Şiir » Nihal Atsız Şiirleri

Sayfa 1 Atsız Ata nın Şiirleri
Adalar Denizinden Altayların daha ötesine kadar bütün Türk gençliğine

Adalar Denizinden Altayların daha ötesine kadar bütün Türk gençliğine

Yer bulmasın gönlünde ne ihtiras, ne haset.
Sen bütün varlığına yurdumuzun malısın.
Sen bir insan değilsin; ne kemiksin, ne de et;
Tunçtan bir heykel gibi ebedi kalmalısın.

Iztırap çek, inleme... Ses çıkarmadan aşın.
Bir damlacık aksa da, bir acizdir göz yaşın;
Yarı yolda ölse de en yürekten yoldaşın
Tek başına dileğe doğru at salmalısın.

Devam..
SESLENİŞ

SESLENİŞ

Yalnızım, ne kadar aranıp dursam Baş ucumda seni bulamıyorum. Güneşten vazgeçip susuz olsam da Seninle olmadan olamıyorum. Şu yollar bilmem ki dağ mı, ova mı? Gitsem bulur muyum kendi yuva mı? Kuş! Yolun nereye? Bizim eve mi? Sen götür, ben haber salamıyorum. Her gece orda bir yaslanan mı var? Sessizce kirpiği ıslanan mı var? Uzaktan bana bir seslenen mi var? Ne diyor? Sesini alamıyorum. Acaba yaşlı m

Devam..
YALNIZLIK

YALNIZLIK

Yine akımda bugün sen varsın, Yine derdinle hayalim hasta. Bürüsün kalbimi derdin sarsın; Bir ümit var bu tükenmez yasta. Bir yaram var! Ona merhem vurman, Bir hayaldir ki gönülden taşıyor. Ayırırken bizi yollar ve zaman, Sana kalbim daha çok yaklaşıyor. Nerde bilmem o geçen günlerimiz? Artık onlar yeniden gelmeyecek. Nerde kırlar, uzayan yol ve deniz, O öten kuş, o güzel pembe çiçek? Göklerin ziyneti

Devam..
KAHRAMANLIK

KAHRAMANLIK

Kahramanlık ne yalnız bir yükseliş demektir, Ne de yıldızlar gibi parlayıp sönmektir. Ölmezliği düşünmek boşuna bir emektir; Kahramanlık; saldırıp bir daha dönmemektir. Sızlasa da gönüller düşenlerin yasından Koşar adım gitmeli onların arkasından. Kahramanlık; içerek acı ölüm tasından İleriye atılmak ve sonra dönmemektir. Yırtıcılar az yaşar... Uzun sürmez doğanlık... Her ışığın ardında gizlidir bir karanlık. Adsız sans

Devam..
TÜRKLERİN TÜRKÜSÜ

TÜRKLERİN TÜRKÜSÜ

Dilek yolunda ölmek Türklere olmaz tasa, Türk'e boyun eğdirir yalnız türeyle yasa; Yedi ordu birleşip karşımızda parlasa Onu kanla söndürüp parçalarız, yeneriz . Biz Tufanı yarattık uyku uyurken batı, Nuh doğmadan kişnedi ordularımızın atı. Sorsan şöyle diyecek gök denilen şu çatı: Türk gücü bir yıldırım Türk bilgisi bir deniz. Delinse yer, çökse gök yansa kül olsa dört yan, Yüce dileğe doğru yine yürürüz yayan. Yıldırı

Devam..
TÜRKİSTAN İHTİLALCİLERİNİN TÜRKÜSÜ

TÜRKİSTAN İHTİLALCİLERİNİN TÜRKÜSÜ

Ey, Türkistan, şanlı ülke, güzel anayurt! Bir gün gelir kaldırırız yine bayrağı; İçimizden elbet çıkar yeni bir Bozkurt, Yabancıdan geri alır kutlu toprağı... Küçük kuşlar bize hergün şöylece çiler: Ey ölümle el sıkışan ihtilalciler! Size der ki gökten inen kutsi elçiler! Siz buldunuz ebediyet denen kaynağı... Biz, mezarsız ölüp giden genç atsızlarız; Yaramızı suyla yıkar, otla sararız; Kimsemiz yok, fakat gönüllerde bi

Devam..
TÜRK KIZI

TÜRK KIZI

Pınar başına geldi Bir elinde güğümü; Çattı yay kaşlarını Görünce güldüğümü, Bağlamıştı gönlümü Saçlarının düğümü. Bilmiyordum bu örgü Acaba bir büğü mü? Sordum: Nerdedir yerin? Nedir senin değerin? Yedi kıral vurulmuş, Ne bu ceylan gözlerin? Hangisine varırsın Bu yedi ünlü erin? Şöyle dedi bakarak Göklere derin derin: Kıralların taçları Beni bağlar büğü mü? Orduları açama

Devam..
TÜRKÇÜLÜK BAYRAĞI

TÜRKÇÜLÜK BAYRAĞI

Türk duygusu her Türkçüye en tatlı kımızdır; Türk ülküsü candan da aziz bayrağımızdır. Bayrak ki onun gölgesi Bozkurtları toplar; Bayrak ki bütün kaybedilen yurtları toplar. Nerden geliyor? Tanrıkut'un ordularından! Lakin bize bir beyt okuyor kutlu yarından: Darbeyle gönüllerde yatan ülkü silinmez! Atsız yere düşmekle bu bayrak yere inmez!..

Devam..
BAHTİYARLIK

BAHTİYARLIK

Bahtiyarlık ne zafer kısrağına binmektir; Ne yaşarken dünya uçmağına inmektir. Şekli olmaz, rengi yok, belirsizdir ve tektir. Bahtiyarlık: Ömründe bir kere sevinmektir. Bir karanlık geceye akıyorken bu varlık Bulunur mu dünyada ebedi bahtiyarlık? Mükafatın, yapsan da en büyük bir yararlık Nihayet zafer adlı bir kısrağa binmektir. Dört hecelik söz olan bahtiyarlık... O bir sır... Bilmeyecek insanlık bunu daha bin asır. B

Devam..
AY YÜZLÜ GÜZEL KONÇUY

AY YÜZLÜ GÜZEL KONÇUY

Mestim bugün aşkınla ay yüzlü güzel konçuy, Gönlümde esip çınla, ay yüzlü güzel konçuy. Şevkinle serab ettin, aşkınla harab ettin, Payında türab ettin,ay yüzlü güzel konçuy. Sensiz yaşamak boştur, birlikte ölüm hoştur, Coştum, daha çok coştur, ay yüzlü konçuy. Sevginle geçip serden, bildim yaralar nerden; Eyvah kara gözlerden, ay yüzlü güzel konçuy. Zulmetteki mahımsın, gönlümdeki ahımsın, Ömrümde günahımsın, ay

Devam..
AYRILIK

AYRILIK

Sevdiğim, kemençede titretiyorken yayı, Bülbül sustu, unuttu o eski ağlamayı. Öyle sandım ki gökte kızıllık sardı ayı, Sevdiğim, kemençede inletiyorken yayı... Ağaçların dalları saygılarla eğildi, İçimden çarpıntıyı, gözümden yaşı sildi, Böceklerin sesleri birdenbire kesildi, Sevdiğim, kemençede söyletiyorken yayı... Ayın on dördü gökte yavaşça yükselince, Bir bağlama başladı önceden ince ince ... Birde

Devam..
AŞKINLA

AŞKINLA

Aşkınla senin bunca gönül etmede nale... Uğrunda akan gözyaşımız oldu şelale. Onmaz kara sevdamızı kan söndürecektir... O füsunkar ve güzel gözleri her kalbi deşen Öyle bir nazlı kızın aşkına düştüm ben ki... Ey bir eşi bulunmaz fedakar,mert arkadaş! Kıskandırdın bizi sen,bak ölümün ne kadar şanlı! Arkadaşımızın mert ve şan dolu göğsünde Şehitliğin nişanı kızıl bir gül açıldı....

Devam..
AĞIT

AĞIT

Gönlümde yazdığım bu son ağıta Nazire yaparak coşan dalgalar! Hastası olup da geç vakit hekim Arayanlar gibi koşan dalgalar! Sizin de elbette var ki bir sızınız, Bundan mı geliyor korkunç hızınız? Beni de beraber alır mısınız Kederle kabarıp şişen dalgalar? Sizinle paylaşsak bu korkunç gamı; Bitmiyor bu sonsuz ecel akyamı. Bilmem ki bundan mı titriyor gemi Ey dalgakıranı aşan dalgalar? Hey Atsız! Çökü

Devam..
YAŞAYAN TÜRKÇÜLERE AĞIT

YAŞAYAN TÜRKÇÜLERE AĞIT

Bir mahşere binlerce kader tutsağı gelmiş, Titrek ve metin cümle adımlar ona doğru... Gitmekte bütün kafile, meçhula yönemiş, Nerden gelerek hangi karanlık sona doğru? Her şey kopuyor istemeden kendi yerinden; Herkes geliyor, sonra da herkes gidecektir, Milyonlar asır geçse de arzın üzerinden Bir kere giden bir daha ses vermeyecektir. Meçhul kaderin çizdiği yoldan gideceksin; Bilmem ki bu meçhulleri hep Tanrı mı yazmış?

Devam..
HÂTIRALAR

HÂTIRALAR

Bir anda uzun yıllar aşar hâtıralarla; İnsan ona derler ki yaşar hâtıralarla, Mâzideki kanlar, düşünüşler ve sadâlar İnsan denilen fertleri birbirine bağlar! Geçmişle bütün bağları çözmek ne ağırdır, Hayvanların ancak, dünü, mâzisi sağırdır. Mâziyi unutsak bile mâzi kökümüzdür, En tatlı gülen yüz bize mâzideki yüzdür. Geçmişte yatar şanlı zaferler, nice haklar! Tuğrul Beğ'i, Alp Arslan'ı mâzi bize saklar!

Devam..
YOLLARIN SONU

YOLLARIN SONU

Bugün yollanıyorken bir gurbete yeniden Belki bir kişi bile gelmeyecektir bize. Bir kemiğin ardında saatlerce yol giden İtler bile gülecek kimsesizliğimize. Gidiyorum: Gönlümde acısı yanıkların... Ordularla yenilmez bir gayiz var kanımda. Dün benimle birlikte gelen tanıdıkların Yalnız bir hatırası kaldı artık yanımda. Yufka yüreklilerle çetin yollar aşılmaz; Çünkü bu yol kutludur, gider Ta

Devam..
YARININ TÜRKÜSÜ

YARININ TÜRKÜSÜ

Arkadaşlar, haydi artık saflar dizilsin! Uzak, yakın ufuklardan koşup gelerek Belde çelik kılıç, içte çelikten yürek Taşıyanlar saflardaki yerini bilsin! Bir çığ gibi yürüyelim gözler ilerde; Keder, elem her ne varsa geride kalsın! Tehlikeler duman gibi tüterken yerde Arkadaki her düşünce sönüp ufalsın. Kahramanlar yürük gider ölüme karşı, Bir sevgili gibi onu basar bağrına! Bak, uzaktan çalınıyor bir zafer marşı,

Devam..
YAKARIŞ-I

YAKARIŞ-I

Anlamayız hayatı felsefeyle, ilimle; Hayat çelik ellerle atılan zar olmalı. Rahat yatakta ölmek acep olmaz mı çile? Kanlı sınır boyları bize mezar olmalı. Aşık nasıl bulursa iç açan bir serin su Sevdiği bir güzelin som yalaz dudağında, Sönecektir bizim de gönlümüzün tamusu Tanrıların gezdiği yüce Tanrı Dağında. Tanrı Dağı! Tanrılar, tanrılaşanlar Dağı! Orda on üç asırdır bizi bir gözleyen var. Savaş türküleriyle aylı kı

Devam..
YAKARIŞ-II

YAKARIŞ-II

Bir gün olur, elbette eski beğler dirilir; Yine kılıç kuşanır tarihteki paşalar. Yine şanlar alınıp nice canlar verilir, Yiğit akınımızdan yine dünya şaşalar. "Türk tarihi" denen kahramanlık şiirini Yeniden yazmak için harcayacağın kandır. Mısraların içinde en güzel ve derini Batıda "Niğbolu", doğuda Çaldıran'dır. Yine batılıların üçüncü Kosova'da Topraklara sereriz, bir değil, birkaçını. Çekilince kılıçlar yeniden Haço

Devam..
VARSAĞI

VARSAĞI

Erlik günü geldiğinde Yiğitlere şan görünür. Yığın yığın harcanmağa Nice yüz bin can görünür. Kopunca bir büyük savaş Er tez gider, korkak yavaş. Yüreksize akçayla aş, Erlere meydan görünür. Bir gün olur yılda, ayda Birleşiriz hep Altay'da. Güz ayında, kurultayda Başı börklü han görünür. Atsız der ki: Ne var canda? Yatarız taze çimende. Rus'un adı her geçende Gözlerime kan görünür.

Devam..
Sayfalar o>>