Gönderen Konu: DEMİR DAĞINDA SON GECE  (Okunma sayısı 4707 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı ULUKAY

  • Türkçü-Turancı
  • **
  • İleti: 72
  • ULUKAY'IN SADIK ERİYİM ACUNA KAAN ONA ÇERİYİM.
DEMİR DAĞINDA SON GECE
« : 25 Ağustos 2011 »
Demir dağındayım
Kim bilir kaç zamandır
Onur Kibir şeref ve zaferden uzağım
Kül tablası kaç kere doldu boşaldı
Kaç uykusuz gece geçti
Bu gözden ırak kurt inimde .
Sıka sıka yumruğum katılaştı
Dişlerim sıyrıldı aşındı
Kaç gün kaç gece uykuma cinler sataştı .
Bulanık yer altı rüyaları
Bir başıma astral savaşları
Kaç kez başım sıkıştı.
Ruhum cehennemde dolaştı her gece
Yüreğimde işte böyle  katılaştı
Yeteeeer daha söyletme beni
Susturamazsın sonra
Çünki anlatacak şeyim çok benim.
Şimdi dinle Harun !
Uzun soluklu şu sıkıcı bekleyişimiz bitmek üzere
Ama acele etme her vaktin bir işi var .
Yinede bu  gece
O bitmeyen gecelerden dibi kara bir gece
Fakat onlar için ne kötü ki 
Bu dağın içinde  bizde son gece .
Saat kaç ?
Bir kaç söyletiye , giz dolu anlatıya zaman varmı ?
Çıkış sabahımıza çeyrek var  Reis .
Konuş Reis
Anlat akrep yelkovan dursun reis
Anlat Türk ırkının talihini şu köpek soylarına edeceklerimizi
Duyunca Güneş de  korkusundan gecikir Reis.
Dilersen açılsın dilim çoşsun yüreğim Harun .
İstersen sana gökten sır getireyim
Şimdi zevk yap olmak  bize lanetlenmek onlara Harunum !
Söyleşelim öyleyse ateş başında
Üç çamçak kımız doldur 
Birini sen al biri bana ver birini de dök yere
Döktüğün kımız kiminse o ölecek .
Kimin reis bu dökülen kımız ?
Gök Tanrı kimin nasibini kesmişse onundur Harun
Onu toprak yermiş Reis kim ki bu ölecek olan ?
Yağı    Yağı   Yağı !
Yağının kımızını dökmedimmi ben Harun !
Gökten dileğini kesmedimmi ben Harun !
 
Döktün reis kestin dileğini kutunu serseme döndü hepsi
Başlar deviren aşkına AUUUUUU !
Ver kımızımı şimdi İçip kuvvet bulayım
Sözlerim için dilime dem alayım
Ve nefes bile alma şimdi ki
Bu son gece . Ordular yürüteceğiz gün açınca .
Söyleşecek zaman bulamayız burdan çıkınca .
Çünki acunda cengimiz çok bizim
Bu gafiller bilmez her ki alemde düşmanımız çok bizim .
Ama Göklerdekilerde  bilir ya dengimiz yok bizim .

Reis denen Gök tanrının yere gönderdiği Deli Ruh kımızı başına dikip
Yumruğunun tersiyle ağzını sildi ve sonra başlıksızca gevelenmeden söze girdi
Konuşması Türk atlıları'nın düşman ordularının içlerine dalışı gibiydi .
İsimsiz cisimsiz öz dü sözü anlayana yürekde közdü sözü
Daha derin anlayana köz değil yalazlı yalın alevdi sözleri.
Bir Kralın vereceği sadelikde anlatacaktı
Yine parlıyordu gözleri
O ki yapacak çok şeyi vardı
Ve göğe şayan ki bunları muhakkak yapacaktı .

Çeliği eritecek demire biçim verecek
Halkını toplayıp eğitecek Dil konuştu ve dediki ; 

Irkım tutsaktı kurtardın .
Azdık ,yoksulduk , kılıçsızdık
Ot bitmez yerde yol aldırdın
Deniz yardırdın üstünden geçirdin
Düşmüşlerdi peşimize sen sakladın
Demir dağı üzerimize sen kaldırdın
Işıklı bir kapı açıp bizi içine aldın
Susuzduk bizi kıraç kayadan  suvardın 
Açtık bizi gökten doyurdun
Üreyin dedin kutlu olun burda
Yağılar görmez sizi değemez obanıza
Üstümüzdeki urba eskimedi orda
Ayağımızdaki çizme yırtılmadı orda
Yanan taş bulduk ateş yaktık orda
Demir çıkardık biz kayalardan
Örsde döğüp çelik yaptık orda
Çeliğe biçim verdik başımıza Tulga yaptık
Göğsümüze zırh ,sol ele kalkan sağ ele kılıç yaptık
Uzun kargılara çelik uç taktık .
Öğrettin sırları düşmanı kavuran bir ışık saçtık.
Şimdi dedin tamam çağı geldi
Yürüyün tiksindiklerimin üstüne
Yıkın duvarları şehirlerine ölümler saçın
Kırın heykellerini anıtlarını
Kalmasın taş üstünde taş
sizi seçtim uluslara baş .
Çok zaman geçti
Irkım bazen biçildi bazen biçti .
Biz dik özümüze sırtımızı dönen
Bizi düşman değil gevşekliğimiz tüketdi.
Kim olduğumuzu nerden geldiğimizi unutdurdular bize
Kaç kere kuşatıp hep bir olup yürüdüler üstümüze
Bizim olanı hep aldılar özümüze irinli su saldılar .
Evvelde can düşmanı olan alçakları
Bu gün bize kardeş saydılar.
Senin adınla kandırdılar.
Ulusun Kaanlık tahtına oturdular .
Hile ile kurultayımı aldılar .
Bu gün biz yurtlu yurtsuzlar
Ordulu ordusuzlar
Zavallı yolsuzlar mıyız ?
Alçak soysuzlara
Etnik paryalara
Güneşsiz güne
Uzun geceye
Kara talihe
Söyleyin Ey Türk ulusu  yarmıyız ?
Hayır ! Hayır !
Ağzından köpükler saçarak koşan atlar aşkına
Tokuşa tokuşa ısınan kılıçlar aşkına
Hayır ! Hayır ! 
Kurt başlı sancak , Asena soylu baş urug aşkına
Buna izin verilemez ve asla verilmeyecek  !
Bir gün !Yakın gün ! Durmadan yakınlaşan gün !
Ey Gün ! Ey Gün !
Ele korku,ele ıstırap ,bana kutlu gün
Gökte üç ay gösteren
Gün de iki güneş doğduran
Kor gibi ataş yağdıran gün .
Denizi kabartan , dağı sallayan gün
Göğü kızıl eden
Ve varsa ne kadar bela
Dünyaya sardıran gün
Ey gün !
Onlara azab bize kutluksun
Onlara kaçışma
Onlara çığrışma
Bize avlaksın otlaksın Öc günüsün .
Onlara düşüş bize yükselişsin.
Derlerki bazı iş bilmezler
Dünya kaynarken siz nasıl diri kalacaksınız .
Ulusların dirliği bozulmuşken
Siz nasıl dirlik kuracaksınız .
Söyle o sersemlere  Harun .
Bu ulusun Gök Tanrısı var
Bu ulusun başına geçecek
Bilge bir kaanı var .
Akıllar  almaz bu ikisinin edeceklerini
Bilsinlerki şunu
Bu ulusun önce cengi
Sonra da kutlu bir toyu var .
Sözlerim ispat istemez
Yakında görürsün ahmak uslu
Sana fena bana sefa günü var.
Ey dünya hiç istemesende
Talihimde  Koca Turan impratorluğu var.









 



 



TÜRK TANRISI !
TANRI !
TÜRK YARATMADIĞIN GAYRILARI,
TÜRK GİBİ GÖRÜNEN GAYRILARI,
KURT POSTU GİYMİŞ ÇAKALLARI,
ALBIZLARA KARIŞMIŞ CANAVARLARI
MEYDAN BULUP ŞIMARANI.
KENDİNİ TÜRKTEN ÜSTÜN GÖRMEYE KALKINMIŞLARI GÖRDÜM.
ŞİMDİ ONLAR BENİ GÖRMELİ  DAYANABİLECEKSİNİZ BAKIN KİTAPLARINIZDA YAZAN KIYAMETİNİZ BENİM !