Gönderen Konu: Halk istiyor!!! (OKUNMALI)  (Okunma sayısı 2352 defa)

0 Üye ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı BezAt

  • Türkçü-Turancı
  • **
  • İleti: 29
  • %100 Türk
Halk istiyor!!! (OKUNMALI)
« : 09 Şubat 2008 »
Halk istiyor diye padişahlık gelebilir mi?


Aydınlık Dergisi’nin son sayısında çok ilginç bilgiler ve belgeler olduğunu geçen gün yazmıştım.

Orada, 1996 tarihli bir belge daha var.
20 Ekim 1996 tarihli Aydınlık’ın kapağında şunlar yazılı: ‘Merak Edilen Gizli Mesajı Açıklıyoruz: Abramowitz; Tayyip’i Erdoğan’ın Yerine Hazırlıyor’
1996 yılında Aydınlık’ta yer alan bu iddia, aynen gerçekleşti.

ABD’nin planlaması adım adım yürüdü. Erdoğan’la ilgili suiistimal, görevi kötüye kullanmak gibi soruşturma dosyaları birer birer devre dışı bıraktırıldı; başbakan koltuğuna oturtuldu.Kendisi, ABD’nin işine gelecek siyasi projeleri bir bir devreye sokuyor. Bu projelerin özü; aklını kullanmaktan uzaklaştırılmış bir Türk milleti yaratmaktır.

Aklını değil de inancını öne çıkaran toplumlar; siyasetçinin işaretine göre hareket eder.
Siyasetçi de ABD’nin emrindeyse; Türkiye ABD’nin kumandası altına girmiş olur. AKP bu karşı devrimi yürütürken, ‘Halk böyle istiyor!’ demektedir.
Halbuki; halk oyunun her zaman son belirleyici olmadığı ortadadır.

1923 yılı 29 Ekim günü; Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşları halka şöyle bir soru sorsalardı: ‘Cumhuriyet yönetimini mi istiyorsunuz; padişahlığı mı?’
Kesin olan şuydu ki halkın yüzde 99,99′u ‘padişahlık’ diyecekti.
Çünkü; Kemal Paşa’nın yanındaki paşalar bile, ‘Biz padişahın ekmeğini yedik; ona karşı gelemeyiz!’ diyorlardı. İnanmayan Nutuk’u açıp okusun; Rauf Orbay, Refet Bele, Ali Fuat Cebesoy gibi komutanların tavrını öğrensin.

Başbakan Erdoğan da Demokrat Parti’nin güçlü günlerindeki Adnan Menderes’e benzemeye başladı.
Menderes; TBMM’de kendisini sıkıştıran DP Grubu’nu yatıştırmak için, ‘Siz isterseniz bu memlekete hilafeti bile getirirsiniz!’ demişti. Türkiye Cumhuriyeti’ni İslam devletine çevirmek yolunda gerici çevrelere verilen bu mesaj demokrasinin parçası sayılabilir mi? DP bugün AKP’nin aldığı oydan yüzde 10 daha fazla oy almıştı hem de…

Gerek  Menderes’in o tavrı; gerek bugün AKP’lilerin tutumu; demokratik yöntemleri kullanarak demokrasiyi çürütmek yolunda atılan adımlardır. Türban üzerinden yürütülen mücadele de 1923′te kurulan cumhuriyeti gerici bir devlete çevirme mücadelesidir. MHP de bu yolda AKP’nin destek gücüne dönüşmüştür.

BAHÇELİ GEÇMİŞE SIĞINDI

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye yönelik eleştiriler giderek şiddetleniyor ve yaygınlaşıyor.
MHP tabanı da öfkeli. Bir okurum; ‘Şimdiye kadar ailecek MHP’ye oy verdik. Bundan sonra asla!’ diyor. Bu öfke; MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin birbiri ile 180 derece ters düşen tavrından kaynaklanıyor.

Bir başka okuyucum soruyor: ‘MHP’ye oy verdik. Çünkü; Bahçeli seçim meydanlarında; Tayyip Erdoğan, okyanus ötesine bile kaçsan, seni oradan getirip hesap soracağım, diyordu.
Şimdi; bırakın hesap sormayı; Erdoğan’ın en sıkı destekçisi oldu. Biz hangi Bahçeli’ye inanalım? Devletin yanında olan Bahçeli’ye mi devlet düşmanlarının yolunu açan Bahçeli’ye mi?’

Devlet Bahçeli de içine düştüğü bu açmazı anladı ki son konuşmalarında, bugünü bırakıp geçmişe sığındı.

Sayın Bahçeli; MHP’lilerin geçmişte devleti nasıl savunduğunu söyleyerek bugünkü çelişkisini aklamaya kalkıştı.
Sanıyorum ki MHP Lideri; kendisine inatla solcu bir düşman/rakip arıyor. AKP ile yaptığı ihanet işbirliğini gizlemek için buna ihtiyacı var.
Kendisi; 1975′te başlayan Milliyetçi Cephe hareketini; Adalet Partisi’nin yerine AKP’yi koyarak devam ettiriyor. Halbuki o süreçte Türkiye’de yaratılan kardeş kavgasını Amerika’nın MİT içindeki kolu ile darbeci generallerin düzenlediğini Alparslan Türkeş bile anlamıştı. Sayın Bahçeli; bugünü kurtarmak için Maraş katliamının da içinde bulunduğu o günlere gönderme yaparak, düştüğü derin açmazı gözden kaçırmaya uğraşıyor.

MHP’nin milliyetçi olmadığı, MHP milliyetçiliğinin siyasi bir milliyetçilik olduğu artık anlaşılmıştır.



Rıza Zelyut



Ben ve Milletim
Tanrı'nın kırbacıyız
Tanrı kendi yolundan
çıkanları cezalandırmak
için bizi gönderir.!
ATTİLA