Gönderen Konu: YURDUMUZUN FRANSIZLARI  (Okunma sayısı 17871 defa)

0 Üye ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı TeknikTürk

  • Yasakli
  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 215
Ynt: YURDUMUZUN FRANSIZLARI
« Yanıtla #30 : 22 Ekim 2006 »
Sayın Acun-34 ,80 darbesi ile ilgili sizde bir konu açabilirsiniz.Orada tartışırız.

Çevrimdışı acun_34

  • Türkçü-Turancı
  • **
  • İleti: 61
Ynt: YURDUMUZUN FRANSIZLARI
« Yanıtla #31 : 23 Ekim 2006 »

Saygıdeğer Albay Irktaşımız,

Biz yaştakilerin bu Otağ da bulunmamızın sebebi tıkanmaya meyilli
sorunlar gündeme geldiği zaman çözümsüz kalınmadığını göstermek içindir.

Renault kovulacak olursa ermeni ye veya fransız a vereceğim veya veremeyeceğim zarar
bizim sorunumuz değildir.

Türk bu tür bir adımı atmadan önce planını yapar ve de kararlı ise adımını atar .

Çok mu basit ? Evet çok basit.Sadece ekonomiyi Dünya ile uyarlayabilmek için
konuya başka bir gözle bakmak yeterli olacaktır.

Fransa Renault konusunda önce kendisine şu konuya  cevap versin.
Ben nasıl olsa verecekleri cevabı biliyorum.

*Arc de Triumph ile Concorde meydanı arasındaki  o meşhur caddeleri üzerinde Roosevelt semti
vardır.Renault da tesadüfen mi  bu  semtte konuşlanmıştır?
Renault milliyetçi bir firmadır derken bilerek yazdım.

*Ortadoğunun mali merkezi Beyrut ta dağıldıktan sonra yeni Paris diye adlandırılan La Defense da ki
yeni bir dünya mali merkezi oluşturma çabaları da son derece yetersiz kalmıştır.
Özellikle ortadoğuda yeni oluşumların içinde yer alma çabaları yanısıra Putin ile de iyi ilişkiler geliştirmeye çalışması son derece yetersiz kaldığını gözlemliyoruz.
Diyelim ki Putin ile anlaştı.Putin ; Türkiye ile mesela savunma sanayi işbirliğini Fransanın hatırına  reddedebilir mi?
Elbette hayır.
Dünya üzerinde göstermelik bir ülke olma yolunda hızla ilerlemekte olduklarını kendileri de farkediyorlar.
Bu yüzden siyasi manevralar ile lobiler üzerine politika yapmaya başladıkları alenen ortada iken

Ben kendi adıma Bir Türk olarak tepkimi göstereceğim.

Uluslararası alanda Fransızın kırpacak bir gözü de kalmadığını katıldığım her platformda bizzat gözlemlemekteyim.
Renault yu kovduk diyelim.
Bizim o kadar fazla seçeneklerimiz var ki  !
Anında en azından 10 muhtelif Firma işbirliği için hazır olduklarını deklare edivereceklerdir.
Çin örneğin de de belirtildiği gibi malını satmak isteyen alıcının ayağına gitmek zorundadır.
Fransa bir ülkeye göz kırpacak ve o ülke de Türkiye ile ilişkilerini kesecek .
Kesinlikle dünya ekonomisinde böyle bir durum olamaz.

Böyle bir girişim yapılacak olursa bir bedel de ödenmeyeceği de kesindir.
Her operasyonun bir hesabı vardır.
Bu tip bir operasyonda zarar % 0 olacaktır.
Fransa otursun kendi zararını hesap etsin.Beni ilgilendirmez.

Yapılması gereken tek şey kendi benliğimize dönmektir.

Fransa : Renault hatırına ben hiç sesimi çıkarmayacağım.
O da her zamanki şımarık ve küstah hali ile ermeni soykırımı yasasının fransa da reddini konuşana hapis cezası verilmesini parlamentosunda konuşacak kabul edecek..Sarkozy  küstahı utanmadan şartlar ileri sürerek kaiptilasyon elde edebilme alışkanlıklarını sürdürücesine sanki bir sömürgesi ile konuşur gibi ya dediği yaparsınız veya önümüzde adeta diz çökersiniz diyecek ve de ben Renault yu bile kovamayacağım.
Kimse kusura bakmasın ama Ekonomi yi bilen , Dünya ülkelerini yakınen tanıyan ,Hangi şartlarda kimlerle nasıl ticaret yapılabileceğini yorumlayabilen ve de uzun vadeli anlaşmalar yapılabilmesi halinde ne gibi tavizler alınabileceğini bilen biri için :

Mesela Renault u yu kovmak ve de yerini doldurabilmek ;

evet çok basit bir operasyon dur.

Saygılar.
 

Çevrimdışı acun_34

  • Türkçü-Turancı
  • **
  • İleti: 61
Ynt: YURDUMUZUN FRANSIZLARI
« Yanıtla #32 : 24 Ekim 2006 »
Otomobil bir araç tır .

İlaç değildir.

Renault bir otomobil markasıdır. Kansere % 100 iyi geldiği ispatlanan bir ilaç değildir.

Fransa ' ya  , Renault' a ya da  muhtaç değiliz.

Elini sallasan ellisi.

Onlar da farkındalar :   

http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/5308101.asp?m=1&gid=112&srid=3436&oid=1
 
Bu Başlık altına kendi adıma bir nokta da ben koymak ve de başka bir yazı yazmamak istiyorum.

Saygılarımla

Çevrimdışı kıyanhan

  • Türkçü-Turancı
  • **
  • İleti: 20
Ynt: YURDUMUZUN FRANSIZLARI
« Yanıtla #33 : 24 Ekim 2006 »
 Bazı kutsal değerler vardır ki ne tartışılır nede başka kıymet ölçüleriyle kıyaslanabilir.Bu milletin onuruda işte öyle bir değerdir, varoluşundan buyana asla pranga yada tahakkümün altında yaşamamış asil milletin onuru.Günümüzde bunun ölçütü maddi kayıplar yada kazançlarsa duruşumuzu ekonomi belirleyecekse vay halimize.Kaldı ki sorunun yanlış bir şekilde kavrandığı kanaatindeyim.Fransa sözde soykırımı tanımadı onu zaten tanıyor yok demeyi suç sayan kanunu kabul etti itirazımız beynelminel demokrasinin işleyişine yada fikir özgürlüğünemidir.Avrupada daha pek çok ülke ermeni tezlerini kabul etmiş durumda.Tanıtma,Tanınma,Tazminat ve şartlar oluşunca Toprak aşamalı planları 2.aşamasınıda zaferle tamamladı.Bu geniş cephede Fransanın kararı bu cephenin sadece küçük bir bölümüdür. Gittikçe büyüyen güçlenen tehlikeyi geniş açıdan görebilmenin daha yararlı olacağı inancındayım.Ancak Fransa ya ağır bir cevap verilmez elle tutulur gözle görülür bir karşı atak yapılmazsa acizlik olarak görülecek diğer Avrupa ülkelerindeki şer odakları içinde emsal olacaktır.Bakınız ermenilerin sabırla yürüttüğü politikalarını sinsice takip eden ve aynen bir hastalık yapıcı virüs gibi bedenin,Türkiyenin güçsüz düşeceği anı kollayan Pontusçular vardır.Doğu Karadenizin Yunan mirasçılarına iltihakını savunan dünya çapında tam 176 tane dernekle bu faaliyeti yürütüyorlar.Keza bildik bölücü hainlerde benzer parlementolardan çıkacak benzer kararlarla seslerini daha çok yükseltmeye zaman ve zemin bulacaktır.Tarih boyunca bu millet kendine atfedilen iftiralar yada suçlar için hep savunma yapar durumda oldu ancak savunmanın çokta fayda getirmediği çemberin gittikçe daraltıldığı ortadadır.Artık Türk tezlerinin ekonomik yaptırımlarda dahil olmak üzere karşı ve aktif önlemlerle desteklenmesi gerekir. Açıkçası yanıbaşımızda toprak talebini yüksek sesle dile getiren fiili düşman Ermenistana gözle görülür yaptırım uygulayamazken Fransaya uygulanacak yaptırımların milletin vatansever küçük girişimleri çapında kalacağına ilişkin kaygılarım var.
Vatan Anamdır Kanım Bayrak Ha Bir Damla Gözyaşı Ha Bir Avuç Toprak

Çevrimdışı acun_34

  • Türkçü-Turancı
  • **
  • İleti: 61
Ynt: YURDUMUZUN FRANSIZLARI
« Yanıtla #34 : 24 Ekim 2006 »
Elini sallasan ellisi tabirimi lütfen mazur görünüz .

Aslında daha da fazla .

Resmen seç al beğen al durumuna gelindi.
( Öncelikli nedeni enerji yollarının kesiştiği bir ülke olmamız  ve de kıymetli madenlerimizdir )
Sadece İstanbul a anlaşmaları yapılmış olan 25 milyar dolar geldi.
Tüm ülkeye yatırım yapmak için gelen ve de çaba harcayan ülkelerin adlarını da
Basından  takip edebilirsiniz !
Stratejik değeri olan madenlerimiz için gelen yabancı yatırımcıların sayısı?
Evvelki gün yeni dev gibi  bir sondaj gemisi daha Boğazlarımızdan geçti.
Karadeniz de petrol aramak için Brezilya dan kalkıp boşuna gelmiyorlar.
Neden akılcı politikalar üretilerek biz kendimiz çıkaramıyoruz sorusunun cevabı daha da önem kazanıyor.

(Müsaadenizle yabancı sermayenin gelmesi için yalvaranlardan olmadığımı ifade ederek beni istisna tutmanızı rica ederim.)

Ben bir Türkçü olarak vatanımın peşkeş çekilmesini istemiyorum.

Türkiye deki otomobil fabrikalarının sayısını sizler de biliyorsunuz.
3-5 taneden daha da fazla olacağı bugünden bellidir.
Yakın bir tarihte bir Çin firması daha giriyor.
1600 cc motor hacimli bir otomobilin anahtar teslim  satış fiyatı yaklaşık 12-15 milyar TL civarında olacağını da basından da biliyoruz.Hedefleri üretim olan bu ucuz otomobiller serisinin  bugünkü koşullar altında gelmeye devam edeceğe benziyor.
Serbest rekabet kurallarının işlediği şu piyasada oyak bu fiyatlarla rekabet edemiyeceği ve de
Satışları düşmeye başlayınca ne yapacak?
Çin markasını değil fransız ! markasını mı kullanın diyecek?

Bu mantığın savunulacak bir tarafı yoktur.

Yukarıdaki yazımda basından bir link te verdim.Fransız başına geleceği anladı.
Paris ten ayağımıza kadar gelmesi de görüşlerimin ispatıdır.

Bir Türkçü olarak yapılan ve  yapılacak olan yatırımlarda ar-ge nin önemini vurgularken, mevcut yatırımlardan  Ülkemizle adeta alay eden bir zihniyete sahip olanlarınkine karşı olduğumuzun , mutlaka gereken cevabın  verilmesi   gerektiğini vurgulamaya çalıştım.
Teknolojik gelişmelerimizi artık kendi lehimize çevirmesini becerebilmeliyiz.
Oyak gibi güçlü Türk şirketlerinin teknolojiyi izleyerek zaman içinde  kendileri kendi markamızı yaratıp piyasaya sunmalarını bekliyoruz.

Yabancıların yağmur gibi yatırım yapma konusu için nasıl istekli olduklarını ispat edebilmek için gayrımenkul alımları konusunda bile  sitemizde bile bir başlık açılmış.
Yabancı sermayenin her alanda yağmur gibi Ülkemize yağdığı bugünlerde ülkemizin toprakları bile peşkeş çekiliyor.

Ben bir Türkçü olarak  buna da karşıyım .
Var mı itirazı olan ?

Not: ben küçücük bir şirketin sahibiyim.Bana bile 4 büyük ülkeden birlikte üretim yapalım teklifi geldi ise varın gerisini siz düşünün.

Çevrimdışı TeknikTürk

  • Yasakli
  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 215
Ynt: YURDUMUZUN FRANSIZLARI
« Yanıtla #35 : 24 Ekim 2006 »
Sayın Albay "bugün bir Almanya kendini dışarı kapatsa o da mahfolur " demişsinizki doğrudur.Adamlar sömürgeci,emperyalist.Hammedde ve iş gücü kıtlığı var.Ülkeleri tarım için bile 4 4lük değil.Sömürgeleri olmasa aç kalırlar.Onların dışa kapanması tabiki beklenemez.Bizim içinse durum farklıdır.Kaldıki sizin anladığınız manadada içe kapanalım kimseyle ilişkimiz olmasın demiyorum.Söylediğim şey ülkemizi,gururumuzu onurumuzu 3 kuruşa satmayalım,değerlerimiz ekonomidende canımızdanda  daha öndedir-dir.Ülkemizdeki ekonomi devleri yabancı olduktan sonra Türkiye Türklerindir demek komik gelmezmi?Neden kendi Oto sanayimizi kurmaktan bahsetmeyizde ,fransız oto kabortacısının Türk sanayiine katkısını araştırırız,büyütürüz. İşte bu bir özgüven meselesidir.Ufuk meselesidir.
Unutmayın sermaye sadece para olarak gelmiyor.Beraberlerinde danışmanlarıyla,sosyologlarıyla,ajanlarıyla,yerli işbirlikçileri ve devşirme siyasetçileri ile geliyor.Tamam yabancı sermayede olsun ama bu topraklarda Türk ayrıcalıklı ve lider olmalıdır.Yabancı sermayede denetim altında ve sıkı takipte tutulmalıdır.Türk şirketlerinin önünü tıkadığı an şutlanmalıdır.Yoksa bu devleti neden kurduk?
Sosyolojik açıdan,toplum psikolojisi açısından darbe ilede çok alakası var ama konuyu dağıtmayayım.Yeterince dağıttım.

Çevrimdışı ÇEPNİ_TÜRKÜ

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 153
Ynt: YURDUMUZUN FRANSIZLARI
« Yanıtla #36 : 17 Eylül 2007 »
fransız kaynaklı ürünlere boykot önerilerini daha önce de gördük.

 Önce parfümlerden , makyaj malzemelerinden vazgeçilemedi.

 Gümrüklerde ; ithal edilen mallar arasında fransız ürünlerine bir süre engelleme yapılıp
 zorluk çıkarılabildi.

 Renault konusu çok ilginç.

 Herkesin farklı görüşü olabiliyor.

 Mantığa ters gelen taraf bana göre şudur :

 Resmi ihalelere fransız firmaların katılımı engelleniyor.
 Amaç fransa ya para kazandırılmayacak.

 Ordumuz  (mesela helikopter gibi ) fransız mamulu silah endüstrisini
 ilgilendiren konularda fransız firmalarının para kazanmamasını sağlamak amacı ile
 ilgili fransız kurumlarını red listesine de alabiliyor.
 Buraya kadar güzel.

 Renault bir Türk firması olduğu ifade ediliyor.
 Acaba öyle mi?
 Türk Renault ... neresi Türk bu markanın ?
 Başına Türk gelince renault Türk mü oluverdi?
 Ne alaka ?

 İngiltere de vauxhall marka oto fabrikası hangi markanın patenti altında üretim yapmaktadır ?
 Gunter Sachs Von Opel e ait OPEL markasının patenti altında üretim yapar.
 Opel in aynısıdır ama adı vauxhall dır.
 Vauxhall -astra -vectra üretir.Kendi üretim bantlarını Opel ile anlaşarak değiştirivermiştir.
 Bu değişim sanıldığı kadar da zor değildir.
 İngiliz markası der ve ingilizler de kendi markalarını taşıyan otolarına binerler.

 Bir fabrika var ve teknolojisi fransa nın bayrağı haline gelmiş bir firma.
 Lisans antlaşması gereği fransa ya kazandırılan döviz yokmudur?
 Diğer taraftan yine döviz ile alacağın malları iptal ediyorsun,dahilde yaptığın üretim ile fransıza para
 kazandırmaya devam ediyorsun.
 Bir fabrikanın otomasyonunun değişmesi elbette bir maliyettir bir bedeldir ama bu bedel gün gelir 
 ödenmeye mecbur kalınırsa o gün hala Renault markasının üretiminde mi ısrar edilir ?
 Bir defa bu teknolojiyi aldık ,başka çaremiz yok ,fransa ile ilişkilerimiz ara sıra gerginleşirse
 gerginleşsin nasıl olsa an gelir sular durulur dedikçe fransızlar da her fırsatta altımızı oymaya
 devam etmeyecekler mi?Nasıl olsa Türkler bir süre bağırır durur ,ufak tefek mallarımızı almayıverirler,
 o kadar da olsun ermeni oyları bizim için daha önemlidir demeye devam edecekler ,yakın bir
 gelecekte kürt konularında güneydoğu sınırımızı tartışmaya açacaklar , ermenistan sınırı üzerinde
 konuşmaya başlayacaklar ,güney kıbrıs için Limanlarımızı havaalanlarımızı açmamız için
 bastıracaklar yetmeyecek ege kıt'a sahanlığı için yunanın yanında yer alarak kıt'a sahanlığının
 6 mil den 12 mile çıkması için bastıracaklar ,konuyu La Haye adalet divanına götürmeye çalışacaklar.
 Ve biz hala renault ya Türk diyeceğiz.
 Olacak şey mi?
 Maliyet hesapları yapıldığında mesela renault markası yerine bir başka marka mesela bir japon
 firmasının daha teknolojisini transfer etmeye kalksak olamaz mı?
 İktisattan anlayan her kesim için hiç de zor olmadığı rahatlıkla anlaşılır.
 Japon firma ( örnek olarak veriyorum,başka bir ülke de olabilir) ile yapılacak antlaşma neticesi
 tüm değişim masrafları firmaya rücu edilir ve de renault pekala kovulabilir.
 Böylece fabrika personeli de yerinde kalmış olur , piyasası hazır bir başka marka ile yola devam
 edilir.

 Oyak bu konuyu da mutlaka değerlendiriyordur.Ama bu konu da artık koktu .Bir an önce bu kabuk
 değişimini yapmalıdır.
 Silah alma ,helikopter alma ,füze alma  fransıza ambargo uygula ama otomotiv sektöründe çaresiz
 bekle.
 Yok böyle bir şey.
 Her olayın bir çözümü vardır.
 Yeterki iste ve uygula...

 Görüşlerim budur Renault ın yurdumuzdan sökülüp atılmasını savunuyorum.
 Bu görüşümü savunmak gaflet içinde bulunmak mıdır ?

 Tanrı Türk ' ü Korusun.
 




Katılıyorum. Milletimiz artık bu kadar kendini bağımlı hissetmemeli her şeyin bir çaresi yöntemi vardır. Hem neden yerli mal varken kendi ülkemizin insanı üretirken onu almayıp yabancı malı alırlarki... Yabancı patentli markalarda çalışanları düşünüyorsunuz da neden yerli markalarda çalışanları düşünmüyorsunuz? Her aldığımız yabancı üründe karşılığı olan yerli üretimdeki insanımız madur olmuyor mu?
'Biz doğrudan doğruya Milliyetperveriz ve Türk Milliyetçisiyiz.'
'Hayattaki yegane üstünlüğüm, Türk doğmaktır!'

                                                                          ATATÜRK

Çevrimdışı ÇEPNİ_TÜRKÜ

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 153
Ynt: YURDUMUZUN FRANSIZLARI
« Yanıtla #37 : 17 Eylül 2007 »
Türkiyeye ambargo koyulmasını istiyorum!!!!!!!!!!!!!!!Daha halen kimseye yerli malı kullanmayı,hatta yabancı isimli (Türkte olsa) mağzalardan alışveriş yapmaması gerektiğini anlatamadık.Ambargo istiyorum..............
2-Tüm avrupa ülkelerinin ortak kararlar alıp ermeni-süryani-rum-çerkez-laz-zulu-eski mo katliamını kabul edip aksini iddea etmeyi yasaklamalarını istiyorum.
3-Avrupa Ordusunun Türk ordusuna kafa tutmasını ve ufak çaplı çatışmalara girmesini istiyorum.(Yunan ordusu az gelir)
4-Mehmet BARLASIn,M.Ali Birantın,Aponun,Sakıkın,Zananın nobel,oscar,greamy ne kadar ödül varsa hepsini almasını istiyorum.
5-Sevr anlaşmasının yeniden Avrupa parlementosunda(aslında tartışmaları oldu) kabul edilmesini istiyorum.
6-Arap devletlerinin Türklerin müslüman olmadığına dair ortak açıklama yapmasını ve avrupanın yanında yer almasını istiyorum.

Belki o zaman milletimiz millet olduğunun hatta büyük millet olduğunun farkına varır.Millet olmak nedemek anlar.Türkün Türkten başka dostu olmadığını anlar.Vatanına sahip çıkarsa tüm dünya üzerinede gelse sonucun değişmeyeceğini görür.Kendine güveni yeniden yerine gelir,kendi sanayimiz,sanatımız,eğitimimiz gelişir ve tek başımızada olsak herşeyi yapacak potansiyelimiz olduğunu kavrar.Gelişmek için kimsenin yardımına ihtiyacımız olmadığını anlar.Sokakta gördüğü herhangibir Türkün tanımasada kardeşi olduğunu,zorlukları birlikte aştıklarını,aynı cephede savaşan iki asker olduklarını anlarda tanımadığı o kardeşine gülücükler saçar.Vatanı olmadan yaşayamayacağını ve vatanın kıymetini anlarda sokakta yere tükürmeyi bırak çöp bile atamaz.Milletin malıdır diye değil o koca ağaçları çimlere bile basamaz.




Belki de uyanmamız için gerekli. Zamanında Kıbrıs Barış Harekatı sırasında bize ambargo uygulanmış bunun neticesinde yerli üretim artmıştır.
'Biz doğrudan doğruya Milliyetperveriz ve Türk Milliyetçisiyiz.'
'Hayattaki yegane üstünlüğüm, Türk doğmaktır!'

                                                                          ATATÜRK