Milliyetçilik, tüm dünya milletleri arasında geçen mücadelede, sosyal yapıdaki en büyük silah ve güç olma özelliğini korurken Türk milliyetçileri bu duruşu ile 3 Mayıs 1944 günü resmi devlet yetkilileri tarafından her türlü işkence ve zulümle yargılanmışlardır.
Kendi vatanında, milletine olan bağlılığı en açık ve berrak şekilde ifade eden insanlar maalesef bu sevgisinin bedelini en ağır şekilde ödemişlerdir.
Fakat Türk milletini emperyalizmin her çeşidinden korumak için ; varlıklarını, her yönü ile ortaya sunan Türkçülerin verdikleri mücadele bugün net bir şekilde anlaşılmaktadır. Dün Türkçüleri, Türk milliyetçilerini en ağır şekilde eleştirenler, şimdilerde ise onlara hak vermenin mecburiyetini yaşamaktadırlar.
3 Mayıs 1944; Türk milliyetçiliği hareketinin kendini aksiyon ve muhteva olarak ortaya koyduğu dönüm noktasıdır. Dönemin iktidar sürecini elinde tutanların gayr-ı milli unsurlara kendi eliyle hayat hakkı tanıması karşısında, Türk milletine kara sevdalı Türkçüler tarafından haykırışın en sert ve anlamlı günüdür.
3 Mayıs, Türk milliyetçilerine en acımasızlığı yaşatanların karşısında "Çileler bizim rütbemizdir" diyerek, her türlü olumsuzluk ve zorluk karşısında Türk milletine en derin sevginin tüm dünyaya ilan edildiği gündür.
3 Mayıs, Türk'ün değer yargılarını, bizi biz yapan değerleri savunanları hapislere, tabutluklara hapsederek, beyinlerinin körleştiğini ispat edenlerin Türk milliyetçileri tarafından tescillendiği gündür.
3 Mayıs, Atatürk'ün ölümünden sonra, onun Türk milliyetçiliği ölçüsünde geliştirdiği devlet politikasına dinamit koymak isteyenlerin, dinamitlerinin elinde patlatıldığı gündür.
3 Mayıs, Türk milliyetçiliği ülküsünü en sert haykıran H.Nihal Atsız'ın önderliğinde başlatılan kutlu savaşın zafer naralarıyla Türk'ün makus talihinin değiştiği gündür.
Bu açıdan maziyi hatırlayıp gelecekle ilgili umutlarımızı yeşerteceğiz. Her çile sonrası olgunlaşarak büyüyen Türk milliyetçiliği hareketi 3 Mayıs Türkçülük Bayramının anlam ve öneminde yatan tüm gerçekleri yürek ve beyinlerimize kodlayarak sevdalarımızla, ülkülerimizle Türk milleti için varolacağız.
Globalleşen dünyanın birçok sinsi atmosferinde milleti millet yapan değerlerin kurban edilmesini tüm güçleri ile savunanlar, Türk milliyetçilerinin iman ve azmi karşısında tutunamayacaklardır. Türk milliyetçileri çıktıkları hiçbir yoldan geri dönmemişlerdir.Ufkun genişliğinde verdikleri mücadelede şartların en ağır yönünü yaşasalar bile zafer her daim bizlerin olmuştur. Bu duygu ve düşüncelerle, Türklük bayrağını her türlü fırtınaya karşı dalgalandırmayı kendilerine hayat felsefesi edinmiş ülkü devleri, başta Başbuğumuz Alparslan Türkeş, H.Nihal Atsız, Orhan Şaik Gökyay, Necdet Sançar, Fethi Tevetoğlu,Zeki Velidi Togan, Muzaffer Eriş, İsmet Tüm Türk ve daha birçok Türk milliyetçisini rahmet ve minnetle anıyoruz. 3 Mayıs 1944 Türkçülük Bayramının 60.yıl dönümünde Türk milletinin mutlu ve huzurlu günlerde muhataplık bulması dileklerimizi sunuyoruz.