Bu linkte ayrıntılı bilgi ve yorumlar var ama link silinebilir diye buraya da koyacağım yazıyı
http://www.aksam.com.tr/guncel/takma-rusya-da-girmek-ister/haber-163119TAKM’a Rusya da girmek ister
Türk dünyası ordusu tamam. Sembolü ‘at’ olan ordunun adı Türkiye, Azerbaycan, Kırgızistan ve Moğolistan’ın baş harflerini simgeliyor: TAKM… Uzmanlar teşkilatı AKŞAM için yorumladı...
Alaz KUSEYRİ / aksam.com.tr
Kurucuları arasında Türkiye'nin de bulunduğu Avrasya Askeri Statülü Kolluk Kuvvetleri Teşkilatı'nın faaliyetlerine başlaması dünyanın ilgisini Avrasya'ya yöneltti. Jandarma Genel Komutanlığı yaptığı açıklamada, teşkilatın Türkiye, Azerbaycan, Kırgızistan ve Moğolistan'ın katılımlarıyla 25 Ocak'ta Bakü'de kurularak çalışmaya başladığını açıklandı. Sembolü "At" olan oluşumun daimi sekretaryalık görevinin Türkiye'ye verildiği ve ilk dönem başkanlığının da Mayıs 2014'e kadar Türkiye tarafından yürütüleceği kaydedildi. Diplomatik kaynaklar, kuruluşun 4 ülkenin jandarmaları arasında bilgi-tecrübe değişimini öngördüğünü, herhangi bir askeri müdahale mangasının bulunmayacağını söylüyor. Uzmanlar konuyu AKŞAM'a değerlendirdi:
Bu ordu Rusya’nın da işine gelir
Prof. Mesut Hakkı Caşın / Yeditepe Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi:
Avrasya'da organize suçlar dediğimiz ve kolluk kuvvetlerinin görevine giren terörle mücadele edecek, kaçakçılık, radikal grupların faaliyetlerine karşı oluşturulmuş yararlı bir yapılanma kuruldu. Herhangi bir düşmana, devlete, örgüte karşı değil. Uluslararası suçlarla mücadele etmek üzere bir araya gelindi. Ayrıca, bölgede enerji hatlarının da güvenliği sağlanmış olacak. Bu yapılanmanın benzerleri Avrupa Birliği, Şangay, Bağımsız Devletler Topluluğu içinde mevcut. Ülkeler arası suçluların hareketleri, Afganistan-Pakistan arası hassas bölgede yapılan kaçakçılığın ve sızmaların önlenmesi de amaçlanıyor.
NATO’YA, RUSYA’YA KARŞI DEĞİL
NATO'ya, Rusya'ya, Çin'e karşı bir oluşum değil yani. AB'nin kitlesel göçü engelleme açısından yaptıklarını destekleyici bir karaktere sahip çalışmalar yapılacak. Pantürkist bir hareket değil. Paramiliter kuvvetlere karşı bir örgütlenmeden söz edebiliriz. Türkiye'nin buradaki rolü NATO ülkesi olarak edindiği temel prensiplere uygun. Afganistan'da İSAF içinde Türkiye'nin başarısı ortada. Bu teşkilat dışında zaten Türkiye'de hali hazırda Harp Akademileri'nde eğitimler veriliyor. Burada Türkçe öğrenen ve kurmay subay olan 10 bin asker eğitildi ve Türk dünyası devletleri arasında değişimler yapılıyor askeri açıdan.
KOMUTAN ÇOK ZEKİ
Bence Rusya da bu yapılanmanın içine girecek çünkü Kafkaslar'daki radikal kuvvetlerle mücadele eden Kremlin'in böyle bir yapılanmada bulunmaya ihtiyacı var. Sayın Başbakan geçtiğimiz günlerde 'AB bizi dışlarsa, biz de Şangay'a gireriz' dedi, bu bir meydan okumadır. Zaten ABD, Başbakan'ı 'Türkiye NATO üyesi olduğunu unutmasın' şeklinde uyardı. Türkiye'nin hazırlamış olduğu bu plan bir liderlik arayışı değildir. Jandarma Genel Komutanı Bekir Kalyoncu, NATO'yu çok iyi bilen ve bu yapılanmayı bölgeye taşıyabilecek kurmay zekası çok üstün bir kişidir. Askeri liderlik özelliği, seçkin bir subay olması, ne yaptığını bilen karakteri ile doğru bir hareket başlattı.
Teröre karşı ortak adım atıldı
Doç. Dr. Atilla Sandıklı / Bilge Adamlar Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı:
İç güvenlikle ilgili bu yapılanmanın ortak bir karargahı olacak. Karşılıklı istihbarat, bilgi akışı söz konusu. Buna paralel olarak terör örgütlerine mensup elemanların geçişleri kontrol altına alınacak. Türkiye, Kırgızistan, Azerbaycan, Moğolistan ilişkileri çok hızlı gelişiyor. Geliş gidişler arttıkça teröristlerin de kontrolü önem kazanıyor. Henüz başlangıç aşamasındaki bu yapılanma büyük bir ordu değil. Daha sonra Kazakistan'ın da katılmasını söz konusu. Avrasya'da bir ordu kurulmuyor, amaç bu değil. Şimdi bu yapılanma sayesinde güven unsuru öne çıkacak. Bölgede güvenliğin sağlanması amaçlanıyor. İnsan, uyuşturucu, silah kaçakçılığı konusunda uzun vadede Emniyet'ten de katılımlar olacak diye düşünüyorum.
‘Kırgızistan’ın üyeliği soru işareti’
Doç. Dr. İlyas Kemaloğlu / Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi / Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi Danışmanı:
Türkiye’de özellikle AB ve ABD ile bir takım sorunlar yaşandığında Ankara’nın yüzünü Avrasya’ya dönmesi gerektiği gündeme gelmekte hatta Rusya ile birlikte Avrasya Birliği'ni kurması gerektiğinden söz edilmektedir. Bununla birlikte Rusya’nın Avrasya anlayışı, Türkiye'ninkinden çok farklı olduğu gibi, son dönemde gelişen Rus-Türk işbirliğine rağmen Türkiye ile Rusya bu coğrafyada partner olmaktan ziyade rakiptir.
ŞANGAY, NATO’YA KARŞI KURULDU
Dolayısıyla Türkiye’nin Şangay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) üyeliğinin de gerçekleşeceğini zannetmiyorum. Rusya ile Çin, ŞİÖ’yü bölgeden ABD’yi uzaklaştırmak için kurmuşlardı. Dolayısıyla da böyle bir amaçla kurulan örgüte ABD’nin bölgedeki en büyük müttefiklerinden Türkiye’yi almaları, pek mantıklı görülmemekte. Bütün bu gelişmeler çerçevesinde Avrasya Askeri Statülü Kolluk Kuvvetleri Teşkilatı’nın kuruluşunu nasıl yorumlamalıyız? Son dönemde Türkiye, özellikle kültürel ve insani alanlarda Türk cumhuriyetleriyle önemli projeler gerçekleştirmektedir ki, bu alandaki işbirliği, siyasi ve ekonomik alanlardaki münasebetlerin de daha sağlam temellerde gelişmesini sağlamaktadır. Türk Parlamentolar Birliği, TÜRKSOY, TİKA gibi kuruluşlar bu süreçte önemli rol oynamaktadır.
TÜRKİYE’Yİ OLUMLU ETKİLER
Faaliyet alanı tam olarak kesinleşmemiş olsa da TAKM’ın kuruluşu söz konusu işbirliğine mutlaka olumlu katkıda bulunacaktır. TAKM’ın kuruluşu, Türk devletlerinin ve kardeş Moğolistan’ın büyük güçler olmadan kültür alanı dışında da örgütlenebileceklerini göstermiştir. Bu da üye devletlerin siyasi ağırlıklarını arttırabilir. Ancak örgütün faaliyetlerinin, üye ülkeler arasında bilgi alışverişi, tecrübe paylaşımı, ortak askerî eğitimlerle sınırlı kalacağını tahmin edebiliriz. Teşkilat'ın bölgedeki çatışma ve diğer askerî sorunlara müdahale etmesi, terör ve uyuşturucu kaçakçılığı ile mücadele etmesi en azından şimdilik mümkün görülmemektedir. Diğer taraftan Kırgızistan, aynı zamanda Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü’nün de üyesidir. Bir ülkenin aynı coğrafyadaki iki farklı askerî mahiyetteki teşkilata üyeliği de soru işaretleri bırakmaktadır. Buna rağmen genel olarak Türkiye’nin bölgede etkisini pekiştirmesi açısından olumlu bir gelişmedir.
Rusya ile Çin’in yan yana gelmesi imkansız
Mahir Kaynak / Araştırmacı-Yazar:
Son zamanlarda genel dünya dengelerine benzemeyen ilişkilerden söz edilmekte. Önce genel modeli çizmek ve gelişmeleri bununla uyum içerinde değerlendirmek gerekir. Bana göre Rusya ile Çin'in yan yana gelmesi imkansızdır. Avrupa ve ABD, Rusya'ya karşı Çin'e denge kurmak istemekte. İslam dünyası bu güçleri hesaplamadan kendi arasında birlik kuramaz. Bugün Çin'le yakın ilişkiler içinde İran var ama İran özellikle Arap ülkeleriyle karşı karşıya. Bugün kurulan İslam Birliği bu ülkelerle bağdaşmamaktadır. Bana göre önümüzdeki dönemde İran ve bunun arkasındaki Çin'e karşı İslam dünyası tahrik edilecek. Mesela Azerbaycan'nın güneyindeki İran'lı Azerilerle birleşmek isteyebilir. Bu durumda İran'ı yalnız bırakmak için bazı tedbirler alınabilir.
