Tamam kardeşim, en iyi Türkçü sizsiniz. En muazzam bilgeler de sizlersiniz, sürç-i lisan eyledik affola.
Tam 1 gün boyunca İsmail anda bir şey yazana kadar bir şey yazmaya cesaret edemeyenler hemen üzerimize çullanarak linç etme çabası içerisine girişmişler. Eğer ki ben Türkçü ortamdan uzaklaşıp kendimi kitaplara, sadece kişisel hayat meşkalesine verdiysem sizin gibiler yüzündendir. Benim yazdığım mesajdan adam bir çıkarım yapıyor ve sayfalarca küfür eden birisinin mesajını bana örnek gösteriyor. Türkçe özürlü müsünüz ya da Türkçe öğrenmeden Türkçü mü oluyorsunuz? Yazdığım yazıda açıkca "samimiyet" ile "Türkçülük fikriyatındanmış gibi davranmak" kavramlarını üzerine basarak ayırıyorum.
Hay bana lanet gelsin, hay ben öleyim. Adam kaybetmek, birilerini asıp kesmek, oturduğunuz yerden kürt öldürüp fars asmak, bir dernekte toplanıp yıllarca(benim bildiğim 9 yıldır) aynı şeyleri virgülüne satırına dokunmadan konuşmak Türkçülük'tür. Benim ile harfiyen aynı düşünmeyen düşmanımdır, Türkçü'yüm diyorsa da öyledir(sizin düsturunuzdur).
Atsız Ata uçmağa vardığından bugüne kadar doğru düzgün bir vizyon sergileyememiş, adam akıllı bir makale bile yayınlayamamış olmayı kafaya takmazsınız da kürdün niye bu kadar çirkin ve medeniyetsiz olduğunu düşünürsünüz. Şu ahval ve şerait içerisinde dahi gündeme dair bir fikir, farklı bir şey söyleyememeyi dert edinmezsiniz de, ettiğimiz iki kelam size batar. Batsın, kavga ettiğimin kalbini delmeyen hançerin nazarımda bir değeri yoktur. Atsız Ata'nın kalemi ne kadar sivri ise, benim dilim de o kadar sivri olmadıkça dert anlatabilmek namümkün olduğundan size böyle hitap etmek zorunluluğumdur ve bundan ziyade yıllardır içerimde birikmiş bir uktedir.
Türkçülüğü tekelleştirip kendi tekelini engizisyonlaştıran putperestler Türkçülüğün ilerleyemeyişinin, ve hatta Türk Ocakları'nın fetoşculara kaptırılmasının yegane ve başlıca sebebidirler. En ufak bir farklılığa tahammülü olmayan, kendi burnunun dikine gitmekten başka kabiliyet sahibi de olamayan kişilerin tekeline şu saatten itibaren kişisel bir savaş ilan ediyorum. Türkçülük hiçbirinizin tekelinde değildir; benim hür irademle yaptığım seçimlerim ve fikirlerim sizin öz değer yargınızla yargılayabilmeye tenezzül edemeyeceğiniz yükseklikte ve olgunluktadır.
Erce Anıl Başıbüyük tarafından başlatılan tektip Türkçü propagandası ne yazıkki bugün daha da bir şiddetle savunularak devam ettirilmektedir. Oysa, Türkçülük fikriyatı ne Kızıl Ordu korosu gibi teksesli, ne Kuzey Kore gibi tekdüze, ne de Nazi Almanyası gibi diktatöryadır. Tektipleştirmeye çalışarak söndürmeye çalıştığınız ışıklar aydınlığa olan öfkenizden başka bir şey değildir. Türkçülük saf(ari) bir fikriyattır fakat kafalarda yaşayan "En iyi Türkçü biziz ve benim" fikri, Türk milletine yapılmış ve yapılabilecek en büyük hainliktir. Türkçülük özeleştiri yapabilme kabiliyetini yitirmiş tektipçiler tarafından baltalanmakta ve bu baltalar Türkçü refleksleri budamaktadır.
Burada bir çok kişi beni şahsen tanır. Bugüne kadar ne kimsenin dinine laf etmişimdir ne kimsenin Türkçülüğü'ne dil uzatmışımdır. 7. sınıfa giderken Atsız Ata okumaya başlamış, 26 yaşında olmasına rağmen 9 senedir bu camianın içerisinde bulunan bir Türkçü'yü küstürmek sizin beyin kıvrımlarınızın başarabildiği ve başarabileceği en nazik iştir. Bu bir sitemse sitemdir, başkaldırmaysa başkaldırmadır. Küs olma sebebi burada yazılanlar değil, yıllardır dile getirmeye çalıştığım fakat dikkate alınmayan yukarıdaki sorunlardır.
Bundan böyle ömrüm boyunca hiçbir Türkçü teşkilat içerisinde yer almadan kendi kavgamı kendim vereceğim. Hata analizi yerine farklı olanı yok etme, yanlış da olsa tabulaşanı putlaştırarak fosile çevirme ve özeleştiriden köşe bucak kaçınma Türkçü teşkilat ve forumlarda bir hastalık haline dönüşmüştür. Ben doktor değilim, reçete yazamam lakin kendime uygulayabileceğim reçete yalnızlık reçetesidir.
Rast gele.