Belki gözden kaçıranlar olmuştur. Bu yıl Antalya'da yapılan şölende Yörük ve Türkmenler biraraya geldiler. Şenlik sonunda da bir bildiri yayınladılar. Yörük Ali Efe'nin torunlarının çadırlarını yeniden kurmaya başladığını söyleyen Yörükler aşağıdaki manifestoyu yayınlayarak şöleni sonlandırdılar:
‘CUMHURİYET YOK EDİLİRKEN SUSMAMIZI BEKLEMEYİN’
“Anayasanın ilk dört maddesinde ifadesini bulan, Türkiye Cumhuriyeti’nin temel taşları saydığımız, bayrak, vatan, milli bütünlük, resmi dil gibi hiçbir değerimizin bozulması, değiştirilmesi mümkün değildir. Başta sarık ayakta çarık, emperyalizmin korkulu rüyası olmuş Türk milleti ruhunun Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde kurduğu Türkiye Cumhuriyeti ve oluşturduğumuz özgürlük ve bağımsızlık tutkusu yok edilirken, kimse bizden susmamızı beklemesin. Biz Yörükler ve Türkmenler olarak kimliğimiz ve kültürümüz ve bağımsızlık tutkumuz üzerine ayıplı hesapları kabul etmeyiz. Biz Yörükler binlerce yıldır ata yurdu olarak bildiğimiz, kullandığımız toprakların 2B gibi uygulamalarla elimizden alınıp ranta çevrilmesine sonuna kadar karşı olacağız. Ülkemizi yönetenlerin veya yönetmeye aday olanların devletimizin ve cumhuriyetimizin sonsuza kadar yaşatılmasından yana olan tutum ve karalılığımızı bilmelerini isteriz. Varlığımız Türk varlığına armağan olsun. Ne mutlu Türk’üm diyene.”
‘YÖRÜK ALİ’NİN TORUNLARI YENİDEN ÇADIR KURUYOR’
Afyonkarahisar Oğuz Boyu Yörükler Türkmenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Şakir Altıntaş ise yetkililere seslenerek gelişmelere ilişkin tepkilerin duyulmasını istedi. Ülkenin her yerinde açılıma ilişkin tepkilerin gidere tırmandığını vurgulayan Altıntaş, “15 gün önce Tire’ye gittim. Orada Yörük Ali Efe ve Atçalı Kel Mehmet Efe’nin torunlarıyla karşılaştım. Geleneksel kıyafetlerini giymişlerdi. Bana dedelerinin çadır kurduğu yeri gösterdiler. Neden böyle giyindiklerini ve buraya neden geldikleri sorduğumda, ‘Birileri Türklüğü siliyormuş diye duyduk. Benim dedem Yörük Ali’, benim dedem de Atçalı Kel Mehmet. Buraya tekrar gelişimizi sebebi, yeniden çadır kuracağız. Bu toprakları yeniden fethedeceğiz. Bunun için böyle giyindik’ dediler” diye konuştu.
‘VALLAHİ BU TARİHİ YENİDEN YAZARIZ!’
Cumhuriyet savcılarına da seslenen Altıntaş, şöyle konuştu: “Ya cumhuriyetle oynayanlara adam gibi takibat açın ya da benim hakkımda açın. Çok cezaevleri yapsınlar. İş başa düşerse, bu ülkeyi bölenleri rahat bırakmayız.Herkes aklını başına toplasın. Bu ülkeyi yönetenler de eşkıya ile pazarlık olmayacağını belleyip, pazarlık yapmasınlar. Ben bu milletin aslıyım. ‘Senin vatanını bölebilir miyim, bir tek çakıl taşı verebilir miyim?’ diye gelip bana soracaklar. Yörükler dağlarda toplanmaya, çoban ateşlerini yakmaya başladılar. Bunu burada Sayın Kılıçdaroğlu’na da söyledim. Bu ülkede kendini yönetici sananlar da, bebek katilleri de o zaman kendilerine kaçacak delik ararlar. Biz iki yıldır söylüyoruz duymuyorlar. Bir daha söyleyeceğiz. Yörüğü-Türkmen’i ayağa kalkarsa, Çekiç Ali’nin ‘hepimiz gırılırık da yurdumuzu vermek, silahına güvenenler nice oldu’ dediği gibi bu millet Çanakkale’de, Kocatepe’de silahına güvenenleri ne hale soktuğunu bu dünya tarihi bilir. Ey bu ülkeyi yönetenler! Vallahi bu tarihi yeniden yazarız. Duyun! Aklınızı başınıza toplayın! Bu ülkenin bir karış toprağını vermeye kalkanlar, bu ülkeden Türklüğü silmeye kalkanlar, kamu kurumlarından T.C ibaresini kaldırmaya kalkanlar; aklınızı başınıza toplayın! Yemin ediyorum bir gecede Ankara’da oluruz!”
Ne demişti Başbuğ ATATÜRK ?
"Toros Dağları'nın tepelerinde tek bir Türkmen evinin bacası tüter halde kalmış ise, ben bu milletten umudumu kesmem ; bayrağımı göğsüme sarar, milletimin istiklali uğruna ölürüm!"
Mustafa Kemal ATATÜRK