Bu dans; yunanlılardan ziyade arnavut bir kabile olan Suliot(Sulyot)lara aittir. Gerçi bunların çoğu Ortodoks oldukları için yunanlı papazlar tarafından yunanlılaştırılmışlardır.
Atsız Beğ, Türk ve Rum makalesinde, yunanlıların bu arnavut ve slavları nasıl asimile ettiklerini şöyle anlatır:
"Hristiyanlık taassubu, Türk düşmanlığı ve eski Yunan hayranlığı dolayısıyla Yunan’ı diriltenler onun eski Yunan’la hiçbir ilgisi kalmadığını düşünmemişlerdi. Türkiye Türk leri daha Avrupa’ya geçmeden kuzeyden gelen İslâv ve Arnavut yığınları Mora’ya doğru göçüp yerleşiyor, kötü idare ve sefalet yüzünden yok olan Grekler’in yerini dolduruyordu. Hattâ Yunan bağımsızlığı sırasında Atina çevresindeki birçok köylerde Arnavutça konuşuluyordu.
Yunanlılar, bu Hristiyan Arnavutları metodlu bir çalışmayla Rumlaştırdılar ve eski Bizans İmparatorluğu’nu diriltmek ülküsüyle daima Türklük aleyhine bir siyaset güderek günümüze kadar geldiler."