Dün sabah Doğu Türkistanımızın Turpan iline bağlı Lükçün kasabasında meydana gelen olaylar netlik kazanmaya başladı: UHA'a düşen en son habere göre;Çin Devletinin temsilcisi olan polislerin mahremi alan gözetmeksizin istediği anda istediği evi basarak arama yapması herkesi potansiyet Devlet Duşmanı görmesi bir grup delikanlıyı çileden çıkardı,kendi yöntemleriyle patlayıcı hazırlayan gençler kent merkezindeki karakola saldırdı. karşılıklı büyüyen çatışma da Çinli polislerin de aralarında bulunduğu 123 kışı hayatını kaybetti. gerginlik hala sürüyor.

Şincan Uygur Özerk Bölgesi olarak adlandırılan Doğu Türkistan’da son aylarla artarak devam eden terör ve şiddet olayları bizleri endişeye sevk etmektedir.

Yerel yöneticilerin özellikle güvenlik güçlerinin Han Çinlisi olmayan unsurlara yönelik sergiledikleri haksızlık ve aşağılama gibi hakaretimsi davranışlardan ve keyfi baskılardan kaynaklanan olayların tüm bölgeye yayılacağı endişesi içindeyiz. “Arap Baharı” ve “Turuncu Devrim” gibi halk hareketlerinin arkasında yer alan küresel güçlerin bu tür olaylardan faydalanacağı ve masum gençlerimizi tahrik ederek kendi çıkarları doğrultusunda kullanacakları düşünülmektedir.

Şu bilinmelidir ki, Doğu Türkistan bölgesi Çin’in yumuşak karnı durumundadır. Dolayısıyla bölgede yaşayan halkın sorunlarının bir an once çözüme kavuşturulması gerekmektedir.

Bölgede kalıcı barış ve istikrarın sağlanması, bölgedeki halkın dini ve milli kimliklerinin korunması ve sosyal ve ekonomik ihtiyaç ve beklentilerinin karşılanması ile mümkün olacağı gerçeği unutulmamalıdır. Küresel lider olmayı arzulayan Pekin Yönetimi’ni Doğu Türkistan halkının hak ve hukuklarına saygı göstermeye ve sahip çıkmaya davet ediyoruz.

Ayrıca başta Türkiye olmak üzere, Türk Cumhuriyetleri’ni, İslam Konferansı’nı, Rabıta teşkilatını da arabulucu görevini ifa etmek üzere girişimde bulunmaya davet ediyoruz. Sorunların gündeme getirilmesi, çözüm bulunması için Diasporadaki Doğu Türkistan kuruluşlarını temsilen oluşturacağımız bir heyetin bölgeye davet edilmesini teklif ediyoruz.

Bu heyetin bölgede yapacağı temasların huzur ve istikrarın sağlanmasına katkıda bulunacağını ümit ediyoruz.

SALDIRININ PERDE ARKASI : DOĞU TÜRKİSTAN’IN TURFAN VİLAYETİ, PİÇAN İLÇESİNE BAĞLI LÜKÇUN NAHİYESİ’NDE BİR SÜREDİR ARTARAK DEVAM EDEGELEN ÇİNLİ POLİSLERİN KEYFİ BASKI VE HAKARETLERİNDEN BUNALAN BİR GRUP ÇİFTÇİ UYGUR ELLERİNDE ORAK-ÇEKİÇ VE BIÇAK GİBİ ALETLERLE YEREL YÖNETİM VE KARAKOL BİNASI İÇİNE GİRMİŞLERDİR. KARAKOL ÖNÜNDE VE İÇİNDE ÇIKAN ARBEDEDE 9 POLİS VE 8 SİVİLİN ÖLMÜŞTÜR. OLAYLARIN DEVAM ETTİĞİ ESNADA BÖLGEYE GELEN TAKVİYE POLİSLERİN KARAKOL ÖNÜNDE BEKLEYEN ÇİFTÇİ UYGURLARA RASTGELE ATEŞ AÇMASI SONUCU 1O UYGUR’UN ÖLDÜĞÜ, OLAYLARA KARIŞTIĞI ÖNE SÜRÜLEN 3 KİŞİNİN SAĞ OLARAK YAKALANDIĞI, ONLARCA KİŞİNİN DE YARALANDIĞI ÖĞRENİLMİŞTİR. OLAYLARA KARIŞANLARIN SAYISI VE SALDIRININ SEBEBİ KONUSUNDA YETERLİ BİLGİ VERİLMEMİŞTİR.
Doğu Türkistan Sürgün Hükümeti Başkanı İsmail Cengiz

Uygur Türklerinin lideri Kadir, Doğu Türkistan Kültür ve Dayanışma Derneği Genel Başkanı ve Dünya Uygur Kongresi Başkan Yardımcısı Seyit Tümtürk ile birlikte bölgeyle temas halinde olduklarını ve olayların Çin’in baskıcı asimilasyon politikaları ve nüfus transferleri nedeniyle meydana geldiğini belirterek, şöyle konuştu:

“(Dün) Sabah saat 06.00’da Uygurların yoğun yaşadıkları Doğu Türkistan’ın Turfan vilayeti Piçan ilçesinde kalabalık bir grup Uygur köylüsü topraklarının ellerinden alınıp Çinlilere verilmesini protesto etmek için hükümet binasına yürümüş ve polisle karşı karşıya gelince çatışma çıkmış, çatışmaların polis karakoluna sıçramasıyla olaylar büyümüş.

İlk gelen haberlere göre 17’si Çinli polis, 10’u Uygur köylüsü 27 kişi öldü, 3 kişi tutuklandı.” Resmi Çin kaynakları ise ‘bıçaklı bir güruhun’ hükümet binası ve bir inşaat şantiyesine saldırması üzerine çıkan olaylarda 27 kişinin öldüğünü bildirdi. Uygur Ana, Hürriyet’e anlattı Dünya Uygur Kongresi Başkanı Rabia Kadir, dün Uygur Özerk Bölgesi’nde 27 kişinin öldüğü çatışmayı Hürriyet’e anlattı.

Kadir, “Toprakları elinden alınan Uygur köylüleri, hükümet binasına yürürken çatışma çıkmış, olaylar büyümüş” dedi.

6 milyon Çinli bölgeye yerleştirildi Kazak Türklerinin yoğun olduğu Altay ve Çöçek vilayetleri dışında Doğu Türkistan’ın tüm vilayetlerinde Uygur Türklerinin toprakları, işyerleri ve evleri çeşitli bahanelerle ellerinden alındığını iddia eden Rabia Kadir, şöyle konuştu: “Bu güne kadar Çin hükümeti, 6 milyon Çinliyi bölgeye getirip Doğu Türkistan köylülerinin arazilerine yerleştirdi. Uygur Türklerinin inanç hürriyeti ve kendi kültürlerini yaşamalarına imkan tanınmıyor.

Bu eylemleri şiddetle kınıyor, hayatını kaybedenlere, bütün kardeşlerimize Allah’tan rahmet, milletimize başsağlığı diliyoruz.” Muammer Elveren. kaynak:www.hurriyet.com.tr