çok şey yazmak istiyorum ama yazıp yazıp siliyorum, Tanrı Türk ordusunun her bir neferini korusun, şu amerikan köpeklerini de bir an önce başımızdan alsın, artık halkların kardeşliği diyeni gözümü kırpmadan vurasım geliyor, benim Kürt kardeşim yok.....

akp hükümeti yeni bir karar alarak bundan sonra Şehit haberleri ile ilgili yayın yapan tv kanallarını rtük'e kapattıracak efendim Milletin morali bozuluyormuş çocukların pskolojileri bozulutormuş hepsi palavra esas korku TÜRK MİLLETİNİN TÜRKLÜĞÜN yeniden dirilişidir çünkü bu olayları satlık mütakere medyası bile saklayamaz oldu bu yayınlar satılmışların ne halt ettiğini ortaya koymak zorunda kalacaktır.Hükümet ilk önce şu satılık roj tv kapatsın veya yayınını engellesin görelim.TTk 

Rıza Zelyut
ASKER NASIL İSTİHBARASIZ BIRAKILDI
9 Kasım 2005 tarihinde Hakkari'nin Şemdinli İlçesi'nde bir bomba patladı. Bomba, bir kitapçı dükkanına atılmıştı. Dükkan sahibi Seferi Kaya PKK militanlığından mahkum olmuş, yıllarca yatmış birisiydi.
Bomba patlar patlamaz; hazır kıta gibi bekleyen ilçe halkı hemen harekete geçmiş, devleti protesto gösterileri başlatılmışıt. Şemdinli'de istihbarat için bulunan iki astsubay Ali Kaya ve Özcan İldeniz ile bir muhbirin bulunduğu araç tahrip edilmişti.
Başbakan Erdoğan ve Avrupa Birlikçi basın bu işi derin devletin yaptığını söylemiş; Türk Silahlı Kuvvetleri suçlanmıştı. İş bununla da kalmamıştı. Van Cumhuriyet Başsavcısı Ferhat Sarıkaya; Şemdinli'de PKK'ye karşı bilgi toplayan astsubayları devlete karşı suç işleyen çete gibi gösteren bir de iddianame hazırlamıştı. Savcı Sarıkaya bununla da yetinmemiş; Güneydoğu'da PKK ile mücadele eden kuvvetleri yöneten generalleri de devlete karşı çete kurmakla suçlamıştı. Suçlananlar arasında bugünkü Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt da bulunuyordu.
Olay; devletle bütünleşen Türk ordusunu kıstırma, suçlama, kötüleme kampanyasına dönüşmüştü. Başbakan Erdoğan da 'Olaylara karışan kim olursa olsun cezalandırılacak!' anlamında konuşarak askeri hedef alanlar arasına katılmıştı.
Hükümet ve basın askeri kötülerken hapisteki çetebaşı Abdullah Öcalan, 'Şemdinli halkını kutluyorum!' diye açıklama yaparak aslında işin içyüzünü göstermiş oluyordu.
Türk askerinin başına Irak'ın Süleymaniye Kenti'nde çuval geçiren ABD; aynı çuvalı, Fethullahçı olduğu yazılıp çizilen savcı Ferhat Sarıkaya aracılığı ile bu kez subayların başına geçirmeye kalkışmıştı.
Amerika, PKK, Fethullahçı işbirliğine hükümet de 'Olayların ucu nereye giderse gitsin araştırılacak!' demek suretiyle katılıyordu.
PKK; Türk devletini bu olayda suçlu göstermiş; Türk ordusunu da sanık konumuna getirmişti. Van'da kurulan mahkeme, iki astsubaya hemen 39,5'ar yıl hapis veriyordu.

NİÇİN HATIRLAMIYORSUN?
Bu olayı hatırlatmam boşuna değil.
İşte Şemdinli'de, Yüksekova'da bu tür komplolar kurularak Türk güvenlik kuvvetlerinin bölgede istihbarat yapmasının önü kesildi. Militan haline getirilen halk, askeri, jandarmayı kuşatıp onun sokakta etkin olmasını önledi. Böylece, bölgedeki güvenlik güçleri kışlalara çekilmek, savunma yapmak konumuna sokuldu.
İşte böyle bir milisleşme ortamında PKK artık her bölgede Türk Silahlı Kuvvetleri'ne saldıracak insan gücüne ve desteğe ulaşmış oldu.
Tekrar ediyorum: Kardeşlik masalıyla milleti uyutmanın alemi yok. Bölge milisleştirilmiştir.
Öncelikle içeride operasyon yapılmalıdır. Bunun için de yasal düzenlemeye acilen ihtiyaç vardır.

HÜKÜMET OYALIYOR
Görüyorsunuz: PKK çetesi oluk oluk kan akıtırken Başbakan Erdoğan, bunu soran gazetecilere kızıyor. En fazla dediği de 'Olayların üzerine gideceğiz, hesap soracağız.!'
Başbakan Erdoğan konuşuyor ama Talabani onunla dalga geçiyor: 'Kuzey Irak'tan Türkiye'ye kedi bile vermeyiz!'
Ordusuyla, ekonomisiyle övünen Türkiye'nin Başbakanı; bu küstahlık karşısında milleti kandırmak için gezilere çıkıyor. İngiltere'ye uçuyor; Amerika'ya gideceğini söylüyor. Anlaşılan odur ki Başbakan Erdoğan da Amerikalılar gibi, 'Bu milletin hafızası kuş hafızası kadar zayıftır, yarın unutur' diye düşünüyor.
Başbakan'ın derdi şehitler değil, Kürtlerden gelen oydur.
Zaten PKK; seçimlerden önce öyle dememiş miydi? 'DTP'li adayların bulunmadığı yerde biz oyumuzu AKP'ye vereceğiz.'
Seçimlerden önce Barzani, 'AKP'nin yeniden iktidar olmasını çok istiyoruz!' diye açıklama yapmamış mıydı? Acaba PKK'nın seçimlerden önce neden böyle geniş saldırılar düzenlemediğini anladınız mı?

BAYKAL UYARDI
Bu gidişin sonu bellidir: Hükümet böyle vurdumduymaz davranırsa, PKK ile mücadele için ABD'nin iznini beklerse; Türkiye iç çatışmaya gidebilir. Bu yüzden dün CHP Genel Başkanı Deniz Baykal hükümeti döne döne uyardı. 'Zamanında kullanılmayan güç, güç değildir!' diyen Baykal; Başbakan'ı harekete geçmeye çağırdı.
Fakat şu ana kadar hükümet laf üretmekten öteye gidemedi.
Türkiye, saldırıya uğrayan; savunma yapan ülke konumundan çıkmalıdır. Önümüzde iki askeri kaçırıldı diye Lübnan'ı ve Filistin'i yakıp yıkan bir İsrail örneği varken biz neden bu kadar korkak davranıyoruz?
Güzel bir çalışma

Açıklama açıklama üstüne, iktidar dünya turunda sınırlarımız içinde olan, canlarımızı alan, kanlarımızı akıtan terörü yuvasında vurmak için izin  alabilmek adına adb ve ırak arasında mekik dokudu...

Gördüğümüz gibi Türkiye cevabı veriyormuş...
Biz bişey görmedik daha..
Her şehide yüzlercesinin kellesi olması lazımki bişeyler görelim!

Açıklama açıklama üstüne, iktidar dünya turunda sınırlarımız içinde olan, canlarımızı alan, kanlarımızı akıtan terörü yuvasında vurmak için izin  alabilmek adına adb ve ırak arasında mekik dokudu...

Gördüğümüz gibi Türkiye cevabı veriyormuş...
Biz bişey görmedik daha..
Her şehide yüzlercesinin kellesi olması lazımki bişeyler görelim!

Andam Yavaş yavaş görüyoruz Gereken bu sefer gerçekten yapılıyor...

Ama bunların medya ya yansımaması lazım..