Gönderen Konu: ÜLKEMİZ ÜZERİNDE OYUN OYNAYAN ÜLKELER!  (Okunma sayısı 11740 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Antepli Bozkurt

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 540
                                               1-İNGİLTERE

İngiltere geçmişte kabul ettiremediği Sevr’i günümüzde dosdoğru olmasa da dolaylı olarak kabul ettirme çabaları içindedir. İngilizlerin amacı Doğu Anadolu’da Ermenilere ait bir ulus devlet kurdurup devleti kendi nüfuslarına geçirmek böylece Rusların güneye yayılma politikalarına karşı bir tampon oluşturmaktır. Ayrıca İngiltere zamanında Kıbrıs Katili olarak anılan Makarios’a yardım etmiştir. İngiltere halen Kıbrıs’ta iki tarafı da kışkırtmaktadır. İngiltere’nin Türkiye üzerinde çok güçlü politikaları bulunmaktadır. Örneğin, Fethiye İngilizlerin işgali altındadır. Burada villa yapıp İngilizlere satmak en karlı iş sayılmaktadır. Günümüzde İngilizlere satılan ev ve arsa sayısı üç bini bulmuştur. Şehirde yaşayan yabancı sayısı özellikle İngiliz sayısı her geçen gün artmakta öyle ki Türkler neredeyse azınlıkta kalmaktadır. İlginç olan ise Fethiye’ye gelen ailelerin çoğu 40-50 yaşları arasında insanlardır. Bunlar ev ve arsaları en az yüz bin ve yüz elli bin dolar almaktadırlar. Ancak bu insanların hayatları boyunca kazanabilecekleri para bunun belki yarısı etmektedir. Öyleyse bu insanların arkasında kim var.

İngilizlerin en etkin politikası ise toplumumuzda kendi ana dilimiz olan Türkçe’nin yerine İngilizce’nin geçirilmesidir. Bu gidişle birkaç nesil sonra konuşma dilimizin tamamen İngilizce olması hedeflenmektedir. Artık her yerde hatta çarşıda gezdiğimizde bile dükkan isimleri özenti olarak İngilizce’dir. Ülkemizde eğitim veren evrenkent ve okullarda bu misyonu desteklemektedir. Ülkemizi yok etmek için dilimizi yok etmek en iyi yoldur. Bu sayede Türk kimliği, benliği topa tüfeğe gerek kalmadan tarihten silinecektir. Çünkü Türkçe giderse Türkiye’de gider.

İşte İngiltere’nin bize biçtiği kaftan daha doğrusu kefen budur.

                                                      2-İRAN

Güney komşumuz olan İran’ın da Türkiye üzerinde emelleri vardır.Aslına bakarsanız İran Türkiye’yi laik ve demokratik bir siteme sahip olduğu için sürekli kıskanmakta kendine rakip olarak görmektedir. Türk-İran ilişkileri incelendiğinde en çok tesir eden konunun İslam mezheplerinden biri olan İran Aleviliği yani Şiilik olduğu görülür.

Türk-İslam kültüründe eriyip kaybolmaktan korkan İranlılar, İslam aleminde ayırıcı ve aykırı görüşlere yer veren Şiiliği ülkemizde yayarak ayakta tutmayı ayrıca ülkemizin laik ve demokratik sistemini çökertmeyi planlamaktadırlar.Bu yüzden PKK ‘ya destek vermekte Hizbullah ve IBDA-C gibi dini ağırlıklı örgütlerle de Türkiye’yi yıpratmaktadır.

PKK terör örgütünü bizzat barındırmakta, silah, kamp yeri temin etmekte ve örgüt elemanlarının sınırdan geçişlerinde kolaylık sağlamaktadırlar.

Cilvegözü’nde yakalanan 6 tır dolusu silahın sanıklarından bir tanesi bu silahları İran’ın Suriye üzerinden Lübnan’daki Hizbullah’a götürdüğünü, eğer PKK’ya götürselerdi direk İran sınırından alabileceklerini belirterek İran’ın PKK’ya sınırlarda göz yumduğunu açıkça ortaya koymuştur.

İstihbaratlara göre İran’da PKK’ya ait birçok silah deposunun ve sığınakların olduğunu hatta Şeridan, Cemre, Humara, Kalereş, Zagros, Kandil ve Afki de eğitim kamplarının olduğunu ispatlanmıştır.

İran’ın bu desteği günümüzde de sürmekte, gerek silah satma gerekse barındırma konusunda basında haberler çıkmaktadır.

İran PKK’yı desteklemeye devam ederse kendisi de nasibini alacaktır.Şimdilerde PKK İran’da da yavaş yavaş kendisini göstermeye başlamıştır.

                                                  3-FRANSA

Sevr’i unutamayan devletlerden biri de Fransa’dır.Geçmişin sömürgecisi bugün ise kendisini gelişmiş devlet olarak isimlendiren Fransa gelişen ve güçlenen ülkemize sözünü geçiremeyeceğini anlayınca ülkemiz üzerinde çeşitli hain oyunlar oynamaktadır.Bu oyunlardan bir tanesi olan Ermeni meselesi oyunuyla ülkemizi yıpratmak istemektedir. İşte bu yüzden kendi başkentlerinde Ermeni soykırımı olarak nitelendirdikleri oyunu temsil eden anıtı devlet töreniyle açmışlardır.

Fransa Parlamentosu Ermeni soykırımı yasasını ayakta alkışlamıştır.Peki bunu sadece 300 bin Ermeni oyu için mi yapmıştır? Tabi ki hayır. Bundaki amaç Türkiye’yi yıpratmak ve eskiden olduğu gibi bazı terör örgütleri tarafından vatandaşlarımızın zalimce katledilmesidir.

                                                  4-ALMANYA

Biz Türkleri asırlardır şark meselesi olarak adlandıran ve sayısız tavır faaliyetleri sergileyen Avrupalı devletler gibi Almanya’nın da Türkiye üzerinde büyük emelleri vardır. Almanya sıcak denizlere, uluslar arası enerji kaynaklarına ulaşabilmesi için aşması gereken güzergahta Türkiye yer almaktadır. Bu yüzden de Türkiye’yi alt etmesi gerekmektedir. Bunları hem besinci kol faaliyetleri dediğimiz yurdumuzdaki vakıf ve örgütleriyle geliştirmeye çalışmakta hem de içimizdeki yılanlar diye tabir edebileceğimiz ülkemizden kaçıp kendisine sığınan irtica-i, bölücü kürtcü, kominist anarşist yapıları kendi içerisinde besleyip bize karşı kullanmaktadır.

Almanya PKK bölücü örgütüne ev sahipliği yapmakta ve sığınma hakkı vermektedir. Ayrıca PKK ‘lıyım diyen herkese kucak açmakta ve iltica hakkı tanımaktadır. Öyle ki Almanya’ya iş aramak için gidenler Almanya’dan kolaylık görmek için PKK’lı olduklarını söylemektedirler. Ayrıca Almanya’ da PKK ‘nın birçok Türkiye aleyhtarı dergi ve gazetesi vardır . Ama Ortadoğu’da nüfuz sağlamak peşinde koşan Almanlar buna ses çıkarmamaktadır.Dahası bazı Alman yetkililer Türkiye’yi Kürtlerin azınlık haklarını tanımaları konusunda uyarmaktadır.Ülkemiz için başka bir Alman tehdidi ise toprak satımıdır. Sadece Alanya’da ev sahibi Alman sayısı 7.000’i geçmiştir.İşte Almanların ülkemiz üzerindeki hedefleri bunlardır.

Çevrimdışı Türkistan Ordusu

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 339
Ynt: ÜLKEMİZ ÜZERİNDE OYUN OYNAYAN ÜLKELER!
« Yanıtla #1 : 16 Şubat 2012 »
Biraz gücü olan her devlet Türkiye üzerinde plan yapar.
Türkiye uyuyan bir dev. Uyutmaya devam etmek için mücadele ediyorlar.

Mesela İran... Türkiye güçlenirse, İran biter demek.
Almanya Ab'yi kontrol ediyor bu günlesrde, Ab hududundaki Türkiye'yi pasifize etmek istiyor.
Britanya 600 senedir dünya üzerindeki hemen her bölgede var bu oyunlarla; Abd ondan geliyor.
Rusya... Türkiye'nin jeopolitik rakibi...

Saymakla bitmez.
İleri! İleri! Türkistan erleri!
Senin için ölürüz Türkistan illeri...

(Türkistan Lejyonu'nun anısına atfendir).

Çevrimdışı Antepli Bozkurt

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 540
Ynt: ÜLKEMİZ ÜZERİNDE OYUN OYNAYAN ÜLKELER!
« Yanıtla #2 : 17 Şubat 2012 »
                                         
                                             5-YUNANİSTAN




Türkiye’nin Jeopolitik Önemi
Türkiye komşularından yana , dünyada belki de bir benzeri olmayan ,talihsiz bir ülkedir.Tarih boyunca çirkin diplomasi oyunlarına hedef olmuş,haksız saldırılara uğramıştır.
Türkiye’nin jeopolitik konumu, birçok ülkeden farklıdır. Bu ülke, Avrupa,Asya,Afrika kıtalarının birleştiği stratejik bir bölgede ,dünya petrol yataklarının yarısının bulunduğu bir alana kapısı olan ve aynı zamanda Batı İttifakları içinde yer alan tek ülkedir. Türkiye’nin komşuları arasından Yunanistan ‘la yine onların yayılmacı emellerinden kaynaklanan önemli sayılacak problemleri vardır.
Yunanistan’ın Türkiye üzerindeki emelleri ve Megali İdea İdeolojisi
Yunanistan’ın Türkiye üzerindeki tarihi emellerini ve bugünkü politikasının özünü kavrayabilmek için Yunanlıların “Megali İdea” ideolojisini iyi bilmek gerekir. “Megali İdea” nedir?Yunanlıların “Megali İdea” dan bahsettikleri zaman akıllarından geçen ;Türk Devletini ortadan kaldırmak ,İstanbul ,İzmir ,Kıbrıs ve Küçük Asya dedikleri Anadolu’yu sınırlarının içine katmak oluyor.Bu bir hayal ise de bugün buna hala inananlar vardır.
Yunanlılar bu uğurda Türklerden Mora Yarımadası’nı ve Kuzey Epir’den Batı Trakya’ya kadar olan toprakları almakla kalmamış Girit adası ve Batı Anadolu adalarını da sınırları içine katmış, şimdi de gözünü Kıbrıs’a dikmiştir.
Yunanistan’ın Megali İdea Faaliyetleri
Yunanistan 1832’de bağımsızlığını kazandığı zaman sınırları 47,516 km²’lik bir alanı aşmıyordu. Bugünkü sınırları ise 131,990 km² ‘dir.Bütün bu topraklar bir damla Yunan kanı dökülmeden siyasi oyunlarla kazanılmıştır. Günümüzde Yunanistan Türk topraklarında Pontus Rum Cumhuriyeti gibi uyduruk devletler kurmaya çalışıyor. Ermeni ve Kürtleri de Türkiye’de toprak talep etmek etmeleri için kışkırtıyor.
• Yunanlıların karasularını genişletmek istemesi
Yunanistan’ın bir başka amacı da Türkiye’ye devamlı problem yaratarak güçsüz hale getirmek ve bu zayıflığından yararlanarak Ege’deki karasularını 12 mile çıkararak bu denizi tamamıyla ele geçirmektir. Peki karasularını 12 mile çıkarırsa ne olur? Ege de karasuların 12 mile çıkması açık deniz sahalarını yok denecek kadar azaltacak neredeyse Ege’nin tamamı Yunanistan’ın olacak. Türk Deniz kuvvetlerinin uluslararası sular vasıtasıyla Ege’den Akdeniz’e geçişi imkansız hale gelecek. Bu deniz ve üzerindeki hava sahasında Türk silahlı kuvvetleri tatbikat yapamayacak ve böylece Ege bir Yunan gölü olacaktır.Yine Yunanistan karasularını 12 mile çıkarırsa Ege Denizi’nin %71,53’ü Yunan hakimiyetine geçecek. Ve böylece Karadeniz’den Akdeniz’e inecek ve çıkacak gemilerin Yunanlılardan izin alacakları anlamına gelir. Bu da hiçbir ülkenin hoşuna gitmez. Yunanistan her zaman yaptığı gibi bir oldu bittiye getirip karasularını 12 mile çıkarırsa yaklaşık 180,000 km² daha genişlemiş olacak ve yüz ölçümü 300,000 km²’nin üstünde olacak.
• Yunanlıların Ege adaları üzerinde oynadığı oyunlar
1944 yılında yapılan barış konferansında Batı Anadolu Adaları’nın Yunanistan’a verilmesi çeşitli tartışmalara neden olmuş. Rusya buna karşı çıkmış fakat o da “Evet” demeye mecbur bırakılmış.Yapılan antlaşmada bu adalar askerden arındırılmış ve silahsızlandırılmış bulundurmak suretiyle Yunanistan’a verilmişti. Kara, hava ve deniz kuvvetleri ile ilgili hiçbir tesis ve askerin bu adalarda bu adalarda bulundurulmayacağı kesin bir şekilde belirtiliyordu.Fakat Yunanistan bu antlaşmaları çiğneyerek bu adalara asker ve silah yığıyor. Bu davranışı ile NATO’nun Güneydoğu kanadında tehlikeli bir oyun oynuyor. Yunanistan Batı Anadolu adalarını silahlandırmaya devam eder, karasularını 12 mile çıkarırsa bu devletler hukuku dilinde savaş sebebi sayılacaktır. Yunan ordusunun Anadolu sahillerine birkaç mil mesafedeki adalarını Anadolu’ya bir saldırı amacı taşır gibi hazırlaması ve tahrik edici bir şekilde silahlandırarak güç gösterisi yapmasına Türkiye seyirci kalamaz.
• Yunanlıların hava sahası ihlali meselesi
Yunanistan’ın, Türk savaş uçaklarının hava sahalarını ihlal ettiğine dair , yaygaraların ortaya çıkarmasını inceleyelim.
Uluslar arası Şikago Antlaşması ,ülkelerin hava sahası uzantısı ile karasuları uzantısının aynı mesafede alması esasını kabul etmiştir.Bu uygulamaya göre, hava sahası uzantısının da 6 mil alınması gereklidir. Nitekim , Türkiye’nin Ege’de karasuları 6 mildir ve hava sahası da aynı uzantıda bulunmaktadır. Bu konuya başka bir açıdan bakacak olursak, dünyada karasularını uzantısıyla hava sahası uzantısını birbirinden farklı olarak tutan tek ülke, Yunanistan’dır.Yunanistan kendi kendine hava sahasını 10 mil olarak göstermekte ve açık deniz sahasından 4 mili kendi hava sahasına eklemektedir. Türk jetleri haklı olarak uçuş yaparken bu alana girmesini Yunanistan tüm dünyayı kandırarak Türk uçaklarının hava sahalarını ihlal ettiklerini duyurmaktadırlar.
Batı Anadolu Adaları’nda yaşayan halk, asker geldikten sonra rahatı bozulduğu için, evini ,toprağını satarak Yunanistan’dan başka ülkelere göç etti. Resmi istatistiklere göre , Türkiye’ye yakın adalarda yaşayan nüfus oranında 1974 öncesine göre %40’ın üzerinde bir azalma kaydedilmiştir. Şunu da iyi bilmek gerekir ki bugün Yunanistan’ın elinde bulunan bu adalarda yaşayanlar, kendilerini hiçbir zaman Yunanlı olarak hissetmemişlerdir.Adalar halkı, Yunan hakimiyeti altına girmeden önce Türkler ve İtalyanlar tarafından yönetilmişti.Çoğu Ceneviz ve Venedik kökenli bu insanlar, Osmanlı İmparatorluğu döneminde “atanom” bir idare ile yönetildikleri için, içlerinde bağımsızlık ateşi hala sönmemiştir.1974 Temmuz ayında, Türkiye ile Yunanistan arasında savaşın patlaması an meselesi olduğu günlerde, “Rodos Atonomistleri” adlı bir örgüt, Ada’daki Türk konsolosluğu aracılığı ile Ankara’ya yolladığı bir mesajda “Yunanlı olmadıklarını kökenlerinin Latin ırkından bulunmadığını” bildirmiş. “Adalarını Türkiye tarafından işgal edilmesi halinde yardımcı olacaklarını duyurmuşlardır.”
• Yunanlıların Kıbrıs üzerinde oynadığı oyunlar
Yunanistan’ın yıllardır gerçekleştirmek isteyip de gerçekleştiremediği ancak gerçekleştirmek için büyük uğraşlar verip, büyük yatırımlar yaptığı Megali idea düşüncesinin en önemli parçası kuşkusuz Kıbrıs’tır.Yunanistan Kıbrıs’ı ele geçirmek için geçmişte ve günümüzde birçok faaliyetlerde bulunmuştur.
Kıbrıs jeopolitik konumu nedeniyle bölge devletleri arasında sürekli mücadeleye sahip olmuştur.Yüz ölçümü yaklaşık 9282 m² olan bu adanın Türkiye’ye uzaklığı sadece 70 km iken, Girit’e uzaklığı 550 m², Yunanistan’a uzaklığı tam 965 m² ‘dir. İskenderun körfezinden ayrılma olan bu ada Akdeniz’in en büyük 3. adasıdır. İşte Yunanistan’ın bu adayı ele geçirme düşüncesi Megali idea ile başlar.
Yunanistan’ın Kıbrıs’ı ele geçirmek istemesinin sebebi
Yunanistan’ın Kıbrıs’ı ele geçirmek istemesinin sebebi; Kıbrıs’ın Türkiye’miz için çok önemli bir konumda bulunmasıdır. Kıbrıs Türkiye için bir emniyettir. O kadar küçük bir ada, bu kadar büyük bir ülkeyi nasıl emniyet altına alabilir denmemelidir.Yoksa Yunanistan gibi yayılma politikası izleyen bir ülke senelerdir bu küçük adacığın peşinde koşar mıydı hiç?
Eğer arkasında Türkiye gibi bir ülkeye sahip olma hayali varsa koşar elbette.
Kıbrıs’ın stratejik önemi görecelidir.Yunanistan ve Türkiye gibi deniz kuvvetleri olanakları kısıtlı olan ülkeler için adalara harekat yapmak zordur.Ülke ile ada arasındaki uzaklık arttıkça da harekat daha da zorlaşır.
Kıbrıs’ın Yunanistan için önemini güncel bir olayla açıklayabiliriz.
Yunanistan’da bugün Mirage-2000 uçakları için hazırlanmış bir havaalanı bulunmaktadır.Bu havaalanı şu an Kıbrıs Rum Kesimi’nin Paphos bölgesindedir ve adeta süs gibi bekletilmektedir.Bunun sebebi ise 1,2 mil uzaklıktaki Kıbrıs Türk Kesimi’ndeki Türk Birliği’dir. Herhangi bir saldırı hazırlığında Türkiye bu hazırlığı anında fark edecek ve bu birlikle o bölgeyi 1-2 saatte dümdüz edecek durumdadır.
Arkasında Kıbrıs desteği olmayan Türkiye’ye karşı oluşacak bir Yunan saldırısında, Paphos Havaalanında beklemekte olan Mirage-2000 savaş uçakları faaliyete geçecek ve bize karşı tehdit oluşturacaktır.Türkiye’nin deniz kuvvetlerindeki eksikliklerini de göz önüne alırsak, Yunan savaş uçakları, S300, Patriot ve Crotale savunma sistemleriyle korunan bir Paphos havaalanına indirmede Türkiye büyük zorluklar çekecektir.Bu bize yaklaşık 5 savaş uçağı, 40 füze ve 1000’den fazla askere mal olur ki biz adayı anca ele geçirebiliriz.
Ayrıca Kıbrıs’tan güney sahillerimize asker çıkarma olması da cabası…
İşte tüm bu nedenler Kıbrıs’ın bizim hakimiyetimizde olmasını gerektirmektedir.İşte bu adayı ele geçirme düşüncesi yani ENOSIS çerçevesinde Yunanlılar EOKA terör örgütüyle Kıbrıs’ta Kıbrıslı vatandaşlarımıza adeta kan kusturmuş ,Kıbrıs’ın Türk mahallelerine ve T.C. büyükelçiliklerine saldırıda bulunmuş ve Nihat İlhan adındaki bir binbaşımızı iki çocuğuyla beraber zalimce öldürmüştür .
Tüm bu faciaların bilançosu sadece sivil Türk halkından 146 kişinin ölümüyle sonuçlanmış 103 Türk köyü yakılarak 27,000 Türk göçmen durumuna düşürülmüştür.
Bu olaylarla Kıbrıs Türkleri kendilerinin de eşit kurucusu oldukları Kıbrıs Cumhuriyeti yönetiminden fiilen ve zorla dışlanmaya çalışılmıştır.Günümüzde Rumların bu hareketi azda olsa devam etmektedir.
Yunanistan terör örgütleri ve pkk
Yunanistan Megali İdea düşüncesini geliştirmek için çok çabalar sarf etmekte ve Türkiye’ye de bu emelini unutturmak ve de dikkatini başka yere çekip, başka sorunlarla uğraşmasını sağlamak için Türkiye aleyhine çalışan bölücü ve yıkıcı faaliyetler üstlenmiş olan terör örgütlerinden de desteğini esirgememektedir.
PKK teröristlerini birer kahraman olarak göstermekte, PKK’ya yaptığı desteği dünyaya “PKK Türkiye’deki Kürt halkının bağımsızlık savaşçılarıdır.” propagandasında da açıkça dile getirmektedir.
Eski Yunanistan Cumhurbaşkanı Karamanlis emellerini: “Bugünkü gücümüzle Türkleri savaşarak yenmemize imkan yok, mücadelemizi her türlü çareye başvurarak sürdüreceğiz.Türklerin yaralarını kaşıyıp kanatacağız.” sözleriyle kamuoyuna son derce açık bir şekilde ifade etmiştir.
“Düşmanımın düşmanı dostumdur.” politikasıyla ASALA, Dev Sol özellikle de PKK ve diğer Türkiye karşıtı örgütleri desteklemiş, desteklemekle de kalmamış, sayıları yüzleri bulan örgütler, cemiyetler, dernekler kurdurmuştur.
Yunanistan PKK terör örgütüne desteğini, ülkenin bazı ileri gelenlerinin bu örgüt ile görüşme yapmasına izin vererek açıkça ortaya koymuştur.
İşte bunlardan birkaç örnek:
Yer:Bekaa Vadisi
Yeni Demokrasi Partisi milletvekili Mihalis Galenionos, bir grup milletvekiliyle PKK’nın Lübnan’daki hayali topraklarında,  Öcalan ile Atina’nın Türkiye’yi parçalamak için PKK’ya nasıl yardım edeceğini görüşmüştür.
Bu görüşmenin sonucunda para, silah istediği her şeyi tedarik edip Kıbrıs, Lübnan ve Suriye üzerinden göndermeye başlamışlardır. PKK elemanlarının Atina’da subaylar tarafından eğitilmeleri sağlanmış,sabotaj, suikast, bomba hazırlama ve haberleşme cihazlarının kullanımı öğretilmiştir. 20,000 kalaşnikov da Güney Kıbrıs üzerinden PKK’ya verilmiştir.
PKK terör örgütü elebaşı  Öcalan’la yapılan bir başka görüşmede Yunan Generali Dimitris Matafios ve bazı Yunan milletvekilleri, Türkiye’ye karşı işbirliği çağrısında bulunmuştur.K.Irak Kürtlerini de bir tabak yemek ve bir yatak karşılığında propaganda malzemesi olarak kamuoyuna PKK savaşçıları olarak göstermiştir.
Bir başka örnek ise Yunan Parlamentosu 3. Başkanı Panayotis Squrides başkanlığındaki parlamenterler ile birlikte PKK başı  Öcalan’la görüşmüş.Görüşme bununla da kalmamış Yunan basınında geniş yer bulmuştur.
Görüşmede Türkiye’nin Bakü-Ceyhan boru hattı projesinin sabote edilmesi ve böylece Yunanistan’ın petrol taşımacılığı konusunda yardımcı olmasından bahsedilmiştir.
Görüldüğü gibi bu görüşmeler sıradan görüşmeler değildir. Bu birkaç PKK hayranı Yunanlı Yunanistan Hükümeti ve kiliseden sonuna kadar destek almış ve bu destekle de PKK’ya güç kazandırmıştır.
Yani özetle Yunanistan Ege adaları ve Kıbrıs’ı, Anadolu’ya yönelik hain planlarını gerçekleştirmek için atlama taşı olarak kullanmakta, teröre verdiği destekle de Türkiye’yi güneyden batıya kuşatmaya çalışmaktadır.


Çevrimdışı TÜRK-KAN

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 2181
  • UÇMAĞA VARDI, TANRI DAĞLARINDA!
Ynt: ÜLKEMİZ ÜZERİNDE OYUN OYNAYAN ÜLKELER!
« Yanıtla #3 : 17 Şubat 2012 »
 Amerika, İsrail, Rusya, Çin'i de listeye eklemekte fayda var. 

 Bu ülkelerin Türkiye ve Türk Milleti üzerinde oyunlar oynamaması zaten bir garip olurdu. Bunlar emperyalist güçler, kendilerine rakip olabilecek en büyük gücün Türk Milleti ve Devleti olduğunu farkındalar.

 YÜCE BAŞBUĞUMUZ ATATÜRK'ün TANRIDAĞI'na varmasından sonra Türkiye'nin başına getirilen işbirlikçi iktidarları ve çürük zihniyetleri tasarlayıp uygulayanları da belirtilen ülkelerin siyasi, askeri, ekonomik ve jeopolitik hamleleri olarak görmeliyiz.

 Karşı hamleler geliştirebilecek, Türklük karşıtı unsurları içeride ve dışarıda etkisiz, hareketsiz hale getirebilecek iktidarlarımız olmadığı sürece biz figüran olarak kalmaya mahkumuz.

 Umudumuz yalnızca Türkçü Gençlerdedir. Yarının siyasetinde söz alabilecek Türklük ve Türkçülük sevgisi ve bilgisiyle donanmış gençlerimizi, örgütlü bir yapı altında toplayıp eğitim ve Türkçü doktrin doğrultusunda yetiştireceğiz. İktidarı onlar aldığında, bu durum tamamen tersine dönecek; Türk Milleti ve Devleti düştüğü bu rezil durumlardan kurtulacaktır.

 Gökbörü'yü kurmamızın en büyük sebeplerinden biri budur. Bunu ruhsuz, kalabalık, taklitçi yığınlarla değil; Türkçülüğe hevesli, Türklüğe gönülden bağlı ve eğitime elverişli gençlerle yapacağız. Ki onlarda gelecekte kendi kadrolarını aynı doğrultuda yetiştirerek Türklüğün ve tabii kutlu davamız Türkçülüğün makus tarihi ile talihini değiştireceklerdir.
 
23 EKİM 2023'DE, ELİM BİR TRAFİK KAZASI SONUCU, UÇMAĞA VARDI.
ŞİMDİ; TANRI DAĞINDA, ATALAR YURDUNDA, ATSIZ ATA MAKAMINDA, BAŞBUĞLAR OTAĞINDA, ERİNÇ İÇERİSİNDE!

Çevrimdışı Antepli Bozkurt

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 540
Ynt: ÜLKEMİZ ÜZERİNDE OYUN OYNAYAN ÜLKELER!
« Yanıtla #4 : 17 Şubat 2012 »
                      6-AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ

Amerika’nın Hedefleri
• Jeopolitik önemi çok büyük olan ülkemizi çeşitli hain planlarla, içten içe bölüp parçalamak ve atalarımızın kanlarıyla yıkanmış bu toprakları ele geçirmektir.
• Doğuda kukla bir devlet olacak,adı it'isdan.
ABD’nin gerçek bir demokrasi ve özgürlüğe tahammülü yoktur.Geri kalmış, yoksul ve sömürülen ülkemizin mazlum halkının kalkınmaya veya özgürlüklerine kavuşmaya yönelik çalışmalarına tahammülü ise hiç yoktur.
Bu durum artık öyle bir hal almıştır ki ABD bunu apaçık ortaya koymaktadır.ABD Eski Dışişleri Bakanı Albright:
“ABD olarak tüm Amerikalıların ve de dünyanın sağlıklı, demokratik, insancıl ve liberal ekonominin geçerli olduğu strateji üzerine çalışıldı.Biz bu stratejinin uygulanmasına büyük önem veriyoruz ve insanlığın geleceğinin hayrına olduğuna inanıyoruz.ABD olarak bu strateji ile belirlediğimiz yolda bize engel çıkaran kim olursa olsun yok etmeye kararlıyız.”
Burada ABD Dışişleri Bakanı dünyayı göz göre göre tehdit etmektedir.Ayrıca ABD dünyanın sağlıklı, insancıl olmasını istediği falan yoktur.Aksine dünyada savaşların olması ABD’nin işine gelmektedir.Çünkü ABD’nin ekonomisini yöneten 20 şirketten 8 tanesi silah şirketidir.İşte bu yüzden Ortadoğu’da silahlar susmamakta ve her gün onlarca masum insan ölmektedir.
Peki neden Türkiye?
Ülkemiz petrol, altın, toryum, bor madenleriyle dolu üç tarafı denizlerle çevrili, dört mevsimi yaşayan ve bu yüzden de her türlü tarım ürününü yetiştirebilen Avrupa ile Asya’yı birbirine bağlayan çok önemli bir ticaret merkezinde yer almaktadır.En önemlisi dünyanın en fazla genç nüfusuna sahiptir.
ABD’nin hain oyunlarından birkaç tanesi
ABD kendinin güçlü olduğunu göstermek ve ona karşı gelenleri yok etmek için oyunlar oynamaktadır.
ABD’nin Adana ‘da bulunan Çekiç Gücü faaliyetleriyle ilgili raporlar sunmuştur.Bu çekiç güç öyle bir güçtür ki bu üssü incelemeye giden milletvekillileri içeri alınmamıştır. Bugün itibariyle İncirlik’te bulunan Amerikalı benzin için KDV bile ödemek istemediğini belirtmiştir. Ayrıca yakalarına taktıkları personel kartlarının parasını da Türkiye’den almışlardır. Bunun sömürge devlete verilen emirden farkı yoktur.Böylece Türkiye aşağılanmaktadır.Eşref Bitlis bir raporunda da İncirlik’ten kalkan ABD uçaklarının keşif uçuşları yaptığını ve C-130 uçaklarıyla PKK yuvalarına malzeme attıklarını belirtmiştir.Buradan da PKK’nın dağ tepelerine ağır silahları nasıl çıkarttığı belli olmaktadır.
.Amerika’nın Türkiye’nin maden kaynakları üzerinde hedefi:
Ülkemiz bor, toryum, petrol , altın gibi çok değerli madenlere sahiptir. Türkiye’nin yer altı kaynaklarının toplam değeri günümüzde 10 Trilyon Dolar olarak tahmin edilmektedir. Yani Türkiye varlık içinde yokluk çekmektedir.
Dünya bor rezervinin %70’i Türkiye’dedir. Ama buna rağmen bor ticaretinin %15’ine sahibiz ve madenimizi sadece satmakla yetiniyoruz. Gelecekte otomobillerin , gökdelenlerin ve giysilerimizin %50’sinin bordan yapılacağı bilimsel olarak açıklanmıştır. Fakat ABD bor madenlerini işleyecek teknolojiyi bize satmamakta ısrarlıdır.
Türkiye’de zengin petrol kaynakları bulunduğu iddia edilmektedir. Ama Türkiye’de petrol arama işlemleri genelde Amerikan şirketlerinin elindendir. Bu şirketler birçok petrol kuyusunu petrol yok diye betonla kapatmıştır. Fakat bu yerlerden daha sonra petrol fışkırmıştır.
Türkiye altın rezervinde dünyada ikinci sıradadır. Fakat nedense ülkemizde bir türlü altın çıkarılamamaktadır.
ABD’nin Türkiye’nin ekonomisi üzerindeki oyunları
ABD ülkemize sıfır kota, sıfır gümrük vergisiyle girerken bizim ürünlerimizi kendi ülkesinde yüksek vergiler koymaktadır. Bizde vergi koymaya kalkışınca hemen ayaklanmaktadır ve “o zaman yatırım yapmayız” deyip göz dağı vermektedir. Bunun karşılığında yaklaşık iki yüz milyar dolar dış borcu olan ülkemiz aciz kalmaktadır. Ülkemiz her sene en az gün başına yirmi beş milyar dolar borç ödemektedir. Çünkü, verilen kredilere acımasızca yüksek faiz konulmuştur. Burada ABD Türkiye’yi iyiden iyiye borçlandırıp kendi malını bile üretemez hale getirip çökertmek istemektedir. ABD günümüzde Eskişehir ve Niğde’de onbinlerce dönüm arazi alıp tek ürün yetiştirmektedir. Bundaki amacı da Türkiye’nin kendi yiyeceğini yetiştireceği toprağının kalmayıp ABD’ye bağlanmasıdır.
ABD’nin terör yönünden hedefi
Ülkemizin başı bölücü terör örgütü PKK ile derttedir. Günümüzde PKK’ya en çok destek veren devletlerden biri ABD’dir. Hatta Abdullah Öcalan Özgür Halk Dergisi’nin 11 Eylül 2002 tarihindeki sayısında Türkiye’ye karşı ABD güdümünde savaş talimatı vermiştir. ABD’nin PKK’ya en bilindik desteği ise CIA ve MOSSAD’a çalışan ABD’li iş adamı John Litteford aracılığıyla verdiği 125 milyon dolardır. PKK’nın bu parayı hemen silaha yatırdığı düşünülmektedir. Bir süre önce CIA’in Kuzey Irak’taki PKK’lılara RPD lav silahı verdiği de tespit edilmiştir. Ayrıca ABD’nin Delta Force özel timinin yaklaşık iki yıldır Kuzey Irak’ta PKK’yı eğittiği ve üst düzey bazı PKK’lının ise Pentagon’da eğitim gördüğü su götürmez bir gerçektir.
ABD’nin Türk basınındaki oyunları
Pentagon her yıl ABD’nin lehinde kamuoyu yaratmak için istediği bölgelerde medyaya özel bir fon ayırmaktadır. ABD’nin bu yıl Ortadoğu için 600 milyon dolar ayırdığı bunun da 200 milyon dolarının Türkiye’ye aktardığı öğrenilmiştir. Çünkü ABD’nin en büyük hedeflerinden biri Türkiye’yi ele geçirmektir. Günümüzde bazı gazetecilerin bir anda nasıl bu kadar zengin oldukları da anlaşılmaktadır.
(Millenium Challenge 2000) Bin yılın meydan okuması tatbikatı
Bu tatbikat ABD’nin en büyük tatbikatıdır. Yaklaşık 13500 her düzeyden asker bu tatbikattaydı. Ne ilginçtir ki tatbikat Kuzey Anadolu fay hattına benzeyen St. Anderas fay hattının bulunduğu California Nevada Çölü’nde yapılmıştır. Bu tatbikatta amaç yapay bir deprem yaparak bu bölgede kargaşa yaratıp etnik grupları ayırıp sonra 96 saatte bu ülkenin önemli şehirlerini işgal edip ülkeyi ele geçirmektir. Bu tatbikat çok gizliydi ve NATO’nun ikinci büyük ordusu olan TSK gözlemci olarak çağırılmamıştı. Tatbikatta hedef gösterilen ülkenin Türkiye olduğu apaçık ortadadır. Çünkü:
• Türkiye’de kargaşadan etkilenecek birçok etniksel grup vardır.
• TSK dünyanın kendi ülkesinde 96 saatte seferberlik ilan edebilen tek ordusudur.
İşte bu yüzden Türkiye hedef ülkedir…

Çevrimdışı Antepli Bozkurt

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 540
Ynt: ÜLKEMİZ ÜZERİNDE OYUN OYNAYAN ÜLKELER!
« Yanıtla #5 : 02 Mart 2012 »
                                      7-İSRAİL

Günümüz Türkiye’sini toprak talepleri yüzünden tehdit edebilecek ve nitekim de tehdit eden devletlerden biri de kuşkusuz İsrail’dir.Çünkü İsrail büyük İsrail hayalini gerçekleştirmek istemekte ve bunu tarihteki Hz. Süleyman’ın büyük imparatorluğuna ve Tevrat’ta yer alan “Nil’ den Fırat’a olan diyarı senin zürriyetine verdim.” cümlesine dayandırmaktadır.Bu amaçla tüm Türkiye’yi hatta Ortadoğu’yu tehdit altına almaktadır bu uğurda İsrailli siyonistler yayılmacı bir politika uygulayarak yavaş yavaş emellerine ulaşmak istemektedirler.Şu an ki İsrail ileride kurmayı planladıkları Büyük İsrail’in bir kısmıdır. Arap-İsrail savaşı sırasında Gazze Şeridi ve Batı Şeria’yı ele geçirmişlerdir. Gerekçe olarak da İsrail Başbakanı’nın “Bu topraklar bize atalarımızdan yadigar topraklardır.” sözü gösterilmiştir.Maalesef o hedefteki toprakların bir kısmı da Anadolu’muzdadır.Büyük İsrail hayalinde belirtilen Nil’den Fırat’a kadar sözünü gerçekleştirmek isteyen İsrailliler haince emellerini bazı dost görünen devletlerin desteğiyle uygulamaya koymuştur.Ülkemizin G. Doğu Anadolu’daki topraklarını verimlileştirme ve Fırat, Dicle nehirlerinin sularını kontrol altına almak için oluşturulan GAP Projesi son günlerde, İsrail’in Kitab-ı Mukaddes Coğrafyası adı verdiği Büyük İsrail projesini gerçekleştirmesi için bir araç olduğu açıkça ortaya çıkmıştır.İsrail G.Doğu Anadolu bölgesindeki GAP projesinin yürütülmesini ele almak istediğini belirtmiştir.Hatta bununla da kalmamış GAP projesindeki illere yatırım amacıyla tam 67 tane de şirketini buralarda çalışması için ihaleye sokmuştur.Amaçları çok masumca gibi görünen bu İsrail şirketleri GAP projesi çerçevesinde imkan olanak araştırmaları yapıp,fizibilite raporları hazırlayacak ve GAP projesinin gelişimi için uğraşacağı yerine GAP’tan İsrail toprağı statüsünde hisse almaya çalışmaktadır.Bunun için de Türkiye’de Tarım Reformu Genel Müdürlüğü’ne başvurular yapmaktadır.İsrail Türkiye’den GAP projesiyle toprakları alma planları yaparken, Türkiye ise doğuda ve güneydoğuda yine İsrail’in destek verdiği PKK terör örgütüyle uğraşmaktadır.ABD ve Yunanistan gibi bazı devletlerinde desteğiyle Irak’ta dolayısıyla Türkiye’de kurulacak bir Kırodistan İsrail’in işine gelecektir. Çünkü orada kurulacak devlet İsrail’in bir türevi kuklası olacaktır.Böylece GAP’ta yaşanan olası bir başarısızlık, kurulacak Kırodistan’la telafi edilmek istenmektedir. Ayrıca israil bir çok hamile kadını getirip çocukları bölgede Türk vatandaşı gibi kimlik çıkartmaktadır.

Çevrimdışı Antepli Bozkurt

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 540
Ynt: ÜLKEMİZ ÜZERİNDE OYUN OYNAYAN ÜLKELER!
« Yanıtla #6 : 03 Mart 2012 »
                                                   8 -RUSYA
 
 
 
Rusya’nın emperyalist karakterinin yanında Türkler için daha önemli bir özelliği vardır. Ruslar Türkler’in 500 yıllık düşmanıdır.
Osmanlı İmparatorluğu’nun Doğu Avrupa’nın çoğunu kapsayan topraklarının büyük çoğunluğu Ruslar yüzünden kaybedilmiştir. Ayaklanan Yunanlılar, Bulgarlar, Sırplar, Karadağlılar ve Arnavutlar’ın hepsi Ruslar tarafından kışkırtılmıştır. Şimdiki Macaristan ve Romanya da Ruslar’la bilfiil savaşılarak kaybedilmiştir. 1877 yılında Rus Ordusu Çatalca’ya kadar gelmiştir. Doğu Anadolu’da yüzbinlerce Türk’ü katleden Ermeniler’i kışkırtanlar da Ruslardı.
 
 
Yalnız Anadolu’daki değil, Orta Asya ve Kazan’daki Türkler de Rus emperyalizminin saldırısına maruz kaldı. Kırım ve kuzeyindeki Kazan bölgesinde yaşayan Tatarlar, Hazar’ın batısındaki Azeriler ve doğusundaki (Orta Asya’daki) Kazaklar, Kırgızlar, Özbekler, Tükmenler; Sibirya’daki Yakutlar, kısacası tüm Türklük dünyası Rus baskısı altında yüzyıllarca yaşadı. Yüzbinlerce Türk Rus saldırılarında öldü, Türk zenginliği yüzlerce yıl sömürüldü... Yüzbinlerce Türk Ruslar’dan kaçarak Anadolu’ya sığındı.
Bugünkü Rusya’yla 500 yıl önceki Rusya’yı karşılaştırdığımızda Ruslar’ın nasıl Türkler aleyhinde geliştiğini görebiliriz. Rus yayılmacılığının kazandığı toprakların büyük çoğunluğu Türk topraklarıdır.
Ruslar’ın Türk düşmanlığı Sovyet döneminde Tataristan, Türkistan ve Türkmenistan topraklarında da devam etti. Bu bölgede Türkler çeşitli devletçikler altında bölünüp parçalanarak milli kimliğinden soyutlanmak istendi. Stalin döneminden sonra Türkler’in Türk dünyasındaki birliği parçalandı ve sistemli bir Ruslaştırma siyaseti izlendi

Rusya PKK’yı destekliyor


Bugün Ruslar’ı Türkiye’nin stratejik müttefikliğine aday bir ülke olarak lanse edenlere tarihi hatırlatmak yeterli olmuyorsa yakın geçmişimizin kimi deneyimlerini anımsatmakta fayda var. Ruslar’ın tarihsel düşmanlığını unuttuk diyelim. Ya da Ruslar’ın düşmanlığının sona erdiğini düşünelim. Ruslar’ın SSCB yıkıldıktan sonra Türkler’e yaptıklarını nasıl açıklayacaksınız?
PKK’nın Rus sınırları içinde hâlâ askeri bir eğitim kampı bulunuyor. Hatırlatalım, PKK’nın bu tip kampları sadece iki ülkede daha var: Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi! Pek çok Rus siyasetçi ve devlet adamı da açıkça PKK’yı ve sözde lideri Apo’yu destekliyor. Rus mafyasının PKK’yla uyuşturucu ticaretinde de beraber çalıştığı biliniyor

Rusya Kıbrıs’ta Rumları Karabağ’da Ermenileri savunuyor


Ruslar yıllardır Türkler’e karşı Ermeniler’i de savunuyor. Ermeniler Azerbaycan’ın üçte birini işgal ederken Ruslar sessiz bile kalmamış, Ermeniler’e yardım etmişti. Halen Ermeniler’in hamiliği rolünü devam ettiren Ruslar, sözde soykırım suçlamalarında da Ermeni tezlerinin propagandasını yapıyor. Anadolu’da büyük Ermenistan projesini destekliyor.
Kıbrıs konusunda da Ruslar yıllardır Türk tarafını değil Rum tarafını destekliyor. Bunda şüphesiz Ruslar’la Rumlar’ın din kardeşliğinin de büyük etkisi bulunuyor. Rumlar’a S-300 füzeleri satan Ruslar Rum yandaşlıklarını fiilen de göstermişlerdi. Uluslararası kamuoyunda da Ruslar, sürekli Rum tezlerini destekliyor.


Rusya Bakü-Ceyhan Boru Hattı’na da karşı

Son yıllarda Ruslar’la Türkler’i karşı karşıya getiren bir başka mesele de Bakü-Ceyhan Boru Hattı projesi. Bu projeyle birlikte Azeri petrolleri Türkiye üzerinden Akdeniz’e aktarılacak. Böylece Türkiye ekonomik anlamda muazzam bir gelire sahip olacak. Ekonomik getirisinin yanı sıra bu projeyle birlikte Türkiye’nin Ruslar’ın etki alanındaki diğer Türk Cumhuriyetleriyle bağları sağlamlaşmaya başlayacak.
Kısaası Bakü-Ceyhan boru hattı aynı zamanda Türkiye’yi Orta Asya’ya bağlayacak. Ruslar, bu projeye hem Türk dünyası arasındaki ilişkileri güçlendireceği için, hem de Türkiye’ye büyük ekonomik getirisinden korktuğu için karşı çıkıyor.


Rus-Türk ilişkilerinin geldiği noktayı kısaca özetlersek, tarihsel Rus-Türk düşmanlığının aynen devam etitğini görüyoruz. Ruslar Türkiye’nin temel dış politika meselelerinin istisnasız tümünde Türk karşıtı tavır alıyor. Bunda yılların Türk düşmanı birikiminin yanı sıra Rus-Türk çıkarlarının Orta Asya-Ortadoğu-Balkan hattında sürekli çatışması da önemli rol oynuyor.

Çevrimdışı Böri

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 1084
Ynt: ÜLKEMİZ ÜZERİNDE OYUN OYNAYAN ÜLKELER!
« Yanıtla #7 : 03 Mart 2012 »
Alıntı
Ruslar Türkler’in 500 yıllık düşmanıdır.

Osmanlı'yı dikkate alırsak bu böyledir de,

Hazarları, Kuman-Kıpçakları da hesaba katarsak Ruslar Türklerin 1100 yıllık düşmanıdır!


(Ruslar başlangıçta kendi hükümdarlarına "Kağan" ünvanını veriyorlardı... Hazarlardan etkilendikleri açıktır.)


______________________________________

Karabağ sorunu derken, Boris Yeltsin döneminde Ruslar Ermenileri çok açık bir biçimde destekliyordu.
Türkiye'ye ihanet edenler cezalandırılmalıdır!

Çevrimiçi Üçoklu Börü Kam

  • Otağ Yöneticisi
  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 2318
  • Kök Teñğri Türk'e Kut ve Utku Versin!
Ynt: ÜLKEMİZ ÜZERİNDE OYUN OYNAYAN ÜLKELER!
« Yanıtla #8 : 04 Mart 2012 »
Uluğ Bilge Atsız Atamızdan öğrendiğimize göre Türklerle Ruslar arasındaki dörtyüzyıllık çekişme ve mücadelede boyunca yapılan savaşların toplamı yirmiyedi yıl etmektedir.
Ruslarla sırf şavaş meydanlarında karşıkarşıya olduğumuz süre, yirmiyediyıl, neredeyse bir insanın ömrünün yarısı kadardır.

TTK.
Türk Soyunun Gizli Gücüne İNAN ve GÜVEN!

Çevrimdışı YALNIZKURTKARAGÜLLE

  • GÖKBÖRÜ SİNOP
  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 1345
  • Mekanı Uçmağda!
Ynt: ÜLKEMİZ ÜZERİNDE OYUN OYNAYAN ÜLKELER!
« Yanıtla #9 : 01 Nisan 2012 »
Belgelerle İngiliz-Kürt oyunu
Bugünü daha iyi anlayabilmek adına, Yusuf Koç ile Ali Koç’un kaleme aldığı BAŞBUĞ ATATÜRK kitabından:
“İstanbul’da İngiliz Genel Karargahından (General Harington’dan) İngiltere Askeri İstihbarat Başkanlığına. Şifre Tel.Yıldırım. no.i.E.357.
(Türkiye’deki İngiliz casus örgütü ’black jumbo’nun ele geçirdiği gizli Türk şifresi): Mustafa Kemal Paşa’dan Londra’da Bekir Sami Beye gönderilen 1 Mart 1921 günlü şifre telgraf:
1- Ekonomik ve mali sorunlarla ilgili noktalar değişmez.
2- KÜRDİSTAN DİYE BİR SORUN YOKTUR.
......
12- Londra konferansından yaralanmaya çalışırken, aynı zamanda İngiliz onurunu gözetmek gibi gerekçelerle aldatılmaya kesinlikle dikkat etmeniz gerekir. Çünkü barışı sağlamak için İngilizlere görünüşde bazı zahiri ayrıcalıklar tanımak yolundaki görüşünüzü uygun bulmuyoruz. Zahiri bile olsa İngiliz’e ayrıcalık tanımak, milli davamızın ruhu olan bağımsızlığımızı yok etmeye yetecektir. Yetkiniz milli misakla sınırlıdır.”
11 Mayıs 1921 “İstanbul’da İngiliz Yüksek Komiseri Sir H.Rumbold’dan İngiltere Dışişleri Bakanı Lord Curzon’yazı.No 476. Gizli.

Mustafa Kemal’e karşı Kürtleri ayaklandırma sorunu

1- Kemalistleri silahla dize getirmek için hazırlanan bir planda, Kürtlerin de Mustafa Kemal’e karşı kullanılmalarının düşünüldüğü, şimdi Yunanlıların böyle bir olanak araştırdıkları.
2-Ancak toplu bir Kürt hareketinin gerçekleştirilmesinin kuşkulu olduğu.
3-Yunanlıların ilişki kurdukları bildirilen Kürt Mustafa Paşa’nın Damat Ferit Paşa zamanında İstanbul’da sıkıyönetim Mahkemesi Başkanlığı yaptığı, pek ketum bir kimse olmadığı, iyi idare edilirse işe yarayabileceği, ancak Kürtleri Yunanlılarla işbirliğine sürükleyemeyeceği. Irak’a gönderilmesi için bir süre önce İngiliz Yüksek Komiserliğince Kürt Mustafa Paşaya izin çıkarıldığı.
4- Yunanlıların kullanmak istedikleri ikinci kişi olan Kürt Hakkı beyin ise komiteci tipinde maceracı bir kimse olduğu, onun da bir süre önce Bağdat’a gitmek için İngiliz Yüksek Komiserliğine başvurduğu. Karar için Londra’dan talimat beklendiği.
5- Sivas’ın doğusunda bir süre önce patlak verdiği bildirilen Kemalist aleyhtarı hareket hakkında kesin bilgi alınamadığı.”
İnşallah, bu belgelerin 2000’li yıllara  ait versiyonlarını acılar içinde çocuklarımıza ve torunlarımıza okutmayız!..
10 EYLÜL 2022'DE UÇMAĞA VARDI..!
TANRI DAĞINDA...
ATSIZ ATA OTAĞINDA, ULU ATALAR HUZURUNDA DİZ VURMAKTA!


Dört yanım soru, Tanrı'm
Hepsi en zoru Tanrı'm
Soruların zorundan
Soyumu koru Tanrı'm

Sen Tanrı değil misin, adını yargılatma
Sana Tanrı deyince, dinimi sorgulatma
Ya adam et bunları, ya beraber yaşatma
Kanı bozuk olanlar "Türk'üm" diyemesinler
Ve Türk'ün dik başını yere eğemesinler.