Gönderen Konu: "Millî" Eğitim ve "Türkçe" Düşmanlığı  (Okunma sayısı 2717 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Cebe Noyan

  • Her Şey Türk İçin, Türk'e Göre!
  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 319
  • Türk Irkı Sağ Olsun!
"Millî" Eğitim ve "Türkçe" Düşmanlığı

AKP, oy kaygısıyla unutturduğu “Kürt açılımı” na sessiz sedasız şimdi de “din”i katıyor. Ülkeyi 7 bölgeye ayırmışlar ve “Dini Yüksek İhtisas Merkezleri”nin ilkini Kutlu Doğum Haftası’nda Kürtçe mevlidin okutulduğu Diyarbakır’da kuracak ve böylece Diyarbakır “5. Kutsal Şehir” olacakmış!
Kendi memleketimizde, “yabancılar ikamet ediyor diye eğitim dili İngilizce” olacak! Niye? AB istiyor diye ve AB parasıyla yıkım çabuklaşsın diye!
Bu çarpık ve “Türkçe eğitim dili” düşmanlığının hesabını, bu gafletin hesabını, resmî diline düşman edilmek istenen Türk çocukları elbet bir gün sorar!
Uydurdukları “Çılgın Proje”ye “Kanal İstanbul” diye Fransızca tamlama isim ve oluşacak adaya (!) da “Ada İstanbul” gibi uyduruk bir ismi takanlardan “millî” bir eğitim beklemek boşuna zaten. Millî Eğitim’i hallaç pamuğu gibi attılar. Dilimizi iki paralık etmeğe, “Türk” ve “Türkçe” kelimelerini yok etmeye kararlılar!
Utanmadan, seçim kitapçıklarında eğitime ayrılan rekor bütçeden, bolca alınan bilgisayarlardan, binlerce derslikten, ücretsiz ders kitaplarından söz ediyorlar! Milletin parasını hovardaca harcamakla övünüyorlar! Çocuklarımızı yarış atına, eğitim sistemini yaz-boz tahtasına çevirdiler... Misyoner 40 bin öğretmeni de alarak ülkeye çağ atlatacaklar!
YÖK’teki, ÖSYM’deki, KPSS’deki, YGS’deki, ALES’teki rezaletlerden bahsetmiyorlar! Takiyecilikte üstlerine yok, şifreleme, kopyalama ustası oldular!
MYK ile yakında okullarımızın yerle bir olacağından da söz etmiyorlar! Türkçe imiş,  “Andımız”mış, sınavmış, öğrenci ve velilerin emeğiymiş, önemli mi? 186 bin 822 çocuk hâlâ okula kayıtlı değilmiş, 15 bin 663 çocuk ortada yokmuş önemli mi?
Fen liselerinde laboratuvarları kapatıp çocukları “test”e yönlendiriyorlar... Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına bağlı MYK, kamucu eğitim piyasaya üçer aylık sertifikalı kurslar halinde devredilmekte...
LYS’den sonra dershaneler, sertifika veren kurslara dönüşecek. MYK’daki 65 personel müfredat kırma, sertifikasyon ve akreditasyon çalışmalarına devam ediyor, bunların 10’u  “yabancı uyruklu” !
2006’da kapalı oturumda geçti 5544 sayılı MYK yasası. Adı enteresan biçimde perdeleniyor, gazeteler hiç söz etmiyor. Müstemleke kanunu mübarek! İlköğretimde matematik, fen, dilbilgisi uçtu, lise matematik müfredatından geometri ayrıldı, dersler seçmeli, lisede okul dışından öğretmen seçmek (sertifikalı kurslar) da geliyor, fizik konuları kaosa çevrildi... Fakülte müfredatları paramparça, meslekler kuşa döndü, mühendislikler teknik liseye indi, Hukuk’ta Roma Hukuku, Tıp’ta Anatomi parçalı seçmeli oluyor...
YÖK özerkleştirilmeli, 1995’ten beri Dünya Ticaret Örgütü ile yapılan protokoller ve MYK iptal edilmelidir. Şu anda bu konularda, MHP dışında hiçbir partiden ses yok.
MHP, “Türkçe dışındaki dillere ve farklı kültürlere statü kazandırılarak yapay azınlık yaratılmasına, Türkçe’den başka dillerde ‘anadil’ olarak eğitim yapılmasına, Türkiye’nin idari yapısının değiştirilerek yerel yönetimlerin mahalli Parlamento olarak çalışacağı özerk bölgeler sisteminin hayata geçirilmesine fırsat verecek ve zemin hazırlayacak anayasa değişikliği yahut yeni bir anayasa yapılmasını hiçbir şekilde tartışma konusu yapmayacağını ve karşı duracağını” beyan eden tek parti... Türkçe sevdalılarına, milliyetçi ve ulusalcılara duyurulur!

Mustafa Önder - Yeniçağ
Ümmetinizin bittiği yerde, Türk'ün Kudreti başlar.


"Niye kaçıyoruz? Çok diye niye korkuyoruz? Azız diye niye kendimizi hor görelim? 'Hücum edelim' dedim. Hücum ettik...Savaştık. Bizdeni iki ucu,
yarısı kadar fazla idi. Tanrı lûtfettiği için, çok diye korkmadık, savaştık. Tarduş şadına kadar kovalayıp dağıttık."
(Bilge Tonyukuk - 2. Taş, Batı Yüzü - 3-4-5-6)

Çevrimdışı Kurtkaya

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 412
Ynt: "Millî" Eğitim ve "Türkçe" Düşmanlığı
« Yanıtla #1 : 10 Mayıs 2011 »
AKP denen Damat Ferit mantığının günümüzdeki uzantısı zihniyetin düşlerini yeni Osmanlıcılık ve hilafetin yeniden ihyası süslemektedir. Dini olarak oluşturmayı düşündükleri yedi bölge aslında eyalet sisteminin ön adımıdır.
AKP yaptıklarıyla darağacının etrafında dolaşmaya başladı.
İhanet denilen melanet öyle bir bataklıktır ki bir defa içine düşüldüğünde nedamet duyup geri dönüş yapmak istesen bile kurtulamazsın.
Akp ta işin başında ihanet bataklığına girerek işe koyuldu ve doğal olarak da ihanet zincirleri birbiri ardınca gelmeye devam etti.
Artık AKP istese de bu gidişattan dönemeyecektir.

Tanrı Yüce Türk'ünü Korusun.