Gönderen Konu: 25 ŞUBAT 1992 HOCALI KATLİAMI  (Okunma sayısı 5405 defa)

0 Üye ve 3 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

ilteris7

  • Ziyaretçi
25 ŞUBAT 1992 HOCALI KATLİAMI
« : 25 Şubat 2008 »
HOCALI KATLİAMI

1991 yılında Azerbaycan Parlamentosu’nun halktan gelen baskılar karşısında Dağlık Karabağ’ın özerk bölge statüsünü ilga etmesine karşılık Dağlık Karabağ Parlamentosu bir referandum düzenleyerek cevap vermiştir. Çoğunluğu Ermenilerin oluşturduğu bölgede referandum sonucunda Dağlık Karabağ Parlamentosu bağımsızlığını ilan etmiştir. 1992’de Sovyet birlikleri de bölgeden çekilmiştir.

Hocalı’da gerçekleştirilen katliama giden süreçte, Ermenileri Rusların desteklediği yönünde ciddi bulgular bulunmaktadır. Ermeni gönüllülerden oluşan silahlı gruplar Karabağ’a yerleştirilmiştir. Ardından Gorbaçov, 25 Temmuz 1990’da yayımladığı bir kanun ile SSR (Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti) kanunları dahilinde olmayan silahlı grupların kurulmasını yasaklamış ve kanunsuz olarak saklanan silahlara el konulmasını sağlamıştır. Bu kanunla birlikte Azerbaycan’ın bütün bölgelerinde av silahları da dahil olmak üzere silahlar toplanmış, Dağlık Karabağ’da ise bu görev Rus askerleri tarafından yerine getirilmiştir. 1990 yılının Ağustos ve Eylül aylarında Ermeniler saldırılarını doğrudan Azerilere yöneltmeye başlamışlar, otobüs baskınları, yol kesme gibi terör eylemlerine kalkışmışlardır. 1990 yılı başlarında yaklaşık 186 bin Azeri, Ermenistan’dan Azerbaycan’a gitmeye zorlanmıştır. Ekim 1991’de ilk Azeri köyü Ermenilerce ele geçirilmiştir. Hocalı Katliamı, Rus askerlerinin desteğiyle 25–26 Şubat 1992’de Hocalı’ya ulaşan Ermeni kuvvetlerince gerçekleştirilmiştir. Rusya olaylarla ilgisinin olmadığını iddia etse de, Rus ordusuna ait 366. alayın 1991’in sonbaharından beri Ermenilerin safında savaştığı, alaydan kaçan dört askerce doğrulanmıştır.

10 bin nüfuslu Hocalı’da olaylar sırasında yaklaşık 3.000 Azeri bulunmaktaydı. Saldırıda ölenler hakkında verilen resmi rakam 613 kişi olmakla birlikte, katledilen toplam Azeri sayısının 1.300 kişi olduğu söylenmektedir. Saldırılar sırasında Hocalı’da yaşayan Ahıska Türkleri de evlerinde yakılarak öldürülmüştür. Kadın, çocuk ve yaşlılar da dahil olmak üzere siviller katledilmiştir. Katliamın ilk gecesinde sekiz aile bütün fertleriyle öldürülmüş, 700’den fazla çocuk anne ya da babasını kaybetmiştir. Yaralılar ise 1.000’in üzerindedir. Katliama tanık olan bir gazeteci, yaşananları şu şekilde aktarmaktadır:

“Dağlık Karabağ’ın Hocalı kentinin düşüşünü bir gün boyunca yaşadım. Görüntülerle belgeledim ve video çekimleriyle bir günde 1.300 Azerbaycan Türk’ünün Ermeni çetecilerce öldürülüşünü bütün dünyaya duyurdum. Hocalı katliamı anlatılamaz bir vahşetti. Azerbaycan yönetimi ve Cumhurbaşkanı Ayaz Mütellibov, olayı dört gün boyunca kamuoyundan gizlemeye çalıştılar. Bütün Azerbaycan şok olmuştu. Ermeni bıçaklarından, kurşunlarından kurtulmayı başaranlar; kadınlar, çocuklar, ihtiyarlar karlı dağlarda tipi altında Agdam’a gelmeyi başardıklarında çoğunun ayakları donmuştu. Bazılarının ayakları ise kangrenden dolayı kesilmişti. Ermeniler vahşetin her türlüsünü sanki ibret olsun, örnek olsun diye yapmışlardı. İhtiyar dedelerin, yaşlı anaların yüzleri jiletlerle doğranmış, genç kadınların göğüsleri peynir gibi kesilmiş, bebeklerin kafa derileri yüzülmüştü. Hocalı ile Agdam arasındaki 12 kilometrelik orman boyunca cesetler dizilmişti.”

Gelişmelere seyirci kalan BM ve Batılı devletler, Ermenilerin yaptıkları katliamlara ve işgal hareketlerine ciddi bir tepki göstermemişlerdir. Ermenilerin Mayıs 1992’de Nahçıvan’a saldırmalarından sonra Türkiye 1921 Kars Anlaşması çerçevesinde bölgeyi korumak için askerî müdahalede bulunabileceğini açıklamıştır. Uluslararası toplum, ancak Ermenilerin nüfusu 60 binden fazla olan Kelbecer’e saldırmasıyla harekete geçti. BMGK, 822 sayılı kararı ile Ermeni kuvvetlerinin işgal altındaki topraklardan çekilmesini istedi, ancak bu sonuç vermedi. Kararın ardından AGİT bünyesinde arabuluculuk çalışmaları başlatıldı.

1994 yılında iki taraf arasında ateşkes ilan edilmiştir. Savaş sonrası çözüme kavuşturulamayan bir diğer sorun da, ülke içerisinde yerinden edilen ya da sığınmacı durumuna düşen bir milyon civarı Azeri’dir. Bunların büyük bir çoğunluğu Azerbaycan sınırları dahilinde yaşamaktadırlar. Azerbaycan nüfusunun %10’undan fazlası ülke içinde yerinden edilmiş sığınmacılardan oluşmaktadır ki bu, kişi başına dünyada yerinden edilmiş en büyük nüfus hareketlerinden biri anlamına gelmektedir. Bu insanlar hâlâ Ermenilerce işgal edilen topraklarda bulunan evlerine geri dönmeyi beklemektedirler. Azerbaycan Cumhuriyeti’nde yaşadığı yeri terk etmek zorunda kalan veya başka ülkelerden Azerbaycan’a gelen Azerbaycan vatandaşları, Azerbaycan hükümeti tarafından “göçkün” olarak adlandırılmaktadır. Sorunlarına hâlâ kalıcı çözümler bulunamayan göçkünler; mesken, iş, yiyecek, sağlık, eğitim ve can güvenliği gibi birçok sorunla karşı karşıyadırlar. Bu kişiler Bakü ve çevresinde, zor koşullar altında çadırlarda, barakalarda, okul ve yurtlarda, pansiyonlarda, dükkanlarda, yük vagonlarında, hatta yol kenarlarında yaşam mücadelesi vermektedirler.

http://azerbaycan.ihh.org.tr/insan/hocali/hocali.html

 Bugün Hocalı Katliamının 16.yıl dönümüdür. 1300 Azerabycan Türk'ü; kadın, çocuk, yaşlı demeden Ermeni eşkiyası itler tarafından kahpece kaledildiler.

 Yeryüzünü ve işgal ettikleri Türk Yurdu Karabağ'ı aldıkları nefesle kirleten, dünyanın en iğrenç güruhlardan biri olan Ermenilerin bu yaptıklarına, ağızlarına insan hakları-demokrasi sözcüklerini pelesenk eden dünya kamuoyu, ses çıkarmadı. Hala da bu olay Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler'deki barış görüşmelerinde es geçilmekte, doğru düzgün ele alınmamaktadır.

 Yukarıdakilerin bunu anmaması gayet doğaldır. Lakin Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Türkiye Türkleri oalrak bizimde bu soruna hassasiyetle eğildiğimiz söylenemez. Azerbaycanlı soydaşlarımıza gereken desteği zamanında vermedik, ELÇİBEY gibi TÜRKLÜĞÜN yüzakı bir BEĞ'i, Kürt Ermeni melezi Aliyev Sülalesi-Rusya-Fars gibi aç sırtlanların, çakalların insafına terkettik. Daha da iğrenci; dün Hocalı'da Türkleri katleden bu aşağlık solucanlardan 10.000'i, bugün İstanbul'da illegal göçmen olarak çalışmakta, çoğunluğu da Balat semtinde oturmaktadırlar. Geçen yıl Habertürk adlı(Adına kanmayın) kanal, bunların sözde dramatik yaşamlarını bize aktardılar. Bu kara sıçanlar; Hocalı'da TÜRKLERİ öldürdüler, Türkiye'de bir sürü para kazanıyorlar ve Ermenistan'daki aç eniklerini de besliyorlar. Bizim televizyonlarımız ve haşmetli basınımız bu olayı dram olarak niteledi.

 Hrant adlı bir Ermeni için yürüyüşler düzenleyip, İstanbul'un göbeğinde Türk bayrağı taşıyan vatandaşlarımıza saldıran Ermeni  Asala-Taşnak piçleri ve bunların bir kemikle satın alınmış iti olan sempatizanlarından, hani şu demokrasi-insan hakları zırıltılarını anıranlardan bir ses yok. Haşmetli Türkiyeli Basından da...
 
 Bizce bu sorunun tek çözümü; Türkiye ile Türk Dünyasının arasına Çarlık Rusya'sı ve Sovyetler Birliği tarafından bilhassa ur olarak sokulan Ermenistan adlı uydu-yapay ülkenin yeryüzünden silinmesidir.
 
 Yukarıda zikrettiğimiz şerefsizlere, soysuzlara, kanı kırıklara inat;  Hocalı'da kaybettiğimiz soydaşlarımızı rahmetle anıyoruz, her zaman anmayada devam edeceğiz. Mekanları TANRIDAĞI olsun.

 YAŞASIN BÜTÖV-VAHİD-AZAD AZERBAYCAN !
 BİR MİLLET ! İKİ DEVLET !

 HEPİMİZ TÜRK'ÜZ, TÜRKÇÜYÜZ, ATATÜRKÇÜYÜZ !

 TTK

ilteris12

  • Ziyaretçi
Ynt: 25 ŞUBAT 1992 HOCALI KATLİAMI
« Yanıtla #1 : 25 Şubat 2008 »
Tanrının Kırbacı, layık olduğu gün yine Türk'ün elinde olacaktır ve Ermeni denen insanlık dışı mahlukatların Azerbaycan Türk'ü Andalarımızın önünde ''aman'' diyecekleri günler elbet yakındır.

Tüm şehitlerimizin yurdu Türk Uçmağı olsun, Tanrı geride kalanlara Kut versin.

Çevrimdışı BozkurtKursat

  • Türkçü-Turancı
  • **
  • İleti: 44
Ynt: 25 ŞUBAT 1992 HOCALI KATLİAMI
« Yanıtla #2 : 25 Şubat 2008 »
Değerli andam, dün Karaman'da bir vakfın Düzenlemiş oldugu Konferansa katıldım bu konu ile ilgili,
aslen bir Karabağlı olup bir öğretim görevlisi tarafından, çok detaylı bir şekilde bilgilendirildik.
Neler yapmamışlar neler, soysuzlar ya işin garip tarafı yabancı basın gelmiş bütün dünya yaptıklarını görmüş hemde nasıl, cesetlerin üzerinde ameliyat yapmış şerefsizler.
Ama bütün dünya sessiz kalmış itiraz eden olmamış, Türkün Türkten başka dostumu varki ?
Seninde iletinde geçtigi gibi bu Soysuz Ermenistanıda Rusya kurdurtmuş, o hain ittifakta sadece Ermeni soysuzları yokmus İrandan,Iraktan,Nijeryadan gelen müslüman askerlerde Irkdaşlarımıza işkence yapıp öldürmüş.Daha fazlada yazamayacağım :( lákin şunu açıkca söyledi Azerbaycan için Karabağ savaşı bitmedi.
Yaşaşın Kutlu Davamız Bir kez daha gördük Turancılıktan Türkçülükten başka herşey yalan.

ilteris9

  • Ziyaretçi
Ynt: 25 ŞUBAT 1992 HOCALI KATLİAMI
« Yanıtla #3 : 25 Şubat 2008 »
Ben de dün gece katliamın ardından çekilen video görüntülerini izledim. Ulu Tanrı, .rmeni denen bu aşağılık gürûhun tamâmının belâsını versin. Hocalı'da işkence gören, katledilen, öldürülen soydaşlarımızı unutmadık, unutmayacağız. Soysuz p.çlerin aksine, hepimiz TÜRK'üz, hepimiz ŞEHİT'iz.

Çevrimdışı ATİLLA-TORUNU

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 133
  • тєηgяi_кυят || α∂šız ||
Ynt: 25 ŞUBAT 1992 HOCALI KATLİAMI
« Yanıtla #4 : 25 Şubat 2008 »
Değerli andam, dün Karaman'da bir vakfın Düzenlemiş...
Esenlikler Anda'm...Andam Karaman Demişsiniz...Dikkatimi çekti.Kusura bakmayınız...Karaman'lı mısınız Anda???
ilteriş7 Urugdaş'ım sana çok teşekkür ederim...Böylesi TÜRK Tarihinde önemle anılması gereken bir konuyu Otağımızda işlediğin için...Tüm Urugdaş'larımın Başı tekrar Sağ olsun...Mekânları Cennet,TÜRK Uçmağı Olsun....Kendini bilmez yobaz beyinler Hrant denen bir soysuz it için sokaklarda nağra atarken biz günden güne Damarlarımızdaki Asil Kanın yüceliğini tüm dünyaya anlatarak büyüyoruz...Sessiz ve Sakin hareket ederek Sonuca Ulaşacağız...

"TÜRKÇÜLÜK YÜKSELMEK İÇİN DEĞİL,YÜKSELTMEK İÇİNDİR"diyerek yola çıktık...Ulu Tanrı Yardımcımız olsun bu kutlu yolda bizlere...Esenlikler.TTK.

Çevrimdışı BozkurtKursat

  • Türkçü-Turancı
  • **
  • İleti: 44
Ynt: 25 ŞUBAT 1992 HOCALI KATLİAMI
« Yanıtla #5 : 25 Şubat 2008 »
Esenlikler Anda'm...Andam Karaman Demişsiniz...Dikkatimi çekti.Kusura bakmayınız...Karaman'lı mısınız Anda???

Evet Andam Karamanlıyım.

Çevrimdışı ATİLLA-TORUNU

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 133
  • тєηgяi_кυят || α∂šız ||
Ynt: 25 ŞUBAT 1992 HOCALI KATLİAMI
« Yanıtla #6 : 26 Şubat 2008 »
Eyy sokaklarda
"Hepimiz Hrantız" diye gösteriler düzenleyen halkımın mensupları...
Siz "Hepimiz Hrantız"diyerek böğüreceğinize bari mert olunda
"Hepimiz soysuzuz,Amerikan köpeğiyiz,Satılık insanlarız"
Deyin bu millet anlasın ne mal olduğunuzu!!!
Dostunda,Düşmanında Mert olanını seveyim..

Soyu Kırık Dürzüler...TÜRKİYE'nin kenelerisiniz siz!!!
Yaradan Şahidim olsun...
Bugün tekrar and içtim sizler için!!!
Bu vatanı yöneten hükümetler var...
Ama bu hükümetler bu işi yerine getiremezse...
Çanakkale'de olduğu gibi...
Onlara dur deyip ipi eline alacak ve Vatan için canlarını gözlerini kırpmadan verebilecek evlâtları var.!!!!
Satılık dürzüler...

Ermeni çapulcularının ve yandaşlarının ne kadar köpek ve şeref yoksunu olduğunu daha iyi anlamak için lütfen aşadağıdaki köprüye dokununuz!!!
Tanrı Belânızı Versin!!!!


Çevrimdışı motun yabgu

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 1566
Ynt: 25 ŞUBAT 1992 HOCALI KATLİAMI
« Yanıtla #7 : 26 Şubat 2008 »
Izledigime pisman oldum,neler gördüm ama,bu kadarina pes,Tenzilenin serefsiz firlatmasi,ermeni sinir kapisinin acilmasina,sicak bakiyormus,eminenin benden cekecegi var.
ÜZE TENGRI TEMÜR CIDA OKLAR BIRLE BIR BULUT

  BASBUGUMUZ TANRIKUTTUR TANRIKUTTUR

                       TANRIKUT.

Çevrimdışı bakili

  • Türkçü-Turancı
  • **
  • İleti: 25
Ynt: 25 ŞUBAT 1992 HOCALI KATLİAMI
« Yanıtla #8 : 28 Şubat 2008 »
TÜRK ORDUSU QARABAĞA DA GİRƏCƏK

ABŞ işğalındakı İraqa girən, erməni işğalındakı DQ-yə da girər

Məktub göndər

Teymur TURANÇI
 
Hər şey elə o zaman aydın olmuşdu. Birdən-birə Türkiyə dövləti Azərbaycan qəzetçilərinə ehtiyac duymuşdu. Ölkəmizin öndə gələn media quruluşlarının rəhbərləri qəfil çağırışla və sürətli tərzdə Ankaraya aparıldı, orada prezident Güllə görüşdürüldü. Bu, gələcəkdəki böyük proseslərə bir növ, altyapı hazırlamaq, ideoloji hazırlığı həyata keçirtmək məqsədi daşıyırdı...

Sonra Abdullah Gül Bakıya gəldi və prezident İlham Əliyevlə təkbətək görüşdü.

***

Ankaradakı və Bakıdakı görüşlərdə əsas mövzu terrorçu PKK təşkilatı ilə bağlıydı. Həmin vaxtlar Türkiyə Silahlı Qüvvələri Qüzey İraqla sərhədə çoxsaylı qoşun yığmışdı və müdaxilə etmək üçün əmr gözləyirdi.

***

Sonra baş nazir Tayyib Ərdoğan Amerikaya getdi, prezident Buşla görüşdü; mövzu yenə eyniydi - PKK terroru və onunla mübarizə.
Türkiyənin indiki iqtidarı gözəl və böyük oynadı. PKK-nı bitirmək üçün nəinki Corc Buşun müsbət rəyini ala bildi; həmçinin ona nail oldu ki, ABŞ terror təşkilatı olan PKK-nı özünün düşməni elan etdi. İllər boyu PKK-nı bəsləyən, kürd seperatizminə hər türlü yem verən Amerika öz keçmiş müttəfiqinin kəndirini kəsməyə məcbur qalmışdı.

***

Abdullah Gülün Bakı səfəri öz nəticələrinə görə, heç də Tayyib bəyin ABŞ səfərindən geridə qalan deyil...
Proses gerçəkdən böyükdür; həm də coğrafiyaca! Amerika-Türkiyə-İraq-İran-Azərbaycan. Bu dövlətlər Türkiyəni təhdid edən terrorçu-separatist təşkilata qarşı prosesin içərisindədirlər.

***

Azərbaycan prezidenti Dağlıq Qarabağa yerləşmiş və yerləşməkdə olan silahlı PKK-çıları havadan nöqtə zərbələri ilə vurmaq üçün Türkiyəyə gərəkən imkanlar yaradacağına söz verib. Bu istiqamətdə artıq xeyli işlər də görülüb, ortaq kəşfiyyat qrupları bölgədə işləyib, böyük bir əsgəri heyətimiz Ankarada olub və təlimlər keçib, komanda mərkəzi qurulub...
Kluarlarda danışırlar ki, Abdullah bəy Azərbaycan iqtidarına “bizə PKK-nı vurmaq üçün bir bəhanə də olsa tapın, görün Dağlıq Qarabağa Türkiyənin atdığı bombalardan sonra ermənilər nə günə düşəcək...”

***

Bəhanə də, faktlar da var, həm də bolluca. Ermənistan və Dağlıq Qarabağ ərazilərində PKK düşərgələri təsbit edilib. Bu barədə Amerika ilə müvafiq anlaşmalar da var. Üstəlik, qonşu İran da xəbərdar edilib və onun da razılığı alınıb. Bizdəki bilgilərə görə, Azərbaycanın müdafiə naziri Səfər Əbiyevin İrana bugünlərdə etdiyi səfər məxsusi olaraq PKK-ya qarşı Dağlıq Qarabağda keçiriləcək böyük əməliyyatlarla bağlıdır.
İran da eyni dərəcədə kürd separatizmindən əziyyət çəkir və  PKK-nın PEJAK adlanan qolu bu dövlətə çox ciddi problemlər yaradır.

***

PKK-nı sadəcə Qüzey İraqda bombalayıb, lap elə quru qoşunlarını da içəri soxaraq, bir hissəsini qıraraq, yerdə qalanını qovalamaq problemi həll etmir. Bu təşkilat bitməlidir! Buna ABŞ və Türkiyə qərar veriblər, inadla da bu qərarı həyata keçirirlər. Bu baxımdan, PKK olduğu hər yerdə vurulacaq. Harada hansı şəkildə mövcud olması əhəmiyət kəsb etmir. İrandakı PEJAK da, Dağlıq Qarabağdakı tör-töküntülər də, Bakıda daldalanmış qaçaq militanlar da, Almaniya, Belçika, Danimarka, Fransa, Hollandiyadakı ideoloji-siyasi mərkəzlər, TV-lər, qəzetlər də vurulacaq, darmadağın ediləcək. Bu baxımdan, ən qısa bir məqamda Dağlıq Qarabağdakı PKK-erməni ortaq düşərgələrinə Türkiyə ordusunun savaş uçaqları tərəfindən zərbələr endiriləcəyi gözləniləndir.

***

Türkiyənin regiondakı imtiyazları və rolu artmaqda, daha dəqiq ifadə etsək, artırılmaqdadır. Amerika nəhayətdə qəbul edib ki, Türkiyə olmasa, onun xeyir-duası və iştirakı təmin edilməsə, regionda heç bir layihəsi uğur qazanmayacaq. ABŞ Rusiyanın sıxışdırılması ilə, bütün sahələrdə və proseslərdə onun yerinə Türkiyənin daxil olmasına razılaşıb. Çünki onsuz da bu proses həm təbii olaraq, həm də Tayyib hakimiyyətinin iddialı və Osmanlıya dönük siyasəti ilə getməkdədir.
Bu rol getdikcə daha qabarıq hiss ediləcək və ABŞ Güney Qafqazlarda, Orta Şərqdə, Orta Asiyada, hətta Rusiya içərisində bütün fəaliyyətini Türkiyə ilə koordinasiya edəcək. Bu, həm onun işinə yarayır, həm də məcburdur.

***

Türkiyə Cümhuriyyəti rəhbərlərindən hələ heç kim ermənilərlə Tayyib Ərdoğanın onlarla danışdığı kimi sərt danışmamışdı. Türkiyənin baş naziri Münhendə Ermənistan xarici işlər nazirinin timsalında ermənilərin üstünə bağırdı; onlara təpindi. Səbəbsiz deyilmiş. Bunun ardınca Türkiyənin Dağlıq Qarabağdakı PKK düşərgələrini bombalayacağı xəbərləri gündəmə gəldi. Onun da ardınca 10 mindən yuxarı Türk Ordusu Qüzey İraqa girdi. Amerikanın işğalında olan Qüzey İraqa!

***

Amerikanın işğalı altında olan Qüzey İraqa girən ordu ermənilərin işğalı altındakı Dağlıq Qarabağa da girər və mən inanıram ki, girəcək də! Bunu Azərbaycanın hər bir insanı istəyir! Bunu elə Azərbaycan hakimiyyəti də istəyir!

***

Dünən millət vəkili Pənah Hüseyn hərbi yardım üçün Türkiyəyə müraciət etmək zərurəti barədə parlamentdə məsələ qaldırıb. Orda “çırt” atan qarşıdakı adamlara fikir verməyin! Pənah Hüseyn bütün YAP elitasından daha çox məlumatlıdır gedən və gedəcək proseslər barədə.
Bu ölkənin parlamentindən bir zamanlar baş nazir olmuş bir deputat “TÜRK ORDUSU GƏLSİN” deyirsə, bilin ki, TÜRK ORDUSU GƏLƏCƏK.
Damarımda dolaşır, seni ezberler kanım;
Kalbimin her atışı, sensin Azerbaycanım….

ilteris9

  • Ziyaretçi
Ynt: 25 ŞUBAT 1992 HOCALI KATLİAMI
« Yanıtla #9 : 29 Şubat 2008 »
Değerli andam,

Türkiye Cumhuriyeti'nin başında şimdiki gibi bir yönetim olduğu sürece, Türk Silahlı Kuvvetleri ne Ermenistan'a girer, ne de Karabağ'a.