AB-D' ci Teslimiyetçi Zihniyetlere ve Atatürk'ü Maske olarak kullanan, Türkçü, Turancı ve Milliyetçi düşmanı sözde Atatürkçülere ithaf olunur.......
(...)
Atatürk salonu dolduran alkışlar arasında; Dr. Zeki'yi de yanına alarak umum müdür odasına geçti. Oturdular. Atatürk'ün karşısındaki duvarda bir harita asılıydı. Atatürk doktor Zeki'ye hitaben;
-Başının üstünde ki haritayı görüyormusun? Diye sordu.
-Evet Paşam.
-O haritanın üzerine abanmış bir blok var onu da görüyormusun?
-Evet Paşa Hazretleri.
-Hah işte o ağırlık benim omuzlarımın üstündedir. Omuzlarımın üstünde olduğu içindir ki ben konuşamam, konuşamam!... Düşün birkere Osmanlı İmparatorluğuna ne oldu?...
Dünyayı ürküten Almanya'dan bugün ne kaldı? Demek oluyor ki hiçbir şey sür-git değildir. Bugün ölümsüz gibi görünen nice güçlerden, ilerde belki de pek az bir şey kalacaktır. Devletler ve milletler bir idarakın içinde olmalıdır. Bugün Sovyet Rusya dostumuzdur, komşumuzdur. Bugün bu dostluğa ihtiyaç var. Fakat yarın ne olacağını hiç kimse kestiremez. Tıpkı Osmanlı İmparatorluğu gibi, tıpkı Avusturya-Macaristan İmparatorluğu gibi parçalanabilir......
Bugün ellerinden sımsıkı tuttuğu milletler, ellerinden sımsıkı kacabilirler. Dünya yeniden bir dengeye ulaşır..! İşte o zaman Türkiye ne yapacağını bilmelidir. Bugün Sovyet Rusya Yönetiminde, dili bir, dini bir, öz kardeşlerimiz var. Onlara sahip çıkmaya, onları arkalamaya, hazır olmalıyız. "Hazır Olmak" o günü susup beklemek değildir. Hazırlanmak lazımdır. Milletler buna nasıl hazırlanır?
Manevi köprüleri sağlam tutmak!...
Dil bir köprüdür, inanç bir köprüdür; tarih bir köprüdür...
Bugün biz kitlelerden, dil bakımından, gelenek görenek, tarih bakımından kopmuş, ayrılmış çok uzaklara düşmüşüz. ... Türkçemiz bile Batı Türkçesi ayrıca Doğu Türkçesi bile var.. Bizim kullandığımız dil mi doğru, onların kullandıkları mı?... Bunu tartışmakta fayda yoktur....
Onların bize yaklaşmasını beklememeliyiz. Bizim onlara yaklaşmamız gerekli. (...) Bunlar açıktan yapılmaz, ad konarak yapılmaz, Bunlar Devletlerin ve Milletlerin Derin Düşünceleridir. "Ülküler Devlet Tarafından Açıklanmaz Milletçe Yaşanır."
Ne işimiz var Avrupa Birliğinde..!
Sınırlarımız zorlanırken, Burnumuzun dibinde sözde bir Kürt (kukla) Devleti kurulurken, Musul-Kerkük kan ağlarken,
Sizce Dosta ve Düşmana karşı verilecek en büyük cevap Turan değil mi?
Sizce sırası gelmedi mi;
Sovyetler Birliği Dağılmışken, Yedi tane Türk Devleti Kurulmuşken...!
Başbuğ Atatürk Olsaydı bugün, Bu fırsatı değerlendirmezmiydi...? (!)
