Bakınız,ben Tuncay Özkan hayranı birisi değilimdir..

Ancak,Tuncay Özkan ne yapsın??

Adam diyor ki : '8 ay boyunca,yanımda çalışan adamlara,maaşlarını ödeyemedim.Kimse,KanalTürk'e reklam vermiyor.Vermek isteyipte verenler,bir müddet sonra,AKP tarafından sündürülüyor.Adamlar aç kalıyorlar.Piyasada reklam verecek olanlar,zaten ya AKP yanlısı,onlardan,ya da onlarla işbirliği yapanlar.Onlarla işbirliği yapmayanlar zaten piyasadan kayboluyor.'

Adam ne yapabilir ki..Televizyon kanallarının hepsi,reklam gelirleri üzerinden para kazanıp,kanalı öyle idare ediyorlar.

Ama malesef,piyasada reklam verenlerin çoğu,AKP yanlısı ve KanalTürk gibi AKP'nin yolsuzluklarını,pisliklerini ortaya atan bir kanala reklam vermiyorlar.

Verenler de,AKP tarafından hedef gösteriliyor,eritiliyor..Ortadan kayboluyorlar..

Bu işler böyle,adama suç utmak yersiz.

Eğer kanalı Fetullahçı Bugün gazetesi sahibi tipleme almasa idi,O'nun dışındaki başka bir din sömürücüsü alacaktı.Çünkü,malesef para bunların elinde günümüzde..

Tuncay Özkan,içinde 8 aydır para dönmeyen bir kanalı satmak zorunda kaldı..Çünkü reklamdan başka geliri olmayan bir yapılanma,reklamsız ayakta kalamazdı..Yapılacak birşey söz konusu değil...

8 ay maaşlarını alamayıpta,AKP'nin yolsuzluklarını büyük bir özveriyle ortaya çıkaran ve Türk Milleti'ni,bir nebze olsun aydınlatan o insanlar,bence,büyük bir iş yapmışlardır..

Tuncay Özkan hayranı,sempatizanı birisi değilim..O'ndan nemalanmıyorum da..Tuncay Özkan'da,sütten çıkmış ak kaşık değildir,bilmekteyim..Ancak,gerçekleri görmezlikten gelmemek lazım,düşüncem budur..

Esenlikler..

 Konuyla ilgili güzel bir yazı...

Şaşırmadım - Fatih Altaylı

 Kanaltürk’ün Fethullah Gülen’in yakınlarına satışı herkeste şok etkisi yarattı. Bense zerre şaşırmadım.

 Tuncay Özkan “kitaplarının telif hakkını Çukurova Grubuna satarak aldığı para” ve diğer “Küçük birikimlerini” ortaya koyarak kurduğu televizyonda zor durumdaydı.

 Gerçi Tuncay Özkan Kanaltürk’te büyük hissedar olarak görünmüyordu ama herkes neyin ne olduğunu biliyordu.

Özkan, televizyonu bir kaç yıldır elinden çıkarmaya çalışıyordu. Daha önce Murdoch’a satmaya çalışmıştı Kanaltürk’ü.

 İş tam olacakken, devreye AKP’liler girmiş ve satışı engellemişlerdi. O günlerde Tuncay Özkan’ın AKP’ye “Yahu bırakın satayım. Hem ben kurtulayım, hem siz” mesajı gönderdiği söyleniyordu.

 Gerçekten de Tuncay Özkan “Kurtulmak” istiyordu. Bir gazeteci için neredeyse “İmkansız” denilecek ölçüde para kazanmış ancak bunları bir televizyon kanalında batırmıştı.

 Çıkışı yoktu.

 Satmak zorundaydı.

 Sattı kurtuldu.

 Şimdi Kanaltürk izleyicileri hayal kırıklığı içinde.

 Radikal “Biz kaç lirayız.com” başlığı atarak bu hayal kırıklığını çok anlattı.

 Tuncay Özkan da ekranlara çıkıp bu başlığı atanlara ve kendisini eleştirenlere sövüp saydı.
“Zor durumdaydım. Ne yapayım” dedi. “Çok kapılar çaldım ama kimse ilgilenmedi” dedi.

 Özkan çok da doğru söylemiyor.

 Televizyonu için, kendisini kurtaracak parayı verenler de oldu. Ama o bunu fiyat kızıştırmak için kullanmayı tercih etti.

 Bir işadamı olarak doğruyu yaptı ama kendi söylemleri açısından ilkeli davranmadı. Eğer “dediği gibi bir adam” olsaydı, bu kanalı Fethullahçılara satmak yerine kapısına kilit vurmayı, birine bedava vermeyi bile tercih ederdi.

 Ama Tuncay Özkan söylediği gibi bir adam değildi.

 Ben burada Tuncay Özkan’ı bugün çok kızdığı iktidar kalemlerine benzetir ve “Tuncay Özkan da geçmişte Mesut Yılmaz’ın gazetecisiydi” diye yazınca bana çok kızmışlardı.

 Ama yazdığım doğruydu.

 Öyleydi.

 O gün bana kızanlar hayal kırıklığı yaşıyor. Bense hiç şaşırmadım.

 Tuncay Özkan şimdi de siyasetle geri döneceğini söylüyor. Bu ilkelerle siyaset yaparsa şahane olur. Başına geçtiği CHP yarın AKP veya bir benzeri ile koalisyon kurar.

 Tuncay Özkan da televizyonlara çıkıp buna ne kadar mecbur olduğunu gözyaşları içinde anlatır. Haa, tabii bu durumu eleştirenlere küfür etmekten de geri kalmaz.

 http://www.fatihaltayli.com.tr/content.cfm?content_id=3517