Gönderen Konu: MURAT ADINDA BİR YİĞİT! KAHRAMAN!  (Okunma sayısı 14400 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Antepli Bozkurt

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 540



Şerefli Koçhisarlı Murat 1,95 boyunda beyaz tenli çatık kaşlı atletik yapılı üsteğmen
manken ve artistlere taş çıkartan yakışıklı ve karizmatik
Şerefli Koçhisarlı murat  Vatan sevdalısı yürekli azimli  Milliyetçi bir Türkoğlu!

Murat çocuklugundan beri Askerliğe meraklıydı doğu görevi için tayini  Hakkari yüksekovaya çıkmıştı ırak sınırına yakın dağlık bir yer terörün en rahat manevra alanlarından en çok şehit verilen yerlerin başında geliyor.
 
  Tabura gittigi ilk günlerde herkesle kaynaştı samimi oldu rahat soğukkanlı  cesaretli atılgan davranışı ile dikkat çekiyordu erler arasında çok sevilmeye başlamıştı fiziki görünüşü, sevecen tavırları sevilmesinde etkili olmuştu erlerle tek tek ilgileniyor haşir neşir oluyor moral veriyordu  bu bölgedeki askeri birlikle, normal yerlerdeki birlikler çok farklıydı herkesle samimi iç içe olması lazım, rütbeliler, bir avuç Türk askeri ile kader birligi etmiş nerden nasıl gelecegi belli olmayan hain saldırılara karşı vatanını savunmak için lazım olan şeylerdendi

Son bazı olaylardan dolayı askerler çarşı iznine çıkmıyor özellikle gece  nöbetleri çok sıkıydı
Bölge arazi saldırı için biçilmiş kaftan oldugu için sık sık saldırıya uğruyordu son gece saldırısında 12 asker şehit oldu daha dün Murat üsteğmen bu erlerle derin koyu sohbet etmiş gelecege dair fikirlerini almıştı bir tanesi kucagında can verdi bişeyler mırıldanıyordu tam anlatamadan son nefesini verdi acı ve kin hat safhadaydı. Çeşitli umut ve hayaller ile Vatan ocagına gönderilinen genç fidanlar kalleş kurşunlara hedef oluyor askerlerin ailelerinde ömür boyu bitmeyecek yürek yangısı meydana getiriyordu peki suçlu kimdi?  Bunları düşünerek başını sallıyordu Murat üsteğmen hainden,kanı bozuktan çok ne vardı ülkede içerde ve dışarıda düşman diş biliyor fakat tedbir ,önlem gerektiği gibi alınmıyordu,  hemen hemen her gün şehit olan askerlerin haberi sıradan bir hal almış ateş düşdügü yeri yakar hesabı kimsenin umrunda değildi, ya! Medyanın hiç umrunda değil 10’larca askerde şehit olsa çalgı çengilerine devam ederek hakaret eder gibi tavır sergiliyorlar
Ayaga kalktı Murat: düşüncesinde medya vardı kendi kendine mırıldandı:

-Kimsiniz lan siz nerden geldiniz 1,5 kıçıkırıklar ekrana çıkartıgınız üç,beş kanı bozukla Milleti etki altına alcagınızımı sanıyorsunuz siz hümanizimin çığlıgı atan iki yüzlüler hiç Mehmetçiğin anasının çilesini yüreginizde hissettinizmi etmezsiniz çünkü sizler seçilmiş kanı bozuk p.çsiniz
 
Dağlara doğru uzun uzun baktı: gündüz külahlı gece silahlı sizde hepiniz hainsiniz hainin çocukları dedi
Çeşitili saldırı ve baskınlarda iletişimin kopması yardım helikopterlerinin çok geç gelmesi gibi soru işaretleri kafasını kurcalıyor meselenin özüne inmeye çalışıyor bir sonuca varamıyordu.
Geçen zaman içinde son zamanlarda teröre karşı belirgin bir başarıda sağlanıyordu bunda Muradın taktiksel ve planlı çalışmasının etkisi fazlaydı
Teröristler sık sık köylere gelir yaşam malzemesi ve elaman alır giderdi Hakkari bölgesi nufusuna oranla örgüte eleman kazandırmada ilk sıradaydı

Ferhat kod adlı terörist başıyla timi tabura yakın köye daha öncede gelmiş birkaç eleman almış gitmişti orada bulundugu süre içinde köyde bir kıza sarkıntılık taciz etmiş babası engel olmuştu bu yüzden adama tehditler savurarak tekrar gelecegini söylemişti teröristlerin gelecegini haberini alan kızın babası çaresizlikle askere haber vermeye karar verdi ele vermeyi istemiyordu ama kızı için bunu yapmalıydı Taburu arayarak durumu bildirdi kızıda ahıra sakladı 10 dakika sonra teröristler kapıya dikildi içeri giren Ferhat kodlu sorumlu adama hakaret etmeye evin içinde kızı aramaya başladı bu arada yaşlı adamı bayagı hırpalamış dayak atmıştı terörist kudurmuş kızı arıyordu  içerden çıkıp ahıra doğru yöneldiğinde Murat’ın  dur teslim olun çağrısına karşılık verdi yanındaki adama bizi sen ihbar ettin değimli deyip küfür ederek ateş etti koluna denk geldi ve adam yere düşmüştü o sırada kendiside kuşunlara hedef olarak geberdi ani baskınla kalan 10 teröristde ölü ele geçirildi leşleri köyün meydanına serip halkı topladı kısa bir konuşma yaptı muhtar korkudan titriyordu sesini yükseltti
-Bu ülkeye ihanet edenlerin sonu budur herkes kendisine baksın çekidizen versin bu ülke topraklarında ihanete hainlige izin vermeyecegiz bu ülkenin topraklarına kefen biçenlerin ölümü korkunç olacaktır

Son zamanlardaki Askeri başarı örgüt içinde askere bilgi sızdıran köstebekmi var acaba şüphesi uyandırmış Murat üsteğmenin ismide anılır olmuştu
.



Çevrimdışı Antepli Bozkurt

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 540
Ynt: MURAT ADINDA BİR YİĞİT! KAHRAMAN!
« Yanıtla #1 : 30 Haziran 2012 »
Yüksekova uyuşturucu trafiginde hızlı bir yer son model lüx arabalara ciplere  adım başı rastlamak  olagan bişey nerdeyse her evden bir terörist ölmüştür küçük çocuklar bile Türk askerini görünce  düşman görmüşcesine nefretle bakar.
Murat  kendi karakoundan diğer karakola sivil kiyafet ve sivil arabayla giderken pusuya düşer yanında şöför dahil iki  er vardır onbeş kişilik gurup etrafını sarar esir alınırlar yaklaşık bir saat gittikten sonra Türkiye ırak sınırında gözleri bağlanır yolun buradan sonrası bağlı gözlerle dahada çileli geçer dağları bayırları tökezleye tökezleye hakaretler altında katederler
Bir ara kalabalık sesler duyulur bir köyün içinden geçtiklerini fark ederler gülüşmeler sıkca duyulur alkışlayanlar teröristlere övgü yağdıranlar köy çıkışına kadar devam eder.

( Kampların yakınlarında çevresinde onlarca böyle köyler var teröristler lazım oldugunda köylülerin arasına karışır gizlenir alışveriş yaparlar eskiden büyük operasyon kokusu alındıgında bu köyler teröristin doğal sığınma yerleri olmuştur şimdilerde ise çok rahatlar.)

  Bir saat kadar yürüdükten sonra gözleri açılır yeşillik bir alanda su kaynagının yanında mola verirler  teröristlerin sorumlusu düzeyindeki kişi murada: söyle bana tegmen en son öldürdüğün  on özgürlük savaşçısını  sana kim ihbar etti
Murat:  alayımsı şekilde özgürlük savaşçısımı? çakalları kasdediyorsun heralde
Terörist birden hiddetlenir ve elleri bağlı oturan muradın ğöğsüne ayak altıyla hızlı bir tekme vurur aynı anda geri teper ve sırt üstü yere düşer teröristlerin bazıları gayriihtiyari gülüşmeye başlarlar  murat ayaga kalkar terörist, murada saldırmaya gözü kesmez elindeki keleşin dipçigiyle vurmaya çalışır murat komando eğitimi aldığı için darbeleri geçiştirir terörist öfkeden deliye döner diğerlerine bağırır yardımcı olmaları için, sonunda onbeş kişi zor zapdeder muradı bu arada birkaç darbe alır terörist Murada tehditler savurarak kampın yolunu tutarlar yol boyunca ölümün kolay olmayacak tegmen diyerek diş biler.

Yarım saat sonra kampa gelirler  orada 80-100 kişi ve 20 civarında kadın göze çarpıyor birkaç baraka gibi derme çatma odaların yanı sıra mağaralar bulunmaktadır
Murat ve iki eri mağaralardan birine götürürler kamp sorumlusu tim sorumlusunu başarısından dolayı kutlar nasıl yakaladıklarını anlatır  sonra: vadide mola verdik Tegmen rahat durmadı gerillamıza çakal dedi bende biraz hırpaladım emriniz olmasa çizecektim başkanım dedi kamp sarumlusu: ben sana hiçbir şekilde yakaladığınız kişilerle yolda muhatap olmayın demedimmi neden emre itaat etmiysiniz yoldaş dedi ve mağaraya girdi içerde önceden kaçırılan başka askerlerde bulunmaktadır bir süre Muradı süzdü mağaranın kapısından  sigarasını tüttürerek uzun uzun baktı kendi kendine lo bu adam çok uzun manken gibide yakışıklı üstelik çokda çetin birine  benziy ha! Tekrar çıktı.gitti

Murat orada bulunan erlerle kısık sesle konuşarak tanışmaya başladı çünkü  mağaranın hemen çıkışında kendilerini gözetleyen nöbetçiler var. 12 kişi kendileri ile 15 kişi oldular  hayatın cilvesi 12 kişinin 9 u doğu ve güneyli Türk çocuguydu ne zaman ve nerde kaçırıldıkları konusunda bilgi aldı erlerden bazıları Murat Teğmenin ismini duymuşlardı

Diyarbakır cüngüşlü: Serdar
Şanlıurfa Bozovalı  :  Yusuf
Adıyaman Gölbaşılı:   Hakan
Bitlis Adilcevazlı :     Uğur
Ağrı Merkezden :     Oğuzhan
Adıyaman Besnili    :     Halil
Siirt  Tillodan  :        Metin
Mardin Merkezden : Murat
Muş Hasköyden  :     Caner
Kırıkkaleli:  Oktay
Tokatlı  :    Yılmaz
Rizeli   :    Hakan

Murat üsteğmen : Çocuklar çok duygulandım belkide yaşadığımız  alçak durumdan tek sevineceğim teselli olacağım durum sizin gibi bölgenin Türk çocuklarıyla tanışmak bir arada olmaktır biliyorsunuz Her kesim bölgeyi sadece kürt olarak biliyor oysaki sadece Türkiye değil bütün ortadoğuda Türk izleri var  daha 1900 lü yıllara kadar kürdün ismi bile yokken şimdi bölgeyi bunlardan ibaret görmek veya böyle hissettirmek kahpe bir politikanın ürünüdür.  Dışarıdaki nöbetçi kapı ağzından görünür içeriyi süzer bir müddet sonra çekilir gider.
Murat konuşmaya devam eder: Daha 200-300 evvel buralar tamamen Türkmen diyarı iken şimdi Türk’ler bazı şehirlerde  azınlık duruma düşmüştür yok sayılıp horlanmaya başlanmıştır Türkmen aşiretlerinin büyük kısmı Osmanlı polikalarının hatası yüzünden asimile olarak aslını kaybetti günümüzdeki polikalarda benzer nitelikte bölge Türklügünü yok saymakda ısrar ediyor.
Yusuf: Komutanım dediklerinize aynen katılıyorum dedelerimiz anlatırdı Urfanın yerlisi Türkmenlermiş Kürtler sonradan gelmişler bizim şehirde aslını kaybeden sayısız insan oldugunuda söylerlerdi. Şimdi Ş.urfada Türk sayısı %30 civarında bir o kadarda asimile olan var.
Murat: Haklısın yiğidim ülkenin her tarafına hızlı bir şekilde mikrop gibi yayılmalarının matematiksel izahı ancak asimile ile açıklanabilir ben en az yarısının Türk asıllı oldugunu düşünüyorum bazılarının yüz tipleri tamamen Türk fenotipi hemen anlaşılıyor.

Hakan: Komutanım bu vahşiler bizi bir çok defa sıkıştırdılar siz doğulusunuz Kürtsünüz diye hakaret edip baskı yaptılar doğulu bir Türk olduguna inanmak istemiyorlar kabul etmek zor geliyor ama kendileri ülkemizin her yerinde istedikleri şekilde yaşıyorlar.

Serdar: Komutanım burada kendi aralarında Türkçe konuşuyorlar hatta ıraktan suriyeden  gelenler Türkçe bilmiyor burada öğreniyorlar. Kendi aralarında konuştukları dili çoğu zaman anlayamıyorlar iletişim kopuk olunca Türkçe devreye giriyor ilginç bir durum!

Murat: ilginç gibi görünsede işin aslı şu: Kürtçe denen dil Farsça, Arapça ve Türkçeden oluşan içinde 300 civarında kelimede kendilerinin oluşturduğu  suni bir dildir tıpkı medeniyetleri gibi.

İçeriye iki kişi girer Muradı göstererek  sen kalk gel dedi birisi elleri arkadan bağlı olan murat  ayaga kalkarak yürür erlerle göz göze gelir soğukkanlılıgını davranışıyla belli eder dışarıda 20-30 metre yürürler başka bir mağaraya girerler  ellerini çözerek duvara montelenmiş demir halkalara ,ayaklarınada ip bağlarlar.

İçeri 40 yaşlarında cudi kod adlı kamp sorumlusu girer  bir müddet muradı süzer arkadaki nöbetçiye üzerini ara bakalım ne var der üzerinden cep telefonu bir miktar para ve kimlik çıkar kimligi eline alır inceler.

Cudi: söyle bane Angarali tegmen kaç tane gerilla öldürdün en son 10 gişiyi biliyem dahe önceleri gaç gişidir. Son zamanlarda senin yüzünden çog esgerimizi gaybettik size bilgi sızdırılmasa böyle başarı sağlayamazdınız söyle bane ajan kimdir? Murat  hiç oralı olmuyordu  muradın sessiz kalışı cidiyi kızdırmaya başladı konuşsene lan cevab ver,boyu ancak muradın göğsüne kadar geliyordu muradın ağzının altına iyice sokulup konuşmaya devam etti lakin ağız kokusu muradı iyice çileden çıkardı başını diğer tarafa çevirip kokudan kurtulmaya çalışıyordu ama nafile iyice çileden çıktı

Murat: çek o pis ağzını burnumun altından leş gibi kokuyor!! muradın ani tepkisine şaşıran cudi sırıtmaya devam etti murat hiç bakmamaya çılışıyor kendisi ısrarla dahada yaklaşarak ağız kokusunu hissettirmeye çalışıyor kahkaha atarak gülüyor.

Çevrimdışı Antepli Bozkurt

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 540
Ynt: MURAT ADINDA BİR YİĞİT! KAHRAMAN!
« Yanıtla #2 : 02 Temmuz 2012 »
Cudi: biz senin gibi bösküvü çocugi deliz tegmen bak sinirleniyem ha cevab ver hade.
Murat: Ağız temizliginin büsküvi ile ne alakası var  medeniyet anlayışın bu kadarmı kıt!
Cudi: kes lo bana edebiyet yapma size haber getiren köstebek kim onu söyle hiç acımam yok haa eskerlerini tek tek gözlerinin önünde öldürürüm en sonda seni gebertirem
  Arkasındaki nöbetçiye dönerek git radyoya haber ver 1subay ve iki er esir almışak  ordanda gastelere ve tv,ye bildirin
 
Hala konuşmamakda ısrar ediysen! arkasını döner elindeki kaleşin dipçigiyle ani bir hareketle muradın karnına vurur sonrada kasık altına vurur murat pek belli etmemeye çalışır fakat felaket bir acı içindedir  dipçik darbesini göğüs hizasına doğru birkaç defa alır cudi vurdukça küfür etmeye başlar elleri ve ayakları bağlı olan murat hem darbe alıyor hemde küfürle karşılık veriyor meydan okuyor dik duruyordu dipçikle başınada darbe almıştı kanlar içinde bayıldı. Cudi:  dışarıdaki nöbetçiye  gözün üstünde olsun dedi ve gitti

Diğer  tarafta erler Muradı  endişe ve çaresizlik içinde bekler kendi aralarında fikir beyan ederler
Serdar: Ben Komutanımızın ismini çok defa duydum atılgan cesaretli korkusuzdur hatta lakabı “Kasırga” dır Kasırga gibi siler süpürür engel tanımaz operasyonlarda çok başarı sağlamıştır
Hakan: neden götürdüler acaba ne yapacaklar? 

Murat  bir süre sonra ayılmaya başlar başından akan kanlar yüzünü kaplamıştı müthiş bir ağrı hissediyordu gözünün önündeki kanları kolları sayesinde silmeye çalışır.

Nöbetçi kız muradı kontrol eder biraz bakar süzer içinden uzun ve yakışıklıymış diye geçirir mağaranın ağzından seslenir: Tegmen nerelisen sen? Murat yüzüne bile bakmaz hiç oralı olmaz  cevabda vermiysen  şunu bilki buradan kurtuluş yok!
Murat: yüzüne bile bakmadan defol git başımdan defol hadi!  Kız biraz daha yaklaşır: cesaretlisen sen yazık! ama Canlı çıkamıyacaksın buradan.
Murat:neden yazık olsun bana vatan hainligi yapmadım emperyalist köpeklerle işbirligi yapmadım  şerefli Türk ordusunun Askeriyim ölümden kaçmak isteyenler korksun.
 Kız: Bizde korkmuyoruz korksaydık burada ne işimiz var! Beni dinle doğruları anlat konuş yoksa seni işkence ile konuştururlar bugüne kadar işkence ile konuşmayan olmadı burada bilesen tegmen.
Murat hala kızın yüzüne bakmaya tenezzül etmedi öfkeden bir of çekti .
İlk defa kızın yüzüne baktı ve:  SİZDE BİLİNKİ!! BEN ANKARALI TÜRKOĞLU TÜRK! KASIRGAYIM  Çakallarınız ya beni öldürür yada ben süpürürüm hepinizi.
Dedi ama farklı bişey vardı hayret ama nasıl olurki bir an düşündü beyninde fırtınalar koptu film şeridi gibi neler geçti neler beyninin derinliklerinden. Kıza bakmaya devam ederken karşı meydan okuma geldi : bizde kürt kızı oğlu kürdüz duydunmu iyi duy kürdüz bizim çöplügümüzde diklenme sonun yaklaşıy senin. Murat bir süre sessiz kaldı  mutlaka sormalıydı şaşkınlığı iyice artmıştı

Murat:Tamam sonum yaklaşsın bişey sorucam nerelisin
Kız: ne edecen nereliyem sanane! Sen bana söyledinmiki ben söylüym?
Murat: söyledim işte Ankaralıyım dedim sende söylermisin, kız biraz durdu düşündü sonra Urfalıyam nolduki
Murat: örgüte katılanların içinde Urfalı oranı azdır, kız çok daha azdır hangi aşirettensin
Kız: Karakeçiliyem
Murat: bir of çekti yüzüne akan kanları tekrar bağlı kollarıyla silmeye çalıştı
Kız: Neden off çektin
Murat:Bende Karakeçiliyim
Kız: sendemi Kürtsen?
Murat :Biran acıklı bir tebessüm etti hayır ben değilim
Kız: Karakeçiliyim dedin
Murat: karakeçililer Türk aşiretidir, Eskişehir Bursa,Kırşehir,Ankara, Bilecik ve Urfaya yerleşmişlerdir Oğuzların kayı boyundandır
Kız :Oğuzmu o nedir?
Murat:  Türklerin atası karakeçililerinde atası
Kız: Senin atan olabilir benim değil cıvıtma
Murat: Urfa karakeçililerinin bir kısmı çeşitli sebeblerle Kürtleşmiştir merak edip sizin oradaki insanları yerinde izledim gözlemledim gelenek ve görenekleri hemen hemen aynı hatta kilim motiflerinde bile birebir benzerlik var söylermisin nasıl oluyor bu
Kız :Ben bilmem kürdem sen ne diysen lo tegmen
Murat: yüz tipin görünüşün hiç kürde benzemiyor Aydan Şener diye bir kadın var ona benziyorsun düşün! kürt kızlarında farklı bir yüz tipi var sen onlara benzemiyorsun
Kız: Çok fazla konuştun kendince beni uyutma taktigi belirlemişsin kürt savaş kampında sökmez bunlar seviyeni sınırını bil, istersem ben bile seni öldürürüm kimse bişey demez
Murat: Eğer gerçekten söylediğin gibi taktik uyguluyorsam ve buna inanıyorsan hemen vur  şunu bilki! Sen Türksün dediklerimi iyice bir düşün sadece sen değilsin belki milyondan fazla aslını kaybedip asimile olan Türk var bölgede,
 
Bak görmedim ama tahmin ediyorum
 şöyle bir aile çevreni gözünün önünden geçir her yönüyle birde diğer kişilerle karşılaştır çok fark oldugunu göreceksin biliyorum bana çok kızıyorsun ama birde haklı olduguma inanırsan  sustu
Kız: eee ne olacak
Murat: boşver sen dediklerimi bir düşün
Kız: Geri kalan cümleyi söyle ne olacak
Murat: neyse boşver
Kız: söyle içinde kalmasın
Murat:  İnanırsan söylediklerime büyük bir vicdan azabı çekeceksin ölen Askerleri düşünüp kendini harab edeceksin ama gerçegi gördügün içinde tarifi imkansız mutlu olacaksın
Kız :  (Belli belirsiz öfkelendi)Seninle bunları konuşmuş saymıyam ölmeni zevkle seyredecegim ben kürt kızıyam tamammı!! sizden hakkımızı kanla alacaz!
Murat kıza manalı bir şekilde bakıyor sadece üzülüyordu bir müddet birbirlerine baktılar kız öfkeli murat düşünceli sonra kız hırçın bir şekilde hızlıca çıkarken: ölümün benim elimden olacak büyük bir hakaret yaptın bana dedi mağaranın kapısına çıktı.

Cudi mağaranın kapısına gelip nöbetçi kızdan  murat hakkında bilgi aldı  İsrail ve abd den misafirleri oldugunu kısa bir süre kalıp gideceklerini söyledi
Cüdi : Dostlarımız elimizde esirler oldugunu biliyorlar buna sevinmişler başarımızdan dolayı Başkana tebriklerini iletmişler
İsrailli, abd’li ajanların kampları ziyareti sık sık karşılaşılan bir durumdur hatta taksiksel terör eğitimi verdikleri bile bilinmektedir kamp ziyaretlerini Barzaninin adamları ile peşmerge kiyafetleri içinde gerçekleştirirler.
Cudi: misafirler gittikten sonra  şu tegmeni konuşturmak için iki eskeri ölürek sonrada hepsini halledip bir çukura atarız
   

Çevrimdışı Antepli Bozkurt

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 540
Ynt: MURAT ADINDA BİR YİĞİT! KAHRAMAN!
« Yanıtla #3 : 03 Temmuz 2012 »
 

Murat yaklaşık 10 saatdir elleri demir halkalarda bağlı  duruyor yüzündeki kan izleri kurumuştur
      Terörist kızı  bir düşünce almış gidiyordu murat’ın söylediklerini kafasında tartıyor ölçüyor biçiyor  diğer teröristlerle kendini karşılaştırıyor bir sonuca varamıyor  yıllar önce çocukken bir kadastro müdürünün dedesi ile muradın anlattıgı benzer şeyleri dedesine söylediğini ufakda olsa kıt bir şekilde hatırladı ama dedesinin verdiği cevabı bir türlü hatırlayamıyordu çok uğraşıyor ama aklına gelmiyordu  bu mesele kızın kafasının derinden meşgul etmeye başladı çünkü eğer Türk’se büyük bir ihanet söz konusuydu muradın dediği gibi vicdan azabı yeterliydi. Diğer nöbetçinin sesiyle irkildi nöbete kalk sıra senin kalkdı yürüdü muradın bulundugu mağaranın kapısına geldi kalbi belli belirsiz çarpıyor sakin,soğukkanlı olmaya çalışıyor olamıyor kapıdan gizlice baktı geri çekildi gözlerini yumdu acımıştı, murat çok kötü durumdaydı tekrar kendini toparladı içinden kesinlikle acımadım ben öldürecem sizi, ben öldürecem Türkleri!! beni kandiramassın diyor fakat istemeyerek gözlerinden yaş geliyor ağlıyor göz yaşlarını siliyordu  bir müddet sonra "dedesinin verdiği cevabı hatırlamıştı" kalbi müthiş çarpmaya titremeye başladı hıçkırarak ağlıyordu ağlamamaya gayret gösteriyor ama bir türlü buna engel olamıyordu göz yaşları sel olmuştu ağladıkca ağlıyor durumuna engel olamıyordu uzun bir süre devam etti böyle, hıçkırıklar murada kadar geliyordu(ağlama diye bir olgu olmasa idi insan çatlardı belki)sonra toparladı kendisini kızgınlıkla hayranlık arasında sert ve hışımla içiri girdi murada baktı lakin yine içi burkuldu belli etmemeye çalışıyordu tekrar hışımla çıktı.

Muradın bağlı olan bilekleri morlaşmış bitkin bir şekilde kızın arkasından baktı kız biraz dışarıda durduktan sonra tekrar geldi öfkeli bir şekilde murada baktı bişeyler söylemek istiyordu ne söyleyecegini bilemiyordu sonra mırıldandı seni öldürecem, ben öldürecem ağlamak üzereyken tekrar hızlıca çıktı dışarıda bişeyler düşünüyordu ama ne yapması gerektigini tam kestiremiyordu tekrar girdi  bu sefer murada bakarken kendini tutamayarak hıçkırmaya başladı utandı mağaranın duvarına döndü ağlıyordu yine hızlı bir şekilde çıktı  murat olanları anlamaya çalışıyor çözemiyordu  kız yine içeri girdi

Seni öldüreceğim senden, Türklerden nefret ediyorum sizi bitirene kadar savaşmaya devam edecegiz diye haykırırken kendini tutamayarak ağlamaya başladı tekrar hıçkırıyor kendini tutamıyor şiddetli bir şekilde ağlıyordu yüzünü tekrar duvara döndü

Murat : neden ağlıyorsun?

Kız cevab vermeden gözlerini sildi kendini toparlaya çalıştı birisi gelip bu durumda görürse kötü olurdu yüzünü dönmeden dışarı çıktı bir müddet sonra cüdi geldi   içeri girdi
Cudi: misafirlerimiz gittikten sonra seninle görüşecez tegmen eskerlerini gözünün önünde öldürecem sonrada seni, ölümün öyle kolay olmayacak köstebegi söylersen durum değişir tabi
Murat: söyledim sana kösdebek yok ölümle korkutma beni istediğini yap.
Cudi: yapacam hemde sana öyle işkence yapacagım ki bekle bir süre! dışarıya dönüp Pervin yoldaş gelsene
Pervin içeri girerek kısık sesle buyur başkanım
Cudi:misafirler gittikten sonra iki eskeri buraya getirsinler sonrada kızgın demir çubuk istiyem tegmenin dili dağlanmak istiy haahhaa hıı(sırıtır)
Pervin: yavaş sesle emredersiniz başkanım der dışarı   çıkar cudide  murada  sırıtarak ordan ayrılır dışarıda pervine sorar hastamısın bir sorunmu var diye pervin biraz soğuk almışım der geçiştirir
Cudi askerlerin oldugu yere giderek  alaycı alaycı sırıtır
: eskerler haliniz keyfiniz yerindemi? Hııhahıı sırıtır cevab gelmez neden cevab vermiysez lan içinizde doğulu kaç kişi vardı
Caner: üç kişi hariç hepimiz
Cudi : ilk önce sizleri öldürmekten zevk alacam hem doğulu hem Türk olunmaz ben buna çok kırılıram doğu sadece kürde aittir hayatta en çok öfkelendiğim şeylerden birisi doğulu Türk’dür kısaca eskerler kurtuluşunuz yok benden hhııııhaaha hahaha.

Çevrimdışı Antepli Bozkurt

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 540
Ynt: MURAT ADINDA BİR YİĞİT! KAHRAMAN!
« Yanıtla #4 : 03 Temmuz 2012 »
Murat pervindeki değişikligin sebebini biraz düşündükten sonra hissetmişti  galiba kız, kan’ının farkına varmıştı içinde kıza karşıda müthiş bir sevgi dolmaya başladı hele o ağlayan gözleri masum sert hırçın tavırları, muradın gönlünü biranda felaket çelmişti fakat bulundugu yer itibarı ile endişe ve intikam duygusu öne geçiyordu.

Gece saat üç civarı pervin nöbeti devraldı bir süre sonra içeri girdi elindeki suyu muradın ağzına götürdü teğmen kana kana içti kız buğulu gözlerle murada bir süre baktı

Pervin: elindeki anahtarla kelepçeleri açtı  ayağının bağını çözdü birbirlerine manalı bir şekilde baktılar
Murat: neden yaptın bunu? İkisininde kalbi  küt küt çarpıyor
Pervin: konuşacak zaman değil şimdi buradan çıkmasak yarın sizleri öldürebilirler
Murat: sendemi geliyorsun? pervin cevab vermedi  ben şimdi gidip eskerlerin yanındaki nöbetçiyi iğneyle uyutacam  sen arkamdan gel sonrasında çıkışdaki nöbetçilerin ters istikametinde gidip manevra yapacagız yaklaşık üç saat yolumuz var sonrasında Türkiyedeyiz
Pervin önden giderek nöbetçiyi iğneyle uyuşturdu içeri girip askerleri uyandırdı ufak bir talimattan sonra yola çıktılar ters istikamette gidip manevra yaptılar yaklaşık üç saat hızlı adımlarla yürüdüler askerler murat teğmene soru sormak istiyorlardı ama zamanı değildi şafak sökmüş hava aydınlanmıştı birligin yakınına geldiler yüksek tepelerden karakola baktılar murat iç geçirdi pervin sordu neden iç geçirdin diye
Murat: Görüyorsun işte karakol keklik gibi av misali duruyor buraya karakol yapılırmı? Pervin başını eğdi suçluluk hissediyordu.

Karakola geldiler herkes pervine şaşkınlıkla bakıyorlardı
Murat küçük mütavazi evine götürdü pervini burada temizlenmesini ve güvenli bir yerden yerel kiyafetler aldıracagını söyledi yargılansa bile büyük bir ihtimalle tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılacagını söyleyerek teskin etti
 
        Murat: astsubay ve askerlerle bir süre konuştukdan sonra silah deposuna girdi kapıyı kapattı karanlık yerde oturmaya başladı bişeyler düşünüyordu bir süre sonra başını duvara vurmaya başladı hızlı hızlı başını vuruyor yumruklarını sıkıyor içinde fırtınalar kopuyordu delirmiş gibiydi ayaga kalktı sağı solu tekmeledi eline geçeni savuruyor çıldırıyor duvarı yumruklayarak kendine zarar veriyordu içindeki ızdırabın sebebi neydi sonra birden dışarı çıktı kimsenin göremeyecegi sessiz yere gitti umudunu yitiren çaresiz gibi dağlara uzun uzun dalgın dalgın baktı yazıklar olsun size der gibiydi yeniden alevlendi öfkeden toprakları avuçlayıp sıkıyor yerde sağa sola dönüyor gözünden ateş, ağzından kelimeler şimşek gibi çıkıyordu kafayı oynatmış gibi hali vardı yumruklarını sıkıp topraga vuruyordu

Sonra birden göz ışıltıları değişti kendine güven geldi  yumruklarını tekrar sıktı kendini tesgin etti
Ben Kasırgayım silip süpürecegim sizi İKİ ADIM YERDEN YILLARDIR GELİP KANIMIZI AKITAN ÇAPULCULARIN İNLERİNE KOSKOCA DEVLET OLARAK BİŞEY YAPILMAMASI muradı çileden çıkarmıştı dahili ve harici, Askerin kanını akıtmaya sebebiyet verenlere galiz küfürler etti bir plan yapıyordu onu mutlaka gerçekleştirmek istiyor bu umutla rahatlıyordu.
 
Komando tabur komutanı Binbaşı Samsunlu Metinle yakın dost oldugu için görüşme ayarladı Binbaşı: murada kara murat benzetmesi yapar sık sık kara murat yiğidim derdi
Binbaşı Metin felaket bir Türk subayı kahraman bir askerdir murat ona olup bitenleri anlattı teröristlerin kolay noktalardan gelip askerin canına kıydıgını on yıllardır bunun neden bitirilemediğini bitirilmediğini konuştular Binbaşıyla hem fikir oldular murat Binbaşıdan her şeyi göze alıp gayri resmi 30-40 komando istedi en azından esir oldukları kampı dağıtmak istiyordu ve asıl amacı  bir yerlere mesaj vermekdi  Binbaşı Metin :Ölümümüz ve çilemiz Türklüge ve vatana hizmetten olsun kara murat yiğidim dedi istediğin zaman komandolar emrinde. İki çılgın Türk büyük risk alıyorlardı komandolar helikopterle sınıra indirilecekti
Murat ilçeden yerel bayan kiyafetleri aldırarak tekrar karakola döndü assubaya gizlilik konusunu tekrar hatırlattı kendileri ile birlikte gelen askerler bir süre orada kalmalıydı yoksa resmi işlerden dolayı operasyon sekteye uğrayabilir gecike bilirdi

Oysa murat biran önce yüreginin ateşini yılların birikimi çileleri operasyonla bastırmak istiyordu nice ana kuzuları  kucagında can vermişti operasyon için isteklerinin olması muradı bayagı rahatlattı



Çevrimdışı Antepli Bozkurt

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 540
Ynt: MURAT ADINDA BİR YİĞİT! KAHRAMAN!
« Yanıtla #5 : 04 Temmuz 2012 »
Eve geldi kapıyı çaldı pervin kapıyı açtı kiyafetleri verdi diğer odada giyerek geldi murat çok güzel oldugunu bir bayana benzediğini söyledi birbirlerine iltifat ettiler

Murat: merak ettim ama sorma fırsatım olmadı birkaç saat içinde nasıl ikna oldun gerçegi kavradın
 Pervin: dediklerini düşündüm istemeyerek kafamı kurcaladı aslında hiç oralı olmak istemiyordum ama sürekli içimden bişeyler beni yönlendirdi gelgitler oldu kendimle kavga ettim sen aileni bir süzgeçten geçir kürde benziyormusun demiştin hani bunu irdelerken aklıma birden dedemle konuşan kadastro memuru geldi çocuktum dedemin cep saatiyle oynuyordum o memur daha öncede dedemi sürekli ziyaret ettigi için  samimi olmuşlardı adam  dedi: halo sana bişey diyecem merakımı bağışla sizler özellikle sizin ailenizde Türk izleri var uzun uzun bişeyler anlattı hatırlamıyorum ama dedemin şu sözünü hatırladım: aslımız Türk dür ben çocuklarıma sözetmedim sadece bunları hatırladım çocuk oldugum için hemen aklımdan çıkmış amcalarımın etkisiyle sonraki yıllarda hızlı bir kürt olmuştum

Murat:  Hatırlaman mükembel oldu hele o ağlayıp içeri girip çıkman varya beni çok etkiledi bayağı analiz yapıyormuşumda haberim yokmuş (tebessümler)peki örgüte nasıl katıldın

Pervin: 15 yaşlarında bir çocuk vardı akrabalarda onunla uzaktan bakışıyor birbirimizi seviyorduk iyice aşık olmuştuk o örgüte katılmıştı bir süre sonra eskerler öldürdü içimde intikam hissi yükseldi sonra örgüttekiler köye gelerek propaganda yaptılar içlerinde kadınlarda vardı konuşmaları ile bizi felaket etkilediler o zaman örgüt bana çok çekici şirin özgürleşme gibi geldi  ailemden gizli kaçtım Babam ve Annem karşılar böyle şeylere ama amcalarım aşırı sempatizanlar amcamın birisi sürekli beni över erkek gibi kızsın derdi karar vermemde onunda etkisi olmuştu.
Murat: bir soru sormak istiyordu  soramıyordı aksi bir cevab almaktan çekiniyordu ama mutlaka sormalıydı içini kemiren soru işareti netleşmeliydi kendini toparladı her ihtimale hazır bir şekilde: Senin gibi güzel bir kıza sataşan yakınlık kurmak isteyen olmadımı oldumu yani
Pervin:Bunu düşündüğünü tahmin etmiştim sen sormasan bile ben söyleyecektim ilk zamanlarda cudi denen kişi bana yakın ilgi gösterdi  normalde yasaktır özel şeyler üst kademe kılıfına uyduruyor her şeyi beni barakasına çağırdı geceleyin, hissetmiştim niyetini gittim bir süre havadan sudan konuştu sonra iltifatlar etmeye başladı niyetini tam olarak belli ettikten sonra  dedim beni unut böyle şeyler istemiyorum eğerki bir şekilde bana zarar verirsen bizim aşiret duyar ve senin ailenden intikamımı çok kötü alır bilirsin bizimkiler sizinkilerden büyük ve güçlüdür bir daha beni rahatsız etme bir dava için yola çıktıgınız insanlara nasıl böyle bir düşüklügü düşünürsünüz dedim benim bu tavrımdan dolayı geri adım attı ve radyoda  yayıncı olmamı istedi gönül alma gibi, ama bir çok  kızı özgür yapacagız diye kirlettiler örgütün genelinde var bunlar kabul etmeyenlerin çoğunu öldürdüler çeşitli kılıf uyduruyorlar cinayetlere ben aslında bazen düşünüyordum neden geldim buradayım diye çünkü hayal kırıklıgına uğrayıp sürekli kaçış oluyor tabi kaçanlar hain damgası yediği için yakalandıgı yerde infaz ediliyorlar, murada yaklaşarak gözlerine baktı merak ettiğin şey muradın gögsüne yaslandı sarıldı bana bişey olmadı muradım inan bana

Murat: saçlarını okşadı birbirlerine sıkıca sarıldılar pervin farklı bişeyler söylemek istiyordu aşk değil içinde bir sıkıntı vardı ama murada bir türlü söyleyemiyordu murat kendisine  inandığını söyledi büyük bir rahatlık hissediyordu pervinin temiz sağlam olması inanılmaz mutluluk verdi kendisine
Muradın kalbi cız etti içinde sevdaya aşka dönüşen operasyona hazırlanmalıydı pervine bundan bahsetmedi çünkü  kız bunlara hazır değildi yıllarca birlikte oldugu kişilere operasyon yapılması öldürülmesi istemeyerek üzebilirdi

Murat: sen bir müddet beni bekle canın sıkılırsa etrafda gez dolaş astsubaya gerekenleri söyledim yabancı gibi hissetme kendini  ufak bir görevim var halledip geliyorum
Pervin: farklı bişeyler söyleyecektim ama sen gidiyorsun içimi kemiriyor
Murat: dönünce konuşuruz sende dinlenir daha sağlıklı düşünürsün deyip ayrıldı,  tekrar içeri geldi pervinin yanına kız baygın baygın bakıyordu birbirlerine baktılar, murat biraz zor olsada:Eğer ben dönmessem uzaklara git ailenin yanına gitme mesela Ankara ya git ve orda bir Türkle evlen çok zor oldu bunu söylemek ama hayatın nerede bitecegini bilemediğimiz için söylemek istedim . kız dua ve temennide bulundu birbirlerine tekrar sarıldılar pervin ayrılmak istemiyordu ama muradı bekleyen başka bir sevdaya dönüşen terörist inine intikal vardı ayrıldı tekrar ordan. 

40 tane komando helikopterlerle indiler Binbaşı Metine hayranlıgı dahada arttı çünkü gayri resmi operasyona ortak oluyor büyük bir risk alıyordu
Komandolara bir süre brifing verdi  motive etti etkileyici damarları hareketlendiri konuşma yaptı bir Türkün yürek sızısı nasılsa öyle konuştu en son sözü “terörist birkaç saatlik yaya yerden gelip canımıza kıyıyor biz aynısını yapamıyoruz yıllardır bu kısır döngü bitmedi 30 yıldır her şey değişti değişmeyen anaların feryadı gözyaşları” ve esir beyinler kahbe zihniyetler, kendilerini birilerinin kucagında kalmaya mecbur hisseden……………dir  murat alttan üstten sağdan soldan ağzına ne gelirse söyledi söylemekde denmez konuşurken çıldırıyor sanki yumruklarını sıkarak birilerine meydan okuyor akla gelen herkesime yılların birikimi bastırılmış duyguları haykırdı  komandolar manevi olarak hazır hale gelmişti hep birden murat’ın tekrarladığı damarları okşayan sloganlar attılar,



Çevrimdışı Antepli Bozkurt

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 540
Ynt: MURAT ADINDA BİR YİĞİT! KAHRAMAN!
« Yanıtla #6 : 05 Temmuz 2012 »



Birkaç At’a lavları roketatarları ve mg3 leri yükleyip yola çıktılar esir tutuldukları kampı imha etmeye gidiyorlardı geldikleri gibi kuzey ırakdaki köylerin uzagından kamuflaj yaparak kampın belirli bir noktasına geldiler murat çeşitli taktikler vererek komandoları etrafa konuşlandırdı   yüksek yerde nöbet tutan iki nöbetçiyi susturucu ile etkisiz hale getirmesi için bir  komandoya emir verdi nöbetçiler avlanınca daha yakına intikal ettiler yaklaşık 200 metre mesafe kalmıştı aralarında  son kontrolleri yaptı herkes hazırdı yıllardır uyguladıgınız taktigi şimdi ben size uyguluyorum nasılmış baskın yemek diye düşündü  açık hedefde en az  50 kişi görünüyordu işaretle ateşe başladılar ilk başlarda yoğun ateşle hedefdekiler gebertildi kalanlar mağaraya ve barakalara çekildi onlarıda lav ve roketlerle etkisiz hale getirdiler kampa iyice girip temizlik yapıldı cudi felan hepsi gebermişti komandoların bir kaçında ufak çaplı yaralanma vardı orada tıbbi müdahele edilerek yaraları sarıldı, yaralılar atlara bindirilerek  dönüşü geçtiler sınırdan içeri girildiğinde murat manalı bir oohh çekti  "Şimdi Beni yargılayın asın lan isterseniz  az bişey adamsanız bu mesaj size yeter”  40 tane komandomla bir şer yuvasını sildim süpürdüm siz nerdesiniz” Diye içinden geçirdi komandoları kutladı iltifatlarda bulundu onları helikopterlerle göndererek Metin binbaşı ile şifreli ufak bir konuşma yaptı  yüregi kuş tüyü gibi hafiflemişti imha edilmesi gereken daha çok kamp vardı ama bu Muratlık  iş değildi geniş kapsamlı kararlı yürekli bir işti buda her Türk yiğidi gibi içinde  ukde olarak kalacaktı.

Pervinden ayrılalı 8 saat olmuştu  acayip duygular içinde kapıyı çaldı ona kampı sildim dağıttım kimse kalmadı diyemezdi soğukkanlı davranarak içeri girdi birbirlerine sarıldılar kız endişesini ve sıkıntısını belirtti
Murat çok yorgun oldugu için oturduğu yerde hemen uyuyakaldı uyanınca pervin sıkıntısını anlatmaya başladı
Pervin: vicdan azabı çekiyorum hiçbir esker öldürmedim ama yinede kendimi suçlu hissediyem içimdeki sıkıntıyı azabı hissediymisem muradım
Murat: Biliyorum canım bilmezmiyim sana daha önce söylemiştim ama artık ileriye bakmalısın oldu geçti bunlar artık.
Pervin: Sen gelmeden uzun uzun düşündüm vicdan azabından kurtulmak için aklıma bişey geldi
Murat: ne geldi?
Pervin: Aileme gidecem onlara Türk oldugumuzu haykıracagım böylece bu azabdan kurtulurum ondan sonra beni isterlerse öldürsünler hiç önemli deel aynı zamanda Dedemin açıga çıkarmadıgı gerçekleri ortaya çıkarmış olurum

Murat: illaki yapmak zorundamısın bunları?
Pervin: Evet mutlaka yapmalıyım  mahkemeye çıkmadan önce acilen gitmek istiyorum
Murat:Bu durumda sana engel olamam ama zararları dokunacagından endişe ediyorum
Pervin muradın gögsüne yaslandı sıkıca sarıldılar birbirlerine
Uzun uzun  genel meseleleri konuştular bu arada pervin sık sık göz yaşlarına boğuluyor üzüntü ve kederlerini böyle çıkarıyordu kamp’da murada söyledikleri daha öncedende Türk’e olan nefretini hatırlıyor vicdan azabı çekiyordu tek tesellisi ağlama ve murattı gözyaşları muradın gögsünü ıslatmıştı konuştukca ağladıkça rahatladı sonra murat leptop’dan mehter marşını dinletti ilk defa duydugu bu marş’dan mithiş zevk aldı gözleri parlıyordu tekrar tekrar dinliyor dinledikçe damarlarındaki kan harekete geçiyordu müthiş bişeydi bu

NESLİN DEDEN CEDDİN BABAN
EN KAHRAMAN TÜRK MİLLETİ
ORDULARI PEK ÇOK ZAMAN
VERMİŞLERDİ DÜNYAYA ŞAN
<a href="http://www.youtube.com/watch?v=ntVtN3g6ERM" target="_blank">http://www.youtube.com/watch?v=ntVtN3g6ERM</a>

Kızın kalbi kuş tüyü gibi hafiflemişti  anlatılmaz mutluluk içindeydi muradın kafasında çeşitli düşünceler olsada oda çok mutluydu  pervin  evlenme teklifi bekliyordu yoksa duramayıp kendisi söyleyecekti murat bunu hissetmişti zaten kendiside bunu istiyordu sonunda söyledi kız sevinçten uçuyordu  ama mahkeme sonucunu beklemeliyiz o zamana kadar sabırlı olmalıyız canım dedi.

Pervin köye ailesinin yanına gitmeleri gerektigini tekrar hatırlattı siveregin bir köyüne gitmek için hazırlandılar yaklaşık 600 km yol, murat kendi özel aracını hazırladı yanlarına MG3, G3 ve benzer edevatları aldılar yolda bir şekilde terörist durdurması olursa karşılık verip savaşacaklardı.

2 Saat  kadar gittikten sonra ilerde teröristler yol kontrolü yapıyordu  yaklaşık 150 metre mesafeden  aniden dönerek siper alacakları noktaya geldiler teröristler görmüştü  arkadan ateş yağmuruna tutuldular  isteseler kolayca kurtulabilirlerdi ama  “Kasırga” bu!!  şartlar uygun olmasa bile kaçmak yakışırmı böyle bir yiğide

Arabadan hızlıca inerek murat  MG3 ü  pervinde G3leri ve şarjörleri aldı bir kaya birikintisinde siper aldılar  teröristler oraya doğru intikal ederken sivil araçlı kişilerin güçlü bir karşılık vereceklerinin tahmin etmedikleri için gizlenme geregi duymadılar  hızlı bir direnişe geçen Kahramanlar ilk ateşle en az 10 kişiyi yere serdiler bu noktadan sonra gizlenip tedbir alarak bir çok noktadan kayalıga doğru sağınak yağmur gibi kurşunlar  yağdırmaya başladılar Bu arada murat telefonu çıkararak Tabur komutanı Metin Binbaşıyı aradı Binbaşı helekopterlerle oradayız dayanın dedi fakat murat ve Pervin başını kaldırıp karşılık bile vermiyordu murat acilen yer değiştirip oyalama taktigi uygulayacaktı pervine yerinde kalması gerektiğini söyledi ama pervin murad oradan ayrılırken koruması gerekli oldugu için kalktı seri bir şekilde ateş etmeye başladı teğmen yara almadan konumu değiştirdi pervin kollarından ve omuzundan  iki kuşun darbesi aldı pek bişey hissetmiyordu ama kolları düşmüş kanlar içindeydi oldugu yere çaresiz bir şekilde yığıldı. Araba kurşun darbeleri ile hurdaya dönmüş en sonunda benzinligide patlamıştı murat Mg3 le bulundugu noktadan  kahramanca cevab veriyor bir yandanda sabırsızlıkla gelecek yardımı bekliyordu bu arada pervinin bulundugu kayalık bölgeye intikal etmeye çalışan 3 kişiyi MG3 ‘ün güçlü kurşunları ile parçaladı geri savruldular  birkaç dakika sonra helikopter sesleri gelmeye başladı 3 helikopter gerideki bir noktaya indiler bu arada teröristler kaçmaya çalışıyor murat telefonla durum bildiriyordu  yerinden kalktı pervinin oldugu kayalıklara geldi kızı kanlar içinde görünce yerinden kalkmamanı söylemiştim nasıl oldu böyle dedi kontrol etti kurşun yerlerini pervinde sen ayrılırken korumak zorundaydım ben önemli değilim üzülme bana muradım ,tamam sende üzülme iyileşeceksin birbirlerine sarıldılar
Muradın gözleri doldu helikopterlerden birini acil çağırdı bu arada komandolar teröristleri kovalamaya başlamışlardı Metin Binbaşı helikopterle bulundukları noktaya geldi acil müdahale ekibi pervine müdahale edip hastaneye götürmek için havalandılar

Murat beraber gitmedi  Metin binbaşı ile 40 kadar teröristin peşine düştüler. Yaklaşık 2 saatlik kovalamacadan sonra hepsi gebertildi darısı diğerlerinin başına.



 Türklügün hizmetinde bulanmak amacı ile Öyküyü isteyen paylaşabilir

Halil Alparslan.

Çevrimiçi Üçoklu Börü Kam

  • Otağ Yöneticisi
  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 2316
  • Kök Teñğri Türk'e Kut ve Utku Versin!
Ynt: MURAT ADINDA BİR YİĞİT! KAHRAMAN!
« Yanıtla #7 : 05 Temmuz 2012 »
Değerli Antepli Bozkurt kardeşimizi bu güzel ve duygulu çalışmasından ötürü kutlarım.
Yüreğine sağlık Antep'in yiğit Bozkurdu!

TTK.
Türk Soyunun Gizli Gücüne İNAN ve GÜVEN!

Çevrimdışı motun yabgu

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 1566
Ynt: MURAT ADINDA BİR YİĞİT! KAHRAMAN!
« Yanıtla #8 : 05 Temmuz 2012 »
Emegine yüregine saglik  degerli Antepli Bozkurt andam . Akici bir üslupla kaleme aldigin bu kahramanlik öyküsünü zevkle okudum sagol varol . T.T.K.
ÜZE TENGRI TEMÜR CIDA OKLAR BIRLE BIR BULUT

  BASBUGUMUZ TANRIKUTTUR TANRIKUTTUR

                       TANRIKUT.

KaraTekin

  • Ziyaretçi
Ynt: MURAT ADINDA BİR YİĞİT! KAHRAMAN!
« Yanıtla #9 : 07 Temmuz 2012 »
Saygideger kandasim müthis bir yazma yeteneginiz var, tabiri yerinde ise kaleminizi konusturmussunuz. Yazmis oldugunuz makale icinde üzerinde önemle durulmasi gereken önemli noktalara deginmissiniz kutluyorum sizi.

Kaleminize, yüreginize ve usunuza saglik...