Atatürk’ten Suudi Krala Mesaj

Okumanızı çok isterim… Hz. Muhammed’in mezarını yıkıp yerini degiştirmek isteyen zamanın suudi kralına Atatürk’ün kendi el yazısı ve imzasıyla çektigi telgraf. Dikkatli okuyun yazıya başlarken krala sayın kelimesini kullanmıyor…

” Suudi kralı dikkatine !! Tarafımıza ulaşan haberlere göre Allahın sevgili ve özel kulu,elçisi peygamber efendimiz Hz. Muhammed Mustafa’nın kabrini yıkıp yerini degiştirecekmişsin. O Mezarın tek taşına dokunursan kurtuluş savaşını bırakır ordularımla aşağı inerim..

26 Haziran 1919 MUSTAFA KEMAL ATATÜRK

 http://dijitalize.net/ataturkten-suudi-krala-mesaj


Büyük Atatürk´e ithaf edilen bu sözler internet kanallarina servis edilmis tartisiliyor Benimde e mail adresime geldi .  Büyük Atatürkün böyle basit cümlelerle Suudlari muhatap alacagini sanmiyorum . Büyük Atatürkün cizgisi belli iken, kurtulus savasindan vaz gecip , niye Arap muhammetin mezarini kurtrmanin tasasina düssün ? Hersey bir yana Atatürk böyle basit cümleler kurmaz . Bana göre yapilmak istenen ,olmadigi halde Atatürkün cok dindar bir insan oldugunu üfürüp ,kurtulusun islamda olduguna milleti inandirmak icin kurgulanmis bir haber .

Geçenlerde bir tv kanalında Yaşar Nuri ÖZTÜRK Bey'i izliyordum. Laf döndü dolaştı insanların; Allah'la, Peygamberle, dinle, imanla aldatıldığına geldi.
Yaşar Hoca bu konuları "Allah ile Aldatmak" adlı kitabında detaylıca anlattığını belirtip, aldatmanın diğer boyutlarının da gözden kaçmaması gerektiğine dikkat çekip yakın zamanda "Atatürk ile Aldatmak" adında bir kitabının basılacağından bahsetti.
Ne yazık ki insanlar sadece manevi değerleriyle aldatılmıyor. Kutsal denilen; din, iman, Tanrı, Yalafar, ibadet vb. şeylere ilaveten kişinin tarihini, dilini, milletini, vatanını ve Türk ulularını sevmesi de yer alır.
Yani kişiler kutsal olanla aldatılırken bu sadece Tanrı ve dinle aldatmaktan ibaret değildir. İnsanlar milli değerleri üzerinden de korkunç derecede sömürülmektedir.
Ne yazık ki, boyutları dinle sömürmek kadar olmasa da, Türk insanı azımsanmayacak derecede milli kutsallarıyla da-ki bunun başında Gazi Başbuğ Atatürk geliyor-aldatılmıştır.
Yaşar Nuri ÖZTÜRK bey yeni çıkartacağını duyurduğu "Atatürk ile Aldatmak" adlı kitabında toplumumuzun bu kangrenine de parmak basacağının işaretini verdi.
Bizim için insanların diniyle, imanıyla, Tanrı'ya olan olan bağlılığıyla aldatılması ve bu değerlerin birileri tarafından istismar edilmesi ne denli çirkin ve lanetlenesi bir davaranışsa aynı şekilde Türk insanının gönlüne taht kurmuş olan Atatürk'le, millet ve vatan sevgisiyle aldatılması ve milli mukaddesatının istismar edilmesi de aynı derecede çirkindir, lanetlenesi bir eylemdir.

İstismar kelimesinin Türkçe karşılığı, sömürmeye ilaveten, iğfal etmek, yani ırza geçmektir.

TTK.

Bununla ilgili daha önceden de kulağıma bir takım sözler gelmişti lakin burada verilen belgeye bakıldığında bu yutturmacayı yapan kişinin insanları aptal yerine koymak gibi bir aptallık yaptığı kabak gibi ortada.
1919 da henüz ordu çapında fiili bir mücadele başlamış değil. İşin hazırlık sürecinde olup Türklerin kendi başındaki bela, vatanı işgal edilmiş, var olacak bütün belalardan daha büyük. Bu mantık insanın kendi evi yanarken komşusuna yardıma gitmesi gibi akla aykırı bir şey.
Tarih diye, kronoloji diye, arşiv diye bir şey var.
Yalanın kuyruklusu, kulaklısı işte buna denir.

Önemsiz bir detay.Diyelim gönderdi, veya göndermedi; ne fark eder?

Bu tarz ifadeyle Basbug'a  yapılan hakareti basitleştiremezsiniz.Art niyetli olmadıgını düşünüyorum.Ama şunu bil! '' Diyelim gönderdi, ne fark eder'' ifadesi baslı  basına küfürdür,hakarettir.Türk'ün Basbug'u liyakatına sahipse denildiği gibi ifade kullanamaz, kullansaydı zaten Türk'ün Basbug'u olamazdı.

Türk Irkı'nın hayati mücadelesini, yok olma tehlikesini göz ardı edip önceliği sıradan bir mezar tasının akibetine vermesini; '' ne fark eder'' düşüncesiyle noktalayamazsın!

Önceki iletini ve o iletine yönelik yaptıgım eleştiriyi bir kez daha ama bu kez dikkatli okursan anlayacaksın.

Burada ileti sayısına göre Türkçü muamelesi yapılmadıgı gibi o sayıyla orantılı ifadelere kısıtlamada getirilmiyordur. ''Beni itham mı ediyorsun'' sorusunu yöneltmişin. Dediğim gibi art niyetli oldugunu  düşünsem o dediğin itham yok ama ithamla da bırakmazdım.

TTK