Tacında tahtında gözüm yok dünya
Uğrunda öldüğüm Gül'üm var yeter
Ne yalan söyleyim divane dünya
Gönlümdeki yari bana ver yeter
Ekmeğim aşım yok Gülüm'den gayri
Başımda dolanan sevdadan gayri
Kimim kimsem yoktur Mevla'dan gayri
Gülüm'den damlayan teri ver yeter
Ben başımı aşkın yoluna koydum
Gülüm diye diye semaha uydum
Senden gelenlere boynumu eğdim
Dilimdeki zikir yari ver yeter
Nazlı yari ver de bana ses olsun
Şu canımdan geçtim bir nefes olsun
Ben bülbül olayım o kafes olsun
Gönlümde taht kurmuş şiri ver yeter şir=aslan(farsça)
İçmeye doymadım bade şarabı
Gayri duy bakalım hali harabı
Mecnun olan çölde görür serabı
Leyla'ya benzeyen şi'ri ver yeter
Ben o yarden cayamadım caymam ki
Yarsız geçen günü günden saymam ki
Aşık oldum boran olsa duymam ki
Benden aldığını geri ver yeter
Aşık olan daha neyi dilesin
Gül'ümü vermezsen garip kalasın
Bu sevda boynumun borcu bilesin
Yanağı gamzeli Gül'ü ver yeter
Yaradana doğru döndüm yüzümü
Kerbela harıyla yaktım özümü har=ısı sıcaklık(farsça)
Ben ölürsem Gül'üm sarsın bezimi
Sultanlar sultanı yari ver yeter
Aşk olmazmış iki damla yaş ile
Cana sardım yari köz ateş ile
Sana geldim bu yareli döş ile
Ey Kerbela dünya koru ver yeter
Bir Ferhat olaydım dağlar delerdim
Mecnun gibi sahralarda melerdim
Talihim olsaydı sana gülerdim
Başım sende kaldı seri ver yeter ser=baş(farsça)
Yüzü gülmez imiş aşık olanın
Gülmedim yüzüne başka cananın
Aşık Turaniyi yanmaz sananın
Yarini kırklara bölü ver yeter