Açıkçası Aleviler hakkında güzel şeyler duymadım ama duyduğum şeyleri gözümlede görmedim.Aleviler hakkındaki öz fikrim "hepsi bir olmuyor".Acayip ,değişik inanışları olanda var beş vakit namazını kılap,cem evine gidenide var.
Alevilerin pek çoğu Sosyalist zanneder kızardım ama burda Türkçü-Alevi Irkdaşlarımı görünce tabi bu kızgınlığım biraz dindi.Hele şehit Alp Er Tunga Uytun'un da Alevi olduğunu öğrendim ki ,Alp Er Tunga yaşamını ve ölümünü kıskandığım bir şehittir.Dedim ya "Alevilerin hepsi bir olmuyor".Zaten Alevilere duyduğum kızgınlık onların genelinin Sosyalist olamsından kaynaklanıyordu.
Kızılbaşlık konusunda ise Prof. Dr. Ethem Ruhi Fiğalı Türkiye'de Alevilik ve Bektaşilika adlı kitabında Kızılbaşlar hakkında şunları yazmış.
"Anadolu Alevilerine verilen bir başka isim de Kızılbaşlıktır.Onaltıncı yy.dan itibaren Osmanlı kaynaklarında ve bugün bile halk arasında fevkalade menfi anlamda kullanılan bu kelime ,aslında bizim tarihimizde kırmızı börk vaya başlık giyen sünni-alevi bütün Türkmenlere söylenmiştir".
Yani bu yazıya göre; zamanında Kızılbaş sadece Alevilere değil bütün Türkmenlere verilen ortak admış.Demek ki sonradan siyasi sebepler yüzünde ayrı Alevilere verilmiş.Buda Türkmenlerin deliliği yüzünden olacak.Çünkü Türkmenler Selçükludan bu yana Batı Türk devletinin başını ağrıtmışlardır.Keza verilen tarihe bakılırsa Celali isyanlarının başladığı dönemlerdir.
"Nitekim Türkmen boyları arasında Karakalpak,KızılbörkKızılbaş,Karabörk,Yeşilbaş,Akbaş ve birçok benzeri isimlere rastlanmaktadır.
Esasen insan,oymak,boy ve uruk isimlerinde kullanılan börk,Türklerin eski bir baş giyimidir.Bildiğimiz kadarıyla Hun Türkleri,Çiğiller,göçebe Kazaklar ve Oğuzlar beyaz keçe börk giymişlerdir.13. yy.da Konya'yı feth eden Türkmenlerin "siyah libas lı,kızıl börklü,ayaları çarıklı"olarak nitelendirilir..Keza Osman Gazi'nin giydiği fes büyüklüğünde kırmızı kadife ve çuhadan yapılmış ve üzerine Tatar usulünde destar sarılan börküne ,Börk-i Horasani denirdi.Kaldı ki kırmızı renk Türklerin pek düşkün olduğu bir renktir..........Allahaddin Beğ,Orhan Gazi ye "Han'ım !Senin askerine bir alamet koyalım ki,başka askerde olmasın.Etraftaki beğlerin börkleri kızıldır,senin ki ak olsun.........Türklerin Batıya yürüyüşleri sırasında içinden geçtikleri coğrafya bve kültürlerden bir takım izler bırakmasına rağmen,özü itibariyl Orta Asya gelenek ve görneklere İslami bir mahiyet ve manaya büründürülmeye çalışılmış tazahürden başka birşey değildir..İslam öncesi inanışımız tabiri caizse İslamlaştırılmıştır". denilmekte.
Birinin hakkında hüküm verirken önce ırkına sonra fikrine bakarım,davranışı,hali hareketi,huyu sonra gelir.Türk Milliyetçisi olmayan öz kardeşim dahi olsa bana uzak,Tanrıya yakın olsun.
Saygılarımla