Gönderen Konu: Atsız'a Yazılan Şiirler  (Okunma sayısı 17297 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı AĞASAR

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 354
  • TANRI DAĞINDA, UÇMAĞA VARDI...
Atsız'a Yazılan Şiirler
« : 05 Nisan 2011 »
--Atsız’ın Kabrini Ziyaret--

Bu mukaddes yerde uluğ türbede
El pençe dîvâna durmaya geldik
Derdimize dermân olsun dedik de
Kutlu kabrine yüz sürmeye geldik

Yaşadın ve öldün Türk Soyu için
Türklük’e hak mıydı ölümün niçin
Türkçü’ler burada herşeyden geçin
Bu gül sinden Türklük dermeye geldik

Kurultayda toyda şölende misin
Dede Korkut birle Orkun’da mısın
Onbaşı Sançar’la gülende misin
Biz de o Uçmak’a varmaya geldik

Ötüken yışında at mı binersin
Bilge Tonyukuk’la taş mı yonarsın
Hangi Türk ilinde nerde konarsın
Geçerken bir selâm vermeye geldik

Rûhlar fışkıracak handeyse yerden
Söyle bir şey bize ses ver de birden
Işpara Alp’lardan Köl Tigin’lerden
Kürşat’lardan haber sormaya geldik

Gönüller bunlanır hayâle dalsa
Felek Tamu’ları bizlere salsa
Yeşeren kabrinde bir an da olsa
Tanrı Dağları’nı görmeye geldik

Erk YURTSEVER

3 Mayıs 1976
Dolunay buğusunda zifiri göklere yazılmış Ad'ın...
İnkâra düşen geceler gibi yok saysın varlığını bütün kâinat
Varsın mavi gün her doğanda silinsin ne çıkar ?
Ay dolanır , yüz bulanır, vakit döner, tılsımlı bir âyinde söylenir Ad'ın ;

Senin Ad'ın TÜRK !...


UÇMAĞA VARDI..!
TANRI DAĞINDA...
ATSIZ ATA OTAĞINDA, ULU ATALAR HUZURUNDA DİZ VURMAKTA!

Çevrimdışı AĞASAR

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 354
  • TANRI DAĞINDA, UÇMAĞA VARDI...
Ynt: Atsız'a Yazılan Şiirler
« Yanıtla #1 : 05 Nisan 2011 »
--Atsız’a--



-Bu şiir, Ulu Türkçü Nihal Atsız’ın ikinci eşi olan Bedriye Hanım tarafından yazılmıştır.-

Bir buçuk yıl var ki senden öğüt aldık biz,
Senden taşan Türklük aşkı bize verdi hız…
Artık sussan ve beklesen bunun kârını,
Görsen nasıl hazırlıyor gençlik yarını?
“Türk”ü yalnız “Türk”ü örnek etmekti gayen
En ümitsiz varlık için emindi sayen.
Şuursuzca garba akan gençlik taşandı,
Bu sel senden neler aldı, neler kazandı!
Sendin çizen nispetini Bismark’la Türk’ün,
Sen anlattın niçin gitti Napolyon sürgün;
Artık bugün bir mefkure değildir Lenin,
Sihirledi onu çelik iraden senin.
Ektiklerin genç kalplerde vermekte filiz,
Bil ki onun yükselmesi yakındır Atsız ! ..

Bedriye Sabit Atsız

ATSIZ MECMUA Sayı: 17 Sayfa: 2
Dolunay buğusunda zifiri göklere yazılmış Ad'ın...
İnkâra düşen geceler gibi yok saysın varlığını bütün kâinat
Varsın mavi gün her doğanda silinsin ne çıkar ?
Ay dolanır , yüz bulanır, vakit döner, tılsımlı bir âyinde söylenir Ad'ın ;

Senin Ad'ın TÜRK !...


UÇMAĞA VARDI..!
TANRI DAĞINDA...
ATSIZ ATA OTAĞINDA, ULU ATALAR HUZURUNDA DİZ VURMAKTA!

Çevrimdışı AĞASAR

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 354
  • TANRI DAĞINDA, UÇMAĞA VARDI...
Ynt: Atsız'a Yazılan Şiirler
« Yanıtla #2 : 05 Nisan 2011 »
--Atsız’a Ağıt--



‘Hem erkişiliğine, hem ruh kişiliğine gözyaşlarımla…’

Gayri neş’e kalmadı gözde de gönülde de
Atsız öldü bir güneş battı bizim beldede

Kutsal Tanrıdağı’ndan akıp gelen bir nurdu
Sıcaklığı kalacak ateşte de külde de

Alev alev yanacak bu topraklar üstünde
Uyurken sessiz selvili bir gölgede

Tanrı katına aldı alnından öpmek için
Bir erkişi bulunsun diye sözden ötede

Tanrıkut Mete gibi tarihte devleşecek
Sırlaşacak Kürşad da, Tonyukuk da, Bilge de

Eski Türk usulünce ağlamak gerek amma
Sözlerin bağrı yanık kalemde de, dilde de

Gayri neş’e kalmadı gözde de gönülde de
Atsız öldü bir güneş battı beldede.

17.12.1975

Mustafa KAYABEK
__________________
Dolunay buğusunda zifiri göklere yazılmış Ad'ın...
İnkâra düşen geceler gibi yok saysın varlığını bütün kâinat
Varsın mavi gün her doğanda silinsin ne çıkar ?
Ay dolanır , yüz bulanır, vakit döner, tılsımlı bir âyinde söylenir Ad'ın ;

Senin Ad'ın TÜRK !...


UÇMAĞA VARDI..!
TANRI DAĞINDA...
ATSIZ ATA OTAĞINDA, ULU ATALAR HUZURUNDA DİZ VURMAKTA!

Çevrimdışı AĞASAR

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 354
  • TANRI DAĞINDA, UÇMAĞA VARDI...
Ynt: Atsız'a Yazılan Şiirler
« Yanıtla #3 : 05 Nisan 2011 »
--ATSIZ Tanrı Dağı’nda--


Burada baş sağlığı, orada gözler aydın;
İki ayrı dünyada iki ayrı tören var.

Tanrı katından gelen bir yüce buyruk üzre,
Aramızdan ansızın çadırını deren var.

Orada ecdat ruha şadümanlık içinde
Burada tamu içre gönüllerde boran var.

Eksilmiş bir yanımız; çarpılmış gibiyiz hep
TANRI korusun, sanki Bozkurtluğa kıran var.

Yukardan gök mü bastı; altta yer mi çöktü ne?
Kimsede ağız, dil yok; gözleriyle soran var.

Buradan uğurlarken onu binlerce Bozkurt
Orada karşılayan binlerce Alp-Eren var.

O gün Tanrıdağı’nda tan ağardığı çağda,
Dediler Oğuz Han’ın otağına giren var.

Ve Tanrı-Kut Mete’nin huzurunda Atsız’ı
Kür Şad’la Kül Tigin’le diz vururken gören var.

Töredir; konan göçer, doğan gün batar elbet
Tanrı zeval vermesin devlet, din ve KUR’AN var.

Dayanılmaz olsa da Atsız’lığın acısı
Ulu Tanrı’ya şükür yine toy var, Turan var.


Niyazi Yıldırım GENÇOSMANOĞLU
Dolunay buğusunda zifiri göklere yazılmış Ad'ın...
İnkâra düşen geceler gibi yok saysın varlığını bütün kâinat
Varsın mavi gün her doğanda silinsin ne çıkar ?
Ay dolanır , yüz bulanır, vakit döner, tılsımlı bir âyinde söylenir Ad'ın ;

Senin Ad'ın TÜRK !...


UÇMAĞA VARDI..!
TANRI DAĞINDA...
ATSIZ ATA OTAĞINDA, ULU ATALAR HUZURUNDA DİZ VURMAKTA!

Çevrimdışı AĞASAR

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 354
  • TANRI DAĞINDA, UÇMAĞA VARDI...
Ynt: Atsız'a Yazılan Şiirler
« Yanıtla #4 : 05 Nisan 2011 »
Geçmişi öğrenelim, gezip anayurtları;
Görelim, hangi tasa öldürmüş Bozkurtları!
Çevirelim gözleri ondört asır önceye;
Sonra bugüne dönüp dalalım düşünceye…
Seni özünden vuran düşmanın kim miş dünkü?
Göreceksin ki, yine aynı düşman, bugünkü!

Bizi üzen, ağlatan yahut güldüren nedir?
Düşmana tutsak edip sonra öldüren nedir?
Hangi sırla parlayıp büyüyüp açılmışız?
Hangi duyguyla sönüp dağılıp küçülmüşüz?

Bu düğümleri, birbir çözeceksin burada;
Bir gerçek sezeceksin, kanayan her yarada!
Sonra okuyup ulu atalar erdemini,
Duyacaksın o büyük günlerin özlemini!
Göreceksin ki, eşsiz yiğitlerin nicesi
Ölmüş… Yaşasın diye, büyük Türk düşüncesi!
Bileceksin, bu yolda nasıl akmış kanımız…
Ayaydın bir gecede başlıyor destanımız.

Ahmet SELÇUK

(Büyük Kurultay, 10 Ocak 2000)
__________________
Dolunay buğusunda zifiri göklere yazılmış Ad'ın...
İnkâra düşen geceler gibi yok saysın varlığını bütün kâinat
Varsın mavi gün her doğanda silinsin ne çıkar ?
Ay dolanır , yüz bulanır, vakit döner, tılsımlı bir âyinde söylenir Ad'ın ;

Senin Ad'ın TÜRK !...


UÇMAĞA VARDI..!
TANRI DAĞINDA...
ATSIZ ATA OTAĞINDA, ULU ATALAR HUZURUNDA DİZ VURMAKTA!

Çevrimdışı AĞASAR

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 354
  • TANRI DAĞINDA, UÇMAĞA VARDI...
Ynt: Atsız'a Yazılan Şiirler
« Yanıtla #5 : 05 Nisan 2011 »
--Atsız’ın Ardından--


Nefsin için bir saat yasamadan gönlünce.

Irkına vakfettigin çile dolu ömrünce.

Ufuklardan bekledin bir akın müjdesini.

Rüzgârlardan dinledin cedlerinin sesini.

İsterdin dönsün zaman, geçmiş gelsin yakına;

Kaç kez çıktın kim bilir Çin’e doğru akına;

Mazide yaşıyorken özlediğin atiyi;

Bizlere sen öğrettin şeref tasan maziyi.

Ardından boyun büküp baktık kolsuz kanatsız;

Bizi yetim bırakıp, uçmağa vardın Atsız;

Sönsün gözlerin nuru, bugün akmazsa yaşı,

Bir yıldız gibi kaydın, Türklüğün mihenk taşı.

Fâniliğin bittiği sınırın ötesinde;

Bozkurtların önünde, tuğların gölgesinde.

Seni Tanrı Dağı’nda Kürşad ağırlayacak,

Elbet tarih seni de bir gün alkışlayacak.

Bir gönül ülkesinde saltanat sürüp tahtsız,

Taht kurdun gönüllerde, âbide oldun ATSIZ…


Fazıl Ahmet BAHADIR

(Orkun Dergisi, Sayı:10 Aralık 1998)
Dolunay buğusunda zifiri göklere yazılmış Ad'ın...
İnkâra düşen geceler gibi yok saysın varlığını bütün kâinat
Varsın mavi gün her doğanda silinsin ne çıkar ?
Ay dolanır , yüz bulanır, vakit döner, tılsımlı bir âyinde söylenir Ad'ın ;

Senin Ad'ın TÜRK !...


UÇMAĞA VARDI..!
TANRI DAĞINDA...
ATSIZ ATA OTAĞINDA, ULU ATALAR HUZURUNDA DİZ VURMAKTA!

Çevrimdışı AĞASAR

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 354
  • TANRI DAĞINDA, UÇMAĞA VARDI...
Ynt: Atsız'a Yazılan Şiirler
« Yanıtla #6 : 05 Nisan 2011 »
--Gök Bilge Atsız--


Gök
Gök bilge
Gök bilge Atsız
Gök bile Atsız uçmağa vardı.
Duydun mu? Ey Tanrı dağı!.
Duydun mu? Tanrı dağından kutlu
Gök Tanrı, Görklü Tanrı… Tanrı.
Gök bilge Atsız uçmağa vardı.
Göz bilge Atsız
Gök bilge
Gök
Ülkü sütunları ayakta bir-bir
Çilenin sabrını örmek içindir.
Doğanın susması ikindi vakti
Hoyratlarda, ağıtlarda gizlidir.
Acıyla yoğrulan yürek bizimdir
Tunçlaşmış yürek senindir-senindir
Dağların ardında, yollarda sükut
Secdeye kapanan tümen tümendir.
Sonsuz zamandı.
Sonsuz zamandı.
Yücelere ululandı.
Gök çınarın tohumlanması
Gök çınarın tohumlanması.
Bozkurt çoğalmasıdır
Bozkurt çoğalmasıdır.
Vey’de su ağlar
Vey’de su ağlar.
Kız ağlar, oğul ağlar
Kız ağlar, oğul ağlar.
Ak kız ağlaması sudur, yağmurdur
Kurt oğul durması hisardır, sürdur
Türkçülük ışığı sönmeyen kaynak
Atsız’ın gönlünde alevdir, kordur.
Türk ırkı en yüce, en soylu ırktır
Bizde kutsallaşan üç, yedi, kırktır
Savaşta sulanıp doyunca toprak
Acunda egemen yine Göktürk’tür.
Gök
Gök bilge
Gök bilge Atsız
Gök bile Atsız uçmağa vardı.
Duydun mu? Ey Tanrı dağı!.
Duydun mu? Tanrı dağından kutlu
Gök Tanrı, Görklü Tanrı… Tanrı.
Gök bilge Atsız uçmağa vardı.
Göz bilge Atsız
Gök bilge
Gök

Hayati BAKİ
Dolunay buğusunda zifiri göklere yazılmış Ad'ın...
İnkâra düşen geceler gibi yok saysın varlığını bütün kâinat
Varsın mavi gün her doğanda silinsin ne çıkar ?
Ay dolanır , yüz bulanır, vakit döner, tılsımlı bir âyinde söylenir Ad'ın ;

Senin Ad'ın TÜRK !...


UÇMAĞA VARDI..!
TANRI DAĞINDA...
ATSIZ ATA OTAĞINDA, ULU ATALAR HUZURUNDA DİZ VURMAKTA!

Çevrimdışı AĞASAR

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 354
  • TANRI DAĞINDA, UÇMAĞA VARDI...
Ynt: Atsız'a Yazılan Şiirler
« Yanıtla #7 : 06 Nisan 2011 »
--Atsız Atam--



“…bazı şahısları sevmediğim için beni hiçbir kanun, hiçbir mahkeme mahkûm edemez. Ben herkesin sevdiği insanları sevmeğe mecbur değilim. Hele psikanalizin ortaya koyduğu hakikatlerden sonra; taht-eş şuurlarındaki zulmetlerle, gönüllerinde yaşayan ifritlerle hiçbir insanı sevilmeye layık bulmuyorum. Bütün didinmelerden sonra büyük kainat manzumesinde meçhul bir zerre olacağımızı düşünüyor ve bu kadar boş bir neticeye varmadan önceki şu kısa misafirlikte insanların vicdanına karışmak hamakatını gösterenlere acıyorum. Hiçbir hakîkî bahtiyarlığın bulunmadığına kâni olduğum dünyâda tek vazife ve teselli bildiğim ülkü, şahıslardan sıyrılmış yüksek bir duygu ve düşüncedir. O, çirkin yüzlü ölümü bile güzelleştirip bir sevgili gibi bağrımıza bastırır. Hayatın zehir zemberek kasırgalarını ruhumuzda Nisan rüzgarı gibi estirir. Acıların önünde bizi granit heykeller gibi susturur. Ben bu yolun üzerindeyim. Onun içindir ki oğluma zengin olmasını, bahtiyarlık için çalışmasını değil, Turan’ı kurtarmak için yapılacak kutlu savaşta şehit olmasını vasiyet ediyorum. Savcı beğenmese de, bütün dünyâ hoşlanmasa da ben böyleyim işte! ” ... Hüseyin Nihal Atsız


Göğere ıssız acun Alp Er Tunga döngüsü
Soyumdan dalga dalga aydınlığa ağ ola!
Tahtında asil ırkım üç atlasta süngüsü
Yoluma yoldaşıma muştum demir dağ ola;
Gök çöke yer yarıla Atsız Atam sağ ola!


Oklarım sadaklarım mızraklarım niceler
Ardınca solgun kalan destanları heceler
Şafağım nesil nesil bitmek bilmez geceler
Paslanan Türkülerde pusatlarım zağ ola;
Gök çöke yer yarıla Atsız Atam sağ ola!


Tuğumla gök yeleli bin kurt ize dinende
Erler ki şahlananda eyersiz at binende
Vaktinde bulut bulut yıldırımlar inende
Sagular kır keçeden çadırıma cağ ola;
Gök çöke yer yarıla Atsız Atam sağ ola!


Yurt tutan er gözleyen tarih boyu nam arım
Yığında Oğuz Kağan devletleşen umarım
Kudrete körük deren kırk bismillah damarım
Mete’den tâ Mehmet’e Hay düğümlü bağ ola;
Gök çöke yer yarıla Atsız Atam sağ ola!


Çağlaya Kurtbala ki tolun ardım çağlaya
Çatlayan kopuzlarda elim kolum bağlaya
Adıma muradıma Dedem Korkut ağlaya
Ağlaya balballarım feryadıma çağ ola;
Gök çöke yer yarıla Atsız Atam sağ ola!


3 Mayıs 2006 // T A R S U S

Hakan İlhan KURT
Dolunay buğusunda zifiri göklere yazılmış Ad'ın...
İnkâra düşen geceler gibi yok saysın varlığını bütün kâinat
Varsın mavi gün her doğanda silinsin ne çıkar ?
Ay dolanır , yüz bulanır, vakit döner, tılsımlı bir âyinde söylenir Ad'ın ;

Senin Ad'ın TÜRK !...


UÇMAĞA VARDI..!
TANRI DAĞINDA...
ATSIZ ATA OTAĞINDA, ULU ATALAR HUZURUNDA DİZ VURMAKTA!

Çevrimdışı AĞASAR

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 354
  • TANRI DAĞINDA, UÇMAĞA VARDI...
Ynt: Atsız'a Yazılan Şiirler
« Yanıtla #8 : 06 Nisan 2011 »
--BOZKURTLAR AĞLIYOR--

Yıl: 1975, ay: aralık, gün: cuma
Büyük Türkçü Nihal ATSIZ Bey de öldü...


Bozkurtlar ağlıyor…
Tanrı dağı dumanlı...
Ötüken yayları yaslı...

Bozkurtlar ağlıyor…
Kürşatların gözleri kanlı...
Almilalar, Ay Hanımlar karalar bağlıyor

Bozkurtlar ağlıyor…
Türkçülüğün son kalesi de düştü...
Düşman kıvançlı...

Bozkurtlar ağlıyor…
Sarsın yeryüzü, öpsün gökyüzü,
Atsızdan kalan bunca öksüzü...

Bozkurtlar ağlıyor…
Üzgün kucaklar Oğuzata, Bilgehan, Alpaslan...

Bozkurtlar ağlıyor…
Ey Gök Tanrı, Gökçe Tanrı!
N'olurdu Atsız Bey'i Bozkurtlara bağışlasan, almasan!

Bozkurtlar ağlıyor…
Atsız Bey Atsız Bey!
Üstte gök çökmedikçe, altta yer delinmedikçe
Öldüğün yolda, eserlerini bir meşale edeceğiz,
Türk doğduk, Türk öleceğiz...

Bozkurtlar ağlıyor…
Yasayacak Bozkurtlarda,yasayacak TÜRK soyu...
Tanrı’nın rahmeti üstüne olsun...
Sen rahat uyu!

A.Rahim BALCIOĞLU
Dolunay buğusunda zifiri göklere yazılmış Ad'ın...
İnkâra düşen geceler gibi yok saysın varlığını bütün kâinat
Varsın mavi gün her doğanda silinsin ne çıkar ?
Ay dolanır , yüz bulanır, vakit döner, tılsımlı bir âyinde söylenir Ad'ın ;

Senin Ad'ın TÜRK !...


UÇMAĞA VARDI..!
TANRI DAĞINDA...
ATSIZ ATA OTAĞINDA, ULU ATALAR HUZURUNDA DİZ VURMAKTA!