Entelektüel ülkücü: Diyarbakır'ın adı Amed olabilir/ Haber

[Mete Saltuk]

Siyaset bilimci Prof. Dr. Mümtazer Türköne: PKK'nın kalemi kırıldı, tasfiyede herkes hemfikir. Siyasi çözüm evresine girdik. Ana dilde dilekçe, referandumla bir kentin adını değiştirme hakkı verilebilir..

Affın pişmanlık gibi rencide edici kavramlarla değil toplumsal barış projesi olarak gündeme girmesi gerekiyor. 1994 Avrupa Azınlık Dilleri Şartı veya Bölgesel Dillerin Korunmasına Dair Çerçeve Sözleşmesi'nde Türkiye'nin hâlâ imzalamadığı bazı haklar var. Anadilde dilekçe verme, ana dilde ifade verme hakkı, bölge halkının referandum yapıp bir kentin adını değiştirmesi gibi. Bunların yapılmasında bir sakınca yok. Diyarbakır'ın adı Amed (PKK jargonunda Diyarbakır'a verilen ad) olabilir. Eğer Kürtlere onurlarıyla, kendilerini eşit hissedecekleri bir siyasal atmosfer sunarsanız, onlar da kendilerini bu ülkenin tamamına ait hisseder.

TSK-HÜKÜMET HEMFİKİR

* Proje için hükümetle ordunun ortak çalışmasını nasıl açıklıyorsunuz? Askerlerin, Kürt sorununun çözüm noktasında fikir değiştirdiğini düşünüyorum. AK Parti ile TSK arasında Kürt sorunu konusunda mesafe ortadan kalktı. Türkiye'nin en önemli sorunu Kürt sorunudur. Ama PKK terörü kendini tüketti. Kürt halkına vereceği bir hedef yok. Öte taraftan askeri operasyonlar da tek başına çözüm değil. Siyasi çözümün tek çare olduğu bir evreye geldik. Hükümet ile asker arasında diğer konulardaki farklılıklar devam ediyor.     24 Aralık 2007 Sabah Gazetesi


Değerli Kardeşlerim;

Bu röportaj bugünkü Sabah Gazetesinde çıktı.(Ki gazete TMSF yönetiminde) Mümtazer Türköne adlı şahısın eşi akp den milletvekili. Kanımca bu tarz açıklamalarla Milletimizi bazı şeylere hazırlamak ve tepkimizi ölçmek istiyorlar. Tıpkı otağımızdaki erdoğan bush a bazı sözler verdi mi? konusunun içeriğinde olduğu gibi. Psikolojik olarak kendi kendimizi bu tarz şeylere hazırlamamızı amaçladıklarını düşünüyorum. Saygılarımla

[Üçoklu Börü Kam]

Mümtazer kürtöne adlı şahıs aldığı afyonunun tesiriyle mankurtlaşmış devşirme bir melezdir.

Bu ve benzerleri özellikle konuşturulan, ısmarlama yazılar yazdırılan vicdan, kafa ve beyinlerini kiraya vermiş ruhsuz ve kimliksiz zavallılardır.

Daha önceden de Türk Milletinin değerlerine aykırı yazılar yazmış, Türk Milletinin milli sembolü olan Bozkurt'u köpekle özdeşleştirmek gibi garabetlerin gülünçlüğüne düşmüş BOP eş başkanı Tayyip efendinin mütareke basınındaki eli, kolu, dili ve kulağı olmaktan öteye şahsi bir kimlik ve kişilik sahibi olamamış Necip Fazıl'ın "Bizde profesör derler, kitap yüklü eşeğe" tanımının içerisinde yer alan fikir hamalı, düşünme özürlü satılmışın tekidir.

Mümtazer kürtöne'nin şahsında ılımlı İslam ekolünün temsilcilerinin söylemleriyle, ayrılıkçı ve ihanetçi kürt sürüsünün taleplerinin nasılda örtüştüğü ve hatta aynı merkezden pompalanıp, tezgahlandığı gözler önüne serilmektedir.

İbretle izliyor, kayıtlarını tutuyoruz...

Unutmadığımızı, takiplerinde olup, sabırla, hesapların sorulacağı o kutlu günü, beklediğimizi bilmelerini isteriz..!

Türkiye ve Türk'ün yaşadığı her coğrafya Türklerindir...

Türk yurduna başka başka adlar verenler, Türk'ün yurdunda ne misafir, ne sığıntı ve ne de köle ve hizmetçi olarak bile yer bulamayacaklardır.

Onlar, Türk'e kefen biçmenin ne şiddetli bir akıbetle karşılaşmak demek olduğunu da, herkesten daha, iyi bilirler...

KTT