Gönderen Konu: Arap Emperyalizminin Türklüğe Verdiği Zararlar  (Okunma sayısı 14806 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı OrkanBey

  • Türkçü-Turancı
  • **
  • İleti: 57
  • ATAM Türküm,övünüyorum ve izinden yürüyorum
Arap Emperyalizminin Türklüğe Verdiği Zararlar
« Yanıtla #10 : 05 Ağustos 2012 »
   Degerli Irkdaslarim,öncelikle bugün verdigimiz sehitlerimizi, yigitlerimizi huzurunuzda aniyor,basimiz Sagolsun diyorum. kusura bakmayin dün gece gec saatlerde yorumumu yazdigim icin, anlatmak istediklerimi eksik anlattigimdan dolayi.Cünki dün gece ki amacim fazla detaylara girmeden tarihten bu yana kisa bir degerlendirme tezim idi asil demek istedigim tehlikenin var oldugu ve bu tehlikenin din üzerinden yapiliyor olmasi idi.

   Öncelikle din konularindaki hassasiyetimi söyle belirtmek isterim.Bu konu gercekten bizi asar ancak üzerine gitmek, tartisilmasi gerekir. en kücük örnegini bir önceki yorumumuzda yasadik.Fikir ayriliklari dogurdugunu gördük.Ancak benim demek istedigim de Türklrin kolaylikla dini sectigi degil zaten yukarida da belirttigim gibi 'sectigine ya da sectirildigine' ifadesini kullandim,Hicbir insan inancini kolaylikla degistirmemistir tarihte,bazi istisnalar haric, hele bu Irkimiz gibi güclü bir inanc sahibi bir millet iseniz daha da zorlasir.Ben sadece Irkimizin o zamanlarda neden baska dinlere gectigini kisaca degerlendirdim, aralarindaki fark ve benzerliklere dikkat ederek.Eski inanlarimiza göre, tabiat cok önemliydi, Islam da da olan tabiata verdigi nimetlerden dolayi sükretmesi ve bunu belli bir teoriye baglamasi, en önemli benzerliklerden biridir diye düsünüyorum.Ancak tekrar ediyorum hic bir insan dinini, inancini kolay kola degistirmez, mantikli, aciz olmayan  bir millet bunu yapamaz.

   Diger konu da da Vahdettinin vatan haini oldugu;
   Kismen hain oldugunu belirtirken, sadece kendi gözlemlerim,cünki;
   Öncelikle o zamanlara bakildiginda Vahdettin daha önceki atalarinin ( Osmanlinin son dönemleri ) ugrattigi hazimetten cikabilme kabiliyeti ve cesareti olmayan bir vasifti.Bu durumdan, cevresindeki masonlarin, düsmanlarinin ablukasi ve yönlendirmelerinden eli kolu baglanmis bicimde hareket alani tamamen alinmis bir durumdan nasil bir kahramanlik beklenebilirdi ki kendisinden.Kendisinin her daim üzdün ve mutsuz oldugunu yazan kaynaklar var ve kendisinin diger sultanlar gibi alem yaptigi haberleri yok ama, psikolojik olarak vicdan azabi cekiyor olmasi ve ardindan Atatürkün hanedanliga son vermesinin üzerine ülkeyi soyuyla sopuyla terketmesi. Düsünün bir kere eger hanedanlik Istanbul da oturmaya devam etseydi, Atam ve arkadaslari o kadar devrimi tabii ki yapardi ancak o kadar kisa bir sürede yapabilir miydi? Muhakkak ileride hanedanlik soyundan karismalar olacakti her yaptigina muhalefet olacakti.

    Dün gece asil belirtmek istedigim, Irkimizin dibini kazimak icin  Orta Asyadayken Cin'den beridir yapilan bir savas var ve düsmanlarimiz bunu her yolu deneyerek, planliyor olarak yaptiklari gercegidir.Daha önceki inancimiza göre de tek Tanrili idik, simdi de Tek Tanriliyiz, bizim icin önemli olan inanmak ve Irkimiz olmustur tarih boyunca ve bu böyle devam edcektir.Önemli olan adam gibi adam olmak her dinin,inancin  özndeki temel unsur budur kisacasi.Sadece eski öz ve has güzel kültürümüzü yasatalim cünki bizi farkli kilan hep o olmustur.

   Yok Türkler Islamiyeti gelistirdi,Islamiyet Türkleri bitirdi diye inanclari tartismak yerine her ikisinin de birbirlerinden faydalandigini görmek, insanlarin dogasinda bulunan gerceklerden dolayi  yasanabilmis oldugunu kabullenmek ve önümüze bakarak,asil su anda ülkemizde yasanan gelismelere, verilen sehitlere odaklanmamiz gerekir diye düsünüyorum.

   Mevzuu Irkimizin gelecegi ise gerisi teferruattir...

   Tanri yüce Irkimizi Korusun, sehitlerimize saygilar, ailelerine sabirlar...

    :prbay
       
Alma Türk'ün AHINI
Cikar elbet bir gün ACISI
SABIR nedir en iyi biz biliriz
Kalmaz yerde hicbirimizin asil KANI

Çevrimdışı OrkanBey

  • Türkçü-Turancı
  • **
  • İleti: 57
  • ATAM Türküm,övünüyorum ve izinden yürüyorum
Arap Emperyalizminin Türklüğe Verdiği Zararlar
« Yanıtla #11 : 05 Ağustos 2012 »
   Sunun tekrar altni cizerek belirtmek istrim ki, hic bir dinn avukatligini yapmak istemiyorm, dinlerin özündeki amac, insan olmak, aile ve milleti arasinda adalet ve huzur saglamak ise biz Türkler zaten bunu ezelden yapiyorduk, baska yeni bir dine,inanca ne gerek vardi ancak daha önce de baska bir konuda  da belirttigim gibi yeniden diyorum ki, Her birey kendi inancini icinde yasamali ve yasatmali, Tanri ile arasina baska herhangi bir seyin girmesini önleyerek, gelecegini, Irkinin gelecegini düsünmeli.

   Bizi, senelerce yavas yavas, günümüzde de hizlandirilan din konulari, etnik kökenler üzerinden Irkimizin yok edilmeye calisilmasi oyunlarina kanmamaliyiz.

   Tek bir Tanri ve yüce bir Irkimiz var, su an da baska da bir seyimiz kalmadi, bunlari da kaybetmek istemiyorsak, damarlarimizda gezen asil kani hatirlamali ve hatirlatmaliyiz.

   Esenlikler Tanri yüce Türk Irkini Korusun :trbayrak
Alma Türk'ün AHINI
Cikar elbet bir gün ACISI
SABIR nedir en iyi biz biliriz
Kalmaz yerde hicbirimizin asil KANI

Çevrimdışı Yalnız

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 9
Arap Emperyalizminin Türklüğe Verdiği Zararlar
« Yanıtla #12 : 19 Ağustos 2012 »
Esenlikler değerli ırkdaşlarım. Aslında konuyu yeniden alevlendirmek istemiyorum, ama ben de müsadenizle görüşlerimi belirtmek isterim.

İlk önce başlık çok ağır olmus, tahrik edici olmuş. Eğer şimdi olaya din açısından bakarsak, Türklüğü İslamiyet'in bitirdiği falan yok. Yani olayın İslam ile yakından ve uzaktan alakası yok.
Herkesi bu konuda tarafsız olmaya davet ediyorum. Eğer Türkler yaklaşık 1000 yıl önce başka bir dini seçseydi, mesela Hristiyanlık, o zaman da Türklüğü Hristiyanlık bitirdi diyecektiniz, bundan adım gibi eminim.
Eğer gerçekten katıksız bir Türklük istiyorsak, o zaman genel olarak din karşıtı olmamız lazım, (sadece İslam karşıtı değil) ki zaten bu da olanaksızdır. Tarihi açıp okuduğumuzda, hiç bir toplumun inançsız/dinsiz olduğunu göremeyiz.
Ben birçok Türkçü otağları takip ettim ve her defasında İslamiyet'e saldırıyorlar. Dolayısıyla Türkçüler arasında da anlaşmazlıklar oluyor maalesef.
Uzun lafın kısası Türklüğü bitiren, daha doğrusu bizleri milliyetsizleştiren İslam değil, genel olarak din istismarcıları.
Şimdi bir kişi hem Türkçü hem Müslümansa, o zaman o kişinin "hem Türküm, hem Müslümanım" veya "Tanrıdağı kadar Türk, Hira Dağı kadar Müslümanım" demesinde ne sakınca var?
Sizlerden rica ediyorum değerli ırkdaşlarım, bu konulara daha ılımlı yaklaşmamız lazım, aksi takdirde günden güne "Ne mutlu Türküm" diyen kişilerin sayısı azalacak.

Yanlış anlaşılmasını istemem, ama İslamiyet'e saldıranlar daha İslamiyet'in i'sinden haberi yok. Ben kendim İlahiyat okuyorum ve artık olayları daha iyi kavrayabiliyorum. Biz o kadar çok kişileri kutsallaştırmışız ki anlatamam. Halbuki İslamiyet'te Allah, Kur'ân ve Peygamber dışında kutsal olan başka birşey yoktur. Ama bizim millete gel de bunu anlat, anlatamazsın.
Ben mesela her zaman Türk olduğum için gurur duymuşumdur, onur duymuşumdur, ve Tanrı'ya şükürler olsun diyorum. Bizim Türk olmamız Tanrı'nın İradesiyle gerçekleşmiştir değil mi?
O zaman da bunun gereğini yerine getirmemiz gerekir.

Aslında daha yazılacak çok şey var da, ellerim yoruldu :)

esen kalın değerli ırkdaşlarım.

Çevrimdışı AĞASAR

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 354
  • TANRI DAĞINDA, UÇMAĞA VARDI...
Ynt: Arap Emperyalizminin Türklüğe Verdiği Zararlar
« Yanıtla #13 : 19 Ağustos 2012 »
Biz, çapları fikirlerinden küçük olan embesiller gibi Türkçülük adı altında bu Milletin kutsal bildiği değerlere saldıran ve hakaret edenlerden olmadık, olmayacağız...

Çok büyük yanlış anlaşılmalara sebebiyet verecek olan ve konuyu direk saptıracak olan başlığı ''Arap Emperyalizminin Türklüğe Verdiği Zararlar'' şeklinde değiştirmeyi uygun gördüm...

Tam olarak gayemiz nedir diye soran olursa açıklaması aşşağıdadır...


Öncelikle İl Bilge Ayzıt Kardeşimize hoşgeldiniz, esenlikler getirdiniz diyelim.

Değerli İl Bilge Ayzıt Kardeşim!
Ne yazık ki açtığınız konunun başlığı yanlış anlaşmalara ve Türkçülerin dini duruşuyla ilgili üzerine atılı bulunan iftiraları beslemeye neden olacak çağrışımlar yapmaktadır. Yani açtığınız konunun başlığını yanlış seçmişsiniz. Keşke başlığı daha dikkatli seçseydiniz.

Görüşünüze saygı duyarız ve görüşünüzün kişisel olarak sadece sizi bağladığını, size ait bu görüşlerin, aynı zamanda Gökbörü Türkçüler Derneğinin resmi yayın organı olan bu otağı ve Gökbörü Türkçüler Derneğini hiç bir şekilde bağlamadığını, konuyu okuyanlara duyurmak isteriz.

Bu konuya daha önceden bir başka başlıkta verilmiş benzer cevabı aşağıdaki alıntıyla vermek istiyorum.

Sağlık ve esenlikler dilerim...

TTK.



Üçoklu Börü Kam

Alıntı
Tonyukuk Nickli Üyeden Alıntı
Geçen günlerden birinde, buradan bir kardeşime şöyle söyledim; ''İslâm emperyalizmi Türkleri vatan sevgisinden yoksun bırakıp, salt dini askerleri olarak kullanmak istemiştir.''dersem, sence bu yanlış anlaşılacak bir cümle midir? Değerli arkadaşlar, bir Türkçü misak-ı milli sınırları içinde durduğu noktayı çok iyi tayin etmelidir bu ülkede bilir bilmez İslâma sataşmak neyse, Komrat'ta ortadoks inancına sataşmak Türkçülük aleyhine aynı etkiyi yapar. Ancak bu yobaz tayfası şunu bilmelidir ki, Müslüman olmak için Arapça bilmek gerekmez, gereken vahyin anlamını bilmektir. Bu Ebu Hanife'ye göre de , İmam Matüridi'ye göre de böyledir. Peygamberin vefatından 30 yıl sonra hilafet bitmiştir. Ondan sonrası beyliktir, padişahlıktır. 42 yıl sonra da bizim Araplarla savaşımız başlamıştır. İki defa yok olmaktan kurtardığımız bu illet toplum o günden beri ve asırlardır amansız düşmanımızdır. Bizlere atalarınızdan medet ummayın derler, atalar kültünü küfür sayarlar ama kendileri soylarını sayarken en az 5 kuşak geriden .. bin..bin... bin... diye atalarını saya saya gelirler. Bizde ki ırkı kırık nesepsizler de bu eksikliklerini Araba yaslanarak gidermeye çalışırlar.

İşte Türk Milletinin düştüğü/düşürüldüğü ve yüzyıllar boyunca kronik hale gelen hastalığı budur!
Türkler İslam'ı kabul etmelerinin üzerinden yüz yıl bile geçmeden, başta haçlı batı olmak üzere; İslam'ı boğmak, dar bir coğrafyaya hapsederek yayılmasını önlemek isteyen bilcümle gayr-i müslim güçlerin karşısında; İslam'ın koruyucusu, kollayıcısı ve temsilcisi konumuna geçmişlerdir.
Bunun anlamı: Türk'ün başta milli ülküsü olmak üzere Türk varlığı açısından hayati önem taşıyan bir çok milli refleksini, bilincini, ödev ve aksiyonlarını geri plana atması ve bir zaman sonra da, daha önceleri ilk sırada yer tutan önceliklerinin, çok çok geri planlara düşmesi demektir.

Araplar insanlık aleminin en tembel, en umarsız, en vahşi, en bencil ve ikiyüzlü milletlerinden birisidir.
Arap olmayan İslam Peygamberi, Araplar arasında, İslamı yaymaya başladığında Arap yarımadasında tarihin kaydettiği/kaydedeceği en büyük vahşet, zulüm ve cehalet hüküm sürmekteydi.
Bu döneme, yani İslam olmadan önceki, bin.. bin... bin... bin..... diyerek secerelerini dayandırdıkları dedelerinin, o günlerine bizzat kendileri "cahiliyye devri" demekteler.

Nasıl ki insanların şahıslarına mahsus karakterleri varsa milletlerin de karakterleri vardır.
Çinliler yılan, Ruslar ayı, Amerikalılar maymun, İngilizler tilki, Almanlar domuz, Fransızlar fare, Yahudiler kene, Sırp ve Ermeniler sırtlan, Yunan ve Bulgarlar çakal, Farslılar ve Araplar da bukelamun tabiyat ve karakterli milletlerdir.

Tanrıyla, doğayla, canlı-cansız bütün yaratılmışlarla barışık, kıratlara dokunan, Bozkurtlara bakınan Türkler; dost ve yoldaş ettikleri ala atlar gibi yiğit ve kararlı, hayran oldukları ala kurtlar gibi asil ve hür tabiyatlı bir millettir.
Türk hile bilmez, duruma göre şekil almaz ve özü-sözü bir olduğundan, herkesi kendince bildiği için, kandırılması hep kolay olmuştur.
Lakin Türk'ün son kandırılışı daha öncekilerin hiç birisine benzememiş, bu kandırılmayla Türk, sadece maddi kayba uğramakla kalmayıp; refleklerini, ülkülerini, dilini, kimliğini, ruhunu ve manasını da ağır ağır, yavaş yavaş kaybetmiş, yutturulan afyon en ücra hücrelerine kadar öylesine işlemişki, bin küsür yıllık bir uykudan, Tanrı'nın bir lütfu olarak, Türklüğün; çelik iradeli, tunç yürekli, bükülmez bilekli, Bozkurt Oğlu Atatürk eliyle, ölüm-kalım sınırında, ancak, uyanabilmiştir.
Anlaşılacağı üzere Türk'ü kandırmanın yegane ve en tesirli yolu olarak dini, imanı ve inancı kullanılmaya başlanmıştır.

Arap dilinde köle, cariye, zımmi, mevali gibi ikinci sınıf kişileri tanımlayan kelime ve kavramlar vardır.
Köle ve cariyenin ne olduğunu hepimiz biliriz.
Zımmi vergi (haraç) vermeleri şartıyla ilişilmeyen gayri müslim, tek tanrılı, (Hırisitiyan, yahudi, vs.) din mensuplarıdır.
Mevali'ye gelince bu kavram, Araplar tarafından, başta Türkler olmak üzere Arap olmayan bütün müslüman milletler için kullanılmaktadır.
Mevali, müslüman köle demektir ve Araplar Arap olmayan bütün müslümanları "mevali" olarak görmektedir.
Arap ve İslam hukukuna göre köle; köleye sahip olan kişinin kölesi üzerinde, hiç bir kısıtlama ve sınır olmaksızın, her türlü hak ve tasarrufta bulunabileceği, tabiri caizse, bir mal, eşya, hayvan konumundadır.

Türk, inandığı dini değerler uğrunda savaşıp, başta haçlı batı olmak üzere, bütün dünyayı kendisine düşman ederken, kendisini mevalilerin (müslüman kölelerin) sahibi ve efendisi gören Arap, Türk'ün bu gayretlerini kendileri adına yapılmış bir hizmet ve görev olarak görmüş ve değerlendirmiştir.

Tanrı buyruğu Kur'an'ın ve İslam'ı vazeden İslam Peygamberinin getirdiği gerçek İslam, milliyetçiliği değil, başka milletlerin yaşam ve onurlarını yok etmeyi amaçlayan sapkınlıkları yasaklamıştır.
Ne yazık ki İslam'ın bu akidesi, çıktığı topraklarda ve ilk hitap ettiği insanlar tarafından, ihlal ve tahrif edilmiştir.

Biz Türkçüleri, zaten büyük ve şerefli olan milletimizi sevdiğimiz, herkesçe malum, büyük ve şerefli olduğu gerçeğini dile getirdiğimiz için, ırkçılıkla, İslam dışılıkla, fitne ve fücurla itham edenler, bizden önce İslam Peygamberinin vefaatından sonraki Arapların hal, gidiş ve uygulamalarına bir baksınlarda, Tanrı'nın bizzat kendisinin ululadığı; sevilmeye ve yüceltilmeye layık olarak acuna gönderdiği biz Türklerin milliyetçilik yapmasına, şayet diyebiliyorlarsa, ondan sonra ne diyeceklerse desinler.
Arap olmayanların Araplarla evlenmesini yasaklayan ilk kişi İslam'ın kudretli ve adil halifesi Ömer'dir.
İşi müslüman milletlere karşı dışlama ve ötekileştirme şeklinde devlet politikası yapan ve Arap olmayan milletleri Araplaştırmanın sistematiğini kuran ve işletmeye başlayanlar ise Arap Emevilerdir.

AKP kuyrukçu beyzade buyurmuşlar: Arapça öğrenmek vacipmiş.

Ulan hödükler!
Ulan angutlar!
Ulan mankurtlar!
Ulan Araplaşmayı İslam sanan mevaliler!

Arapça öğrenmek vacipse- ki asla böyle bir vücup yoktur- Türkçe öğrenmek farz, Türkçe konuşmak da ibadettir.

Türkçülüğün doruk ismi Uluğ Bilge Kaşgarlı Mahmut Divan-ı Lügat'tül Türk adlı eserinin girişinde, Arapça öğrenmeyi vacip kılan çağdaş angut ve mankurtlarımızın aksine, ta kaç yüzyıl önceden Türkçe öğrenmenin vacip olduğunu, hemde İslam Peygamberinin hadisine dayanarak, söylemiştir.
Uluğ Bilge Kaşgarlı, büyük bir öngörüyle,: "Türkçe öğrenmenin vacip olduğunun yanısıra; aklın da bunu emrettiğini, zira çok yakın bir tarihte yeryüzü hakimiyetinin Türklere geçeceği ve bu hakimiyetin çok uzun süreceğini" söylemektedir.

Peygamber ve halifeleri (Ebubekir, Ömer, Osman ve Ali) sonrasında İslam hakim güçlerin kendi çıkar ve iktidar sigortası olarak kullanılmaya başlanmış, mensubu oldukları dinin Peygamberinin çocukları yine kendi akrabaları tarafından, asırlardır müslümanların içini acıtan, bir deşhet ve vahşetle katledilmiştir.
Peygamberin ağzından hadisler uyduran ve bu uyduruk hadislere dayanarak önlerine geleni katledip, köleleştiren, yine İslam adına, iktidarı işgal eden Arap Emevilerdir.

Arap Emevilerince kurumsallaştırılan, diğer müslüman milletleri kendi kimliklerinden uzaklaştırarak, görünürde dini askerler, gerçekte ise Arapların hizmetkarı ve kölesi yapılması amaçlanan hileli yönlendirme (manipülasyon) ve bilgi çarpıtmalarından (dezenformasyon) en çok Türkler etkilenmiş ve, yukarıda da ifade ettiğim gibi, Türkler neredeyse dilini ve milli kimliğini unutmanın eşiğine getirilmiştir.

Türk Milletini; kökleriyle, ruhuyla, manasıyla, onur, haysiyet ve kimliğiyle yeniden buluşturan, Tanrı'nın Türküne bir lütuf olarak gönderdiği, Türklüğün; çelik iradeli, tunç yürekli, bükülmez bilekli, Bozkurt Oğlu Atatürk'e karşı yürütülen sistematik düşmanlık ve karalama çalışmalarının asıl sebebi; din üzerinden yüzyıllardır yürütülen hükümranlık kurma, nüfuz ve itibar sağlama, mal, mülk ve servet edinme kapısının, Atatürk tarafından kapatılmış olmasındandır.

Atatürk Türk Milletini dininden, diyanetinden uzaklaştırmamış, bilakis Türklüğü İslam'ın yegane dayanağı Kur'an'ın ve Peygamberin emrettiği İslam'ın en sağlam kolu Türk Maturidi ve büyük bir ilim ve vicdan adamı olan İmam Hanifiyle buluşturarak Araplaşmaktan kurtarıp İslamlaşmasının yolunu açmıştır.

Bu itibarla Başbuğ Atatürk İslam'a ve müslümanlara en büyük iyilik ve hizmeti sunmuş gerçek bir iman ve vicdan doruğudur.

Yobazlar, din bezirganları ve İslam adına faşizm tesis eden ve bölücülere hamilik yapan vicdanı kara mahluklar kudursunlar kudurabildiklerince; bu memlekette okunan her ezandan, kılınan her namazdan, her Kur'an tilavetinden ve müminlerce yapılan bütün ibadetlerin sevaplarından Türklüğün Son Başbuğu Atatürk'e de sevap yazılmaktadır.

Bu memleketin minarelerinde gürül gürül ezanlar okunuyorsa, camilerde huzur, güven ve huşu içinde namazlar kılınıyor, dinin bütün vecibeleri, hiç bir engellemeye maruz kalmaksızın, ifa edilebiliyorsa bunu sağlayan şey: Türk Bayrağının şan ve şerefle dalgalanmasıdır.

Bu şanlı bayrağı 20. yüzyılın Alp Er Tungası son Başbuğ ATATÜRK dalgalandırmıştır.

Kör gözler görmese de, sağır kulaklar duymasa da, kararmış vicdanlar hissetmese de, mankurtlaşmış beyinler anlamasa da, bu büyük gerçeğe; Türklüğün derin vicdanı, tarih ve Tanrı tanıktır.

TTK.

Üçoklu Börü Kam

KAYNAK : HUNTÜRK.NET-BBP başkanı Topçu: Arapça öğrenmek vaciptir, kürtçe öğrenmek caizdir?!!!
Dolunay buğusunda zifiri göklere yazılmış Ad'ın...
İnkâra düşen geceler gibi yok saysın varlığını bütün kâinat
Varsın mavi gün her doğanda silinsin ne çıkar ?
Ay dolanır , yüz bulanır, vakit döner, tılsımlı bir âyinde söylenir Ad'ın ;

Senin Ad'ın TÜRK !...


UÇMAĞA VARDI..!
TANRI DAĞINDA...
ATSIZ ATA OTAĞINDA, ULU ATALAR HUZURUNDA DİZ VURMAKTA!

Çevrimdışı TÜRK-KAN

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 2181
  • UÇMAĞA VARDI, TANRI DAĞLARINDA!
Ynt: Arap Emperyalizminin Türklüğe Verdiği Zararlar
« Yanıtla #14 : 20 Ağustos 2012 »
 Arap Emperyalizmi, Türklüğe yönelik dış bir tehdittir. Dolayısıyla içimizde değildir.

 Lakin bugün iktidarda olan şahıslar; Türk Milleti'nin büyük çoğunluğunun inancını istismar ederek Türklüğü ve Türkçülüğü yok etmek adına her türlü tezgahı kurmakta ve kendilerie biçilen rolü fazlasıyla yerine getirmektedirler. Bu insanlar bizim ülkemizde yaşıyorlar. Dışarıda değil.

 İçimizde olup bizi kemiren Türklüğümüzde uzaklaştıran mikrobun adı; YOBAZLIK'tır. YOBAZLIK, canım-cicim-demokrasi-insan hakları gibi teranelerle yok edilemez. Çünkü Türklüğü yok etmek isteyen YOBAZ; ne yapıyor? Milletimizi inancını tepe tepe kullanmakta bir sakınca görmüyor. Çünkü Dini kendine ait bir rant haline getirmiş. Bundan oluk gibi para kazanıyor ve toplumu çok rahat istediği gibi şekillendiriyor.

 Buraya kadar gelinen süreçte; Türkçülerin yaptığı hatalarda elbette etkili olmuştur. Gerçi bu hataları çoğunu yapan kişiler her ne kadar kendilerini Türkçü olarak tanımlasalarda; onlar TÜRKÇÜ falan değildiler. Adı sanı belli olmayan, sadece sanaldan ibaret bir yaşama saplanıp kalan ruh hastalarını değil Türkçü, insan olarak bile görmüyoruz.

 Türkçüleri İslam Düşmalığıyla yaftalamak veya yaftalanmasına sebeb olmak;  Türkçülüğe yapılabilecek en büyük hakaret ve kötülüklerden biridir. Türkçülük, böyle sığ bir anlayış ve dava kesinlikle değildir.

 Fikirlerimizi topluma anlatırken kullanılacak üslup çok önemlidir. Yüce Milletimizin gönlünde en ufak bir kırgınlık yaratmamalıyız. Türkçülük düşmanlarının eline koz vermemeliyiz. Elbetteki hata yapabiliriz, hepimiz insanız.  Hata yapmayan insan, iş yapamayan kişidir.

23 EKİM 2023'DE, ELİM BİR TRAFİK KAZASI SONUCU, UÇMAĞA VARDI.
ŞİMDİ; TANRI DAĞINDA, ATALAR YURDUNDA, ATSIZ ATA MAKAMINDA, BAŞBUĞLAR OTAĞINDA, ERİNÇ İÇERİSİNDE!