Türkçü Turancı Otağ
GENEL KONULAR OTAĞI => GÜNCEL => Konuyu başlatan: YALNIZKURTKARAGÜLLE - 18 Şubat 2013
-
(http://cdn.internethaber.com/news/580x385/32903.jpg)
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) milletvekilleri, İmralı sürecine destek aramak amacıyla çıktıkları Karadeniz turunun ikinci ayağı olan Sinop'ta, protesto gösterileri ile karşılandı.
Protestocular öğretmenevinin camlarını aşağıya indirirken BDP'li heyetin araçları yumurta yağmuruna tutuldu. Bu arada bazı araçl arın farları kırılırken kaportalarında da eziklikler oluştu.
BDP'LİLER ÖĞRETMENEVİNE ALINDI
BDP'li milletvekilleri Sebahat Tuncel, Ertuğrul Kürkçü ve Bağımsız İstanbul Milletvekili Levent Tüzel ile HDK Eşbaşkanı Fatma Gök'ün yer aldığı grup, ilk durak olan Çorum'dan sonra sabah saatlerinde Sinop'a hareket etti. İl girişinde emniyet tarafından alınan geniş güvenlik önlemleri altında programın yapılacağı öğretmenevine giden grup, burada bekleyen kalabalığın tepkisi ile karşılaştı.
ÇAY BAHÇESİ SAHİBİ TÜRK BAYRAĞI ASINCA PROGRAM DEĞİŞTİRİLDİ
Daha önce Tersane Caddesi Buzhane mevkisinde bir çay bahçesinde karşılanması planlanan BDP’liler, buradaki çay bahçesi sahibinin iş yerini kapatması ve Türk bayrağı asması nedeniyle program öğretmenevine alındı. Öğretmenevine gelen BDP heyeti, basın açıklamasında bulundu.
"POLİS PKK'YI KORUMA" SLOGANLARI
Sırrı Süreyya Önder ve Ertuğrul Kürkçü basın açıklaması yaparken öğretmenevi çevresinde toplanan bir grup, “PKK Sinop’a Giremez”, “Polise Uzanan Eller Kırılsın”, “Polis, PKK’yı Koruma” şeklinde sloganlar attı. Çevrede geniş güvenlik önlemi alan polis, kalabalığı engellemeye çalıştı. Bir grup genç polis barikatını aşarak öğretmenevi bahçesine girdi. Bu sırada polis ile gençler arasında arbede yaşandı. Öğretmenevinin arka kısmında da bir grup barikatı aşarak içeri girdi. Gruba müdahale eden polis, gençlerin öğretmenevi içine girmesini engelledi.
ÖĞRETMENEVİNİN KAPI VE CAMLARI KIRILDI
Protestocu grup, öğretmenevi çevresinde sloganlar atarak BDP'li heyete tepkilerini dile getirirken, polis, itidalli davranılması için sık sık anons ederek, kalabalığın dağılmasını istiyor. Grup, İstiklal Marşı okuyarak protestoya devam etti. İlerleyen dakikalarda polis engelini aşan protestocular öğretmenevinin kapı ve pencerelerinin camlarını kırdı ve BDP'lilerin araçlarına zarar verdi. Protestocu grup polisin yoğun çabası sonucu öğretmenevinden uzaklaştırılırken olay yerine çok sayıda polis özel harekat görevlisi sevk edildi. Protestocuların sayısı ise her geçen dakika artıyor.
(http://www.ohaberci.com/wp-content/themes/goodnews/framework/scripts/timthumb.php?src=http://www.ohaberci.com/wp-content/uploads/2013/02/672.jpg&h=340&w=615&zc=1)
Sinop’ta BDP’lilere karşı yapılan protesto gösterileri sürüyor….
Halen öğretmen evinde rehin kalan heyet dışarı çıkamıyor.Yaklaşık bine yakın bir gurup protestolarını sürdürüyor.
“ Burası Sinop buradan çıkış yok “diye bağıran topluluk,Sinop Öğretmen evini adeta ablukaya almış durumda.Polis devamlı takviye kuvvet yapmasına rağmen protestocuların öfkesini engelleyemiyor.
Öte yandan gurubun isteği üzerine Öğretmen evi girişine dev bir Türk bayrağı astırıldığı belirtiliyor.
TTK.
-
Sinop'lu kandaşlarımı canı yürekten kutluyorum.
-
Şu saat itibarı ile hala mahsur durumda şerefsizler. Araçları pert durumda.
(https://fbcdn-sphotos-b-a.akamaihd.net/hphotos-ak-snc7/377633_4431686321395_1689741795_n.jpg)
(https://fbcdn-sphotos-h-a.akamaihd.net/hphotos-ak-prn1/150733_4431686481399_782279669_n.jpg)
http://video.haberturk.com/haber/video/bdpli-vekillere-sinopta-tepki/83784?csface=1
TTK.
-
Şu saat itibarı ile hala mahsur durumda şerefsizler. Araçları pert durumda.
TTK.
Yani demek ki Müslüman Müslüman gibi Müslüman olunca mahallesinde salyangoz sattırmıyormuş.
Sinop'luları bu duyarlı davranışları nedeniyle kutlarım.
Sinop'luların bu milli duruşları; din kardeşliği martavallarıyla hem kendilerini ve hem de samimi müslümanları kandırıp, hain kürdü korumaya çalışan kürdofillere kapak olsun!
Eee ne de olsa Sinop'ta kim var?
Bazı insanların kuru nefesleri ve varlıklarının hissedilmesi bile bir şehre ruh vermeye yeter.
Yiğit Türkoğlu Ayhan Beye selam olsun!!!
TTK.
-
(http://i.ensonhaber.com/resimler/diger/sinoptaki_son_durumu_onder_ensonhabere_anlatti__1134.jpg)
(http://i.ensonhaber.com/resimler/diger/bdp_2388.jpg)
SIRRI SÜREYYA ÖNDER: "ELİMİZDE PLASTİK SANDALYELER BEKLİYORUZ"
BDP'li milletvekilleri Sinop'taki temaslarını sürdürme kararı aldı. Gerilimli dakikaların yaşandığı Sinop'ta bulunan BDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, yaşadıkları korku dolu anları ENSONHABER.com'a anlattı. Organize edilmiş binlerce kişinin bulundukları yerin etrafını sarmış olduğunu kaydeden Önder, "Çevre illerden büyük bir güruh buraya akın ediyor. Polis göstericilerin bazılarını içeriye alıyor. Alınan kişilerin kimliklerini tespit ettik. Eğer polis güvenliğimizi almazsa kendi güvenliğimizi kendimiz alacağız. Ellerimizde plastik sandalyeler bekliyoruz. Burada ne kadar kalacağımız belli değil. İçişleri Bakanı'yla görüştük. O da bize çevre illerden polis takviyesi yapacaklarını söyledi. Bekliyoruz" dedi. :kahkaha01: :kahkaha01: :kahkaha01:
TTK.
-
SIRRI SÜREYYA ÖNDER: "ELİMİZDE PLASTİK SANDALYELER BEKLİYORUZ"
Bekleyin bekleyin o sandalyeleri münasip bir yerlerinize, kuru kuru, sokmak için birazdan yanınıza gelecekler.
N'oldu ırızı kırığın piçleri? Kalın mı geldi?
Bozkurtsuz dağlarda çakallık yapıyordunuz hani? Hadi çakallığını Sinop'ta da yapsana itoğluit?
Fincanı taştan oyarlar, Sinop'ta kürde böyle koyarlar.
Bu şerefsizler akıllarısıra Türklüğün tepkisini ölçmek ve direncini kırıp, bağışıklık kazandırmak için bu geziyi yaptılar ve şapa oturdular.
Tanrı Yüce Türk'ünü Korusun.
-
Kansızlara gerekli tepkiyi gösteren bütün kandaşlarıma saygılar, selamlar.
-
Bu şerefsizler hangi akla hizmet karadeniz turuna çıkmışlar? Karadeniz, Türkiye'nin en milliyetçi bölgesidir, bölgede bu şerefsizlerin boğazını seve seve kesecek milyonlarca öfkeli yürek var. Kaldı ki, Türk milleti, kendi çoluk çocuğunu katledenlere destek verecek kadar benliğini yitirmemiştir. Desteği yanlış yerde arıyor bu şerefsizler.
-
Basta Ayhan baskanim olmak üzere Sinoplu soydaslarimi ,gösterdikleri milli hassasiyetlerinden ötürü Bozkurt hislerimle kutlarim . Bakalim kahpe kürt enikleri Karadenizden sag cikma basarisini gösterebileceklermi ? T.T.K.
-
Sırrı Süreyya Twitter'den fotoğraf paylaştı. Yaşananları anlattı.
Sinop'ta imdat tweet'i :kahkaha01: :kahkaha01: :kahkaha01:
(http://www.ayancikgazetesi.com/Resimler/Icerik300/2fc9bdaa-ab32-44da-9dbf-8d08d841d49c.jpg)
(http://www.ayancikgazetesi.com/Resimler/FotoGaleri150/09b3ad27-c65d-4e46-ab1a-26c4ab935b48.jpg)
(http://www.ayancikgazetesi.com/Resimler/FotoGaleri150/871a74ad-b4d6-4fef-bdd8-d76f148ce1fb.jpg)
TTK.
-
Kaçmak için Samsundan özel zırhlı araç bekliyorlar... :twisted: İlçelerden itfaiye araçları, Samsundan TOMA aracı ve gaz takviyesi geldi. :twisted:
TTK.
-
Sinoplu Kardeşlerimizi Kutlarım, Aynı duyarlılığı Diğer illerdende bekliyoruz, Özellikle Trabzon Milli duyarlılığı yüksek bir ildir
Karadenizde bu duruma sessiz kalınırsa yüzsüz utanmazlar, birer, ikişer gelip yerleşirler, tek sağlam yer olan Karadenizde kirlenmiş olur.
Tepkiler bu değindiğimiz nokta içinde ayrıca önem taşıyor.
-
Mallar öğretmen evini sevmişler sabaha kadar kalalım diyorlarmış.. :kahkaha01: :kahkaha01: :kahkaha01:
Ara ara bahçeye sızma operasyonu düzenliyor gençler... :asker:
TTK.
-
Helal olsun Sinop halkına diyorum.
Gereğini yaptılar.
-
BDPLİLER SİNOP'TAN PANZERLERLE ÇIKTI
Sinop'da bulunan BDP milletvekilleri Sırrı Süreyya Önder, Levent Tüzel, Sebahat Tuncel ve Ertuğrul Kürkçü saat 12.15'de girdikleri Öğretmenevi'nden saat 21.25'de polis panzerleriyle çıktı. Vali Ahmet Cengiz'in görüşmesinin ardından polis panzerleri ve minibüsleri ile çıkarıldı. 2 panzer, 2 minibüs ve bir polis aracıyla kentten ayrılan BDP heyeti, Samsun'a doğru yola çıktı. Polis, kentin çıkışında da geniş güvenlik önlemi aldı. (Güzergahtaki ilçeler de dahil.) ;)
TTK.
-
Ve günü bir Karadeniz fıkrası ile noktalayalım.
Fıkra Günlüğü
Bir Karadenizli Tv'de yarışma programına katılır.
Ödül: 500 bin YTL...
...Sunucu sorularını sormaya başlar...
1)Tarihteki 100 yıl savaşları ne kadar sürmüştür ?
A) 116 Yıl
B) 99 Yıl
C) 100 Yıl
D) 150 Yıl
(Karadenizli bu soruda pas geçme hakkını kullanır.) ::)
****
2. Panama şapkası hangi ülkede keşfedilmiştir ?
A) Brezilya
B) Şili
C) Panama
D) Ekvador
(Karadenizli seyircilerin yardımını istemiştir.) :|
****
3. Rusların bayramı olan Ekim direnişi hangi aydadır ?
A) Ocak
B) Eylül
C) Ekim
D) Kasım
(Karadenizli telefon hakkını kullanıyor ve başka bir karadenizliyi arıyor.) :-?
****
4. Kral George IV doğru adı nedir ?
A) Albert
B) George
C) Manuell
D) Jonas
(Karadenizli, iki yanlış şıkkı götürme hakkını kullanıyor.) :-o
****
5. Kanarya adalarının ismi hangi hayvandan gelmiştir ?
A) Kanarya
B) Kanguru
C) Fare
D) Fokbalığı
(Karadenizli oyundan çekiliyor.) ;D
****
Okurken güldüyseniz doğru cevaplara da bir göz atın..
1) 100 Yıl savaşları 116 yıl sürmüştür (1337 ile 1453 arası)
2) Panama şapkası Ekvador'da keşfedilmiştir.
3) Rus Bayramı "Ekim Direnişi" 7 Kasım'da kutlanır.
4) Kral IV. George' un asıl adı Albert'tir. Kral 1936 yılında ismini değiştirmiştir.
5) Kanarya adalarının Latince adı "Fokların" adasıdır ve bu isim fokbalığından gelmiştir.
Ne oldu.. ?
Bir an kendinizi bir Karadenizliden zeki mi sanmıştınız...! :kahkaha01: :kahkaha: :kahkaha01: :kahkaha: :kahkaha01: :kahkaha: :kahkaha01:
TTK.
-
Karadeniz fıkrası başka oluyor.
-
Samsuna gittikleri için niye sevinç içerisindeler ben de bunu anlamış değilim :kahkaha01: Karadenizin her yerinde aynı akıbete uğrayacaksınız, bir dost olarak uyarayım dedim. Bu duyarlılığın Türkiye geneline yayılması dileklerimle. İnşallah BİZE HER YER TRABZON lafı sadece slogan değildir. Her yer Sinop, her yer Trabzon olmalıdır.
-
Sabah sabah midemi bulandırdın ruşen. :kahkaha:
Yeni Sinop’lar istemiyorsak...
Halkların Demokratik Kongresi’nin yeni İmralı sürecini anlatmak için Karadeniz turu düzenleme kararı küçük çaplı tartışmalara yol açmış, bu ziyaretlerin sürece yarardan çok zarar getirebileceğini ileri sürenler olmuştu. Ben de Karadeniz turu fikrini pek anlamlı ve gerekli bulmayanlardandım. Her şey bir yana, zamanlama yanlıştı. BDP’li siyasetçilerin ikinci kez İmralı’ya gidip Öcalan ile görüşmesinin ve oradan çıkacak sonuçların beklenmesi daha uygun olurdu.[1]
İtiraz sahiplerinin bir bölümü, rahip Santoro cinayeti, TAYAD’lılara saldırı, Ahmet Türk’ün yumruklanması gibi olaylardan hareketle Karadeniz’in saldırgan şovenizmin bir tür ana üssü hâline geldiğini, BDP’li milletvekillerin de yer aldığı heyete karşı provokatif saldırılar olabileceğini de savunuyorlardı.[2]
Gezinin Çorum’dan sonraki ikinci ayağı olan Sinop’ta yaşananlardan sonra provokasyon uyarıları yapanların öngörülerinin isabetli çıktığını söyleyebiliriz. Ancak buradan hareketle “Onlar da gitmeseydi!” veya “Ne işleri var Karadeniz’de?” gibi cümleler kurmak yanlış olacaktır. Çünkü her siyasetçinin, her milletvekilinin ülkenin her köşesinde istediği gibi dolaşma, faaliyette bulunma hakkı vardır. Muhtemel olayları önlemekse devletin sorumluluğundadır.[3]
Devletin sorumluluğu
Dün saat 16.00 civarında BDP’li Sırrı Süreyya Önder ile telefonda konuştum. O sırada polise takviye olarak askerler de Sinop Öğretmenevi’ne gelmişti ama saldırgan grubun ablukası sürdüğü için HDK heyetini dinlemek isteyenler içeri giremiyorlardı. Önder saldırının son derece örgütlü olduğunu söyledi: Günler öncesinden bildiriler hazırlanıp dağıtılmış, tek örnek pankartlar yapılmış, ev ve iş yerleri bayraklarla donatılmış, hatta CHP’li Belediye Başkanı Baki Ergül de “Huzurumuzu niye bozuyorlar?” demiş. Önder, araçlarının tahrip edilip yağmalandığını, polisinse saldırganlara aşırı tolerans gösterdiğini vurguladı. Sonuçta Önder’in anlattıklarından devletin Sinop’ta sorumluluğunu tam olarak yerine getirmemiş olduğunu anlıyoruz.[4]
Türkiye’de devletin, sayıca çok olanların sayıca az olanları hedef alan azgınlıklarına şu ya da bu nedenle göz yumduğu birçok örneği biliyoruz ancak bu kez durum çok farklı. Fark şurada: Devlet artık Kürt meselesi eksenli çatışmanın sürmesinden değil bir an önce sonlanmasından yana ve buna bağlı olarak riskli ama ümit verici bir süreç başlatmış durumda. Sinop’ta yaşanan türden olaylarınsa, tam da süreci sabote etmek isteyenlerin temel argümanı olan “Kürt sorununu çözelim derken Türk sorunu yaratıyorlar” iddiasını kuvvetlendireceği aşikâr.[5]
Dolayısıyla Sinop’taki provokasyonun kimler tarafından nasıl tezgâhlandığını, bunların devlet içinde bağlantılarının bulunup bulunmadığını ortaya çıkarmak zorunlu. Aksi takdirde yeni İmralı sürecinin gelişmesine bağlı olarak ülkenin dört bir yanında benzer vakalarla sık sık karşılaşabiliriz. Bu açıdan bakıldığında, Sinop’un, Karadeniz’in en kendi hâlinde illerinden biri olarak biliniyor olması durumun vahametini göstermeye yeterli.
Tekrar yazının başına dönecek olursak: BDP’lilerin Karadeniz turu düzenlemesini yanlış/gereksiz/anlamsız bulabiliriz. Ama bu, Sinop’taki gibi şoven bir saldırganlığı hiçbir şekilde anlayışla karşılamamıza yol açmamalı. Tabii eğer sahiden çözüm ve barış istiyorsak.[6]
Ruşen Çakır
[1] İmralıdaki iti sözde çözümün baş aktörü olarak görenlerdensin. Seni Türk düşmanı kalemler (https://www.hunturk.net/forum/turk-dusmani-kalemler-3586.html) bölümünde ağırlamak gerekir. ;)
[2] Karadeniz ile ilgili kafandaki soru işaretleri tek tek kalkacak bu süreçte merak etme. :asker:
[3] Laf ebeliği ile Güney doğunun durumunu kamufle etme, bölgeye Türklüğü anlatmak için gitmeyi denesene? Devlet kadar başınıza taş düşsün, hırsızın hiç mi suçu yok demiş Nasreddin Hoca... :kahkaha01:
[4] Dink olayındaki pankartları kim sıçtı ilk önce o götü tespit et.. :twisted:
[5] Karnının ağrısını ne güzel anlatıyorsun. :razz:
[6] Barış istemek ne demek? Sürece etliye sütlüye dokunmadan ne güzel müdahil oluyorsunuz, günümüz Ali Kemalleri.. :testere
TTK.
-
Samsunda büyük bir öfkeyle karşılanmışlar Otele sığınmışlar. "Samsun" demişken Hunkurt Tien San Andamıza Saygılarımızı iletmeden olmaz.
-
ve geziyi iptal etme kararı almışlar.
İte köpeğe geçit vermeyen karadeniz halkına selamlar olsun. Umudumuzu dinç tuttunuz.
-
Samsun'a yalnız Atatürk çıkar!
TÜRK IRKI SAĞ OLSUN :prbay
-
Çapulcu kürt soysuzların Karadeniz gezilerinin altında yatan yegane amaçları: akp ile elele vererek işlettikleri ihanet projesinde Türklerin sinir uçlarını dağlayarak daha sonra atacakları büyük ihanet girişimlerinde dirençleri kırmak ve ta başından beri uyguladıkları bağışıklık kazandırma yöntemini bir adım daha ileriye götürmektir. Bunlar her şeyi kendilerince planlayıp uygulamaya koyuyorlar ama her kuşun etinin yenmeyeceğini unutarak böyle şapa oturuyorlar.
Başta Sinop olmak üzere akp-kürt ihanet senaryolarına geçit vermeyen milli duyarlılık sahibi bütün Karadenizlileri kutlarım.
Tanrı Türkü ve Türk yurtlarını korusun.
-
Planlı kışkırtma!
AKP-PKK görüşmelerine destek için başlatılan turlar gerginliklere sahne oldu.
19 Şubat 2013 Salı 19:27
Planlı kışkırtma!
AKP sürece destek için turlara Güneydoğu'dan başladı. BDP ise milli hassasiyeti yüksek olan Karadeniz'i seçince kışkırtmalara davetiye çıktı. Sinop ve Samsun'da yaşanan olayların ardından BDP'nin Trabzon turu iptal edildi. Bu arada kışkırtmayı örgütleyen platformun başkan yardımcısının da AKP Boyabat Gençlik Kolları Başkanı olduğu ortaya çıktı.
AKP-PKK görüşmeleri için AKP Güneydoğu'dan BDP de Karadeniz'den sürece destek turlarına başladı. Ancak BDP turlara milli hassasiyeti yüksek olan Karadeniz'den başlayınca kışkırtmalara davetiye çıkarıldı.
BDP Milletvekilleri Sırrı Süreyya Önder, Sebahat Tuncel, Ertuğrul Kürkçü, Bağımsız Milletvekili Levent Tüzel Sinop'ta protestolarla karşılandı.
BDP'lilerin protestolarla karşılanacağı günler öncesinden belliydi. Sinop Gençlik Platformu, üyeleri hazırladığı pankartları Sinop'un her yerine astı. BDP'lilerin Sinop'a geldiği gün de yine aynı grup "Sinop'u terkedin" yazılı pankart açtı.
Sinop Gençlik Platformu Genel Başkan Yardımcısı da AKP Boyabat Geneçlik Kolları Başkanı Olcay Kargınoğlu olduğu ortaya çıktı.
Yukarida alinti haberde okudugumuz gibi hainleri protesto eylemini AKP liler tertiplemis . Bu teori banada mantikli geldi . AKP bunu neden yapmis olabilir ? Corumda ciceklerle karsilanan terörist vekiller Sinopta nasil olduda linc edilme tehdidiyle karsi karsiya geldiler ? Corumun Sinoptan daha az kahraman oldugunu sanmiyorum , buna ragmen tezgah Sinopta kuruldu .Saldiri sirasinda, Terörist vekiller, polisin protestoculara müdahale etmedigini , kendilerini savunmak icin ellerinde sandalye beklediklerini anlatiyorlardi . Buradan polisin öldürmemek kosulu ile orantili bir saldiriya göz yumdugu anlami cikiyor . Bir kere Gürcü Rum devsirmesi Islamci Fasist RTE´nin dikta rejiminde, silahli kuvvetlerin muhalefetin süt dökmüs kediye döndürüldügü Türkiyede bir avuc vatandasin protesto girisimi aklin mantigin alacagi bir seymi ? Sanirim eylemcilerin ellerindeki yesil bayraklar dikkatinizi cekmistir . Iktidarin neden bu yola basvurdugu sorusuna gelince , kimsenin en ufak bir bilgisi olmadigi Imralidaki kudurmus köpekle yaptiklari pazarlikta , altindan kalkamiyacaklari istekler karsisinda , iste görüyorsunuz millet galyana geldi , bu isteklerinizi karsiliyamayiz diyebilmek icinmi bu yola basvurdular ? T.T.K.
-
Olayın yeşil ve kızıl komünistlerin ortak çalışması, iktidar ve muhalefetin aynı kaba pislemesi olarak bakmakta fayda var. Sis perdesi aralanacak, Bu konuda Sinop'u ve Sinopluyu kobay gibi kullanan zihniyetler ortaya çıkacaktır.
TTK.
-
Sanırım Sinop'un pilot bölge seçilmesindeki sis perdesi aralanıyor.
Çapulcu kürt soysuzların Karadeniz gezilerinin altında yatan yegane amaçları: akp ile elele vererek işlettikleri ihanet projesinde Türklerin sinir uçlarını dağlayarak daha sonra atacakları büyük ihanet girişimlerinde dirençleri kırmak ve ta başından beri uyguladıkları bağışıklık kazandırma yöntemini bir adım daha ileriye götürmektir.
Corumun Sinoptan daha az kahraman oldugunu sanmiyorum , buna ragmen tezgah Sinopta kuruldu .
Iktidarin neden bu yola basvurdugu sorusuna gelince , kimsenin en ufak bir bilgisi olmadigi Imralidaki kudurmus köpekle yaptiklari pazarlikta , altindan kalkamiyacaklari istekler karsisinda , iste görüyorsunuz millet galyana geldi , bu isteklerinizi karsiliyamayiz diyebilmek icinmi bu yola basvurdular ?
Sinop'a çıkan BDP barış için taşlanmayı göze almış
İstanbul doğumlu, memleket kavramı yeni oluşmuş bir Sinoplu olarak BDP'li milletvekillerinin Sinop'a çıkmalarını bölücülük olarak değil tam tersi ülke bütünlüğünün tarafında olduklarının kanıtı olarak gördüm.
İmralı sürecine destek için Sinop'ta olan BDP heyeti barış görüşmelerine destek için oradaydılar.
Sırrı Sakık da en son barış görüşmelerini önemsediklerini; katkı için ellerinden geleni yapacaklarına dair bir ifadesi olmuş ve “PKK bu barış görüşmelerini engellerse biz PKK'nın yakasına yapışırız” demişti. Samimi bence. Zira en zor şartlarında en sert söylemlere sahiptiler.
Bağımsız milletvekili Levent Tüzel bu faşist saldırılara maalesef CHP'li belediye başkanı Baki Ergül'ün “Sinop'un şehidi var, Barış için gelmiyorlar, provokasyonlar için geliyorlar” diye provoke sözler ettiğini ve kolaylıkla dağıtabilecek 15-20 kişilik topluluğun sayısının daha da arttığını ifade etmiş.
Sinop'un siyasi haritasına baktığımızda CHP ve Ak Parti arasında bir çekişmenin olduğunu görüyoruz. Belki bundan yedi sekiz yıl önce böyle bir çekişmeden ziyade CHP'nin dağa taşa yazılmış olduğunu görecektiniz. Burada belediye seçimlerinde bir oy'un bile çok kıymeti var. Bir oyla CHP ve Ak Parti, belediye başkanlığını kazanırken yine bir oyla kaybetmişlerdir.
Genel olarak şehirli halk arasında başörtülü kadın nerdeyse göremezsiniz. Bizim gibi İstanbul'dan ziyarete gelenler ya da Almanya'dan tatile gelenler arasında şehre başörtülü kadın girmiş olur. Yani Karadeniz'in, İzmir'idir.
Şehir kültürsüz bir modernlik yaşamakla birlikte üç yılda bir yapılan Uluslar arası Sinop Bienali sayesinde şehri evrensele açmaktadır.
Ama buna rağmen yinede BDP'li milletvekillerinin can güvenliklerini tehlikeye atacak faşist bir linç girişiminde bulunulmuştur.
İnanıyorum ki memleketim ‘milliyetçi ve sol ulusçuluk' gömleğini üzerinden zaman içerisinde atacak daha hoşgörülü bir hale gelecektir.
Zira Türkiye artık ‘milliyetçi ulus korsesi'nin kendisini boğduğunu ve bu korseyle nefes almakta güçlük çektiğini görüyor. Hatta büyüyen ve gelişen bir ülke olduğundan korse ona karın ağrılı kramplar geçirtiyor.
BDP'li vekiller en zor olanı yapmışlardır. Barış için taşlanacak yerlere gitmeye değer. Keşke doğa harikası olan Sinop ve ilçeleri böyle Vandal görüntülerle değil; sanatı, kültürü ve doğasına harmanlanmış insan sevgisiyle haber olabilseydi. Sinop görülmeye değer bir şehir. Kırım savaşı sonrası, Kafkaslardan, Rus zulmüyle muhacirler Sinop sancağına gelmişlerdir.
Barış ile anılmaya değer bir şehirdir aslında...
Hacer Aydın - Haber 7
İnanıyorum ki memleketim ‘milliyetçi ve sol ulusçuluk' gömleğini üzerinden zaman içerisinde atacak daha hoşgörülü bir hale gelecektir.
"Zira Türkiye artık ‘milliyetçi ulus korsesi'nin kendisini boğduğunu ve bu korseyle nefes almakta güçlük çektiğini görüyor. Hatta büyüyen ve gelişen bir ülke olduğundan korse ona karın ağrılı kramplar geçirtiyor." Hacer yeşilinin kurduğu manidar cümle.
BDP'lileri Sinop'a Kim Davet Etti Dersiniz ?
Önümüzde ki günlerde Sinop'a geleceği belirtilen BDP milletvekillerinin, Halkların Demokratik Kongresi ( HDK) Sinop il temsilcisi Ceyhan Akay'ın davet ettiği iddia edildi.
Önümüzde ki günlerde Sinop’a geleceği belirtilen BDP milletvekillerinin, Halkların Demokratik Kongresi ( HDK) Sinop il temsilcisi Ceyhan Akay’ın davet ettiği iddia edildi.
Konuyla ilgili bir internet sitesine açıklamalarda bulunan Ceyhan Akay'ın; “Onlar PKK’lı filan değil.Onlar bizim davetlimiz olarak Sinop’a geliyorlar çünkü yeni bir parti kurma oluşumu içersindeyiz.Halkların Demokratik kongresi adı altında bölge toplantıları yapıyoruz.
Bu kongrelerle partimizin temelini oluşturuyoruz.HDK’yi HDP yapacağız yani Halkların Demokratik partisi olacağız. Bunun içinde o milletvekili arkadaşlarımız Sinop’a gelecekler. İsteyenler gelip toplantımıza katılıp sorularını yöneltebilirler.Kimsenin tahriklere kapılmaması en büyük temennimiz.Arkadaşlarımız demokratik hakları olan konuşabilme ve özgürce fikirlerini söyleyebilme haklarını kullanacaklardır.Sinoplu hemşerilerimden sağ duyulu ve demokratik bir yaklaşım sergilemelerini bekliyorum” dediği öne sürüldü.
HDK’yi HDP yapacağız yani Halkların Demokratik partisi olacağız. Bunun içinde o milletvekili arkadaşlarımız Sinop’a gelecekler. Ceyhan kızılının kurduğu manidar cümle.
İkisi de kafkas kökenli etnik kırıntı.
TTK.
DİPNOT:
MERSİN'de bölücü terör örgütü yandaşları, Sinop ve Samsun'da yaşanan olayları protesto etmek amacıyla bir iş yerine ses bombalı saldırı düzenledi. Saldırganların oley yerinde bıraktıkları poşetten ise 'Sinop ve Samsun'daki ırkçı saldırıları kınıyoruz' yazılı pankart çıktı. DHA
Bu akşam 21:00 sularında İstanbul ümraniye sinop dudullu yeşilçam köyü derneğine pkk sempatizanları tarafından saldırı düzenlenmiştir..
23.45 sıralarında ise
Sultangazi 75. Yıl Mahallesi’nde bulunan Sinoplular Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği kimliği belirlenemeyen kişi veya kişilerce saldırıya uğradı. Saldırıda dernek binasında büyük çapta maddi hasar oluştu.
-
Karedenizli kardeşlerimizi kutlarım. Türkler demokratik tepkisini dile getirmiştir. Diğer illerimizdede Türkler demokratik tepkilerini göstermeliler.
Olayın yeşil ve kızıl komünistlerin ortak çalışması, iktidar ve muhalefetin aynı kaba pislemesi olarak bakmakta fayda var. Sis perdesi aralanacak, Bu konuda Sinop'u ve Sinopluyu kobay gibi kullanan zihniyetler ortaya çıkacaktır.
TTK.
.
Sayın Yalnızkurt büyüğüm,
Bu konuyu daha fazla açarsan sevinirim. Ben az çok anladım; ama daha detaylı duymak isterim.
-
Yurt Gazetesi BDP’lilere sahip çıktı
Haberler - Yurt
20 Şubat 2013
YORUMSUZ AKTARIYORUZ
Bilindiği gibi, milletvekillerinden oluşan BDP’li 4 kişilik bir heyet Karadeniz gezisine çıktı. Amaçları, PKK karşıtlığının etkili olduğu bu bölgede yeni barış sürecini anlatmaktı. Kardeşlik bağlarını güçlendirmeyi ve ortamı yumuşatmayı istediklerini söylüyorlardı.
Bu gezinin zamanlanması tartışılabilir. Ancak hiçbir gerekçe bu saldırıları haklı gösteremez. Hiçbir neden Sinop ve Samsun’daki bu ilkel linç girişimini aklayamaz.
Karadeniz’e gidenler, beğenseniz de beğenmezseniz de halkın seçilmiş temsilcileridir. Arkalarında yüzbinlerce Türkiye Cumhuriyeti yurttaşının oyları var. Dar milliyetçi bir hezeyanla bu temsilcilere karşı vahşi bir katliam yapmaya kalkışmak, ne vatanseverlik ne de bu ülkenin birliğini savunmak anlamına gelir.
Bir avuç provokatörün yönlendirmesiyle böyle bir eyleme kalkışmak bu ülkenin birliğini sağlamaz. Tam tersine böyle bir saldırı, suç olmasının yanı sıra bu toplumu, bu ülkeyi bölmek anlamına gelir. Yapılan bölücülüktür.
Düşünebiliyor musunuz; aynı ülkede yaşadığınız, aynı evi paylaştığınız insanları döverek, öldürerek, yakarak, yıkarak zorla sizinle bir arada tutabileceğinizi sanıyorsunuz.
Karadeniz’in insanı merttir, namusludur, doğayla barışık yaşar. Kadınıyla erkeğiyle delikanlıdır ama onun kültüründe kalleşlik, tuzak, linç yoktur. Misafirlerini böyle karşılamaz. Yurdunun bütünlüğünün ve kardeşliğinin faşizan yöntemlerle sağlanmayacağını bilir. Bu nedenle aralarındaki bir avuç ilkel provokatörü safra gibi dışına atmayı bilecektir.
YURT
Degerli soydaslarim Bu alinti haberi Yasar Nuri Öztürk´ünde yazdigi Yurt gazetesini daha iyi tanimaniz icin ekledim . Kisa bir süre Sabahattin Önkibarda bu gazetede yazmisti . Bu namussuz gazetenin sahibinin Haydar Bas oldugunu biliyorum : Zaten okumam etmem Ister samimi müslüman olsun isterse din istismarcisi olsun , din iman adina yola cikan kim olursa olsun ihtiyatla yaklasmayi tercih ederim . T.T.K.
-
'Özür diliyoruz'
BDP'li Önder Sinop Belediye Başkanı için yaptığı açıklamalardan dolayı özür diledi...
20.02.2013 - 12:45
BDP'li Önder Sinop Belediye Başkanı için yaptığı açıklamalardan dolayı özür diledi...
Bugün TBMM'de bir basın açıklaması yapan Önder, 'Yerel gazete haberi üzerine belediye başkanını suçladık ama haberi doğrulatamadık. Sözümüzü geri alıyoruz. Özür diliyoruz' dedi.
CHP yapmadi MHP yapmadi O halde kim bu terörist vekilleri protesto eden kurum ? Dikkatimi ceken bir baska husus tek bir göstericinin dahi gözaltina alinmis olmamasi . Yumurta atmaktan bes sene ceza verilen bir ülkede , linc girisiminde bulunan kimsenin tutuklanmamasi ilginc degilmi ? Yoksa protestocular AKP li olunca kanunlar adamina göremi isliyor ? Bu tezgahi AKP nin düzenledigi gün gibi ortada , merak ettigimiz husus bunu neden yaptirdiklari ?
-
AKP'lilerin fotoğraflarını ifşa etti
CHP'li Haluk Koç, Sinop olaylarına karışan AKP'lilerin fotoğraflarını paylaştı...
20.02.2013 - 14:32
CHP'li Haluk Koç, Sinop olaylarına karışan AKP'lilerin fotoğraflarını paylaştı...
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, Genel Merkezde bir basın toplantısı düzenleyerek Merkez Yönetim Kurulu Toplantısının gündemini açıkladı.
Koç, basın toplantısında Sinop Öğretmenevi önünde çekilmiş ve AK Parti Sinop Dikmen Belediye Başkanı'nın Sinop Emniyet Müdürü'yle konuşurken çekilmiş fotoğrafları gösterdi.
Koç, "Eyleme öncülük eden AK Parti Boyabat eski Gençlik Kolları Başkanı"dır dedi.
Koç, ayrıca provakasyonlar sırasında Sinop'ta rol alan AKP'lilerin fotograflarını da basın mensuplarıyla paylaştı.
-
Karedenizli kardeşlerimizi kutlarım. Türkler demokratik tepkisini dile getirmiştir. Diğer illerimizdede Türkler demokratik tepkilerini göstermeliler.
Olayın yeşil ve kızıl komünistlerin ortak çalışması, iktidar ve muhalefetin aynı kaba pislemesi olarak bakmakta fayda var. Sis perdesi aralanacak, Bu konuda Sinop'u ve Sinopluyu kobay gibi kullanan zihniyetler ortaya çıkacaktır.
TTK.
.
Sayın Yalnızkurt büyüğüm,
Bu konuyu daha fazla açarsan sevinirim. Ben az çok anladım; ama daha detaylı duymak isterim.
Sayın Savaşcı,
Sinop'a gelenler bdp milletvekili değil
BDP'lileri Sinop'a Kim Davet Etti Dersiniz ?
Önümüzde ki günlerde Sinop'a geleceği belirtilen BDP milletvekillerinin, Halkların Demokratik Kongresi ( HDK) Sinop il temsilcisi Ceyhan Akay'ın davet ettiği iddia edildi.
Önümüzde ki günlerde Sinop’a geleceği belirtilen BDP milletvekillerinin, Halkların Demokratik Kongresi ( HDK) Sinop il temsilcisi Ceyhan Akay’ın davet ettiği iddia edildi.
Konuyla ilgili bir internet sitesine açıklamalarda bulunan Ceyhan Akay'ın; “Onlar PKK’lı filan değil.Onlar bizim davetlimiz olarak Sinop’a geliyorlar çünkü yeni bir parti kurma oluşumu içersindeyiz.Halkların Demokratik kongresi adı altında bölge toplantıları yapıyoruz.
Bu kongrelerle partimizin temelini oluşturuyoruz.HDK’yi HDP yapacağız yani Halkların Demokratik partisi olacağız. Bunun içinde o milletvekili arkadaşlarımız Sinop’a gelecekler. İsteyenler gelip toplantımıza katılıp sorularını yöneltebilirler.Kimsenin tahriklere kapılmaması en büyük temennimiz.Arkadaşlarımız demokratik hakları olan konuşabilme ve özgürce fikirlerini söyleyebilme haklarını kullanacaklardır.Sinoplu hemşerilerimden sağ duyulu ve demokratik bir yaklaşım sergilemelerini bekliyorum” dediği öne sürüldü.
Çağıran kişi bir ülkücü katili, şu an Sinop'u terk ettiği, başka bir ile yerleşeceği (Mersin) söyleniyor.
"hdk" üyeleri.
Zamanın derinliklerinden bu yana bu topraklarda yaşayan; Lazlar, Çerkezler, Hemşinliler, Pomaklar, Rumlar, Ermeniler, Süryaniler, Çingeneler, Kürtler, Türkler, Gürcüler, Boşnaklar, Aleviler, Ezidiler, Hristiyanlar, Yahudiler, Araplar, Boşnaklar...
Halkların Demokratik Kongresi olarak; birbirimizin gerçeğini öğrenmek, acılarımızı, sevinçlerimizi tanımak, toplumsal, kültürel ve siyasal taleplerimizi dillendirmek üzere; “Halklar ve İnançlar” konferansını gerçekleştiriyoruz.
* Konferansa katılacak halklar ve inançlar:
Afro-Türkler, Aleviler, Anti-Kapitalist Müslümanlar, Araplar, Boşnaklar, Çeçenler, Adigeler, Osetler, Çingeneler, Ermeniler, Ezidiler, Gürcüler, Hemşinliler, Kürtler, Lazlar, Pomaklar, Rumlar, Suryaniler
hdk nedir?
Bu konferans duyurusu ne olduğunu açıklıyor. İlgili site incelenirse tamamen anlaşılır.
Ak eşşekler için ise önemli olan kendi hazırladıkları anayasa taslağıdır yoksa Kürt meselesinin çözümü değil. Bu nedenle azınlık ve etnik kırıntılara “hak ve özgürlükler vereceğim” diye bağııyorlar. Türk Milliyetçiliğine saldırıyorlar ve akıl almaz senaryo düzenliyor, operasyonlar yapıyorlar. (Sindire sindire hazmetirmek için)
Sinop farklı bir konuma sahip ilde amiyane tabirle neredeyse on kişiye bir güvenlik görevlisi düşüyor. :twisted: Geldiğin yoldan çıktığın tek ildir. 12 Eylül öncesi için haklı bir ünvanı vardır. Küçük moskova.
Ama.... İçinde iktidar partisine bile oy vermiş olan vatanseverlerin oluşturduğu O müthiş kalabalık bir diğerinin siyasi, etnik, dinsel ve mezhepsel farklılıklarını sorgulamadan bir araya gelmiş ve şer cephesine “DUR” demiştir.
Sonucunu bekleyip göreceğiz. Esenlikle.
TTK.
-
Olayla ilgili dile getirilmeyen konu.
Suçlama yarışı (!)
(http://www.ohaberci.com/wp-content/themes/goodnews/framework/scripts/timthumb.php?src=http://www.ohaberci.com/wp-content/uploads/2013/02/76003.jpg&h=340&w=615&zc=1)
BDP’li milletvekillerinin Sinop’ta protesto edilmesiyle ilgili olarak suçlanan Sinop’un Dikmen ilçesinin AK partili Belediye Başkanı Hüseyin Yüksek, hakkındaki iddiaların aksine BDP’li milletvekillerinin zarar görmemesi için gayret gösterdiğini ifade ederek, “Halkın galeyana gelmemesi için büyük çaba sarfettim.Buna Sinop İl Emniyet Müdürü şahittir. Sinop’taki olaylar dışarıdan gelenler ve Sinop’taki CHP’liler tarafından çıkarılmıştır.” dedi. Kendisi hakkında ‘protesto çağrısını AK Parti’li Dikmen Belediye Başkanı yaptı’ iddiasında bulunan İstanbul Bağımsız Milletvekili Levent Tüzel’den özür beklediğini de söyledi.
Sinop Dikmen Belediye Başkanı Hüseyin Yüksek, olayların yaşanmasına zerre kadar katkısının olmadığı vurgulayarak, “BDP’li milletvekilleri Sinop’a gelmeden bir gün önce MHP İl Başkanı İsmail Özkan ile buluştuk. Misafir milletvekillerine ve Sinop’a zarar gelmemesi için AK Parti, MHP ve Ülke Ocakları üyelerinden her hangi bir kişinin provokasyonların içinde bulunmaması, olayların içinde yer almaması ve sağduyuyla hareket edilmesine yönelik görüşme yaptık. Sinop öğretmenevinde yaşanan hadiseleri çıkaran ve halkı galeyana getirenler, il dışından gelenler ve il içindeki CHP’lilerdir.” diye konuştu.
BDP heyetinden Bağımsız Milletvekili Abdullah Levent Tüzel’in kendisi hakkındaki iddia ve suçlamalarının doğruyu yansıtmadığını ifade eden Dikmen Belediye Başkanı Yüksek, “O notu kendisine kim getirip iletti bilmiyorum. Ama bu doğru değildir. Çünkü buna İl Emniyet Müdürü ve öğretmenevi müdürü şahittir. Kalabalık öğretmenevi önünde toplanmaya başladığı sırada İl Emniyet Müdürü’nün yanına gidiyordum. Bin yandan da gençleri sakinleştirmeye çalışıyordum. Bir grup genç bana öğretmenevi bahçesindeki direğin bayrağının koptuğunu, bu bayrağın düzeltilmesi gerektiğini seslendiler. Ben de bayrağı düzelteceğimi ancak sessiz durup provokasyonlara uymamalarını hatta dağılmalarını istedim.” şeklinde konuştu.
Durumu İl Emniyet Müdürü’ne iletip Sinop Belediyesi İtfaiyesi’ni çağırdıklarını ancak itfaiyenin olay yerine gelmediğini söyleyen Başkan Hüseyin Yüksek, “O kadar aramamıza rağmen itfaiye olay yerine gelmedi. Ben bir belediye başkanı olarak orada BDP’li milletvekillerine zarar gelmemesi için İl Emniyet Müdürümüzle beraber halkı yatıştırmaya provokasyona gelmemeleri için ikna çabaları içindeydim. Benim protesto için bayrak asma ve astırmayla ilgili bir müdahalem olmamıştır. Onlara zarar gelmemesi için var gücümle mücadele ettim.” açıklamasında bulundu.
Yeni oluşan barış sürecine katkıda bulunmak ve süreci kimsenin baltalamaması için gelen milletvekillerinin güvenliğini sağlama adına büyük çaba sarf ettiğini aktaran Başkan Yüksek, “Üzerime düşeni fazlasıyla yaptım. Kargaşa sırasında sırtıma darbeler alıp yumruklar yedim. Böyle bir özveride bulunurken, Tüzel’in iddiaları beni bir hayli üzdü. Kendisinden özür bekliyorum.” ifadelerini kullandı.
Olayı belgelediler!
(http://www.ohaberci.com/wp-content/themes/goodnews/framework/scripts/timthumb.php?src=http://www.ohaberci.com/wp-content/uploads/2013/02/47SON.jpg&h=340&w=615&zc=1)
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Sinop il Başkanı Mustafa Acun,BDP’li vekillerin Sinop ziyaretinde çıkan olayların sorumlusu olarak CHP’yi gösteren Başbakan Erdoğan’a fotoğraflı belgelerle cevap verdi.
Acun, “ Provokatör olan CHP değil AKP’dir “ dedi.
Az önce CHP Sinop il başkanlığı’nda bir basın toplantısı düzenleyen Mustafa Acun “ Sayın Başbakan olayları “CHP’lilerin kışkırttığını söylüyor ama bu fotoğraflar bunun bir iftira olduğunu kanıtlıyor “diyerek, AK Partili Dikmen Belediye Başkanı Hüseyin Yüksek’in olay yerinde Sinop il Emniyet müdürü ile “ Buraya ben bayrak asacağım vatandaş bunu istiyor “ tartışmasına girdiği fotoğrafı basın mensuplarına gösterdi.
Bununla yetinmeyen CHP il Başkanı Acun,AK parti Sinop eski gençlik kolları Başkanı Rahman Cangül’ün de içinde olduğu ve milletvekilleri araçlarının parçalandığı anı gösteren bir başka fotoğrafı da göstererek, “ İşte olay anında bir başka AKP’li daha görülmektedir “dedi.
Daha sonra sosyal paylaşım sitesi facebook da “Sinop gençlik platformu “ adı altında yapılan örgütlenmenin başkan yardımcısı olarak AK parti Boyabat Gençlik kolları başkanı’nın olduğunu bilgisayar çıktısı ile belgeleyen Mustafa Acun “ Sayın Başbakan Sinop’taki istihbaratçısını iyi seçsin.Yanlış bilgilendiriliyor,yanlış yönlendiriliyor “diyerek,Olayları tahrik edenlerin CHP’li değil AKP’li olduğunu ileri sürdü.
Belgesi de mevcut şahitleri de…
(http://www.ohaberci.com/wp-content/themes/goodnews/framework/scripts/timthumb.php?src=http://www.ohaberci.com/wp-content/uploads/2013/02/54.jpg&h=340&w=615&zc=1)
Siyasiler ve Medya günlerdir olaylarla ilgili Sinopluları suçluyor, ağza alınmayacak laflarla Sinopluların onur ve gururları ile oynuyorlar…
Oysa olayların o boyuta gelmesinin tek sorumlusu vardır o da Sırrı Süreyya Önder denilen şahıstır.
Yani BDP İstanbul milletvekilidir…
Bu vekil, henüz 15-20 kişilik kapı önünde birikmiş bir gurup var iken Camı açtı ve orada ki bir avuç genç insana “ Ulan O…Çocukları… Köpekler… “ diye bağırdı. Bu küfre orada bulunan polisler ve medya mensupları da şahit olmuşlardır. Hatta bu vekilin insanları tahrik ettiği o anların görüntüsü güvenlik kameralarında da mevcuttur.
Hemen o anda cam önünde bulunan Şehit Bülent yalçın’ın ailesi tepki göstermiş ve ortam gerilmiştir.Sırrı Süreyya önder’in küfür ettiğini duyan Sinoplu da Öğretmen evinin oraya gitmiş ve kalabalıklar her saniye artmaya başlamıştır.Eğer olaylar böylesine büyümüş şiddet artmışsa bunun tek sorumlusu topluluğa küfür ederek tahrik eden O milletvekilidir.
Kaldı ki aynı milletvekili hiç suçu olmadığı halde Sinop Belediye Başkanı Baki Ergül’ü “ Halkı tahrik etti “ diye suçlamış bugün ise geri adım atarak özür dilemiştir.Sırrı Süreyya Önder devamlı yalan konuşarak,medya ve kamuoyunu yanıltıyor ve yanlış yönlendiriyor.
Daha şahit çok !
(http://www.ohaberci.com/wp-content/themes/goodnews/framework/scripts/timthumb.php?src=http://www.ohaberci.com/wp-content/uploads/2013/02/36.jpg&h=340&w=615&zc=1)
15 Eylül Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Cengiz Demirel, Sinop’ta yaşanan olayların Sinop halkının ve siyasi partilerin işi olmadığını,olayların bu dereceye taşınmasında ve halkın galeyana gelmesindeki tek sebebin BDP milletvekili Sırrı Süreyya Önder’in cama çıkarak dışarıdaki kitleye hakaret etmesi olduğunu söyledi.
Demirel, BDP Milletvekili Sırrı Süreyya Önder’in camı açarak dışarıdaki kitleye ağır şekilde hakaret etmesinin olayları tetiklediğini belirtti.
Demirel yaptığı açıklamada : “Sinop’ta günlerdir hangi görüşün, hangi siyasi partinin, hangi kesimin bu olaylara sebep olduğu tartışılıyor.
Heyet Sinop’a geldiğinde 50 kişiden bahsedebileceğimiz bir protestocu gurup vardı.Bu gurup zaman içerisinde çoğaldı. Saat 14:03 Sinop tarihinde bir milattır. Sinop tarihinde yaşanmamış olayların bir başlangıcıdır. Pazartesi günü saat 14:03 sıralarında maalesef Sırrı Süreyya Önder’in Öğretmen evinin zemin katındaki bir camı açarak buradan telaffuz edemeyeceğim bir şekilde dışarıdaki kitleye hakaret etmesi bu yaşanan olayların tek sebebidir. Bu kayıtlar elimizde mevcuttur.Hepsi belgelendirilmiştir nasıl cam açılıyor dışarıdaki vatandaşlar nasıl hareketlendiriliyor hepsinin kayıtları elimizde mevcuttur.
Bu hakaretin sarf edildiği anda yaklaşık 4 metre ilerisinde 4 ay önce çocuğunu şehit vermiş bir anne ve bir baba var.Onların yaklaşık 1 metre yanında da şehit Halil Özdoğru’nun feryatlar içerisindeki ailesi vardı. O camdan çok ağır bir hakaret duyuyorlardı.
Kitle yani topluluk cama yaklaşık 15-20 metre mesafedeydi.Bu hakaretleri ilk duyanlar belki orada bululan 15 – 20 kişiydi ama o söz birkaç saniye içerisinde 15- 20 metreyi kat etti ve karşıdaki kitleye ulaştı.Kitle ondan sonra sayıları binleri aşar vaziyete geldi. Gittikçe kalabalıklaştılar ve o ağır taşlamalar istemediğimiz görüntüler meydana geldi. Sinop bunu hiç hak etmedi”.dedi.
TTK.
-
Karadeniz turunu yarıda kesen BDP heyeti 1-2-3 Mart tarihleri arasında Ayvalık, Altınoluk, Burhaniye'ye gidecek. İstanbul Bağımsız Milletvekili Levent Tüzel, Karadeniz turuna tekrar çıkacaklarını, ancak daha önce Ayvalık, Altınoluk, Burhaniye'ye gideceklerini belirterek, "23-24 Mart'ta Antalya'dayız. 1-2-3 Mart'ta Ayvalık, Altınoluk, Burhaniye'deyiz, 9-10 Nisan'da da Kars, Ardahan'dayız" dedi. Karadeniz turuna çıkan heyette yer alan isimlerin değişebileceğini ifade eden Tüzel, "Mutlaka değişebilir, ben olacağım hepsinde, başka arkadaşlar da olabilir" dedi. Tüzel, yarım kalan Karadeniz gezisi için de, "Gidip geleceğiz oralara, kendi topraklarımız" dedi.
http://www.yarenturkhaber.com/haber/280907/bdp-yeniden-yola-cikiyor.html
-
Israrla bir konunun üstüne basıyorum. Hareket bdp'nin değil hdk diye bir oluşumun, yoğunlaşmamız gereken husus etnik kırıntılar ve mezhep, tarikat,cemaatler üzerinden oyun oynayan kızıllar. Eskisi gibi değiller din - iman, halklar ve dinler kardeşliği kaynaşmış durumda. DAHA DA AÇIK SÖYLEYEYİM ETRAFINIZA BAKIN DİNE SARILMIŞ SOFİ DİNDARLARIN ÇOĞUNLUĞU ETNİK KIRINTILAR....! Dünün ateistleri bugünün müselmalları.... :twisted:Alevi soydaşlarımızın özellikle şu zamanda çok dikkatli olmaları gerekir.
TTK.
-
DAHA DA AÇIK SÖYLEYEYİM ETRAFINIZA BAKIN DİNE SARILMIŞ SOFİ DİNDARLARIN ÇOĞUNLUĞU ETNİK KIRINTILAR....!
Sayın Ayhan Başkanın ne demek istediğinin daha iyi anlaşılması bakımından Otağımızın;
Siyasal İslamcılığın Beslendiği Kaynaklar! (https://www.hunturk.net/forum/index.php?topic=3874.msg40050#msg40050) başlığında yer alan:
Günümüzde “Türküm” demeyi günah sayan ve hatta daha da ileri giderek, tarih boyunca Türklüğe ve İslamlığa karşı savaş veren haçlı kalıntılarının söylemlerine ortak olan sözde din insanlarının aşağılamalarını ve hatta hakaretlerini “mankurtluk düzleminde” ibretle dinlemekteyiz.
Sadece dinlemekteyiz ve susmaktayız.
Acı gerçek ki, susturulmuş durumdayız.
Mankurt robot, bizler dilsiz, kör ve sağırız…!
Geleceği kendi zamanından bakarak gören ve ikiyüzlü "din tacirleri"nin hilekârlığını ilan eden, gerçek Müslüman Türk fikir insanı merhum Prof. Dr. Erol Güngör, İslamcı söylemi maske olarak kullanan dincilere ilişkin bu durumu şöyle açıklıyor;
“Bu manada "İslamcılık" şimdiye kadar hep "hâkim milliyete karşı hoşnutsuz"luğunu doğrudan doğruya belirtemeyen "etnik azınlıkların ideolojisi" olmuştur.
Bunların maksadı "İslam ülkeleri arasında birlik sağlamaktan ziyade" kendi yaşadıkları ülkede "milliyetçi politikayı nötralize etmek"tir.
Bu azınlıklar "ayrılıkçı bir politika" takip edecek kadar kalabalık ve güçlü olduklarını hissettikleri an "kendi istikametlerinde bir milliyetçilik hareketi" açıklamaktan hiç geri kalmazlar; böyle bir güce erişemedikleri müddetçe "İslâm davasının şampiyonu" olarak görünürler.’
Erol GÜNGÖR'ün bu tespitleri siyasal İslamcı soysuzluğun gerçek yüz ve niyetini çarpıcı bir şekilde ifade etmektedir.
Biz yıllar öncesinden beri neden her mahalle başında bir şeyh ve hoca olduğunu ve bu şeyh ve hoca takımının tamamına yakınının kürt, arnavut, boşnak, gürcü vs. olduklarını, Türkler müslüman değiller mi ki bu, her mahallede türeyen, şeyh ve hocaların hiç birisinin neden Türk olmadığını, Erol GÜNGÖR hocanın tespitleri doğrultusundaki endişlerimizle, söyledik ve söylemeye de devam edeceğiz.
Gerçek Müslüman Türk fikir insanı merhum Prof. Dr. Erol Güngör Hocayı; rahmet, minnet ve şükranla yad ederiz.
Ruhu şad, durağı uçmak olsun!
TTK.
bir iletisinden alıntıyı, önemine binaen, burada da yayımlayarak konuya katkı yapmak istedim.
TTK.
-
“Bu manada "İslamcılık" şimdiye kadar hep "hâkim milliyete karşı hoşnutsuz"luğunu doğrudan doğruya belirtemeyen "etnik azınlıkların ideolojisi" olmuştur.
Bunların maksadı "İslam ülkeleri arasında birlik sağlamaktan ziyade" kendi yaşadıkları ülkede "milliyetçi politikayı nötralize etmek"tir.
Bu azınlıklar "ayrılıkçı bir politika" takip edecek kadar kalabalık ve güçlü olduklarını hissettikleri an "kendi istikametlerinde bir milliyetçilik hareketi" açıklamaktan hiç geri kalmazlar; böyle bir güce erişemedikleri müddetçe "İslâm davasının şampiyonu" olarak görünürler.’
Nokta
Sağ olun Başkanım.
TTK.
-
Mallar öğretmen evini sevmişler sabaha kadar kalalım diyorlarmış.. :kahkaha01: :kahkaha01: :kahkaha01:
Ara ara bahçeye sızma operasyonu düzenliyor gençler... :asker:
TTK.
Kendilerini Ege'ye de bekliyoruz.
Egelinin misafir(!) ağırlaması bir başka olur! Sinop'lu kardeşlerimizin gösterdiği Türk konukseverliğini aratmayız, çoook sayın başbakanın etnik misyonerlerine.
Gökbörü'nün izinde Tanrı Türk'ü korusun!
-
Eğer bu mallara Kardeniz'de dur denilmeseydi ilerleyen süreçte kürt taşkınlık ve sınırtanımazlığı psikolojik üstünlük elde ederek Türk nüfusunun yoğun olduğu diğer şehirlere de, bu galiplik psikolojisiyle, gitmeye kalkacaklardı.
Bu malların Sinop gezileri bir bakıma direnç yoklama ve arkalarına aldıkları pkk terörünün gücünü bir tehdit unsuru olarak Türk toplumuna hissettirme amacını taşıyordu. Lakin gel gör ki tayyibin kucağındaki hesap Sinop'a uymadı. Malların sözcüsü baş mal "bu geziyi kaldığı yerden proğramlandığı şekilde sürdürecekleri" mi sıçmış. Galiba bu mal tayyibin yaptığı hipnozun etkisinden kurtulmadan bir de Türk'ün tokatının şokuyla hepten bilincini yitirmiş.
Kök Tenğri'nin esenliği bütün Türklerin üzerinedir.
-
Eklentiler için çok teşekkür ederim.
İsrail ve benzeri ülkelerin bir ülkeyi teslim almak, işgal etmek veya altını üştüne getirmek için hedef aldıkları kişiler milliyetçilerdir. Düşmanlarımız bizim milletimizi nasıl yeneceklerini biliyorlar. Müslüman kimliğinde bir takım şeyleri rahatlıkla savunabiliyorlar. Yalnız Türkiye'de hedef alınan ve infaz edilen milliyetçiler ve yakınları değildi. Bunu önceden denemişlerdi. Yaptıkları şey fikir olarak milliyetçiliği hedef almaktı. Bu yüzden buraya kadar gelindi. Ülkeden sildiklerini düşündüler, ama milliyetçiliğin yenilmez bir fikir olduğunu bir türlü anlayamadılar. Bu bakımdan Türk milliyetçileri boyun eğmediği sürece Türkiye boyun eğmeyecektir.
Bizlerin bügünlerde yaşadığı bu ızdırap, sıkıntı ve imkansızlıklar Atalarımızın yaşadıkları karşısında hiç bir şeydir. O bakımdan hiç bir şartta umudu yetirmeliyiz. Asıl yenilgi zaten burdadır. Ben samimi ve kendi halimde bir müslümanım, bunu hiç bir zaman reklam aracı olarak kullanmadım. Bir müslüman Türk olarak, Allah'ın bizimle olacağına inancım vardır. Çünkü Allah sevdiklerine çile ve sıkıntı verir. Omuzlarına devamlı büyüyen bir yük verir.
Sizleri tekrar bizleri aydınlattığınız için teşekkür ederim. Türkeli'ni ışıtan o güneşin temsilcilerisiniz. Hun(Kun)dan beri özgürlüğümüz için verdiğimiz şehitlerimizin ruhları sizlerle olacaktır.
Allah veya Türkçe adıyla Tanrı sizleri korusun
-
Sizleri tekrar bizleri aydınlattığınız için teşekkür ederim. Türkeli'ni ışıtan o güneşin temsilcilerisiniz. Hun(Kun)dan beri özgürlüğümüz için verdiğimiz şehitlerimizin ruhları sizlerle olacaktır.
Allah veya Türkçe adıyla Tanrı sizleri korusun
Güzel dilekleriniz ve içtenlik dolu iletiniz için sağolasınız değerli Savaşçı Kandaşım.
Daha önceden, otağa ilk katıldığınızda, Türk töresine uygun şekilde bizleri Esenlikler (https://www.hunturk.net/forum/index.php?topic=5774.msg39547#msg39547) dileyerek selamlamışsınız.
Lakin nasıl olduysa gözümüzden kaçmış ve size karşı bilmeden ayıp etmişiz (Antepli Bozkurt hariç). Geç de olsa bu kusurumuzu gidermek istedim.
Hoşgeldiniz, esenlikler getirdiniz. Varlığınızla bizlere; güç ve onur verdiniz.
Sizi, Gökbörü Türkçüler Derneğinin resmi sanal ağı olan, bu Otağda bir konuk olarak değil de; uzaklıkları aradan kaldıran kandaşlık sıcaklığıyla, ta ilk atalarımızdan, Hunlardan, beri süregelen kutlu davamızın bir mensubu olarak görmek istiyoruz.
Sağlık ve esenlik dileklerimle...
Tanrı, ya da milletimizin yaygın olarak söylediği adıyla Allah, sizleri ve bütün Türkleri korusun!
-
Benim kızdığım nokta Karadenizli kandaşların haklı olarak teröristlere geçit vermemesi normalken, yandaş TV kanallarının kandaşlarımızı provokatör, BDP'lileri ise masum halk çocuğu gibi göstermeleri idi. >:(
Ne günlere kaldık Ulu Tanrım. Kaderde vatan-millet sevdalısı insanların provokatör olacağını, teröristlerin omuzlarda karşılanacağını görmekte varmış.
-
Laz Kültür Derneği bunlara ayarın kralını vermişti bir kaç sene evvel. Siz de haklarınızı isteyin sizin de bayrağınız olsun diye aklı sıra fikir vermeye çalışan bdp liye karşı şu cevabı vermişlerdi
"Bizim zaten bir bayrağımız var, Anıtkabir'de dalgalanıyor!"
-
Laz Kültür Derneği bunlara ayarın kralını vermişti bir kaç sene evvel. Siz de haklarınızı isteyin sizin de bayrağınız olsun diye aklı sıra fikir vermeye çalışan bdp liye karşı şu cevabı vermişlerdi
"Bizim zaten bir bayrağımız var, Anıtkabir'de dalgalanıyor!"
Laz kültür derneginin üst düzey bir yetkilisi bizim böyle bir beyanimiz olmadi diyerek "Bizim zaten bir bayrağımız var, Anıtkabir'de dalgalanıyor!" cümlesini yalanlamisti . Fackebook ta bizzat kendi sayfasinda okudum .
-
Doğru tesbitler Kara kardeşim bir çok yerde rastlıyoruz şuda var Karadenizlilerin bir kısmı lazlığı kanıksamışlar, tıpkı Azerbaycanlıların azeriliği kanıksadığı gibi, Ben dışardanmı öyle görüyorum doğrumu, tam bilmiyorum bildiğim şey:Güneydoğulu bir Türk'e kürt deseler kesinlikle kabullenmez red eder bilinçliside mankurduda öyle, mesele seni tanımlayanlara karşı özünü gerçeğini ifade etmek.
-
Laz Kültür Derneği bunlara ayarın kralını vermişti bir kaç sene evvel. Siz de haklarınızı isteyin sizin de bayrağınız olsun diye aklı sıra fikir vermeye çalışan bdp liye karşı şu cevabı vermişlerdi
"Bizim zaten bir bayrağımız var, Anıtkabir'de dalgalanıyor!"
Laz kültür derneginin üst düzey bir yetkilisi bizim böyle bir beyanimiz olmadi diyerek "Bizim zaten bir bayrağımız var, Anıtkabir'de dalgalanıyor!" cümlesini yalanlamisti . Fackebook ta bizzat kendi sayfasinda okudum .
Ben de bizzat kendi dernek sitelerinden açıklamışlardı diye hatırlıyorum
-
Lazların içinde de lazcılık yapan bir grup var ama bildiğim kadarıyla çok etkisizler. Bunlar zaten komünist (vatan haini) oldukları için lazlıkları da pek işlevsiz kalıyor. Kazım Koyuncu bu ekoldendi, efsanevi bir ölüm hikayesiyle şişirdiler ama yine de bir lazlık simgesi haline getiremediler.
Bu nasıl bir düşmanlık? Kürdü ayrı bela, Arnavutu ayrı bela, Gürcüsü ayrı bela, Rumu, Ermenisi, Arabı...
TÜRK IRKI SAĞ OLSUN :prbay
-
Laz Kültür Derneği bunlara ayarın kralını vermişti bir kaç sene evvel. Siz de haklarınızı isteyin sizin de bayrağınız olsun diye aklı sıra fikir vermeye çalışan bdp liye karşı şu cevabı vermişlerdi
"Bizim zaten bir bayrağımız var, Anıtkabir'de dalgalanıyor!"
Laz kültür derneginin üst düzey bir yetkilisi bizim böyle bir beyanimiz olmadi diyerek "Bizim zaten bir bayrağımız var, Anıtkabir'de dalgalanıyor!" cümlesini yalanlamisti . Fackebook ta bizzat kendi sayfasinda okudum .
Ben de bizzat kendi dernek sitelerinden açıklamışlardı diye hatırlıyorum
Anda senin okudugunu bende okudum . Ayni konuya bir baskasi cikip bizim böyle bir beyanimiz olmadi diyerek yalanliyordu . Her iki haldede Lazlar bizim dostumuz degil . Öyle " ayarin kiralini verdi" diyerek Lazlari benimsemek zihniyetimize yakismaz . Lazin bizim bayragimizi sahiplenmesinede ihtiyacimiz yok .
-
Ona şüphe yok anda, Türklüğü sahiplenmelerine muhtaç değiliz. Ancak bölücü zihniyete karşı verdikleri cevap da yüzlerine atılmış bir tokat.
-
170 bin civarinda ki lazlar kürtler gibi 13-14 milyon bir nüfusa saghip olsalardi karadeniz i Türk e zindan ederler kürtler de geri kalmazlardi , lazlar in sessiz olmasi Türk e bagliliktan degil nüfus acisindan zayif olmalarindan kaynalaniyor bu nedenle laz milliyetciligi yapmanin imkansiz oldugunu bilen lazlar ya sosyalist devrimci maskesi ile yada pkk maskesi ile Türk düsmanligi yapiyor .
-
Laz'a Kürt'e, Çerkez'e Arnavut'a Türk demek Türk'e hakarettir. Kanımız arıdır çünkü. Bunların ırkçı çıkışları Türk'ün kılıcını bileyler. Yanılıyorsam düzeltin. Türkçülüğün boy gösterdiği zamanlara bakın Türklüğün horlandığı ve gayri Türklerin milliyetçilik olaylarının arttığı zamanlara denk gelir.
Benim şahsi düşüncem gayri Türklerin milliyetçilik olaylarına biraz sarılmalarıdır. Keşke Erdoğan ben Gürcüyüm diye bangır bangır bağırsa, keşke Arnavut Hakan seçim çalışmalarında hep ben Arnavutum vurgusu yapsaydı. Türk milleti kimin ne olduğunu daha iyi öğrenecektir. Türk olmayan birisine gardaşım demekten vazgeçecektir. Yoksa uykudan başını alamayacaktır ta ki iş işten geçene kadar.
Bizim Türk milliyetçiliğimiz nasıl gayri Türklerin elinde koz ise onların çıkışları da bizim elimizde koz olur. İslamı da alet ederek ortaklaşa lanetleme fırsatları olmaz. Her şeye rağmen biz kılıcımızı bileylemeye devam edelim.
-
Sayin Öcal ne yazikki bunun tam tersi oluyor Hakan gibiler arnavudum diye bagirdikca bizim Türk ler uyaancaklarina hepimiz kardesiz deyip bagrina basiyor , herkes uyanirda bizim Türkler in uyanmasi biraz zaman alir karadeniz deki bdp lilere gösterilen tepkiler her ne akdar yerinde olsa bile fazla iyimser degilim bu konuda cünkü onlara o tepki bdp li oldugu icin verilmis bir tepkidir kürt olduklari icin degil bende karadenizliyim benim köyümde güneydogu dan gelen 5 kürt kökenli gelin var toplum bunlara bir sey demiyor olumlu karsiliyor burdada henüz uyanmaktan ne kadar uzak oldugumuzu görebiliriz.
-
TÜRK BÜTÜN FATURALARINI SON GÜNE BIRAKIR!
Bu yapılanların bedelini herkese ödeteceğiz
-
170 bin civarinda ki lazlar kürtler gibi 13-14 milyon bir nüfusa saghip olsalardi karadeniz i Türk e zindan ederler kürtler de geri kalmazlardi , lazlar in sessiz olmasi Türk e bagliliktan degil nüfus acisindan zayif olmalarindan kaynalaniyor bu nedenle laz milliyetciligi yapmanin imkansiz oldugunu bilen lazlar ya sosyalist devrimci maskesi ile yada pkk maskesi ile Türk düsmanligi yapiyor .
Aynen katılıyorum anda. Bizim Türk-İslam sentezcileri sürekli; Lazlarda, Çerkezlerde bizdendir, bir güne bir gün isyan etmişlikleri yoktur diyerek Lazı, Çerkezi, Boşnağı sahiplenirler.
Onların Kürtler gibi bölücülük yapmamalarının sebebi nüfuslarının azlığı. Lazların nüfusunu 150 bin diye biliyorum. Çerkezlerde taş çatlasın 850-900 bin ancak varlar. Bu kadar az nüfusla bir halt yiyemeyecekleri kesin. Üstüne üstük Lazlarında, Çerkezlerinde tamamının Lazlık ve Çerkezlik bilincine sahip olmaması cabası. Bu kadar az nüfusla açık şekilde Lazcılık ve Çerkezcilik yapmak afedersiniz ama sağlam g.t isteyeceğinden bunu yapamıyor, ya Komünist, yada Ümmetçi safsataların arkasından Türk düşmanlığı yapıyorlar.
-
Gecenlerde Gültan Kisanak denilen kevase söyle bir aciklamada bulunmustu; " Karadeniz halki, sevgili lazlar, bizim mücadelemiz sizinde mücadelenizdir!"
Simdi kevasenin bu cümlelerinden su sonucu cikartiyoruz, bunlar Karadenizi Türk olarak görmedikleri icin veya bildikleri halde ne kadar gedik acarsak kardir mantigi ile Karadenizi tümden baska bir etnisiyete (laz, gürcü) mensupmus gibi gösterip ezici cogunlugu Türkoglu Türk olan bu bölgemizi de yanlarina cekerek bir kac cepheden Türklüge ve devletimize karsi cephe acarak sikistirmak istiyorlardi, Karadeniz cikartmasi dedikleride bununla alakaliydi lakin yanlis hesap Bagdat´tan dönermis, soysuzlar babayi gördüler...
Gecenlerde espri mahiyetinde fettosun gizli gazetesi Sözcü magazinsel bir haber yayinlamisti, orda Trabzon´lu bir uyanik kendi cabalari ile kamyon yapmis ve bunun mucidinin Trabzon´lu olmasindan dolayi gazete "Laz-Rover" diye baslik atmisti. Simdi espiri adi altinda burda sinsice bir bölgeyi bir ilimizi "laz" gibi gösterme cabasini bir cogu ya fark edememistir veya mucidin yaptigi kamyondan dolayi espri olarak algilayip gülmüstür. Bunun gibi belli amaca yönelik hain probagandalari yillardir görüyoruz. Özellikle kürtler, Karadenizli Türklere "laz" yakistirmasini her ortamda kasitli olarak yapmaktadirlar. Bu sekilde Karadeniz bölgesinin Türk olmayip, ayri bir etnisiteye mensup oldugu probagandasini bilinc altlarina siringalamaktadirlar. Yapmak istedikleri; ne kadar bölebilirsem, ne kadar kafalari bulandirabilirsem, ne kadar özünden kopartabilirsem benim icin kardir mantigidir..
Kandaş bu psikolojik bir harekattır. Amaç Karadenizin Laz olduğunu, Doğu ve Güneydoğunun ise K.rt olduğunu insanların kafasına sokarak Türk soyluların böyle düşünmesini sağlamak ve ileride Doğu ve Güneydoğuda çıkarılan K.rt isyanlarına benzer şekilde Karadenizli soydaşlarımızı Lazlıkla kandırarak; Bu bölge sizindir, Lazlarındır, hakkınızı söke söke faşist TC devletinden alın diyerek onları silahlı isyana teşvik etmektir.
Genelde dikkat edin, Doğulu PKK sempatizanı s.çmıkların hiçbirisi Doğuda Türklerinde yaşadığını kabul etmez. Bizim ümmetçi Amerikan yalakası Tayyip nasıl hem Laik, hem Müslüman olunmaz diyorsa, PKK'lı p.çlere görede hem Doğulu hem Türk olunmaz.
Ama bizim cahil halk her Karadenizli Lazdır, her Doğulu K.rttür yalanına inanmış olacak ki hiç unutmam üç sene önce doğup büyüdüğüm yer olan babamın memleketi Sivas'ta üniversiteye hazırlık için gittiğim dershaneden eve dönmek için bindiğim otobüste orta yaşlı bir adamla koyu bir muhabbete girmiştik. Aileden konuşurken Ana tarafımın Ağrılı olduğunu söyleyince; Kürtsün yani dedi. Yok amca, Kürt değilim, Karakalpak Türküyüm dediysemde, alaycı bir gülümsemeyle oğlum Ağrılıyım diyorsun, Kürtsün o zaman diye ısrar etmekte devam etti. Bende yolculuk boyunca ona uzun uzun Karakalpak Türklerinin tarihini, 93 harbiyle beraber Anadoluya geldiklerini, Kars, Erzurum, Ağrı gibi illere yerleştirildiklerini, Kars ve Erzurum nüfusunun büyük oranda Karakalpak olduğunu, Ağrıda bir kaç Türk köyü bulunduğunu ve Anamın bu köyden olduğunu, her Doğulunun Kürt olmadığını usanmadan anlattım ve nihayetinde amcayı Türk olduğuma ikna etmeyi başardım.
Yani demem o ki Karadenizli ve Doğulu kandaşlara çok iş düşüyor. Doğulu ve Karadenizli kandaşlardan ricam Türk olduğunuzu herkese öğretin. Ne Doğulu olduğunuz için K.rtlerin sizi Kürt göstermesine, nede Karadenizli olduğunuz için Lazların sizi Laz göstermesine izin vermeyin. Saygılar...