Gönderen Konu: Atatürk ölünce Kâzım Karabekir sevindi mi?  (Okunma sayısı 6548 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Tibaren

  • | Y |
  • Türkçü-Turancı
  • **
  • İleti: 39
    • www.Turania.net
Bazı 'Teali İslam Cemiyeti' artığı, cahiliye devri zümrelerinin Karabekir Paşa'yı aracı kullanarak Ulu Başbuğ ATATÜRK'Ü karalama kampanyasına karşı bu yazı herşeyi açıklayıcı niteliktedir. Karabekir Paşayı öne çıkarıp ATATÜRK'Ü geri plana atma düşüncelerine balta vuran 10 Kasım 2010 tarihli Hasan Demir beyin bir yazı.

Atatürk ölünce Kâzım Karabekir sevindi mi?


Rahmetli Kâzım Karabekir’in kızı Timsal Hanımefendi’nin, “Babam Atatürk’e saygı duyardı” sözlerine Yavuz Bülent Bâkiler’in, “Buna inanmıyorum” (Türkiye, 19.09.2010) diye yazması üzerine, biz, “İnanınız” (Yeniçağ, 21.09.2010) muhtevalı bir yazı kaleme almıştık. Yavuz Ağabey, Karabekir’in kendisini idamla yargılatan ve 14 yıl göz hapsinde tutan Atatürk’ü affedebileceğine inanamıyordu. Biz ise, “O nesil bizim gibi değil, inanmalısınız” diyorduk.

Aynı gün ilginç bir telefon aldım.

Arayan, kamuoyunun yakından tanıdığı isim Av. Fuat Turgut Bey’di. Merhum Karabekir’le ilgili bir hatırasından bahsetti. Yavuz Ağabeyi de aramış, aynı hatırasını ona da nakletmiş. Turgut Bey selam ve hal hatırdan sonra, “1980’li yıllarda Tercüman’da pehlivan tefrikaları yazan Murat Sertoğlu’ndan bizzat dinlediğim bir anekdotu anlatacağım” diye söze başladı.

Hukuk tahsili sebebiyle geldiği İstanbul’da bir öğrenci yurdu bulup yerleşemediği için geçici olarak Beyazıt’taki Mithatpaşa Oteli’nde kalıyormuş.

Devamını Fuat Turgut Bey’in kendisinden dinleyelim: Mithatpaşa Oteli’nde kaldığım yıllarda Merhum Murat Sertoğlu da Küllük/Marmara’nın 50 metre ötesindeki bir nargile kahvesine gelir, orada hem nargilesini tüttürür hem de Tercüman’da yayınlanan pehlivan tefrikalarını yazardı. Ben de boş zamanlarımda oraya gider, Rahmetliyi sorularımla yorar; konuşturmaya, O’ndan bir şeyler öğrenmeye çalışırdım. O günlerde ben de Faruk Çil ağabeyimin bin bir meşakkatle yayınladığı ve her türlü koşuşturma işlerini üzerime yüklediği “Kavgamız Turan” ve Yaşar Arısan’ın yayınladığı daha sonra Altan Deliorman Ağabeyimizin idaresine geçen “ORKUN” dergilerinde kendimce Türkçü yazılar yazardım. İşte o dönemde Merhum Murat Sertoğlu’nun bana anlattığı bir “Hadise” vardı ki beni hem çok duygulandırmış, hem çok düşündürmüştür. Dinlediğim “Hadise”, Atatürk’ün ölümünün ardından Sertoğlu’nun bir grup arkadaşıyla birlikte Kâzım Karabekir’in evine “Baş sağlığı/taziye ziyaretine” gitmeleri “Hadisesi” idi.
Sertoğlu anlattı, ben de merak ve dikkatle dinledim ve size aynen naklediyorum:

“- Atatürk’ün ölümü üzerine bir grup arkadaşla bir araya geldik ve Kâzım Karabekir Paşa’ya başsağlığı ziyaretine gitmeye karar verdik. Gruptaki en genç kişi bendim. Aramızdan birkaçı da Atatürk’ün ölümüyle birlikte artık özgürlüğüne kavuşmuş olmasına binaen Karabekir Paşa’ya ‘Gözün aydın’ demek düşüncesindeydi. Önce, başsağlığı dileklerimizi ilettik. Sonra aramızdan biri söz alıp, ‘Paşam! Artık hürsünüz. Bu bakımdan size göz aydınında bulunmak istiyorum’ deyince Kâzım Paşa heybetle ayağa kalktı ve gözleri yaşlı bir şekilde şöyle dedi: ‘- Beyler! Siz ne diyorsunuz? Beni yargılatıp 14 sene göz altında tuttuktan sonra dahi aynı şartlar vâki olsa, yine Atatürk’ü lider seçerdim. Yine O’nun emrine girerdim. Aramızdaki bütün ihtilaflarda hep O haklı çıktı. Bana başsağlığı için gelenler başım üstünedir. Ama aranızda gözün aydın demeye gelmiş olanlar varsa defolup gitsin evimden!’ Bugünkü yazınızı okuyunca Merhum Murat Sertoğlu’ndan bizzat dinlediğim bu anekdotu nakletmek ihtiyacı duydum” dedi, Fuat Turgut Bey ve ekledi: Bu anekdotu Selçuk ve Akdeniz üniversitelerinde 2005 ve 2006 yıllarında verdiğim konferanslarda anlattım amma hiçbir yerde yazıya geçirmedim.
1938’in 10 Kasım’ından sonra Kâzım Karabekir Paşa’nın evinde yaşanan bu “Tarihi Hadise” 2010’un 10 Kasım’ında, Av. Fuat Turgut Bey’in anlatımı ile Yeniçağ vesile kılınarak kamuoyu ile paylaşılmış oldu.

Nasip bugüne ve bize imiş.. Atatürk’ümüze de, Kâzım Paşamıza da Rabbim rahmet eylesin.

Hasan DEMİR
Yeniçağ
10 Kasım 2010
Türk oğlu Türk kızı öleceksin!

Gökkurt tekrar dirilmedikçe,
Tanrı dağlarında gezmedikçe,
Kanlı İtil ırmağından su içmedikçe,
Bozkurt, Ulusuna tekrar yol göstermedikçe,
Türk Başbuğ'u, Yabgusu, Hakan'ı
Ötüken Ormanında tekrar oturmadıkça,
Akdoğanların yurdu Köğmen dağları aşılmadıkça,
Uluğ Altaylardaki Demir dağ delinmedikçe,


Çevrimdışı TÜRK-KAN

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 2181
  • UÇMAĞA VARDI, TANRI DAĞLARINDA!
Ynt: Atatürk ölünce Kâzım Karabekir sevindi mi?
« Yanıtla #1 : 07 Mayıs 2011 »
 Fettoşçu şakirtcikler; o ufacık beyinleriyle Türk Tarihi'nin mümtaz şahsiyetlerini, Kurtuluş Savaşı'nın iki büyük kahramanını birbirlerine kanlı bıçaklı düşman gibi göstermek için akla karayı seçiyorlar. Onlardan işin doğrusunu yazmalarını beklemekte hata olur. Bunların çapları ve kapasiteleri buna yetmektedir. Çünkü bunların piri okyanus ötesindeki zırlak vaizdir; onun mayasında da Türklük, Türkçülük ve Başbuğ Atatürk düşmanlığı vardır.

 Karabekir Paşa'mızın Kurtuluş Savaşı sonrasında siyasi yaşamında çok sıkıntılar çektiği, kendisine karşı bazı yanlış, haksız muameleler yapıldığı doğrudur. Neticede her devrim, önce kendi evlatlarını yer. Ancak Karabekir Paşa'mız hayatının hiç bir döneminde, bazı kuşbeyinlilerin tüm çarpıtma çabalarına karşın BAŞBUĞ ATATÜRK ile kanlı bıçaklı olmamış, ona kin beslememiştir. Sadece arada dargınlık olmuştur.

Bunun sebeblerini ayrıntılı olarak aşağıdaki pdf formatlı makaleden okuyabilirsiniz.

 ATATÜRK VE KÂZIM KARABEKİR PAŞA - Dr. Yaşar SEMİZ
 http://www.turkiyat.selcuk.edu.tr/pdfdergi/s4/13.pdf

 Tarihi çarpıtmayı çok seven bu arkadaşlar; ayrıca Karabekir Paşa'mızın kızı olan Timsal Hanım'ın bu konuyla ilgili televizyondaki açıklamalarını da kulaklarını açıp iyi dinlesinler. Palavrayla, Dedikoduyla Tarih olmaz ! Karabekir Paşa’mızın yegane varisi Timsal Hanım’ın açıklamaları(Ki bunlarda Merhum Paşamızın hatıralarına dayanmaktadır, dedikodulara ya da birilerinin inancına değil) dururken bu sabun köpüklerine tabiri caizse … yemek düşer !

 6:00 sonrası
 <a href="http://www.youtube.com/watch?v=pyIOgbM9Ixc" target="_blank">http://www.youtube.com/watch?v=pyIOgbM9Ixc</a>

8:35’ten sonrası
<a href="http://www.youtube.com/watch?v=zo9fS8VwFho" target="_blank">http://www.youtube.com/watch?v=zo9fS8VwFho</a>

<a href="http://www.youtube.com/watch?v=ohTWdkIOMSk" target="_blank">http://www.youtube.com/watch?v=ohTWdkIOMSk</a>

7:00’dan sonra
<a href="http://www.youtube.com/watch?v=W4dzV9y2fhA" target="_blank">http://www.youtube.com/watch?v=W4dzV9y2fhA</a>

<a href="http://www.youtube.com/watch?v=zTiHN7TvhsI" target="_blank">http://www.youtube.com/watch?v=zTiHN7TvhsI</a>


23 EKİM 2023'DE, ELİM BİR TRAFİK KAZASI SONUCU, UÇMAĞA VARDI.
ŞİMDİ; TANRI DAĞINDA, ATALAR YURDUNDA, ATSIZ ATA MAKAMINDA, BAŞBUĞLAR OTAĞINDA, ERİNÇ İÇERİSİNDE!

Çevrimdışı TÜRK-KAN

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 2181
  • UÇMAĞA VARDI, TANRI DAĞLARINDA!
Ynt: Atatürk ölünce Kâzım Karabekir sevindi mi?
« Yanıtla #2 : 07 Mayıs 2011 »
  BAŞBUĞ ATATÜRK, Kazım Karabekir Paşa ve diğer tüm İstiklal Savaşı kahramanlarımızın Aziz Ruhları Şad, Mekanları TANRIDAĞI olsun. Türk Milleti'nin büyük kahramanlarını rahmetle ve minnet ile her daim anıyoruz. Anmaya da devam edeceğiz.
 
 Tüm Türkçüler; son dönemde iyice artan AK-PKK + Okyanusötesi'ndeki güçlerin azgınlaşan, kuduzlaşan saldırılarına karşı dikkatli olmalıdırlar. Türk'ün Aziz Kahramanlarını dahi propaganda malzemesi olarak kullanacak kadar adileşen, kahpeleşen düşmanlarla karşı karşıyayız.

 TTK
  
23 EKİM 2023'DE, ELİM BİR TRAFİK KAZASI SONUCU, UÇMAĞA VARDI.
ŞİMDİ; TANRI DAĞINDA, ATALAR YURDUNDA, ATSIZ ATA MAKAMINDA, BAŞBUĞLAR OTAĞINDA, ERİNÇ İÇERİSİNDE!

Çevrimdışı Almıla

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 186
  • Gökbörü Asena Gençlik
Ynt: Atatürk ölünce Kâzım Karabekir sevindi mi?
« Yanıtla #3 : 07 Mayıs 2011 »
Atatürk ölünce Kâzım Karabekir sevindi mi?
Rahmetli Kâzım Karabekir’in kızı Timsal Hanımefendi’nin, “Babam Atatürk’e saygı duyardı” sözlerine Yavuz Bülent Bâkiler’in, “Buna inanmıyorum” (Türkiye, 19.09.2010) diye yazması üzerine, biz, “İnanınız” (Yeniçağ, 21.09.2010) muhtevalı bir yazı kaleme almıştık. Yavuz Ağabey, Karabekir’in kendisini idamla yargılatan ve 14 yıl göz hapsinde tutan Atatürk’ü affedebileceğine inanamıyordu. Biz ise, “O nesil bizim gibi değil, inanmalısınız” diyorduk.

Hasan DEMİR Yeniçağ 10 Kasım 2010
Bu sonradan olma fetullahçı türevi yazar-çizer takımı, intikal ettikleri yeni yerlerinde, kendilerini belli etmek ve ağababalarının gözüne girmek için, aynı ülkü uğrunda ölümlere meydan okuyup, fettoş zihniyetindekilerin bataklığa sürüklediği milleti yeni baştan devletli kılan, Türk ulularını birbirlerinin düşmanı gibi göstermeye çalışmaları ruh ve vicdanlarının ne denli karardığının göstergesidir.
Hani halk arasında "aynaya bakarak konuşmak" tabiri vardır ya işte bu meymenetsiz fettoş türedileri de aynaya bakarak konuşmakta ve aynada gördükleri kendi çirkinlikleri dillerine vurmaktadır.
Burada sorun Kazım Karabekir Paşamızın aşağılanmasından- ki İslam inancına göre ölen birisinin arkasından sevinmek günahtır- ziyade Başbuğumuz Atatürk'ün karalanmaya çalışılmasıdır.
Bu fettoş şakirdi türediler "boynuz kulağı geçer" misalinde olduğu gibi Atatürk'e düşmanlık ve karalama noktasında ağababalarını bile solda sıfır bırakmışlardır.
Bunlar lafı ağızlarında geveleyerek; Atatürk o denli vefasız ve gaddar birisidir ki en yakın dava arkadaşlarını bile; makam, mevki ve şöhret uğrunda çiğnemiş ve zulüm etmiştir, demek istemektedirler de bunu uçmağa varmış Kazım Karabekir Paşamızın üzerinden yapmak haysiyetsizliğine başvurmuşlardır.
Bunlara en güzel cevabı, Kazım Karabekir Paşamızın kızı, Tenzile Hanımefendi vermiştir.
TTKvY
YÜZDE YÜZ TÜRK OLDUĞUN GÜN, CİHAN SENİNDİR!