GÖKBÖRÜ TÜRKÇÜ-TURANCILAR DERNEĞİ 3 MAYIS KONUŞMA METNİ ve BASIN BİLDİRİSİ
Türk Milletinin geleceğinin yegâne güvencesi Genç Bozkurtlar!
Gökbörü Türkçüler Teşkilatına mensup değerli Gökbörüler!
Teşkilatımızın düzenlemiş olduğu 3 Mayıs Türkçüler Günü etkinliğine Hoş geldiniz!
Bundan tam 67 yıl önce, 1944 yılının 3 Mayıs günü, binlerce Türk genci, dönemin iktidarı tarafından, Türkçülük ülküsünün kutup yıldızı Uluğ Bilge Atsız Ata’ya ve dava arkadaşlarına karşı yapılan işkence, haksızlık ve hukuksuzluğa karşı çıkmak için başkent caddelerini doldurarak; Türkçülere ve dolayısıyla da Türk Milliyetçiliğine karşı yürütülen sindirme ve yıldırma politikalarına dur diye haykırmışlardır.
Bu kutlu haykırışa vücut veren isimsiz Türk Yiğitlerini saygıyla selamlıyorum.
Atsız Beğ’in anlatımı ile 3 Mayıs; ‘’Bir bayram değildir. Milli şuurun ayaklanmasıdır. Başarıyla bitmemiş, fakat milletin gözünü açarak o zamanki hükümetin içine sızan ihanet unsurlarını sindirmiştir.’’
İşte Gökbörü Türkçü-Turancılar Derneği de, bundan 67 yıl önce dirilen, Türkçülük ruhunun günümüzdeki takipçileri olarak 2011 yılının 3 Mayısında, Türklüğün milli kıblesi başkent Ankara’da, aynı ruh, mana ve imanı taşıyarak, bir aradayız.
Ne mutlu bizlere!
3 Mayıs Türkçüler günü Büyük Türk Milletine kutlu olsun!
3 Mayıs Türkçüler gününde başta Başbuğumuz Atatürk olmak üzere Türk milletine hizmet etmiş olan ulularımızı ve Türkçülük bayrağını Tanrı Dağlarına kadar yükselten Uluğ Bilge Atsız Ata ve dava arkadaşlarını rahmet, şükran ve saygıyla anıyoruz.
Ruhları şad olsun!
Peki, nedir 3 Mayıs?
3 Mayıs Türkçüler günü neyi ifade etmektedir?
3 Mayıs:
Gönülleri Türklük ve Türkçülük Ülküsünde birleşenlerin büyük acılara, dayanılmaz işkencelere, tarifsiz sıkıntı ve bunalımlara, akıl almaz suçlama, tehdit ve aşağılamalara uğratıldığı, dönemin iktidarının en kahredici bir şekilde kin ve nefret kusmaya başladığı gündür.
3 Mayıs 1944 de;
Öz yurtlarında Türk milletine olan bağlılıklarını ifade eden Türk Milliyetçileri maalesef bu sevgilerinin bedelini; hücrelerde, tabutluklarda ve zindanlarda en ağır şekilde ödemişlerdir.
3 Mayıs:
Türk’ü Türk yapan değerleri savunan Türkçüleri; hücrelere, tabutluklara ve zindanlara hapsedenlerin vicdan ve gönüllerinin ne denli karardığının ortaya çıktığı gündür.
3 Mayıs:
Türklüğün Bozkurt oğlu Başbuğ Atatürk'ün sonsuzluğa yürümesinden sonra, O’nun Türk milliyetçiliği temellerine dayalı olarak kurduğu Türkiye Cumhuriyeti Devletine dinamit koymak isteyenlerin hain emellerinin ve çirkin yüzlerinin, yüreği Türkçülük Ülküsüyle dolu Türk yiğitlerince gözler önüne serildiği gündür.
3 Mayıs:
Başbuğ Atatürk’ den sonra Türkçülerin soysuzlaşmaya karşı yeniden baş kaldırdığı gündür.
3 Mayıs:
Türk Devletini yağmalamakla kalmayıp bir de Türk Milliyetçilerine karşı savaş açmış olan dönme, devşirme ve sapkın ideolojilerin uşaklarından hesap sorulduğu gündür.
3 Mayıs:
Türk Milletine ve Türk Devletine meydan okuyanlara karşı Türkçülerin “Yeter söz Türk’ündür” diye haykırdıkları gündür.
3 Mayıs:
Türkçülük Ülküsünün kendini hareket ve içerik olarak ortaya koyduğu dönüm noktasıdır. Dönemin iktidarını işgal edenlerin Türklüğe düşman olan ideolojilere hayat hakkı tanıması karşısında, Türk milletine sevdalı Türkçüler tarafından haykırışın en sert ve anlamlı günüdür.
3 Mayıs:
Sadece gaza meydanlarında şehit ya da gazi olmakla görevli görülen Türk çocuklarının vatanları ve milli mukaddesatları için ölmeyi bildikleri gibi, sahip oldukları devleti de yönetmeye talip olduklarını; dost, düşman bütün cihana ilan ettikleri gündür.
3 Mayıs:
Onurun, erdemin, ahlakın, delikanlılığın, yiğitliğin, mertliğin ve cesaretin timsali Türkçü Bozkurtların; Gökbilge Atsız Ata ve dava arkadaşlarının manevi şahsında; vatan hainlerinin, komünistlerin, dönmelerin, etnik bölücülerin, irticacıların, liboşların, ikinci cumhuriyetçilerin, okyanus ötesinden Türk devletine savaş açanların ve bil cümle Türklük düşmanlarının ve onların yerli işbirlikçilerinin yüzlerine şamar olup patladığı gündür.
3 Mayıs:
Türklüğün demir dağları eritme iradesini sergilediği; ruh ve mana olarak 20. yüzyılda bir kez daha Ergenekon’ dan çıkışı ve dirilişidir.
3 Mayıs:
Zulmün en şiddetlisini yaşatanlara karşı Türkçülerin: "Çileler bizim rütbemizdir" diyerek, her türlü olumsuzluk ve zorluk karşısında bile Türk milletine duydukları derin sevgi ve bağlılığı tüm dünyaya ispat ettikleri gündür.
3 Mayıs:
“Altta yağız yer delinmedikçe, üstte mavi gök çökmedikçe” Türk ilinin, Türk Töresinin ve Türk Milletinin yok edilemeyeceğinin bütün cihana, bir kez daha, duyurulmasıdır!
3 Mayıs:
Türklüğün; tunç yürekli, bükülmez bilekli, çelik iradeli Bozkurt oğlu Kutlu Başbuğ Atatürk’ün Türk istiklal, istikbal ve cumhuriyetini emanet ettiği Türk Gençliğinin, Başbuğ Atalarınca kendilerine emanet edilen kutsal değerlere sahip çıkmak için; muhtaç oldukları güç ve kudreti, damarlarında taşıdıkları asil kanda buldukları gündür.
3 Mayıs:
Türkçü Gökbörülerin; asil kanlarının, ulu atalarının ve şanlı tarihlerinin üzerlerine yüklediği görev ve sorumluluğun bilinciyle Türkçülük Bayrağını elden ele yarınlara taşıma yemini ettikleri bir kutlu günün adıdır.
Ey Türkoğlu, Ey Türk Kızı!
Dün Atsız Atanın şahsında Türklüğe karşı yürütülen yıkıcı ve yok edici tertiplerin daha şiddetlisi, bu gün de devam etmekte ve hatta bu gün; dünden daha vahim bir yerde durmaktadır.
İçinde bulunduğumuz şu günlerde Türk Devleti ve Türk Milleti, tarihimizdeki en zor ve sıkıntılı döneminden geçmektedir.
Türk Soyluların gafleti sonucunda içine düşürüldüğümüz bu durumun mimarları; bu gafleti fırsat bilen iktidar işgalcileri, dış güçler ve onların ''yerli'' işbirlikçileridir.
PKK temsilcilerinin T.B.M.M’ ne girmeleri ve Türk'ün vergileriyle ceplerini doldurup, Türk'e yönelik sinsi plânlarını, hem de Türk Parlamentosu'nda, gözümüze baka baka uygulamaya koymaları, askerlerimize ve yargıya yönelik aleni saldırılar, polis memurlarının linç edilmesi gibi doğrudan Türk Milleti'ni ve Devleti'ni hedef alan eylemlere, iktidarı işgal edenlerin ses çıkartmamaları, üstelik bunlara boyun eğmeleri, kabul edilebilecek bir davranış değildir.
İktidarı işgal edenler; İmralı’daki katil ve okyanus ötesindeki sarıklı kardinale teslim olup, onların çizdiği yörüngede hareket etmektedir.
Bu haliyle Türk Milleti ve devleti ölümcül bir kıskacın içerisine düşürülmüştür.
Daha da vahim olanı; iktidarı işgal edenler, haçlı batının yeni başkenti, Bürükselin şefaatine sığınarak anayasadan Türklüğü söküp atmanın hesaplarını yapmaktadırlar.
Ey Türkoğlu, Ey Türk Kızı!
Türk Milleti'ne karşı yürütülen düşmanca operasyonları bertaraf etmek, Türk Devletini ve cumhuriyetimizi koruyup, kollamak en öncelikli görevinizdir.
Unutmayın ki;
Sizler Türklüğün şan ve şerefini temsil eden birer bayraksınız!
Bu bayrağı Türklük kalesinin en yüksek burçlarına dikecek olan da sizlersiniz!
Ve siz, kim bilir belki de, Türk Soyunun Gizli Gücüsünüz!
Bu bayrağı yere düşürmeyeceksiniz!
Ve unutmayın ki:
Yüzde yüz Türk olduğunuz gün cihan sizin olacaktır.
Gökbörü Türkçü-Turancılar Teşkilatı olarak biz de;
Nerede bir Kürşad isyanı, nerede bir Bozkurt görürseniz, bilin ki orada olacağız!
Tanrının esenliği, üzerine olsun!
3 Mayıs Türkçüler günümüz kutlu olsun!
Ne mutlu Türk’üm Diyene!
Tanrı Türk’ü Korusun!