Türkiye’nin ilk Özel Etnoğrafya Müzesi ile 1992 yılında açılan ve Türkiye’de ilk kez bir köyde kurulan bir sanat galerisidir.
Alibey Kudar isminde bir İlkokul Öğretmeni tarafından kurulan Galeri’de Orta Asya’dan Türkiye’ye göç eden Konar-Göçer Türk boylarının ilginç ve özgün kültür varlıkları, giyim eşyaları, aletleri, halıları ve çadırları sanat galerisinde her tür sanat yapıtları yıl boyunca sergilenmektedir.
Tahtakuşlar Köyü ve Kazdağı Türkmenleri: Oğuz boylarından biri olan 'Ağaç Eri'ler, 13. yüzyılda Moğol baskısından kaçarak Hazar Denizi'nin kuzeyine göç etmişler. Önce Horasan'a, ardından Irak'a uzanan bu göç öyküsü, Toroslar'a kadar devam etmiş. Tahta işlemedeki ustalıkları nedeniyle, onlara "Tahtacı Türkmenleri", kısaca "Tahtacılar" denmiş.
Fatih Sultan Mehmed, İstanbul'u almayı kafasına koyduğu zaman, kullanacağı gemi ve kızakların kerestelerinin İda Dağı'ndaki ağaçlardan işlenmesini emretmiş. İşin 'erbabları'nın Toroslar'da yaşadıkları anlaşılınca, Tahtacı Türkmenleri'ne yeni bir göç yolu gözükmüş. Padişahın fermanı üzerine develerini yükleyip İda'nın yolunu tutan Tahtacılar, burada Midilli isyanlarını bastırmada da kullanılan 67 adet geminin yanı sıra, birçok ahşap malzeme de yapmışlar.
Fetih sonrasında yöreyi terk etmeyip, Türkmen geleneklerini sürdüren köyler kurmuşlar. Kaz Dağı'nın görkemli ağaçları büyük yangınlar geçirmeden önce, yörede av hayvanlarının bolluğu anlatılır.
1860'larda yerleşik düzene geçen Türkmenler, bu yüzden kurdukları köylerden birine "Kuşlar Bayırı" demişler. 1948'de, köyün adını, alın teri döktükleri ağaçlara ve geleneklerine saygıyla, "Tahtakuşlar" olarak değiştirmişler.
Altınoluk'tan Akçay'a doğru giderken, yolun 15. km.sinden (Akçay’a 5 km. kala) sola sapıp iki kilometre asfalt bir yol ile Tahtakuşlar Köyü'ne ulaşılıyor. Edremit Körfezi'nin mavisi ile sırtını yasladığı dağların yeşilinin içine saklanmış bir inci beyazlığındaki evleri ile ilk görenleri büyülüyor, Tahtakuşlar...
Ümit Şıracı TTK.