Söylem: Terörsüz Türkiye?
Sonuç: Türk'süz Türkiye!

Söylem: Kira öder gibi, ev alınabilecek?
Sonuç: Ev alır gibi, kira ödeniyor!

Söylem: Biz dava adamıyız?
Sonuç: Dava açmadıkları kimse kalmadı!

Aslında, yalanları yoktu!
Her şeyi yanlış anlayan bizlerdik!?

Çünkü bunların;

- BOP eşbaşkanı olduklarını,

- TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİ AYAKLARIMIN ALTINDADIR!

Dediklerini,

Ve en önemlisi de;

- Davaları(!) için, gerekirse, papaz elbisesi bile giyebileceklerini?

Unuttuk!

Kök Teñğri Türk'e Kut ve Utku Versin!

George Orwell, Hayvan Çiftliği adlı eserinde;

Rüşvetçi politikacıları, düzenbazları, hırsızları ve hainleri seçen halk kurban değildir, suç ortağıdır!

Diyor.

Bir İtalyan atasözünde ise:

Tutti colpevoli, nessuno colpevole!

HERKES SUÇLUYSA, KİMSE SUÇLU DEĞİLDİR!

Denmekte.

Siyasi, ekonomik, ahlâki vb. her anlam ve alanda, geldiğimiz nokta, maalesef, budur!

Yani;

LÂYIK OLDUĞUNUZ ŞEKİLDE YÖNETİLİRSİNİZ!

Hükmü İlâhisi tahakkuk ediyor.

Herkes, aynaya yansıyan, yüzüne bakacak.

Kök Teñğri Türk'e Kut ve Utku Versin!

İNGİLİZLER İSTANBUL'DAN NEDEN ÇEKİLDİ?

Çünkü Atatürk, İngilizleri;

İstanbul'u boşaltın, yoksa sizi de, Yunanlılar gibi, denize dökeriz!

Diye, tehdit ediyordu.

İngilizler; sömürgelerinden asker istiyor ancak; Kanada, Avustralya ve Yeni Zelanda gibi ülkeler, yüz senedir sizin için savaştık, çok kayıp verdik ve yorgunuz, diyerek asker vermiyordu.

Bu durum karşısında, İngiliz Avam Kamerasında, sert tartışmalar yaşandı ve 22 Ekim 1922 de, azılı Türk düşmanı, Lloyd George hükümeti düştü.

Yerine gelen Andrew Bonar Law;

Mustafa Kemal'e yenilip küçük düşmeyelim!

Diyerek, İstanbul'dan çekildi.

Yani, İngiltere, Mustafa Kemâl'den korktu!

Bunlar söylenmiyor, topluma yeterince anlatılmıyor!
Yani millet, bu gerçekleri, yeterince bilmiyor.

Bunlar söylenmeyince de, insanlıktan çıkmayı din zanneden,  Atatürk düşmanı, kanı ve vicdanı kirli gürûh, bir yerlerinden uydurdukları sıçmıklarla, ortalığı kirletiyor.

Tarih en büyük ve en adil hâkemdir.
Kimse gerçeklerin üzerini, sonsuza kadar, örtemez.

Bütün vatanı olduğu gibi, İstanbul'u da düşman işgalinden Türklüğün; tunç yürekli, bükülmez bilekli, çelik iradeli, Bozkurt oğlu Kutlu Başbuğ Atatürk önderliğinde verilen Milli Mücadele sonucu, 4 yıl 10 ay, 23 günlük bir esaretten sonra kurtarılarak, sonsuza dek, Türk yurdu yapılmıştır.

Kök Teñğri Türk'e Kut ve Utku Versin!

Bir ülkeyi yok etmek için; atom bombası veya füze atmaya gerek yoktur.

Bunun için, ülkenin; eğitim kalitesini ve ahlâki değerlerini düşürmek yeterlidir.

Ahlâk ve eğitim kalitesi düşük bir ülkede:

- Hastalar; doktorların elinde, ölür!

- Adâlet; hâkimlerin elinde, kaybolur!

- Binalar; mühendislerin elinde, çöker!

- Para; ekonomistlerin elinde, yok olur!

- Din; şarlatanların elinde, siyasallaşır ve ideolojiye dönüşür.

Eğitim ve ahlâkın çöküşü, milletin çöküşüdür.

NE KADAR TANIDIK, DEĞİL Mİ?

Kök Teñğri Türk'e Kut ve Utku Versin!

Türkçemizde; Allah utandırmasın! diye, çok güzel bir dileğimiz var.

İçtenlikle yapılan bu dileği, Yüce Yaradan; iyileri utandırmayarak, bazılarından da bu duyguyu alarak, kabûl ediyor.

- İftira atıyorlar!
- Yalan söylüyorlar!
- Hırsızlık yapıyorlar!
- Zûlmediyorlar!
- Milleti açlığa mahkûm ediyorlar!
- ABD ve İsrail’in planladığı Hristo-Yahudi projesi BOP'un eşbaşkanlığını yapıyorlar!

Ve üstüne üstlük;

- Herkesi Allah ile korkutuyorlar!

Ama, kendileri;

- Ne Allah'tan korkuyor, ne de milletten utanıyorlar.

Kök Teñğri Türk'e Kut ve Utku Versin!