Değerli kandaşım ilk olarak en basit olanı cevaplandırayım .Jön Türkler benzetmesini latife amacında yazdığımı sanıyorumki anlamışsınız yinede netleştirmek adına tekrar vurgulamayı uygun gördüm.Diğer suallerinize gelince aslında bir kaç satıra sığmıyacak kadar bilgiyi burda tek tek ele almak için inanın çok yorgunum ve bunları kısaca ele almak da bir o kadar zor.Bizleri yoran Türkçülük kavgası değil bizleri uğraştıran ve yoran yağı'ların her su kuyusuna attığı hayvan leşlerini bir klavye ile temizlemeye çalışmak.Gerçekleri dile getirmek için kısıtlı imkanlara sahip olmak .Kirletmek bir leşi kuyuya bırakmak kadar kolay ama yarım dakikalık bu işlemin verdiği hasarı temizlemek maalesef kirletmek kadar kolay değil.Aslında yazımı gönüllere nasıl düşerse öyle olsun diyerek yazmıştım .Taktir ve değerlendirmelerin ince kısımlarını Türkçü soydaşlarıma bırakmak istemiştim.Ama mademki bir kandaşım bu şaibeli bulduğum , tehlikeli gördüğüm bir takım Ön Türkçülük teorilerinin hangileri olduğunu soruyor ise bende elimden geldiğince değinmeye çalışmalıyım diyorum.
Ön Türkler diye isim verdiğimiz olgu netleştiremediğimiz tarih delhizlerindeki soylu ırkımızın kökeni , yaşayışı , tarihi macerasıdır .Tarih içerisinde bir yere kadar gayet net bir şekilde hakimiz yani en azından genel tarih olarak .Bir yerde adeta önümüz kesiliyor.Her şey puslanmaya başlıyor kim kim dir ney nerde şunlarmıyız bunlarmıyız demeye başlanıyor. Bu doğal bunda yadırgancak bir şey yok bilinmeyeni bulmak için her zaman binlerce yanlışa el atılabilir tabikide.Ama zamanla çalışarak bunlar eninde sonunda açığa çıkar fakat biz bu işleri yaparken düşmanımız kendi çıkarlarını korumak için bizim bu işi yapmamızda bize engel olmak ve hat da bizleri yanlış bilgi akımlarına kanalize ederek üzerimizde çok tehlikeli senaryolar kurma çabası içerisindedir.
Haluk TARCAN 'nın Anadolu 15000 yıllık Türk yurdudur tezi benim görüşüm dahilinde onayladığım ve gerçeğin ta kendisi olan bir tezdir.İlk olarak Malazgirt savaşı ile Anadolu topraklarına istilacı olarak geldiği söylenen Asil soyumuz aslında Anadolunun asıl ve en kadim sahibidir.
Türklerin gerçek yurdunun Azerbaycan yakınları ( Hazarın batı kıyıları)olduğu tezine gelince gerçek derken ne kastetmekteyiz .Türklerin ilk olarak orada var olduğunumu yoksa belli bir dönemden sonra o bölgeleri köklü ve merkezi bir alan olarak yurt edindiklerinimi ? Eğer bundan kastımız Türklerin eski tarihlerde o bölgeyi bir merkez edindikleri ise bu çok doğrudur yok Türklerin ilk olarak orada var olduğunu daha başka bir yerden gelme olasılığının bulunmadığını inatla savunuyorsak inebileceğimiz evveliyatımız ancak Hazar bölgesinde ki yaşam maceramızla sınır kalacaktır ve bunun yanında kimliğimize dair asıl önemli olan ve bu günü dehşet bir şekilde ilgilendiren dünyayı sarsacak ve hatta gelecekte bize hayal bile edemiyeceğimiz bir kut getirecek yolu tıkamış oluruz ki bu da düşmanın en büyük arzusudur .Şu çok iyi bilinsinki düşman bizim hakkımızda her şeyi biliyor.
Düşmandan kastım kim ? Bütün avrupa mı ? İngilteremi ? Amerikamı ? falan ülkemi filan devletmi hayır hiç biri değil .Elbetde onlar bu canavar ahtapotun güncel kolları ama asla başı değil. Onu şimdilik düşman kimliğini ise Batı Medeniyetleri diye bilmek yeterli .Çünki bu çok farklı ve girift bir konu .Buna girersek konu dışına çıkarız .
Sonuç olarak ben sizin verdiğiniz tez örneklerinde Türklük adına sakıncalı bir şey bulmuyorum.Bunlar benimde sürekli olarak desteklediğim şeylerdir.Hem de benim için bunlar tez değil gerçeğin ta kendisidir.Benim aslında tehlikeli bulduğum başka tezler var .
Bunlara da uzun uzun girmek istemiyorum .Buna ne zaman yeter ne de klavye dayanır artı ben bir yazar değilim sahip olduğum bilgi birikimi ne kadar çok olsada ne arkeoloğum ne de araştırmacı yazarım sadece gerçeğin bir arayıcısıyım .
İllaki bişeyler aktarmam gerekirse de bunuda siz değerli kandaşımın sorusunu cevapsız bırakmamak adına yapıcağım .
M.Ö 300 Hun imparatorluğunun kabaca varlık tarihidir. Bundan bir asır öncesinde ise Büyük İskender'in varlık gösterdiği ve öne çıktığı tarihtir.İşte bu noktada Türklerin izini kaybediyoruz.Bu noktada M.Ö 400 -500 lerde genel dünya tarihine baktığımız vakit tam bu noktada Türk tarihi oldukça puslu dur ve net bir bilgi sunulmaz. Bilgiler kesinlikle yeterli değil dir ve alelade geçiştirilmiş bir vaziyetdedir .Fakat burada işin enteresan yanı M.Ö 500 -800 arası dönemde karşımıza haklarında çok şey öğrenemediğimiz İskitler ve Sakalar ortaya çıkıyor .
Bunun evveliyatı ise iyice hayalet bir tarihe dönüşüyor .
İskitler ne zaman kuruldu ?
Ne zaman yıkıldı ?
Niçin iskitler den başka Saka'lar diye bir kavramla da karşımıza çıkarlar ?
İskitler ve Sakalar aynı şeymi ?
Yoksa aynı andaki iki oluşum mu ?
Yoksa biri birinden önceki adı mı? (Osmanlı -Türkiye gibi)
Buraya girersek konudan çıkmış ve sadece İskitler üzerine yoğunlaşmış olacağımız için girmiyor devam ediyorum .Burada tehlikleli tezler varmı derseniz evet var derim .
Çünki kimileri İskitlerin Türk olmadığını savunmakda bunun için üşenmeden makale ve araştırma yazıları yazmakda bir takım kimselerde bunu site ve formlara taşıyıp maalesef bu bilgilerin reklamlarını yapmakda .Peki bunu tartışan insanlarmı suçlu bence hayır ama yinede bu bulandırmayı hedefleyen odaklar var ve yukarıda belirttiğim gibi kuyulara leş atıp suyu içilmez yapmak kolay olduğu için bunlar az yada çok kirlilik yaratmaktalar.Şu başlıklara bakınız ;
İskitler Türk değilmiş ,İskitler Gürcülerin Laz ların atası imiş ,İskitlerin kökeni İrani ırkmış , bu ve daha bir çok alengirli cümleler tez şeklinde ortaya atılmaktadır.Hatda uydurma ve yakıştırma yöntemlerinin her türlüsü kullanılarak dezenformasyon yapılmaktadır.Ha ne kadar etkili olur ne kadar olmaz o ayrı bir konudur.
---Sümerler Türktür.
Bakın ne kadar kesin bir emir edası içeriyor sanki bu cümle ve aynı zamanda kendinden çok emin klişe bir reklam edasında ve hemen akabinde deliller sunmaya başlarlar .Ve bunu yaparkende bir okunması saatlerce sürecek metinlerle yaparlarki okumaktan sıkılıp bırakılsın yada olduğu gibi kabul edilmesede akıllarda bir takım klişe emirler kalsın .sundukları delilleri de aslında kısa cümlelerle anlatılacak tarzdandır ; ama oldukça karmaşık bir kült halinde ve uzun uzun vermeye çalışırlar.
Efendim dil köklerimiz benziyor ,
Efendim sanatımız benziyor ,
kelime tabloları sunarlar ,
ağızlarını eğe büke büyük bir gayret ile bizleri sümer olduğumuza ikna etmek için gece gündüz çalışır dururlar .
Efendim şu benziyor bu benziyor.
Bir dil bilimci artık çıkıp şunu söylemeli diyorum ama halen öyle bir yetenek görmüş değilim.
(Sümer kelimesi kimi kasteder anlamı ne dir ?)
diyecek bir dil bilimci yokmu ?
Zor değil heyhat bir hecele bakalım kelimeyi .
Sü-mer evet bir inelim köklerinin içine doğru Sü-mer------Sa-mir----Samira .Sami ve Ra .
Ra : güneş dilinde kral krallık merkeziyet anlamlarını içerir .
Sami : Sami bildiğiniz pis arabın en eski kavim adıdır.
Yok canım öyle değildir yaa yapmayın efendim kelime benzerlikleri ile hemen çürütmek olmaz bu tezi diyecek olurlarsada başka delillerimizde var elbet de .
Sümerler Güneşe tapar bu doğrumu ?
Sümerler Aton dediğimiz güneş inancında ise niçin tapınaklarında yazmalarında
ucube ve çirkin heykellere Tanrı diye tapmışlardır .Sümerler güneşe hiç tapmadılar obölgeden bu bağlamda deliller ele geçiyorsa eğer hemen söyleyeyim güneş kültü inancı Mısır merkezlidir .Ama mısıra güneş kültünün yayılmasına neden olan Hz.Yusuf diye bilinen kişinin ölümünden sonra kral olarak tahta geçen oğlu Akhenetonun Tek Tanrıyı inancını betimlemek ve bazı ezoterik bilgileri sembolize etmek için Güneş penteonunu sembol olarak kullanmasıdır .Bu yüzden kendisinden sonra Güneş'in Tanrı sanılması ile Mısırda böyle bir din doğmuş dur.Yani bunu güneşe tapınma sananlar çıkmışdır.Ve böyle bir din doğmuştur.Sümerler ise bu çalardan çok önce vardılar bu kült çıktığında var olmayan çoktan yerini orta Babil'e bırakmış Sümer medeniyetinin Güneşe tapınması mümkün değildir değilmi? Gerçek de ise Yusufun oğlu Akhenetonun Güneşe tapınılmasını istemesi çok kadim bir kültürü Güneş kültünü İlimurya denen batık kıta kültünü canlandırmak istemesi idir. Güneş kültü güneşe tapmak demek değildir.Tek tanrıya tapmak ve Tanrı'nın evrenin hakimi olduğunu betimlemek için dir.Bu işi yanlış anlayarak yüzyıllar sonra ki çağlarda güneşe tapınmayı adet edinenlere sabiler denir.Sabi denmesinin nedeni ise Yusuf oğlu Akhenetonun ölümünden çok sonraları bu dine tapan Sebe adında bir devletden dolayıdır .
Bu arada Hristiyanların Josef'lerinin islamcıların Hz.Yusufları'nın gerçek söylenişini yani arabın ve batının ağzında yamulmadan önceki halinin Yasef olduğunu da belirtmek isterim.Madem ki bu kadar konudan açıldık ve uzaklaştık alın gizemli bir bilgi daha Yusufun evlendiği kişi ; Mısırın kuzey doğu yönünde bulunan kutsal kitaplarda helak olmuş kavim olarak bildirilen şu meşhur Medyen bölgesi diye geçen yerin kalıntıları yakınlarında yaşayan Hz.Lut soyundan olan Asena adlı bir köle kızdır .Bu bölgede yaşamaya çalışan bu insanlar kendilernden önce yaşamış olan Avram olarak bilinen bizde de İbrahim olarak bilinen kişinin amcasının oğlu Lut'un soyundan gelmektedirler.Bu fakir ve zayıf düşmüş topluluk Mısırlılar tarafından kurban törenlerinde kullanılmak veya köle edilmek üzere kaçırılıp mısıra getirilirlerdi işte onlardan birisi güzelliği ve feraseti sayesinde saray büyükleri ile evlensin diye yetiştirilmiş olan Asena adlı bir kız dır isim sizi şaşırttıysa a daha böyle Türk olmadığını düşündüğümüz tarihi kişilere ait çok isimler var.Ben gerçeğin arayıcısyım Türkmü değilmi bilmem ama adı Asena . Artık bu nedir ne değildir Vatikana sormak lağzım onda yazılı çok vesikalar var biraz paylaşsın gizlemek nere kadar heh .Yusufun eşi İslamcılar tarafından hep Züleyha diye anılır ama gerçek öyle değil zaten Züleyha Yusuf kral olduğunda zindana atılmış ve moruklaşmıştı 23 yaşındaki Yusuf 'un ne tür bir fantazisi vardırki kendine ölmek üzere olan bu koca karıyı eş yapsın ama arab ne derse o olur çünki arab islamlığın merkez baba mescididir .Arap kuranda yazsın yazmasın din saygısını kullanarak her şeyi soktu bize.Züleyha Yusufun eşide olur Zal oğlu Rüstem yani 2.Darius putpereset olarak persiada M.Ö 550 de yaşamış iken bir den M.S 600 lerde mezarından çıkıp Hz.Alinin önüne dikilir ve Allah ve yiğitlik dersi vermeyede kalkalabilir.Arabın cahil beyninden çıkan bu komik bilgiler din adına olunca bizim mankurtlarca hemen kabul görür.Yasefin karısı Asena hakkında bilgi den sonra konumuza dönelim yoksa bu işin için den çıkılmaz. Konumuz Sümerlerdi bunların Türk olduğunu ispat etmek için bunların putlarını bizim baballarımıza atfetmeye çalışanlardı değilmi ?
Evet bunlar hemen şöyle derler size ; Putlar Türklerde de vardı canım ne var bunda Türklerin kesinkez yaşadığı bilinen orta asyada da putlar vardı Balballar bunun kanıtı demeye kalkacaklarsada hemen bir örnek ;Ongin (On gün) yazıtlarında Balbalın ne anlam taşıdığını öğreniyoruz kandaşlar . BalBallar Türklerin Kahramanlıkları ve bilgelikleriyle ortaya çıkmış ununtulmaması istenmiş ulu kimselerin heykelleridir.Bu gün Atatürk büstleri miz ve heykellerimiz buna örnek olarak Balbal niteliğindedir.
Atatürk büstlerine put diyen gerici yobaz arab uşakları (Kişi kendinden bilir işi ) ve onların destekçisi mankurtlar bunu da öğrenmiş olsunlar.Sümer ve Babil ve Mısır penteonundaki heykellere ucube demem kimseye bu günki ucube heykel olayı ile bağlantı kurdurtmasın ben Sümer Asur ve onun boyları olan (Hivliler-Yevuslüler-Amorlular -Perizlilerden vb.Mezopot ırkları)kültlerindeki Kutsal cin-ni heykellerinden Babil Tanrılarından ve gerçek ucubelerden bahsediyorum korkunç ve iğrenç yüzlü orta dünyadan fırlamış iblis ve ifrit betimlemelerinden .Kelimenin tam anlamıyla demon figürlerinden ve bu figürlere tapınmak adına yaşam biçimi haline getirilmiş iğrenç ,vahşi ahlaksız ve tüyler ürperten ritüellerden bahsediyorum .Sapıklık kelimesine tam anlamıyla örnek olacak bir din ve yaşam kültüründen bahsediyorum . Açalım biraz bunu değilmi ?Sözlerimiz bir kurşun gibi hedeflerini buldu her zaman her yerde bulacaktırda .Hatda Hasan Tahsin'i bir benzeyişle sıktığım bu ilk kurşunlar bu gün şu an olduğu gibi kandaşlarımın seslerini duyurabilmek için sanal ortamda nice zorluklara göğüs gererek emek harcadığı Kutlu bir forumla kalmayacak yakın bir gelecekde gerçeğin gerçek bilginin neler yapabildiğini ve içinde bulunduğumuz bu şeytan bataklığını nasıl altedeceğini tüm dünya görecektir .
Sümer ritüellerinden seçme inciler ;
-Demon heykellerinin önünde insan kurban etme
-İnsan kanı içme
-Belli döngülerle genç kız ve bakire kurban etme
-Çocuk kurban verme kimi kurbanlarda rahiplerce etinin yenmesi kanının içilmesi kalbin daha kurban canlı iken çıkarılıp yenmesi ,kimi ritüellerde kız çocukların ilah Molek adına diri diri yakılması
- İlahe Lilith adına hamile kadınların karnından diri diri çocukların çıkartılıp kızartılarak yenmesi .
Her yıl belli döngülerde yapılan yüzlerce vahşet ritüelinin binlerce insanın canına mal olduğu bilinmektedir.Bunlar kanlı vahşi ritüelleridir.
Birde sek ritüelleri vardır bunların
Sümerlerde homoseksüellik normal bir durumdur hatda dini bir olgudur.
Grup seks ,Lezbiyenlik ,homoseksüellik, ensestlik , çocuklarla ve hayvanlarla cinsel ilişki onlar için kutsaldır.Tapınak fahişeleri Hanuman (Rüzgarları yönettiğine inanılan mezopt tanrılarından bir cinni demon) 'ın fahişeleri Bu gün şu çok mübarek türban nereden geliyor sanıyorsunuz.O tapınaklarda ki fahişelerin üniformasının bir parçasıdır.Başa bir kukuleta takılır sonrada sımsıkı örtülür .Sümerler için bu çok kutsaldır çünki kendilerinden çok önceleri yaşamış tanrılar adı verilen ne idiği belirsiz insanımsı varlıkların dişilerinin uzun kafataslarını ve saçsız ve yılan derisine benzer kafa derilerini gizlemek için örtünme biçimidir.uzun kafatası görünümü verebilmek için tanrılarına benzemek adına bu gün türbanın altına takılan ismi her neyse o yarım dairemsi çanağı takarlardı .Bir Sümer inancı olan İştar ve Lilitah tapınma kültünde kan içen ve erkekleri tapınaklarına çekip dinlerine sokmak ve hatda yakalayıp köle etmek kurban edilecek kişi ihtiyacını karşılayan şehvet fahişeleri bulunmaktadır.Bunlara Lilithin kızkardeşleri denir.Kan içerek hayatda kaldıklarına bu şekilde tapındıklarına, genç kalacaklarına , büyü güçlerine sahip olacaklarına inanan bu dişi arap kökenli iki ayaklı insan müsfetdeleri bu şekilde örtünürdü.Bu örtünme biçimini bu gün islam dininin emri olduğunu öne sürerek uygulayan ve övenler bu işi ilk icad edenlerin durumları göz önüne alındığında bunu kendilerine nasıl yakıştırabilmektedirler .Ben katun olsam sırf bu yüzden Türbanımı atar bağlıyacaksam başımı saklıyacaksam illaki o çok değerli saçlarımı Kuranın emrine göre (Ziynetlerinizi açmayın ve örtünüzü süslenmek amacıyla omuzlarınızın iki yanınadoğru salın ) bilmeyerek bile olsa kadim çağların bu aşağılıklarıyla aynı şeyi yapmazdım .
Ben Sümer kültürünün sadece insanı dehşete düşürecek kadar sapık vahşi inanışlarını ele aldım.
Sosyal yaşamlarını inceleyiniz .Ahlağın Sümer kentlerinde ne olduğu asla bilinmeyen bir olgu olduğunu çok eşliliği haremkarlığı ve kim kimi tutarsa onunla yatabilir serbestliğini evli kadınların yılda bir kez İştar tapınağına gelip kadim Sümer dini gereği kendin her hangi bir erkeğe teslim etmek zorunda olduğunu bunun için iplerle çevrilen halka şeklindeki bir alanda kendilerini rızaları olmaksızın bir erkeğin seçip tecavüz etmesini ve bu fuhuş ayinlerinin devlet eliyle ve tapınak istemiyle mecbur edilmesini, toplu fuhuşları antik şehir meydanlarında İşdar Lilith ve bir çok tanrıları adına herkezin göünün önünde fuhuş partileri düzenledikleri ve daha şu an aklıma gelmeyen ama araştırdığınızda gözlerinizle göreceğiniz bir yığın adilik olacaktır ne kadar da Türk ataları olmaya laikler değilmi o kadar çok benziyorlarki göz<lerimi yaşardıda hatda eriyip yerinden düşüyor.Arkadaşlarım soydaşlarım kendiniz arayıp bulun doğru yerlerde arıyorsanız bu yazdıklarımın bütünün sadece küçük bir görüntüsü olduğunu göreceksiniz.Ben bu bağlamda burada bu gün Kürt ermeni arab dünyası diye bililnen ulusların dedelerini ve büyük annelerini görüyorum .O çağ da Atalarım omuzlarında taşıdıkları batan ana kıta da üretilmiş ve batık kıtadaki medeniyetlerinin bir hatırası olarak taşıdıkları öz çelikden kılıclarıyla Asya steplerinden Hazar kıyılarına ve oradan da mezopotamya denen lanet olası keşfedip ;
Burada albız soylu insanlar var ne çirkin ulus bunları doğrayalım bunları tamuya gönderelim !
Bizleri buralara getirmekle demekki Türk Tanrı bize bir iş vermiş olsa gerek diyerek Sümer kentlerini ninovayı erken babili bastıklarını içindekileriinide kılıçdan geçirip öldürdüklerini bilmekdeyim. Demek Sümerler Türk öylemi bir bilge Türk kişisi buna kanarmı sanıyor bu sersemler .
Sonuç Sümer ve Asur gibi meşhur mezopotamya medeniyetlerinin penteonlarında hiç bir antik medeniyetde rastlanılmıyacak kadar sapık kült bulunmaktadır.
Sümeri alıp burada ince ince işleyecek imkana sahip değilim .Benim beklentim bu konulara ilgisi olan arkadaşların bu yazıyı okuduktan sonra evet ya şunları kaynaklarından bir araştırayım bakalım ney ne imiş demesidir. İsteyen soydaşlarımız Sümer Asur mezapotamya antik uygarlıkları diye aratır okur saatlerce ve tek bir yerden değil her eseri ama bunu yaparken Sümerler Türkmü şeklinde değilde sadece Sümer'ler olarak araştırırlarsa uygun olacaktır.Türkçülük te her şey gibi pratiklik hızlılık ister tek meselemiz ve sorunumuz bu olmadığı için amaca en kısa ve az yakıtla varmak esastır .Belirtmiştik bu işler benim mesleğim değil .Bundan para kazanmıyorum bunun için bu işleri meslek edinmiş kimseler kadar uzun çalışmalar yapamam ben bir Türk olarak görceğimi gördüm anlıyacağımı anladım şu da var sayısız kitap sayısız araştırma okudum bu doğru yıllardır okuyorum ve hala okumaktayım .
Asurlar-Sümerler-Hititler Türkmü diyerek daha başlarken hata yapılıyor fenerbahçe beşiktaş kaç kaç gibi bir soru değil bu ve maalesef adı geçen olgular o kadar basit ele alınamıyor.O bölgede Türk motifli bir çanak bulmak veya andıran bir eşya bulmak veya Türkçeye benzer kelimelere rastlamak ordaki tüm medeniyeti Türk yapmaz .Urfalı değilim ama çiğ köfte yedim bu beni urfalı yapmaz değilmi ?
İşte bu inceliği de göz önünde bulundurmak lağzım .
İşin aslına gelince en kısa hali şu dur ;
Sümerler Samien ırkdır.O toprakların sahibi Samilerdir.Sümer Samira demektir.
Türkler bilinmeyen çağlarda bölgeye girmişler bu sapık ulusu kılıçdan geçirmişler yönetimlerini ve kültürlerini asimile etmişler bir dönem hakim olmuşlarsada zayıf düşüp çekilmişlerdir.Hepsi bu .Hiç bir Arab Türk değildir. O yüzden sümerler ve Asurlular ve devamı olan aril melezleri olan Hititler de Bu kültlerin kurucusu Türkler değildir.Sadece bir dönem ele geçirmişlerdir benzer kültür izlerine ratlanmasının tek sebebi budur .
Bizden ve dünyadan saklanan gerçek tarihi bilgi yığınları var Vatikanın altındaki delhizlerde ki raflarda yatıyor bu yazmalar ve çok iyi korunuyorlar .Hristiyanlığın sonunu getirecek Tğrden şeyler bunlar.Türkü baş tacı edecek türden şeyler bunlar.Fakat kadim medeniyetler söz konusu olunca elimizde bunlara dair çok kanıt yok araştırmalar devam ediyor gibi cümleler ise yalanın dik alasıdır .Araştırmacılara bile büyük haksızlık yapan onları çok iyi bildikleri şeyleri bilmiyor gibi yapıp araştırmaya sevk eden bu gizli odaklar , dünyanın her konuda iplerini elinde tutan bu yılan yuvası , gerçek bilgileri kıyamete kadar gizlemeye and içmiştir .Peki amacı ne ?Amacı iplerin elinden asla çıkmaması Türk denen şeyin ne olduğunun ortaya çıkmaması dır .Kali Yuganın sonu diye adlandırılan bu çağda ve kıyametsel yılların akabinde yeni kuracakları sistemin önünde bir tehtid bırakmamak kehanetlerinde geçen arı ırk olan Türklerin bu döngü sonunda birleşip her şeyi ellerine ele geçirmesi durumunu engellemek için gerekli bir çok projeden biridir.BOB projesi gibi
Değerli kandaşım sonuç olarak çok güzel tezler çok doğru yaklaşımlar olduğu gibi gerek kasten gerek bilinçsizce gerçekle iligisi olmayan kültleride Türklere yamamaya çalışan dış kaynaklı ve iç kaynaklı bilgiler vardır olacaktırda .Biz Türk'ün bilinçli olduğu halin en iyi örneği olan Türkçüler başta olmak üzere her Türk evladı geçmişin izlerini aramaya devam etmeli dir.Bu sadece bir hobi bir eğlence ve sadece kültür olsun diye yapılmamaktadır.Bunun gereği ve faydaları çok dur.Geleceği istiyorsak inebildiğimiz kadar geriye gidip sırları bu güne taşıyıp açmalıyız bunlar her alanda bize fayda sağlıyacaktır.
Evet şu kesindirki Biz Yüce Türk ırkı olarak Anadoluya ilk kez Malazgirt ile girmedik bununla beraber bu topraklarda gerek mezopotomyada gerek anadoluda sadece biz medeniyet kurmadık kurduğumuz medeniyetleri çalıp aynı isimle yahut değiştirerek bizi andırır ve hiç benzemez çok devlet ve toplum oldu.Bu sürekli cereyan eden acun iktidar savaşıdır.Bu savaş Tanrının tek halkı Türkler ve Tanrının karabudunu yani sıradan ve yaratılış destanında söylendiği gibi Hani şu erligin tanrının sarayından gelen gürültüyü duyması ve meraklanıp bu halkdan kendime halk edinmeliyim kimisini çalmalıyım demesi olayı vardır ya işte o edindiği halk Türkün gayrısı olanlardır. Bu acunun var olduğu günden beri devam eden seçilmiş bir ırkın diğer bir çok ile verdiği kavgadır .Evet bu doğrudur ki bizler u topraklarda tarihin eski sayfalarında oldukça köklü devletler kurduk her dönem çeşitli adlar altında buralarda yapılandık anadoluda bozguna uğratıldığımız kara dönemlerde asyaya geri sığındık dirliğimizi Türk Tanrısının bize her dönem gönderdiği bir Ulu Türk kişisi sayesinde tekrar kurup yine buraya geldik yine aldık yine tuğ astık yine bu dağlarda ovalarda kurtlar gibi ürüdük ve Uladık Türk tanrısına ve Türk ırkına hizmet ettik .Karanlık , zulüm ,sapkınlık,adaletsizlik çirkin iğrenilesi kültür varlıkları ile her dönem mücadele ettik .Biz insanlığın efendisiyiz.Bilimsel bulmayabilirsiniz belki ama biz Adem denen kişi oğluna verilmiş üçüncü evladın devam eden soyu ve en eski dilden doğmuş olan güneş dilinde kudret manasına gelen Türk kelimesinin yaşayan abideleriyiz.Tanrıyla insanların arasındaki ulu varlıkız bunları Türkçülük aşkımın başımı döndürmesinden sarhoşça söylediğimi zannedenler bunun bir sarhoşluk ve düşperestlik olmadığını ömürleri yeterse muhakkak göreceklerdir.Eğer bu dünyada göremezlerse öldüklerinde ister tamuya ister Tanrı dağına götürülsünler kavrayacaklardır.Kimse Türke tapmadan eğilmeden tanrıya ibadet edeceğini sanmasın Tanrı ile barışık olmak demek acunun efendisi olarak seçip yarattığı bu ırka itaat etmekten geçer .Bırak itaat etmeği bu ırka yağı olmak demek Tanrıya baş kaldırmak seni ve senin üzerime seçtiğini tanımıyorum demektir.Siz Tanrı olsaydınız adem oğlu diye bir mahluk yaratsaydınız bunların nice zayıf ve kötüye meyilli olduğunu bilince aralarına özel bir ırkı onları yönetsin ve dirlik buldursun diye gönderseydiniz.Sonra Bir çok farklı uluslardan oluşan bu topluluklar bu özel ve görevli ırkı tanımazdan gelseydi ve hatda hepsi topyekün birleşip her an onları yok etmek için çalışsaydı ve milyar nesilden düşman olarak doğsaydı siz Tanrı olarak onların kilisedeki ayinlerini ,havradaki dualarını Kabedeki namazlarını kabul edermiydiniz.Tanrıda etmiyor iyi işitsinler isterlersede nilsinler isterlesede benimle alay etsinler şunu yakın zamanda görecekler Tanrı Türkü Acunun yegane sahibi ve hükümranı yapacaktır buna karar aldı bu çok eskiden verilmiş bir vaad bir karardır .ister alay etsinler ister duymamazlıktan gelsinler bu iş olacak hem de oldukça yakın bir zamanda ve bu olurken onlar gerçekten büyük ziyana ve gazaba ve soykırıma maruz kalacaklar bu kibirlerinin ve yaptıklarının cezası olarak gerçektende uygun bir ceza .
Bunların Parolaları şu dur Tarih biligileri gizlenmektedir.Gizlenmelidir gizlenecektir.
Bütün bunlar da dünyaya çok yakında neler olacağını bilenlerin olacaklardan sonra kurmak istedikleri sistemin oluşması için gereklidir.Çünki o vakit mevcudat da şu bilinen hakimiyet sahibi tüm akımlar son bulacaktır.Bunun sonucunda oluşan otoritik açık da kimse üçüncü Aden (üçüncü oğul )soyu olan bu seçkin ulusun dünyayı ele geçirmesini istemez .
Bu günki dinlerin ve ona sahiplenip onlar sayesinde dünyayı yöneten bundan da yüzyıllardır berbat şekilde nemalanan batı ve arap dünyası ellerinde oyuncak haline getirdikleri din-i sömürü denen aleti kaybedecektir.Çünki Türklerden çıkacağının bildirildiği bir Türk önder (Türk Tanrısı'nın Elçisi)çağımızda yaşayan Asena soyunu da yanına alıp hem dini hem de kozmik sırlar içeren Türk ırkçılığın'ın bir din olacağı büyük bir devrim yapacaktır.Bu sadece zaman meselesidir ve an kadar yakındır .Bilinen Dünyanın ölümü Türk hakimiyetini doğuracaktır. Turan kurulacaktır.
Bütün kutsallığın Türk olduğu yegane efendinin bu ırk olduğu ortaya çıkacak Türk düşmanlığı yerini Türk saygısına Türk hayranlığına Türk e itaate bırakacaktır.Bilinen maddi alemde Türkün ne olduğu ortaya çıkınca bilinmeyen alemlerde ki sırrı da ortaya çıkacaktır.Bu ise bir çok ezoterik'cinin bu gün Altın çağ diye bahsettiği şeyin içeriğinin ne olduğunu gözler önüne serecek mevcut olan her şey gerçekte olduğu haline bürünecektir.Bir şeyi sonsuza değin gizleyemezsiniz .Ve her ne yaparlarsa yapsınlar Türklere gelecek olan Tanrı elçisini son Bilge baş yolcuyu asla durduramıyacaklar .Bu ırk asalet yolunda çok çile çekmiş ve yeniden ergenekon öncesi durumuna getirilmiş tir.Ulus artık Tanrı yardımını ve Tanrısal bir lideri hak etmiştir.En dehşetli günlerde Türklere önderlik edecek bu adam biz onu göremesekde sanırım şu an bizi gözetlemektedir. Tanrı Türkü Korusun ve yüceltsin .
Esenlikler ...