Farklı illerdeki ve ülkelerdeki üniversitelerde okuyan vatandaşlarımız tarafından gönderilen e-postalar durumun vehametini gözler önüne seriyor.
Dicle, Çukurova, 9 Eylül, Ege, Akdeniz, Van Yüzüncü Yıl, K. Maraş Sütçü İmam,İstanbul ve özellikle KKTC üniversitelerinde okuyan arkadaşlarımızdan ve öğretim görevlilerinden aldığımız bilgiler kanımızı donduracak cinsten.
Genel itibariyle üniversiteli arkadaşlarımızın yakındığı konu basının büyük bir çoğunluğunun olayları “sağ ve sol görüşlü öğrenciler arasında çatışma” şeklinde sunması.
Başlığı “biliçli olarak” yanlış konulan bu haberler üniversiteler içerisindeki durumdan habersiz olan insanımızı doğrudan “kardeş kavgası” algısına sürüklüyor.
Dağdaki “bölücü örgüt yapılanmasını” “3-5 çapulcu” olarak adlandırıp, bela küçükken “yok etme” şansını nasıl yitirmişsek, şimdide aynı durum üniversitelerdeki pkk yapılanması için geçerli hale gelmiştir.
Üniversitelerdeki “pkk yapılanması” “3-5 çapulcu” durumunu çoktan geçmiştir. Bölücü örgüt sadece Türkiye’deki üniversiteleri değil, KKTC’deki üniversiteleri de adeta birer terör üssü haline getirmiş durumda.
Herhangi bir arama motoruna “Üniversitelerde Pkk” yazmanız, gerçeği görmenize yardımcı olacaktır.
2011 yılı Kasım ayında KKTC Doğu Akdeniz üniversitesinde “teröre lanet yürüyüşü” gerçekleştiren 100’e yakın öğrenci, 500’ü aşkın bölücü örgüt sempatizanı tarafından saldırıya maruz kalmıştı. Video paylaşım sitelerinde “
Yakın Doğu Üniversitesi Pkk Sempatizanlarının Vahşeti” yazarak ulaşabileceğiniz görüntülerde olayların bütün detayları görülebiliyor. Görüntülerde “Pkklı hainlerin” “Biji Serok Apo”, “Öcalan” şeklinde tezahüratta bulundukları gayet net biçimde izlenebiliyor. Diğer taraftan “Şehitler ölmez” diyen gençlerimizin saldırıya uğradığı, kendi vatanlarında adeta 2. Sınıf vatandaş muamelesi gördüklerine şahit olmaktayız.
Yine geçtiğimiz aylarda İstanbul Üniversitesi öğrencileri yaptıkları eylemle “üniversitede öğrenim haklarının” ellerinden alındığına işaret etmiş, Pkk’nın üniversitede kimlik kontrolü yaptığını, bölücübaşının posterlerinin ve bölücü örgüt flamalarının üniversite içerisinde rahatlıkla bulundurulabildiğini ifade etmişlerdi. Normal şartlarda bu açıklamalarla yer yerinden oynaması gerekirken yine basınımızda haber yer almamış, olayın ciddiyeti örtbas edilmişti.
“Karşıt görüşlü öğrenciler arasında kavga” olarak klişeleşmiş cümlelerle sunulan haberlerde gizlenen taraf PKK’nıntakendisidir.
Üniversitelerde Pkk operasyonları ile yakalanan yüzlerce terörist haberi ortadayken, başarıyla yürütülen KCK operasyonlarında PKK’nın üniversite yapılanmasına işaret edilirken, çıkan öğrenci olaylarında tarafları halen “sağ ve sol” olarak adlandırmak “Pkk’ya masumiyet kılıfı”” giydirme gayretidir.
Cesur adımlar atılarak bölücüler üniversitelerden birdaha dönme şansı bırakılmaksızın uzaklaştırılmazsa, sorunlar içinden çıkılmaz bir hal alacaktır.
Durumun özeti ve gerçeği şudur; “Üniversitelerde son 20 senedir devam eden çatışmaların sorumlusu bölücü örgüt Pkk’dır ve üniversitelerimizde sağ – sol çatışması değil, Türk Devletine kasteden, Türk Gençlerinin eğitim hakkınıellerinden almaya çalışan Pkklı hainlerin saldırıları vardır.”
ErhanÖZHAN
[email protected]KIBRIS SOKAKLARINDA SERBESTÇE SLOGAN ATAN ÇAKALLAR