Ülkemizdeki siyasal milliyetçi kesimin, yazılarını akıl almaz bir iştahla okuduğu Soner Yalçın nihayet aklındaki en çirkin saldırıyı kaleme aldı. Bu yazıda Türkiye’nin yetiştirdiği en seçkin tarihçilerden, büyük Türkçü Hüseyin Nihal ATSIZ aleyhinde çirkin saldırılarda bulundu. Baktı ki gündem ırkçılığa yaslanmış bir şekilde yürüyor o da küçücük beynini bu büyük fikir için yormaya çalıştı. Yıllardır üfürükçülüğüne alıştığımız Yalçın Küçük, Soner Yalçın ikilisi ülkede ne sıkıntı varsa üzerine gidiyor ve bu sıkıntıları biraz bilimkurgu biraz da şahsiyetsizlik karıştırarak cahil gençlerin beyninde örümcek ağları kuracak şekilde tasarlıyorlar.
Arif Şirin ve İsmail Türüt’ün birlikte piyasaya sürdükleri önemsiz bir parçanın böylesine seçkin bir insanı karalamak için alet edilmesi ne kadar çirkin bir hareket. Nihal ATSIZ’ın ırkçılığı yılardır bilinen bir gerçektir. Nurcuların, Moskofçuların, Kürt ırkçılarının, Ermenicilerin yıllardır fink attığı bu ülkede TÜRK IRKÇILIĞI yaptığını kimseden saklamayan, soyunun muvaffakiyeti için gözünü budaktan esirgemeyen kahraman bir fikir adamı olan ATSIZ, ölümünden sonra sahipsiz bırakılmış, fikirleri askıda kalmıştır. Geçen süre içerisinde siyasal ülkücülerin omzundan tüfek attığı bir siper haline gelen ATSIZ, nihayet fikirsiz kalemlerin oyuncağı haline gelmiştir. Karakterinden şüphe etmediğim bilim adamları ve yazarlar Soner Yalçın’ın bu çirkin saldırısına en uygun cevapları verdi. Ama bu bilim adamları akademik kariyerlerini göz önüne alarak bazı gerçekleri söyleyemedi. Evet, ATSIZ ırkçıdır, hem de koyu bir ırkçıdır fakat bugün Ermenicilerin ve Kürtçülerin yaptığı gibi elinde silah aklında hainlik olan bir ırkçı değildir. ATSIZ bir Türk Irkçısıdır. Türk vatanının hâkimiyeti için zararlı gördüğü unsurları devletin en büyük makamlarına açık yüreklilikle bildirmiştir. Bu unsurlar şüphesiz Türk olmayan unsurlardır. Bugün bir milli maçta rakibin istiklal marşını ıslıklamak bile ATSIZ’ın yaptığı ırkçılıktan kat kat daha serttir.
Mustafa Kemal ATATÜRK’ün ölümünden sonra devletin kendi eliyle unutturmaya çalıştığı Türkçülük, ATSIZ sayesinde tekrar toplum içerisinde hatırlanmış ve sahiplenilmiştir. Bu, ülke için büyük bir hizmettir. Devletimizin kurucusu Mustafa Kemal ATATÜRK’ün de fikir babam dediği Ziya GÖKALP’in öncülüğünü yaptığı Türkçülük hareketi ATSIZ’ın fedakârlığı sayesinde bir neslin kurtuluşunu sağlamıştır. O neslin tükenmekte olduğu bu yıllarda Soner Yalçın gibi haddini bilmez soytarıların saldırıları doğaldır. Ama unutulmamalıdır ki Nihal ATSIZ’ı rehber kabul eden gençler bu saldırıya tepkisiz kalmayacaktır. Eli silah tutan, kalem tutan kim varsa büyük Türkçülük ülküsünü sahipsiz bırakmamalı, ATSIZ Ata’nın bahsettiği “İtler bile gülecek kimsesizliğimize” sözlerini akıllarından çıkarmamalıdır. Tanrı Türk Irkı’ndan yüz çevirmesin!
B.Ç.