Gönderen Konu: Türkleşme Kavramı  (Okunma sayısı 5872 defa)

0 Üye ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı türkkaan

  • Yasakli
  • Türkçü-Turancı
  • **
  • İleti: 61
Türkleşme Kavramı
« : 24 Aralık 2012 »
Değerli kandaşlarım Türklerle beraber yaşamış, kendi dilini benliğini kaybetmiş ve zamanla kendisini Türk olarak gören yani Türkleşen insanlara Türkçülük düşüncesinin yaklaşımı nasıldır? (Kendimdem şüphem yok yanlış anlaşılmasın.)

Çevrimdışı Muzaffer33

  • Türkçü-Turancı
  • **
  • İleti: 32
  • T T K !
Ynt: Türkleşme Kavramı
« Yanıtla #1 : 24 Aralık 2012 »
Kendi adıma konuşmam gerekirse ; kökeni ne olursa olsun ' Ben TÜRKÜM ' diyorsa benim için sorun yoktur. Ama benim aslım şudur, atamız şuradan gelir vs. vs. deyip kıvırır ama sonuçta bu topraklarda yaşıyorsak Türküz tabi ki derse olmaz ! TÜRKÜM diyorsan gerisi yoktur, bitmiştir. Başka şeyler söylemeye, ötelemeye gerek yoktur. Sadece TÜRKLÜK vardır.
Tabi ki bu konuyu başka açıdan bakan ve daha geniş çerçevede düşünüp yazılarını beyan edecek kandaşlar, andalar vardır. Onların görüşlerini de okumak, bilmek isterim.
Sen bendini yıkan asi su,
Sen engel tanımayan rüzgar,
Sen Ergenekon dağından doğan güneş,
Sen TANRI’nın iman ve bilek gücü ile donattığı şanslı kul
Senin adın TÜRK…!

Çevrimdışı TÜRK-KAN

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 2181
  • UÇMAĞA VARDI, TANRI DAĞLARINDA!
Ynt: Türkleşme Kavramı
« Yanıtla #2 : 24 Aralık 2012 »
  Oldukça önemli bir konuyu açan ve görüşlerini paylaşan Türkkaan ve Muzaffer33 Andalara teşekkür ediyorum. Konuyla ilgili nacizane düşüncelerim şunlardır:

  Asimilasyon, toplumlarda sürekli yaşanan sosyal bir vaka ve gerçekliktir. Türkiye'de de bunlar yaşanmıştır. Diğer Türk Yurtlarında da vardır ve olacaktır da! Ancak Bizim esas sorunumuz; bu insanlar değildir. Fakat sorun olmamaları, gelecekte olmayacakları anlamına da gelmemelidir.

 Asimilasyonun sürdürülmesi, başarılı olması için muhakkak ki karışık evlilikler olması gerekir ki; TÜRK SOYU'nun üstün özelliklerinin aşağı toplumlara geçmesi demek olur. Ayrıca TÜRK kanının bozulmasını da buna ekelyebiliriz. Bu da biz Türkçüler için kesinlikle kabul edilebilir bir olgu olamaz. Amma işe bir diğer açıdan daha bakarsak bu tarz kişilerin durup dururken Türklüğe düşman olmamaları da elzemdir. Velevki olsalar ne olur ? Koskoca bir hiç !

 Türklüğe en ufak fayda sağlayacak her vasıta kullanılmalıdır. Bu basitçe pragmatizm(faydacılık) olarak görülmemelidir. Eğer öyle bir eleştiri gelirse; oldukça sıradan kalmaya mahkumdur.

 Zaten SON YOLBAŞÇIMIZ ATSIZ ATA makalelerinde bu duruma bakışını şöyle açıklıyor:

"Türkçülük bir takım şarlatan maskaraların ileri sürdüğü gibi kafa ölçmek, kan tahlil etmek, yedi ata saymakla ilgili değildir. Türkçülük kan ve ırka dayanmakla beraber Türklük şuurunda olmak, yabancı bir ırkın şuuruna sahip çıkmamak davasıdır.''
(Hüseyin Nihâl ATSIZ, Ötüken Dergisi, 15 Şubat 1966, Sayı: 26)"

"Türk milleti nedir, kimler Türk’tür diye sorulacak.

Türk milleti, Türk kökünden gelenlerle Türk kökünden gelmiş olanlar kadar Türkleşmiş kimselerden meydana gelen topluluktur.
(TÜRK HALKI DEĞİL TÜRK MİLLETİYİZ,  Ötüken, 61. Sayı, Ocak 1969 )


 Asimilasyon ancak Fiziki, Antropolojik mana da uygulanırsa; başarılı olur. Yani Fiziksel manada Türklüğe uygun bireyler en küçük yaşlardan itibaren seçilerek çocuğu olmayan Türk ailelere verilir ve birer Türk olarak yaşamlarına devam ederler. Benim şahsen taraftar olduğum asimilasyon modeli budur.

 Yaşadığımız şu zorlu çağda; Türkiye'de yaşayan ciddi oranda TÜRK OLMAYAN ve TÜRKLÜĞE DÜŞMAN bir güruh var. Bunların asimilasyonu artık imkansızdır. Bunlar Türk değiller; kendileri de Türk olmadıklarını açık açık söylüyorlar. Demek ki Türk toplumundan ve Türk Yurdu'ndan tecrit edilmelidirler. Çünkü Türk Milleti ile beraber yaşamak gibi bir hakları da olamaz. Zaten bu ülkede söz hakkı olmaları içinde Türk olmaları gerekli! Ama maalesef şu anki yasalar ve ülkemize-devletimize hakim olan çürük zihniyet; onların Türk kimliğiyle bile oyuncak gibi oynamalarına sebeb oluyor.

 Bunlara genel manada asimilasyon politikası uygulanamaz. Onlar ULU TANRI'nın en mükemmel ve üstün olarak yarattığı TÜRK SOYU'na ve Devleti'ne kayıtsız şartsız itaat etmekle mükelleftirler. Ya Türk Milleti'ne sorun çıkarmayıp uslu uslu ikinci sınıf vatandaş olarak mutlu huzurlu yaşantılarına devam ederler; ya da giderler !

 Türkiye'de Türk'ten başka ırk, millet, kültür, kimlik ve Türkçe haricinde de bir dil tanımıyoruz. TÜRKLÜĞE, YÜCE BAŞBUĞUMUZ ATATÜRK'e ve TÜRKÇÜLÜĞE en ufak bir düşmanlık besleyenler; hiçbir ayrıma tabi tutulmaksızın topyekün bertaraf edilmelidirler(Soyca Türk olsalar bile). Zaten pek çok kıymetli olan Enerjimiz ile vaktimizi; TÜRKLÜĞÜ ve TÜRKÇÜLÜĞÜ sefil varlıklarıyla meşgul eden haşaratlar için harcayamayız.

23 EKİM 2023'DE, ELİM BİR TRAFİK KAZASI SONUCU, UÇMAĞA VARDI.
ŞİMDİ; TANRI DAĞINDA, ATALAR YURDUNDA, ATSIZ ATA MAKAMINDA, BAŞBUĞLAR OTAĞINDA, ERİNÇ İÇERİSİNDE!

Çevrimdışı türkkaan

  • Yasakli
  • Türkçü-Turancı
  • **
  • İleti: 61
Ynt: Türkleşme Kavramı
« Yanıtla #3 : 24 Aralık 2012 »
  Oldukça önemli bir konuyu açan ve görüşlerini paylaşan Türkkaan ve Muzaffer33 Andalara teşekkür ediyorum. Konuyla ilgili nacizane düşüncelerim şunlardır:

  Asimilasyon, toplumlarda sürekli yaşanan sosyal bir vaka ve gerçekliktir. Türkiye'de de bunlar yaşanmıştır. Diğer Türk Yurtlarında da vardır ve olacaktır da! Ancak Bizim esas sorunumuz; bu insanlar değildir. Fakat sorun olmamaları, gelecekte olmayacakları anlamına da gelmemelidir.

 Asimilasyonun sürdürülmesi, başarılı olması için muhakkak ki karışık evlilikler olması gerekir ki; TÜRK SOYU'nun üstün özelliklerinin aşağı toplumlara geçmesi demek olur. Ayrıca TÜRK kanının bozulmasını da buna ekelyebiliriz. Bu da biz Türkçüler için kesinlikle kabul edilebilir bir olgu olamaz. Amma işe bir diğer açıdan daha bakarsak bu tarz kişilerin durup dururken Türklüğe düşman olmamaları da elzemdir. Velevki olsalar ne olur ? Koskoca bir hiç !

 Türklüğe en ufak fayda sağlayacak her vasıta kullanılmalıdır. Bu basitçe pragmatizm(faydacılık) olarak görülmemelidir. Eğer öyle bir eleştiri gelirse; oldukça sıradan kalmaya mahkumdur.

 Zaten SON YOLBAŞÇIMIZ ATSIZ ATA makalelerinde bu duruma bakışını şöyle açıklıyor:

"Türkçülük bir takım şarlatan maskaraların ileri sürdüğü gibi kafa ölçmek, kan tahlil etmek, yedi ata saymakla ilgili değildir. Türkçülük kan ve ırka dayanmakla beraber Türklük şuurunda olmak, yabancı bir ırkın şuuruna sahip çıkmamak davasıdır.''
(Hüseyin Nihâl ATSIZ, Ötüken Dergisi, 15 Şubat 1966, Sayı: 26)"

"Türk milleti nedir, kimler Türk’tür diye sorulacak.

Türk milleti, Türk kökünden gelenlerle Türk kökünden gelmiş olanlar kadar Türkleşmiş kimselerden meydana gelen topluluktur.
(TÜRK HALKI DEĞİL TÜRK MİLLETİYİZ,  Ötüken, 61. Sayı, Ocak 1969 )


 Asimilasyon ancak Fiziki, Antropolojik mana da uygulanırsa; başarılı olur. Yani Fiziksel manada Türklüğe uygun bireyler en küçük yaşlardan itibaren seçilerek çocuğu olmayan Türk ailelere verilir ve birer Türk olarak yaşamlarına devam ederler. Benim şahsen taraftar olduğum asimilasyon modeli budur.

 Yaşadığımız şu zorlu çağda; Türkiye'de yaşayan ciddi oranda TÜRK OLMAYAN ve TÜRKLÜĞE DÜŞMAN bir güruh var. Bunların asimilasyonu artık imkansızdır. Bunlar Türk değiller; kendileri de Türk olmadıklarını açık açık söylüyorlar. Demek ki Türk toplumundan ve Türk Yurdu'ndan tecrit edilmelidirler. Çünkü Türk Milleti ile beraber yaşamak gibi bir hakları da olamaz. Zaten bu ülkede söz hakkı olmaları içinde Türk olmaları gerekli! Ama maalesef şu anki yasalar ve ülkemize-devletimize hakim olan çürük zihniyet; onların Türk kimliğiyle bile oyuncak gibi oynamalarına sebeb oluyor.

 Bunlara genel manada asimilasyon politikası uygulanamaz. Onlar ULU TANRI'nın en mükemmel ve üstün olarak yarattığı TÜRK SOYU'na ve Devleti'ne kayıtsız şartsız itaat etmekle mükelleftirler. Ya Türk Milleti'ne sorun çıkarmayıp uslu uslu ikinci sınıf vatandaş olarak mutlu huzurlu yaşantılarına devam ederler; ya da giderler !

 Türkiye'de Türk'ten başka ırk, millet, kültür, kimlik ve Türkçe haricinde de bir dil tanımıyoruz. TÜRKLÜĞE, YÜCE BAŞBUĞUMUZ ATATÜRK'e ve TÜRKÇÜLÜĞE en ufak bir düşmanlık besleyenler; hiçbir ayrıma tabi tutulmaksızın topyekün bertaraf edilmelidirler(Soyca Türk olsalar bile). Zaten pek çok kıymetli olan Enerjimiz ile vaktimizi; TÜRKLÜĞÜ ve TÜRKÇÜLÜĞÜ sefil varlıklarıyla meşgul eden haşaratlar için harcayamayız.

Çok doğru söylemişsiniz. Şuan asimile etmeyi bırak bizim gençliğimiz asimile olmasında yeter!

Çevrimdışı Bozkurt60

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 7
Ynt: Türkleşme Kavramı
« Yanıtla #4 : 25 Aralık 2012 »
Bir Temur'u,Bir Akif'i reddetmek sapıkça bir düşünce olur...

Benim naçizane düşüncem bu konuda Ziya GÖKALP'in ''Türkçülüğün Esasları'' kitabı geçerlidir...

ATATÜRK'ün milliyetçilik tanımı ve Ziya GÖKALP'in görüşleri tıpa tıp aynıdır..Mesela ezanın Türkçe ye çevrilmesinde de Ziya Gökalp'in fikirlerinin  etkisi vardır...''Atatürk milliyetçiliği'' denilen şey bizzat Ziya GÖKALP'in Türkçülüğünden başka bir şey değildir..Ve Başbuğ ATATÜRK derki ; ''Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran TÜRK Halkına TÜRK MİLLETİ denir.''

Şuna bak be ülkemizin ismi TÜRK,Atatürk istese kendi adını verirdi,hakkıydı da.Ama TÜRK adını vermiş ..Bildiğim kadarıyla da tarihte TÜRK adıyla kurulan ikince devlet Türkiye Cumhuriyeti'dir. Neyse konu dağılmasın mekanın uçmağ olsun ATAM..
T.T.K.

Çevrimdışı Erkin Hân

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 4
Ynt: Türkleşme Kavramı
« Yanıtla #5 : 27 Aralık 2012 »
Irken Türk olmasına rağmen Türklük şuuruna ulaşamamış, fakat ırken Türk olmamasına rağmen hissiyatı itibariyle tamamen Türkleşmiş kişiler vardır. Şunu bilmekteyiz ki, ırk Türklükte çok önemli bir etken olmakla birlikte tek başına yeterli değildir. Türkçülüğü sistemleştiren Ziya Gökalp, Nihâl Atsız gibi büyük düşünce adamları bu konuda ihtilaf halindedir. Türklükte ırkın mı yoksa kültürel boyutun mu müessir olduğu münakaşa mevzusudur. Fakat Türk gibi düşünen, Türk gibi davranan ve kalben ve zihnen Türk olan herkes benim gözümde ırken Türk olandan pek farkı yoktur. Fakat bir zencinin gelipte Türk'üm demesi şüphesiz bizi ürkütecektir. Burada ırkın da mühim olduğu göze çarpmaktadır.

KaraTekin

  • Ziyaretçi
Ynt: Türkleşme Kavramı
« Yanıtla #6 : 27 Aralık 2012 »
Değerli kandaşlarım Türklerle beraber yaşamış, kendi dilini benliğini kaybetmiş ve zamanla kendisini Türk olarak gören yani Türkleşen insanlara Türkçülük düşüncesinin yaklaşımı nasıldır? (Kendimdem şüphem yok yanlış anlaşılmasın.)

Bunun muhasebesini kendin yapmalisin. Tavsiyelerimizle degil, neyin dogru neyin yanlis olduguna kendi iradenle karar vermelisin.

Bir örnek vermek istiyorum, bir kac sene önce gazetenin birisinde bir haber okumustum, o haberde Agrili bir babanin dagdaki pkk li oglu ile ilgili söyledikleri yaziyordu. Bu baba pkk li ogluna devlete ve askere silah cektigi icin verip veristiriyordu, en agir sekilde oglunu elestiriyordu, hatta dedesinin Ruslar Dogu Anadoluyu isgal ettiklerinde onlara karsi savastigini falan söylüyordu.
Simdi bu Agrili k.rd´ün dedesi Ruslara karsi savasiyor, babasinin ve kendisinin devlete karsi bir düsmanligi olmuyor (belkide olmustur, gazeteye konusurken yalan söylüyordur kimbilir)  gel gelelim bir kac kusak sonra devlete ve Türklüge karsi hainlik bu ailede kendisini gösteriyor. Bu durum digerleri icinde gecerli.
Bazilarinin iyi dedikleri belki bulunduklari yer itibariyla, ekonomik nedenlerle, cevre itibariyla, o gün icinde bulunduklari sartlar itibariyla hainlik yapmiyorlardir, cevrelerinde Türkler cogunlukta oldugu icin Türkten daha Milliyetci-Vatansever gibi görünüyorlardir lakin Türk dara düstügünde, üc kurusluk menfaatleri söz konusu oldugunda hic kuskusuz tereddüt etmeden Türk´ü arkadan hancerleyeceklerdir.
Tarihten ders cikartmasini bilenler icin neyin ne oldugunu görmek hicte zor degildir, tarih bizlere defalarca sunu göstermistir, hic bir zaman soyca Türk olmayana güvenmeyeceksin. Peki Türklerden hic ülkesine milletine ihanet edenler yokmuydu diye soranlar olacaktir elbette olmustur ve olacaktirda lakin istisnalar kaideyi bozmaz, Türk soylu olupta mankurt derisi kafalarina gecirildigi icin vatanina milletine tarihine ihanet eden mankurtlarin hic olmazsa ilerde cocuklarinin torunlarinin gayritürkler gibi vatana millete ihanet etme potansiyelleri olmayacaktir.

Ayriyeten bu Türklesme nasil oluyor biraz daha acarsan bilgilenmis oluruz kandas.

Çevrimdışı sami_aru

  • Türkçü-Turancı
  • **
  • İleti: 43
Ynt: Türkleşme Kavramı
« Yanıtla #7 : 31 Aralık 2012 »
Erkin Han andama katılıyorum ancak zenci olmak konusu daha karışık bir konudur.Genetik konusunda genel olarak bir kaç bilgim var ve burdan yola çıkarak örnekleme yapmak istiyorum.Diyelim ki soyunda beyaz biri olmayan bir zenci kadınla bir Türk erkeği evlensin ve çocukları olsun.Bu çocuklar sürekli zenci olacaktır çünkü koyu ten açık renk tene her zaman baskındır ve bu çocuk ya da çocuklar da Türkler ile evlensin bu böyle devam etsin.Sonunda ailede açık tende çıkacaktır zencide.Ancak zenci olanlar baskın gen olan zencilikleri hariç çoğunluk olarak Türk genlerine ve kanına sahip olacak ve en nihayetinde zencilerle Avrupalılar gibi bir sorunumuz olmadığından eğer derisinin renginin değişikliğine ve dış şartlara(asimilasyon,yanlış yönlendirme) bağlı olarak kişisel bir kimlik sorunu yaşamazsa bu zenci gibi görünen insan hem düşünce olarak hemde soyunun baskınlığından dolayı Türk olacaktır diye düşünüyorum.
Hayat kolay ama yaşamak zordur.Aynı Türk olarak doğmanın kolay, Türk kalıp Türk olarak ölmenin zor olduğu gibi...
Arukan

Çevrimdışı sami_aru

  • Türkçü-Turancı
  • **
  • İleti: 43
Ynt: Türkleşme Kavramı
« Yanıtla #8 : 31 Aralık 2012 »
Ancak zenci olanlar baskın gen olan zencilikleri hariç çoğunluk olarak Türk genlerine ve kanına sahip olacak ve en nihayetinde zencilerle Avrupalılar gibi bir ciddi sorunumuz olmadığından eğer derisinin renginin değişikliğine ve dış şartlara(asimilasyon,yanlış yönlendirme) bağlı olarak kişisel bir kimlik sorunu yaşamazsa bu zenci gibi görünen insan hem düşünce olarak hemde soyunun baskınlığından dolayı Türk olacaktır diye düşünüyorum.
Bu tümcemde el olarak Türk yurdunda yetişip büyümek de bu kişinin Türk olmasında önemli bir ayrıntı olur diye düşünüyorum.
Hayat kolay ama yaşamak zordur.Aynı Türk olarak doğmanın kolay, Türk kalıp Türk olarak ölmenin zor olduğu gibi...
Arukan