TUZAĞA DİKKAT
Siyasi çözüm yaklaşımının terörü “haklı sebeplere dayanan bir eylem” sayma anlamına geleceğine dikkat çeken Onur Öymen, “Yabancılar bu düşünceyi pompalıyor. Bu tuzağa düşmemeliyiz. Önce doğru teşhis koymalıyız. Siyasi tavizle çözüm bulunacağı ancak hayaldir” dedi.
“Uluslararası terör baronları
Türkiye’ye tuzak hazırlıyor”
CHP eski milletvekili ve emekli Büyükelçi Onur Öymen, Gaziantep’te 9 kişinin hayatını kaybettiği saldırının halkın güçlü tepkisiyle karşılandığını, siyasetçilerin lanet yağdırdığını ancak, tek başına lanetlemenin terörü bitirmeye yetmediğini ifade etti. Öymen, “Önce doğru teşhis koymak gerekiyor” dedi.
Siyasi tavizle çözülmez
Öymen, terörün sadece Güney Doğu Anadolu’da yaşanan bazı sosyal ve kültürel sıkıntılardan kaynaklandığını düşünenlerin, yabancıların teröre siyasi çözüm bulunması gerektiğini önerdiklerini belirterek, “Bu yaklaşım, terörü haklı sebeplere dayanan bir eylem saymak anlamına gelir. Bu tuzağa düşmemek gerekir” yorumunu yaptı. “Türkiye’nin başta Suriye olmak üzere Orta Doğu’daki çatışmalara sürüklenmesi terörist saldırıların artmasına yol açar. Zira terörü siyasi bir silah olarak kullanan ülkeler Türkiye’yi yeniden hedef seçebilirler” görüşünü kaydeden Öymen, Suriye’nin kimyasal silahlara sahip olduğunu açıklamasının durumu daha da vahim hale getirdiğini ifade etti.
Öymen, BM Kimyasal Silahların Yasaklanması Sözleşmesi’ni imzalamayan veya onaylamayan 7 ülkeden birinin Suriye olduğunu hatırlatarak, “Türkiye’nin Suriye’deki iç savaşta taraf haline gelmesi hem terör riskini arttırıyor hem de güney bölgemizde ciddi sorunlar yaratıyor. Üstelik sorunun çözümüne de hiçbir katkı sağlamıyor” dedi. Atatürk’ün, “Ülkenin savunması için yapılmadıkça savaş bir cinayettir” sözünün akıllardan çıkarılmaması gerektiğine vurgu yapan Öymen, “Yapılması gereken Suriye’deki gelişmelerle aramıza mesafe koymak, silahlı muhaliflere yardımdan vazgeçmek, sığınmacı kamplarını zaptı rapta almak ve onların yükünü başka ülkelerle paylaşmaktır. PKK terörünün de siyasi taviz verilerek çözülebileceği gibi hayali düşüncelerden vazgeçmektir” görüşünü dile getirdi.