Kendi yazdığım,ilk denemem olan bir şiir..Eksikleri olabilir..Afolla..
Bizler,Türkçüyüz,Türk'üz..Bu yüzden,Türk diline ve Türk kültürünün güzelliklerine aşığız.Bu yazdığım şiirde,ölçüye,nazıma,kafiyeye önem vermeye çalıştım.
Osmanlı uyuşuk düzeninden,Türk dirilişine bir bakış açısı..
Değerlendirmeleriniz,benim için çok önemlidir..
BAŞBUĞ'DAN DERS
Tam dört yüz sene geçti zaptedeli yurtları,
Osmanlıydı adımız,geçtik nice bozkırları.
Tüm gevur ilerini,dize getirdik tek tek,
Dokunmadık namerde,acıdık bilenerek.
Kardeş belledik,paylaştık yurdumuzu,
Ta ki zaman geldi,gavur ekti tohumu.
Başladılar vurmaya,şevk ile kalleşçe,
Tüm dünya izledi,hoşlandı namertçe.
Attılar bizi sopayla,Ufacık Trakya'ya,
Bizler ne haldeydik,bir sorun Tanrı'ya.
Zevk eğlence içinde,günlerce sarhoştuk,
Oysa din İslamdı,nerdendi bu yorgunluk?
Gam etmedik,gavur ezerken Türkmeni,
Nasıl olsa bitecekti,kurşunu,siperi.
Bitmedi gavurun kini,vurdukça vuruyordu.
Biz sarhoşken günlerce,o hala geliyordu.
Ayaklandılar teker teker,sardılar bizi,
Biz ise bekliyorduk,o kutlu günleri.
Bir Bozkurt çıktı,dedi 'Özgür kalmalı'
Dedik bu özgürlük nedir,Acep avrupalı??
Sarışın mavi gözlü,keskin,sert vakur.
Ölyesine mert ki,'Anadolu'a dönüş vardır'..
Bindi bir gemiye,biz halen sarhoş iken..
Çıktı çorak Samsun'a,biz uyku uyurken.
Dedi millete hışımla 'Bozkurtlar dirilmeli,
'Gün Türk'ün günüdür,haydi artık ileri!'
Tüm Millet,geldi büyük galeyana.
Biz gülüyorduk,bu fakir güruha.
Avrupalı bizimle,alay geçiyordu artık..
'Bunlar hasta adam,diğerleri zaten alık'
Hiçbirşey yapamaz sandılar,Bozkurla çerilerini,
Ama Onlar biliyordu,kılıçlarıyla kinlerini.
Yunan çıktı İzmire,yankıladı tüm yurdu,
Artık başlamıydı,Türk'ün şanlı toyu.
Toplandılar merkezde,el ele verdiler,
Bizler gülüyoduk,meğer ciddiymişler.
Gavur emir etti,durdurun bu çılgıları,
Ama ne hacet,kabarmıştı damarları.
Aldılar ellerine,tek kırmayla tüfengi,
Çıktılar yurdun dağlarına,bu ne büyük sevgi.
Türk milleti ayakta alkışlıyordu onları,
Gittikleri yerlerde,seriyordu halıları.
Çizdi Bozkurt bir sınır,burası bizim yurttur,
İşte topraklarımız burası,anavatan budur.
Savunacağız bu yerleri,kanımızla her daim,
Yunanı atacağız,ne kadar olsa da zalim.
Onun zulmü ancak,Bulgar'a yeter.
Halbuki Türk,olur mu hiç eşdeğer??
O'nun kanı tekdir,yoktur dünyada eşi,
Savaş O'na düğündür,bırakmaz kardeşini.
****
Dört sene boyunca,çok kanlı savaştılar,
Anadolu'yu durmadan,baştan başa dolaştılar.
VuRUştular Yunanla,her cephede mertce,
Yıkıyordu gavur silahı,erleri namertçe.
Yılmadan savaştılar,temizlediler toprağı,
Biz halen Asitane'de,içiyorken şarabı.
Dedi Bozkurt bize,gidin artık bu handan,
Bizde o gurur ne arar,peşindeyiz hanedan!
Vura vura sırtımıza,öğretti hükmetmeyi,
O çoktan gelip,kalpleri fethetmişti.
Millet arkasındaydı,seviyordu,tapıyordu,
Söyledikleri,emir gibi dalgalanıyordu.
Bozkurt'un peşinde,diktiler bayrakları,
Biz uyanmıştık ama,ne yeriydi,ne zamanı.
İnkılap dedi,devrim devrim üstüne,
Yıktı tabuları,din diyanet üstüne.
Yobazlar teker teker,aldı başını gitti,
Bozkurt diriltmişti,içimizdeki cevheri.
Uyandık uykudan,can güçle çalıştık,
Anadolu'yu tekrardan,gül bahçesi yaptık.
Ektik çorak toprağı,işledik derince,
Hayat denilen yarış,bize görev biçince.
Bu toprak bizim şühedamızdır,veririz suyunu,
Uğruna canlar fedadır,ektik barış tohumunu..
Türk Milleti iyi belle,söylediklerimi unutma,
Bu toprak bu mazi,yazıldı senin kanınla.
Uğrunda ne canlar,verildi göz kırpmadan,
Yukarıdan izliyor,hayretle seni Yaradan.
Sen olursan kuvvetli,Dünya olur cennet,
Bütün dünya milletleri,duyar sana minnet.
Titre kendine dön,cenk eyle dört yana,
Zapt et tüm mekanları,korku sal düşmana.
Senin için yıkılsın yerler,namertler vurulsun,
Gönüllerde tek dua,TANRI TÜRKÜ KORUSUN!!
Esenlikler..