Gönderen Konu: Nasıl Şaman Olunur**Kam Kimdir??**  (Okunma sayısı 8044 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Kök-Börü

  • Ziyaretçi
Nasıl Şaman Olunur**Kam Kimdir??**
« : 09 Nisan 2007 »
Samanin  baslica görevi, ruhlarla iliski kurmaktir. Bunu da ancak belirli yetenek ve
yatkinliga sahip kisiler basarabilir. Bunun için, belli bir egitim görmekle
herkes Saman olamaz.

Samanlik dogustan ve adeta kaçinilmaz bir kader meselesidir.
Altay halklarina göre Samanlik, ailede soydan gelen ve özellikle çocukluk
çaginda sara nöbetleriyle gelen bir hastalik sayilir. Gerçekten, sayisiz
örnekler Samanlik yeteneginin hastaliktan kaynaklandigini göstermektedir.
Radloff’a göre, Samanlik nöbetleri aniden gelir. Aday önce kendinde büyük bir
yorgunluk hisseder; bedeni kasilip titrer ve bu durumu esnemeler takip eder;
gögsü daralir, birtakim acayip sesler çikararak aglar, gözleri döner, sonra
birdenbire siçrayip ayaga kalkar, deli gibi dönmeye baslar ve sonunda agzindan
köpükler saçarak yere yikilir, bedeni hissizlesir. Bu istirapli durumlar bir
süre devam eder. Sonunda günün birinde aday davulunu alip çalmaya baslar ve
artik sakinlesip kendine gelir. Saman olmaktan kaçinan kimse, sonunda ya delirir
ya da genç yasta ölür.


Sçukin’e göre, Yakutlarda Saman adayina gelen nöbetler daha siddetli bir sekilde
görünür. Aday, ruhun baskisi ile ormanlara düser, kendini atese, suya atmak
ister. Bu belirtilerden, o kisinin Saman olacagi anlasilir ve aday Samanliga
baslayarak bu hastaliktan kurtulur. Trosçanskiy’e göre, Yakutlarda Samanliga
yatkin kisilerde görülen bu sinirsel hastaliga menerik denir. Samanligi
birakanlarda hastaligin yeniden basladigi birçok örneklerle saptanmistir.

Ohlmarks’da Samanizmin ruhsal esasini, kutup bölgesindeki dogal sartlarin
agirligindan ileri gelen bir tür isteri ile açiklamak istemistir. Ruhlar
tarafindan Samanliga çagrildigina inanilan bu kisiye, Sibirya halklari arasinda
korku ile karisik bir saygi gösterilir. Özel yetenegi sayesinde dogaüstü
güçlerle iliskide sayildigi için, ona, bagli oldugu boy ya da oymagin koruyucusu
gözü ile bakilir. Nitekim ilk Samanin ortaya çikmasina dair Sibirya’da anlatilan
efsanelerde de ruhlarla iliskide bulunduguna inanilan Samanin, üstün yetenekleri
ile farkli yaratilisa sahip bir varlik oldugu belirtilir. Kamlar, genellikle
zeki, hayalperest ve sair tabiatli insanlardir. Ayin sirasinda büyük bir vecd
içinde kendinden geçip gök ve yeralti dünyalarinda gördügü garip varliklari,
ilginç olaylari ayrintilariyla anlatan Saman, ayildiktan sonra hiçbir sey
animsamaz. Tarihi çaglarda gelecekten haber veren, bir boz atin sirtinda göklere
çikan, hatta sonunda devlet islerine bile karisan, güçlü Samanlardan sözedilir.

Yukarida gösterildigi gibi, yalniz egitim ile herkes Saman olamayacagi gibi,
sadece dogustan yetenek ve yatkinlik da buna yetmez. Saman adayinda yatkinlik
ile birlikte, belirli bir bilgi ve maharet de aranir. Radloff’a göre Saman,
meslegindeki gücü ve bilgiyi atalarindan alir. Onlardaki gücün ortaya çikmasiyla
davulu yönetmeyi, makamla dualar okuyup atalari, ruhlari çagirmayi ve sonunda
onlarin yardimiyla kendi ruhunu bedeninden ayirarak aydinlik ya da karanlik
dünyaya göndermeyi ögrenir. Samanin kusaktan kusaga geçen örf ve âdetleri iyice
bilmesi ve özellikle kendi soyuyla bagli oldugu boy ya da oymagin ruhlarini
tanimasi gerekir. Anohin’in yazdigina göre, ölmüs Samanlarin ruhlari, “temiz,
iyi ruh” olarak yeralti dünyasindan ayrilip bu dünyada yasarlar. Bu sekilde
hemen hemen her ailenin zamaninda Samanlik yapmis olup torunlarina yardim etmek
isteyen atalari vardir. Bu akraba ruhlari olmadan Saman görevini asla yapamaz.
Saman gerek göge çikarken, gerekse yeraltindaki cehennem alemine inerken
karsilastigi engellerei asabilmek için bu ruhlari çagirir. Denildigine göre,
onlar da canli birer güç olarak ortaya çikip Samana yardim eder ve onun
karsisina dikilen korkunç düsmanlarla savasirlar. Çesitli ayinlere ait bilgileri
elde edebilmek için Saman adayinin, oymagin deneyimli yaslilari ile iliskide
olmasi ve ayrica güçlü, bilgili bir Samandan ders almasi gerekir. Aday, bu
kisinin yardimi ile çesitli ayinlerin nasil yapilacagini, okunacak dua ve
efsunlari ögrenerek, görünmez güçlerle samimiyet yaratir. Stadling’e göre,
Yakutlarda usta Saman, adayi bir emeget “yardimci ruh” ile donatir. Bir
söylentiye göre, bu ruh Samanin diger benligidir. Aslinda adayin kendisi asiri
derecede hassas ve hayalperest oldugundan, üstadinin sir dolu telkinleriyle,
garip seylerle ugrasa ugrasa, sonunda günün birinde o da Saman olmak kudretini
kazanir. Adayin Saman olarak yetismesi, akrabalarinin katildigi bir törenle
kutlanir. Pripuzov’a göre, Yakutlarda yasli Saman, adayi yüksek bir dagin basina
ya da bozkira götürerek ona Saman giysisi giydirir; eline bir davul ile at kili
sarili bir sögüt dali verir. Adayin saginda 9 erkek, solunda 9 kiz çocuk yer
alir. Bu arada adayi yetistiren üstad da tören giysisini giymis olarak adayin
arkasinda durup birtakim dualar okur. Aday bu yemin duasini tekrarlayarak
yoksullara, düskünlere yardim edecegine, yüksek daglarin doruklarinda yasayan
ruhlara saygi gösterip hizmet edecegine söz verir. Bu ruhlarin en büyügü, en
güçlüsü sustuganah ulu Toyun olup bunun erkekli disili büyük bir aile halki,
adlari, sanlari ile çagirilan ogullari, karisi, kardesi ve diger akrabalari
vardir. Bunlarin bazisi insanlara kötülük eden, çesitli hastaliklar doguran kötü
ruhlar olup çogu disidir. Her ruha kurban olarak sunulacak hayvan, rengi ve
sembolleriyle ayirt edilmistir. Kimine kara aygir ya da kizilca alaca at, kimine
kara inek, kimine de alni kara benekli ak inek kurban edilir. Bu arada Saman,
insanlarda çesitli akil hastaliklarina neden olduguna inanilan disi ruh için
dokuz kakim, dokuz sari siçan, dokuz kokarca, dokuz güvercin azad edecegine söz
verir.

Radloff Samanligin kalitimsal olup, babadan ogula ya da pek seyrek durumlarda
babadan kiza geçtigini yazar. Bu konuda daha dogru bilgi verdigi anlasilan
Anohin Samanlarin soykütüklerine dayanarak, bu meslegin babadan çocuga degil,
ama akrabadan akrabaya geçtigini yazmistir.

Yine Anohin’in saptadigina göre, Samanliga davet 6 ile 50 yas arasinda degisir.
Ancak bu arada daha çok 20 yasinda olanlar çogunlugu olusturmakta ve bu sekilde
Samanliga davetin, genellikle cinsel olgunlasma devresine rastlamasi dikkati
çekmektedir. Bununla beraber özel durumlarda ancak 62 yasinda Saman olanlara da
rastlanir. Bunun tersine daha çocukluk çaginda 4, 6, 9, 12, 15 yaslarinda Saman
olanlar da vardir. Henüz çocuk yasinda olanlar, çadirda bazan günde 2 saat kadar
kendi kendilerine davul çalip bir seyler mirildanir ve bu sekilde egitim yaparak
ancak yillarca sonra gerçek Saman olabilirler.

Bir Mogol boyu olan Buryatlarda Saman adayi, bagli oldugu boy ya da oymagi
komsularindan birisiyle dolasip sadaka toplar. Sonra oymak halki bir ormanda
toplanir. Bu arada, tören sirasinda davul yerine kullanilmak üzere, kalin bir
kayin agacinin gövdesi oyularak, bundan iki asa çikarilir. Bir agacin yaninda
bir kulube kurulup ortasinda ates yakilir. Oymagin yasli kisileri burada
yerlerini aldiktan sonra bunlardan birisi Saman adayinin “ata”si olur. Bu yasli
Samanin ruhlariyla adayin ruhlarinin ayni siniftan ve ayni soydan olmalarina
dikkat edilir. Her ikisi ilk ayini birlikte yapar, dualari bir agizdan okur ve
hareketlerini birbirlerine uydururlar. Tören dokuz gün sürer. Bu arada birçok
koyun ve tay kesilerek yenilip içilir. Genç kizlarla delikanlilar dansedip
eglenirler. Dokuzuncu gün bir keçe üzerine oturtulan aday, havaya kaldirilarak
Saman ilan edilir


Türk halklari Samanlarina genellikle kam (gam, ham) derler. Radloff’a
göre, baslica Altay, Teleüt, Lebed, Sor, Sagay, Koybal, Kaç,
Küerik, Soyon, Kumandi ve Uygur agizlarinda geçer. Mogollar,
Buryatlar ve Kalmuklar erkek Samanlarina bö, böge Yakutlar oyun,
Çuvaslar yum, Kirgiz-Kazaklar baksi, baksi ya da bahsi derler.
Yakutlar ile Altaylilar kadin Saman için Mogolca udugan (utahan,
ubahan, iduan) deyimini kullanirlar. Ancak Yakutça’da hamma (kamla),
kam’lik etmek” anlamindadir.

Kam genellikle “kahin, büyücü” demektir. Ayrica “uzman hekim, bilim adami,
felsefeci” anlamlarina da gelir. Eski Türkçe metinlerde bazen
“putperest rahip”, bazen “büyücü” anlaminda kullanildigini
görüyoruz. Eberhard’a göre, eski bir Çin kaynaginda, Kirgizlarda
Samana gan denildigini görüyoruz ki, bu herhalde kam olacaktir.

Nitekim Radloff, 11. yüzyilda Hakas-Kirgizlarda Samana kam
denildigini yazar. Harva’ya göre, 13. yüzyil Avrupa
gezginlerinden V. Rubruk’da “sihirbaz” anlaminda ham (=kam)
kelimesini kaydetmistir.

Kam kelimesine,Türkçe Turfan metinlerinden baska, Kutadgu bilig
Divan lugat al-Turk (470=1077), Codex Cumanicus(m. 1303) ve Abu Hayyan’in Kitab al-idrak li lisan al-atrak
(712=1313)’i gibi eski Türk dili andaçlarinin bir çogundarastlanmaktadir. Kutadgu bilig’de[15] birkaç yerde anlatildigina
göre, çesitli hastaliklari tedavi etmek için hekimin yaninda kamda yer alir. Hekim (otaçi) hastaligi (ig) ilaç (ot) ile tedavi
eder (ota-); kam ise, hastayi kendi yöntemine göre, daha çok ruhsal yollardan, efsun ve sihirle iyilestirmeye (emle-) çalisir
Divan-ı lugat-ı Türkte“kahin” anlamina gelen kam’in baslica görevi efsunyapmak (arvis arva)’tir.
Ayni kitapta geçen kam irkladi örneginebakilirsa, Samanin falcilik yaptigi da söylenebilir..

Çevrimdışı İgdirhan

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 325
Ynt: Nasıl Şaman Olunur**Kam Kimdir??**
« Yanıtla #1 : 14 Temmuz 2007 »
Güzel bir şaman ezgisi.
TTK.


Buyurun

http://www.dunyadinleri.com/samanizm.html