Baba Tarafından Şebinkarahisarlı bir Çepni Türk'üyüm... Boyumuz; Büyük Selçuklu Sultanı Sancar'ın 1147 Katvan Savaşından sonra Karahıtaylara yenilmesiyle Türkmenistan'ın bugünkü Merv şehrinden önce Horasan'a, sonra Güney Azerbaycan'a ve en nihayetinden Erzurum, Erzincan, Gümüşhane, Sivas, Amasya, Toıkat, Samsun,Sinop, Giresun şehirlerine göç ederek yerleşiyoruz... Birinci Dünya Savaşında bize ihanet Şebinkarahisar'daki ermeni isyanlarına karşı Türk Milleti ve Ordusu birleşerek karşı koyuyor ve Ermenileri Ruslara kaçmak zorunda bırakıyoruz. Bu zannedersem Ermenilere karşı Türkiye'de o zaman Türk halkının gösterdiği tek silahlı direniştir. Ermeniler bunu hayatları boyunca asla unutmamışlardır.
Rahmetli büyük dedem Mustafa Çavuş (Bugün Şebinkarahisar'da 55 yaşın üzerindekiler tarfından hala menkibeleri söylenmektedir, Hem Balkan Savaşına Hemde Birinci Dünya Savaşına, hemde Kurutluş Savaşına katılmıştır) Birinci Dünya Savaşından sonra terhis olarak memleketine döner... Fakat ermenilerden kurtulmamıza rağmen diğer gayri Türkler (bilhassa rumlar) Karadeniz bölgesinde terör estirmektedirler. Türk köylerine saldırmakta, masum insanlarımızı katletmektedirler. Taki Giresunlu Topal Osman Ağa Atatürk ile Havza'da görüştükten sonra Rumlara kan kusturmaya başlayıncaya kadar... O zamanki İngiliz işbirlikçisi hain Padişah Vahdettin; bu yüzden Atatürk ve arkadaşlarını idama mahkum ettirdiği gibi Topal Osman Ağa içinde ölüm fermanı çıkartır (ingilizlere ve rumlara yaranmak için).. Giresun'da rum ve ingiliz işbirlikçileri olan bazı satılmışlar vardır. Bunlar Osman Ağa'yı öldürmek isterler ancak Osman Ağa Giresunlu Halkında yardımıyla tuzaktan kurtulur ve adamlarıyla en emin yer olan Şebinkarahisar'ın dağlarına gelirler. Orada yaptığı ilk iş halktan silahlı adam toplayarak rumlara ve diğer gayri türklere karşı savaşmak olmuştur. Dedem Mustafa Çavuş için:" Mustafa Çavuş silahını tez kuşansın, gelsin" demesiyle; dedemde onun birliğine katılmıştır. Birlikte Karadenizi rum çetelerinden temizler, Sivas'taki kürtlerin Koçgiri aşiretinin isyanını bastırırlar; Merzifon'daki Türk köylerine saldıran çerkez eşkiyalarını dar ağaçlarında sallandırırlar ve Sakarya Savaşına Tirebolu'lu Binbaşı Avni Alparslan Beğ komutasındaki diğer Giresun birliğiyle beraber katılırlar... Cephaneleri tükenince Yunanlılara Giresun kamalarını süngü olarak kullanmak suretiyle saldırararak yunan ordusunu geri çekilmek zorunda bırakırlar. Binbaşı Avni Alparslan ve komutasındaki birlik neredeyse tamamen şehid olmuştur(Ruhları Şad olsun) Topal Osman ağa'nın birliği ise ağır kayıplar vermesine rağmen tamamiyle yok olmamıştır.
Anne Tarafımsa Bir tarafı Rumeli Türk'üdür diğeri tarafı Kırım Türk'üdür... Rumeli Türk'ü olanlar Konya Karaman'dan Balkanlara Osman lı trafından yerleştirilen akıncılar ve ailelerin soyundan gelmektedirler. Onlara günümüzde dahi Evlad-ı Fatihan (Fatihlerin Evladları) denmektedir. Kırım Türk'ü olan dedem de İstiklal Savaşına katılmış; Doktor olarak görev yapmıştır. Kendisi İstiklal Madalyası sahibidir.
saygılar