Gönderen Konu: Mustafa Kemal Pasa, Vahdettin'e Ihanet mi etti?  (Okunma sayısı 31729 defa)

0 Üye ve 4 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı ertugrul

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 3
Ynt: Mustafa Kemal Pasa, Vahdettin'e Ihanet mi etti?
« Yanıtla #10 : 06 Mayıs 2006 »
Evet, bir insanın annesi Türk değilse , saf kan Türk diyemeyiz diyenler olabilir. Ama Yine Nihal Atsız ın millet tarifinde olduğu gibi , soy tarifindede diğer millet ve ilimlerin dediğinden öte kendi milletimizin , kültürümüzün tarifi öenlidir. Örnek olarak Yahudilerde soy anadan gecerken, bizde babadan gecmektedir. Bir yahudinin anası yahudi ise kendiside yahudi olabiliyor. Ama bizda soy babadan gecer, illede bilimsel acıklama isteniyorsa, Y geninin sadece babadan geldiğine, ve nesilller geçsede sadece baba soyundan gelen Y geninin korunduğuna dikkat çekebilirim. Konu hakkında daha derin bilgi için biyoloji, üreme, mendel kanunları gibi baslıklara bakabilirsiniz.
Ecdada Türk demeden önce çok düşünmemiz çünkü eski Türk hakanlarıda Çinli kadınlarla evli idi ve cocukları (gelecekteki hakanlar) çinli analardan dünyaya gelmişti( Atsız ın Göktürkler kitabındada bu konuya değinir).
Saygılarımla

Çevrimdışı Kayrakan_GokBoru

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 136
    • KKGB
Ynt: Mustafa Kemal Pasa, Vahdettin'e Ihanet mi etti?
« Yanıtla #11 : 07 Mayıs 2006 »
Değerli Albay Kandaşım,

Sanırım bir yanlışlık olacak çünkü ben bu şekilde bir üyelik iptal etmedim.

Ayrıca, küçük espiri katmakta da fayda görüyorum, ben Yavuz Sultan Selim değil Şah İsmail yanlısıyımdır.

Saygılarımla,

TTK


Bu iptali yapan HunTürk kandaşımdır.

Saygılarımla....

Çevrimdışı [Hun Türk]

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 2406
  • TTK
Ynt: Mustafa Kemal Pasa, Vahdettin'e Ihanet mi etti?
« Yanıtla #12 : 07 Mayıs 2006 »
Tespit edebildiğim kadar 3 üyeliği vardı o şahsın. Atılma sebebi mezhep ayrımcılığıydı..
Bana göre ticanilik, nurculuk, yobazlık, komünizm ve partizanlık gibi hastalıkların sebepleri, milli ülküden yoksunluktur.
Hüseyin Nihâl Atsız


TÜRK IRKI SAĞOLSUN !

TanriKutMete

  • Ziyaretçi
Ynt: Mustafa Kemal Pasa, Vahdettin'e Ihanet mi etti?
« Yanıtla #13 : 07 Mayıs 2006 »
Değerli Irktaşlarım,

Yabancı kadın almak, eski Türk geleneklerine göre sadece "akbuduna" ait bir olguydu.

Şimdi bu yapılan yorumları, tarihten bir kaç olayla pekiştirebiliriz. Yıldırım Bayezıd'ın, Timur'a "kudurmuş köpek" diyerek yazdığı mektupa, Timur'un verdiği cevap çok güzeldir; "Kes sesini frenk dölü" . Kezâ Timur, dünyanın gelmiş geçmiş en büyük cihangiri ve de komutanı olarak anılmasına rağmen, hiç bir zaman HAKAN olamamıştır. Çünkü gene Türk Töresine göre, hakan olacak kişinin baba tarafından 3 göbek, anne tarafından ise 9 göbek akbudun olması şartı vardı ki, Timur anne tarafından karabudundu. Düşünün ki; dünyanın en büyük cihangiri sırf anne tarafından karabudun olduğu için hakan olamamıştı. Hatta Atatürk bile, çok büyük hayranlık duyduğu Timur'a tarih kitaplarında 20 sayfa yer ayırtmıştır ! ( tabii bu da Atatürk'ten sonra kitaplardan çıkarılmıştır. ) Devam edersek, tarihi kaynaklarda Timur'un şu sözüne de yer verilir; "Ben Osmanlı'yla savaşmadım ki. Gittim, ezdim ve geldim. "

Tüm bunların neticesinde, konunun özüne dönersek; Atatürk'ü evet saray gönderdi ama bahsedildiği gibi "git vatanı kurtar" sevdasına değildir bu. O dönem ayaklanan ermeni çetecilere karşı, dönemin belediye başkanı ve yörenin en zengin ailelerinden birinin çocuğuyken, herşeyini bırakıp ermenilere ve rumlara karşı dağa çıkan Topal Osman Ağa'yı bastırması içindir!

Rus ve İngiliz dışişlerinin baskısı artar saray üstünde. Sürekli insan haklarının ihlâlinden ve azınlıkların haklarının ezildiğinden, gasp edildiğinden şikayetle padişah üstünde baskı kurarlar. En sonunda saray, Atatürk'ü , Topal Osman'ı bastırması ve tutuklaması için Anadolu'ya gönderir. Çünkü zamanın Topal Osman Ağa'sı, topladığı Türk gençleri ile beraber, bir Türk'e saldırı olsa, karşılığında 3 ermeninin evini, takasına, teknesine zarar verilse bir Türk'ün karşılığında 3 tekne, bir Türk kadınına yanlış yapılsa, ona karşılık ta 3 rum ya da ermeni kadınını dağa kaldırırmış şehirde. Bu sadece şehirde verdiği mücaadeledir ki, dağlarda ermeni çetecilere karşı verdiği savaşları anlatmaya gerek yoktur sanırım.

Daha sonraları Trabzon Milletvekili Ali Şükrü ( Ankara Hükümeti ve Atatürk muhalifi ), Atatürk'ün Anadolu'ya gelişini şu şekilde aktarmaktadır; "O zamana kadar hiç bir sözümüzden dışarı çıkmayan Topal Osman, her ne olduysa, Mustafa Kemal oraya gelince, içeri kapandılar ve 1 saat görüştüler. Topal Osman odadan çıktığında bize düşman gibi bakıyordu. Artık Mustafa Kemal'den başkasını tanımıyor, daha da açık bir şekilde ermenilere rahat rahat saldırıyordu hem şehirde hem de dağda. "

Bu ters bakışlar, Trabzon Milletvekili Ali Şükrü ve Rıza Nur üzerinde o kadar korkutucu bir tesir yaparki, Erzurum Kongresinden Trabzon'a  dönerlerken, Topal Osman'ın korkusundan,her zaman gittikleri güzergahı değiştirmek zorunda kalırlar.

Daha sonraları da Atatürk'ün, Cumhuriyet döneminde korumalığını yapan Topal Osman Ağa'yı birgün dernekte otururken başkanımız anlatmıştı. Vakti zamanında, dedesi gençliğinde Trabzon'da hapse girer. Bir süre yatar ve çıkar. Çıktığında çarşıda dolanırken, bir kahvehanede, saçı sakalı artık bembeyaz olmuş ve birbirine karışmış bir ihtiyarın yanına oturur ve sohbet etmeye başlarlar. İhtiyar, Topal Osman'ın adamlarındadır. O günleri anlatır. " Topal Osman bıyıklarını burmaya başladımı, anlardık ki kan dökülecek ! Bir gün savaştan kaçan bir genci yakaladık getirdik huzuruna. Hiç konuşmadı ve sadece bıyıklarını burmaya başladı, hepimiz anlamıştık çocuğun başına gelecekleri, çok acımıştık. Ağa tek bir cümle etti bize; BİR TÜRK SAVAŞTAN NASIL KAÇAR? BUNU AĞACA BAĞLAYIN VE KATRANLAYIN, EN AĞIR ŞEKİLDE ÖLECEK. 8 gün dayanabildi ve öldü. "

Ankara Hükümeti'nin ilk kurulduğu zamanlarda, Çerkes Ethem Yozgat ayaklanmasını bastırmıştır. Lakin bastırırkende çirkeflikleri sürmektedir çerkes'in. Paşa hakkında ileri geri konuşmakta, O'nu tanımadığını, kendisinin daha büyük olduğunu, Ankara'ya dönünce gereğini yapacağını söylemektedir etrafındakilere. Sabaha karşı Ankara'ya gelir, Paşa evinde uyumaktadır. İçeriye girer ve odaya adımını atar atmaz Mustafa Kemal ve çerkes Ethem silahlarına davranırlar aynı anda ama çerkes tetiği çekmeye cesaret edemez. Çünkü kapıda bekleyen Topal Osman faktörü vardır ve girişte öyle ters bakmıştır ki çerkese, içine can korkusu düşer ve eli titrer, tetiği çekemeden odadan çıkıp gider.

Çerkesler de yere göğe sığdıramadıkları vatan haini Ethem'lerini bile, Topal Osman'ımıza özenerek anlatırlar hayat hikayelerini. Topal Osman'ın askerlik dönemi geldiğinde, son derece varlıklı olan babası, bedel öder ve askerliği bedelli yapmasını ister. Topal Osman ise askerlik bedeli ödenmiş olmasına rağmen babasından gizlice askere gider ve gönüllü olarak Balkan Harbi'ne katılır. İşte gaziliği ve topallığı , o Balkan Harbin'den kalmadır. Çerkeslerde aynı hikayeyi kansız Ethem'leri için anlatırlar ki yunan'a sığınmış o şerefsizi, duygu sömürüleriyle Türk Milleti'nin gözünde haklı bir yere getirmek içindir. Halbuki çerkes Ethem ömrü hayatında hiç bir savaşa katılmadığı gibi, eşkiyalık yaptıktan sonra yunan ordusuna katılarak, Türk Ordusu'na kurşun sıkmış bir şerefsizdir ! Atatürk, Nutuk'ta en güzel açıklamasını yapmıştır ethem için; "KANININ ÇEKTİĞİ YERE GİTTİ ! "

İşte birçok dizi ve filmlerde izlediğiniz, o karadeniz yerel kıyafetli adamlarıyla, Paşa'nın yakın koruması olan ve Ankara'da "Papazın Bağı" olarak adlandırılan yerde öldürülen , bu Topal Osman Ağa'dır. Belki de bir çoğunuzun adını bile duymadığı, vatanın ve milletin düşmandan kurtulmasında, cumhuriyetin kurulmasında ki en büyük sebep, dünya malını mülkünü elinin tersiyle iterek kuvva olmuş, o büyük dava adamı, fedakâr ülkü neferi, Türklük sevdalısı Topal Osman Ağa !

İşte 40 senedir tartışılan mevzu budur; Başbuğ'un Anadolu'ya çıkmasındaki yegane sebep, belki de İstiklâl Harbi'nin başlamasının sebebi Topal Osman Ağa !

Ey Asil Türk Gençliği ! Demirci Mehmet Efe'leri, Topal Osman'ları, ve adını sayamadığımız nice isimsiz kahramanlarımızı, sakın ha unutmayın, unutturmayın !

Saygılarımla,

TTK

Osminyum

  • Ziyaretçi
Ynt: Mustafa Kemal Pasa, Vahdettin'e Ihanet mi etti?
« Yanıtla #14 : 07 Mayıs 2006 »
mezhep ayrımcılıgı yapanları gercekten atıyorsan cok ıyı ama fetullahcılarıda atıyormusun acaba cok merak ettımçCEVAP YAZARSAN COK sevınırım.

TanriKutMete

  • Ziyaretçi
Ynt: Mustafa Kemal Pasa, Vahdettin'e Ihanet mi etti?
« Yanıtla #15 : 07 Mayıs 2006 »
İstersen bir dene fettoşculuk yapmayı, o zaman gör bakalım, daha ilk mesajında gelip buraya ukala ukala yazılar yazmayı.

Ayrıca bu "osminyum" ne demek? Türkçede böyle bir sözcük olduğunu hiç sanmıyorum.

Adamın isme bak, takındığı tavra bak !

Bitlis'li kürd fettoşun yaptığı Türk düşmanlıklarından birini de sen yabancı bir isim kullanmakla yapıyorsun !

Ha fettoş, ha fettoşcu ya da senin gibi zihniyeti bozuk bir Türk. Hepsi birdir bizim için.

ÜYELİĞİN İPTAL EDİLMİŞTİR !

TTK

TanriKutMete

  • Ziyaretçi
Ynt: Mustafa Kemal Pasa, Vahdettin'e Ihanet mi etti?
« Yanıtla #16 : 07 Mayıs 2006 »
Bu arada, çok merak etmiştin, cevabını da aldın.

Yeterince sevindirebildik mi seni???

TanriKutMete

  • Ziyaretçi
Ynt: Mustafa Kemal Pasa, Vahdettin'e Ihanet mi etti?
« Yanıtla #17 : 08 Mayıs 2006 »
Değerli Albay,

Kültür olmadan Türklük nasıl olabilir ya da bunu hangi Türkçü iddia edebilir? Dikkat ederseniz otağda baştan beri en büyük mücadelelerimizden bir tanesi de Türk harsına ve kültürüne özen gösterilmesidir. Kaldı ki buna uymayanlara gösterdiğimiz tepkide ortadadır!

Gene yazımda dikkat ederseniz, Timur'un neden "hakan" olamadığını açıkladım ki; bu da bir kültür unsurundan kaynaklanmıştır. Yoksa bir insan istediği kadar genetik olarak safkan Türk olsun, Türk Töresini, örfünü, adetini, ahlakını yaşayamıyorsa, nerde kalır onun Türklüğü?

Bakın, çok ince bir nüans hatasıyla büyük bir yanlışa gidiyorsunuz hala. Soy kütüğünün babadan geçmesiyle, soy adının babadan geçmesiyle, ırkî özellikleri birbirine karıştırıyorsunuz! Kültürel bir olguya dayanarak, genetik açıklamaya kalkıyorsunuz. Bilimde, doğan çocuk ve ya hayvan yavruları vs... %50 genlerini babadan, %50 anneden alır. Ayrıca bu genlerde canlıların karakteristik özelliklerini belirler, soya çekim yani. Bunu da gene hayvanlardan bir örnek vererek açıklayayım size isterseniz. Kangallar da çobanlık yapacak yavru seçilirken, en çok dikkat edilen unsur, yavrunun annesinin ya da babasının muhakkak kurt boğmuş olmasıdır. Çünkü soyunda kurt boğmamış bir kangal asla kurt'a saldıramaz, korkar. Bu da soya çekimden bir örnektir. Halbuki soyunda bu özellikleri taşıyan bir yavru, 3 aylıkken bile kurt'un üstüne yürür. Başka bir örnek verirsek; seceresi belli olan bir yavru, şayet annesi babası eğitimli ise, doğduğu andan itibaren tüm komutları anlar ve bilir, genlerinden gelen bir yapıdır bu. Tekrardan sizin o köpeği okullara gönderip, eğitim aldırmanıza gerek yoktur.

Bu anlattıklarım birebir insanlar için geçerlidir. Her ırkın kendine has genetik yapısı vardır ki bunları da anasından babasından alır çocuk. Belli ahlaki değerler, sosyolojik yapı, karakter... hepsini soyundan alır. Atsız Ata bu konuda yahudi ve Türk çocuğunun doğuştan alıp, hiç geçmişlerini öğretmeden yetiştikleri vakit, gene kanlarındaki özellikleri taşıdığını vurgulayarak açıklamıştır. Bir Türk ne kadar iyi tüccar olursa olsun, asla bir yahudi gibi ticaret yapamaz, bir alman, ingiliz ( anglosaksonlar ) asla Türkler gibi savaşamaz, kürdün yaptığı rezillikleri, pislikleri, asla bir ispanyol yapamaz, Bir Türk asla rus gibi ahlaksız bir yaşam süremez... bunların hepsi genlerden geçer.

Bizim doğuda çok güzel bir laf vardır; sanırım inatla savunduğunuz soyun kültürle geçmesini en iyi çürütecek cümledir ki bu bir Ata sözüdür, işte kültürün hası size ; " kapına bile köpek alırken soyuna bakacaksın ! "

Şimdi çok net bir soru soracağım; babası Türk, annesi kürd olan birisi ne oluyor. Melez ve ya kırma mı yoksa safkan Türk mü?

Tek bir kelimelik cevap istiyorum sizden, buyrun bu vesile ile de Türkçülüğümüzü de sınayalım.

Saygılarımla,

TTK

TanriKutMete

  • Ziyaretçi
Ynt: Mustafa Kemal Pasa, Vahdettin'e Ihanet mi etti?
« Yanıtla #18 : 08 Mayıs 2006 »
Gelelim şu Osmanlı Padişahları meselesine,

Anladığım kadarıyla, bazı arkadaşlarımız sırf bu sebepten ötürü ilme ve bilime aykırı olarak soy ispatlamaya çalışmaktalar.

Osmanlı'da yabancı kadın ( rum, rus, çerkes... ) alınmasının bir sebebi vardı. Bellerine olan düşkünlüklerinden yapmadı bunu padişahlar!

Türk kadınının kendine has antrolopolojik ve kültürel yapısı vardır. Lider karakterlidir, yönetici vasıflıdır ve bu özellik dünya üzerinde ki hiç bir ırka nasip olmamıştır. Osmanlı'nın ilk dönemlerinde, sultanların kendilerine ait hazineleri, orduları vardı. Yönetimde birebir söz sahibi idiler. Devlet içinde oluşan bu çift başlılık sebebiyle, Osmanlı saraya yabancı kadın almıştır. Çünkü, teşbihte hata olmazmış, gayri-Türk kadınlar "et parçasından" ibarettirler. Fizikî kadınlık özelliklerinden başka bir vasıfları yoktur! Tabii bu daha sonraları Osmanlı'yı felakete sürüklemiştir ki o ayrıca tartışılacak bir konudur. Saraya gayri-Türklerin hakim olması ve Yavuz Sultan Selim'in, kürd şeyh bitlis-i'nin ağzına bakarak, Anadolu'da yüzbinlerce Kızılbaş Türkmen'i katletmesiyle başlayan süreç gibi.

Türk milleti bahsedildiği gibi ataerkil bir toplum değil, tersine anaerkil bir toplumdur. Ergenekon'dan çıkışta, dağı eriten demircinin erkek olması sebebiyle, erkeklerinde devlet yönetiminde yapabileceği işler olacağı düşünülerek, daha çok hak tanınmış ve bir nevi kadın-erkek eşitliği o dönemde başlamıştır.

Hülasa, her şeyin bir açıklaması muhakkak vardır. Körü körüne birşeyler, mesnetsizce savunulmasın arkadaşlar.

Saygılarımla,

TTK

TanriKutMete

  • Ziyaretçi
Ynt: Mustafa Kemal Pasa, Vahdettin'e Ihanet mi etti?
« Yanıtla #19 : 08 Mayıs 2006 »
Anladığım kadarıyla politik cevaplar gelmeye devam edecek.

Her halde konuştuğumuz Türkçe farklı, safkan Türk'le, Türk'ün farkını açıklarmısınız bana lütfen ?

Tamam vaz geçtim, safkanını yarım kanını katmıyorum, Türk'mü değil mi? onu cevaplayın bana. Dünya literatürüne geçecek bir laf ediyorsunuz farkındaysanız. Annesi Türk olmayan birisi, yarımını tamını bilmem nesini geçtim, nasıl Türk oluyor? Ayrıca din mi bu insanın kendi kabulüne kalıyor?

Bana daha açık konuşurmusunuz? bir tarafınızda gayri-Türklük var da onun kompleksini örtme çabasındamısınız siz? Bu kadar da açık konuşuyorum kusura bakmayın, bugüne kadar kiminle bu mevzuyu tartıştıysam, muhakkak sonunda bir ucundan gayri-Türklük çıkmıştır. Gerçekten merak ettiğim için soruyorum bunu da.

Saygılarımla,

TTK