Yukarıdaki resim, sözde rehin, askerlerin pkk lılardan ayrılma sahnesini gösteriyor.
Gerek pkk lıların ve gerekse rehin kıro askerlerin yüz ifedelerini ve vücut dillerini dikkatlice inceleyin.
Şahsen benim gördüğüm ve anladığım aynen aşağıdaki diyaloğun resmidir.
pkk lı kancık, işveli bir edayla:
Size ne kadar da alışmış, kısa zamanda kaynaşmıştık.
Rehin kıro asker, içten gelen bir samimiyetle:
He valla keko, biz de sizi çok sevdik.
pkk lı kancık:
Sizi en kısa zamanda tekrar aramızda görmek istiyoruz, unutmayın ha!
Rehin kıro asker, gülerek:
Tabii, tabii. Hiç unuturmuyuz!
pkk lı kancık:
Fırsat bulursan bizim eve bir uğra, benden haber götür.
Rehin kıro asker:
Ne demek, başım gözüm üstünedir vallah!
pkk lı kancık, içinden;
"Lan bu kıro baya yakışıklı çocuktu, aaah kısmet olmadı ki..."
Rehin kıro asker, içinden:
"Ulan anasını satim, ne acelesi vardı ki hemen teslim ettiler. Kız tava gelmeye balmamıştı. Of ulan offf."
Rehin kıro asker uzaklaşırken, pkk lı kancığa, son defa seslenir:
Satranç oynarken verdiğin demli çayın tadı damağımda kalmıştır, vallah!.
pkk lı kancık;
Çay dediğin nedir ki lan kıro? Hele sen bi gel, sana ellerimle yemek yedireceğim...
Ayrılığın hüznüyle son kez sallanan eller...
Şimdi, pkk lı kancık gözlerini kapatıp, tatmin edilememiş sapkınlıklarının fantezilerini kurmakta.
Rehin kıro ise, ihanetlerinin hesabını vermek üzere, Türk Devletinin elinde, sorguda...
Ne Mutlu Türk doğup, Türk gibi yaşayana...
Saygılarımla.
Çağrıbey