eşi benzeri yoktur dünyada...
İşte bu yüzden,sakın 'Bulgar' diye hitap etme bana!
Çünkü bir sancı çektim ben,bilemezsin...
Strancaların çook arkalarında...
Çünkü senelerce hasret kaldım ben,
Senin şefkat dolu kucağına.
Kızdığım bundandır işte sana!
Ne zaman ki, 'Bulgar' diye hitap ediyorsun bana.
Ben,Türk olmanın bedelini su gibi içtim oralarda,kana kana!
Şimdi tek isteğim,haykırmak Türklüğümü...
Senin çorak topraklarından bütün cihana.
Hey Dünya!
Ben bir Türküm.
Bir zamanlar en büyük suçumdu bu benim.
Aynı zamanda,içimde yaşattığım ebedi gururumdu.
İşte şimdi haykırıyorum sana!
Ben bir Türküm!
Mustafa Kemal'in yolunda,
Şehit kanlarıyla yoğrulmuş Ay Yıldız'ın altında.
Bir Türküm ben,
Varım yoğum kalmış Strancaların ardında...
Yaşıyorum şimdi gönlümce,
Bahar yağmurlarının ıslattığı Anadolumda.
Ve ben,Stranca ötelerinde
Sert esen bir rüzgârla geldim dünyaya!
Şanım şerefim:Türk olmak.
Suçlu değildim ben hiçbir zaman.
Masumluğumun tek bir simgesi vardı benim,
O da:TÜRK OLMAK!
*Stranca:Yıldız Dağları
Ajda Meşeli
http://www.youtube.com/watch?v=cuOoOCx8ncE
http://www.youtube.com/watch?v=cuOoOCx8ncE
-
Bulgaristan'da Türk düşmanları arasında en çok sevilen film "Време разделно (Ayrılma Vaktii)"dir. Bu film 1964 yılında Anton Donçev'in romanından uyarlanmıştır. Bu romanın filmi 1987 yılında çekilmiştir. Tam Bulgarların Türklere zulmettiği 1984-1989 yılları arası. O yıllarda Türklere Türkçe konuşmayı, Türkçe yayın yapmayı, Türk yöresel kıyafetleri giymeyi, camilere girmeyi yasaklamıştır. Pasaportlara zorla Bulgar adı yokmuşlardır, Türkçe konuşanlara para cezası kesmişler, "Türküm" diyenleri ya kurşuna dizmişlerdir ya da Blene'ya çalışma kampına sürmüşlerdir. O dönemde hep şu propagandaları yapmışlardır "siz Türk değilsiniz, Osmanlı döneminde sizi zorla Müslüman yapmışlar, siz de zamanla Türkçe konuşmaya başlamışsınız, Bulgarlığınızı unutmuşsunuz. Siz Türkçe konuşan Bulgar Müslümansınız. Özünüze dönün!". Bu yüzden de komünist ırkçı Bulgarlar bu zulümlere "soya dönüş" projesi derdi.
Bir de bu zulümleri haklı çıkarmak için böyle film yapmıştır. Bu filmden bir kesinti. Bu bölümünde Yençeri ağası Kara İbrahim "Oğlunun kellesi uçar" diye İslâmı kabul ettirmeye, başına sarığı (çalmayı) geçirmeye çalışır, ancak o Bulgar oğlunun kellesi pahasına dinini değiştirmez, imama saldırır. Bunu gören Türkler de savunmasız, eli bağlı Bulgarları katleder (2:14'üncü dakikadan öte). İçinde Türk düşmanlığı besleyen Bulgarlar da bu saçmalıklara inanır:
-
İşte sözünü ettiğim film:
https://www.youtube.com/watch?v=t8LGtcTocVY
-
Bulgarların millî kahramanı Vasil Levski şöyle demiştir: "Büyüyünce Türkleri topraklarımızdan kovacağım" (Bulgarca: "Ази като порасна ще изгоня турците от нашите земи."
Bugün Vasil Levski'nin resimleri okullarda, belediyelerde, bakanlıklarda, iş yerlerinde asılır. Ülkenin her şehrinde heykeli vardır.
Kimdir Vasil Levski
Vasil Levski 1837 yılında Karlovo'da doğmuştur. Rahiplik yapmıştır. Daha sonra da PKK gibi bölücü Bulgar komitelerine (çetelerine) katılmıştır. Yönetici kadrolarında yer alır. Araba Konağı soyduktan sonra Türk polisleri peşine düşer. 27 Aralık 1872 yılında Lofça'nın doğusundaki Kıkrin hanında yakalanır. 18 Şubat 1873 yılında Sofya yakınlarında asılır.
(http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/1/17/Vasil_Levski.jpg)
(http://upload.wikimedia.org/wikipedia/bg/f/f7/Levski1.jpg)
(http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/b/bd/Vasil_Levski_2nd.jpg)
Oturanlardan sağdan sola 2. sırada.
-
Bulgarların millî kahramanı Georgi Sava Rakovski şöyle demiştir: "Yeryüzündeki hiçbir millet, insan ırkına Türk kavmi kadar büyük kötülük etmemiştir" (eski Bulgarca orijinali: "Никой народ на света не е причинил толкова големи злини человеческому роду, колкото е сторило това турското племе!").
Bugün Georgi Sava Rakovski'nin resimleri okullarda, belediyelerde, bakanlıklarda, iş yerlerinde asılır. Ülkenin her şehrinde heykeli vardır.
Kimdir Georgi Sava Rakovski
Georgi Sava Rakovski 1821 yılında Kotel'de doğmuştur. Gazetecilik, tarihçilik ve etnografiyle uğraşmıştır. Orta seviyede yengin bir tüccar ailenin çocoğudur. Veba hastalığı yüzünden 1837 İstanbul'a taışınır. İstanbul'daki Kuruçeşme'deki Rum lisesinde eğitimine devam eder. Bulgar kilisesinin mücadelesine katılır. (Bir ara medyada İstanbul'da para için bir Türk kızıyla evlenip Müslümanlığı bile kabul edecekti diyordu, ancak ırkçılar buna karşı çıktı, o günden sonra da kimse tartışmadı bu konuyu). Georgi Sava Rakovski 1841 yılında Osmanlı devletine karşı iszan çıkarmak üzereYunanistan pasaportuyla İstanbul'dan ayrılır, Romanya'daki İbrail (Brăila) şehrine gider. 1842'deki İbrail isyanı bastırıldıktan sonra idama mahkum edilir. Yunan polislerine teslim edilir. Ancak bir yolunu bulup da Marsilya'ya kaçar. Osmanlı Devleti'ne baş kaldırmayan Bulgar zenginleriyle mücadele eder. 1845'teki isyan yüzünden tutuklanır, 1848'e kadar İstanbul'da hapis yatar. (1853—1856)'daki Kırım Savaşı'ndan sonra İstanbul'da birkaç Bulgar getecisiyle birlikte "Gizli Cemiyet" grubunu kurar. Hayatı Romanya, Sırbistan, Osmanlı devleti arasında gezinerek, yazılar yazarak, isyan için insan örgütleyerek geçmiştir.
Her şeyden önce Bulgar çetecilerinin ideloğudur. 9 Ekim1867'de 46 yaşında Bukureşt'te tuberkoloz hastalığından ölmüştür.
(http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/8/84/Georgi-Rakovski.jpg)
Doğduğu Kotel şehrindeki heykeli:
(http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/e/ee/Bulgaria-Kotel-03.jpg)
-
Türk ırkı her zaman düşmanını, Türk dümanlığının ideologlarını, müelliflerini her zaman iyi tanımalı. Bundan dolayı bir Türk düşmanını daha taktim ederim (devamı da gelecektir)!
Dobri Petrov Çintulov Bulgar şair, bestekâr ve öğretmendir (kimse demesin ''şair, bestekâr, öğretmen adamın içinde kin, nefret düşmanlık olmaz. Onlar ince ruhludur''). Ülküsü Pan-Slavizdir. 1822'de Sliven'de doğmuştur. Bir fakir sanatkâr ailenin çocuğudur. Ömrü Türk düşmanı şiirler yazarak, Bulgar kilisesinin bağımsızlığı için mücadele ederek geçmiştir. Hastalanmış, ancak 1877-1878'deki Osmanlı-Rus harbinde Rus ordusu 1878'de Sliven'e geldiğinde yarı kör halde orduyu ateşli nutuklarla karşılamıştır. Bulgar devleti bağımsızlığını kazandıktan sonra gördükleri onu hayal kırıklığına uğratır ve "Tanrım, ben halkın için böyle bir özgürlük istemedim." der. Ömrünün son günlerini edebiyatla, besteyle uğraşarak geçirmiştir. 1886'da Sliven'de ölür.
"Kalk ayağı Balkan yiğidi kalk" (Bulgarcası: "Стани, стани юнак балкански") şiiri daha ilkokul müzik dersi kitaplarında vardır. Şiir baştan aşağı Türklere hakaret doludur:
Kalk ayağa Balkan yiğidi kalk
Derin uykudan uyan
Çapulcu Osmanlılara karşı
Bize yol göster
Balkan arslanımız kalksın
Fırtınalar koparsın ki
Osmanlı hilâli
Kara bulutlar altında kararsın
Bayraklarımızı açalım,
Topraklarımız ışıldasın
Adlarımızı duyuralım
Türk kavimleri kahrolsun
Şiirin Bulgarca orijinali:
Стани, стани юнак балкански
от сън дълбок се събуди,
срещу изедници османски
ти българите поведи!
Да стане лева наш балкански,
от него вятър да повей,
та полумесец отомански
под тъмен облак затъмней!
Да си развием знамената,
да светне нашата земя,
да си прославим имената,
да гинат турски племена!
(http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/7/71/D_Chintulov3_flipped.jpg)
(http://izdatelstvo-slovo.com/img/gallery/l97.jpeg)
(http://upload.wikimedia.org/wikipedia/bg/6/68/Chintulov.jpg)
-
Birinci dörtlüğün sadece son mısrasında bir kelimeyi karıştırmışım. Orada "bize" demez, "Bulgarlara" der.
Kalk ayağa Balkan yiğidi kalk
Derin uykudan uyan
Çapulcu Osmanlılara karşı
Bize yol göster
Düzeltilmişi:
Kalk ayağa Balkan yiğidi kalk,
Derin uykudan uyan!
Çapulcu Osmanlılara karşı
Bulgarlara yol göster
Balkan arslanımız kalksın
Fırtınalar koparsın ki,
Osmanlı hilâli
Kara bulutlar altında kararsın
Bayraklarımızı açalım,
Topraklarımız ışıldasın,
Adlarımızı duyuralım,
Türk kavimleri kahrolsun!
-
Türk çeşmesine saldıran Bulgarlar
http://www.youtube.com/watch?v=0kSdfZJNo-I
-
Dün Vasil Levski'nin asıldığı gündü, Bulgarlar o günü resmî tatil ilân eder. Bazı Vasil Levski'yi haklı çıkarmak isteyen kesimler onun "Ana sen rahat ol, bir gün Türkleri yerlerimiyden kovacağım" („Мале (майко), бъди спокойна! Ази като порасна, ще изгоня турците от нашите места.”) dediğini inkâr eder. İnanmayanlar Bulgar Ulusal Kanalı BNT'nin Millî Takvim (Национален календар) programındaki şu bölümü izlesinler (Oya Türk Ulusal Televizyonu TRT'de "millî" gibi kelimeleri kullanmaktan çekiniyorlar). Neyse lâfı fazla uzatmayayım, işte programın arşivdeki videosu:
http://bnt.bg/bg/productions/45/edition/15726/nacionalen_kalendar_18_uli_2011_rojdenieto_na_apostola