5-YUNANİSTAN
Türkiye’nin Jeopolitik Önemi
Türkiye komşularından yana , dünyada belki de bir benzeri olmayan ,talihsiz bir ülkedir.Tarih boyunca çirkin diplomasi oyunlarına hedef olmuş,haksız saldırılara uğramıştır.
Türkiye’nin jeopolitik konumu, birçok ülkeden farklıdır. Bu ülke, Avrupa,Asya,Afrika kıtalarının birleştiği stratejik bir bölgede ,dünya petrol yataklarının yarısının bulunduğu bir alana kapısı olan ve aynı zamanda Batı İttifakları içinde yer alan tek ülkedir. Türkiye’nin komşuları arasından Yunanistan ‘la yine onların yayılmacı emellerinden kaynaklanan önemli sayılacak problemleri vardır.
Yunanistan’ın Türkiye üzerindeki emelleri ve Megali İdea İdeolojisi
Yunanistan’ın Türkiye üzerindeki tarihi emellerini ve bugünkü politikasının özünü kavrayabilmek için Yunanlıların “Megali İdea” ideolojisini iyi bilmek gerekir. “Megali İdea” nedir?Yunanlıların “Megali İdea” dan bahsettikleri zaman akıllarından geçen ;Türk Devletini ortadan kaldırmak ,İstanbul ,İzmir ,Kıbrıs ve Küçük Asya dedikleri Anadolu’yu sınırlarının içine katmak oluyor.Bu bir hayal ise de bugün buna hala inananlar vardır.
Yunanlılar bu uğurda Türklerden Mora Yarımadası’nı ve Kuzey Epir’den Batı Trakya’ya kadar olan toprakları almakla kalmamış Girit adası ve Batı Anadolu adalarını da sınırları içine katmış, şimdi de gözünü Kıbrıs’a dikmiştir.
Yunanistan’ın Megali İdea Faaliyetleri
Yunanistan 1832’de bağımsızlığını kazandığı zaman sınırları 47,516 km²’lik bir alanı aşmıyordu. Bugünkü sınırları ise 131,990 km² ‘dir.Bütün bu topraklar bir damla Yunan kanı dökülmeden siyasi oyunlarla kazanılmıştır. Günümüzde Yunanistan Türk topraklarında Pontus Rum Cumhuriyeti gibi uyduruk devletler kurmaya çalışıyor. Ermeni ve Kürtleri de Türkiye’de toprak talep etmek etmeleri için kışkırtıyor.
• Yunanlıların karasularını genişletmek istemesi
Yunanistan’ın bir başka amacı da Türkiye’ye devamlı problem yaratarak güçsüz hale getirmek ve bu zayıflığından yararlanarak Ege’deki karasularını 12 mile çıkararak bu denizi tamamıyla ele geçirmektir. Peki karasularını 12 mile çıkarırsa ne olur? Ege de karasuların 12 mile çıkması açık deniz sahalarını yok denecek kadar azaltacak neredeyse Ege’nin tamamı Yunanistan’ın olacak. Türk Deniz kuvvetlerinin uluslararası sular vasıtasıyla Ege’den Akdeniz’e geçişi imkansız hale gelecek. Bu deniz ve üzerindeki hava sahasında Türk silahlı kuvvetleri tatbikat yapamayacak ve böylece Ege bir Yunan gölü olacaktır.Yine Yunanistan karasularını 12 mile çıkarırsa Ege Denizi’nin %71,53’ü Yunan hakimiyetine geçecek. Ve böylece Karadeniz’den Akdeniz’e inecek ve çıkacak gemilerin Yunanlılardan izin alacakları anlamına gelir. Bu da hiçbir ülkenin hoşuna gitmez. Yunanistan her zaman yaptığı gibi bir oldu bittiye getirip karasularını 12 mile çıkarırsa yaklaşık 180,000 km² daha genişlemiş olacak ve yüz ölçümü 300,000 km²’nin üstünde olacak.
• Yunanlıların Ege adaları üzerinde oynadığı oyunlar
1944 yılında yapılan barış konferansında Batı Anadolu Adaları’nın Yunanistan’a verilmesi çeşitli tartışmalara neden olmuş. Rusya buna karşı çıkmış fakat o da “Evet” demeye mecbur bırakılmış.Yapılan antlaşmada bu adalar askerden arındırılmış ve silahsızlandırılmış bulundurmak suretiyle Yunanistan’a verilmişti. Kara, hava ve deniz kuvvetleri ile ilgili hiçbir tesis ve askerin bu adalarda bu adalarda bulundurulmayacağı kesin bir şekilde belirtiliyordu.Fakat Yunanistan bu antlaşmaları çiğneyerek bu adalara asker ve silah yığıyor. Bu davranışı ile NATO’nun Güneydoğu kanadında tehlikeli bir oyun oynuyor. Yunanistan Batı Anadolu adalarını silahlandırmaya devam eder, karasularını 12 mile çıkarırsa bu devletler hukuku dilinde savaş sebebi sayılacaktır. Yunan ordusunun Anadolu sahillerine birkaç mil mesafedeki adalarını Anadolu’ya bir saldırı amacı taşır gibi hazırlaması ve tahrik edici bir şekilde silahlandırarak güç gösterisi yapmasına Türkiye seyirci kalamaz.
• Yunanlıların hava sahası ihlali meselesi
Yunanistan’ın, Türk savaş uçaklarının hava sahalarını ihlal ettiğine dair , yaygaraların ortaya çıkarmasını inceleyelim.
Uluslar arası Şikago Antlaşması ,ülkelerin hava sahası uzantısı ile karasuları uzantısının aynı mesafede alması esasını kabul etmiştir.Bu uygulamaya göre, hava sahası uzantısının da 6 mil alınması gereklidir. Nitekim , Türkiye’nin Ege’de karasuları 6 mildir ve hava sahası da aynı uzantıda bulunmaktadır. Bu konuya başka bir açıdan bakacak olursak, dünyada karasularını uzantısıyla hava sahası uzantısını birbirinden farklı olarak tutan tek ülke, Yunanistan’dır.Yunanistan kendi kendine hava sahasını 10 mil olarak göstermekte ve açık deniz sahasından 4 mili kendi hava sahasına eklemektedir. Türk jetleri haklı olarak uçuş yaparken bu alana girmesini Yunanistan tüm dünyayı kandırarak Türk uçaklarının hava sahalarını ihlal ettiklerini duyurmaktadırlar.
Batı Anadolu Adaları’nda yaşayan halk, asker geldikten sonra rahatı bozulduğu için, evini ,toprağını satarak Yunanistan’dan başka ülkelere göç etti. Resmi istatistiklere göre , Türkiye’ye yakın adalarda yaşayan nüfus oranında 1974 öncesine göre %40’ın üzerinde bir azalma kaydedilmiştir. Şunu da iyi bilmek gerekir ki bugün Yunanistan’ın elinde bulunan bu adalarda yaşayanlar, kendilerini hiçbir zaman Yunanlı olarak hissetmemişlerdir.Adalar halkı, Yunan hakimiyeti altına girmeden önce Türkler ve İtalyanlar tarafından yönetilmişti.Çoğu Ceneviz ve Venedik kökenli bu insanlar, Osmanlı İmparatorluğu döneminde “atanom” bir idare ile yönetildikleri için, içlerinde bağımsızlık ateşi hala sönmemiştir.1974 Temmuz ayında, Türkiye ile Yunanistan arasında savaşın patlaması an meselesi olduğu günlerde, “Rodos Atonomistleri” adlı bir örgüt, Ada’daki Türk konsolosluğu aracılığı ile Ankara’ya yolladığı bir mesajda “Yunanlı olmadıklarını kökenlerinin Latin ırkından bulunmadığını” bildirmiş. “Adalarını Türkiye tarafından işgal edilmesi halinde yardımcı olacaklarını duyurmuşlardır.”
• Yunanlıların Kıbrıs üzerinde oynadığı oyunlar
Yunanistan’ın yıllardır gerçekleştirmek isteyip de gerçekleştiremediği ancak gerçekleştirmek için büyük uğraşlar verip, büyük yatırımlar yaptığı Megali idea düşüncesinin en önemli parçası kuşkusuz Kıbrıs’tır.Yunanistan Kıbrıs’ı ele geçirmek için geçmişte ve günümüzde birçok faaliyetlerde bulunmuştur.
Kıbrıs jeopolitik konumu nedeniyle bölge devletleri arasında sürekli mücadeleye sahip olmuştur.Yüz ölçümü yaklaşık 9282 m² olan bu adanın Türkiye’ye uzaklığı sadece 70 km iken, Girit’e uzaklığı 550 m², Yunanistan’a uzaklığı tam 965 m² ‘dir. İskenderun körfezinden ayrılma olan bu ada Akdeniz’in en büyük 3. adasıdır. İşte Yunanistan’ın bu adayı ele geçirme düşüncesi Megali idea ile başlar.
Yunanistan’ın Kıbrıs’ı ele geçirmek istemesinin sebebi
Yunanistan’ın Kıbrıs’ı ele geçirmek istemesinin sebebi; Kıbrıs’ın Türkiye’miz için çok önemli bir konumda bulunmasıdır. Kıbrıs Türkiye için bir emniyettir. O kadar küçük bir ada, bu kadar büyük bir ülkeyi nasıl emniyet altına alabilir denmemelidir.Yoksa Yunanistan gibi yayılma politikası izleyen bir ülke senelerdir bu küçük adacığın peşinde koşar mıydı hiç?
Eğer arkasında Türkiye gibi bir ülkeye sahip olma hayali varsa koşar elbette.
Kıbrıs’ın stratejik önemi görecelidir.Yunanistan ve Türkiye gibi deniz kuvvetleri olanakları kısıtlı olan ülkeler için adalara harekat yapmak zordur.Ülke ile ada arasındaki uzaklık arttıkça da harekat daha da zorlaşır.
Kıbrıs’ın Yunanistan için önemini güncel bir olayla açıklayabiliriz.
Yunanistan’da bugün Mirage-2000 uçakları için hazırlanmış bir havaalanı bulunmaktadır.Bu havaalanı şu an Kıbrıs Rum Kesimi’nin Paphos bölgesindedir ve adeta süs gibi bekletilmektedir.Bunun sebebi ise 1,2 mil uzaklıktaki Kıbrıs Türk Kesimi’ndeki Türk Birliği’dir. Herhangi bir saldırı hazırlığında Türkiye bu hazırlığı anında fark edecek ve bu birlikle o bölgeyi 1-2 saatte dümdüz edecek durumdadır.
Arkasında Kıbrıs desteği olmayan Türkiye’ye karşı oluşacak bir Yunan saldırısında, Paphos Havaalanında beklemekte olan Mirage-2000 savaş uçakları faaliyete geçecek ve bize karşı tehdit oluşturacaktır.Türkiye’nin deniz kuvvetlerindeki eksikliklerini de göz önüne alırsak, Yunan savaş uçakları, S300, Patriot ve Crotale savunma sistemleriyle korunan bir Paphos havaalanına indirmede Türkiye büyük zorluklar çekecektir.Bu bize yaklaşık 5 savaş uçağı, 40 füze ve 1000’den fazla askere mal olur ki biz adayı anca ele geçirebiliriz.
Ayrıca Kıbrıs’tan güney sahillerimize asker çıkarma olması da cabası…
İşte tüm bu nedenler Kıbrıs’ın bizim hakimiyetimizde olmasını gerektirmektedir.İşte bu adayı ele geçirme düşüncesi yani ENOSIS çerçevesinde Yunanlılar EOKA terör örgütüyle Kıbrıs’ta Kıbrıslı vatandaşlarımıza adeta kan kusturmuş ,Kıbrıs’ın Türk mahallelerine ve T.C. büyükelçiliklerine saldırıda bulunmuş ve Nihat İlhan adındaki bir binbaşımızı iki çocuğuyla beraber zalimce öldürmüştür .
Tüm bu faciaların bilançosu sadece sivil Türk halkından 146 kişinin ölümüyle sonuçlanmış 103 Türk köyü yakılarak 27,000 Türk göçmen durumuna düşürülmüştür.
Bu olaylarla Kıbrıs Türkleri kendilerinin de eşit kurucusu oldukları Kıbrıs Cumhuriyeti yönetiminden fiilen ve zorla dışlanmaya çalışılmıştır.Günümüzde Rumların bu hareketi azda olsa devam etmektedir.
Yunanistan terör örgütleri ve pkk
Yunanistan Megali İdea düşüncesini geliştirmek için çok çabalar sarf etmekte ve Türkiye’ye de bu emelini unutturmak ve de dikkatini başka yere çekip, başka sorunlarla uğraşmasını sağlamak için Türkiye aleyhine çalışan bölücü ve yıkıcı faaliyetler üstlenmiş olan terör örgütlerinden de desteğini esirgememektedir.
PKK teröristlerini birer kahraman olarak göstermekte, PKK’ya yaptığı desteği dünyaya “PKK Türkiye’deki Kürt halkının bağımsızlık savaşçılarıdır.” propagandasında da açıkça dile getirmektedir.
Eski Yunanistan Cumhurbaşkanı Karamanlis emellerini: “Bugünkü gücümüzle Türkleri savaşarak yenmemize imkan yok, mücadelemizi her türlü çareye başvurarak sürdüreceğiz.Türklerin yaralarını kaşıyıp kanatacağız.” sözleriyle kamuoyuna son derce açık bir şekilde ifade etmiştir.
“Düşmanımın düşmanı dostumdur.” politikasıyla ASALA, Dev Sol özellikle de PKK ve diğer Türkiye karşıtı örgütleri desteklemiş, desteklemekle de kalmamış, sayıları yüzleri bulan örgütler, cemiyetler, dernekler kurdurmuştur.
Yunanistan PKK terör örgütüne desteğini, ülkenin bazı ileri gelenlerinin bu örgüt ile görüşme yapmasına izin vererek açıkça ortaya koymuştur.
İşte bunlardan birkaç örnek:
Yer:Bekaa Vadisi
Yeni Demokrasi Partisi milletvekili Mihalis Galenionos, bir grup milletvekiliyle PKK’nın Lübnan’daki hayali topraklarında, Öcalan ile Atina’nın Türkiye’yi parçalamak için PKK’ya nasıl yardım edeceğini görüşmüştür.
Bu görüşmenin sonucunda para, silah istediği her şeyi tedarik edip Kıbrıs, Lübnan ve Suriye üzerinden göndermeye başlamışlardır. PKK elemanlarının Atina’da subaylar tarafından eğitilmeleri sağlanmış,sabotaj, suikast, bomba hazırlama ve haberleşme cihazlarının kullanımı öğretilmiştir. 20,000 kalaşnikov da Güney Kıbrıs üzerinden PKK’ya verilmiştir.
PKK terör örgütü elebaşı Öcalan’la yapılan bir başka görüşmede Yunan Generali Dimitris Matafios ve bazı Yunan milletvekilleri, Türkiye’ye karşı işbirliği çağrısında bulunmuştur.K.Irak Kürtlerini de bir tabak yemek ve bir yatak karşılığında propaganda malzemesi olarak kamuoyuna PKK savaşçıları olarak göstermiştir.
Bir başka örnek ise Yunan Parlamentosu 3. Başkanı Panayotis Squrides başkanlığındaki parlamenterler ile birlikte PKK başı Öcalan’la görüşmüş.Görüşme bununla da kalmamış Yunan basınında geniş yer bulmuştur.
Görüşmede Türkiye’nin Bakü-Ceyhan boru hattı projesinin sabote edilmesi ve böylece Yunanistan’ın petrol taşımacılığı konusunda yardımcı olmasından bahsedilmiştir.
Görüldüğü gibi bu görüşmeler sıradan görüşmeler değildir. Bu birkaç PKK hayranı Yunanlı Yunanistan Hükümeti ve kiliseden sonuna kadar destek almış ve bu destekle de PKK’ya güç kazandırmıştır.
Yani özetle Yunanistan Ege adaları ve Kıbrıs’ı, Anadolu’ya yönelik hain planlarını gerçekleştirmek için atlama taşı olarak kullanmakta, teröre verdiği destekle de Türkiye’yi güneyden batıya kuşatmaya çalışmaktadır.