BU OLAYLARA NE CAN NE SİNİR NE YÜREK DAYANIR SEVGİLİ SOYDAŞ AKHUN!
İNAN SEYREDERKEN TVYİ PARÇALAYASIM GELDİ.HER SEFERİNDE DİYORUM ULAN BİZ BU HALLERE DUSECEK MİLLETMİYDİK!DEĞİLDİK!ATATÜRK'ÜN CUMHURİYETİ BU HALLERE DUSMEZDİ DUSMEMELİYDİ.Kİ ZATEN ONUN ZAMANINDA OLSA HİÇ KİMSE DİNLEMEZ DİREK SUÇLULARI BULUP ASARLARDI!AMA ŞİMDİ ÖYLE HALDEYİZKİ 38.000ŞEHİDİMİZİN SORUMLUSU BEBEK KATİLİ TECAVÜZCÜ APOYU ASAMIYORUZ.NİYE İSRAİL VE ABD İSTEMİYOR AB KIZIYOR BİZİ ALMAZ DİYE!YAZIKLAR OLSUN.TOPRAKLARIMIZ UZERİNDE KOMUNİSTLER KÜRTLER CİRİT ATIYOR!YAZIKLAR OLSUN!
DEVLET BU HALDE DİYE MUDAHALE ETMEYECEKMİYİZ HAYIR EDECEĞİZ!ÇÜNKÜ BİZE BU EMRİ GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK PAŞA VERİYOR:
Ey Türk gençliği ! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyeti'ni, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dahilî ve harici bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklâl ve Cumhuriyet'i müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri, şahsî menfaatlerini, müstevlîlerin siyasi emelleriyle tevhid edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.
Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi vazifen, Türk istiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!
SAYGILARIMLA...