B- YENİÇERİLER
Kurulduğu tarih kesin değilsede , 1362 - 1363 senelerinde kurulduğu tahmin ediliyor.Acemi Ocağında egitim görenler " kapuya çıkma " denilen, terfi ile Yeniçeri yapılırdı.Yeniçeriler ordunun yaya sınıfını oluştururdu. Azaplar geri kıt'a hizmetlerine alınana kadar , azapların ve topçuların arkasında bulundular.Savaşta Padişah yeniçerilerin arkasında ve ortasında bulunur, yeniçerilerde merkezin arkasında ikamet eder , o ikamette savaşa tutuşurdu.Savaş esnasında 9 safa ayrılırlar , " Gülbank " denilen dualarını okur , sırayla ok yahut tüfenk atarlardı. Öndeki saf ok veya tüfenği ateşleyip çöker sonra arkadaki saf ateşleyip çökerdi.
Yeniçerin harp silahalrı , ok, tüfenk, kılınç ,yatagan tüfenk , bıçak ve kalkandır. Ayrıca savaş esnasında cebeciler siper kazsın ditye kendilerine birde kazma kürek verilirdi.Yeniçeriler savaş olmadığı vakitlerde de , yangın olduğu zaman söndürmeye koşarlar ve mıntıka mıntıka karakollarda bulunarak mahaldeki asayişi temin ederlerdi.Bundan sonra Yeniçeriler 3 senede bir değişmek süretiyle hudut kalelerinde de görev yaparlardı.
Türkler hudut bölgesindeki ahalinden ayrılmak için taktığı gibi " börk" giyerlerdi.tabi bunalrın börkü , Türk'ün börkünden farklıdır.Yeniçerilerin börkü yatırma denilen bir uzantıyla , ense yahut kuyruk sokumuna kadar inen beyaz bir keçedendi. Bu arkada uzanan yatırma , kılıç ve ok geçirmez böylece Yeniçerilerin sırtları korunurdu.
Yeniçerilerin Hacı Bektaşi Veli döneminde kurulmamış olsada bazı kaynaklarda söylenen , Hacı Bektaşi Veli'nin , Yeniçerilerin sırtını sıvazladı gibi olaylar hikayedir.Hacı Bektaş ile Yeniçerilerin alakaları , Yeniçerilerin Bektaşi an'anelerine göre eğitilmesidir .Bunun için Bektaşi Veli'yi pir kabul eden Yeniçerilere " Taife-i Bektaşiyan " , Yeniçeri ağalarına ise " Agayan-i Bektaşiyan " da denirdi.Bektaşi geleneğince hazırlanan Yeniçeri duası , yani gülbank vardı. Sesi gür bir yeniçeri savaş sırasında , safın önüne geçerek " Gülbank " yada " Yeniçeri Duası "Nı okur askerleri cezbe getirirdi.Tahsin Ünal'ın " Türk'ün Sosyo Ekonomik Tarihi " kitabında yazan Gülbank şöyledir ;
Allah Allah, illallah, baş uryan, sine püryan...
Kulluğumuz padişaha ayan;
Üçler, beşler, yediler, kırklar , Gülbang-ı Muhammed
Nur-u Nebi, Kerem-i Ali pirimiz,
Sultanımız Hünkar Hacı Bektaşı Veli demine devranına Hu diyelim,
denilip bütün Yeniçeriler " Huuuu " çekerdi.
Yeniçeriler , Fatih Sultan Mehmet Han çağına kadar yaya veya cemaat denilen bir sınıftan mürettepti.Bu andan itibaren sekban denilen ikinci bir sınıf , 2. Bayezıd Han çağında aga bölükleri denilen 3 . bir sınıf daha teşkil edildi.
Cemaat ve yayalar kendi aralarıdan bölüklere ayrılırlardı. Bunlar tekye, kantarcı, samsoncu , haseki ,zemberekçi, tüfekçi, çergeci, hukeşan ve ocak baytülmalisi gibi.Sekbanlar, padişahla beraber av yapar , av köpeği tedarik ederlerdi.Aga bölüğü ise sadece devşirmelerden oluşurdu.Bunalr doğrudan Yeniçeri agasına baglıydılar.Bölükler kendi aralarında cemaat veya yayalar gibi sınıflara ayrılmıştı , bunlardan bir kısmı ; kethüda bölüğü , , paşaodası bölüğü,kayıkçılar , asesbaşı bölüğüdür.
Cemaat veya yayalarda her bölükte bir çorbacı denilen bölük başı bulunuyordu.Aga bölügü ve Sekbanlarda ise bunalra bölükbaşı denirdi.Yeniçeri ocağının en büyük kumandanı Yeniçeri agası olup bundan sonra sekbanbaşı gelirdi.Ocak kethüdası , zağarcıbaşı ,samsoncubaşı , turnacıbaşı , başçavuş ve muhzır ağası , sekbanbaşından sonra gelen mevkilerdi.
Bunların talimleri, talimhane denilen yerlerde yapılırdı. Oldukça geniş bir binada yapılan talimlerde talimhancibaşı denilen görevli ok, avcıbaşı dinlen zabit tünenk talimleri yaptırırdı. Talişmlere her yeniçerinin haftada 3 kere katılması gekirdi. Büyük rütbeli askerlirinde ayda bir talimhaneyi ziyaret etmesi zaruriydi.
Yeniçeriler Yavuz Sultan Selim Han çağına evlenmeleri yasaktı. Bazılarında eşcinsellik bile görülmüştür. Yavuz Han çağında bunların ihtiyar denilen yaşlara geldiklerinde evlenmelerine müsade edildi. Yeniçerilerin sayısı , Osmanlının en şaşalı günlerinde dahi 20 bin 25 binin üzerine çıkmamıştır. Yeniçeriler Kanuıni Sultan Süleyman 'dan sonra iyice azıtmaya başladıktan sonra , Batı Türk Devletini oldukça zor durumlara düşürmüşlerdir. 2 . Mahmut Han çağında , 15 Haziran 1826'da gerçekleşen tarihte " Vakka-i Hayriye " olarak bilinen olayla , Yeniçeriler lagvedilmiştir.