PKK silah bırakıyor mu?
Asla bırakmaz. Ancak hükümetten istediklerini koparmak için sınır dışına çıkabilir, veya sınır içinde kamufle olarak bekleyebilir. PKK terörü bitiyor diye sevinen aklı evvellere şaşıyorum. PKK silah bırakacak olsaydı hazırlıkları haftalar önce başlayan nevruz kutlamalarında meydanları kırmızı, sarı ve yeşil renklerden oluşan paçavralarla süslemezdi.
Alanda bir tek Türk bayrağı yoktu. Bunun yerine bağımsız Kürdistan afişleri hâkimdi.
Efendim kutlamalar olaysız geçmiş. Bir takım yandaşlar bunun mutluluğu içinde konuya dikkat çekmekte.
Alanda Türk polisi ve jandarma yoksa, asayişi BDP/PKK’nın beş bin militanı sağlıyorsa, alanda Türk de yoksa neden olay çıksın ki? Kendi aralarında devlete kafa tutarak ve özgürce nevruz kutlarken birbirlerine saldırmaları mı gerekiyordu?
Diyarbakır’da yapılan nevruz kutlamalarında devlet yoktu. Teröristlerin karşısında muhatap olacak devlet yoksa olay da yok demektir.
Nevruz kutlamalarıyla doruğa çıkan Kürt açılımı projesi Sayın R.T.E’nın büyük prestij kaybına sebep olmuştur. Bu kaybı unutturmak için eşbaşkanı olduğu BOP projesinin asil başkanı Obama İsrail’i ziyaret etmek zorunda kaldı. Bu ziyaretin tek sebebi İsrail’in özür dilemesini sağlamak ve Sayın R.T.E’nın çizilen siyasi kariyerini onarmaktır.
ABD Türkiye’deki bölücü faaliyetlerin sekteye uğramaması için her zaman tetikte bekledi. Gerektiği yerde de (Çuval olayında olduğu gibi) müdahalede bulunarak PKK arabasının ihanet asfaltında sorunsuz ilerlemesini sağladı.
Dolarla hormonlanmış yandaş medya ile çeşitli taraflara satılmış şişirme balon aydınlar Türk halkının endişelerinin önüne perde germek için her türlü hokkabazlığı yapmaktalar.
Gerçeklere baktığımız zaman kazın ayağının öyle olmadığı anlaşılıyor.
*
Suriye’deki olaylar bulanık suya dönüştü. Kimin nasıl balık avlayacağı belli değil. Ancak Suriye’de en büyük balığı İran avladığı, Suriye’yi bütün olarak kendine bağladığı zaman İsrail ve ABD açısından çözümsüz problemler doğacağı kesin. En başta BOP projesinin en önemli bölümü uygulama alanı bulamayacaktır. Bunun yanı sıra İsrail de en büyük ve en çetin düşmanı ile sınır komşusu haline gelecektir.
Petriot füzeleri Beşar Esat’ın Türkiye’ye herhangi bir saldırısını önlemek için kurulmadı. Füzelerin bulunduğu yerleri ve konumlarını incelediğimizde onların birinci derece koruma alanlarının İsrail ve İncirlik Üssü olduğu anlaşılmakta.
Suriye’deki gelişmeler ne âlemde seyrediyor?
Direnişçiler Esat’la savaşırken PYD (Suriye PKK sı) Türkiye-Suriye sınırında hâkimiyet sağlamış durumda. Güney sınırlarımız boyunca Kürt hâkimiyetini garantilemek için Türkiye’de bulunan PKK lı teröristlerden bin beş yüz kadarı da PYD güçlerine katılmıştır. Barzani’nin eğitip kuzey Suriye’ye gönderdiği peşmergeler bu sayıya dahil değil.
PYD güçlerinin Türkiye sınırındaki birkaç köyü ele geçirmekle yetineceklerini düşünmek saflık olur. İşgal bölgelerine Hama, Humus ve Lazkiye de dahildir. Böylece Barzani bölgesinin kuyruğu Akdeniz’e kadar uzanmış olacaktır.
Suriye’den sonra Kürt harekâtında sıra İran’a gelmekte. Geçen yıl İran Murat Karayılan’ı ele geçirmişti. Karayılan’la eylemsizlik ve Türkiye’ye karşı eylem desteği anlaşması yaparak Karayılan’ı geri bıraktılar. Benzeri bir anlaşmayı da Sayın R.T.E bebek katili Apo ile yapmıştır.
Ancak BOP projesinin hayata geçirilme şartı var. BOP projesindeki en önemli nokta Ortadoğu’nun göbeğinde İran, Mısır ve Türkiye kadar büyük bir Kürt devletinin kurulması.
Bu devlet nasıl kurulacak?
Irak, Suriye, İran ve Türkiye’den koparılacak topraklar üzerinde kurulacaktır. Bu proje Irak’ta başarıya ulaştı. Suriye’de başarıyı yakalamış sayılır. Geriye Türkiye ile İran kalıyor. Bundan sonraki aşama İran’dan toprak koparma aşamasıdır
Neden Türkiye değil de İran?
ABD, AB ve İsrail destekli yapay Kürdistan haritasında Kürtler için Türkiye’den koparılacak topraklar diğer üç ülkeden kopacak toprakların toplamından daha büyük… Türkiye ile savaşarak bu toprakları almaları mümkün değil. Çünkü Türk tarihi Türk vatanının savaşla istila edilemeyeceğini ispatlamıştır. O zaman ne yapılması gerekir?
Irak’ın kuzeyindeki Kürt bölgesi ile Suriye’nin kuzeyi birleştirilecektir. Ardından İran’dan alınacak topraklar da birleşen bölgeye katılacak. Böylece Türkiye’nin doğudan ve güneyden Kürt toprakları ile kuşatılması sağlanacak. Bu aşamadan sonra da sıra Türkiye’den toprak kopararak büyük Kürdistan’ı kurmaya gelecek.
Apo ile R.T.E anlaşmasının perde arkasında yatan plan budur. Türkiye doğu ve güneyden kuşatılana kadar Türkiye ile silahlı çatışmayı ertelemek gerekiyor. Bu anlaşma Sayın R.T.E nın başarısı değil, BOP projesinin gereği olarak yapılmıştır. Türkiye dışı eylemler bitene kadar Türkiye içinde PKK’yı siyasallaştırıp Türk halkını bölünme psikolojisine alıştırmaya çalışacaklar.
Nah alıştırırlar. ‘
’Zira yumuşak huylu atın çiftesi pektir…’’ Mehmet NACAR
http://www.yarenturkhaber.com/kose-yazisi/800/kimse-kendini-kandirmasin.html
